5838 SAYILI ÇEK KANUNU

28.02.2009 tarihli Resmi Gazete de yayınlanan “çeklere yönelik olarak yapılan” kanun değişiklikleri ile ilgili önemli bilgiyi aşağıda sizlere sunuyoruz.
5838 SAYILI YASA İLE ÇEK KANUNU’NDA VE TÜRK TİCARET KANUNU’NDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER

28.02.2009 tarih, 27155 sayılı Mükerrer Resmi Gazetede yayınlanan 5838 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile çeklere yönelik olarak iki önemli değişiklik yapılmıştır. Söz konusu değişiklikler, kanunun yayım tarihi olan 28.02.2009 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

1- Yasanın 18. Maddesi ile 3167 sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanunu’na aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

“GEÇİCİ MADDE 2 – 31/12/2009 tarihine kadar, üzerinde yazılı keşide tarihinden önce çekin ödenmek için muhatap bankaya ibrazı geçersizdir.”

Yapılan bu değişiklik gereğince, yasanın yürürlük tarihi olan 28.02.2009 tarihi ile 31.12.2009 tarihi arasında geçerli olmak üzere, çeklerin üzerinde yazılı keşide tarihinden önce muhatap bankaya ibrazı geçersiz kabul edilmiştir. Bu nedenle, 31.12.2009 tarihine kadar, üzerinde yazılı keşide gününden önce bankamıza ibraz edilen çeklerin, müşterileri yasa değişikliği hakkında bilgilendirerek ibrazının kabul edilmemesi, ibrazında ısrar edilmesi halinde ise çek arkasının aşağıdaki şekilde yazılması gerekmektedir.

“ İş bu çek …… tarihinde bankamıza ibraz edilmiş, ancak 3167 sayılı yasanın Geçici 2. Maddesi gereğince işlem yapılmamıştır.”

2- Aynı yasa ile yapılan diğer bir önemli değişiklik ise, uygulamada” ödemeden men talimatı” olarak bilinen, keşidecinin tek taraflı beyanı ile muhatap bankayı, kendisinin veya 3. kişilerin rızası hilafında elinden çıkan çekleri ödemekten men edebilmesine dair Türk Ticaret Kanunu’nun 711/3. maddesinin yürürlükten kaldırılmış olmasıdır. Madde metni aşağıdadır.

“29/6/1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 711 inci maddesinin üçüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.”

Yapılan bu değişiklik ile, çek keşidecisinin tek taraflı beyanı ile çekin ödenmesini menetme hakkı kaldırılmıştır. Bu nedenle 28.02.2009 tarihinden itibaren, keşidecilerin, çekin rıza hilafı ellerinden çıktığı iddiasıyla bankamıza verecekleri ödemeden men talimatları kabul edilmeyecek, ödemeden men talimatı verilmiş dahi olsa, çek hakkında bu talimat verilmemiş gibi işlem yapılacak; karşılığı var ise ödenecek, yok ise karşılıksız olarak yazılacaktır.

Çek keşidecisinin ve çek hamillerinin Türk Ticaret Kanunu’nun ilgili hükümleri çerçevesinde mahkemeye başvurmak suretiyle çekler hakkında ödeme yasağı kararı alma hakları ise saklıdır. Bu tür mahkeme kararları uygulanmaya devam edilecektir.

Burada bir hususa özellikle dikkat edilmelidir. Çek yaprağının dolu olarak kaybedilmiş olması ile boş olarak kaybedilmesinin hükümleri birbirinden farklıdır. Çek yaprağının boş olarak kaybedilmesi halinde, keşideci, çek yaprağını boş olarak kaybettiğini ve çek üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını beyanla bankamıza başvurması halinde, bankaların sahte veya tahrif edilmiş çeki ödemesi halinde sorumluluklarını düzenleyen Türk Ticaret Kanunu’nun 724. maddesi göz önünde bulundurularak, kayıtlara söz konusu beyanın işlenmesi ve çekin ibrazında keşideci imzasının bankamızda mevcut bulunan keşidecinin imza sirküleri ile mukayese edilerek, çek üzerindeki imzanın keşideciye ait olup olmadığı saptanmalı; imzanın keşideciye ait olmaması halinde çek arkasına;

“ İş bu çek …. tarihinde bankamıza ibraz edilmiş olup, çek üzerindeki keşideci imzası ile, keşidecinin bankamız nezdindeki imza sirkülerindeki imzanın birbiriyle uyuşmaması nedeniyle işlem yapılmamıştır.” şeklinde şerh düşülmesi gerekir



Yorumlar

Popüler Yayınlar