17 Şubat 2013 Pazar

TAPU SİCİLİ TÜZÜĞÜ

TAPU SİCİLİ TÜZÜĞÜ
Resmi Gazete: 07.06.1994 / 21953
(07.06.1994 Tarihli Tapu Sicili Tüzüğü, 02.12.2004 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 2004/8109 sayılı Tüzükle değişmiştir. Tüm değişiklikler madde metinlerine işlenmiştir.)
BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç, Kapsam ve Kısaltmalar
Amaç
Madde 1 Bu Tüzüğün amacı, Türk Medeni Kanununun öngör­düğü tapu sicillerinin düzenli bir biçimde tutulmasını sağlamaktır.
MK..997, Kad.K..1, 3045 sy.K..1
Kapsam
Madde 2 Bu Tüzük, mülkiyet ve mülkiyet dışındaki aynî ve şahsî hakların tapu siciline tescil edilme koşullarını, tescil, değişiklik, terkin ve düzeltme işlemlerini kapsar.
MK.718, 779,839, 850 1009, TST. 24, 78,81,85
Kısaltmalar
Madde 3 Bu Tüzükte geçen;
a) Genel Müdürlük: Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü,
b) Müdürlük: Tapu Sicil Müdürlüğü,
c) Müdür: Tapu Sicil Müdürü,
d) Kütük: Tapu Kütüğü ve Kat Mülkiyeti Kütüğü,
anlamında kullanılmıştır.
a) 3045 sy. K. b) MK.1006, c) Taşra Teşkilat Yönt. d) TST.6 9, KMK. 11
İKİNCİ BÖLÜM
Genel Hükümler
Tapu Sicili
Madde 4 Tapu sicili, taşınmaz mal ile üzerindeki hakların durumlarını göstermek üzere Devletin sorumluluğu altında tescil ve açıklık ilkelerine göre tutulan sicildir.
MK. 997-1027.
Sicil Bölgeleri
Madde 5 Her ilçenin idari sınırları bir tapu sicil bölgesidir.
Tapu sicili, bölgesi içindeki her mahalle veya köy için ayrı ayrı düzenlenir.
Genel Müdürlük, işlemlerin ve nüfus yoğunluğunun çok olduğu ilçelerde birden fazla müdürlük oluşturabilir.
1) Eski TSN. 1, Kad.K. 2, 2) TST.8, 3) TST.36, TKGM.Gn.1439,1490.
Tapu Sicilinin Oluşumu
Madde 6 (02.12.2004 T. 2004/8109 Sy. Tüzükle değişmiş şekli) Tapu sicili, aşağıda belirtilen ana ve yardımcı sicillerden oluşur:
A) Ana Siciller:
a) Tapu kütüğü,
b) Kat mülkiyeti kütüğü,
c) Yevmiye defteri,
d) Resmi belgeler (resmi senet, mahkeme kararı ve diğerleri),
e) Plan.
B) Yardımcı Siciller:
a) Mal sahipleri sicili,
b) Aziller sicili,
c) Düzeltmeler sicili,
d) Kamu orta malları sicili.
Genel Müdürlük gerekli gördüğü yerlerde sicillerin bir kısmını ya da tamamını karteks şeklinde veya bilgisayar ortamında tutturmaya ve uygulatmaya yetkilidir.
A-a) TKGM.Gn.675, 977, 1176, 1448, b) KMK.11, c) TST.22, Es.TSN.15, TKGM. Gn.1371, 1050. d) TST. 98, 99, 102, TKGM Gn.655, Es.TSN.19.
B-a) TST. 89, Es.TSN.2, 118, b) TST.90, TKGM.Gn.710, c) TST.91, MK..1027, Es. TSN.107 vd. , TKGM.Gn.1458, d) TST.92, TKGM.Gn.1496.
Tapu Siciline Yazımı Gereken Taşınmaz Mal ve Haklar
Madde 7 (02.12.2004 T. 2004/8109 Sy. Tüzükle değişmiş şekli) Tapu siciline aşağıdakiler taşınmaz mal ve hak olarak yazılır .
a) Arazi,
b) Bağımsız bölümler,
c) Bağımsız ve sürekli haklar.
Mevzuat çerçevesinde tescilleri zorunlu hale gelmedikçe Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerle, kamunun ortak kullanımına ayrılmış taşınmaz mallar kütüğe yazılamaz.
MK.998,1008,704, TST.8, 9, 10, 92, KMK.2, Es.TSN.3.
Arazi
Madde 8 Bir sicil bölgesindeki arazi, tamamının veya büyük kısmının bulunduğu mahalle veya köyün kütüğüne yazılır.
Birden fazla sicil bölgesinde kalan taşınmaz mal, ilgili olduğu her sicil bölgesi kütüğüne ayrı ayrı yazılır ve kayıtlı olduğu diğer sicil bölgeleri de gösterilir. Bu taşınmaz malla ilgili her türlü talep büyük kısmının bulunduğu müdürlüğe yapılır. Bu müdürlükçe yapılan işlemler ilgili müdürlüklere bildirilerek, tapu sicili üzerinde gerekli değişikliğin yapılması sağlanır.
MK.718,722,998 Eski TSN.3,4,5 7, TST.36, TKGM.Gn.1127.
Bağımsız Bölümler
Madde 9 Ana taşınmaz malın bağımsız mülkiyete konu olan bölümleri, kat mülkiyeti kütüğünde ayrı ayrı sayfalara yazılır.
KMK.11 vd. TST.26, TKGM.Gn.1392, 1397, 1398, 1424, 1425, 1454, 1480, 1997/10.
Bağımsız ve Sürekli Haklar
Madde 10 (02.12.2004 T. 2004/8109 Sy. Tüzükle değişmiş şekli) Süresiz veya en az otuz yıl süreli olan ve tasarrufları kısıtlamayan veya izne tabi kılmayan bağımsız ve sürekli irtifak hakları, tapu kütüğünün ayrı bir sayfasına taşınmaz mal olarak tescil edilir.
Tapu kütüğüne taşınmaz mal olarak tescil edilen bağımsız ve sürekli haklar, üçüncü kişilere devir olunabilir, mirasçılara geçebilir ve üzerinde her türlü ayni ve kişisel hak kurulabilir.
MK.826,998, Eski TSN.8,9, TKGM.Gn.1508.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
İstem ve Belgelenmesi
İstem Zorunluluğu
Madde 11 Kanunlarda veya bu Tüzükte yazılı istisnalar dışında, yazılı istem olmadıkça tapu sicili üzerinde işlem yapılmaz.
İstem, tescili bozucu veya hükümsüz kılıcı kayıt ve şarta bağlanamaz.
Müdürlüklere her türlü işlem için yapılacak başvurular, memur tarafından başvuru belgesi doldurulmak, tarih atılmak, memur ve başvuruda bulunan tarafından imzalanmak suretiyle yazılı hale getirilir.
Sağır, dilsiz ve körler ile okuma yazma bilmeyenler tarafından yapılacak başvurularda bu Tüzüğün 17 nci ve 18 inci maddeleri hükümleri uygulanır.
MK.1013,1014,716, Eski TSN.12,13,16, TKGM.Gn.1433, 1435, 1439, 1507, BK.14,16.
İstemde Bulunacaklar
Madde 12 Kanuni istisnalar dışında, tapu sicilinde hak sahibi olan kişiler istemde bulunabilir. Tapu siciline yazımdan önce hak sahibi olmuş kişiler de bu hakkın yazımı için gerekli belgelerle istemde bulunabilirler.
MK.1013,1014, 716, TKGM.Gn.1507, KMK..12.
Hak Sahibinin Belirlenmesi
Madde 13 İstem, müdür veya görevlendireceği bir memur tarafından incelenerek hak sahibi tarafından yapılıp yapılmadığı saptanır.
İstemde bulunan hak sahibi gerçek kişi ise, nüfus cüzdanı veya pasaport istenilerek kütük, resmi senet ve taşınmaz mal dosyasındaki belgelerde yer alan imza ve fotoğraflara göre aynı kişi olup olmadığı belirlenir.
Nüfus cüzdanı ve pasaport dışında kimlik tespitinde kabul edilebilecek diğer belgeleri belirlemeye Genel Müdürlük yetkilidir.
İstem vekaleten yapılmışsa vekilden Noterlik Kanununa göre, düzenlenmiş ve istem konusu işleri yapmaya yetkili olduğunu içerir vekaletname istenir. Vekil, tevkil yetkisine dayalı olarak bir başkasını vekil tayin etmiş ise, ayrıca dayanağı olan vekaletname de aranır. Vekilin kimliği saptandıktan sonra tapu sicilindeki hak sahibi ile vekaletnamedeki müvekkilinin kimliği karşılaştırılır.
İstem bir tüzel kişi adına yapılmış ise, talep edilen işlemi yapabileceğini ve temsilcilerini belirten, kanunlarda yazılı mercilerden alınmış yetki belgesi aranır.
İstemde bulunan kişi kanuni temsilci ise, yetkili olduğunu belirten karar veya belge istenir.
İstem resmi kuruluşlarca yapılırsa, kuruluşların ve temsilcilerinin yetkilerinin olup olmadığı araştırılır.
MK. 8,48,1013,1015, Tapu K. 1,2, BK.346-376, 386-398, Not.K.89.
Tasarruf Yetkisinin Belirlenmesi
Madde 14 İstemde bulunanların medeni hakları kullanma ehliyetinin olup olmadığı araştırılır. Medeni hakları kullanma ehliyeti konusunda kuşkuya düşülürse, müdür hükümet tabipliğinden konu ile ilgili rapor isteyebilir.
MK..9, 1015,1010, Tapu K.1,2
Akdi Gerektirmeyen İşlemlerde İstem Belgesi Düzenlenmesi
Madde 15 Akit yapılmasını gerektirmeyen işlemlerde istem sahibinin kimlik bilgileriyle adresini içeren istem belgesi düzenlenir. İstem sahibi belgeyi, "okudum" ibaresini yazarak imzalar. Belge, müdürle belgeyi düzenleyen memur tarafından imza edilir ve daire mührü ile onanır.
TKGM.Gn.1439, 1507.
Akdi Gerektiren İşlemlerde Resmi Senet Düzenlenmesi
Madde 16 (02.12.2004 T. 2004/8109 Sy. Tüzükle değişmiş şekli) Akdi gerektiren işlemlerde resmi senet düzenlenir. Resmi senede tarafların kimlik bilgileri ve ikametgah adresleri eksiksiz yazılır. Düzenlenen resmi senet memur tarafından müdür ve tarafların huzurunda okunur. Taraflar isterlerse resmi senedi kendileri de alıp okuyabilirler. Resmi senede tarafların fotoğrafları yapıştırılır. Taraflar resmi senetteki imza yerine "okudum" ibaresini yazdıktan sonra, hem imza yerlerini ve hem de karşılıklı birbirlerinin fotoğrafı üzerini imzalarlar. Ancak, tüzelkişileri temsil eden yetkililerden fotoğraf istenmez.
Tarafların imzası alındıktan sonra resmi senedi, müdür ve düzenleyen memur da imza ederler. Ayrıca müdür, daire mührü ile kendi imza yerini ve fotoğrafları mühürler.
MK.706,781,827,856,1015, BK.11/2,14,15,213, Tapu K .2,26,27, KMK.13, TST.16,20, 98, 102 TKGM.Gn 438, 628, 930, 1439, 1464, 1513,
Tanık Bulundurulması Gereken Haller
Madde 17 Akitli ve akitsiz işlemlerde;
a) Taraflardan biri veya birkaçı imza bilmiyorsa,
b) Taraflardan biri veya birkaçı okuma yazma bilmiyorsa,
c) Taraflardan biri veya birkaçı sağır, kör veya dilsiz ise,
d) Tarafların kimliğinde kuşkuya düşülmüş ise,
e) Ölünceye kadar bakma akitlerinde,
f) Kanunların öngördüğü işlemlerde iki tanık bulundurulur.
İşlemin yapıldığı dairede çalışanlar tanıklık yapamazlar. Taraflar­dan birinin Türkçe bilmemesi halinde, ayrıca yeminli tercüman bulundurulur. Tanıklar ve tercüman da resmi senedi imza ederler. Resmi senede tanık ve tercümanın kimlik bilgileri ve ikametgah adresleri yazılır. Tanık ve tercümanın okuma yazma bilmesi ve temyiz kudreti bulunan reşit kimselerden olması gerekir.
TKGM..Gn.1439, 1513/7, BK.14,15, 511.
İmza Bilmeyenin İşareti
Madde 18 (02.12.2004 T. 2004/8109 Sy. Tüzükle değişmiş şekli) Taraflardan biri veya birkaçı imza bilmiyorsa, sol elin baş parmağı, yoksa sağ elin baş parmağı o da yoksa diğer parmaklardan biri ilgili belgeye bastırılır ve hangi parmağın bastırıldığı yazılır.
Mühür kullanılması halinde parmağın da bastırılması zorunludur. Tanıklar mühür ve parmak izini onaylarlar.
BK.14, TKGM.Gn.1439, 1513/7.
İkametgahta İstem Belgesi Düzenlenmesi veya Akit Yapılması
Madde 19 Taraflardan birinin tapu idaresine gelmesine engel bir durumu varsa ikametgahta istem belgesinin düzenlenmesi veya akdin yapılması istenebilir. Bu halde başvuru belgesinde adres ve varsa telefon numarası da belirtilir. Müdür, akitli işlemlerde iki memuru ikametgahta işlem yapmaları için görevlendirir. Memurlar belirtilen adrese gittikten sonra, o taşınmaz malla ilgili kısıtlayıcı bir istem gelirse telefonla veya memur gönderilerek durum bildirilir. Taraflar akdi imza etmemiş ise, gelen kısıtlama taraflara memur tarafından bildirilir ve yevmiye defterine işlemden önce kaydedilir. Gelen kısıtlama, işlemin yapılmasına engel ise müdür istemi reddeder.
Tapu K.26/2, 1.3.1996 tarihli Daire Dışında Yapılacak Tapu İşl. Hk. Yönetmelik.
Resmi Senedin İçeriği
Madde 20 – Resmi senede, işleme konu taşınmaz mal ve tarafların isteği açıkça yazılır ve yevmiye defterine kaydedildiği tarih, saat ve dakikası belirtilir. Resmi senette, silinti, kazıntı, çıkıntı yapılamaz.
Resmi senetlerdeki yanlışlık ve eksiklik akdin altına yazılarak taraflar ve memurlarca imzalanır. Resmi senet birkaç sayfa ise her sayfası ayrı ayrı imzalanır.
Tapu K.26, BK.213, 214.
Resmi Senet Düzenlenmesini Gerektirmeyen İşlemlerde Aranacak Belgeler
Madde 21 Resmi senet düzenlenmesini gerektirmeyen hallerde ayni hakların tescili için;
a) İstem, kanuni veya mansup (atanmış) mirasçılar tarafından yapılırsa hakim tarafından verilmiş veraset belgesi,
b) İstem, lehine vasiyet edilen tarafından yapılırsa hakim tarafın­dan tescil için yazılan yazı ile birlikte tenfiz kararı ve vasiyetnamenin onaylı bir örneği,
c) Miras taksimi noter tarafından yapılmış ise sözleşme, mirasçılar arasında yazılı olarak yapılmış olup da, mirasçıların imzaları noterce onaylanmamışsa tüm mirasçıların; imzaların bir kısmı onaylanmış ise imzaları onaylanmamış olanların başvuruları,
d) (02.12.2004 T. 2004/8109 Sy. Tüzükle değişmiş şekli) Hükmen yapılan kamulaştırmalarda, mahkeme kararı,
e) Cebri icra veya ortaklığın giderilmesi yoluyla yapılan satışlarda, taşınmaz malın kime ihale edildiğini belirten ve tescili içeren ilgili merciin yazısı,
f) Mahkeme kararına dayalı tescillerde, kesinleşmiş mahkeme kararı, aranır.
a) MK.495,599,516, b) MK.517,600, c) MK.676,640, d) Kamulaş.K. e) İcra İf.K. f) MK.705,716, HUMK.443.
Yevmiye Defterine Kayıt
Madde 22 – Müdürlüğe gelen istemler;
a) Akitli işlemlerde, usulüne uygun resmi senet düzenlenerek taraflarca imzalanmasından,
b) Akitsiz işlemlerde, istem belgesinin imzalanmasından,
c) Resmi kurumların akitsiz işlemlerine ait yazılarının alınmasından, sonra yevmiye defterine kaydedilir.
Yevmiye defterine her sene başında, birden başlayan sıra numarası verilir. Yevmiye defterine; istemin niteliği, tarihi, saat ve dakikası, istemde bulunanın adı, soyadı ve adresi yazılır.
Yevmiye defteri müdür tarafından her iş günü tarih atılarak açılır ve iş günü sonunda kapatılarak imzalanır.
Yevmiye defteri işlem olmadığı günlerde açılıp kapatılmaz.
Yevmiye defterine, tapu sicili üzerinde işlem yapılmasını gerektiren veya reddedilen istemler kaydedilir. Tapu sicili üzerinde kayıtlı hakların birbirlerine üstünlüğü, bu deftere yazım tarih ve sıra numarasına göre belirlenir.
Müdür daire dışına çıkarken veya izin ve rapor gibi nedenlerle görevinden ayrılırken yetki verdiği memuru yevmiye defterine yazar ve imza eder. Müdür göreve dönünce, göreve başlandığı yine yevmiye defterine yazar ve imza eder.
Yevmiye defterine kayıtlar siyah veya mavi mürekkepli kalemle yazılır.
MK.1022, TKGM.Gn.1371, 1050.
İstemin Reddedilmesi
Madde 23 – Mevzuat ve bu Tüzükte yer alan hükümlere uygun olmayan ve Türk Medeni Kanununun 1011 inci maddesine göre geçici şerhe de imkan bulunmayan istemler, geciktirilmeden gerekçesi, itiraz yeri ve süresi de belirtilmek suretiyle reddedilir.
Ret kararı, istem sahibine elden veya Tebligat Kanunu hüküm­lerine göre tebliğ edilir.
Ret kararına, tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde müdürlüğün bağlı bulunduğu üst birime, bu birimin kararına karşı da tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde Genel Müdürlüğe itiraz edilebilir.
MK.1016, Tebligat K., 3045 sy.K.8/b, TKGM.Gn.870,908,974, 2000/12
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Tesciller
Tescilin Şekli
Madde 24 – İstem, yevmiye defterine kaydedildikten sonra, aynı tarih ve yevmiye numarası ile kütüğe tescil edilir. Tescil, siyah veya mavi mürekkepli kalemle ve kitap harfleriyle okunaklı şekilde yazılır. Kütük üzerinde kazıntı, silinti, çıkıntı yapılamaz.
Tescillerde yevmiye defterindeki sıra numarası esas alınır.
MK.1017, 1002, 1013, 705, 716, TKGM.Gn.958,1255,Genel Yazılar s.376.
Mülkiyet Hakkının Tescili
Madde 25 – Kütük sayfası malik sütunundaki devreden kişinin adı ve soyadı, baba adı ile edinme nedeni, tarih ve yevmiye numarası kırmızı mürekkepli kalemle çizilir ve yine kırmızı mürekkepli kalemle tarih ve yevmiye numarası yazılır. Malik sütununun ilk boş satırına yeni malikin adı, soyadı ve baba adı, edinme nedeni, tarih ve yevmiye numarası yazılır.
Tüzel kişilerin adı tam olarak yazılır.
Müşterek mülkiyette pay miktarı; paydaşların adı, soyadı ve baba adından sonraki kısımda, bayağı kesir olarak gösterilir.
Bir paydaş sonradan başka paya sahip olduğu takdirde, payın tescili sırasında payların toplamı yazılır.
İştirak halinde mülkiyette iştiraki doğuran neden, malik isimlerinin ortak paranteze alınmasından sonra belirtilir.
(02.12.2004 T. 2004/8109 Sy. Tüzük’le eklenen fıkra) Aynı bölge içinde ve aynı malike ait bulunan taşınmaz mallar birbirine bitişik olmasa bile Türk Medeni Kanununun 1000 inci maddesi uyarınca malikin istemiyle müşterek tapu kütüğü sayfasına tescil edilir.
MK.1017, 705, 688, 701, TKGM.Gn.977.
Ortaklaşa Kullanılan Yerlerin Tescili
Madde 26 – Sosyal tesis, ticari mahal yüzme havuzu, tenis kortu gibi taşınmaz mal veya bağımsız bölümleri ortaklaşa kullanıma ayrılmış ise, malik sütununa faydalanan taşınmaz malların ada ve parsel veya bağımsız bölüm numaralı yazılır.
Ortaklaşa kullanılan yerler, faydalanan taşınmaz mallarla aynı ada ve parsel içerisinde olabileceği gibi, ortak sınırı olmaksızın ayrı ada ve parsellerde de bulunabilir.
Faydalanan taşınmaz malların kütük sayfasının beyanlar bölümüne, ortaklaşa kullanılan taşınmaz malın, hangi ada ve parsel veya bağımsız bölümle ortak olduğu belirtilir.
Ortaklaşa kullanılan yerler, kanuni istisnalar dışında, faydalanan bütün taşınmaz mal maliklerinin birlikte istemleri olmadan müşterek mülkiyete dönüştürülemez.
KMK.4,6, Eski TSN.33, TKGM.977/13
İmar Uygulamasının Tescili
Madde 27 – Kesinleşmiş imar parselasyon planlarıyla ada dağıtım cetvelleri, maliklerin rızası alınmadan re'sen tescil edilir.
3194 Sy. İmar K., TKGM.Gn.1477,1480,1498,1993/3,1993/5,1997/12.
Tahsis Yoluyla Tescil
Madde 28 – Devlet veya kamu kurumlarınca dağıtılan taşınmaz mallar, ilgili kanuna uygun şekilde ve yetkili mercilerce verilen karar ve dağıtım cetvellerine dayalı olarak hak sahipleri adına tescil edilir.
2981 sy.İmar Affı K., TKGM.Gn.1482.
Arazi Toplulaştırmalarında Tescil
Madde 29 – Arazi toplulaştırmalarında yeni doğan parseller, yetkili mercilerce onanan kesinleşmiş toplulaştırma planları ile yeni maliklerini gösteren cetvellere dayanılarak hak sahipleri adına tescil edilir.
MK.754,755,877,TKGM.Gn.1473,1481, 3083Sy.Sulama Alanlarında Arazi Düzenlemesi K.
İrtifak Hakları ve Taşınmaz Mal Mükellefiyetinin Tescili
Madde 30 – İrtifak hakları, kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tescil edilir.
Şahsi irtifak hakları, ilgili taşınmaz malın kütük sayfası irtifak hakları sütununda mükellefiyet anlamına gelen "M” harfi ile gösterilir. Hak sahibinin adı, soyadı, baba adı ve irtifak hakkının çeşidi belirtilerek ve varsa süresi yazılarak tescil edilir. Bu hakların tescilinde, ayrıca her bir irtifak hakkı için A, B, C ... gibi harfler kullanılır.
Arzî irtifak hakları, lehine, irtifak hakkı tesis edilen yararlanan (hakim) arazinin kütük sayfasında hak anlamına gelen "H" harfi ile, aleyhinde irtifak hakkı tesis edilen yükümlü (hadim) arazinin kütük sayfasında ise, "M" harfi ile gösterilir. Yararlanan arazinin kütük sayfası irtifak hakları sütununda hangi taşınmaz mal aleyhine nasıl bir irtifak hakkı olduğu tescil edilir. Gerekiyorsa planında da gösterilir. Yükümlü taşınmaz malın kütük sayfasında ise hangi taşınmaz mal lehine nasıl bir irtifak hakkı olduğu tescil edilir.
Taşınmaz mal mükellefiyeti, yükümlü arazinin kütük sayfası irtifak hakları sütununa tescil edilir. Hak sahibi ve kıymeti belirtilir. Belirli bir taşınmaz mal lehine, yükümlülük söz konusu ise, aynı zamanda yararlanan taşınmaz mal kütük sayfası irtifak sütununda niteliği de belirtilerek tescil edilir.
(02.12.2004 T. 2004/8109 Sy. Tüzük’le eklenen fıkra) Bağımsız ve sürekli irtifak hakları ise, ilgili tapu kütüğünün en son sayfasına tescil edilir, taşınmaz mal ve üzerindeki hakların tapu kütüğü sayfalarında irtibatı sağlanır.
MK.779-849, TKGM.Gn.977/10.
Rehin Haklarının Tescili
Madde 31 – Taşınmaz mal rehin haklarının tescili, kütük sayfası özel kısmında aşağıdaki şekilde yapılır;
a) Her bir rehin hakkı; A, B, C ... gibi harfler altında tescil edilir.
b) Tescilde, ipotek "İ", ipotekli borç senedi "İ. B.", irat senedi "İ.S." harfleriyle gösterilir.
c) Alacaklının adı, soyadı ve baba adı, tüzel kişinin ünvanı yazılır. İpotekli borç senedi hamiline yazılı ise, bu durum belirtilir.
d) Rehin miktarı, varsa faiz oranı, rehin derecesi, rehin müddeti ile tescil tarihi ve yevmiye numarası yazılır.
Rehin hakkının tesisindeki şartlarda yapılan değişikliğe ait sözleşmelerle alacağın kısmen ödenmesine ilişkin istemler ve Borçlar Kanununun 162. maddesi uyarınca yapılacak alacağın temliki sözleşmeleri ve benzerleri, düşünceler sütununda belirtilir.
Serbest dereceden yararlanma hakkı veren sözleşmeler şerhler sütununda gösterilir.
MK..850-897, TST.82,84. TKGM.Gn.1996/5,1998/12.
Müşterek Rehnin Tescili
Madde 32 – Müşterek rehnin tescili aşağıdaki şekilde yapılır:
a) Aynı malike ait birden çok taşınmaz mal veya payı aynı alacak için rehin edilirse; ilgili taşınmaz malların kütük sayfaları rehin sütununa alacak miktarının tamamı tescil edilmekle birlikte, düşünceler sütununda hangi taşınmaz mallarla müştereken rehinli olduğu belirtilir.
b) Müştereken ve/veya müteselsilen borçlu kimselere ait birden çok taşınmaz mal veya payı aynı alacak için rehin edilirse; ilgili bütün taşınmaz mal kütük sayfaları, rehin sütununa alacak miktarının tamamı tescil edilmekle birlikte, düşünceler sütununda hangi taşınmaz mallarla müşterek rehinli olduğu belirtilerek, müşterek ve müteselsil borç olduğu ayrıca açıklanır.
c) Müşterek ve/veya müteselsil borç durumu söz konusu olmaksızın, aynı alacak için birden çok kişilere ait taşınmaz mal veya pay rehin edilirse, taşınmaz mal veya paylardan her birinin bu alacağını belli bir kısmı için rehin edilmesi gerekir. İlgili taşınmaz malların kütük sayfaları rehin sütununa, rehin miktarından taşınmaz mala isabet eden miktarı tescil edilir.
İstemde bulununlar her bir taşınmaz malın ne miktar için rehnedildiğini belirtmezlerse, istem reddedilir.
d) (02.12.2004 T. 2004/8109 Sy.Tüzükle eklenen bend) Bir rehin hakkı, müşterek tapu kütüğü sayfasına tescil edilmiş taşınmaz malların tamamını kapsamadıkça, bu sayfaya tescil olunamaz. Talep olunan rehin hakkı müşterek tapu kütüğü sayfasında tescilli bulunan taşınmaz mallardan bazılarını kapsamakta ise, rehin kapsamı dışında kalan taşınmaz mal, müşterek tapu kütüğü sayfasından çıkartılarak kayıtların nakli hükümleri dikkate alınmak suretiyle tapu kütüğüne re'sen nakledilir.
MK.855, 857,889, TST.35,1000.
Payın Rehnedilmesi
Madde 33 – Müşterek mülkiyete konu taşınmaz mallarda payın rehnedilmesi halinde, kimin payının rehinli olduğu düşünceler sütununda belirtilir.
Taşınmaz mal paylara ayrılarak rehnedilemeyeceği gibi, paydaşın payı da bölünerek rehin edilemez. Kat irtifakı kurulmuş taşınmaz mal üzerinde, arsa payları ayrı ayrı rehne konu olabilir.
İştirak halinde mülkiyette, iştirak çözülmeden bir paydaşın payı rehnedilemez.
MK..857,692,702.
Korunmuş Miktar
Madde 34 – Daha sonra tesis edilecek rehin için saklı derece bırakılmak istenirse rehindeki şekle uyulmakla beraber, kütük sayfası rehin sütunu alacaklı adı kısmına "korunmuş miktar" ibaresi ve alacak sütununa da miktarı yazılır. Faiz ve müddet sütunu boş bırakılır.
MK.870,872. Eski TSN. 47.
Rehin Haklarına Ait Düşünceler
Madde 35 – Rehin haklarına ait düşünceler sütunundaki rehinle ilgili belirtmeler, rehin hangi harf ile tescil edilmiş ise o harf kullanılarak yazılır.
Aynı rehin için birden fazla belirtme yazılması halinde de aynı harf kullanılır.
Rehinle yükümlü pay devre konu olursa, düşünceler sütunundaki eski malikin adı çizilip, devir işlemine ilişkin tarih ve yevmiye ile rehne ait harf kullanılmak suretiyle yeni malikin adı yazılır.
Rehnin terkini halinde düşünceler, sütunundaki rehne ilişkin belirtmeler de terkin edilir.
TST. 31, 32, 33, 37, 49, 51, 68, 75, 84, 87.
Ayrı Müdürlüklerle İlgili İstem ve Yetki
Madde 36 – Ayrı müdürlüklerin yetki alanlarında bulunan taşınmaz mallarla ilgili müşterek rehin, taksim ve trampa işlemleri, istem hangi müdürlüğe yapılmış ise, ilgili müdürlüklerinden yetki alınmak suretiyle o müdürlükçe sonuçlandırılır ve tescilin yapılması için resmi senet ve diğer belgelerin tasdikli birer örneği ilgili müdürlüklere gönderilir.
TKGM.Gn.1491, Mülga 711 Sy. K.
İşçi ve Yüklenici İpoteğinin Tescili
Madde 37 – İşçi ve yüklenici ipoteklerinin tescilinde kütüğün rehin haklarına ait düşünceler kısmında "inşaatçı ipoteği" olduğu belirtilir.
MK. m. 895-897 TST.64, Eski TSN. 49.
Tescilin Kontrolü
Madde 38 – Tescili yapan memur, akitli işlemlerde, resmi senedin, akitsiz işlemlerde de istem belgesinin arka yüzündeki özel bölümünde "Tescil tarafımdan yapılmıştır" cümlesinin altına adını, soyadını yazarak imza eder.
Yapılan tesciller, müdür veya bu iş için görevlendirilen memur tarafından, "Kontrol edilmiştir" cümlesi yazılarak imza edilir.
BEŞİNCİ BÖLÜM
İpotekli Borç Senetleri, İrat Senetleri Ve Taşınmaz Mal Karşılık Gösterilerek Çıkarılan Senetler
Değerlendirme Komisyonu
Madde 39 – İpotekli borç senedi ve irat senedi tesisi için taşınmaz malın kıymeti, müdürün başkanlığında kurulacak bir komisyon tarafından belirlenir.
Bu komisyon;
a) Kadastro müdürlüğünden varsa mühendis yoksa kontrol memuru,
b) Defterdarlık veya mal müdürlüğünden bir temsilci,
c) İlgisine göre belediye encümeni veya il veya ilçe İdare Kurulu tarafından belirlenecek bir teknik eleman,
d) Kıymeti takdir olunacak taşınmaz mal tarım arazisi ise tarım müdürlüğünce, arsa veya bina ise ticaret veya sanayi odası tarafından belirlenecek bir teknik eleman,
Olmak üzere (beş) kişiden oluşur.
Komisyon üyeleri, müdürün yazılı talebi üzerine ilgili idarelerce yedi gün içerisinde belirlenerek müdürlüğe bildirilir.
Komisyon; müdürün üyelere yazılı olarak bildireceği yer, gün ve saatte, üye tam sayısı ile toplanır ve salt çoğunlukla alacağı kararla değeri belirler. Karara katılmayan üye katılmama gerekçesini yazmak zorundadır.
MK. 898-929, Eski TSN. 50-65.
İpotekli borç Senedi İçin Değer Belirleme
Madde 40 – Taşınmaz malın değeri;
a) Cinsi,
b) Yüzölçümü,
c) Değerini etkileyecek nitelikleri,
d) Emlak vergisi beyan değeri,
e) Varsa resmi makamlarca yapılmış değer takdiri,
f) Getireceği gelir,
g) Arsa ve arazilerde emsal satış değerleri,
h) Binalarda resmi birim fiyatları ve yıpranma payı, esas alınarak bir rapora dayalı olarak belirlenir.
Tesis edilecek ipotekli borç senedi miktarı, belirlenen değerden fazla olamaz.
İrat Senedi İçin Değer Belirleme
Madde 41 – İrat senedi, tarımsal taşınmaz mallar, binalar ve arsalar üzerinde tesis edilebilir.
İrat senedi tarım arazisi üzerinde tesis edilecekse, taşınmaz malın gelir değerinin üçte ikisine varsa, üzerindeki bina değerinin yarısının eklenmesinden oluşan miktar, taşınmaz malın değeri kabul edilir.
İrat senedi imar alanı içindeki taşınmaz mal üzerinde tesis edilecekse, taşınmaz malın gelir değerine arsa ve varsa bina değerlerinin katılmasından oluşan toplamın yarısının beşte üçü taşınmaz malın değeri kabul edilir.
Taşınmaz mal arsa ise, rayiç değerinin beşte üçü değeri kabul edilir.
Taşınmaz Malın Gelir Değerinin Belirlenmesi
Madde 42 – Tarım arazisinin gelir değeri, yıllık olağan kira ile ortalama kira bedeli toplamının yarısının on (10) rakamı ile çarpımından elde edilecek tutardır.
Olağan kira, araziyi işleten kimsenin emek ve masrafına karşılık makul bir kazanç elde etmesine elverişli olan kiradır.
Ortalama kira, değeri belirlenecek arazinin geriye doğru on senelik getirdiği kira toplamının onda biridir.
Gelir değeri belirlenecek taşınmaz mal kiraya verilmemiş olur ve bulunduğu bölge içinde veya civar bölgelerde karşılaştırma yoluyla olağan ve ortalama kirayı da belirleme mümkün olmaz ise, genel hasılatın ortalaması bulunur.
Hasılat ortalamasının bulunmasında, on yılda getirdiği hasılat göz önüne alınır. Tarımın gerektirdiği masraf düşülüp, kalan net hasılat kabul edilerek on yıllık toplamı gelir gider değeri kabul edilir.
En Yüksek Değerin Belirlenmesi
Madde 43 – İpotekli borç senedi ve irat senedi tesisi için belirlenecek değerler, emlak vergisine esas vergi değerinden fazla olamaz.
Komisyon Üyelerinin Ücreti ve Giderleri
Madde 44 – Komisyon üyelerine, çalışacakları günler için ücret ödenir. Bu ücret, Harcırah Kanununun birinci derecedeki memurlara öngördüğü miktarın üç katından fazla olmamak üzere genel müdürlükçe belirlenir.
Ücret, keşif ve inceleme giderleri ilgililer tarafından ödenir.
İpotekli Borç Senedi veya İrat Senetlerinin Düzenlenmesi
Madde 45 – ipotekli borç senedi veya irat senedi, istem belgesi veya gerekiyorsa resmi senet düzenlendikten sonra düzenlenir.
Bu senetlerde taşınmaz malın kayıtlı bulunduğu kütüğün sayfa numarası, mahallesi veya köyü, sokağı, türü, niteliği, ada ve parsel numaraları, resmi değeri, taşınmaz malı önceden sınırlamış yüküm­lülükler ve taşınmaz mala ilişkin irtifak hakları ve rehin hakları yer alır.
Bir senet iptal edilip de yerine yeniden senet verildiğinde, yeni senette eski senedin yerine verildiği belirtilir.
İpotekli borç ve irat senetleri, taşınmaz mal sahibiyle birlikte borçlu tarafından imzalanır.
İpotekli borç ve irat senetleri tapu siciliyle karşılaştırılarak, kapsamı sicil içeriğine uygun olduğu takdirde ilgili müdür ile yetkili hakim tarafından imza edilir.
Birden Çok Taşınmaz Malın Kısıtlanmasında Senetler
Madde 46 – Aynı alacak için aynı malike veya müşterek ve/veya müteselsil borçlu olan kimselere ait birden çok taşınmaz mal üzerinde ipotekli borç senedi veya irat senedi tesis edilirse tek bir senet verilir.
Aynı alacak için birden çok kişiye ait taşınmaz mal veya payı üzerinde müşterek borç durumu söz konusu olmaksızın ipotekli borç senedi veya irat senedi tesis edilirse, taşınmaz malı kısıtlayan her alacak için ayrı senet verilir.
Sonradan Taşınmaz Mal İlavesi
Madde 47 – Bir ipotekli borç senedinin veya irat senedinin tesisinden sonra, aynı bölgede bulunan diğer taşınmaz malların aynı rehin hakkına dahil edilmesi, bu bölümdeki hükümlere göre yapılır.
Değişik Bölgelerde Bulunan Taşınmaz Malların Rehnedilmesi
Madde 48 – Değişik bölgelerde, birden çok taşınmaz mal üzerinde aynı alacak için ipotekli borç senedi veya irat senedi tesisinde istemin yapıldığı müdürlük:
a) Taşınmaz malların bulunduğu yer müdürlüklerinden değer belirlemesinin yaptırılmasını ve kayıt örneğiyle birlikte gönderilmesini ister,
b) İstem belgesini veya gerekiyorsa, resmi senedi düzenler.
c) İstem belgesi veya resmi senedin düzenlenmesinden sonra 45 inci maddeye uygun olarak ipotekli borç veya irat senetlerini düzenler,
d) Varsa resmi senedin yoksa istem belgesinin bir örneği ile imzalı rehin senedini, diğer müdürlüğe göndererek rehin senedinin o yer müdürü ile yetkili hakimin imzalamasından sonra ilgilisine verilmek üzere gönderilmesini ister.
İpotekli Borç Senedi ve İrat Senedinde Vekil
Madde 49 – İpotekli borç senedi veya irat senedinin tesisi sırasında; alacaklının, borçlunun ve taşınmaz mal malikinin birlikte istemde bulunmaları halinde istem belgesinde veya resmi senette vekilin kimliği ve adresi açıkça yazılır. Ayrıca vekilin adı rehin senedinde ve kütük sayfasının rehin haklarına ait düşünceler sütununda belirtilir.
Vekilin sonradan tayininde ilgililerin istemi veya mahkeme kararı gerekir.
Senetlerin Alacaklıya veya Vekile Verilmesi
Madde 50 – Müdür, borçlunun ve kısıtlanan taşınmaz mal sahibinin yazılı istemi ile senedi alacaklıya veya vekiline teslim eder.
Seri Halinde Senet Çıkarılmasında İstem
Madde 51(02.12.2004 T. 2004/8109 Sy. Tüzükle değişmiş şekli) Türk Medeni Kanununun 931 inci maddesi uyarınca seri halinde senet çıkarılırsa, rehinle ilgili işlemlerden başka, çıkarılan senetlerin adedi, taşınmaz malın kayıtlı olduğu kütük sayfasının rehinler hanesine ait düşünceler sütununda belirtilir.
Tahvilleri güvence altına almak üzere çıkarılan ipotekli borç veya irat senetleri, rehin olarak tescil edilirken, tahvillerin nama veya hamiline yazılı olduğu, alacaklılar sütununda ayrıca belirtilir.
Tahvillerin adet ve niteliği ile varsa alacaklı ve borçluyu temsil eden kişinin adı rehin haklarına ait düşünceler sütununda belirtilir.
MK.930 vd.
İpotekli Borç ve İrat Senedi ile Kısıtlı Taşınmaz Malın İfraz ve Taksimi
Madde 52 – İpotekli borç senedi ve irat senedi ile kısıtlanmış taşınmaz malın ifraz ve taksimi halinde, 68, 69, 70 ve 71 inci maddelerde yazılı hükümler uygulanır.
Senetlerin Şekli
Madde 53 – İpotekli borç ve irat senetlerinin şekilleri Genel Müdürlükçe belirlenir.
ALTINCI BÖLÜM
Şerhler
Şerhler Sütununda Belirtme
Madde 54 – Kütüğün şerhler sütununa kişisel haklar, temlik hakkını kısıtlayan veya yasaklayan şerhler, tescille ilgili geçici şerhler ile kanunların öngördüğü hususlar yazılır.
TST.55-59.
Kişisel Hakların Şerhi İçin Aranacak Belgeler
Madde 55 – Kişisel hakların, kütük sayfasının şerhler sütununa kaydı için;
a) Satışla birlikte tesis edilen geri alım hakkı (vefa), bağışla birlikte tesis edilen bağışlayana dönüş hakkı (rücu) ve rehinle birlikte tesis edilen serbest dereceden istifade hakkı için resmi senet.
b) Satış akdinden ayrı olarak düzenlenen geri alım hakkı (vefa) bağış akdinden ayrı olarak düzenlenen bağışlayana dönüş hakkı (rücu) ve rehinden ayrı olarak düzenlenen serbest dereceden istifade hakkı için noterce düzenlenmiş sözleşme.
c) Alım (iştira), sözleşmeden doğan önalım (şufa), satış vaadi, bağışlama vaadi ve kat karşılığı inşaat hakkı için noterce düzenlenmiş sözleşme.
d) Kira ve hasılat kirası için kira sözleşmesi aranır.
a) MK.735,736 BK.242 b) MK.736,871, BK.242 c) MK.735,735,1009, Tapu K.26 d) BK.248, 255, 6570 Sy. GKHK.
Temlik Hakkını Kısıtlayan Şerhler İçin Aranacak Belgeler
Madde 56 – Temlik hakkını kısıtlayan şerhler için;
a) Haciz ve ihtiyati haciz için yetkili merciin resmi yazısı,
b) Aile yurdu tesisi halinde mahkemece onanmış senet,
c) Nakil ile yükümlü mirasçı tayini halinde vasiyetname örneği ve şerhi içeren mahkeme yazısı,
d) Kanunların kısıtlayıcı şerh verilmesini öngördüğü hallerde kanunda belirtilen belgeler ,
aranır.
a) İİK.81,91,132,257-268, b) MK.386-395 c) MK.521-525,1010 d) MK.194,199, İİK. 277.
Temlik Hakkını Yasaklayan Şerhler İçin Aranacak Belgeler
Madde 57 – Temlik hakkını yasaklayan şerhler için:
a) İhtiyati tedbir için mahkeme kararı veya yazısı,
b) İflasın veya konkordato ile verilen sürenin şerhi için yetkili merciin resmi yazısı,
c) Kanunların yasaklayıcı şerh verilmesini öngördüğü hallerde kanunda belirtilen belgeler,
d) (02.12.2004 T. 2004/8109 Sy. Tüzükle eklenen bend) Aile konutu şerhi için, konutun aile konutu olduğunu kanıtlayan muhtarlıktan ve varsa apartman yönetiminden alınmış belge ile birlikte vukuatlı nüfus kayıt örneği veya evlilik cüzdanı,
Aranır.
a) HUMK. 101 vd. b )İİK.166, 288,290, c) Amme Alacakları K. 73, MK. 341, Kam. K.31/b, TKGM.Gn.1995/13, 2002/7.
Tescil ile İlgili Geçici Şerh
Madde 58 – Tescille ilgili geçici şerh mal sahibi ve ilgililerin istemi veya mahkeme kararıyla yapılır.
Kesin tescil, terkin olunacak şerhin tarih ve yevmiye numarası ile yapılır.
MK.1011,1016.
Şerhin Şekli
Madde 59 – Şerhler, kütük sayfasındaki özel sütunda, konusu, süresi, tarih ve yevmiye numarası ile varsa değeri gösterilerek yazılır.
Geçici Şerhler (G.Ş.) harfleriyle gösterilir.
Şerhle yükümlü taşınmaz mal devre konu olursa, varsa şerhler bölümündeki eski malikin adı çizilip, şerhin tarihi ve yevmiye numarası değiştirilmeksizin, devir işlemine ilişkin tarih ve yevmiye numarası ile yeni malikin adı yazılır.
MK.1009,1011,1016.
YEDİNCİ BÖLÜM
Beyanlar
Beyanlar Sütununda Belirtme
Madde 60 – Kütüğün beyanlar sütununa, mevzuatın yazılmasını öngördüğü hususlar tarih ve yevmiye numarası belirtilerek yazılır.
Kam.K.7,KMK.6/3,14/2,28/5,47/2, Kad.K.19/2, İmar Affı K.10, İmar K.33/2, Kültür ve Tabiat K.7.
Teferruatın Yazımı
Madde 61 – Teferruat, mülkiyet hakkı sahibinin yazlı istemi üzerine herhangi bir belge aranılmaksızın kütüğün beyanlar sütununa yazılır. Bu yazımda teferruatın adedi, cinsi ve kıymeti gösterilir. Beyanlar sütunu, teferruatın yazımı için yeterli olmaz ise, yazılı istemin tarih ve yevmiye numarası belirtilerek, dosyasındaki istem belgesine yollama yapılır.
MK.686,687,1000,1012, KMK.6.
Tesisi Artık Mümkün Olmayan Ayni Hakların Yazımı
Madde 62 – Türk Medeni Kanununun taşınmaz mal sicilleri ile ilgili hükümlerine göre kurulmaları artık mümkün olmayan ayni haklar, taşınmaz malın kütüğünün beyanlar sütununa yazılır. Bu hakların tasarruf işlemleri, müstakil ve daimi hakların kaydı usulüne tabidir.
MK.Yürürlüğü ve Uygulama Şekli K.1,18, Eski TSN 87.
Vesayet Altına Alınma
Madde 63 – Müdürlüğün, bir kişinin vesayet altına alındığına veya vesayetin kaldırıldığına dair mahkeme kararlarından yazılı olarak bilgisi olursa, durum taşınmaz malların kütüğünün beyanlar sütununa, tarih ve yevmiye numarası da gösterilerek yazılır.
MK.396,444.
İşçi ve Yüklenicinin İşe Başlama Tarihi
Madde 64 - İşçi ve yüklenicinin işe başlama tarihi, işçi veya yüklenicilerden birinin istemi halinde inşaatla ilgili sözleşme ve belediye yer teslim tutanağının verilmesi üzerine, taşınmaz malın kütüğünün beyanlar sütununa tarih ve yevmiye numarası ile birlikte yazılır.
Bu durumdan taşınmaz mal malikine bilgi verilir.
MK.893-897, TST.37, Eski TSN.89.
SEKİZİNCİ BÖLÜM
Taşınmaz Malların Ayrılması-Birleşmesi-Taksimi-Kayıtların Nakli
Taşınmaz Malların Ayrılması
Madde 65 – Bir taşınmaz malın ayrılmasında her yeni parsel için bir kütük sayfası açılıp resen tescil edilir. Önceki sayfadaki kayıtlar, aşağıdaki hükümlere göre yeni sayfasına nakledilerek eski sayfa kapatılır.
MK.889,696, Eski TSN.93, İmar K.16,.Tescile Konu Harita ve Planlar Yönt.
Taşınmaz Mal Ayrılmasında Faydalanan Taşınmaz Mal Yönünden İrtifak Haklarının Nakli
Madde 66 – İrtifak hakkından istifade eden taşınmaz mal parçalara ayrıldığında, irtifak hakkı her kısım için devam eder. Ancak bu haktan yalnız bir kısım taşınmaz mal istifade edebiliyorsa, yükümlü taşınmaz mal sahibi irtifak hakkının diğer parçalardan terkinini isteyebilir. Tapu idaresi bu istemi irtifak hakkı sahibine tebliğ eder. Tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde itiraz edilmezse irtifak hakkı terkin olunur.
MK.1019, Eski TSN. 93, 95.
Taşınmaz Malın Ayrılmasında Yükümlü Taşınmaz Mal Yönünden İrtifak Haklarının Nakli
Madde 67 – Yükümlü taşınmaz malın ayrılması halinde irtifak hakkı her kısım için devam eder. Ancak irtifak hakkı bir kısım üzerinde kullanılamazsa, o kısım maliki irtifak hakkının kendi taşınmaz malından terkin olunmasını isteyebilir.
Tapu idaresi, bu istemi istifade eden irtifak hakkı sahibine tebliğ eder. Tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde itiraz edilmezse irtifak hakkı terkin olunur.
MK.1019, Eski TSN. 93, 95,
Taşınmaz Malların Ayrılmasında Rehnin Nakli
Madde 68 – Taşınmaz malların ayrılmasında, rehin hakları yeni taşınmaz malların hepsinin sayfalarına aynen nakledilir. Oluşan parsellerin tapu kütük sayfalarının düşünceler sütununda birbirleriyle bağlantıları belirtilir.
Ayırma ve nakil işlemi, alacaklılara hemen bildirilir.
MK.889,890, 1019, KMK.13/2, Eski TSN.95.
Taşınmaz Malın Ayrılmasında Rehnin Bölünmesi
Madde 69 – Taşınmaz malın ayrılması sırasında üzerinde bulunan rehnin de ayrılan parçaların kıymeti oranında bölünmesi istenirse, alacaklı ile borçlunun aralarında yapacakları sözleşmeye, sözleşme yoksa, talep eden tarafın mahkemeden alacağı karara göre işlem yapılır. İşlem sonucu alacaklıya hemen duyurulur
MK.889,890, 1019, Eski TSN.95.
Taşınmaz Malların Ayırma Yolu ile Taksiminde Rehnin Nakli
Madde 70 – Hisseli bir taşınmaz malın paydaşlarından bir veya birkaçının payı üzerinde rehin hakkı olup da, bu taşınmaz mal parçalara ayrılarak taksim edilirse, rehin hakkı bununla yükümlü paydaş veya paydaşlara isabet eden taşınmaz mallara aynen nakledilir. Rehin hakkı ile yükümlü olmayan paydaş veya paydaşlara ait taşınmaz mallar ise serbest bırakılır. İşlemin sonucu alacaklıya hemen duyurulur.
MK.889, 890.
Taşınmaz Malların Aynen Taksiminde Rehnin Nakli
Madde 71 – Aynı hissedarlara ait birden fazla taşınmaz mal müşterek ve müteselsilen rehinli olup da, ayrılma söz konusu olmaksızın taksim edilir ise, rehin bütün taşınmaz mallar üzerinde olduğu gibi muhafaza edilir. İşlemin sonucu alacaklıya duyurulur.
Aynı hissedarlara ait birden fazla taşınmaz mal, müşterek ve müteselsilen sorumlu olmaksızın ayrı ayrı rehinli olup da aynen taksim edilir ise, rehin hakları bununla yükümlü paydaş veya paydaşlara isabet eden taşınmaz mallara aynen nakledilir. İşlemin sonucu alacaklıya hemen duyurulur.
MK.889,890,1019, TST.32.
Faydalanan ve Yükümlü Taşınmaz Malların Ayrılması
Madde 72 – Faydalanan ve yükümlü taşınmaz malların ayrılma­sında kütük sayfasında mevcut hak ve yükümlülük, oluşan yeni parsellerin kütük sayfalarına aynen nakledilir ve beyanlar sütunlarında aralarındaki bağlantı gösterilir.
MK.889.
Şerhlerin ve Beyanlar Sütunundaki Belirtmelerin Nakli
Madde 73 – Bir taşınmaz malın ayrılmasında üzerindeki bütün şerhler ve beyan kayıtları, oluşan parsellerin sayfalarına aynen nakledilerek aralarında bağlantı sağlanır.
Beyan kaydı ile ilgili olan parseller hukuken ve teknik açıdan belirlenebiliyor ise, sadece o parsellere nakledilmekle yetinilir.
MK.889.
Yeni Parsel Oluşumunu Gerektirmeyen Ayrılmalarda Hakların Durumu
Madde 74 – Bir taşınmaz maldan kamulaştırma gibi bir nedenle hakların ve yükümlülüklerin nakline gerek olmadan bir parçası ayrılarak sicilden terkini gerekiyor ise, kütük sayfası, taşınmaz malın diğer kısmı için olduğu gibi bırakılır. Ayrılan parçanın yüzölçümü, ayırma tarihi ve yevmiye numarası ile ayırma nedeni taşınmaz malın yüzölçümü kısmında gösterilir ve miktarından düşülür.
Kamulaştırma işleminin sonucunda, kütükteki bütün hak sahipleri son durumdan haberdar edilir. Ayrıca, bedelin dağıtımında dikkate alınmak üzere, işlem kamulaştırmayı yapan idareye ve hak sahiplerine duyurulur.
Kamulaştırma K., TKGM.Gn.1467,Eski TSN.98.
Taşınmaz Malların Birleştirilmesi ve Üzerindeki Hakların Nakli
Madde 75 – Aynı veya değişik kişilere ait birbirine bitişik taşınmaz malların birleştirilmesi mümkündür.
Birleştirilecek taşınmaz malların üzerinde, rehin ve irtifak hakları gibi kaydedilmiş haklar ile taşınmaz mal yükümlülükleri gibi şerh edilmiş haklar varsa, bütün hak sahiplerinin ve rehnin alacaklılarının muvafakatlarının alınması zorunludur. (02.12.2004 T. 2004/8109 Sy. Tüzükle eklenen cümle) Ancak, yapılacak planlarla yola cepheli duruma gelen parseller üzerinde geçit hakkı bulunması halinde birleştirme işleminde geçit hakkı lehtarının muvafakatı aranmaz. Türk Medeni Kanununun 1026 ncı maddesi uyarınca yüklü taşınmaz mal malikinin talebine istinaden birleştirme sonucu yola cepheli hale gelen parsellerin lehine olan geçit hakkı terkin edilir.
Birleştirilen taşınmaz mallar üzerindeki hak ve yükümlülükler, yeni oluşan taşınmaz malın kütük sayfasına aynen nakledilir. Nakledilen haklar ve yükümlülüklerin paydaşlardan hangisine ait olduğu da ayrıca belirtilir ve eski sayfalar kapatılır.
MK.859,860, Eski TSN.99, 100, 101.
Ek Sayfa Açılması
Madde 76 – Bir taşınmaz malın kayıtlı olduğu kütük sayfasının bölümlerinden herhangi birisinin dolması halinde, ilgili mahalle veya köyün son kütüğünde ilk boş sayfa açılır ve sayfanın numara bölümündeki ek sayfa numarası ile karşılıklı bağlantı sağlanır.
Eklenen sayfada herhangi bir bölümün dolması halinde de yeni ek sayfa açılması mümkündür.
Açılan ek sayfalarda taşınmaz malın yüzölçümü ve niteliği belirtilmez.
Eski TSN.103.
Sayfa Kapatılması ve Yeni Sayfa Açılması
Madde 77 – Ayırma, birleştirme, taşınmaz mal kaydının terkini ve nakli durumlarında kütük sayfası kapatılır. Bunun için "Sayfa No" sütunu sol üst köşeden sağa çapraz, "Mülkiyet" sütununda maliklerden sonra gelen ilk boş satır da yatay olmak üzere kırmızı mürekkepli kalemle ve çift çizgi ile çizilir. Beyanlar sütununda kapatılma nedeni yine kırmızı mürekkepli kalemle açıklanarak, işlemle ilgili tarih ve yevmiye numarası yazılır.
Kapatılan kütük sayfası ile birlikte varsa ek sayfalar da aynı şekilde kapatılır.
Bir taşınmaz mala ait kütük sayfası yıpranma veya kopma gibi nedenlerle kullanılamaz veya okunamaz hale gelirse, re'sen kapatılır ve yeni sayfa açılır.
Kapatılan sayfa ve sayfalar üzerindeki terkin edilmemiş haklar ve beyanlar, açılan yeni sayfaya kendi tarih ve yevmiye numaraları değiştirilmeden aynen nakledilir. Kapatılan sayfa üzerinde işlem yapılamaz.
TKGM.Gn.1467, 1997/10
DOKUZUNCU BÖLÜM
Terkin - Senetlerin İptali - Değişiklik
Terkin İstemi
Madde 78 – Tapu sicilinde terkin, hak sahibinin veya yetkili makamın istemine ya da mahkeme kararına dayalı olarak yapılır.
İpotekli borç senedi ve irat senetlerinin terkininde bu senetlerin müdürlüğe ibrazı veya mahkemece hükümsüzlüğüne karar verilmiş olması zorunludur.
Kayıtların terkininde tescil istemleriyle ilgili hükümler aynen uygulanır.
Kanunda açıkça gösterilen haller ile şerh edilmiş şahsi haklarda ve tescil edilmiş arzi ve şahsi irtifak haklarında belli bir süre söz konusu ise, bu sürenin dolması halinde taşınmaz mal malikinin istemi üzerine de terkin işlemi yapılabilir.
MK 1014,1026,717,783,784,858,869,1018, TST.11-23, TKGM.1997/13
Terkinin Şekli
Madde 79 – Tapu sicili üzerinde yapılacak terkinler, terkin edilecek hakla ilgili kaydın üzerinin kırmızı mürekkepli kalemle çizilmesi ve altındaki satıra yine kırmızı mürekkepli kalemle "terkin edilmiştir" ibaresi ile tarih ve yevmiye numarasının yazılması ve müdürün veya görevlendireceği bir memurun imza etmesi ile olur.
Hakkın tescilinde harf kullanılmış ise terkininde de aynı harf kullanılır.
MK.1013,1017, TST.24, Eski TSN.68.
İpotekli Borç Senedi ve İrat Senedinin İptali
Madde 80 – Bir ipotekli borç senedi veya irat senedinin iptali, kırmızı mürekkepli kalemle çapraz çizgi çekilmek ve terkin edildiği hususu yazılmak, terkine ilişkin tarih ve yevmiye numarası belirtilmek ve müdür tarafından imzalanmak suretiyle yapılır.
Bir senet yıpranmış ve okunamayacak hale gelmiş ise, aynı usulle ve üzerine iptal nedeni yazıldıktan sonra iptal edilip, yeniden verilme nedeni belirtmek suretiyle yeni senet verilir. Yeni senet müdür ve hakim tarafından imzalanır. İptal edilen senetler kütük sayfasına ait dosyada saklanır.
MK.898-929,Eski TSN.70.
Kaydın Değiştirilmesi
Madde 81 – Tapu sicilinde değişiklik, hak sahibinin veya yetkili makamın istemi ya da mahkeme kararına dayalı olarak yapılır.
Rehinler hakkındaki özel hükümler saklı kalmak koşuluyla tapu sicilindeki değişiklikler, üzerinin kırmızı mürekkepli kalemle çizilip, değişiklik tarih ve yevmiye numarasıyla yeni kaydın yazılması suretiyle yapılır.
Önceki kayıt bir harfle yazılı ise, yine aynı harf kullanılır.
MK.1014,1015,1026,TST.85.
Rehinle İlgili Değişiklikler
Madde 82 – Rehinli alacağın kısmen ödenmesi veya rehnin miktar, faiz, derece, süre gibi unsurlarında yapılacak değişiklikler, düşünceler sütununda ilgili rehnin harfi kullanılmak suretiyle belirtilir.
MK.866, TST.31,35,
İpotekli Borç Senedi ve İrat Senedi Üzerinde Yapılacak Deği­şiklikler
Madde 83 – İpotekli borç ve irat senetleri kayıtlarının değiştirilmesi, tarafların anlaşması ve senetlerin müdürlüğe verilmesi ile yapılabilir. Anlaşma olmazsa mahkeme kararı olmadan değişiklik yapılamaz.
Kayıt üzerinde yapılan değişiklikler, senetler üzerine de yazılmak suretiyle müdür ve hakim tarafından imza edilir.
TST.39-53.
Rehinli Alacağın Temliki
Madde 84 – Rehinli alacağın temliki halinde; kütük sayfasının ilgili kısmında eski alacaklının adı, soyadı ve baba adı kırmızı mürekkepli kalemle çizilir ve üzerine düşüncelere bakınız anlamına gelen "D. B." harfleri, düşünceler sütununda da rehinle ilgili harfle yeni alacaklının adı, soyadı, baba adı, işleme ait tarih ve yevmiye numarası yazılır.
MK.891, BK.163, TST.31/son f., 35).
ONUNCU BÖLÜM
Düzeltmeler
Kütük, Yevmiye Defteri ve Yardımcı Siciller Üzerindeki Düzeltmeler
Madde 85 – Kütük üzerinde belgelere aykırı tescil veya yazımın düzeltilebilmesi için ilgililerin yazılı olurunun alınması ve yevmiye defterine kaydedilmesi gerekir.
Belgeye aykırı yazımın veya tescilin düzeltilmesine, ilgililerden birisinin yazılı oluru olmazsa, müdür defterdarlık veya malmüdür­lüğünden düzeltme için dava açılmasını, talep eder.
Hazine avukatı bulunmayan yerlerde bu düzeltmeler için müdürlük tarafından resen dava açılır.
İkinci ve üçüncü fıkralardaki durum, ayrıca kütük sayfasının beyanlar sütununda belirtilir.
(02.12.2004 T. 2004/8109 Sy. Tüzükle değişmiş şekli) Kütük, yevmiye defteri ve yardımcı sicillerde belgesine aykırı olarak basit yazım hatası yapıldığının tespit edilmesi halinde, müdür tarafından nedeni düzeltmeler sicilinde açıklanarak, re'sen düzeltme yapılır.
MK.1027, TKGM.Gn.1458, 1324, 4353 Sy. Devlet Davaları Kanunu.
Sonradan Gelen Hak Sahiplerinin Durumu
Madde 86 – Yapılacak düzeltmeler hatalı yazımdan sonra hak sahibi olmuş kişilerin hakkını etkileyici nitelikte ise, bu hak sahiplerinin de yazılı olurları aranır.
MK.1019, 1023, 1025.
Kadastro Tespitleri Sırasında Yapılan Yanlışlıkların Düzeltilmesi
Madde 87 – Kadastro çalışmaları sırasında meydana gelen yazım hatalarıyla ad, soyadı ve baba adındaki yanlışlık veya eksiklikler ilgilisinin başvurusu üzerine;
a) Senetsizden tespitlerde; nüfus kayıt örneği ve taşınmaz malın bulunduğu mahalle veya köy muhtarlığından alınacak fotoğraflı ilmühaber,
b) Kayda dayalı tespitlerde; dayanağı kayıt ve belgeler,
İncelenerek, talebin gerçek hak sahibinden geldiğine kanaat getirilmesi şartıyla ve talep yevmiye defterine kaydedilmek suretiyle düzeltilebilir.
Kad.K.41, TKGM.Gn.1458.
Düzeltmenin Şekli
Madde 88 – Yanlış yazım okunacak şekilde kırmızı mürekkepli kalemle çizilir ve ilk boş sütuna doğrusu yazılır.
Kazıntı, silinti, satır aralarına veya sayfa kenarına çıkıntı veya kayda ek yapılmak suretiyle düzeltme yapılamaz.
Yevmiye defterine kaydedilerek yapılan düzeltmelerde tarih ve yevmiye numarası, düzeltmeler siciline kaydedilerek yapılanlarda ise bu sicilin numarası düzeltilen işlemin üzerine yazılır. Düzeltme ile ilgili belgeler taşınmaz mala ait dosyada saklanır.
MK.1027, TST.24.
ONBİRİNCİ BÖLÜM
Yardımcı Siciller
Mal Sahipleri Sicili
Madde 89 – Taşınmaz mal maliklerinin adı, soyadı, ikametgahları ve sahip oldukları taşınmaz malların ada, parsel, sayfa numaraları ile mahalle veya köyleri mal sahipleri siciline yazılır. Maliklerin soyadının baş harfine göre her harf için ayrı bir defter açılır. Kişinin birden fazla taşınmaz malı varsa, tamamı aynı sütunda gösterilir. Bir taşınmaz mal, malikinin mülkiyetinden çıkınca kırmızı mürekkepli kalemle ada ve parsel numarası çizilir. Ayırma ve birleştirme işlemlerinde, eski ada, parsel ve sayfa numaraları çizilip yeni numaralar yazılır.
Taşınmaz mal sahibi, ikametgahını değiştirdiğini bildirdiğinde, mal sahipleri sicilinin ilgili kısmına yeni ikametgahı yazılır.
MK.1019, TKGM.Gn.1448.
Aziller Sicili
Madde 90 – Vekaletten aziller, vekalet verenlerin soyadının baş harflerine göre, her harf için sicilde ayrılan bölüme yazılır.
Azil belgesi geldiğinde, müdür veya görevlendireceği memur tarafından üzerine alındığı tarih, saat ve dakika hemen yazılarak aziller siciline kaydedilir.
TKGM.Gn.710, 703, 545.
Düzeltmeler Sicili
Madde 91 – Yevmiye defterine yazılması gerekmeyen düzeltme­lerin sebebi, düzeltmeler siciline kaydedilir.
TKGM.Gn.977.
Kamu Orta Malları Sicili
Madde 92 - Mer'a, yaylak, kışlak gibi kamu orta malları, özel siciline yazılır ve hangi köy veya belediye tahsisli olduğu belirtilir. İlgili belgeler özel dosyasında saklanır.
TKGM.Gn.1496, Mera K., Mera Yönetmeliği.
Diğer Defterler
Madde 93 – Tapu dairelerinde ayrıca tablo-mahzen defteri, yazışma defteri ve idari sınırlar kayıt defteri de tutulur.
TKGM.Gn.966, 1399.
Tablo - Mahzen Defteri
Madde 94 – Müdürlükte bulunan bütün kütük, zabıt defteri, yevmiye defteri ve resmi senet ciltleri ile yardımcı siciller tablo - mahzen defterine kaydedilir.
Tablo - mahzen defterindeki yazımlar, her yıl sonunda Genel Müdürlüğe bildirilir.
TKGM.Gn.729, 731, 738, 772, 966.
Yazışma Defteri
Madde 95 – Yevmiye defteri ve aziller siciline yazılan işlem ve belgeler dışında tapu dairesine gelen ve giden bütün yazılar ve istemler yazışma defterine kaydedilir.
Resmi Yazışma Kurallarını Belirleyen Esaslar, Arşiv Yönt.
İdari Sınırlar Kayıt Defteri
Madde 96 – Yetkili mercilerce karara bağlanan idari sınırlarla ilgili kararlar ve köy sınırları, idari sınırlar defterine yazılır ve belgeleri özel dosyasında saklanır.
TKGM.Gn.1399.
ONİKİNCİ BÖLÜM
Sicillerin Saklanması
Sicil ve Defterlerin Saklanması
Madde 97 – Bu tüzükte yazılı ana ve yardımcı siciller ile defterler özenle saklanır ve imha edilemezler.
MK.1002, Eski TSN. 29, 30, 116.
Resmi Senetlerin Saklanması
Madde 98 – Resmi senetler her yıl tarih ve yevmiye sırasıyla ciltlenerek saklanır.
Tapu K. 26, Eski TSN.29, 30, 116.
Belgelerin Saklanması
Madde 99 – Her taşınmaz mal için bir dosya açılır ve dosya üzerine mahalle veya köyü ile kütük sayfası, ada ve parsel numarası yazılır.
Tapu işlemleriyle, Döner Sermaye İşletmesine ait belgeler tarih ve yevmiye numarasına göre bu dosyaya konulur.
Belgelere birden başlayan numaralar verilir ve dosya kapağının iç kısmına hangi belgelerin hangi tarih ve yevmiyeli işleme ait olduğu yazılır.
Taşınmaz mal dosyaları, arşivde her mahalle veya köy itibariyle kütük sayfası numarası sırasına göre dizilir. Bir belge birkaç taşınmaz malla ilgili ise en küçük sayfalı taşınmaz mal dosyasına konulur ve bu belgenin hangi dosyada olduğu diğer dosyalarda belirtilir.
MK.1002/2, TKGM. Arşiv Yönt., TKGM. Belge ve Dosya Yönt. TKGM.Gn.1212,1274.
ONÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Örnekler ve Genel Müdürlüğe Bilgi Verme
Sicillerin Daire Dışına Çıkarılması
Madde 100 – Tapu sicilleri, tapu dairesi dışına çıkarılamaz.
Devlete, gerçek ve tüzel kişilere ait bir hizmetin görülmesi, bir hakkın korunması ve ispatı gerektiğinde, onaylı örnekleri verilir.
Ancak mahkemelerce sicil veya belgelerin aslı istenildiği taktirde, örnekleri müdür tarafından tasdik edilip, iade edilmek üzere imza karşılığında asılları verilir.
TKGM. Teftiş Kurulu Tüzüğü, TKGM. Arşiv Yönt., Eski TSN.114, TKGM.Gn.1071, 1129, 1177
Tapu Senedi ve Örnekler
Madde 101 – Tapu dairesinde akitli veya akitsiz işlemlerle ilgili olarak düzenlenen tapu senedi veya ipotek belgelerinin birer örneği, müdür tarafından hak sahiplerine verilir.
İlgilisinin istemi halinde de, tapu sicilini oluşturan bilgi ve belgelerin örneği verilir.
MK.882,1017,1020, TST.102.
Belgelerin Şekli
Madde 102 – Tapu işlemlerinde kullanılacak belgelerin şekilleri, Genel Müdürlük tarafından belirlenir.
MK.997,1006,1017.
Belgelerin Gönderilmesi
Madde 103 – (02.12.2004 T. 2004/8109 Sy. Tüzükle değişmiş şekli) Tapu senetleri ve ipotek belgelerinin fotoğrafsız birer örneği ile ipotek terkin işlemleri, liste halinde veya bilgisayar ortamında, işlemi izleyen ayın ilk iki haftası içinde Genel Müdürlük merkez arşivine veya Genel Müdürlükçe belirlenen bölge arşivlerine gönderilir.
Genel Müdürlük, bölge arşivleri oluşturmaya ve diğer belgelerden hangilerinin sadece merkez arşivine gönderileceğini belirlemeye yetkilidir.
TKGM.Arşiv.Yönt., TKGM.Gn.1062,1067,1361.
Kütük, Yevmiye Defteri ve Yardımcı Sicillerin Onanması
Madde 104 – Kütükler, yevmiye defteri ve yardımcı siciller üzerinde herhangi bir işlem yapılmadan önce, birbirini takip eden sayfa numaraları verilerek müdür tarafından kaç sayfadan ibaret oldukları son sayfaya yazılıp tarih, imza ve mühürle onanır, sayfa araları da ayrıca daire mührü ile mühürlenir.
Kadastro aşamasında oluşturulan kütüklerin onama işlemi kadastro müdürü tarafından yapılır.
Eski TSN.115.
ONDÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Çeşitli Hükümler
Yönetmelik
Ek Madde 1(02.12.2004 T. 2004/8109 Sy. Tüzükle eklenen madde) Bu Tüzüğün uygulanmasına ilişkin hususlar yönetmelikle düzenlenir.
Kadastro Görmemiş Taşınmaz Malın Yazımı
Geçici Madde 1 – Henüz kadastrosu yapılmamış yerlerde kütük yerine zabıt defteri ve kat mülkiyeti zabıt defteri tutulur. Taşınmaz malların sınırları hudut komşuları yazılarak gösterilir. Taşınmaz malın varsa resmi haritası veya planı dosyasında saklanır.
Tapu K..30,31,32, Kadastro K.., TKGM.Gn.1059.
Kadastrosu Yapılmamış Yerlerde Belgelerin Saklanması
Geçici Madde 2 – Kadastrosu yapılmamış yerlerde, her işleme ait belgeler, o işlem için ayrı bir dosya içinde üzeri tarih, sıra ve yevmiye numarası yazılarak saklanır.
İşlemlere ait dosyalar ayrıca aylık olarak arşivlenir.
Kaldırılan Hükümler
Madde 105 – 08.10.1930 tarih ve 10012 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Tapu Sicilli Nizamnamesi yürürlükten kaldırılmıştır.
Yürürlük
Madde 106 – Türk Medeni Kanununun 910 uncu (Yeni Medeni Kanunun 997 nci) maddesine göre hazırlanıp Danıştay'ca incelenmiş olan bu Tüzük, Resmi Gazete'de yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
Madde 107 –Bu Tüzük hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

İMAR UYGULAMALARINDA HİSSE ÇÖZÜMÜ VE KADASTRO MÜDÜRLÜKLERİNİN KONTROL YETKİSİ

İMAR UYGULAMALARINDA HİSSE ÇÖZÜMÜ VE KADASTRO MÜDÜRLÜKLERİNİN KONTROL YETKİSİ

 
Nevzat İhsan SARI / Tapu ve Kadastro Müfettişi
1- İmar Uygulamalarında Hisse Çözümü
3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18 inci maddesi uyarınca yapılan imar uygulamalarında hisse çözümü (ferdileşme) yapılamamaktadır. Yani birden çok maliki bulunan taşınmazlarda, 18 inci madde uygulaması ile bir veya birkaç hissedara müstakil imar parseli tahsis edilememektedir. İmar uygulamalarında kök parselin tahsis edildiği imar parsellerinde maliklerin tümü hissedar olmaktadır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 692, 698 ve 699 uncu maddelerine göre, müşterek mülkiyet ya paydaşların rızası ile ya da mahkeme kararı ile sona erdirilebilir. Dolayısıyla 18 inci madde uygulamalarında belediye ve valiliklerin bir encümen kararı ile paydaşlığı ortadan kaldırarak müstakilleştirme yapmaları mümkün değildir. Aynı şekilde iştirak halinde mülkiyete konu taşınmazların imar uygulamasına tabi tutulması halinde oluşan tüm imar parsellerinin paydaşlara yine iştirak halinde mülkiyet şeklinde tahsis edilmesi zorunludur. (Danıştay 6. Daire E.1992/1205, K.1993/826 - E.1984/470, K.1986/879)
Kanun koyucu 3290 sayılı Kanun ile 2981 sayılı İmar Affı Kanunu’na bir madde ekleyerek (Ek-1 inci madde) bazı şartların varlığı halinde 18 inci madde uygulamalarında hisse çözümü yapılmasını mümkün kılmıştır. 2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesi “İmar planı olan yerlerde, 9/5/1985 tarih ve 3194 sayılı İmar Kanununun 18 inci maddesi gereğince arsa ve arazi düzenlemelerinde, binalı veya binasız arsa ve arazilere bu Kanundan önce özel parselasyona dayalı veya hisse karşılığı satın alınan yerler dikkate alınarak müstakil, hisseli parselleri veya üzerinde yapılacak binaların daire miktarları göz önünde bulundurularak kat mülkiyeti esasına göre arsa paylarını sahipleri adlarına resen tescil ettirmeye valilik veya belediyeler yetkilidir.” hükmündedir.
Bilindiği gibi, 09.11.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18 inci maddesinin son fıkrası ile taşınmazları hisselere ayıracak özel parselasyon planlarının yapılması yasaklanmıştır. İşte 2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesi ile 3194 sayılı İmar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 09.11.1985 tarihinden önce özel parselasyona dayalı veya hisse karşılığı satın alınan yerlerin imar uygulamaları ile hissedarlara müstakil olarak verilmesi imkanı getirilmiştir.
2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesinin metninden de anlaşılacağı gibi, hisse çözümü yapılacak parseller binalı olacağı gibi binasız da olabilecektir. Ayrıca yapılan uygulamanın bir ıslah imar planına dayanması da gerekmemektedir. Bu değerlendirmelerden 2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesinin, 18 inci madde uygulamalarında geçmişte özel parselasyona dayalı veya hisse karşılığı satın alınan yerlerin müstakil olarak, kullanan hissedarlara verilmesini mümkün kılan istisnai bir düzenleme olduğu anlaşılmaktadır.
Günümüzde belediye ve valiliklerin 1985 yılından sonra imar uygulaması ile oluşmuş taşınmazlardaki hisseleri de Ek-1 inci madde uygulaması ile çözerek hissedarlara müstakil imar parseli tahsis ettikleri görülmektedir. Oysa yukarıda da belirttiğimiz gibi, Ek-1 inci madde, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun yürürlük tarihi olan 09.11.1985 tarihinden önce özel parselasyona dayalı veya hisse karşılığı satın alınan yerlerde uygulanabilmektedir.
2981 sayılı Kanun’a eklenen Ek-1 inci madde ile 3194 sayılı İmar Kanunu’nun yürürlük tarihinden önce özel parselasyona dayalı veya hisse karşılığı satın alınan yerlerin müstakil olarak hissedarlara verilmesine olanak sağlanarak bir anlamda gayri resmi kullanılan bu tür taşınmazlara müstakil tapu verilmesi amaçlanmıştır. Aslında Ek-1 inci madde ile bu türden taşınmazların hukukileşmesi sağlanarak bu alanlara bir nevi af getirilmiş olmaktadır. Ek-1 inci madde, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18 inci maddesine göre yapılan imar uygulamalarıyla birlikte işletilmesine rağmen geçmişe yönelik bir af niteliğinde olmasından dolayı 3194 sayılı İmar Kanunu’na değil 2981 sayılı İmar Affı Kanunu’na eklenmiştir.
Yukarıda yapılan değerlendirmeler ışığında şunu belirtmek gerekir ki, 1985 yılından sonra imar uygulaması ile hisseli hale gelmiş taşınmazlarda Ek-1 inci madde uygulanmak suretiyle hisseleri çözerek müstakilleştirme yapmak mümkün değildir. Bu tür taşınmazlarda, maliklerin talebi ile ifrazen taksim şeklinde müstakilleştirme yapılmalı ya da ortaklık mahkeme kararı ile sona erdirilmelidir.
Belediye ve valiliklerin de 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 16/4 üncü maddesi gereği o taşınmazda hissedarmış gibi ortaklığın giderilmesi için dava açma hakkı bulunmaktadır. Ancak uygulamada, belediye ve valiliklerin bu yasal haklarını kullanmak yerine Ek-1 inci maddenin uygulanabilme koşulları taşımayan taşınmazlardaki hisseleri de bu maddeye istinaden resen çözdükleri görülmektedir. Bu tür uygulamalar ise Ek- 1 inci maddenin getirdiği kurala aykırı olduğu için yargı organları tarafından iptal edilmektedir.
2- İmar Uygulamalarında Kadastro Müdürlüklerinin Kontrol Yetkisi
2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesi ile hisse çözümü yapılabilmesi için özel parselasyona dayalı veya hisse karşılığı satın alınan yerlerin zeminde bölünmüş halde bulunması ve bu yerlerin 3194 sayılı İmar Kanunu’nun yürürlük tarihi 09.11.1985 tarihinden önce hisselenmiş olması gerekmektedir. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün çeşitli talimatlarında, Ek-1 inci maddede belirtilen koşulların bulunup bulunmadığını belirlemek uygulamayı yapan belediye ve valiliklerin sorumluluğunda olduğu belirtilerek bu koşulların var olduğunun encümen kararında zikredilmesi koşuluyla hisse çözümü içeren imar uygulamalarının irdelenmeden tescil edileceği belirtilmiştir.
Kanaatimizce zeminde fiili bölüşüm olduğunu belirleme yetkisi belediye ve valiliklerde olsa da, hisseli hale gelmenin 09.11.1985 tarihinden önce olup olmadığını konusunda sorumluluk idaremize aittir. Zira hisse çözümü yapılan taşınmazın tapu kaydı idaremizce tutulmakta ve bu taşınmazın edinme sebebi ve hisseli hale gelme tarihi tapu kayıtlarından anlaşılabilmektedir. Bu durumda idaremiz taşra birimleri, kendilerine gelen hisse çözümü ile ilgili uygulamalarda hisse çözümü yapılan taşınmazın tapu kaydını inceleyerek hangi sebeple oluştuğunu ve hangi tarihte hisseli hale geldiğini belirlemeli ve işlemin bu anlamda kanuna uygun olup olmadığını irdelemelidir.
Bilindiği gibi hisse çözümüne yönelik imar uygulama dosyası ilk önce kadastro müdürlüğüne gelmekte, kadastro müdürlüğünce işlemin kadastro tekniğine uygun olduğu saptandıktan sonra dosya tescil edilmek üzere tapu müdürlüğüne gönderilmektedir. Hisse çözümüne ilişkin düzenlenen dağıtım cetvellerinden hangi taşınmazlarda hissenin çözüldüğü anlaşılabilmektedir.
Aslında 2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesine göre yapılan 18 inci madde uygulamalarında, çözülen hisseleri gösterir bir cetvel mevzuatta tanımlanmamıştır. 18 inci Madde Uygulama Yönetmeliği’nde özet, tahsis ve dağıtım cetvelleri tanımlanmış ve bu cetvellerin örnekleri Yönetmelik ekinde gösterilmiştir. 18 inci Madde Uygulama Yönetmeliği’ne göre imar uygulamalarında özet, tahsis ve dağıtım cetvellerinin yönetmelik ekindeki örneklere uygun olarak malik ve hisse bilgisi olmadan ada ve parsel bazında düzenlenmiş olması gerekir.
2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesi ile birlikte yapılan 18 inci madde uygulamalarında ise sadece hisse çözümü yapılan parseller için özet, tahsis ve dağıtım cetvellerine ek olarak malik ve hisse bilgileri bulunan bir cetvelin tapu müdürlüğüne yönelik olarak düzenlenerek uygulama dosyasına konulması gerekir. Uygulamada, hisse çözümünün gösterildiği bir cetvel mevzuatta tanımlanmadığından hisse çözümü yapılan taşınmazlar genellikle “tescil sayfası”, “şuyulandırma cetveli” veya “tescile esas dağıtım cetveli” adı altında düzenlenmektedir. Bu anlamda 2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesine göre yapılan hisse çözümlerinde çözülen hisseleri gösterir malik ve hisse bilgileri bulunan cetvelin hukuki olarak 18 inci Madde Uygulama Yönetmeliği’nde tanımlanması ve bu cetvelin Yönetmelik ekinde gösterilmesinin gerektiği değerlendirilmektedir.
2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesine göre yapılan hisse çözümünü içeren uygulama dosyası kadastro ve tapu müdürlüğüne geldiğinde bu cetveller dikkatlice incelenerek hisse çözümü yapılan taşınmazlar belirlenmeli ve bu taşınmazların hangi tarihte ne şekilde hisseli hale geldiği tespit edilmelidir. Ancak şunu da belirtmek gerekir ki burada asıl yetki ve sorumluluk kadastro müdürlüklerinde değil, tapu müdürlüklerindedir.
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün 2010/22 sayılı Genelgesi’nin 19/7 nci maddesinde “İşlem dosyası içerisindeki kadastro ve imar parsellerine sıralı malik isimlerinin bulunduğu dağıtım cetvellerine ilişkin çıktıların kontrolü tapu müdürlüğüne aittir.” denilerek bu konudaki kontrol sorumluluğunun tapu müdürlüklerinde olduğu açıkça belirtilmiştir. Tapu müdürlüğü işlem dosyasında gerekli incelemeyi yaparak, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun yürürlük tarihinden sonra hisseli hale gelen taşınmazların da Ek-1 inci madde kapsamında müstakil hale getirildiğini tespit ederse, bu kanuna aykırı tescil istemini reddetmesi gerektiği düşüncesindeyiz.
Kadastro müdürlüklerinin imar uygulamalarında kontrol yetkisi ise kadastro tekniğine uygunlukla sınırlıdır. Nitekim, 18 inci Madde Uygulama Yönetmeliği’nin 40 ıncı maddesinde “İmar parselasyon plânları ve eklerinin kadastro tekniğine uygunluğu, bu konudaki yönetmelik ve izahnamelere göre mahalli kadastro müdürlüklerince kontrol edildikten sonra, mahalli tapu sicil müdürlüklerine gönderilir.” denilerek kadastro müdürlüklerinin kontrol yetkisinin kadastro tekniğine uygunluk yönüyle sınırlı olduğu belirtilmiştir. Yani kadastro müdürlükleri imar uygulamalarını kadastro tekniği yönünden kontrol edebilir, bunun dışındaki kanuna aykırılıkları ise ancak tapu müdürlüğüne bildirerek işlemin reddini isteyebilirler.
Bu durumda kadastro müdürlüklerince imar uygulama dosyasının incelenmesi sırasında kanuna aykırı biçimde yapılan hisse çözümüne rastlanması halinde dosya tekrar değerlendirilmek üzere belediyeye ya da valiliğe iade edilmeli, ısrar edilmesi halinde ise işlem onaylanarak tapu müdürlüğüne gönderilmeli ve tapu müdürlüğünden işlemi reddetmesi istenilmelidir. Kadastro müdürlüklerinin kanuna aykırı hisse çözümü yapılmasından dolayı talebi reddetmesi söz konusu değildir. Zira kadastro müdürlüklerinin bu konuda kontrol yetkisi olmadığı için red yetkisinin de bulunmadığı değerlendirilmektedir.
Nitekim, Danıştay kararları da imar uygulamalarında kadastro müdürlüklerinin kadastro tekniğine uygunluk dışında işin esasına girerek değerlendirme yapamayacağını belirtmektedir. Danıştay 6 ncı Dairesi’nin 12.05.1999 tarih E. 1998/2248, K. 1999/2522 sayılı kararında, kadastro müdürlüğünce yapılan kontrol sonucunda, yapılan parselasyon işlemi ile kapanan sulama arkının devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğundan hazine adına tescili gerekirken belediye adına tescil edildiğinden bahisle işlemin onaylanmamasında, kadastro müdürlüğünün yetkisini aşarak mülkiyet durumunu incelediği belirtilmiş ve kadastro müdürlüğünce işlemin onaylanmamasının hukuka aykırı olduğuna hükmedilmiştir.
Ancak Danıştay’ın aynı Dairesi’nin 05.03.1993 tarih E.1992/1205, K.1993/826 sayılı kararında, kanuna aykırı yapılan hisse çözümünün tapuya tescil isteminin tapu müdürlüğünce reddedilmesinde isabetsizlik bulunmadığına karar verilmiş ve tapu müdürlüklerinin kanuna aykırı talepleri tescil etmemesinin yerinde olduğu vurgulanmıştır.
Bilindiği gibi, 27.08.2008 tarihinde yürürlüğe giren Tapu Planları Tüzüğü ile kadastro müdürlüklerine red yetkisi verilmiş bulunmaktadır. Tapu Planları Tüzüğünün 11 inci maddesinde de “teknik mevzuata aykırı taleplerin” kadastro müdürlüklerince reddedileceği belirtilmiştir. Ancak burada dahi “teknik mevzuat” tabirinin kadastro tekniği ile ilgili mevzuat olması gerektiği düşüncesindeyiz. Yani kadastro tekniği ile ilgili olmayan hususların kadastro müdürlüklerince reddedilmesinin söz konusu olamayacağı kanısındayız.
Nitekim, Danıştay 6 ncı Dairesi Tapu Planları Tüzüğü ile kadastro müdürlüklerine red yetkisi tanınmasından sonra verdiği 04.11.2009 tarih E.2009/4994, K.2009/10761 sayılı kararda da, imar uygulamasına tabi tutulan düzenleme sahasının bir imar adasından küçük olduğu gerekçesiyle kadastro müdürlüğünce işlemin onaylanmamasını, kadastro müdürlüklerine tanınan kadastro tekniği yönünden inceleme yetkisinin aşılması olarak değerlendirmiş ve kadastro müdürlüğünce işin esasına girilerek dosyanın onaylanmamasının hukuka aykırı olduğu tespitinde bulunmuştur.
Yukarıda da belirttiğimiz gibi imar uygulanmalarında kadastro müdürlüğünün kontrol yetkisi kadastro tekniği yönüyle sınırlıdır. Yani kadastro müdürlükleri imar uygulamalarında kadastro tekniği ile ilgili hususları ret konusu yapabilir. Örneğin röleve ölçü krokilerinin düzenlenmesindeki eksiklikler, yüzölçümlerinin desimetrekareye kadar hesaplanmaması, ölçülerin kontrollü ölçü şeklinde yapılmaması, arazide yer kontrol noktaları ile ada ve parsel köşe nokta tesislerinin kadastro tekniğine uygun olmaması vb... Bunun dışında kadastro tekniği ile ilgili olmayan ve tescili ilgilendiren kanuna aykırı taleplerin tapu müdürlüklerince reddedilmesi gerektiği düşünülmektedir.
3- Özet, Sonuç ve Öneriler
İmar uygulamalarında hisse çözümü yapılabilmesi ve kadastro müdürlüklerinin kontrol yetkisiyle ilgili özet olarak şunlar söylenebilir :
  • 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18 inci maddesi uyarınca yapılan imar uygulamalarında hisse çözümü (ferdileşme) yapılamamaktadır.
  • 2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesi ile 3194 sayılı İmar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 09.11.1985 tarihinden önce özel parselasyona dayalı veya hisse karşılığı satın alınan yerlerin imar uygulamalarında hissedarlara müstakil olarak verilmesi imkanı getirilmiştir.
  • Ek-1 inci madde ile geçmişte özel parselasyona dayalı veya hisse karşılığı satın alınan yerlerin hukukileşmesi sağlanarak bu alanlara bir af getirilmiştir. Bu madde, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18 inci maddesine göre yapılan imar uygulamalarıyla birlikte işletilmesine rağmen geçmişe yönelik bir af niteliğinde olduğundan 3194 sayılı İmar Kanunu’na değil 2981 sayılı İmar Affı Kanunu’na eklenmiştir.
  • 09.11.1985 tarihinden sonra imar uygulaması ile hisseli hale gelmiş taşınmazlarda Ek-1 inci madde uygulanmak suretiyle hisseleri çözerek müstakilleştirme yapmak mümkün değildir.
  • 2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesinin metninden de anlaşılacağı gibi, hisse çözümü yapılacak parseller binalı olacağı gibi binasız da olabilecektir. Ayrıca yapılan uygulamanın bir ıslah imar planına dayanması da gerekmemektedir.
  • 2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesine göre yapılan 18 inci madde uygulamalarında, çözülen hisseleri gösterir bir cetvel mevzuatta tanımlanmamıştır. Bu uygulamalarda malik ve hisse bilgileri bulunan cetvelin hukuki olarak 18 inci Madde Uygulama Yönetmeliği’nde tanımlanması ve bu cetvelin Yönetmelik ekinde gösterilmesi gerekmektedir.
  • 2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesine göre yapılan hisse çözümünü içeren uygulama dosyası geldiğinde bu cetveller dikkatlice incelenerek hisse çözümü yapılan taşınmazlar belirlenmeli ve bu taşınmazların hangi tarihte ne şekilde hisseli hale geldiği tespit edilmeli ve kanuna aykırı bir hisse çözümü yapılıp yapılmadığı belirlenmelidir.
  • Hisse çözümü konusundaki kontrol yetkisi ve sorumluluğu kadastro müdürlüklerinde değil, tapu müdürlüklerindedir. Kadastro müdürlüğünün imar uygulamalarında kontrol yetkisi ise kadastro tekniğine uygunluk yönüyle sınırlıdır.
  • Tapu Planları Tüzüğü’nün 11 inci maddesinde “teknik mevzuata aykırı taleplerin” kadastro müdürlüklerince reddedileceği belirtilmiştir. Ancak burada dahi “teknik mevzuat” tabirinin kadastro tekniği ile ilgili mevzuat olması gerektiği değerlendirilmektedir.
  • Kadastro müdürlükleri kadastro tekniği dışındaki kanuna aykırılıkları tapu müdürlüğüne bildirerek işlemin reddini sağlamalıdır. Tapu müdürlüklerinin kanuna aykırı imar uygulaması taleplerini reddetme yetkisi bulunmaktadır.
Hisse çözümü ile ilgili sorunun temelinde belediye ve valiliklerin imar uygulamalarında hisseleri çözemiyor olması yatmaktadır. 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18 inci maddesinde belediye ve valiliklerin taşınmazları “müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre” hak sahiplerine dağıtmaya yetkili olduğu belirtilmiştir. Buradaki “müstakil” tabirinden ne kastedildiği açık değildir. Ancak yargı kararları, buradaki tabirin hisselerin çözülerek hissedarlara müstakil ayrı birer imar parseli verilmesini değil, uygulamaya alınan taşınmazlara karşılık ayrı birer imar parseli verilmesini kastettiğini Medeni Kanun’a atıf yaparak açıklamışlardır.
Hal böyle olunca belediye ve valilikler, sadece 3194 sayılı İmar Kanunu’nun yürürlük tarihinden önce özel parselasyona dayalı veya hisse karşılığı satın alınan yerler için istisnai bir hüküm olarak getirtilen 2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesini, bu kanın kapmasında olmayan diğer taşınmazlar için de işleterek hisseli durumu sona erdirmektedirler. Zira belediye ve valiliklerin elinde bu maddeden başka hisse çözümüne yönelik bir düzenleme bulunmamaktadır. Böyle olunca da itiraz durumlarında Ek-1 inci maddenin belirlediği koşulları taşımayan hisse çözümleri yargı tarafından iptal edilmektedir.
Kanaatimizce her türlü yapılaşma amacıyla taşınmazları hisselere ayıracak özel parselasyon planlarının yapılmasını yasaklayan 3194 sayılı İmar Kanunu, yeni oluşan imar parsellerinin çok hisseli olmasını değil tam tersine müstakil olarak hissedarlara verilmesini amaçlamaktadır. Nasıl ki, 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu tarım arazilerinin hisseli olmasını değil tam tersine müstakil hale getirilmesini hedefliyorsa 3194 sayılı İmar Kanunu da arsaların müstakil olarak dağıtılmasını hedeflemektedir.
Bu nedenle, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18 inci maddesinin yeniden kaleme alınarak imar uygulamalarında hisselerin çözülerek müstakilleşme yapılabileceğinin açıkça belirtilmesi ve bu işlemin belediye ve valiliklerce nasıl yapılacağının objektif kriterlere bağlanarak esaslarının tespit edilmesi mülkiyet sorunlarına son vereceği gibi uygulamadaki karmaşayı ve sorunları da ortadan kaldıracaktır.

Not : 2981 sayılı Kanun,makalemizin yayınlanmasının ardından kanunlaşan ve 29.05.2012 tarih 29309 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’un 23. maddesi ile yürürlükten kaldırılımıştır. Ancak 6306 sayılı Kanun’un bu kükmü (23. maddesi) üç yıl sonra yürürülüğe girecektir. Yani 2981 sayılı Kanun üç yıl daha yürürlükte olup sonrasında yürürülükten kalkacaktır.

KİRA VERGİSİNDEN MUAF OLMANIN YOLLARI ?

KİRA VERGİSİNDEN MUAF OLMANIN YOLLARI ? 01.01.2006
 Mehmet KEKLİK
Ev sahibi misiniz? Peki bir ev sahibi olarak haklarınızı biliyor ve uyguluyor musunuz? İşte mal sahiblerinin kira vergisi konusunda dikkat etmesi gereken noktalar...

Kira geliri olan ev sahiplerinin dikkatine! 25 Mart akşamına kadar elde ettiklerinizi beyan etmeyi unutmayın!

İşte kira gelirleri ile ilgili püf noktaları;

1) Kendisi de kiracı olan ev sahipleri için Kişi sahibi olduğu konutu kiraya verip kendisi de başka bir evde kiracı olarak oturabilir. Bu durumda olanlar için özel avantajlar söz konusu olabilir.

Bunlar;
1. Mal sahibi, kira gelirlerini vergi dairesine beyan etmek zorunda.
2. Kira gelirini beyan ederken, ödediği kirayı, aldığı kiradan düşüp, hiç vergi ödemeyebilir.
3. Ödediği kirayı, aldığı kiradan düşmek isteyenlerin "gerçek gider"
yöntemini seçmeleri gerekiyor.
4. Daha önce, konut kira gelirini beyan edenler, "götürü gider"
yöntemini seçmişlerse, iki yıl süre ile bu yöntemden vazgeçemezler.

2) Yurtdışında kira ödeyenler için
Yurtdışında geçici olarak oturanlar, yurt dışında oturdukları eve ödedikleri kiraları, Türkiyedeki evlerinden kira geliri elde ediyorlarsa, "gerçek gider" yöntemini seçmek suretiyle, Türkiyede tahsil ettikleri konut kirasından mahsup edebilirler. Yurt dışında işçi olarak çalışan Türk vatandaşları dar mükellef statüsünde oldukları için bu olanaktan yararlanamazlar.


3) Yeni ev alanlar için
Kiraya verdikleri evi yeni almış olanlar; satın aldıkları yıldan itibaren 5 yıl süre ile satın alma bedelinin yüzde 5ini, o evden aldıkları kira gelirinden düşüp, hiç vergi ödemeyebilirler.

4) Kredi ile gayrimenkul alanlar için
Kiraya verdikleri evi ya da işyerini, banka kredisi kullanmak suretiyle alanlar, beyan edecekleri kira gelirinden, ödedikleri faizi düşebilirler.

Aldıkları konut kirası tutarından;

1. Bankaya ödedikleri konut kredisini
2. Yeni evin satın alma bedelinin yüzde 5ini düşenler sonuçta büyük bir olasılıkla hiç vergi ödemeyecekler.

5) Taşınmazını işyeri olarak kiraya verenler

Üzerinden vergi kesilmemiş işyeri kiraları tutarı ne olursa olsun beyan edilir. Üzerinden vergi kesilmiş kira 19.800 lirayı aşmazsa beyan edilmez. Beyana tabi başka geliri olanlar, 19.800 liralık haddin hesabına beyan edilecek olan diğer gelirleri de dahil edecekler.
Örneğin, hem konut hem de işyeri kirası elde edenler konut kirasının istisnayı aşan kısmını da hesaba dahil edecekler.
Kiracı stopajı ödemezse mal sahibi açısından iki durum söz konusu olur. Eğer iade çıkmazsa yani ödenecek vergi çıkarsa veya kesinti yoluyla ödenen vergi ile gelir üzerinden hesaplanan vergi eşit olursa kiracının stopajı ödememesi sorun olmaz. Stopaj mahsup edilir. Ama iade çıkarsa kiracı vergiyi ödemeden iade yapılmaz. Kısacası devlet almadığı parayı vermez (iade etmez).

Kira gelirleriniz üzerinden alınacak vergide hesap nasıl yapılır?
Gelir vergisinde gelir yükseldikçe oran artar. Gelir dört dilime bölünmüştür. He dilime ayrı oran uygulanır. Geliri 7.800 liraya kadar olanların ödeyeceği vergi oranı yüzde 15tir. Ama geliri daha yüksek olanlar da gelirinin 7.800 lirası için yüzde 15 vergi öder.
Verginin hesaplanması için toplam gelirin kaç lira olduğu ve hangi dilimde kaldığına bakılır. Altındaki gelir dilimi için ödenecek vergi bellidir. Gelirin içinde bulunduğu dilim içinde kalan kısım için de vergi hesaplanır ve toplam vergi bulunur.
Örneğin, 25.000 lira gelir üçüncü dilimdedir. Alt dilim 19.800 liradır ve vergisi 3.575 liradır. Kalan 5.200 lira için oran yüzde 27, vergi de 1.404 liradır. Toplam vergi 4.979 lira olur.

Vergiye tabi gelire aşağıdaki oranlar uygulanarak vergi hesaplanır:

7.800 TLye kadar yüzde 15
19.800 TLnin 7.800 lirası için 1.170 TL, fazlası yüzde 20 44.700 TLnin 19.800 lirası için 3.570 TL, fazlası yüzde 27 44.700 TLden fazlasının 44.700 lirası için 10.293 TL, fazlası yüzde 35

Kiraya verdikleri evi yeni almış olanlar gelir vergisi verecek mi?
Kiraya verilen evin yeni alınması kirasının beyan edilmemesini gerektirmez. Sadece gelirden evin bedelinin yüzde beşinin gelirden ayrıca indirilmesi olanağı verir. Bunun yanında bir de yüzde iki oranında amortisman ayrılır. Böylece gider yüzde yedi olur. Genel olarak vergi çıkmaması beyanname verilmemesi olarak anlaşılmamalıdır.
Kredi faizi de varsa vergi çıkmaz ama beyanname vermek zorunludur.

Kendi evini kiraya verip kiraya çıkan kişinin ne gibi avantajları olabilir?

Kendi evini kiraya verip kiraya çıkanlar ödedikleri kirayı aldıkları kiradan düşerler. Böylece ödedikleri kira daha yüksekse az bir farkla daha iyi evde oturmuş olurlar. Ödedikleri kira aldıklarından daha düşükse ek gelir elde etmiş ve sadece ek gelir için vergi ödemiş olurlar. Hatta evi yeni almışlarsa hiç vergi ödemeden ek gelir etmiş olurlar.
Örneğin, 200 bin liraya aldığı evi 1000 liraya kiraya veren bir kişi 500 liraya kiraladığı bir evde oturursa; aldığı kira 12 bin lira olur.
Bundan aldığı evin bedelinin yüzde beşini yani 10 bin lira, hem de ödediği kirayı düşer ve vergi ödemez.

Kredi ile gayrimenkul alanlar hangi durumlarda ödedikleri faiz düşebilirler?

Kredi ile gayrimenkul alanlar bu gayrimenkullerin kirasından faizleri düşebilirler. Başka gayrimenkullerden elde edilen kiralardan bu faizleri düşemezler.



--
Mehmet KEKLİK
AVRUPA YAKASI EMLAK MÜŞAVİRLERİ DERNEĞİ

Kaçak emlak piyasayı dağıttı, sektör dibe vurdu

Kaçak emlak piyasayı dağıttı, sektör dibe vurdu
Ülkede emlak satışlarınca ciddi düşüş yaşanıyor. Emlakcılardan edindiğimiz bilgilere göre ise emlak sektörü tarihinin en kötü döneminden geçiyor.


Kıbrıs Postası – Burcu Akkaya
Ülkede emlak satışlarınca ciddi düşüş yaşanıyor. Emlakcılardan edindiğimiz bilgilere göre ise emlak sektörü tarihinin en kötü döneminden geçiyor.
Öte yandan kaçak emlakcılığın önüne geçilememesi ise söz konusu sektörün önünü tıkıyor.
Kıbrıs Postası’nın sorularını yanıtlayan Remax Şirket kurucularından Dengiz Kürşat, sektöre ilişkin pekçok sıkıntıyı dile getirdi.
“KAÇAK EMLAK BU SEKTÖRÜN EN BÜYÜK SORUNU”
Kayıtdışı emlakcılıkla uğraşanların açtığı sorunlara değinen Kürşat, emlak satın almak isteyenlerin başına büyük dertler açtığına işaret etti.
Kürşat, “Birincisi, kaçak emlakcılık yapanların herhangi bir ofisleri olmadığı için bir yanlış emlak hesaplaşmalarında kaybolabiliyorlar. İkincisi devlet bacağıdır. Kaçak emlakcılar vergi ödemiyorlar. Üçüncüsü ve en önemlisi is
2007 yılında yürürlüğe giren yasa ile emlakcılık yapabilmek için lisans gerekiyor. O lisansı alabilmek için 8 maddeye uyum sağlamaları gerekiyor. Bu lisansı alamayacak olanehliyetsiz kişilerin alıcılar ve satıcılar üzerinden hata yapması yüksek oluyor” dedi.
“EMLAK TALEPLERİNDE ÇOK CİDDİ DÜŞÜŞ VAR”
Konuşmasının devamında Kürşat, emalk alıcı ve satıcıların konu üzerinden yasaların ve konunun bilincinde olması gerektiğini ifade etti.
Kürşat, “Emlak piyasasında artık bunun bilinir olması gerekiyor. Kaçak emlakcılık yapan büyük bir kesim var. Alış veriş sırasında bir problem olduğunda cep telefon numaralarını değiştirip ortadan kayboluyorlar. Bizim gibi şirketlerin ise hata yapma gibi bir lüksü yoktur” dedi.
Emlak alışlarında çok ciddi bir düşüş olduğuna da dikkat çeken Kürşat, özellikle orta gelirli ya da memur düzeyinde ki aile ve bireylerde emlak talebinde büyük bir azalma olduğunu söyledi.

TMK'ya başvuran 'emlakçı - arabulucular'

TMK'ya başvuran 'emlakçı - arabulucular'
Simerini gazetesinde bugün yer alan bir haberde, KKTC Taşınmaz Mal Komisyonu’na başvuruda bulunmak isteyen Rumlara, başvurularında yardımcı olan bir kişinin gazeteye anlattıklarına yer verildi.


Emlakçılık mesleğiyle uğraştığını belirttiği bu kişinin, Vokolida (Bafra) göçmeni bir Rum olduğunu ve daimi olarak İngiltere’de ikamet etmekte olduğunu yazan gazete, bu iş için sürekli Güney Kıbrıs’a gelip gitmekte olduğunu anlatan bahse konu kişinin, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun kurulmasından bu yana arabuluculuk işi yaptığınıifade etti.
İsminin bilinmemesini isteyen bahse konu kişinin, Kıbrıs Türk veya Rum toprağı satın almak isteyenlere yardımcı olmakta olduğunu anlatan gazete, bahse konu kişinin, başvuru sahipleri adına Komisyon’a başvurmakta olduğunu anlattığını belirtti.
Gazeteye açıklamasında, tüm işi kendisinin yaptığını, başvuru sahiplerinin de sadece başvurunun sonucunu beklemekte olduğunu kaydeden bu şahıs, sık sık KKTC’ye gelip gittiğini ve sürekli yeni başvurular yaptığını ekledi.
Bu işi yapan 500 kişi olduklarını dile getiren arabulucu, bu işi bedava yapmadığınıbelirtti.
Gazetenin “emlakçımısınız” sorusuna, hayır değilim yanıtını veren bahse konu kişi, sadece formları doldurduğunu ve başvuruları yaptığınıyineledi.
Haber adı belirtilmeyenşahıs, Kıbrıs Türk toprağı satışına ilgi olup olmadığının kendisine sorulması üzerine ise, bunları satmaya hakkı olanlar tarafından ortada bir ilgi bulunduğunu, ancak alıcı bulunmadığınısözlerine ekledi.
Haberde, gazetenin bir okuyucusunun, emlakçılık yapan bu kişinin kartvizitini gazeteye faksla ilettiği belirtildi.
TAK

Güney Kıbrıs'taki emlak fiyatlarında düşüş

Güney Kıbrıs'taki emlak fiyatlarında düşüş
Güney Kıbrıs’taki emlak piyasasının akıbetindeki belirsizliğin sürdüğü ve fiyatlarda büyük oranda düşüş kaydedildiği bildirildi.


Politis gazetesi, emlak fiyatlarının, 2008 yılından bu yana yüzde 30 oranında azaldığını, bu yılın Haziran-Temmuz-Ağustos aylarında da, geçtiğimiz yılın Haziran-Temmuz-Ağustos aylarına göre yüzde 5,9 oranında düşüş kaydedildiğini yazdı.
Haberde, Troyka’nın, borç almak için bankalara ipotek ettirilen 50 bin ev olacağıdeğerlendirmesinde bulunduğu ve bu değerlendirmenin, piyasada daha fazla çalkantıya sebep olduğu belirtildi.
KERAVNOS: “İNSANLARI SOKAĞA ATAMAYIZ”
Öte yandan Simerini gazetesi de, Hellenic Bank Müdürü Makis Keravnos’un, Troyka’nın bu değerlendirmesi üzerine, konuyla ilgili birtakım öneriler bulunduğunu ve bunları değerlendireceklerini kaydederek,“insanları bir gecede sokağa atamayacaklarını” söylediğini yazdı.
Haberde, Keravnos’un, ekonominin bu hale gelme sebebinin “bugüne kadar hep eldekinden çok daha fazla harcanması” olduğunu söylediği belirtildi.
BANKA DENETİMLERİ“PİMCO” ADLI ŞİRKETE VERİLDİ
Simerini gazetesi de, Güney Kıbrıs’taki bankaların denetlenmesi için “Pimco”adlı şirkete yetki verildiğini yazdı.
Gazete, ilgili kararın dün, Rum Meclisi Ekonomi Komitesi’nde alındığını ve şirket yetkililerinin, önümüzdeki günler içerisinde gelerek denetimlerine başlayacağını kaydetti.
STANDART&POOR’S GÜNEYDE
Alithia gazetesi de, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarından“Standart&Poor’s”un (S&P) Güney Kıbrıs’ta olduğunu bildirdi.
Haberde, S&P’un dün, Rum Merkez Bankası yetkilileriyle görüştüğü ve bugün de, Maliye Bakanı Vasos Şarlis ile görüşeceği belirtildi.
TAK

DAÜ PER-SEN, 500 konutluk proje için 3 emlak ve inşaat firmasıyla protokol ve sözleşme imzaladı

DAÜ PER-SEN, 500 konutluk proje için 3 emlak ve inşaat firmasıyla protokol ve sözleşme imzaladı
Doğu Akdeniz Üniversitesi Personel Sendikası (DAÜ PER-SEN), 500 konutluk proje için 3 emlak ve inşaat firmasıyla protokol ve sözleşme imzaladı.


Sendikadan verilen bilgiye göre, Beylerbeyi Emlak Ltd. (Hasan SUNGUR of Companies), Döveç Construction Ltd. ve Northernland Construction Ltd. ile anlaşmalar çerçevesinde yapılacak müstakil villa ve apartman dairesi tipi konut projelerinden DAÜ PER-SEN üyeleri ile sendikanın bağlı bulunduğu Hür-İş Federasyonu’na üye sendikalar; Kamu-iş, Bay-Sen, Büro-İş, Memur-Sen, Bel-Sen, Din-Gör-Sen ve BAAS üyeleri yararlanabilecek.
Proje, Türkiye’deki Türk-İş Konfederasyonu ve ona bağlı sendikaların üyelerine de açık olacak.
Halk Bankası’ndan 10 yıl vadeli konut kredisinin kullanılabileceği belirtilen açıklamada, projelerin; Bafra, Dörtyol, Lefkoşa, Girne, Girne Boğazı, Esentepe, Gazimağusa, Mutluyaka, Ötüken ve Yenierenköy’de yer alacağı bildirildi.
TAK