Erdoğan Bayraktar: 4 ay içinde yıkıma başlıyoruz
Erdoğan Bayraktar: 4 ay içinde yıkıma başlıyoruz
Bakan Bayraktar kentsel dönüşümü Fatih Altaylı'ya anlattı.
Çevre Ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, kamuoyunda "kentsel dönüşüm" yasası olarak bilinen "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun"la ilgili merak edilenleri Teke Tek'te Fatih Altaylı'ya anlattı.
Altaylı'nın "Bu yasa neler getirecek? Neler olacak bu yasadan sonra?" sorusu üzerine Bayraktar, şunları söyledi:
"Biz ne yaptıysak bu yasaya kamuoyunda 'kentsel dönüşüm' yasası demekten kurtaramadık. Bu bir kulvar. Tüm kentsel dönüşümü kapsamıyor. Bu yasa diğer kentsel dönüşüm yasalarından değişik, afet riski taşıyan binaların dönüşümüdür. 1956'dan bu yana çıkartılan kentsel dönüşüm yasaları var. Rahmetli Özal'ın çıkardığı kısmen af olan büyük bir kentsel dönüşüm yasası var. Belediyelerin kanunlarında oldum olası var. Bizim dönemimizde de yenilenmesi gereken alanlarla ilgili kanun çıkardık. Belediye kanunun 73. maddesini değiştirerek çok kuvvetli bir yasa yaptık. Bu yasada kamu arazisi olmayan yerlerde belediye, kamu arazisi olan yerlerde Bakanlar Kurulu yetkili.
Şimdi 3/2 çoğunluk gerekiyor. Nitelikli çoğunluğun verdiği kararlara diğerleri de uymak zorunda. SPK tarafından görevlendirilen uymayan, razı olmayan hissedarların hisselerini değerlendireceğiz. Bundan sonra yine açık arttırmayla anlaşma sağlayan diğer hisse sahiplerine satışa sunacağız. Almadılarsa o zaman devlet olarak ekspertiz değerinden ödeyip alacağız. Maliye adına teshir ettikten sonra anlaşma sağlayanların anlaşması neyse biz de devlet olarak onlara uyacağız. Eğer bizden yardım isterlerse onu da ödeyeceğiz. Bu şekilde çarkı döndüreceğiz. Mahkemeye gitme, tazminat hakları da var. Ancak yürütmeyi durdurma hakları yok.
Çevre Ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, kamuoyunda "kentsel dönüşüm" yasası olarak bilinen "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun"la ilgili merak edilenleri Teke Tek'te Fatih Altaylı'ya anlattı.
Altaylı'nın "Bu yasa neler getirecek? Neler olacak bu yasadan sonra?" sorusu üzerine Bayraktar, şunları söyledi:
"Biz ne yaptıysak bu yasaya kamuoyunda 'kentsel dönüşüm' yasası demekten kurtaramadık. Bu bir kulvar. Tüm kentsel dönüşümü kapsamıyor. Bu yasa diğer kentsel dönüşüm yasalarından değişik, afet riski taşıyan binaların dönüşümüdür. 1956'dan bu yana çıkartılan kentsel dönüşüm yasaları var. Rahmetli Özal'ın çıkardığı kısmen af olan büyük bir kentsel dönüşüm yasası var. Belediyelerin kanunlarında oldum olası var. Bizim dönemimizde de yenilenmesi gereken alanlarla ilgili kanun çıkardık. Belediye kanunun 73. maddesini değiştirerek çok kuvvetli bir yasa yaptık. Bu yasada kamu arazisi olmayan yerlerde belediye, kamu arazisi olan yerlerde Bakanlar Kurulu yetkili.
ÖNCELİK AFET RİSKİ TAŞIYAN BİNALAR
Bizim yasa öncelilkle olarak afet riski taşıyan alanların, binaların dönüştürülmesidir. Mal güvenliğini, mülkiyet hakkını, İnsanların can güvenliğini, yaşama hakkını koruyan bir yasadır. Diğer yasalar karşısında daha güçlü bir yasa. Öbür yasalarla beraber bu dönüşümü sağlayamadık. Türkiye'nin kendi bir olgusu, bina stoğu var. Türkiye'de yaklaşık 19,5 milyon bina stoğu var. Birim konut yani şehir diye adlandırılan yerler yani nüfusu 10.000'den yukarı olan kasabalar ilçe ve illerde yaşayan 20 milyona yakın kullanılan hane var. Bunları değiştirmek çok zor. İnsanları olduğu yerden başka yere taşımak ve 'senin evini yıkacağız' demek çok zor bir olay. Diyelim ki bir kişi kamu arazisinde ya da başkasının arazisinde salaş bir yapı yapmış. Derme çatma bir yapıyı izin almadan yapmış. Şimdi yasa çıktı. Düşünüyor ki bu binadan nasıl 3 bina alırım nasıl rant elde ederim. Biz bunu görüyoruz. Böyle çok önemli bir olay. Bu yasanın esas hızlanmasının sebebi budur.VAN DEPREMİ TETİKLEDİ
2010 yılında biz büyük bir kurultay yaptık. Orada kentsel dönüşümün ne kadar elzem olduğunu anlattık. Başbakanımız ve bakanlarımız geldi. Orada bu işin ayak izleri duyuldu. Ama Van bu işi tetikledi. 3 veya 5 senelik bir çalışma bu. Ciddi bir çalışma sonucu bir yasa yaptık. Meclise gittikten sonra 25 maddenin 12'si geçince bir daha durdurduk. Eleştiriler gelsin yanlışlıkları nelerdir, düzeltelim diye... Yasanın en önemli özelliklerinden bir tanesi mülkiyet hakkına dokunamıyordu. Bizim geri kalmış ülkelerde olduğu gibi bu şekilde mülkiyet statükosunu devam ettirerek işin içinden çıkamayacağımızı bilimadamları söyledi. Kimsenin hakkını yemeyelim dedik. Fakat bu işin yolunu açarken önümüze takoz koyanları da aşmak için nitelikli çoğunluğun verdiği kararlara da diğerleri uysun.NİTELİKLİ ÇOĞUNLUK ARANACAK
Bayraktar, "Riskli bir bina var. Apartmandan 10 kişi bu binayı yıkıp yenisini yapmak istiyor. Bir kişi karşı çıktığında olmuyordu. Şimdi bu değişti mi?"sorusuna da şu yanıtı verdi:Şimdi 3/2 çoğunluk gerekiyor. Nitelikli çoğunluğun verdiği kararlara diğerleri de uymak zorunda. SPK tarafından görevlendirilen uymayan, razı olmayan hissedarların hisselerini değerlendireceğiz. Bundan sonra yine açık arttırmayla anlaşma sağlayan diğer hisse sahiplerine satışa sunacağız. Almadılarsa o zaman devlet olarak ekspertiz değerinden ödeyip alacağız. Maliye adına teshir ettikten sonra anlaşma sağlayanların anlaşması neyse biz de devlet olarak onlara uyacağız. Eğer bizden yardım isterlerse onu da ödeyeceğiz. Bu şekilde çarkı döndüreceğiz. Mahkemeye gitme, tazminat hakları da var. Ancak yürütmeyi durdurma hakları yok.
Yorumlar