Konut fiyatlarında artış beklemiyoruz
15.05.2009, Cuma
DD Mortgage Genel Müdürü Murat Aysan, bundan sonra fiyatların gerilemeyeceğini, ancak artmayacağını da söyledi.
Deutsche Bank ile Doğan Grubunun ortaklığında kurulan konut finansmanı şirketi DD Mortgage'nin Genel Müdürü Murat Aysan, müşterilerin ihtiyaçlarının önemli miktarda değiştiğini belirterek, “2008'in başında müşterilerin taleplerinin çok önemli bölümü yeni bir ev almak içindi. Şimdi bize gelen müşterilerin üçte biri aylık kredi taksitlerini düşürmek istiyor” dedi.
Aysan, tutsat (mortgage) piyasasında ilk kıpırdanmayı Ocak ayında gördüklerini, Nisan'da faizlerin biraz daha aşağı gelmesiyle tutsat piyasasının epeyce hareketlendiğini söyledi.
2005 ve 2006 yılları ile bugün kıyaslandığındı, bugün müşterinin önünde çok fazla seçenek bulunduğunu ifade eden Aysan, “Buna ödeme seçenekleri de dahil. Müşteri krediyi müteahhitten alabilir, bizden alabilir veya konutu peşin alabilir. Ayrıca satışta çok fazla konut var. Bunların da çoğu oturuma hazır” şeklinde konuştu.
Müşteri ihtiyaçlarında da önemli miktarda değişiklik olduğuna işaret eden Aysan, şunları kaydetti: “2008'in başında müşterilerin taleplerinin çok önemli bölümü yeni bir ev almak içindi. Müşterilerin yüzde 90-95'i bir ev alıp yatırım yapmak veya içinde oturmak istiyordu. Geri kalan yüzde 10 ile 5'i de ya kredisini transfer etmek ya da uzun vadeli kredi kullanmak için bize geliyordu. Oysa şimdi bize gelen müşterilerin üçte biri aylık kredi taksitlerini düşürmek, başka bir deyişle kredisini transfer etmek istiyor. Müşteri 'faizi ne olursa olsun aylık taksit miktarımı düşürmek istiyorum' diyor. İkinci olarak, 'evim var nakit istiyorum' diyen müşteriler de kabaca müşterilerin yüzde 25-30'u haline dönüştü.”
Buna rağmen ilk evini almak isteyenlerin hala 30-35'ler civarında durduğunu, ikinci evini almayı düşünen yatırımcı kitlesinin ise çok azaldığını belirten Aysan, “Bunun nedeni; insanlar bu tür yatırım yapmaktansa bir miktar beklemeyi tercih ediyorlar. Ayrıca kiralar düştüğü için alıp kiraya vermek çok cazip olmayabiliyor” dedi.
Verdiğimiz kredilerin ortalaması düştü
Lüks konut talebinin önemli miktarda azaldığını ifade eden Aysan, verdikleri kredilerin ortalamasında da düşüş gözlemlediklerini belirterek, “Temmuz ayında İstanbul'da verdiğimiz kredilerin ortalaması 180-200 bin lira iken bugün verdiğimiz kredilerin ortalaması 80 bin lira. Bana gelen başvurularda bir kaç yüz bin liranın üzerinde başvuru sayısı çok az. Lüks konutlarda ve yüksek tutarlı konutlarda talepte önemli bir miktar azalma gördük” diye konuştu.
Konut fiyatlarına ilişkin olarak da Aysan, şunları kaydetti: “2008'in başına göre şehrin merkezinde fiyatların çok gerilediğini düşünmüyoruz. Bakırköy ile Avcılar'ın bittiği yere kadar olan şehrin ikinci bölümünde fiyatlarda yüzde 5 ile 15 arasında gerileme görüyoruz. Avcılar'dan Tekirdağ sınırına kadar olan üçüncü bölümde ise fiyatlardaki gerileme yüzde 10 ile 35 aralığında. Özellikle şehrin dışında arzın çok olduğu bölgelerde konut fiyatları daha hızlı bir şekilde aşağı düştü. Biz fiyatların gerilemeyeceğini düşünüyoruz ama fiyatlarda bir artış da beklemiyoruz.”
Faizlerde yavaş yavaş bir aşağı gitme öngördüklerini söyleyen Aysan, aylık yüzde 1 gibi faiz oranının oluşmasının ise 2010'dan önce olmayacağını düşündüklerini belirtti.
Aysan, “Sene sonunda faizlerin 1,19-1,29 arasında bir yere gelmesini bekliyoruz. 2010 ile ilgili tahminimiz eğer her şey aynı kalırsa faizler bir miktar daha aşağı gelir” dedi.
Bu ay 1 milyar lira yeni tutsat kredisi verilecek
Murat Aysan, son dönemde kendilerine gelen talebin önemli miktarda arttığını, bu ay bir kaç yüz tane kredi kullandıracaklarını tahmin ettiklerini söyledi.
Aysan, “Mayıs ayında 20 milyon lira civarında kredi işlemi yapacağımızı düşünüyorum. Bunun da 200-300 adet müşteriye denk geleceğini tahmin ediyoruz” dedi.
Türkiye'de şubat ayında yaklaşık 500, Mart ayında 600, Nisan ayında da 700-750 milyon lira tutsat kredisi kullandırıldığını ve bunun içinde DD Mortgage'nin yüzde 1-2 gibi pay aldığını bildiren Aysan, “Biz bu ay 20 milyon lira civarında kredi vereceğiz. Demek ki bu ay bütün Türkiye'de 1 milyar lira yeni tutsat kredisi verilecek” dedi.
Murat Aysan, yıl sonu tutsat stoğunun bugün bulunduğu 37 milyar liradan 45-50 milyar liraya gideceğini ifade etti. Aysan, “Mayıs, haziran ayında işlerin çok açılacağını, Temmuz ve Ağustos'ta geleneksel olarak çok kötü olacağını, eylül-ekim, kasım ve aralık'ta ise özellikle talebin çok canlı olacağını düşünüyoruz.
Konut fiyatlarında daha fazla düşme ve daha fazla yükselme olmamasını bekliyoruz. Konut fiyatında yukarı hareketin 2010 sonu 2011 yılında bekliyoruz” şeklinde konuştu.
Kaynak : Hurriyetemlak.com
Emlak dünyası, tapu mevzuatı ve tapu da yapılan işlemler hakkında bilgi, kişisel gelişim makale ve yazılarınız içerir.
mortgage etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mortgage etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
21 Mayıs 2009 Perşembe
6 Mayıs 2009 Çarşamba
DD Mortgage’dan 'Yüzde 92’lik Bahar Kampanyası'
DD Mortgage, 30 Mayıs 2009 tarihine kadar geçerli olan yeni kampanyası ile satın almak istediğiniz evin yüzde 92’sini kredilendiriyor.
DD Mortgage’ın yeni ürünü ile ek teminat göstermeden sadece yüzde 8 peşinat ile yeni evinizin değerinin yüzde 92’sine kadar kredi kullanabilir; dilerseniz yapacağınız ara ödemeler ile taksit tutarınızı ve dolayısıyla toplam geri ödeme tutarınızı düşürebilirsiniz. ilk evini almak, yatırım ya da oturum amaçlı ikinci bir eve sahip olmak isteyenler, DD Mortgage’ın birbirinden farklı ödeme koşulları ile ‘yüzde 92’ kredi kampanyasından yararlanabilecekler.
Yüzde 5 veya yüzde 10 ara ödemeleriyle taksit tutarınızı ve toplamda geri ödeme tutarınızı düşüren “Yüzde 92 Esnek” ürünü ile taksit tutarınızı düşürmek için 60 ayda yüzde 10 ara ödeme, 120 ayda ise yüzde 5 ara ödeme yapmanız gerekiyor.
“Yüzde 92 Sık Öde Az Öde” ürünü ile taksitlerinizi 14 günde 1 ödeyebilir ve yapacağınız ara ödemeleri azaltabilirsiniz. Taksit tutarlarınızı düşürmek için de 60 ayda yüzde 6 ara ödeme, 120 ayda ise yüzde 3 ara ödeme yapmanız yeterli.
DD Mortgage’ın yeni ürünü ile ek teminat göstermeden sadece yüzde 8 peşinat ile yeni evinizin değerinin yüzde 92’sine kadar kredi kullanabilir; dilerseniz yapacağınız ara ödemeler ile taksit tutarınızı ve dolayısıyla toplam geri ödeme tutarınızı düşürebilirsiniz. ilk evini almak, yatırım ya da oturum amaçlı ikinci bir eve sahip olmak isteyenler, DD Mortgage’ın birbirinden farklı ödeme koşulları ile ‘yüzde 92’ kredi kampanyasından yararlanabilecekler.
Yüzde 5 veya yüzde 10 ara ödemeleriyle taksit tutarınızı ve toplamda geri ödeme tutarınızı düşüren “Yüzde 92 Esnek” ürünü ile taksit tutarınızı düşürmek için 60 ayda yüzde 10 ara ödeme, 120 ayda ise yüzde 5 ara ödeme yapmanız gerekiyor.
“Yüzde 92 Sık Öde Az Öde” ürünü ile taksitlerinizi 14 günde 1 ödeyebilir ve yapacağınız ara ödemeleri azaltabilirsiniz. Taksit tutarlarınızı düşürmek için de 60 ayda yüzde 6 ara ödeme, 120 ayda ise yüzde 3 ara ödeme yapmanız yeterli.
3 Mayıs 2009 Pazar
Obama Antepli çıktı
ABD Devlet Başkanı Barack Hüseyin Obama`nın Gaziantep`in Barak Köyü Türkmenlerinden olduğu iddia edildi.
ABD Devlet Başkanı Barack Hüseyin Obama`nın Gaziantep`in Barak Köyü Türkmenlerinden olduğu iddia edildi. İstanbul Gelişim Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Abdulkadir Tekin, konuk olduğu bir yerel televizyonunda Barack Obama`nın atalarının 15. yüzyılda Özbekistan`dan Beydilli cemaatiyle Gaziantep Barak köyüne geldiğini ileri sürdü.Tekin`in iddiasına göre Yavuz Sultan döneminde vergi ödemedikleri ve askere gitmedikleri için Irak bölgesine buradan da o dönemde Osmanlı hegemonyasındaki Orta Afrika ülkelerine sürgüne gönderiliyorlar.Tekin`e göre Kenya`da yaşayan Obama`nın akrabalarının giyim tarzları ve el bağlayış şekilleri Gaziantep yöresindeki Barak Türklerini hatırlatıyor.
ABD Devlet Başkanı Barack Hüseyin Obama`nın Gaziantep`in Barak Köyü Türkmenlerinden olduğu iddia edildi. İstanbul Gelişim Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Abdulkadir Tekin, konuk olduğu bir yerel televizyonunda Barack Obama`nın atalarının 15. yüzyılda Özbekistan`dan Beydilli cemaatiyle Gaziantep Barak köyüne geldiğini ileri sürdü.Tekin`in iddiasına göre Yavuz Sultan döneminde vergi ödemedikleri ve askere gitmedikleri için Irak bölgesine buradan da o dönemde Osmanlı hegemonyasındaki Orta Afrika ülkelerine sürgüne gönderiliyorlar.Tekin`e göre Kenya`da yaşayan Obama`nın akrabalarının giyim tarzları ve el bağlayış şekilleri Gaziantep yöresindeki Barak Türklerini hatırlatıyor.
29 Nisan 2009 Çarşamba
MORTGAGE YASALAŞTI KİRA ÖDER GİBİ EV SAHİBİ OLUNMASI HAYAL
BASINA VE KAMUOYUNA
MORTGAGE YASALAŞTI KİRA ÖDER GİBİ EV SAHİBİ OLUNMASI HAYAL
21 Şubat 2007 tarihinde TBMM Genel Kurulu‘nda kabul edilen "Konut Finansman Sistemine İlişkin Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun" mortgage adı ile bilinen konut finansman sisteminin uygulanabilmesi için hukuksal zemini hazırlamaktadır.
Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası olarak, mülkiyet kavramı üzerinden yükselen, gayrimenkullerin hukuki ve toplumsal algısını değiştiren mortgage sistemi hakkında yanlış anlaşılmaları engellemek üzere sistemin nasıl işlediğine dair bilgileri kamuoyu ile paylaşmak, eksik bilgileri gidermek ve bu şekilde mortgage kredi sisteminin aksaklıklarını ve getiriliş amaçlarını kamuoyu ile paylaşmayı görev biliyoruz. Birçok yerde konuşulan mortgage sistemi çoğu yanlış bilgilendirmeler ile halka aktarılmaktadır. Mortgage konut finansman modeli hakkında yanlış bilinenler ve Odamız görüşlerini aşağıda bulabilirsiniz.
MORTGAGE SİSTEMİ İLE KİRA ÖDER GİBİ EV SAHİBİ OLMAK HAYALDİR!
Mortgage sisteminde Bankaların tüketicilerinde aradıkları güvenilirlik koşulu gereği tüketicinin aylık kredi geri ödemesi tüketicinin aylık gelirinin % 30‘unu geçmemelidir. Diğer taraftan, kredi karşılığı alınacak konut bedelinin en az % 25‘lik kısmı tüketici tarafından nakit ödenmek zorundadır. Bu nedenle, tüketici bankaya aylık 600 YTL (ortalama bir ev kirası üstü de sayılabilir) kredi geri ödemesi yapmak istiyorsa tüketicinin 1500-2000 YTL(2 milyar TL) aylık geliri olması gereklidir. Bunun yanında tüketicinin konut bedelinin % 25‘ini peşin ödemesi koşulu nedeni ile ortalama bir konutun satış bedeli 72 Bin YTL olduğu düşünülerek, (Büyük kentlerde bu rakama konut bulmak zor!) 18 Bin YTL nakit parası olması, ayrıca banka faizlerinin de % 10 seviyesinde olması ve 25-30 yıl taksit ödemesi gerekmektedir. Görüldüğü gibi, bugün Türkiye‘de banka faizlerinin % 20 seviyesinde olması dikkate alındığında dar gelirlilerin mortgage kredi sistemi ile kira öder gibi ev sahibi olması bir hayaldir. Bugünkü banka faiz oranları ile 54 bin YTL (54 milyar) kredi alındığında 25 yıllık geri ödeme planında aylık tutar 910 YTL (910 milyon TL)‘dir.
MORTGAGE DAR GELİRLİLERİN EV SAHİBİ OLMASININ DEĞİL FİNANS SEKTÖRÜNE EK ARAÇ YARATMANIN BİR ARACIDIR!
Mortgage kredi sistemi dar gelirlilerin ev sahibi olması için getirilmiş bir sistem gibi gösterilse de asıl olarak finans sektörüne ek mali araç sağlanmasının bir aracıdır. Bu araç, gayrimenkullerin ipoteklerinin menkul kıymet (tahvil, bono, fon) haline getirilmesi ve ihracı ile ikincil piyasalarda geliştirilmektedir.
MORTGAGE MÜLKİYET VE GAYRİMENKUL ALGISINI DEĞİŞTİRMEKTEDİR: GAYRİMENKULLER MENKUL HALE GETİRİLMEKTEDİR!
Mortgage sisteminin, tüketici için gayrimenkul teminatlı halen uygulanmakta olan uzun vadeli kredilerden pek bir farkı yoktur. Birincil piyasalar denilen tüketici ile Banka arasındaki ilişkilerin geçtiği alanda görünür herhangi bir değişiklik yoktur. Bu modelin özel bir konut finansman modeli olmasının nedeni ikincil piyasalarda ipoteklerin gördükleri işlemlerdir. İkincil piyasalar olarak adlandırılan Banka ile yatırımcı ya da aracı kurum arasında ipoteklerin nakte çevrilerek dolaşımının gerçekleştiği alan finansman modelinin ayırdedici özelliğidir. Bu alanda gayrimenkuller menkul (tahvil, bono, fon) hale getirilmekte ve alınıp satılarak dolaşımı hızlandırılmaktadır.
MORTGAGE SİSTEMİ YEREL SERMAYENİN
KÜRESEL SERMAYE İLE BÜTÜNLEŞMESİNİN ARACIDIR!
Mortgage sistemi, ikincil piyasalardaki işlemlerin uzun vadeli müşterilerinin yabancı sermaye olacağı öngörüsü ile yabancı sermayenin ülkeye çekilmesine dayalı büyüme politikasının bir parçasıdır. Mortgage sistemi ile gayrimenkuller menkul hale getirilecek, yabancı yatırımcılara satılacaktır. Yüksek faizi ile yatırımların Türkiye finansman piyasasına çekilmesi sağlanacaktır. Diğer taraftan, Bankalar yatırımcılardan gerekli mevduatı toplayamadıkları takdirde uzun vadeli krediler için uluslararası bankalardan sendikasyon kredisi alacaklardır. Türkiye faiz oranlarının yüksekliği, enflasyon oranlarının değişkenliği ile beliren düşük kredi notu ile daha yüksek faizle uluslararası alandan kredi almaktadır.
MORTGAGE SİSTEMİ İLE
KONUTLAR RANT ARACI HALİNE GETİRİLMEKTEDİR!
Mortgage kredi sistemi gayrimenkullerin ihracını kolaylaştırarak rant aracı haline getirmektedir. Bu nedenle insanların temel haklarından olan barınma hakkı kaybolmakta, bu hakkın bir unsuru olan konutların rant aracı haline gelmesine neden olmaktadır. Bu değişim, mülkiyet kavramını da değiştirmekte ve belli kesimlerin elinde toplanan bir ayrıcalık haline gelmektedir.
EMLAK KREDİ BANKASININ ÖZELLEŞTİRİLMESİ
Türkiye‘de Emlak Kredi Bankası ile verilen kredilerden biri olan konut kredisi, konutun bir barınma hakkı olduğu anlayışından ve sosyal devlet ilkesinden yola çıkılarak dar gelirli yurttaşlarında konut sahibi olması amacına yönelikti. Eğer dar gelirli yurttaşların konut sahibi olması isteniyorsa Emlak Kredi Bankası‘nın özelleştirilerek(satılarak) tasfiye edilmemeliydi.
AMERİKAN HAYALİ GERÇEK OLMUYOR!
Bu kredi sistemi belli bir kesim tarafından kullanılabilecek, bu nedenle de konutların belli bir kesimin elinde toplanmasına neden olacaktır. Mülkiyet bir kesimin elinde toplanırken, dar gelirli kesim mülksüzleştirilmektedir. Kredi sisteminin sadece ekonomik istikrar koşullarında uygulanabilirliği, tüketiciyi ekonomik istikrarın sağlanması yolunda bir nefer haline getirmektedir. En temel haklarından olan barınma hakkı için konut sahibi olmak üzere kredi alan orta gelirli aileler ev sahibi olabilmek için ekonomide istikrarı bozacağı düşünülen her türlü eylem ve etkinlikten uzak duracaktır. Bu doğrultuda da bireyler disipline edilmektedir.
Görüldüğü gibi mortgage kredi sistemi asıl olarak dar gelirlilerin ev sahibi olması için değil, mali piyasalara ek finansman araçları yaratmak amacı ile getirilmiştir. Diğer taraftan, dar gelirlilerin bu kredi sisteminden yararlanmasının olanaksızlığı sayısal verilerle anlatıldığı gibi bir hayaldir.
Bu sistem, büyük bir halk kesimini hayal kırıklığına sürüklemeden kamuoyu bilgilendirilmeli ve uyarılmalıdır. Bu amaçla hazırlanan sistemin işlemesi, sakıncaları ve yanlış bilinenleri hakkında ayrıntılı bilgi içeren raporumuz Odamız websayfasında yayınlanmıştır.
TMMOB
HARİTA VE KADASTRO
MÜHENDİSLERİ ODASI
MORTGAGE YASALAŞTI KİRA ÖDER GİBİ EV SAHİBİ OLUNMASI HAYAL
21 Şubat 2007 tarihinde TBMM Genel Kurulu‘nda kabul edilen "Konut Finansman Sistemine İlişkin Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun" mortgage adı ile bilinen konut finansman sisteminin uygulanabilmesi için hukuksal zemini hazırlamaktadır.
Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası olarak, mülkiyet kavramı üzerinden yükselen, gayrimenkullerin hukuki ve toplumsal algısını değiştiren mortgage sistemi hakkında yanlış anlaşılmaları engellemek üzere sistemin nasıl işlediğine dair bilgileri kamuoyu ile paylaşmak, eksik bilgileri gidermek ve bu şekilde mortgage kredi sisteminin aksaklıklarını ve getiriliş amaçlarını kamuoyu ile paylaşmayı görev biliyoruz. Birçok yerde konuşulan mortgage sistemi çoğu yanlış bilgilendirmeler ile halka aktarılmaktadır. Mortgage konut finansman modeli hakkında yanlış bilinenler ve Odamız görüşlerini aşağıda bulabilirsiniz.
MORTGAGE SİSTEMİ İLE KİRA ÖDER GİBİ EV SAHİBİ OLMAK HAYALDİR!
Mortgage sisteminde Bankaların tüketicilerinde aradıkları güvenilirlik koşulu gereği tüketicinin aylık kredi geri ödemesi tüketicinin aylık gelirinin % 30‘unu geçmemelidir. Diğer taraftan, kredi karşılığı alınacak konut bedelinin en az % 25‘lik kısmı tüketici tarafından nakit ödenmek zorundadır. Bu nedenle, tüketici bankaya aylık 600 YTL (ortalama bir ev kirası üstü de sayılabilir) kredi geri ödemesi yapmak istiyorsa tüketicinin 1500-2000 YTL(2 milyar TL) aylık geliri olması gereklidir. Bunun yanında tüketicinin konut bedelinin % 25‘ini peşin ödemesi koşulu nedeni ile ortalama bir konutun satış bedeli 72 Bin YTL olduğu düşünülerek, (Büyük kentlerde bu rakama konut bulmak zor!) 18 Bin YTL nakit parası olması, ayrıca banka faizlerinin de % 10 seviyesinde olması ve 25-30 yıl taksit ödemesi gerekmektedir. Görüldüğü gibi, bugün Türkiye‘de banka faizlerinin % 20 seviyesinde olması dikkate alındığında dar gelirlilerin mortgage kredi sistemi ile kira öder gibi ev sahibi olması bir hayaldir. Bugünkü banka faiz oranları ile 54 bin YTL (54 milyar) kredi alındığında 25 yıllık geri ödeme planında aylık tutar 910 YTL (910 milyon TL)‘dir.
MORTGAGE DAR GELİRLİLERİN EV SAHİBİ OLMASININ DEĞİL FİNANS SEKTÖRÜNE EK ARAÇ YARATMANIN BİR ARACIDIR!
Mortgage kredi sistemi dar gelirlilerin ev sahibi olması için getirilmiş bir sistem gibi gösterilse de asıl olarak finans sektörüne ek mali araç sağlanmasının bir aracıdır. Bu araç, gayrimenkullerin ipoteklerinin menkul kıymet (tahvil, bono, fon) haline getirilmesi ve ihracı ile ikincil piyasalarda geliştirilmektedir.
MORTGAGE MÜLKİYET VE GAYRİMENKUL ALGISINI DEĞİŞTİRMEKTEDİR: GAYRİMENKULLER MENKUL HALE GETİRİLMEKTEDİR!
Mortgage sisteminin, tüketici için gayrimenkul teminatlı halen uygulanmakta olan uzun vadeli kredilerden pek bir farkı yoktur. Birincil piyasalar denilen tüketici ile Banka arasındaki ilişkilerin geçtiği alanda görünür herhangi bir değişiklik yoktur. Bu modelin özel bir konut finansman modeli olmasının nedeni ikincil piyasalarda ipoteklerin gördükleri işlemlerdir. İkincil piyasalar olarak adlandırılan Banka ile yatırımcı ya da aracı kurum arasında ipoteklerin nakte çevrilerek dolaşımının gerçekleştiği alan finansman modelinin ayırdedici özelliğidir. Bu alanda gayrimenkuller menkul (tahvil, bono, fon) hale getirilmekte ve alınıp satılarak dolaşımı hızlandırılmaktadır.
MORTGAGE SİSTEMİ YEREL SERMAYENİN
KÜRESEL SERMAYE İLE BÜTÜNLEŞMESİNİN ARACIDIR!
Mortgage sistemi, ikincil piyasalardaki işlemlerin uzun vadeli müşterilerinin yabancı sermaye olacağı öngörüsü ile yabancı sermayenin ülkeye çekilmesine dayalı büyüme politikasının bir parçasıdır. Mortgage sistemi ile gayrimenkuller menkul hale getirilecek, yabancı yatırımcılara satılacaktır. Yüksek faizi ile yatırımların Türkiye finansman piyasasına çekilmesi sağlanacaktır. Diğer taraftan, Bankalar yatırımcılardan gerekli mevduatı toplayamadıkları takdirde uzun vadeli krediler için uluslararası bankalardan sendikasyon kredisi alacaklardır. Türkiye faiz oranlarının yüksekliği, enflasyon oranlarının değişkenliği ile beliren düşük kredi notu ile daha yüksek faizle uluslararası alandan kredi almaktadır.
MORTGAGE SİSTEMİ İLE
KONUTLAR RANT ARACI HALİNE GETİRİLMEKTEDİR!
Mortgage kredi sistemi gayrimenkullerin ihracını kolaylaştırarak rant aracı haline getirmektedir. Bu nedenle insanların temel haklarından olan barınma hakkı kaybolmakta, bu hakkın bir unsuru olan konutların rant aracı haline gelmesine neden olmaktadır. Bu değişim, mülkiyet kavramını da değiştirmekte ve belli kesimlerin elinde toplanan bir ayrıcalık haline gelmektedir.
EMLAK KREDİ BANKASININ ÖZELLEŞTİRİLMESİ
Türkiye‘de Emlak Kredi Bankası ile verilen kredilerden biri olan konut kredisi, konutun bir barınma hakkı olduğu anlayışından ve sosyal devlet ilkesinden yola çıkılarak dar gelirli yurttaşlarında konut sahibi olması amacına yönelikti. Eğer dar gelirli yurttaşların konut sahibi olması isteniyorsa Emlak Kredi Bankası‘nın özelleştirilerek(satılarak) tasfiye edilmemeliydi.
AMERİKAN HAYALİ GERÇEK OLMUYOR!
Bu kredi sistemi belli bir kesim tarafından kullanılabilecek, bu nedenle de konutların belli bir kesimin elinde toplanmasına neden olacaktır. Mülkiyet bir kesimin elinde toplanırken, dar gelirli kesim mülksüzleştirilmektedir. Kredi sisteminin sadece ekonomik istikrar koşullarında uygulanabilirliği, tüketiciyi ekonomik istikrarın sağlanması yolunda bir nefer haline getirmektedir. En temel haklarından olan barınma hakkı için konut sahibi olmak üzere kredi alan orta gelirli aileler ev sahibi olabilmek için ekonomide istikrarı bozacağı düşünülen her türlü eylem ve etkinlikten uzak duracaktır. Bu doğrultuda da bireyler disipline edilmektedir.
Görüldüğü gibi mortgage kredi sistemi asıl olarak dar gelirlilerin ev sahibi olması için değil, mali piyasalara ek finansman araçları yaratmak amacı ile getirilmiştir. Diğer taraftan, dar gelirlilerin bu kredi sisteminden yararlanmasının olanaksızlığı sayısal verilerle anlatıldığı gibi bir hayaldir.
Bu sistem, büyük bir halk kesimini hayal kırıklığına sürüklemeden kamuoyu bilgilendirilmeli ve uyarılmalıdır. Bu amaçla hazırlanan sistemin işlemesi, sakıncaları ve yanlış bilinenleri hakkında ayrıntılı bilgi içeren raporumuz Odamız websayfasında yayınlanmıştır.
TMMOB
HARİTA VE KADASTRO
MÜHENDİSLERİ ODASI
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
-
T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI ÇEVRESEL ETKİ DEĞERLENDİRMESİ VE PLANLAMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ÇED VE PLAN İZLEME KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI 8/8/2...
-
Emlakçılık güven isleyen bir meslek olduğu herkes tarafından kabul gören bir gerçek. Yeni emlakçılık hayatına merhaba diyecek olan emlakçı...