İŞ SÖZLEŞMESİNİN İŞVEREN TARAFINDAN DERHAL (BİLDİRİMSİZ) FESHİ
Özlem PEKDURANER
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
İŞ SÖZLEŞMESİNİN İŞVEREN TARAFINDAN DERHAL (BİLDİRİMSİZ) FESHİ
I. GİRİŞ
Bildirimsiz fesih, işçinin ya da işverenin iş akdini (sözleşmesini) haklı sebeplere dayanarak derhal feshetmesidir. Bildirimsiz fesih hakkı, haklı bir sebebe dayanmak zorundadır. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesi, kanunda belirtilen sebeplere istinaden işverene belirli süreli ya da belirsiz süreli iş akdini sürenin bitiminden önce veya bildirim önelini beklemeksizin feshetme hakkını tanımıştır. İşveren, feshin geçerli bir nedene dayandığını ispat etmekle yükümlüdür.
II. BİLDİRİMSİZ FESİH NEDENLERİ
İş akdinin işveren tarafından derhal (bildirimsiz) feshi 4857 sayılı İş Kanunumuzun 25. maddesinde 4 kategoriye ayrılarak açıklanmıştır.
A - Sağlık Nedenleri
B - Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri
C - Zorlayıcı Nedenler
D - İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması
A - Sağlık Nedenleri
İşçinin kendi kastından veya derli toplu olmayan yaşayışından yahut içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa veya sakatlığa uğraması halinde, bu sebeple doğacak devamsızlığın ardı ardına üç iş günü veya bir ayda beş iş gününden fazla sürmesi halinde işveren iş sözleşmesini derhal feshedebilecektir.
Bu sayılan sebepler dışında işçinin hastalık, kaza, doğum ve gebelik gibi hallerde işveren için iş sözleşmesini bildirimsiz fesih hakkı; belirtilen hallerin işçinin işyerindeki çalışma süresine göre 17. maddedeki bildirim sürelerini altı hafta aşmasından sonra doğar. Doğum ve gebelik hallerinde bu süre 74 üncü maddedeki sürenin bitiminde başlar. Ancak işçinin iş sözleşmesinin askıda kalması nedeniyle işine gidemediği süreler için ücret işlemez.
İşçinin tutulduğu hastalığın tedavi edilemeyecek nitelikte olduğu ve işyerinde çalışmasında sakınca bulunduğunun Sağlık Kurulunca saptanması durumunda işveren bu maddeyi gerekçe göstererek iş akdini feshedebilir.
B - Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri
İş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek, yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması.
İşçinin, işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarfetmesi veya davranışlarda bulunması, yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnadlarda bulunması.
İşçinin işverenin başka bir işçisine cinsel tacizde bulunması.
İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması veya 84 üncü maddeye aykırı hareket etmesi.
İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması.
İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi.
İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi.
İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi.
İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması.
C- Zorlayıcı Nedenler
İşçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebepler ortaya çıkması halinde işveren işçinin iş akdini derhal feshedebilecektir . Zorlayıcı sebeplere şiddetli kar yağışı, su basması gibi nedenler zorlayıcı nedenlerdir.
D - İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması
İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 4857 sayılı İş Kanunun 17. maddesindeki bildirim sürelerini aşması bildirimsiz fesih nedenidir .
II. BİLDİRİMSİZ FESİH KULLANMA SÜRESİ
İş Kanunu iş sözleşmesinin bildirimsiz feshini belirli bir süreye bağlamıştır. Buna göre kanunun 25. maddesinde belirtilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallere istinaden fesih yetkisi, “öğrenme gününden başlayarak altı iş günü geçtikten ve olayın gerçekleşmesinden itibaren bir yıl” geçtikten sonra kullanılamayacaktır. Bu durum hem işçi hem de işveren açısından geçerli olup, sağlık nedenleri ve zorlayıcı nedenlerle akdin feshedilmesinde süre kısıtlaması belirtilmemiştir. İşçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde söz konusu bir yıllık süre dikkate alınmaz.
SONUÇ
İşverenin, İş Kanununun kendisine vermiş olduğu fesih hakkını kullanabilmesi için 4857 sayılı kanunun 25. maddesinde belirtilen şartlardan en az birinin gerçekleşmiş olması, fesih hakkının süresi içerisinde kullanılması ve fesih nedeninin ispat edilmesi gerekmektedir. İşverenin, iş sözleşmesini haklı sebeplere dayanarak ispat edememesi, fesih hakkını süresi içinde kullanmaması derhal fesih hakkını doğurmamaktadır ve yapılan fesih “haksız fesih” olmaktadır.
İşverenin, iş sözleşmesini sağlık sebeplerini ve zorlayıcı sebepleri gerekçe göstererek feshetmesi halinde işçi kıdem tazminatını hak kazanmanın diğer şartlarını da taşıması suretiyle kıdem tazminatını hak kazanabilecektir. Ancak sözleşmenin ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerlerinden biri nedeniyle feshedilmesi halinde işçi kıdem tazminatı almaya hak kazanamayacaktır. Sağlık nedenleri, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri ve zorlayıcı nedenler yüzünden iş akdinin feshedilmesi halinde ihbar tazminatı da ödenmeyecektir.
Not: Bu yazı www.MuhasebeTR.com adresinden alınmıştır.
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
İŞ SÖZLEŞMESİNİN İŞVEREN TARAFINDAN DERHAL (BİLDİRİMSİZ) FESHİ
I. GİRİŞ
Bildirimsiz fesih, işçinin ya da işverenin iş akdini (sözleşmesini) haklı sebeplere dayanarak derhal feshetmesidir. Bildirimsiz fesih hakkı, haklı bir sebebe dayanmak zorundadır. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesi, kanunda belirtilen sebeplere istinaden işverene belirli süreli ya da belirsiz süreli iş akdini sürenin bitiminden önce veya bildirim önelini beklemeksizin feshetme hakkını tanımıştır. İşveren, feshin geçerli bir nedene dayandığını ispat etmekle yükümlüdür.
II. BİLDİRİMSİZ FESİH NEDENLERİ
İş akdinin işveren tarafından derhal (bildirimsiz) feshi 4857 sayılı İş Kanunumuzun 25. maddesinde 4 kategoriye ayrılarak açıklanmıştır.
A - Sağlık Nedenleri
B - Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri
C - Zorlayıcı Nedenler
D - İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması
A - Sağlık Nedenleri
İşçinin kendi kastından veya derli toplu olmayan yaşayışından yahut içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa veya sakatlığa uğraması halinde, bu sebeple doğacak devamsızlığın ardı ardına üç iş günü veya bir ayda beş iş gününden fazla sürmesi halinde işveren iş sözleşmesini derhal feshedebilecektir.
Bu sayılan sebepler dışında işçinin hastalık, kaza, doğum ve gebelik gibi hallerde işveren için iş sözleşmesini bildirimsiz fesih hakkı; belirtilen hallerin işçinin işyerindeki çalışma süresine göre 17. maddedeki bildirim sürelerini altı hafta aşmasından sonra doğar. Doğum ve gebelik hallerinde bu süre 74 üncü maddedeki sürenin bitiminde başlar. Ancak işçinin iş sözleşmesinin askıda kalması nedeniyle işine gidemediği süreler için ücret işlemez.
İşçinin tutulduğu hastalığın tedavi edilemeyecek nitelikte olduğu ve işyerinde çalışmasında sakınca bulunduğunun Sağlık Kurulunca saptanması durumunda işveren bu maddeyi gerekçe göstererek iş akdini feshedebilir.
B - Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri
İş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek, yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması.
İşçinin, işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarfetmesi veya davranışlarda bulunması, yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnadlarda bulunması.
İşçinin işverenin başka bir işçisine cinsel tacizde bulunması.
İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması veya 84 üncü maddeye aykırı hareket etmesi.
İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması.
İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi.
İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi.
İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi.
İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması.
C- Zorlayıcı Nedenler
İşçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebepler ortaya çıkması halinde işveren işçinin iş akdini derhal feshedebilecektir . Zorlayıcı sebeplere şiddetli kar yağışı, su basması gibi nedenler zorlayıcı nedenlerdir.
D - İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması
İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 4857 sayılı İş Kanunun 17. maddesindeki bildirim sürelerini aşması bildirimsiz fesih nedenidir .
II. BİLDİRİMSİZ FESİH KULLANMA SÜRESİ
İş Kanunu iş sözleşmesinin bildirimsiz feshini belirli bir süreye bağlamıştır. Buna göre kanunun 25. maddesinde belirtilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallere istinaden fesih yetkisi, “öğrenme gününden başlayarak altı iş günü geçtikten ve olayın gerçekleşmesinden itibaren bir yıl” geçtikten sonra kullanılamayacaktır. Bu durum hem işçi hem de işveren açısından geçerli olup, sağlık nedenleri ve zorlayıcı nedenlerle akdin feshedilmesinde süre kısıtlaması belirtilmemiştir. İşçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde söz konusu bir yıllık süre dikkate alınmaz.
SONUÇ
İşverenin, İş Kanununun kendisine vermiş olduğu fesih hakkını kullanabilmesi için 4857 sayılı kanunun 25. maddesinde belirtilen şartlardan en az birinin gerçekleşmiş olması, fesih hakkının süresi içerisinde kullanılması ve fesih nedeninin ispat edilmesi gerekmektedir. İşverenin, iş sözleşmesini haklı sebeplere dayanarak ispat edememesi, fesih hakkını süresi içinde kullanmaması derhal fesih hakkını doğurmamaktadır ve yapılan fesih “haksız fesih” olmaktadır.
İşverenin, iş sözleşmesini sağlık sebeplerini ve zorlayıcı sebepleri gerekçe göstererek feshetmesi halinde işçi kıdem tazminatını hak kazanmanın diğer şartlarını da taşıması suretiyle kıdem tazminatını hak kazanabilecektir. Ancak sözleşmenin ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerlerinden biri nedeniyle feshedilmesi halinde işçi kıdem tazminatı almaya hak kazanamayacaktır. Sağlık nedenleri, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri ve zorlayıcı nedenler yüzünden iş akdinin feshedilmesi halinde ihbar tazminatı da ödenmeyecektir.
Not: Bu yazı www.MuhasebeTR.com adresinden alınmıştır.
Yorumlar