Konut yatırım aracı olmaktan çıktı

Konut yatırım aracı olmaktan çıktı
Meral Eredenk, "Parası olan ikinci evini alıyor. Ama konut artık eskisi kadar reel getiri sağlamıyor" dedi
Avivasa CEO'Su Meral Eredenk'a göre yeni nesil harcamayı çok seviyor. 'Harcamak eğlenceli ama kimse kışı düşünmüyor' diyen Meral Eredenk, "Parası olan ikinci evini alıyor. Ama konut artık eskisi kadar reel getiri sağlamıyor" dedi Türk insanı harcamayı seviyor. Bu eğilim yeni nesilde daha yoğun gözleniyor. İnsanların geleceğini düşünmeden har vurup harman savurmasına isyan eden Avivasa CEO'su Meral Eredenk, 'Yeni nesil gelirinin üzerinde harcıyor. Hepsi 36 ay borçlu. Memleketin yüzde 60'ı tasarruf yapıyorsa cari açığın sebebi ortada' diyor. Parası olanın ikinci evi almayı tercih ettiğini dile getiren TÜSİAD Bireysel Emeklilik ve Sigorta Komitesi Başkanı ve TSRŞB Yönetim Kurulu üyesi de olan Meral Eredenk'e göre gayrimenkul artık yatırım aracı özelliğini kaybetti. Eredenk, '2008 öncesinde konut aldığında 20 yılık kira geliri konutun fiyatını ödüyordu. Konut yatırımın geri dönüşü 20 yılda oluyordu, şimdi 30 ile 35 yıla çıktı' görüşünü aktarıyor. Meral Eredenk, hükümetin sektörün gelişimine büyük destek verdiğini belirterek yeni BES Kanunu'nun çıkmasıyla sektörün büyümesinin 2012 yılında yüzde 30'u geçeceğini öngörüyor. Bireysel emeklilik sisteminin kuruluşundan bugüne geçirdiği süreci nasıl değerlendiriyorsunuz? Dünyayla karşılaştırmalı en iyi ilerleyen sektör. OECD raporuna göre Türkiye emeklillik fonlarında en yüksek getiriyi sağlayan tek ülke. Türkiye'yi Danimarka, Meksika, Almanya ve Hollanda izliyor. Yıl sonunu 14.8 milyar liralık fon büyüklüğüyle kapatırız. 2 milyon 700 bin katılımcı var. Biraz tahsilatlarda zaman zaman problemler oluyor. İnsanları ilk iknada başarılıyız işin devamı konusunda daha almamız gereken çok yol var. Sisteme katılan herkes düzenli ödeseydi fon büyüklüğü bugün en az yüzde 20 daha fazla olurdu. BİRİKEN PARADAN KREDİ En büyük rakibiniz gayrimenkul mu? Doğru, geçmişte nispeten doğru bir yatırım aracıydı. Ev fiyatları enflasyondan hızlı arttıyordu. Ben bunun 2008 den beri terse döndüğünü görüyorum. Konut fiyatları reel anlamda artmıyor. Artık konut yatırım aracı olmaktan çıktı. 2008 öncesinde konut aldığında 20 yılık kira geliri konutun fiyatını ödüyordu. Konut yatırımın geri dönüşü 20 yılda oluyordu, şimdi 30 ile 35 yıla çıktı. İkinci rakibimiz ise altın. BES taslağı beklentileri karşılayacak mı? Taslakta sektörün gelişimini destekleyecek pek çok düzenleme var. Birincisi; ocak ayında değişecek yasayla birlikte artık altın ve kıymetli madenlere yatırımın önü açıldı. Ayrıca katılımcılara birikimli hayat sigortasında olduğu gibi biriken parasından kısmi çekim hakkı verilecek. Tabii bu eğitim, sağlık gibi temel zorunlu ihtiyaçları ile sınırlanacak. Kemal Unakıtan önce hak verdi, sonra unuttu Harcamayı çok mu seviyoruz sizce? Tabii harcamak eğlenceli. Harcaya harcaya gününü gün etmek insanları mutlu ediyor. Geçen seneye kadar bir tek Allah'ın kulu tasarruf demiyordu. Biz iki senedir tasarruf diyoruz. Tasarruf açığı araştırmaları yapıyoruz. Yıllık 91 milyar euro tasarruf açığımız var diyoruz. İlk günden beri biz Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'a gitmiştik. 'Memleketin tasarruf açığı var bunun ilacı bireysel emeklilik olacak ' dediğimizde, 'A evet çok haksınız' deyip 5 dakika sonra unutmuştu. Hayat ürünleri maaşları ödüyor! Hayat branşında 2011 yılı nasıl geçiyor? Esas şirketleri ayakta tutan tabiri caizse maaşları ödeyen hayat ürünleri.Hayat ürünlerinin yüzde 74'ü bankalardan satılıyor. Bankalardan satılan ürünlerin yüzde 96'sı da kredilerle bağlantılı ürün olarak satılıyor. Konut veya ihtiyaç kredisi almaya geldiğinde çok tanımadğı bilmediği ürünler olarak anlatılıyor. Hayat Sigortası Bilgi Merkezi ekim ayı verilerine göre sektörde toplam 16 milyon 346 bin 349 hayat sigortalı bulunuyor. Bu kişilerin 1.1 milyonu ise Avivasa'lı. Hem riski dağıtıyoruz hem de vergisi yok Küresel piyasalardaki bozulma emeklilik fonlarını nasıl etkiledi? Hisse senetlerindeki aşağı gidiş bireysel emeklilik fonlarına da yansıdı. Dünyada gelişmiş ülkelerde hisse senedi ağırlığı yüzde 50'nin üzerinde. Türkiyede bu oran yüzde 25-30. Borsa 60'ardan 50'lere geldiyse yüzde 15-20'lik kayıp varsa buraya yansıdı. Artı faizlerin çıkışı olumsuz yansıyor. Bazı şirketlerin getirileri negatif, biz artıdayız. BES'te portföy mantğıyla yönetmek, birden fazla alana yatırmı yaparak riski dağıtmanın avantajı var. Bütün parayı borsaya yatırsaydın yüzde 20 kaybın vardı. 100 liranla 50 liralık tahvil, 25 liralık hisse senedi, 10 lirayla Meksika kağıdı, 5 lirayla gelir ortaklığı senedi al. Üstelik de vergi ödemiyorsun. Tek tek alınsa vergisi var. Bütün bunlara rağmen niye almıyor insanlar anlamıyorum. Fon yönetim ücretleri aşağıya çekilecek Rekabet katılım ve diğer giriş ücretlerini nasıl etkiliyor? Emeklilik işinden bu şekliyle şirketlerinin başlangıçta öngördükleri karlılığı yakalamaları çok zor. Hem rekabet hem faizler nedeniyle aldığımız ücretler geri gidiyor. Yani yüzde 8 giriş ücreti, yönetim ücreti, yüzde 3.65 fon yönetim ücreti gibi rakamalar var. Artık hepsi hayal oldu. Hepsi geriye gitti. Reel faiz getirileri yüzde 10'lardayken bizde yüzde 5 katkı payı katılım yönetim ücreti alabiliyorduk. Artık onlar geride kaldı. Faizlerin gerilemesiyle birlikte biz de geriye çektik. Kaldı ki zaten Hazine Müsteşarlığı yeni taslakta onları da geriye çekecek. Avrupa standartlarına gelecek. Avrupa standardı da fon yönetim ücreti yüzde 1.5 ile 2.5 arasında. Ayfer ARSLAN/ AKŞAM

Yorumlar

Popüler Yayınlar