5 Haziran 2012 Salı

Kentsel Dönüşümde Rant Dedikodusu

Kentsel Dönüşümde Rant Dedikodusu

Kentsel Dönüşümde Rant Dedikodusu

Kentsel Dönüşüm Yasası olarak ta biline Depreme Dayanıksız Binaların Yenilenmesi Yasası ile birlikte kentsel dönüşüm bölgelerinde evi ya da arsası olanlar mütaahitlerle pazarlıklara başladılar hatta bi kaç bölgede proje inşaatlarına başlandı bile

Kentsel Dönüşüm'ün tamamlanması süresince de fısıltı gazetesinden eksik olmayacak rant iddaaları ise fazlasıyla dillenmeye başladı. Yapı Endüstri Merkezi ve İstanbul İnşaatçılar Derneği ve akademisyenler tarafından İstanbul'da düzenlenen Kentsel Dönüşüm ve Türkiye Toplantısı ile kentsel dönüşüm ve özellikle İstanbul ile ilgili sorunlar ve yapılması gerekenler masaya yatırıldı.
Nazmi Durbakayım ise konuşmasında emsal sorunu ve kat mülkiyeti kanununa değindi. Fikirtepe'yi örnekleyerek konuşan Durbakayım, “Fikirtepe'de emsal değeri 4,24 verildiğinde yeniden yapılabilir hale geliyor. Çünkü kısa katlı binalar. Bu durum Bağdat Caddesi'nde mümkün olmuyor. Oradaki binalar düşük emsal nedeniyle yıkılıp yeniden yapılamıyor. İnsanlar istismar noktasına geldi. Bütün ada 1'e kaç alırız derdinde.”diye konuştu sözlerine İstanbul'un artan nüfus sorunu ile devam eden Durbakayım, “İstanbul'un nüfusunun bu noktada kalması lazım. Anadolu boşaldı. İstanbul'un artık taşı toprağı altın değil.”diye konuştu. Panel boyunca tartışılan deprem gerçeği, tüm konuşmacıların değindiği konuların başında geldi. Hazırlanan Afet Yasası'nın destekçisi olduğunu vurgulayan Durbakayım, “Afet yasasının yanında can güvenliği yasasını bekliyorum. İnsanları göz göre göre tabutların içerisinde oturtanlara da yaptırım gücü gelmesi gerekiyor. Sivil toplum örgütleri, halk birlikte hareket etmeli. Kanunlar çıkana kadar duyarlı değiliz. Hangi sivil toplum örgütü bu konu hakkında raporlama yaptı? Vatandaş istismar noktasına geldi. Canını düşünmek değil, sağlayacağı rant peşine düşüldü. Yaptırım gücü getirecek yasayı sonuna kadar destekliyorum." diyerek devam etti.

Kentsel Dönüşüm ve Türkiye toplantısında konuşan İstanbul Şehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Güvenç, şehrin ulaşım sıkıntısının çözülmesi gerektiğini, raylı sistem, hızlı tren projelerinin hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı. Son günlerin tartışmalara yol açan konusu benzin zamlarına da vurgu yapan Güvenç, “Benzine ödediğimiz para ABD'nin 4 katı. Kentsel dönüşüm şehrin dışından başlamış olabilir. Ulaşım bu kadar pahalıyken insanlar neden uzağa gitsinler.”diye konuştu.


Atelye 70 Şehir Planlama ve Tasarım Grubu Kurucusu Prof.Hüseyin Kaptan, kentsel dönüşümün üç madde altında yürütülmesi gerektiğini söyledi. Konut stoğunun, yaşayabilen, onarım gereken ve yıkılması gereken olarak tespitinin ardından acil olarak değişmesi gerektiğinin altını çizen Kaptan, “Zeytinburnu'nu ele alalım. Tarihinde gecekondu bölgesi olan Zeytinburnu, sonraları belediyenin izniyle 4 kata kadar yükseldi. Yasadışı hamlelerle 7 kata kadar çıkan konutlar da oldu. Yasadışı yapılaşma sonucunda şu an bölgenin yüzde 60'ı yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya.”dedi. Hazırlanan dönüşüm yasasının, vahşi bir yükselme hareketine yol açacağını söyleyen Kaptan, “Gecekonduların arasında yükselen devasal kuleler, vahşi bir yükselmenin habercisidir.”tanımını yaptı.

Büyük projeler trafik yaratıyor

Kentsel dönüşüm panelinin öncesinde konuşan Prof. Doğan Kuban ise İstanbul'da çağlar boyu dönüşümü katılımcılara anlattı. Büyük yapılaşmanın sosyal yaşamı kısıtladığından bahseden Kuban, “Öncelikle altyapı ve ulaşım sorunu çözülmeli. Zincirlikuyu'da inşa edilen Zorlu Center, 600 bin metrekarelik alan üzerine kuruluyor. Ortalama 500 bin kişi yaşayacak. Bunun trafiğini düşünen var mı? diye konuştu.
50 katın üstünde beton çılgınlık

Nazmi Durbakayım, yükselen binaların aksine, şehrin yatay konsepte geçmesini savunuyor. "Yüksek bina yapmak ihtisas işidir."diyen Durbakayım, "İstanbul dünyanın en değerli yerlerinden biri. 50 katın üzerinde betonarme yapmak çılgınlık. Çeliğe geçmek lazım. Binayı yapmak önemli değil, tesisatını döeyebilmek zor."diye konuştu.

Şeytanın avukatlığını yapmayın

Afet yasasına karşı gelmenin yanlış olacağını söyleyen Durbakayım, "Şeytanın avukatlığını yaparsak 50 tane kulp buluruz. Yasa pek çok şeyin çözümünü beraberinde getirecek."diye konuştu

Bir araya gelsek 20 senede yapamayız

Garanti Koza Yönetim Kurulu Başkan Vekili, Dr. Ahmet Murat Binark, kentsel dönüşüm sürecinin tüm inşaat geliştiricileri bir araya gelse bile 15-20 senede tamamlanamayacağını söyledi. "2 milyon konutun en kısa sürede yenilenmesi gerekiyor."diyen Binark, "Rant konusu hepimizi zor durumda bırakıyor. Yanlış bir algı var, arsa az müteahhit çok gibi. Ama aslında arsa çok müteahhit çok. Arsa sahiplerinin beklentileri de ortada.Yenilenme için sivil kentsel dönüşüm yeterli olmayacak. Ekonomik ve efor olarak yetersiz kalacağız. "dedi.

Hiç yorum yok: