Altyapı yatırımında munzam karşılıkları kaldırın
Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Emin Sazak'tan BDDK'ya çağrı
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Emin Sazak, Türkiye'de üstlendikleri altyapı yatırım projeleri için yerli bankaların kredi verirken munzam karşılık oranlarını kaldırması ve mevduatın uzun vadeli olmasının teşvik edilmesi çağrısını yaptı. Sazak, "Munzam karşılıklar, kredi harcamalarının frenlenmesi için artırıldı. Ancak altyapı yatırımları, devlete ait. Proje finansmanımız olumsuz etkilenebilir. BDDK ve TBB'ye işbirliği çağrısında bulunuyoruz" dedi.
Küresel kriz ve Arap Baharı'nın olumsuz etkileri ile yurtdışında iş hacmi daralan müteahhitlik sektörü için 2012'nin zor bir yıl olacağını söyleyen Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Emin Sazak, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ile Türkiye Bankalar Birliği'ne (TBB) proje finansmanını kolaylaştırıcı tedbirler alınması çağrısı yaptı. 2005'ten bu yana her yıl yurtdışında 20 milyar doları aşkın proje üstlenen Türk müteahhitlerinin var olan ekonomik konjonktürde geleceği görmelerinin zorlaştığına ve pazarlarının daralıp, kârlılıklarının azaldığına dikkat çeken Sazak, Türkiye'deki üstlendikleri altyapı yatırım projeleri için yerli bankaların kredi verirken munzam karşılık oranlarını kaldırması ve mevduatın uzun vadeli olmasının teşvik edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
"Şemsiye Yasa" şartSazak, "Munzam karşılıklar, tüketicilerin kredi harcamalarının frenlenmesi için artırıldı. Ancak altyapı yatırımları, devlete ait. Bankalar, teşvik de edilirlerse, bu projeler için munzam karşılıkları uygulamayabilir. Bu, kendi altyapı projelerimizin finansmanı için faydalı olacak. Çünkü krediyi yurtdışından aldığımızda projenin finansmanı da olumsuz etkilenebilir. Henüz bunun için bir model hazırlamadık ancak BDDK ve TBB'ye işbirliği çağrısında bulunuyoruz" dedi.
Arap Baharı sürecinde özellikle Libya'da sıkıntı yaşadıklarını, batılı rakiplerin çoğalmasının yurtdışı pazar paylarını tehdit ettiğini belirten Sazak, yurtiçinde ise kamu altyapı yatırımlarının devam etmesi gerektiğini vurguladı. Sazak, "Kamu-Özel Sektör İşbirliği modeli bir alternatif finans kaynağı modeli olacaktır. Kamu yatırımları konusunda tüm ihtiyaçlarımızı karşılayan bir şemsiye yasanın çıkması gerekiyor. 2012 yılında bu yasanın işlerlik kazanmasını önemsiyoruz" dedi. Sektörde 'politik risk sigortası'nın yaygınlaştırılacağı bir sigortacılık sistemi geliştirilmesi gerektiğini hatırlatan Sazak, "Eximbank gibi bir fonla, müteahhitler de katkıda bulunarak bir güvence oluşturulabilir. Yaşanan bu süreçte diğer ülkelerin müteahhitleri sigortadan kayıplarını aldılar. Bizim kadar sıkıntı yaşayan olmadı. Sigorta maliyetlerinin kaldırılabilir seviyede olması için Eximbank'ın devreye gireceği bir sigortacılık sistemi geliştirilmeli. Eximbank'ın ülkeleri tespit etmesi, bizlerle ihracatçılarla çalışılması gerekiyor" dedi.
"Yatırımlarda seçici olacağız"Türk inşaat şirketlerinin 1972'de yurtdışına açıldıklarını, bugüne kadar 93 ülkede 205 milyar dolarlık 6 bin 500 projeye imza attıklarını kaydeden Emin Sazak, "Son 5 yıldır her yıl 20 milyar doları aşan proje gerçekleştiriyoruz. Özellikle kriz yıllarında yurtdışı faaliyetleri artıyor. Yılın ilk 9 ayında ise 15 milyar dolarlık iş üstlendik. Yılın sonunda ise 20 milyar doları yakalarız" dedi. Ekonominin 2012 yılında zor bir dönem geçireceğini, hükümetin yaptığı uyarılardan inşaat sektörünün de pay almak zorunda olduğunu belirten Sazak, "Kısa dönem için endişeli ve ihtiyatlı, orta dönem için de umutlu ve hazırız. 2012 yılında yaptığımız yatırımlarda seçici olacağız" diye konuştu.
Satışlar stoktan yapılıyorİnşaat sektöründe özel sektör yatırımlarının büyümeyi sürüklediğini dile getiren Emin Sazak, şöyle devam etti: "Yılın ilk yarısında kamu inşaat yatırımlarında kaydedilen büyüme yüzde 7.54, özel sektör inşaat yatırımlarında kaydedilen büyüme yüzde 16.51 oldu. İlk yarıda bir önceki yılın ilk 6 ayına göre yapı ruhsatı verilen yapıların yüzölçümü yüzde 17.2 düşerken, iskan ruhsatı verilenlerin yüzölçümü yüzde 19.1 arttı. Bu veriler bize stoktan satış yapılıyor görüntüsü veriyor."
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Emin Sazak, Türkiye'de üstlendikleri altyapı yatırım projeleri için yerli bankaların kredi verirken munzam karşılık oranlarını kaldırması ve mevduatın uzun vadeli olmasının teşvik edilmesi çağrısını yaptı. Sazak, "Munzam karşılıklar, kredi harcamalarının frenlenmesi için artırıldı. Ancak altyapı yatırımları, devlete ait. Proje finansmanımız olumsuz etkilenebilir. BDDK ve TBB'ye işbirliği çağrısında bulunuyoruz" dedi.
Küresel kriz ve Arap Baharı'nın olumsuz etkileri ile yurtdışında iş hacmi daralan müteahhitlik sektörü için 2012'nin zor bir yıl olacağını söyleyen Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Emin Sazak, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ile Türkiye Bankalar Birliği'ne (TBB) proje finansmanını kolaylaştırıcı tedbirler alınması çağrısı yaptı. 2005'ten bu yana her yıl yurtdışında 20 milyar doları aşkın proje üstlenen Türk müteahhitlerinin var olan ekonomik konjonktürde geleceği görmelerinin zorlaştığına ve pazarlarının daralıp, kârlılıklarının azaldığına dikkat çeken Sazak, Türkiye'deki üstlendikleri altyapı yatırım projeleri için yerli bankaların kredi verirken munzam karşılık oranlarını kaldırması ve mevduatın uzun vadeli olmasının teşvik edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
"Şemsiye Yasa" şartSazak, "Munzam karşılıklar, tüketicilerin kredi harcamalarının frenlenmesi için artırıldı. Ancak altyapı yatırımları, devlete ait. Bankalar, teşvik de edilirlerse, bu projeler için munzam karşılıkları uygulamayabilir. Bu, kendi altyapı projelerimizin finansmanı için faydalı olacak. Çünkü krediyi yurtdışından aldığımızda projenin finansmanı da olumsuz etkilenebilir. Henüz bunun için bir model hazırlamadık ancak BDDK ve TBB'ye işbirliği çağrısında bulunuyoruz" dedi.
Arap Baharı sürecinde özellikle Libya'da sıkıntı yaşadıklarını, batılı rakiplerin çoğalmasının yurtdışı pazar paylarını tehdit ettiğini belirten Sazak, yurtiçinde ise kamu altyapı yatırımlarının devam etmesi gerektiğini vurguladı. Sazak, "Kamu-Özel Sektör İşbirliği modeli bir alternatif finans kaynağı modeli olacaktır. Kamu yatırımları konusunda tüm ihtiyaçlarımızı karşılayan bir şemsiye yasanın çıkması gerekiyor. 2012 yılında bu yasanın işlerlik kazanmasını önemsiyoruz" dedi. Sektörde 'politik risk sigortası'nın yaygınlaştırılacağı bir sigortacılık sistemi geliştirilmesi gerektiğini hatırlatan Sazak, "Eximbank gibi bir fonla, müteahhitler de katkıda bulunarak bir güvence oluşturulabilir. Yaşanan bu süreçte diğer ülkelerin müteahhitleri sigortadan kayıplarını aldılar. Bizim kadar sıkıntı yaşayan olmadı. Sigorta maliyetlerinin kaldırılabilir seviyede olması için Eximbank'ın devreye gireceği bir sigortacılık sistemi geliştirilmeli. Eximbank'ın ülkeleri tespit etmesi, bizlerle ihracatçılarla çalışılması gerekiyor" dedi.
"Yatırımlarda seçici olacağız"Türk inşaat şirketlerinin 1972'de yurtdışına açıldıklarını, bugüne kadar 93 ülkede 205 milyar dolarlık 6 bin 500 projeye imza attıklarını kaydeden Emin Sazak, "Son 5 yıldır her yıl 20 milyar doları aşan proje gerçekleştiriyoruz. Özellikle kriz yıllarında yurtdışı faaliyetleri artıyor. Yılın ilk 9 ayında ise 15 milyar dolarlık iş üstlendik. Yılın sonunda ise 20 milyar doları yakalarız" dedi. Ekonominin 2012 yılında zor bir dönem geçireceğini, hükümetin yaptığı uyarılardan inşaat sektörünün de pay almak zorunda olduğunu belirten Sazak, "Kısa dönem için endişeli ve ihtiyatlı, orta dönem için de umutlu ve hazırız. 2012 yılında yaptığımız yatırımlarda seçici olacağız" diye konuştu.
Satışlar stoktan yapılıyorİnşaat sektöründe özel sektör yatırımlarının büyümeyi sürüklediğini dile getiren Emin Sazak, şöyle devam etti: "Yılın ilk yarısında kamu inşaat yatırımlarında kaydedilen büyüme yüzde 7.54, özel sektör inşaat yatırımlarında kaydedilen büyüme yüzde 16.51 oldu. İlk yarıda bir önceki yılın ilk 6 ayına göre yapı ruhsatı verilen yapıların yüzölçümü yüzde 17.2 düşerken, iskan ruhsatı verilenlerin yüzölçümü yüzde 19.1 arttı. Bu veriler bize stoktan satış yapılıyor görüntüsü veriyor."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder