AVUKATLIK KANUNU
Kanun Numarası : 1136
Kabul Tarihi : 19/3/1969
Yayımlandığı R. Gazete : Tarih : 7/4/1969 Sayı: 13168
Yayımlandığı Düstur : Tertip: 5 Cilt: 8 Sayfa: 1694
Bu Kanunun yürürlükte olmayan hükümleri için bakınız
"Yürürlükteki Bazı Kanunların Mülga Hükümleri Külliyatı"
Cilt: 1 Sayfa: 1041
BİRİNCİ KISIM
Avukatlık ve Avukat
Avukatlığın mahiyeti
Madde 1 - Avukatlık, kamu hizmeti ve serbest bir meslektir.
(4667 sayılı yasa ile değişik) Avukat, yargının kurucu unsurlarından olan
bağımsız savunmayı serbestçe temsil eder.
Avukatlığın amacı
Madde 2 – (4667 sayılı yasa ile değişik) Avukatlığın amacı;
hukukî münasebetlerin düzenlenmesini, her türlü hukukî mesele ve
anlaşmazlıkların adalet ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesini ve hukuk
kurallarının tam olarak uygulanmasını her derecede yargı organları, hakemler,
resmî ve özel kişi, kurul ve kurumlar nezdinde sağlamaktır.
Avukat bu amaçla hukuki bilgi ve tecrübelerini adalet hizmetine ve kişilerin yararlanmasına tahsis eder.
(4667 sayılı yasa ile değişik) Yargı organları, emniyet makamları, diğer
kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadî teşebbüsleri, özel ve kamuya ait
bankalar, noterler, sigorta şirketleri ve vakıflar avukatlara görevlerinin
yerine getirilmesinde yardımcı olmak zorundadır. Kanunlarındaki özel hükümler
saklı kalmak kaydıyla, bu kurumlar avukatın gerek duyduğu bilgi ve belgeleri
incelemesine sunmakla yükümlüdür. Bu belgelerden örnek alınması vekâletname
ibrazına bağlıdır. Derdest davalarda müzekkereler duruşma günü beklenmeksizin
mahkemeden alınabilir.
İKİNCİ KISIM
Avukatlık Mesleğine Kabul
Avukatlığa kabul şartları
Madde 3 - (Değişik: 30/1/1979 - 2178/1 md.) Avukatlık mesleğine kabul edilebilmek için :
a) Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak,
b) Türk hukuk fakültelerinden birinden mezun olmak veya yabancı memleket hukuk fakültesinden mezun olup da Türkiye hukuk fakülteleri programlarına göre noksan kalan derslerden başarılı sınav vermiş bulunmak,
c) Avukatlık stajını tamamlayarak staj bitim belgesi almış bulunmak,
d)
(5558 sayılı yasa ile kalktı. RG 14.12.2006
)
e) Levhasına yazılmak istenen baro bölgesinde ikametgahı bulunmak,
f) Bu Kanuna göre avukatlığa engel bir hali olmamak gerekir.
İstisnalar
Madde 4.- (4667 sayılı yasa ile değişik) Adlî, idarî ve
askerî yargı hâkimlik ve savcılıklarında, Anayasa Mahkemesi raportörlüklerinde,
Danıştay üyeliklerinde, üniversiteye bağlı fakültelerin hukuk bilimi dersleri
dalında profesörlük, doçentlik, yardımcı doçentlik görevlerinde dört yıl, kamu
kurum ve kuruluşlarının hukuk müşavirliği görevinde on yıl süre ile hizmet
etmiş olanlarda 3 üncü maddenin ( c ) ve (d)
bentlerinde yazılı koşullar aranmaz.
Türk vatandaşları ve Türk uyruğuna kabul
olunanlardan yabancı hukuk fakültelerinden mezun olup da, geldikleri yerde dört
yıl süreyle mahkemelerin her derecesinde hâkimlik, savcılık veya avukatlık
yapmış ve avukatlığı meslek edinmiş bulunanlar, 3 üncü maddenin (b)
bendinde yazılı olduğu biçimde Türk hukuk fakülteleri programlarına göre noksan
kalan derslerden usulüne uygun olarak yapılan sınavlarda başarı göstermiş ve
ayrıca Türkçe’yi iyi bilir oldukları da bir sınavla anlaşılmış olmak kaydıyla,
3 üncü maddenin ( c) ve (d) bentlerinde yazılı koşulların dışında
tutulurlar.
Birinci ve ikinci fıkrada gösterilenlerin baro
levhasına yazılmasında, 17 nci maddenin (1) ve (2) numaralı bentlerinde yazılı
belgelerden başka sicil özetlerinin onanmış bir örneğinin de verilmesi
gereklidir.
Avukatlığa kabulde engeller
Madde 5 - Aşağıda yazılı durumlardan birinin varlığı halinde, avukatlık meslekine kabul istemi reddolunur :
a) (4667 sayılı
yasa ile değişik) Taksirli suçlar hariç
kesinleşmiş bir kararla iki yıldan fazla hapis veya bir yıldan fazla ağır hapis
cezasıyla veya basit ve nitelikli zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık,
dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanmak ve dolanlı iflâs gibi yüz
kızartıcı suçlarla istimal ve istihlâk kaçakçılığı hariç kaçakçılık, ihaleye
fesat karıştırmak suçlarından biri ile hüküm giymiş olmak,
b) (Değişik: 22/1/1986 - 3256/2 md.) Kesinleşmiş bir disiplin kararı sonucunda hakim, memur veya avukat olma niteliğini kaybetmiş olmak,
c) Avukatlık meslekine yaraşmayacak tutum ve davranışları çevresince bilinmiş olmak,
d) Avukatlık mesleki ile birleşemeyen bir işle uğraşmak,
e) Mahkeme kararı ile kısıtlanmış olmak,
f) İflas etmiş olup da itibarı iade edilmemiş bulunmak (Taksiratlı ve hileli müflisler itibarları iade edilmiş olsa dahi kabul olunmazlar),
g) Hakkında aciz vesikası verilmiş olup da bunu kaldırmamış bulunmak,
h) Avukatlığı sürekli olarak gereği gibi yapmaya engel vücut veya akılca malul olmak.
(4667
sayılı yasa ile değişik) Birinci
fıkranın (a) bendinde sayılan yüz kızartıcı suçlardan biri ile hüküm giymiş
olanların cezası ertelenmiş, paraya çevrilmiş veya affa uğramış olsa da
avukatlığa kabul edilmezler.
(Değişik:22/1/1986 - 3256/2 md.) Adayın birinci fıkranın (a) bendinde yazılı cezalardan birini gerektiren bir suçtan kovuşturma altında bulunması halinde, avukatlığa alınması isteği hakkındaki kararın bu kovuşturmanın sonuna kadar bekletilmesine karar verilebilir.
Şu kadar ki, ceza kovuşturmasının sonucu ne olursa olsun avukatlığa kabul isteğinin geri çevrilmesi gereken hallerde, sonuç beklenmeden istek karara bağlanır.
Baroya yazılma istemi
Madde 6 - (4667 sayılı yasa ile değişik ) (5558 Sayılı Yasa ile değişik) 4 üncü maddedeki koşulları taşıyanlar başvurdukları yer barosu levhasına yazılmalarını dilekçe ile isteyebilirler.
Karar
Madde 7 - Baro yönetim kurulu, levhaya yazılma istemi hakkında başvurma dilekçesinin varış tarihinden itibaren bir ay içinde gerekçeli olarak karar vermekle ödevlidir.
Süresi içinde karar verilmediği takdirde, adayın avukatlığa kabul istemi reddedilmiş sayılır. Bu halde aday bir aylık sürenin bitiminden itibaren on beş gün içinde Türkiye Barolar Birliğine itiraz edebilir. İtiraz üzerine 8 inci madde hükmü kıyas yolu ile uygulanır.
Redde veya kovuşturma sonuna kadar beklenmesine dair karara itiraz
Madde 8 - Baro Yönetim Kurulu, avukatlığa kabul istemini reddettiği veya kovuşturma sonuna kadar beklenmesine karar verdiği takdirde bunun gerekçesini kararında gösterir. Gerekçeli karar adaya tebliğ olunur.
Aday, bu karara karşı, tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde, kararı veren baro vasıtasıyla Türkiye Barolar Birliğine itiraz edebilir. Baro tarafından adaya, itiraz tarihini tespit eden bir belge verilir. Bu belge hiçbir vergi,harç ve resme tabi değildir.
Türkiye Barolar Birliği, itiraz üzerine dosya üzerinde gerekli incelemeleri
yaptıktan sonra, itirazı kabul veya reddeder. Türkiye Barolar Birliği itiraz tarihinden itibaren bir ay içinde bir karar vermezse, itiraz reddedilmiş sayılır.
(4667
sayılı yasa ile değişik) Baro yönetim kurullarının adayın levhaya yazılması
hakkındaki kararları, karar tarihinden itibaren onbeş gün içinde Türkiye
Barolar Birliğine gönderilir. Türkiye Barolar Birliği kararın kendisine
ulaştığı tarihten itibaren bir ay içinde uygun bulma veya bulmama kararını ve
itirazın kabul veya reddi hakkındaki kararlarını onaylamak üzere karar
tarihinden itibaren bir ay içinde Adalet Bakanlığına gönderir. Bu kararlar
Adalet Bakanlığına ulaştığı tarihten itibaren iki ay içinde Bakanlıkça karar
verilmediği veya karar onaylandığı takdirde kesinleşir. Ancak Adalet Bakanlığı
uygun bulmadığı kararları bir daha görüşülmek üzere, gösterdiği gerekçesiyle
birlikte Türkiye Barolar Birliğine geri gönderir. Geri gönderilen bu kararlar,
Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunca üçte iki çoğunlukla aynen kabul
edildiği takdirde onaylanmış, aksi halde onaylanmamış sayılır; sonuç Türkiye
Barolar Birliği tarafından Adalet Bakanlığına bildirilir.
Baro yönetim kurulunun, avukatlığı kabul isteminin reddi veya kovuşturma sonuna kadar beklenmesi hakkındaki kararları, süresi içinde itiraz edilmediği takdirde kesinleşir.
(4667
sayılı yasa ile değişik) Adalet
Bakanlığının dördüncü fıkra uyarınca verdiği kararlara karşı, Türkiye Barolar
Birliği, aday ve ilgili baro; Adalet Bakanlığının uygun bulmayıp bir daha
görüşülmek üzere geri göndermesi üzerine Türkiye Barolar Birliğince verilen
kararlara karşı ise, Adalet Bakanlığı, aday ve ilgili baro idarî yargı merciine
başvurabilir.
Barolar, kesinleşen kararları derhal yerine getirmeye mecburdurlar.
-----------------------
(1) Bu fıkrada geçen "Danıştay’" ibaresi, 22/1/1986 tarih ve 3256 sayılı Kanunun 28 inci maddesi ile "İdari Yargı Merciine" şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.
Avukatlık ruhsatnamesi ve yemin
Madde 9 - Avukatlık meslekine kabul edilen adaya, ilgili baro tarafından bir ruhsatname verilir.
Avukatlığa kabul, ruhsatnamenin verildiği andan itibaren hüküm ifade eder.
Aday böylece avukatlığa kabul edildikten sonra (Avukat) unvanını kullanmak hakkını kazanır. Durum Türkiye Barolar Birliğine bildirilir.
(5043 sayılı yasa ile değişik) Ruhsatnameler
ve avukat kimlikleri Türkiye Barolar Birliği
tarafından tek tip olarak bastırılır ve düzenlenir. 8 inci maddenin
dördüncü fıkrasında belirtilen şekilde Türkiye Barolar Birliği Yönetim
Kurulunca uygun bulma kararı verildiğinde ruhsatnameler Birlik Başkanı ve
ilgili Baro Başkanı tarafından imzalanır. Avukat kimlikleri, tüm resmî ve özel
kuruluşlar tarafından kabul edilecek resmî kimlik hükmündedir.
Mesleğe kabul edilen avukata ruhsatname verilirken, baro yönetim kurulu önünde aşağıdaki şekilde ant içtirilir:
(4667
sayılı yasa ile değişik) "Hukuka, ahlâka, mesleğin onuruna ve
kurallarına uygun davranacağıma namusum ve vicdanım üzerine andiçerim."
Avukatın and içtirildiği, andın metnini de kapsayan bir tutanağa bağlanır ve ilgilinin dosyasında saklanır. Tutanak baro yönetim kurulu üyeleri ile birlikte and içen avukat tarafından imzalanır.
Ret kararının bildirilmesi
Madde 10 - Avukatlık meslekine kabul edilmek için baroya başvuran bir adayın bu isteminin reddine veya kovuşturma sonuna kadar beklenmesine dair kararlar kesinleşince, ilgili baro, adayın adını diğer barolara ve Türkiye Barolar Birliğine bildirir. Bu halde, ret ve bekleme sebepleri ortadan kalkmadıkça, hiçbir baro o kimseyi levhasına yazamaz.
ÜÇÜNCÜ KISIM
Yasak Haller
Avukatlıkla birleşemeyen işler
Madde 11 - Aylık, ücret, gündelik veya kesenek gibi ödemeler karşılığında görülen hiçbir hizmet ve görev, sigorta prodüktörlüğü, tacirlik ve esnaflık veya meslekin onuru ile bağdaşması mümkün olmayan her türlü iş avukatlıkla birleşemez.
Avukatlıkla birleşebilen işler
Madde 12 - (Değişik: 22/1/1986-3256/3 md.) Aşağıda, sayılan işler 11 inci madde hükmü dışındadır:
a) Milletvekilliği, il genel meclisi ve belediye meclisi üyeliği,
b) (4667 sayılı yasa ile değişik) Hukuk
alanında profesör ve doçentlik,
c) Özel hukuk tüzelkişilerinin hukuk müşavirliği ve sürekli avukatlığı ile bir avukat yazıhanesinde ücret karşılığında avukatlık,
d) Hakemlik, tasfiye memurluğu, yargı mercilerinin veya adli bir dairenin verdiği herhangi bir görev veya hizmet,
e) Kamu iktisadi Teşebbüsleri Hakkında 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede başka iş veya hizmetle uğraşmaları yasaklanmamış bulunmak şartıyla; bu Kanun Hükmünde Kararnamenin kapsamına giren İktisadi Devlet Teşekkülleri, kamu iktisadi kuruluşları ve bunların müesseseleri, bağlı ortaklıkları ve iştirakleri ve iktisadi Devlet Teşekkülleri ile Kamu İktisadi kuruluşları dışında kalıp sermayesi Devlete ve diğer kamu tüzelkişilerine ait bulunan kuruluşların yönetim kurulu başkanlığı, üyeliği, denetçiliği,
f) Anonim, limited, kooperatif şirketlerin ortaklığı, yönetim kurulu başkanlığı, üyeliği ve denetçiliği ve komandit şirketlerde komanditer ortaklık,
g) Hayri, ilmi ve siyasi kuruluşların yönetim kurulu başkanlığı, üyeliği ve denetçiliği,
h)Gazete ve dergi sahipliği veya bunların yayım müdürlüğü.
Milletvekilleri hakkında, 3069 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyeliği ile Bağdaşmayan İşler Hakkında Kanun hükümleri saklıdır.
(4667 sayılı yasa ile değişik) (e)
bendinde gösterilenlerin, Hazinenin, belediye ve özel idarelerin, il ve
belediyelerin yönetimi ve denetimi altında bulunan daire ve kurumların, köy
tüzel kişiliklerinin ve kamunun hissedar olduğu şirket ve kuruluşların
aleyhinde; il genel meclisi ve belediye meclisi üyelerinin de bağlı
bulundukları tüzel kişilerin ve yüksek öğretimde görevli profesör ve
doçentlerin yüksek öğretim kurum ve kuruluşları aleyhindeki dava ve işleri
takip etmeleri yasaktır.
Bu yasak, avukatların ortaklarını ve yanlarında çalıştırdıkları avukatları da kapsar.
Bir kadroya bağlı olarak aylık veya ücreti Devlet, il veya belediye bütçelerinden yahut Devlet, il veya belediyelerin yönetimi ve denetimi altındaki daire ve müessese yahut şirketlerden verilen müşavir ve avukatlar, yalnız bu daire, müessese ve şirketlere ait işlerde avukatlık yapabilirler.
Avukatın hakim veya savcı ile hısımlık veya evlilik münasebeti:
Madde 13 - Bir hakim veya Cumhuriyet Savcısının eşi, sebep veya nesep itibariyle usul ve füruundan veya ikinci dereceye kadar (Bu derece dahil) hısımlarından olan avukat, o hakim veya Cumhuriyet Savcısının baktığı dava ve işlerde avukatlık edemez.
Bazı görevlerden ayrılanların avukatlık edememe yasağı
Madde 14 – (4667 sayılı yasa ile değişik) Emeklilik
veya istifa gibi sebeplerle görevlerinden ayrılan adlî, idarî ve askerî yargı
hâkim ve savcılarının son beş yıl içinde hizmet gördükleri mahkeme veya
dairelerin yargı çevresinde, görevden ayrılma tarihinden itibaren iki yıl süre
ile avukatlık yapmaları yasaktır.*
Yukarıki fıkra hükmü Anayasa Mahkemesi üyeleri ve Yüksek Mahkemeler hakimleri hakkında da uygulanır.
(Değişik: 22/1/1986-3256/4 md.) Devlet, belediye, il özel idare ve Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında 233 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin kapsamına giren iktisadi Devlet Teşekkülleri ile kamu iktisadi kuruluşları ve bunların müessese, bağlı ortaklık ve iştiraklerinde çalışanlar, buralardan ayrıldıkları tarihten itibaren iki yıl geçmeden ayrıldıkları idare aleyhine dava alamaz ve takipte bulunamazlar.
(Ek: 1/4/1981 - 2442/1 md.) Askeri Yargıtay Başkanı, Başsavcısı, İkinci Başkanı, Daire Başkanları ve Üyeleri, Milli Savunma Bakanlığı Askeri Adalet İşleri Başkanı, Askeri Adalet Teftiş Kurulu Başkanı, Genelkurmay Adli Müşaviri, sıkıyönetim adli müşavirleri ve sıkıyönetim askeri mahkemelerinde görevli hakim ve savcılar ile yardımcıları, başka hizmetlere atanmış olsalar bile anılan görevlerden ayrıldıkları tarihten itibaren üç yıl süre ile sıkıyönetim askeri mahkemelerinde avukatlık yapamazlar.
DÖRDÜNCÜ KISIM
Staj
Genel olarak
Madde 15 - (Değişik: 30/1/1979 - 2178/4 md.)
Avukatlık stajı bir yıldır. Stajın bu kısmında yer alan hükümler uyarınca ilk altı ayı mahkemelerde ve kalan altı ayı da en az beş yıl kıdemi olan (bu beş yıllık kıdem hesabına Kanunun 4 üncü maddesinde yazılı hizmette geçen süreler de dahildir.) bir avukat yanında yapılır.
Stajın hangi mahkeme ve adalet dairelerinde, ne surette yapılacağı yönetmelikte gösterilir.
Aranacak şartlar
Madde 16 – (4667 sayılı yasa ile değişik) 3
üncü maddenin (a), (b) ve (f) bentlerinde yazılı koşulları taşıyanlardan,
stajyer olarak sürekli staj yapmalarına engel işleri ve 5 inci maddede yazılı
engelleri bulunmayanlar, staj yapacakları yer barosuna bir dilekçe ile
başvururlar.
Dilekçeye eklenecek belgeler
Madde 17 - 16 ncı madde gereğince verilecek dilekçeye, aşağıda gösterilen belgeler eklenir.
1. Kanunun aradığı şartlara ilişkin belgelerin asılları ile onanmış ikişer örneği,
2. Adayın 3 üncü maddenin (f) ve 5 inci maddenin (a) bendlerinde yazılı halleri bulunmadığını gösteren bildiri kağıdı,
3. Yanında staj göreceği avukatın yazılı muvafakati,
4. Adayın ahlak durumu hakkında, o baroya yazılı iki avukat tarafından düzenlenmiş tanıtma kağıdı.
Bu belgelerin birer örneği baro başkanı tarafından onaylanarak Türkiye Barolar Birliğine gönderilir. Diğer örnek veya asılları barodaki dosyasında saklanır. 22 nci maddenin 2 ve 3 üncü fıkralarında yazılı hallerde, adayın yanında staj göreceği avukatın yazılı muvafakatine ait belge aranmaz.
(Ek: 22/1/1986-3256/5 md.) Staj isteminde bulunan tarafından verilen bildiri kağıdının hilafı ortaya çıktığı takdirde; aday hakkında Türk Ceza Kanununun 528 inci maddesine göre ceza tayin olunur.
İstemin ilanı
Madde 18 - Adayın istemi,yukarıdaki maddede yazılı hususlarla birlikte, istem tarihinden itibaren on gün içinde baronun ve adalet dairesinin uygun bir yerinde onbeş gün süre ile asılarak ilan olunur.
Her avukat veya stajyer yahut diğer ilgililer, bu süre içinde, adayın stajyer listesine yazılmasına itirazda bulunabilirler. Şu kadar ki, itirazın incelenebilmesi, açık delil veya vakıaların gösterilmiş olmasına bağlıdır.
Rapor
Madde 19 - Baro başkanı, istemin ilanından önce, baroya bağlı avukatlardan birini adayın gerekli nitelikleri taşıyıp taşımadığını ve avukatlıkla birleşmeyen bir işle uğraşıp uğraşmadığını araştırarak bir rapor düzenlemek üzere görevlendirir.
Görevlendirilen avukat, raporu en geç on beş gün içinde baroya vermekle yükümlüdür.
Karar
Madde 20 - Baro yönetim kurulu, itiraz süresinin bitmesinden itibaren bir ay içinde, 19 uncu maddede yazılı raporu da göz önünde tutarak, adayın stajyer listesine yazılıp yazılmaması hakkında gerekçeli bir karar verir. Karar ilgiliye tebliğ edilmekle beraber, bir örneği de incelenmek üzere dosyası ile birlikte o yer Cumhuriyet Savcılığına verilir.
Bu karar aleyhine baro yönetim kurulu üyeleri karar tarihinden, o yer Cumhuriyet savcısı kararın kendisine verildiği, ilgili ise kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren on beş gün içinde Türkiye Barolar Birliğine itiraz edebilirler.
Birinci fıkrada yazılı süre içinde bir karar verilmemiş olması halinde talep reddedilmiş sayılır. Bu takdirde, bir aylık sürenin bitiminden itibaren on beş gün içinde aday Türkiye Barolar Birliğine itiraz edebilir.
(4667 sayılı
yasa ile değişik) Türkiye Barolar Birliğinin itiraz üzerine verdiği kararlar
Adalet Bakanlığına ulaştığı tarihten itibaren iki ay içinde Bakanlıkça karar
verilmediği veya karar onaylandığı takdirde kesinleşir. Ancak Adalet Bakanlığı
uygun bulmadığı kararları bir daha görüşülmek üzere, gösterdiği gerekçesiyle
birlikte Türkiye Barolar Birliğine geri gönderir. Geri gönderilen bu kararlar,
Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunca üçte iki çoğunlukla aynen kabul
edildiği takdirde onaylanmış, aksi halde onaylanmamış sayılır; sonuç Türkiye
Barolar Birliği tarafından Adalet Bakanlığına bildirilir.
(4667 sayılı yasa ile ek) Adalet Bakanlığının yukarıdaki fıkra uyarınca
verdiği kararlara karşı, Türkiye Barolar Birliği, aday ve ilgili baro; Adalet
Bakanlığının onaylamayıp geri göndermesi üzerine Türkiye Barolar Birliğinin
verdiği kararlara karşı ise, Adalet Bakanlığı, aday ve ilgili baro idarî yargı
merciine başvurabilir.
Stajın başlangıcı
Madde 21 - Avukatlık stajı listeye yazılma ile başlar. İtiraz yazılmayı durdurur.
Yanında staj yapılacak avukat
Madde 22 - Avukat yanında staja başlayabilecekleri Cumhuriyet savcılığınca baroya bildirilenler, evvelce dilekçelerinde gösterdikleri ve muvafakatini aldıkları avukat yanında staja başlarlar.
Baro başkanının isteği veya ilgililerin başvurması üzerine, baro yönetim kurulu, stajın dilekçede gösterilenden başka bir avukat yanında yapılmasına karar verebilir.
17 nci maddenin 3 üncü bendinde yazılı belgeyi almak imkanını bulamayan adayların hangi avukat yanında staj göreceğini baro başkanı tayin eder.
Avukat, ikinci ve üçüncü fıkralardaki hallerde stajyeri kabul zorunluluğundadır.
Stajın yapılması ve stajyerin ödevleri
Madde 23. – (4667 sayılı yasa ile değişik) Staj
kesintisiz olarak yapılır. Stajyerin haklı nedenlere dayanarak devam etmediği
günler, engelin kalkmasından sonraki bir ay içinde başvurduğu takdirde, mahkeme
stajı sırasında Adalet Komisyonu, avukat yanındaki staj sırasında ise baro
yönetim kurulu kararı ile tamamlattırılır. Stajın yapıldığı yere göre adalet
komisyonu başkanı ve baro başkanı, haklı bir engelin bulunması halinde yanında
staj yaptığı avukatın da görüşünü alarak stajyere otuz günü aşmamak üzere izin
verebilir.
Stajyer, avukatla birlikte duruşmalara girmek,
avukatın mahkemeler ve idarî makamlardaki işlerini yapmak, dava dosyaları ve
yazışmaları düzenlemek, baroca düzenlenen eğitim çalışmalarına katılmak, baro
yönetim kurulunca verilen ve yönetmelikte gösterilecek diğer ödevleri yerine
getirmekle yükümlüdür. Stajyerler, meslek kurallarına ve yönetmeliklerde
belirlenen esaslara uymak zorundadırlar.
Staj raporları
Madde 24 - (Değişik: 30/1/1979 - 2178/5 md.)
Staj, Adalet Komisyonunun, baronun ve yanında çalışılan avukatın gözetimi altında yapılır.
Stajiyer hakkında, yanında staj gördüğü hakimler, Cumhuriyet savcıları tarafından staj durumu, mesleki ilgisi ve ahlaki durumunu belirten bir belge verilir.
Yanında staj görülen avukat tarafından, ilk
üç ayın bitiminde ve staj süresinin sonunda da kesin olarak, staj durumunu ve
adayın mesleki ilgisi ile ahlaki durumunu da kapsayan bir rapor verir.
Staj süresinin uzatılması
Madde 25. – (4667 sayılı yasa ile değişik)
Baro yönetim kurulu, stajyer hakkında verilen raporları değerlendirir,
gerektiğinde kurul üyelerinden birini görevlendirmek suretiyle yapılacak
inceleme sonuçlarını da göz önünde tutarak staj bitim belgesinin verilmesine
veya staj süresinin altı aya kadar uzatılmasına karar verebilir.
Yönetim kurulunun bu kararı kesindir.
Stajyerlerin
yapabileceği işler
Madde 26.- (4667 sayılı yasa ile değişik) Stajyerler, avukat yanında staja başladıktan
sonra, avukatın yazılı muvafakati ile ve onun gözetimi ve sorumluluğu
altında, sulh hukuk mahkemeleri, sulh
ceza mahkemeleri ile icra tetkik
mercilerinde avukatın takip ettiği dava ve işlerle ilgili duruşmalara girebilir ve icra
müdürlüklerindeki işleri yürütebilirler.
Bu yetki, staj bitim belgesinin verilmesi veya
staj listesinden silinme ile sona erer.
Stajiyerlere barolarca yapılacak
yardım
Madde 27. - (4667 sayılı yasa ile değişik)
Staj süresince stajyerlere Türkiye Barolar Birliğince kredi verilir.
Ödenecek kredinin kaynağı; avukatların yetkili
mercilere sunduğu vekâletnamelere avukatın yapıştıracağı pul bedelleri ile geri
ödemeden gelen paralar ve bunların gelirleridir. Bu pullar, Türkiye Barolar
Birliğince bastırılır. (5043 sayılı yasa ile değişik) Yapıştırılacak pulun
değeri; 2.7.1964 tarihli ve 492 sayılı
Harçlar Kanununun Yargı Harçları bölümünde yer alan vekâletname örnekleri için
kullanılan harç tarifesinin yüzde elli fazlası kadarıdır. Bu şekilde toplanan
tüm pul bedelleri mali yönden Sayıştay denetimine tabidir.
Avukatlarca vekâletname sunulan merciler, pul
yapıştırılmamış veya pulu noksan olan vekâletname ve örneklerini kabul edemez.
Gerektiğinde ilgiliye on günlük süre verilerek bu süre içinde pul
tamamlanmadıkça vekâletname işleme konulamaz.
Kredi
ödemelerinden arta kalan miktar, meslektaşlara destek ve meslekte gelişmeyi
sağlamakta kullanılır.
Bu kredinin ilke
ve koşulları, kimlere verileceği, miktarı, geri ödeme şekli, geri ödemeden
gelen paralar ile kredi ödemelerinden sonra arta kalan miktarın barolar ve
Türkiye Barolar Birliği arasında dağıtım ve sarf esasları ve diğer hususlar
Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunca hazırlanacak ve Adalet Bakanlığınca
onaylanacak yönetmelikte gösterilir.
Pul bedelleri ile
geri ödemeden gelen paralar ve bunların gelirleri, kredi ödemelerinden arta
kalan miktarın dağıtımı ve sarfı, her yıl Adalet Bakanlığı tarafından ek 4 üncü
maddedeki esas ve usullere göre denetlenir.
Sosyal yardım ve dayanışma fonu
MADDE 27/A. –(5043 sayılı yasanın 3.maddesi
ile eklenmiştir.) Türkiye Barolar Birliği nezdinde sosyal güvenlik, sosyal yardım ve dayanışma
hizmetlerinde kullanılmak üzere kaynağı bu Kanunun 27 nci maddesinin ikinci
fıkrasında gösterilen gelirlerin yarısı olan “Sosyal Yardım ve Dayanışma Fonu”
kurulmuştur.
Bu fondan yapılacak harcamaların esas ve
usulleri ile diğer hususlar Türkiye
Barolar Birliği Yönetim Kurulunca
hazırlanacak ve Adalet Bakanlığınca onaylanacak yönetmelik gösterilir.
Fon gelirleri ile harcamaları her yıl
Adalet Bakanlığı tarafından ek 4 üncü maddedeki esas ve usullere göre denetlenir. *
BEŞİNCİ KISIM
Avukatlık Sınavı
Sınav
Madde 28. 5558
Sayılı Yasa ile Mülga
Madde
29. 5558 Sayılı Yasa ile Mülga
Sınavın
şekli ve konuları
Madde 30.- (4667 sayılı yasa ile) (5558 Sayılı Yasa İle Mülga)
Sınav
sonuçları
Madde 31. -(4667 sayılı yasa ile) ( 5558 Sayılı Yasa ile Mülga)
ALTINCI KISIM
Avukatın Hak ve Ödevleri
Genel olarak
Madde
34. –(4667 sayılı yasa ile değişik)
Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir
şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının
gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar
Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler.
Yalnız avukatların yapabileceği işler
Madde 35 - (Değişik: 26/2/1970 - 1238/1 md.) Kanun işlerinde ve hukuki meselelerde mütalaa vermek, mahkeme, hakem veya yargı yetkisini haiz bulunan diğer organlar huzurunda gerçek ve tüzel kişilere ait hakları dava etmek ve savunmak, adli işlemleri takip etmek, bu işlere ait bütün evrakı düzenlemek, yalnız baroda yazılı avukatlara aittir.
Baroda yazılı avukatlar birinci fıkradakiler dışında kalan resmi dairelerdeki bütün işleri de takip edebilirler.
Dava
açmaya yeteneği olan herkes kendi davasına ait evrakı düzenleyebilir, davasını
bizzat açabilir ve işini takip edebilir. (4667 sayılı yasa ile ek) Ancak,
29.6.1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 272 nci maddesinde ön
görülen esas sermaye miktarının beş katı veya daha fazla esas sermayesi bulunan
anonim şirketler ile üye sayısı yüz veya daha fazla olan yapı kooperatifleri
sözleşmeli bir avukat bulundurmak zorundadır. Bu fıkra hükmüne aykırı davranan
kuruluşlara mahallin en büyük mülkî idare amiri tarafından sözleşmeli avukat
tayin etmedikleri her ay için, sanayi sektöründe çalışan onaltı yaşından büyük
işçiler için suç tarihinde yürürlükte bulunan, asgarî ücretin bir aylık brüt
tutarı kadar para cezası verilir. Verilen para cezalarına dair kararlar
ilgililere Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Bu cezalara karşı
tebliğ tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde yetkili sulh ceza mahkemesine
itiraz edilebilir. İtiraz
üzerine verilen karar kesindir. Bu cezalar 21.7.1953 tarihli ve 6183 sayılı
Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre tahsil edilir ve Hazineye
gelir kaydedilir.
Hukuk ve Ceza Muhakemeleri Usulleri kanunları ile diğer kanun hükümleri saklıdır.
Uzlaşma
sağlama
MADDE 35/A-(4667 sayılı yasa ile ek) Avukatlar dava açılmadan veya dava açılmış olup da henüz duruşma başlamadan önce kendilerine intikal eden iş ve davalarda, tarafların kendi iradeleriyle istem sonucu elde edebilecekleri konulara inhisar etmek kaydıyla, müvekkilleriyle birlikte karşı tarafı uzlaşmaya davet edebilirler. Karşı taraf bu davete icabet eder ve uzlaşma sağlanırsa, uzlaşma konusunu, yerini, tarihini, karşılıklı yerine getirmeleri gereken hususları içeren tutanak, avukatlar ile müvekkilleri tarafından birlikte imza altına alınır. Bu tutanaklar 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 38 inci maddesi anlamında ilâm niteliğindedir.
Sır saklama
Madde 36 - Avukatların, kendilerine tevdi edilen veya gerek avukatlık görevi, gerekse ,Türkiye Barolar Birliği ve barolar organlarındaki görevleri dolayısıyla öğrendikleri hususları açığa vurmaları yasaktır.
Avukatların birinci fıkrada yazılı hususlar hakkında tanıklık edebilmeleri, iş sahibinin muvafakatini almış olmalarına bağlıdır. Ancak, bu halde dahi avukat tanıklık etmekten çekinebilir. (4667 sayılı yasa ile ek) Çekinme hakkının kullanılması hukuki ve cezai sorumluluk doğurmaz.
Yukarıki hükümler, Türkiye Barolar Birliği ve baroların memurları hakkında da uygulanır.
İşin reddedildiğinin bildirilmesi:
Madde 37 - Avukat, kendisine teklif olunan işi sebep göstermeden reddedebilir. Reddin, iş sahibine gecikmeden bildirilmesi zorunludur.
İşi iki avukat tarafından reddolunan kimse, kendisine bir avukat tayinini baro başkanından isteyebilir.
(4667sayılı yasa ile değişik) Tayin olunan avukat, baro başkanı tarafından belirlenen ücret karşılığında işi takip etmek zorundadır.
İşin reddi zorunluluğu
Madde 38 - Avukat;
a) Kendisine yapılan teklifi yolsuz veya haksız görür yahut sonradan yolsuz veya haksız olduğu kanısına varırsa,
b) Aynı işte menfaati zıt bir tarafa avukatlık etmiş veya mütalaa vermiş olursa,
c) (4667 sayılı yasa ile değişik) Evvelce hakim, hakem, Cumhuriyet Savcısı, bilirkişi veya memur olarak o işte görev yapmış olursa,
d) Kendisinin düzenlediği bir senet veya sözleşmenin hükümsüzlüğünü ileri sürmek durumu ortaya çıkmışsa,
e) (İptal: Ana. Mah. nin 2/6/1977 tarihli ve E. 1977/43, K. 1977/84 sayılı kararı ile)
f) Görmesi istenilen iş, Türkiye Barolar Birliği tarafından tespit edilen mesleki dayanışma ve düzen gereklerine uygun değilse,
teklifi reddetmek zorunluğundadır.
Bu zorunluluk, avukatların ortaklarını ve yanlarında çalıştırdıkları avukatları da kapsar.
(Üçüncü fıkra iptal: Ana.Mah.nin 21/1/1971 tarihli ve E.1970/19, K.1971/9 sayılı kararı ile)
(Son fıkra iptal: Ana. Mah. nin 2/6/1977 tarihli ve E. 1977/43, K. 1977/84 sayılı kararı ile)
Avukatın dosya saklaması ve hapis hakkı
Madde 39 - Avukat, kendisine tevdi olunan evrakı, vekaletin sona ermesinden itibaren üç yıl süre ile saklamakla yükümlüdür. Şu kadar ki, evrakın geri alınması müvekkile yazı ile bildirilmiş olduğu hallerde saklama yükümlülüğü,bildirme tarihinden itibaren üç ayın sonunda sona erer.
Avukat, ücreti ve yapmış olduğu giderleri kendisine ödenmedikçe, elinde bulunan evrakı geri vermekle yükümlü değildir.
Tazminat isteklerinde zamanaşımı
Madde 40. – (4667
sayılı yasa ile değişik) İş sahibi tarafından sözleşmeye dayanılarak avukata
karşı ileri sürülen tazminat istekleri, bu hakkın doğumunun öğrenildiği
tarihten itibaren bir yıl ve her halde zararı doğuran olaydan itibaren beş yıl
geçmekle düşer.
Avukatın vekaletten çekilmesi
Madde 41 - Belli bir işi takipten veya savunmadan isteği ile çekilen avukatın o işe ait vekalet görevi, durumu müvekkiline tebliğinden itibaren on beş gün süre ile devam eder.
Şu kadar ki, adli müzaheret bürosu yahut baro başkanı tarafından tayin edilen avukat, kaçınılmaz bir sebep veya haklı bir özrü olmadıkça, görevi yerine getirmekten çekinemez. Kaçınılmaz sebebin veya haklı özrün takdiri avukatı tayin eden makama aittir.
Bir avukatın geçici olarak görevlendirilmesi
Madde 42 - Bir avukatın ölümü veya meslekten yahut işten çıkarılması veya işten yasaklanması yahut geçici olarak iş yapamaz duruma gelmesi hallerinde, baro başkanı, ilgililerin yazılı istemi üzerine veya iş sahiplerinin yazılı muvafakatini almak şartiyle, işleri geçici olarak takip etmek ve yürütmek için bir avukatı görevlendirir ve dosyaları kendisine devir ve teslim eder. (4667 sayılı yasa ile ek) Ayrıca durumu mahkemelere ve gerekli göreceği yerlere bildirir. Bu hükümler avukatlık ortaklığı hakkında da kıyasen uygulanır.
Yukarıki fıkrada yazılı işlere ait kanuni süreler, dosyaların devir ve teslimine kadar işlemez. Şu kadar ki, bu süre üç ayı geçemez.
(4667 sayılı yasa ile kaldırılmıştır.)
Kendisine görev verilen avukat haklı sebepler göstererek bunu reddedebilir. Ret sebeplerinin yerinde olup olmadığına baro yönetim kurulu karar verir.
Vekalet görevi, temsil edilen avukatın talimatına bağlı olmaksızın, bu görevi yapan avukatın sorumluluğu altında yürür. Yapılan işlerin ücretini, kendisine vekalet olunan avukat öder. Anlaşmazlık halinde ücretin miktarı baro yönetim kurulu tarafından belirtilir.
Büro edinme zorunluluğu
Madde 43 - Her avukat, levhaya yazıldığı tarihten itibaren üç ay içinde baro bölgesinde bir büro kurmak zorundadır. Büronun niteliklerini barolar belirtir.
Bir avukatın birden fazla bürosu olamaz. Birlikte çalışan avukatlar ayrı büro edinemezler.(4667 sayılı yasa ile ek) Avukatlık ortaklığı yurt içinde şube açamaz. Milletvekilleri, milletvekilliği süresince avukatlık yapamazlar.
Bürosunu veya konutunu değiştiren avukat yenilerinin adreslerini bir hafta içinde baroya bildirmek zorundadır.
Avukatların
birlikte veya avukatlık ortaklığı şeklinde çalışmaları
Madde 44. – (4667 sayılı yasa ile değişik)
Avukatlar, meslekî çalışmalarını aynı büroda birlikte veya avukatlık ortaklığı
şeklinde de yürütebilirler.
A) Aynı büroda birlikte çalışma
Birlikte çalışma, aynı baroya kayıtlı birden
çok avukatın meslekî çalışmalarını bir büroda yürütmeleridir. Bu birlikteliğin
tüzel kişiliği yoktur, yapılan iş ticarî sayılmaz.
Birlikte çalışan avukatlardan biri ya da
birkaçının ad ve/veya soyadının yanında (Avukatlık Bürosu) ibaresinin
kullanılması zorunludur. Karşılıklı hak ve yükümlülükler, gelir ve giderlerin
paylaşılması, büro yönetimi, birlikteliğin sona ermesi birlikte çalışanlarca
belirlenir ve yazılı olarak kayıtlı oldukları baroya bildirilir.
B) Avukatlık ortaklığı
Avukatlık
ortaklığı, aynı baroya kayıtlı birden çok avukatın bu Kanuna göre mesleklerini
yürütmek için oluşturdukları tüzel kişiliktir. Avukatlık ortaklığının çalışması
meslek çalışması olup, ticarî sayılmaz ve vergilendirme bakımından şahıs şirketlerine
ilişkin hükümler uygulanır. Avukatlık ortaklığının adı, bir ya da birkaç
ortağın ad ve/veya soyadlarına (Avukatlık Ortaklığı) ibaresi eklenerek
belirlenir. Yabancı sermayeyi teşvik mevzuatı çerçevesinde Türkiye’de faaliyet
göstermek isteyen yabancı avukatlık ortaklıkları, bu Kanuna ve avukatlık
ortaklığı düzenlemesine uygun olarak kurulmak koşuluyla, yalnızca yabancı
hukuklar ve milletlerarası hukuk konularında danışmanlık hizmeti verebilirler.
Bu sınırlama yabancı avukatlık ortaklığında çalışan Türkiye Cumhuriyeti
vatandaşı ya da yabancı avukatları da kapsar. Bu nev’i avukatlık ortaklıkları
için ortakların baroya kayıtlı olması şartı aranmaz. Bu kuralın uygulanması
mütekabiliyet esasına bağlıdır.
Ana
sözleşmesi tip ana sözleşmeye uygun olarak düzenlenen avukatlık ortaklığı,
kurucularının kayıtlı bulunduğu baro yönetim kurulu tarafından Baro Avukatlık
Ortaklığı Siciline yazılmasıyla tüzel kişilik kazanır. Yazılma istemi, ancak
Kanuna ve tip ana sözleşmeye aykırılık gerekçesiyle reddedilebilir. Bu durumda
8 inci madde hükümleri kıyasen uygulanır. Ana sözleşmenin bir örneği Türkiye
Barolar Birliğine gönderilir.
a) Ortakların hak ve borçları
1. Ortaklık payları ve oranları serbestçe
belirlenir. Ortakların payı, ancak ortaklara veya avukat olan üçüncü kişilere
devredilebilir. Ortakların pay devrinin sözleşme ile yasaklanması veya
ortakların pay devrine onay vermemeleri, mirasçının avukat olmaması ya da
ortaklığı kabul etmemesi, ortağın emeklilik veya sağlık nedenleri ile
avukatlığı bırakması, baro levhasından silinmesi, meslekten çıkması veya
çıkarılması, ortaklıktaki payına haciz konulması halinde ortaklık payı gerçek
değeri üzerinden diğer ortaklar tarafından payları oranında alınır. Bu
işlemlerin üç ay içerisinde sonuçlandırılmaması halinde, yönetmelikteki tasfiye
hükümleri uygulanır.
2. Vekâletnameler ortaklık adına düzenlenir.
Ortaklık iş veya davayı takip edecek avukatlara yetki belgesi verir.
3. Avukatlık ortaklığı, amacın dışında hak ve
mal edinemez, üçüncü kişilerle ortaklık kuramaz, tüzel kişilerin paylarını
alamaz. Ortaklar; birden fazla avukatlık ortaklığının ortağı olamaz, ortaklığın
bürosu dışında büro edinemez ve bağımsız olarak dava ve iş takip edemezler.
4. Avukatlık ortaklığı; ortaklarının ve
çalışan avukatların ortaklık ile ilgili her türlü işlem, eylem ve borçlarından
dolayı bunlarla birlikte müştereken ve müteselsilen sınırsız sorumludur.
Ortakların ve ortaklıkta çalışan avukatların meslekî görevlerinden dolayı
Avukatlık Kanunu ve meslek kurallarına göre sorumlulukları saklıdır. Avukatlık ortaklıkları
hakkında da bu Kanundaki disiplin işlem ve cezaları uygulanır.
5. Defter ve kayıtların tutulmasından
ortaklığın yönetim ve temsili ile görevli ortak sorumludur. Avukatlık
ortaklığı; iş ve dava defteri, pay defteri, karar defteri, gelir-gider defteri
ve demirbaş defteri tutmak zorundadır.
b) Uyuşmazlıkların çözümü
Avukatların birlikte çalışmalarından veya
avukatlık ortaklığında; ortakların kendi aralarında ve ortaklıkla ilgili her
türlü uyuşmazlıklar ile ortaklık pay devir ve intikalinde bedele ilişkin olarak
üçüncü şahıslarla aralarında çıkacak anlaşmazlıklar, bu Kanunun 167 nci
maddesinde tanımlanan hakem kurulu tarafından, bu Kanun ve yönetmelik
hükümlerine göre çözümlenir.
c)
Avukatlık ortaklığı tip ana sözleşmesinde bulunması gereken; ortakların kimlik
bilgileri, ortaklığın unvanı ve adresi, ortaklık payları, ortaklar arasındaki
ilişkiler, iş ve davalarla ilgili iş bölümü, yönetici ortakların yetkileri,
ortaklığın yönetimi ve temsili, ortaklar kurulu, kurulun görev ve yetkileri,
gelir ve giderin paylaşılması, denetim, ortaklıktan çıkma, çıkarılma, pay
devri, ortaklığın sona ermesi, fesih, infisah ve tasfiye gibi hususların esas,
şekil ve şartları Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunca hazırlanıp Adalet
Bakanlığınca onaylanarak Resmî Gazetede ilan edilen yönetmelikte düzenlenir.
Avukat bürosunda çalışabilecek kişiler
Madde 45 – (4667 sayılı yasa ile değişik) Avukatlar ve avukatlık ortaklıkları,
bürolarında yalnız avukatlık mesleği için gerekli olan yardımcı elemanları
çalıştırabilirler.
Hakimliğe ve avukatlığa engel suçlardan
biri ile hükümlü olanlar veya avukatlıktan yasaklananlarla her ne şekilde
olursa olsun işbirliği edilemez veya bu gibiler büroda çalıştırılamaz
(4667 sayılı yasa ile değişik) Yukarıdaki
hükümlere aykırı hareket eden avukat, ilk defasında işten, tekrarında meslekten
çıkarma; avukatlık ortaklığı ilk defasında işten çıkarma, tekrarında ise avukatlık
ortaklığı sicilinden silinme cezası ile cezalandırılır.
İşlerin stajiyer veya sekreterle takibi, dava dosyalarının incelenmesi ve dosyadan örnek alma
Madde 46. -(4667 sayılı yasa ile değişik) Avukat, işlerini kendi sorumluluğu altındaki
stajyeri veya yanında çalışan sekreteri eliyle de takip ettirebilir, fotokopi
veya benzeri yollarla örnek aldırabilir. Avukatın onanmasını istemediği
örnekler harca tâbi değildir.
Avukat veya stajyer, vekâletname olmaksızın
dava ve takip dosyalarını inceleyebilir. Bu inceleme isteğinin ilgililerce
yerine getirilmesi zorunludur. Vekâletname ibraz etmeyen avukata dosyadaki
kağıt veya belgelerin örneği veya fotokopisi verilmez.
Çekişmeli hakları edinme yasağı
Madde 47 - Avukat el koyduğu işlere ait çekişmeli hakları edinmekten veya bunların edinilmesine aracılıktan yasaklıdır. Bu yasak, işin sona ermesinden itibaren bir yıl sürer.
Birinci fıkra hükmü, avukatın ortaklarını ve yanında çalıştırdığı avukatları da kapsar.
(4667 sayılı yasa ile ek) Ancak, 164 üncü
madde hükmü saklıdır.
Avukata çıkar karşılığında iş getirme
Madde 48 - Avukat veya iş sahibi tarafından vaat olunan veya verilen bir ücret yahut da herhangi bir çıkar karşılığında avukata iş getirmeye aracılık edenler ve aracı kullanan avukatlar altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Bu eylemi yapanlar memur iseler, verilecek hapis cezası bir yıldan aşağı olamaz.
Avukatların resmi kılığı
Madde 49 - Avukatlar, mahkemelere, Türkiye Barolar Birliğinin belirteceği resmi kılıkla çıkmak zorundadırlar.
Baroya ve avukatlara ayrılacak yer
Madde 50 - Her adalet dairesinde, bölgesinde bulunduğu baro için, her mahkeme salonunda ve icra dairesinde ise avukatlar için ihtiyaca yetecek nitelikte yer ayrılması zorunludur.
(4667 sayılı yasa ile ek) Ayrıca
her cezaevinde ve kolluk biriminde mesleğin onuruna ve önemine uygun bir
görüşme yeri ayrılır. Bu yerlerin bakım ve onarımı ilgisine göre Adalet
ve İçişleri Bakanlıklarınca yaptırılır.
Danışma yapılması uygun olmayan yerler
Madde 51 - Avukatlar, baroda yazılı olan bürolarından başka yerlerde, mahkeme salonunda veya adalet binasının başka bir yerinde iş sahipleri ile hukuki danışmada bulunmaktan ve iş kabul etmekten yasaklıdırlar.
Yukarıki fıkra hükmü, avukatın özel olarak çağrıldığı hallerde uygulanmaz.
Dosya tutmak
Madde 52 - Avukat, üzerine aldığı her iş yahut yazılı mütalaasına baş vurulan her husus hakkında düzenli dosya tutmak zorundadır.
Avukat, kendisi tarafından yazılan veya taslağı yapılan her belgeyi imzalamakla yükümlüdür.
Görüşmelere ait tutanak
Madde 53 - Avukat, iş için yaptığı görüşmelerden gerekli saydıklarını bir tutanakla tespit eder. Tutanağın altı, görüşmede bulunanlar tarafından imzalanır.
Sicil cüzdanları
Madde 54 - Levhada yazılı olan her avukatın bağlı olduğu baroda, Türkiye Barolar Birliğinden gönderilen örneğe göre düzenlenecek bir sicil cüzdanı bulunur. Bu cüzdan gizlidir; ancak sahibi veya vekalet vereceği başka bir avukat tarafından her zaman görülebilir ve gerekli not alınabilir.
Bir barodan diğerine nakil halinde, cüzdan, nakledilen baro başkanlığına gönderilir.
Reklam yasağı
Madde 55 - Avukatların iş elde etmek için, reklam sayılabilecek her türlü teşebbüs ve harekette bulunmaları ve özellikle tabelalarında ve basılı kağıtlarında avukat unvanı ile akademik unvanlarından başka sıfat kullanmaları yasaktır.
(4667
sayılı yasa ile ek) Bu yasak, ortak avukatlık bürosu ve avukatlık
ortaklığı hakkında da uygulanır.
(4667 sayılı yasa ile ek) Yukarıdaki yasaklara ilişkin esaslar Türkiye Barolar Birliğince düzenlenecek yönetmelikle belirlenir.
Örnek çıkarabilme ve tebligat yapabilme hakkı
Madde 56 - Usulüne uygun olarak düzenlenen ve avukata verilmiş olan vekaletname 52 nci maddede yazılı dosyada saklanır. Avukat, bu vekaletnamenin örneğini çıkarıp aslına uygunluğunu imzası ile onaylayarak kullanabilir. Avukatın çıkardığı vekaletname örnekleri bütün yargı mercileri, resmi daire ve kurumlar ile gerçek ve tüzel kişiler için resmi örnek hükmündedir.
Asıllarının verilmesi kanunda açıkça gösterilmeyen hallerde avukatlar, takip ettikleri işlerde, aslı kendilerinde bulunan her türlü kağıt ve belgelerin örneklerini kendileri onaylayarak yargı mercileri ile diğer adalet dairelerine verebilirler.
Aslı olmayan vekaletname veya diğer kağıt ve belgelerin örneğini onaylayan yahut aslına aykırı örnek veren avukat üç yıldan altı yıla kadar ağır hapis cezası ile cezalandırılır.
Avukatlar, vekalet aldıkları işlerde, ilgili yargı mercii aracılığı ile ve bu yargı merciinin tebligat konusunda bir kararı olmaksızın, diğer tarafa adli kağıt ve belge tebliğ edebilirler. Tebliğ edilen kağıt ve belgelerin birer nüshası, gerekli harç, vergi ve resim ödenmek şartıyla, ilgili yargı merciinin dosyasına konur.
(4667
sayılı yasa ile ek) Avukatlar veya avukatlık ortaklığı başkasını tevkil etme yetkisini haiz
oldukları bütün vekâletnamelerini kapsayacak şekilde bir başka avukata veya
avukatlık ortaklığına vekâletname yerine
geçen yetki belgesi verebilir. Bu yetki
belgesi vekâletname hükmündedir.
(4667 sayılı yasa ile ek) Vekâletnameler Türkiye için tek tip
olup, vekâletnamenin biçim ve içeriği Türkiye Barolar Birliği ile Türkiye
Noterler Birliği tarafından hazırlanır.
Avukata karşı işlenen suçlar
Madde 57 - Görev Sırasında veya yaptığı görevden dolayı avukata karşı işlenen suçlar hakkında, bu suçların hakimlere karşı işlenmesine ilişkin hükümler uygulanır.
Soruşturmaya yetkili Cumhuriyet Savcısı
Madde
58 – (4667 sayılı yasa ile değişik) Avukatların avukatlık veya Türkiye Barolar
Birliği ya da baroların organlarındaki görevlerinden doğan veya görev sırasında
işledikleri suçlardan dolayı haklarında soruşturma, Adalet Bakanlığının
vereceği izin üzerine, suçun işlendiği yer Cumhuriyet savcısı tarafından
yapılır. Avukat yazıhaneleri ve konutları ancak mahkeme kararı ile ve kararda
belirtilen olayla ilgili olarak Cumhuriyet savcısı denetiminde ve baro
temsilcisinin katılımı ile aranabilir. Ağır cezayı gerektiren suçüstü halleri
dışında avukatın üzeri aranamaz.
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ile Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun duruşmanın inzibatına ilişkin hükümleri saklıdır. Şu kadar ki, bu hükümlere göre avukatlar tutuklanamayacağı gibi, haklarında hafif hapis veya hafif para cezası da verilemez.
Kovuşturma izni, son soruşturmanın açılması kararı ve duruşmanın yapılacağı mahkeme :
Madde 59 - 58 inci maddeye göre yapılan soruşturmaya ait dosya Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne tevdi olunur. İnceleme sonunda kovuşturma yapılması gerekli görüldüğü takdirde dosya, suçun işlendiği yer ağır ceza mahkemesine en yakın bulunan ağır ceza mahkemesi Cumhuriyet Savcılığına gönderilir.
Cumhuriyet Savcısı beş gün içinde, iddianamesini düzenliyerek dosyayı son soruşturmanın açılmasına veya açılmasına yer olmadığına karar verilmek üzere ağır ceza mahkemesine verir.
İddianamenin bir örneği, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun hükümleri uyarınca, hakkında kovuşturma yapılan avukata tebliğ olunur. Bu tebliğ üzerine avukat, kanunda yazılı süre içinde bazı delillerin toplanmasını ister veya kabule değer bir istemde bulunursa nazara alınır, gerekirse soruşturma başkan tarafından derinleştirilir.
Haklarında son soruşturmanın açılmasına
karar verilen avukatların duruşmaları, suçun işlendiği yer ağır ceza
mahkemesinde yapılır.(4667 sayılı yasa ile ek) Durum avukatın kayıtlı olduğu baroya bildirilir.
İtiraz hakkı
Madde 60 - 59 uncu maddede yazılı mahkemelerin tutuklama veya salıverilmeye yahut son soruşturmanın açılmasına yer olmadığına dair kararlarına karşı Cumhuriyet Savcısı veya sanık tarafından genel hükümler uyarınca itiraz olunabilir.
Bu itiraz, suçun işlendiği yer ağır ceza mahkemesi hariç olmak üzere, itiraz edilen kararı veren mahkemeye en yakın ağır ceza mahkemesinde incelenir.
Ağır cezayı gerektiren suçüstü hali
Madde
61. – (4667 sayılı yasa ile değişik)
Ağır cezayı gerektiren suçüstü halinde hazırlık soruşturması, bizzat
Cumhuriyet savcısı tarafından genel hükümlere göre yapılır.
Görevi savsaklama ve kötüye kullanma
Madde 62 - Türk Ceza Kanununun 294 ve 295 inci maddelerinde yazılı hallerden başka (Her ne şekilde olursa olsun) bu kanun ve diğer kanunlar gereğince avukat sıfatı ile veya Türkiye Barolar Birliğinin yahut baroların organlarında görevli olarak kendisine verilmiş bulunan görev ve yetkiyi ihmal veya kötüye kullanan avukat Türk Ceza Kanunun 230 ve 240 ıncı maddeleri gereğince cezalandırılır.
Avukatlık yetkilerinin başkaları tarafından kullanılmaması
Madde 63 - Baro levhasında yazılı bulunmayanlar ve işten yasaklanmış olan avukatlar, şahıslarına ait olmayan dava evrakını düzenleyemez, icra işlemlerini takip edemez ve avukatlara ait diğer yetkileri kullanamazlar. Baro levhasında yazılı bulunmayanlar avukatlık unvanını da taşıyamazlar. (1)(4667 sayılı yasa ile ek) Şu kadar ki, baro levhasındaki kaydı yirmi yılı dolanlardan, bürosunu kapatarak vergi kaydını sildiren avukatlar durumları hakkında bilgi vermek ve baroya karşı görev ve yükümlülüklerini yerine getirmek koşuluyla sadece avukat unvanını kullanabilirler.
(Değişik: 22/1/1986-3256/7 md.) Birinci fıkra hükmüne aykırı eylemde bulunanlar yüz bin liradan bir milyon liraya kadar ağır para cezasına ve altı aydan bir yıla kadar hapis cezasına mahkûm edilirler.
(Değişik: 22/1/1986-3256/7 md.) Avukatlık yapmak yetkisini taşımadıkları halde muvazaalı yoldan alacak devralarak ve kanunların tanıdığı başka hakları kötüye kullanarak avukatlara ait yetkileri kullananlar bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş yüz bin liradan beş milyon liraya kadar ağır para cezasıyla cezalandırılırlar.
Mahkemeler, icra ve iflas daireleri ve barolar, bu maddenin kapsamına giren bir olayı öğrenince Cumhuriyet Savcılığına bildirmek zorundadırlar. Yapılacak kovuşturma sonucu Cumhuriyet Savcısı tarafından baroya bildirilir.
------------------
(1) Bu hükmün uygulanmasında ek 1 inci maddeye bakınız.
Baro yönetim kuruluna karşı özel görevler
Madde 64 - Denetleme ve şikayetle ilgili meselelerde avukat, bu kanunda gösterilen meslek sırrını saklama yükümlülüğüne aykırı düşmedikçe, baro başkanına veya yönetim kuruluna yahut bunlar tarafından görevlendirilen üyelerden birine bilgi vermek ve istek üzerine dosyaları göndermek, dinlenmek üzere çağırıldığı hallerde baro başkanı, yönetim kurulu veya bu kurul üyelerinden birinin davetine uymak zorundadır.
(Değişik : 22/1/1986-3256/8 md.) Birinci fıkrada yazılı zorunluğa uymayan avukat hakkında, baro yönetim kurulu, onbin liradan yüzbin liraya kadar para cezası verebilir. Bu ceza her davet ve isteğe uymama halinde yeniden verilebilir. Ancak, gönderilen yazıda, davet ve isteğe uymama halinde para cezası verileceğinin belirtilmiş olması şarttır.
Bu para cezasına karşı, tebliğinden itibaren onbeş gün içinde, baro disiplin kuruluna itiraz olunabilir. Baro disiplin kurulunun kararı kesindir.
Yukarıki fıkralar gereğince hükmedilen para cezaları, bu kanunun disiplin cezalarına ilişkin hükümlerine göre tahsil edilir ve baroya irat yazılır.
Baro keseneğini ödememekte direnme
Madde 65. –(4667 sayılı yasa ile değişik) Genel kurulca belirlenen yıllık kesenek, her
yılın Ocak ve Temmuz aylarında iki eşit taksitte ödenir. Süresi içinde
ödenmeyen yıllık keseneğe aylık yüzde beş gecikme zammı uygulanır.
(21.7.2004 tarih ve sayılı yasa ile
yürürlükten kaldırılmıştır. )
Yıllık keseneği, tebligata rağmen, kabule
değer bir sebep olmaksızın ödememekte direnen avukatların ve avukatlık
ortaklıklarının adları, yönetim kurulu kararıyla borçlarını gecikme zammıyla
ödeyinceye kadar levha ve sicilden silinir ve durum ilgili yerlere bildirilir.
Bu durumda olan avukat ve avukatlık ortaklıklarının borçları yasal yollardan
alınır.
YEDİNCİ KISIM
Baro Levhası ve Avukatlar Listesi
Levhaya yazılma yükümlülüğü
Madde 66 - Her avukat, bölgesi içinde sürekli olarak avukatlık edeceği yerin baro levhasına yazılmakla, yükümlüdür.(1)
Bir baro levhasına yazılmış olan avukat, sürekli olmamak şartıyla, memleketin her yerinde avukatlık yapmaya yetkilidir.
---------------------
(1) Bu hükmün uygulanmasında ek 1 inci maddeye bakınız.
Avukatlığın sürekli olarak başka bölgede yapılması
Madde 67 - Bir avukat, levhasında yazılı bulunduğu baro bölgesi dışında sürekli olarak avukatlık eder veya disiplin cezası gerektiren bir eylemde bulunursa, o yer barosu yönetim kurulu tarafından bu konuda düzenlenecek tutanak, gereken işlem yapılmak üzere, avukatın levhasında yazılı olduğu baroya gönderilir.
Başka baroya nakil
Madde 68 - Bir barodan diğer baroya nakil hakkındaki istekler, levhasına yazılmak istenen baro yönetim kuruluna yazı ile yapılır.
Nakil dilekçelerine hangi belgelerin ekleneceği ve nakilde ne gibi usullerin uygulanacağı yönetmelikte gösterilir.
Nakille ilgili inceleme ve istemin kabulü
Madde 69 - Nakil isteği ile baş vurulan baronun yönetim kurulu, istekte bulunan avukat hakkında gerekli gördüğü her türlü inceleme ve işlemleri yapar ve özellikle avukatın disiplin kovuşturması altında olup olmadığını, ödenecek borcu bulunup bulunmadığını levhasına yazılı olduğu barodan sorar. Disiplin kovuşturmasının sonuçlanmasından veya avukatın baroya borçlarını ödemesinden evvel hiçbir işlem yapılamaz.
Nakil isteminin kabulü halinde verilecek karar, nakledilen baro yönetim kurulu tarafından Türkiye Barolar Birliğine ve avukatın ayrıldığı baroya derhal bildirilir.
Nakil isteminin reddi
Madde 70 - Nakil isteminin, levhasına yazılmak için başvurulan baroca reddi halinde, nakil isteğinde bulunan avukat, bu kararın kendisine tebliğinden itibaren onbeş gün içinde Türkiye Barolar Birliğine itiraz edebilir.
Baro yönetim kurulu, nakil isteminin baroya varışı tarihinden itibaren bir ay içinde bir karar vermezse istem reddedilmiş sayılır. Bu halde bir aylık sürenin bitiminden itibaren onbeş gün içinde ilgili, Türkiye Barolar Birliğine itiraz edebilir.
Türkiye Barolar Birliğinin itiraz üzerine vereceği kararlar kesin olup bu kararlara karşı ilgili tarafından İdari Yargı Merciine başvurulabilir.(1)
Türkiye Barolar Birliği itiraz dilekçesinin varışı tarihinden itibaren üç ay içinde bir karar vermezse itiraz reddedilmiş sayılır.
Türkiye Barolar Birliği itirazın kabulü hakkındaki kararını, avukatın naklettiği ve ayrıldığı barolara derhal bildirir.
---------------------
(1) Bu fıkrada geçen "Danıştay’" ibaresi, 22/1/1886 tarih ve 3256 sayılı Kanunun 28 nci maddesi ile "İdari Yargı Merciine" şeklinde değiştirilmiştir.
Levhadan
ve avukatlık ortaklığı sicilinden silme
Madde 71. – (4667 sayılı yasa ile değişik)
Levhadan silme ve avukatlık ortaklığı sicilinden silme kararını avukatın veya
avukatlık ortaklığının kayıtlı olduğu baronun yönetim kurulu verir.
Bu karardan önce avukatın yazılı cevabı istenmekle
birlikte kendisinin dinlenmesi veya dinlenmek üzere yapılan çağrıya süresi
içinde uymamış olması şarttır. Avukatlık ortaklığı hakkında da karar verilmesi
için ortaklık tarafından görevlendirilecek bir ortağın dinlenmesi veya yapılan
çağrıya uyulmamış olması gereklidir.
Levhadan ve avukatlık ortaklığı sicilinden
silme kararı gerekçeli olarak verilir. Bu karara karşı avukat veya avukatlık
ortaklığı tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Türkiye Barolar Birliğine
itiraz edebilir. Türkiye Barolar Birliğinin itiraz üzerine verdiği kararlar
Adalet Bakanlığına ulaştığı tarihten itibaren iki ay içinde Bakanlıkça karar
verilmediği veya karar onaylandığı takdirde kesinleşir. Ancak Adalet Bakanlığı
uygun bulmadığı kararları bir daha görüşülmek üzere, gösterdiği gerekçesiyle
birlikte Türkiye Barolar Birliğine geri gönderir. Geri gönderilen bu kararlar,
Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunca üçte iki çoğunlukla aynen kabul
edildiği takdirde onaylanmış, aksi halde onaylanmamış sayılır; sonuç Türkiye
Barolar Birliği tarafından Adalet Bakanlığına bildirilir. 8 inci maddenin
altıncı ve yedinci fıkraları hükümleri burada da kıyasen uygulanır.
Levhadan ve avukatlık ortaklığı sicilinden
silme kararı kesinleşinceye kadar ilgili avukat veya avukatlık ortaklığı
avukatlık faaliyetini devam ettirme hakkına sahiptir. Şu kadar ki; levhadan
silme ve avukatlık ortaklığı sicilinden silme kararı kesinleşinceye kadar
avukatın veya avukatlık ortaklığının görevini sürdürmesinde sakınca görülmesi halinde
baro yönetim kurulunun istemi ile baro disiplin kurulu avukatı veya avukatlık
ortaklığını geçici olarak işten yasaklayabilir.
Levhadan silinmeyi gerektiren haller
Madde 72 - Aşağıdaki hallerde avukatın adı levhadan silinir:
a) Avukatlığa kabul için bu kanunun aradığı şartların sonradan kaybedilmiş olması,
b) Ruhsatnamenin verildiği tarihte onun verilmemesini gerekli kılan sebeplerin varlığının sonradan tespit edilmiş bulunması,
c)
(4667 sayılı yasa ile değişik) Üç ay içinde baro bölgesinde bir büro açılmamış
olması veya büronun kapatılmış yahut baro bölgesi dışına nakledilmiş bulunması,
uyarıya rağmen kayıtlı olduğu baro dışında sürekli olarak avukatlık yapan
avukatın çalışmasını sürdürdüğü baroya kaydını yaptırmaması,
d)
(4667 sayılı yasa ile değişik) Baro
ve Türkiye Barolar Birliği yıllık keseneklerinin veya staj kredilerinin
tebligata rağmen geri ödenmemesi,
e) Avukatın, meslekten isteği ile ayrılmış olması,
f) Topluluk sigortası primlerinin topluluk sözleşmesinde gösterilen zamanlarda ödenmemesi,
g) (Ek: 22/1/1986 - 3256/9 md.) 10 uncu maddedeki engele rağmen levhaya yazılmış olması.
(Ek fıkralar: 22/1/1986-3256/9 md.):
Şu kadar ki, staj sırasında mesleğin onuru ile bağdaşması mümkün olmayan işler müstesna olmak üzere, 11 inci maddede sayılan işlerden biri ile uğraştığı, ruhsatnamenin verildiği tarihten itibaren 5 yıl geçtikten sonra anlaşılan avukat, staj süresi içinde elde ettiği ödemelerin veya gelirlerin tutarının üç katını Baroya ödediği takdirde levhaya yeniden yazılır.
Baroya bildirilen büro terk edilmiş ve yenisi bildirilmemiş ise, 71 inci maddeye göre avukatın dinlenmek üzere çağırılmasından vazgeçilebilir.
Levhaya yeniden yazılma hakkı
Madde 73 - 72 nci maddeye göre levhadan silinmeyi gerektiren hallerin sona erdiğini ispat eden avukat, levhaya yeniden yazılmak hakkını kazanır. Şu kadar ki, baro yönetim kurulu, gerekli gördüğü hallerde, sebeplerini de açıklamak
suretiyle, levhaya yeniden yazılma talebinde bulunanı, ilk yazılmaya esas olan şartların hepsinin veya bir kısmının varlığını ispatla zorunlu tutabilir.
Ruhsatname verilmesi hükmü ayrık olmak üzere, bu kanunun 7, 8 ve 9 uncu maddeleri levhaya yeniden yazılma istemlerinde de kıyas yolu ile uygulanır.
Levhaya yeniden yazılmasına evvelce dahil olduğu baro tarafından karar verilen avukattan yeniden giriş keseneği alınmaz.
Bir daha yazılmamak üzere levhadan silinme
Madde 74 - Cezai veya disipline ilişkin bir karar sonunda meslekten çıkarılanlarla 5 inci maddenin (a) bendinde yazılı suçlardan kesin olarak hüküm giyenlerin ruhsatnamesi baro yönetim kurulunca geri alınarak iptal ve adları bir daha yazılmamak üzere levhadan silinir.
Bu işlerin uygulanması, kararın kesinleşmiş olmasına bağlıdır.
(4667 sayılı yasa
ile değişik) Baro yönetim kurullarının bu maddeye dayanarak verdiği karara
karşı avukat, kararın kendisine tebliği tarihinden itibaren onbeş gün içinde
Türkiye Barolar Birliğine itiraz edebilir. Türkiye Barolar Birliğinin itiraz
üzerine verdiği kararlar Adalet Bakanlığına ulaştığı tarihten itibaren iki ay
içinde Bakanlıkça karar verilmediği veya karar onaylandığı takdirde kesinleşir.
Ancak Adalet Bakanlığı uygun bulmadığı kararları bir daha görüşülmek üzere,
gösterdiği gerekçesiyle birlikte Türkiye Barolar Birliğine geri gönderir. Geri
gönderilen bu kararlar, Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunca üçte iki
çoğunlukla aynen kabul edildiği takdirde onaylanmış, aksi halde onaylanmamış
sayılır; sonuç Türkiye Barolar Birliği tarafından Adalet Bakanlığına
bildirilir. 8 inci maddenin altıncı ve yedinci fıkraları hükümleri burada da
kıyasen uygulanır.
Avukatlar listesi
Madde 75 -
(Değişik birinci fıkra: 22/1/1986 - 3256/10 md.) Baro yönetim kurulu üç yılda
bir bölgesi içinde bulunan ve baro levhasında yazılı olan bütün avukatların bir listesini son yılın 31 Aralık
tarihine kadar düzenler. Listeye her
avukatın alfabe sırasıyla adı, soyadı, büro ve konut adresi yazılır. (4667
sayılı yasa ile ek cümle) Birlikte çalışan avukatların büroları ve avukatlık
ortaklıkları listede ayrıca belirtilir.Levhadaki değişiklikler her yıl
sonunda düzenlenecek ek listede gösterilir.
Bu listenin düzenlenme şekli Türkiye Barolar Birliğince tespit edilir.
Listenin düzenlenmesinden sonra baro levhasına yazılanlara yeni listenin düzenlenmesine kadar kullanılacak geçici bir belge verilir.
Listeden Anayasa Mahkemesine, Yüksek Mahkemelere, Adalet Bakanlığına, Türkiye Barolar Birliğine, diğer barolara, baronun bölgesi içinde bulunan mahkemelerle Cumhuriyet Savcılıklarına, en büyük idare amirine, diğer yargı mercilerine, noterlere ve icra ve iflas dairelerine yeteri kadar gönderilir.
SEKİZİNCİ KISIM
Barolar
BİRİNCİ BÖLÜM
Genel Hükümler
Baroların kuruluş ve nitelikleri:
Madde 76 - Barolar; avukatlık mesleğini
geliştirmek, meslek mensuplarının birbirleri ve iş sahipleri ile olan
ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni sağlamak; meslek düzenini, ahlâkını,
saygınlığını, hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmak ve korumak,
avukatların ortak ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla tüm çalışmaları yürüten,
tüzel kişiliği bulunan, çalışmalarını demokratik ilkelere göre sürdüren kamu
kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarıdır.
(Değişik:18/6/1997-4276/3
md.) Barolar, kuruluş amaçları dışında faaliyette bulunamazlar.
(4667 sayılı yasa ile
değişik) Protokolde barolar, İl Cumhuriyet
Başsavcısının yanında yer alır.
Baronun kurulması, organlarının görevden uzaklaştırılması ve görevlerine son verilmesi:(1)
Madde 77 – (4667 sayılı yasa ile değişik) Bölgesi içinde en az otuz avukat bulunan her
il merkezinde bir baro kurulur. Kurulmuş olan barolarda avukat sayısının otuzun
altına düşmesi halinde de ikinci fıkra hükmü uygulanır.
(4667
sayılı yasa ile değişik) Baro
kurulmayan yerlerin en yakın baroya bağlanmasına veya bunların birleştirilerek
bir baro kurulmasına ve merkezlerinin belirlenmesine Türkiye Barolar Birliği
karar verir. Türkiye Barolar Birliği yeni kurulacak baro bölgesinde bürosu
bulunan levhaya kayıtlı avukatların listesini düzenleyerek bunlardan en kıdemli
avukatı, yeni baroyu kurmakla görevlendirir. Görevli avukatın seçeceği ve
başkanlığını yapacağı dört kişilik kurucu kurul
en geç altı ay içinde yeni baronun kuruluşunu tamamlar ve Türkiye
Barolar Birliğine bildirir. Baro yönetim kurulunun yedekleri ile birlikte
istifa etmesi halinde baroyu üç ay içinde seçime götürmek kaydıyla aynı kurul
oluşturulur.
(4667
sayılı yasa ile değişik) Barolar,
kuruluşlarını Türkiye Barolar Birliğine bildirmekle tüzel kişilik kazanırlar.
(4667
sayılı yasa ile değişik) Türkiye Barolar Birliği, kuruluşu Adalet
Bakanlığına bildirir.
(Değişik: 18/6/1997-4276/4 md.) Amaçları dışında faaliyet gösteren barolar ile Türkiye Barolar Birliği sorumlu organlarının görevlerine son verilmesine ve yerlerine yenilerinin seçilmesine, Adalet Bakanlığının veya bulundukları yer
Cumhuriyet Başsavcılığının istemi üzerine, o yerdeki asliye hukuk mahkemesince basit usule göre yargılama yapılarak karar verilir ve dava en geç üç ay içinde sonuçlandırılır.
Görevlerine son verilen organların yerine en geç bir ay içerisinde yenileri seçilir. Yeni seçilenler eskilerin süresini tamamlarlar.
Adalet Bakanlığının bu Kanun uyarınca baro organlarının işlemleri hakkında onay mercii olarak verdiği kararları görevli baro organları aynen yerine getirmekle yükümlüdürler. Bakanlık kararını idari yargı merciinin yürütmenin durdurulmasına veya esasına ilişkin kararı veya kanuni bir sebep olmaksızın yerine getirmeyen veya eski kararda direnme niteliğinde yeni bir karar veren veya kanunun zorunlu kıldığı işlemleri Bakanlığın uyarısına rağmen yerine getirmeyen baro organları hakkında da yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanır.
Görevlerine son verilen organ üyelerinin kanunda yazılı ceza sorumlulukları saklıdır. Bu organların yukarıdaki fıkra gereğince görevlerine son verilmesine neden olan tasarrufları hükümsüzdür.
(Değişik: 18/6/1997-4276/4 md.) Ancak, milli güvenliğin, kamu düzeninin, suç işlenmesini veya suçun devamını önlemenin yahut yakalamanın gerektirdiği hallerde gecikmede sakınca varsa, barolar ile Türkiye Barolar Birliği, vali tarafından faaliyetten men edilebilir. Faaliyetten men kararı, yirmi dört saat içinde görevli hakimin onayına sunulur. Hakim, kararını kırksekiz saat içinde
açıklar, aksi halde, bu idari karar kendiliğinden yürürlükten kalkar.(1)
Göreve son verme ve görevden uzaklaştırma hükümleri Baro Genel Kurulu hakkında uygulanmaz.
------------------------
(1) Bu hükmün uygulanmasında ek 4 üncü maddeye bakınız.
Görevlerin parasız oluşu ve bir kişide birleşemiyecek görevler:
Madde 78 - Baro başkanlığı, başkanlık divanı, yönetim, denetleme ve disiplin kurulları üyelikleri ile baro menfaatlerini gözetme, temsil ve savunma hususunda avukatlara verilen işler ücretsiz görülür.
Yolculuk ve ikamet giderleriyle diğer zaruri giderler baro kasasından ödenir.
Baro başkanlığı, baro yönetim ve disiplin kurulu üyelikleri ve denetçilik bir kişide birleşemez.
(4667 sayılı yasa ile değişik)Şu kadar ki, levhada yazılı avukat sayısı
kırktan az olan barolarda disiplin kurulu üyeliği ile denetçilik bir kişide
birleşebilir.
İKİNCİ BÖLÜM
Baroların Organları (2)
Organlar:
Madde 79 - Baroların organları şunlardır:
1. Baro genel kurulu,
2. Baro yönetim kurulu,
3. Baro başkanlığı,
4. Baro başkanlık divanı,
5. Baro disiplin kurulu,
6. Baro denetleme kurulu,
----------------------------
(1) Bu fıkra 18/6/1997 tarih ve 4276 sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle dokuzuncu ve onuncu fıkraların birleştirilmesiyle dokuzuncu fıkra olarak düzenlenmiş ve metne işlenmiştir.
(2) Bu hükmün uygulanmasında ek 3 üncü maddeye bakınız.
I - Baro genel kurulu:
Kuruluşu :
Madde 80 - Baro genel kurulu, baronun en yüksek organı olup levhada yazılı bulunan bütün avukatlardan kurulur.
Görevleri :
Madde 81 - Genel Kurulun görevleri şunlardır :
1. Yönetim, disiplin ve denetleme kurulları üyeleri ile baro başkanını ve Türkiye Barolar Birliği delegelerini seçmek,
2. (4667 sayılı yasa ile değişik) Levhaya,
avukatlık ortaklığı siciline yazılacakların giriş keseneğini avukatlar için en
az ikibin en çok sekizbin, avukatlık ortaklıkları için en az yirmibin en çok
seksenbin; yıllık keseneğini de, avukatlar için en az bin en çok dörtbin,
avukatlık ortaklıkları için en az onbin en çok kırkbin gösterge rakamının her
yıl bütçe kanununda Devlet memurları için belirlenen maaş katsayısının çarpımı
ile elde edilecek miktar oranında tespit etmek ve bunların ödeneceği tarihleri
belirlemek.
3. Yönetim kurulunun, baronun gelir ve giderleri ile mallarının yönetimi hakkında vereceği hesapları incelemek ve yönetim kurulunun ibra edilip edilmeyeceği hakkında karar vermek,
4. Baro bütçesini onaylamak,
5. Yönetim kurulunca hazırlanacak iç yönetmeliği inceleyerek onaylamak,
6. Mevcut mevzuatın baro yönetim kuruluna verdiği yetkinin dışında, muhtaç avukatlarla bunların ölümlerinde geride bıraktıkları kimselere yapılacak yardımın şekil ve miktarını tespit etmek,
7. Mesleğe ait istekleri görüşüp karara bağlamak,
8. Avukat bürolarının niteliklerini belirtmek,
9. Kanunlarla verilen diğer yetkileri kullanmak.
Olağan toplantı:
Madde 82 - (Değişik: 22/1/1986-3256/12 md.)
Genel kurul iki yılda bir Ekim ayının ilk haftası içinde baro başkanının daveti üzerine gündemindeki maddeleri görüşmek üzere toplanır.
Olağanüstü toplantı:
Madde 83 - Türkiye Barolar Birliği, baro başkanı, yönetim veya denetleme kurulu gerekli gördükleri hallerde genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırabilirler. Baro başkanı, levhada yazılı avukatların beşte birinin, görüşme konularını belirten yazılı istemi ile, en geç onbeş gün içinde genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırmak zorundadır.
Toplantıya çağrı:
Madde
84. – (4667 sayılı yasa ile değişik) Genel Kurulun olağan toplantısının yeri,
saati ve gündemi ile ilk toplantıda yeterli çoğunluk sağlanamadığı takdirde
ikinci toplantının günü, saati ve toplantı yeri, baro çevresi adalet
dairelerinde ve baronun uygun bir yerinde en az otuz gün önceden başlamak
üzere, genel kurulun toplanacağı tarihe kadar duyurulur. Bu duyuru, tebligat
hükmündedir.
Genel kurul başkanlık divanı:
Madde 85 - Gerek olağan, gerekse olağanüstü genel kurul toplantılarında ilk iş olarak toplantıya bir başkan, bir başkanvekili ile iki üyeden kurulu bir başkanlık divanı seçilir. Seçim ayrı ayrı ve genel kurulca aksine karar alınmadıkça işari oyla yapılır ve kullanılan oyların en çoğunu alanlar seçilir.
Baro başkanı ve yönetim ve denetleme kurulu üyeleri başkanlık divanına seçilemezler.
Toplantıya katılma yükümü:
Madde 86 - (4667 sayılı yasa ile
değişik) Baro levhasında yazılı avukat;
gerek olağan, gerek olağanüstü genel kurul toplantılarına katılmak ve oy
kullanmakla yükümlüdür. Bu toplantılara haklı bir neden olmaksızın gelmeyenlere
veya oy kullanmayanlara ilçe seçim kurulu başkanı tarafından, o baroya kayıtlı
avukatların yıllık keseneğinin üçte biri miktarında para cezası verilir. Bu
para cezaları ilgili baro başkanlığınca tahsil edilir ve baro bütçesine gelir
kaydedilir.
64 üncü maddenin üçüncü ve dördüncü fıkraları, bu maddeye göre verilen para cezaları hakkında da uygulanır.
Görüşme ve karar yeter sayısı :
Madde 87 - Genel kurul, levhada yazılı avukatların yarıdan bir fazlasının katılmasıyla toplanır.
(4667 sayılı yasa ile değişik) Birinci
fıkrada yazılı çoğunluk sağlanamazsa, toplantı zorunlu bir neden olmadıkça bir
hafta sonraya bırakılır. Şu kadar ki, bu erteleme onbeş günü aşamaz. Bu
toplantıda, üye sayısı altmışa kadar (altmış dahil) olan barolarda en az üçte
bir, dörtyüze kadar olanlarda (dörtyüz dahil) beşte bir ve dörtyüzden fazla
olanlarda onda bir üye katılmadıkça toplantı ve görüşme yapılamaz.
Yukarıdaki hükümlere göre yetersayı bulunmak şartıyla, kararlar, tekliflerden en çok oy alanın kabul edilmiş sayılması suretiyle verilir. Oyların eşitliği halinde genel kurul başkanının bulunduğu taraf üstün sayılır.
Seçimlerde de, adayların aldıkları oylar bakımından aynı çoğunluğa bakılır.
Bir üye kendini ilgilendiren özel işinde oy veremez. Seçimlerde bu esas uygulanmaz.
(Değişik : 8/5/1984-3003/4 md.) Genel kurulun kararları, bir tutanakla tespit edilir. Tutanak, genel kurul başkanlık divanı tarafından imzalanır ve Türkiye Barolar Birliğine gönderilir.
Gündem dışı görüşme yasağı:
Madde 88 - Genel kurul toplantısında, görüşüleceği gündemde belirtilmemiş konular hakkında karar verilemez. Yeni bir toplantı kararı bu hükmün dışındadır.
II- Baro yönetim kurulu :
Kuruluşu :
Madde 89 - Her baronun yönetim kurulu, baro başkanı ile en az dört üyeden kurulur.
Avukat sayısı elliden yüze kadar olan barolarda altı, yüzbirden ikiyüzelliye kadar olan barolarda 8, 251 den fazla olan barolarda 10 asıl üye ve her baroda asıl üye sayısınca yedek üye bulunur.
Baro başkanı, yönetim kurulunun başkanıdır.
Seçilme yeterliği, engelleri ve seçimin şekli:
Madde 90 - (Değişik: 26/2/1970-1238/1 md.)
Yönetim Kurulu üyeleri levhada yazılı ve
avukatlıkta en az beş yıl kıdemli olan avukatlar arasından seçilir. Üye sayısı
yüzden az olan barolarda beş yıllık kıdem şartı aranmaz. (4667 sayılı yasa ile
ek cümle) 77 nci madde hükmüne dayanılarak görevine son verilenler, yapılacak ilk genel kurulda baro organlarına
aday olamazlar.
Haklarında avukatlığa engel bir suçtan dolayı son soruşturma açılmasına karar verilmiş veya geçmiş beş yıl içinde disiplin kurulunca verilecek kesinleşmiş bir kararla kınama, para veya işten çıkarılma cezalariyle tecziye edilmiş
olanlar Yönetim Kurulu Üyesi seçilemezler.
(Üçüncü fıkra Mülga: 8/5/1984 -3003/9 md.)
Yönetim Kurulu üyeleri gizli oy ile seçilirler. Oy puslasına seçilecek asıl üye tamsayısının yarısından en az bir fazla isim yazılması zorunludur. Bundan noksan isim yazılmış oy pusulaları geçerli değildir. Oy pusulasına seçilecek asıl üye sayısından fazla ad yazıldığı takdirde, sondan başlanarak fazla adlar hesaba katılmaz.
Adaylar aldıkları oyların sayısına göre sıralanır ve en çok oy alandan başlanmak üzere önce asıl, sonra yedek üye seçilmiş olanlar bu sıraya göre tespit edilir. Adayların aldıkları oylarda eşitlik halinde meslek kıdemi fazla olan, kıdemleri de eşitse, adayların yaşlısı sırada önalır. Yedek üyeler aldıkları oy sayısına göre bulundukları sıra gözönünde tutularak Kurulda göreve çağırılır.
Seçim yeterliğini kaybeden Yönetim Kurulu üyelerinin görevi kendiliğinden sona erer.
Seçim dönemi:
Madde 91 - (Değişik: 14/11/1984-3079/1 md.)
Yönetim Kurulunun görev süresi iki yıldır. Süresi dolan Yönetim Kuruluna mensup üyeler yeniden seçilebilirler.
Seçim dönemi bitmeden ayrılma:
Madde 92 - (Değişik birinci fıkra: 22/1/1986 - 3256/13 md.) Seçim dönemi bitmeden önce ayrılan yönetim kurulu üyesinin yeri, en çok oy almış yedek üye ile doldurulur.
Yönetim Kurulu üyelerinden biri hakkında 90 ıncı maddeye göre seçilmeye engel bir suçtan dolayı kamu davası açılmış ise, dava sonuna kadar bu üye Yönetim Kuruluna katılamaz; yeri yedek üye ile doldurulur.
Toplantılar:
Madde 93 - Yönetim Kurulu, Baro Başkanı tarafından, doğrudan doğruya veya üyelerden birinin görüşme konusunu taşıyan yazılı isteği üzerine toplantıya çağırılır.
Yönetim Kurulu salt çoğunlukla toplanır ve üye tam sayısının salt çoğunluğu ile karar verir. Oylarda eşitlik halinde, başkanın bulunduğu taraf üstün tutulur. Baro Başkanı veya Yönetim Kurulu üyeleri, ilgili oldukları işlerin görüşülmesine katılamazlar.
Yönetim Kurulu kararları hakkında düzenlenen tutanak başkan ve üyeler tarafından imzalanır.
Toplantıya çağrı:
Madde 94 –
(4667 sayılı yasa ile değişik) Yönetim kurulu üyeleri, baro başkanının çağrısı
üzerine toplanır. Ardı ardına üç toplantıya özürsüz olarak katılmamış olan
üyenin yönetim kurulu kararı ile üyeliği düşürülür.
Bu karara karşı, tebliğ tarihinden itibaren
on beş gün içinde Türkiye Barolar Birliğine itiraz olunabilir. (4667 sayılı
yasa ile ek cümle) İtiraz, kararın uygulanmasını
durdurmaz.
Yönetim kurulunun görevleri:
Madde 95 - Yönetim kurulu, kendisine kanunen verilen görevleri yerine getirmekle yükümlü olup, baronun işlerini kovuşturur ve menfaatlerini korur.
Yönetim kurulunun başlıca görevleri şunlardır :
1. Avukatlık onurunun ve meslek düzeninin korunmasını, meslekin adalet amaçlarına uygun olarak bağlılık ve onurla yapılmasını sağlamak,
2. Stajiyer ve avukatların baroya kabul ve levhaya yazılma veya nakil işleri hakkında karar vermek,
3.
(4667 sayılı yasa ile değişik) Baro levhasını düzenlemek, avukatların listesini
ve avukatlık ortaklığı sicilini tutmak,
4.
(4667 sayılı yasa ile değişik) Meslekî ödevler hususunda baro mensuplarına yol
göstermek ve onlara bilgi vermek ve meslekî görevlerin yapılıp yapılmadığını
denetlemek, mesleğe ve meslek mensuplarına yönelik hak ihlâllerine karşı
avukatlık mesleğini ve meslektaşlarını savunmak, bu konularda her türlü yasal
ve idarî girişimde bulunmak,
5.
(4667 sayılı yasa ile değişik) Levhaya
yazılı avukatlar arasında, avukatlarla avukatlık ortaklıkları, avukatlık
ortaklığının ortakları arasında ve bunlarla iş sahipleri arasında çıkan
anlaşmazlıklarda istek üzerine aracılık etmek ve arabulmak, ücret
uyuşmazlıklarında sulha davet etmek,
6. Baro mallarını idare ve muhtaç avukatlara yapılacak yardımı şeklini tespit etmek,
7. . (4667 sayılı yasa ile değişik) Baro
mallarının idaresi hakkında raporlar hazırlayarak genel kurula hesap vermek ve
bütçeyi hazırlayıp genel kurulun onayına sunmak,
8. Baro adına menkul ve gayrimenkul almak, satmak, ipotek etmek ve bu mallar üzerinde her türlü ayni haklar tesis eylemek ve kaldırmak, bu hususlarda baro başkanına özel yetki vermek,
9. Staj işlerini düzenlemek ve denetlemek,
10. Yönetim kurulu üyelerinin istifaları hakkında karar vermek,
11. Adli müzaharet bürosu kurup yönetmek,
12. Genel kurul gündemini hazırlamak,
13. Genel kurul kararlarını yerine getirmek,
14. Baronun ücretli memurlarının özlük işlerini düzenlemek ve yürütmek,
15. (4667 sayılı yasa ile değişik) İç
yönetime ait bütün işleri görmek, yönergeleri düzenlemek,
16. Adalet Bakanlığı, Türkiye Barolar Birliği ve disiplin kurulu kararlarını yerine getirmek,
17. Bakanlıkların yahut mahkeme veya resmi kurumların istediği konularda görüşünü bildirmek,
18. Kanunlarla verilen diğer yetkileri kullanmak.
Yönetim kurulu, ikinci fıkranın 4 ve 5 numaralı bentlerinde yazılı görevleri bazı üyelerine devredebilir.
19. (4667 sayılı yasa ile ek) Baro bölgesindeki adliye merkezlerinde
temsilcilikler kurmak,
20. (4667 sayılı yasa ile ek) 167 nci
maddede belirtilen Hakem Kuruluna katılacak avukat hakemleri seçmek,
21. (4667 sayılı yasa ile ek) Hukukun
üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak, korumak ve bu kavramlara işlerlik
kazandırmak,
22. (4667 sayılı yasa ile ek) Avukatlık ortaklığı anasözleşmesinin, tip
anasözleşmeye uygunluğunu incelemek ve avukatlık ortaklığı siciline tesciline
karar vermek.
III - Baro Başkanlığı;
Seçim ve seçim dönemi bitmeden ayrılma:
Madde 96 - Baro başkanı iki yıllık bir
görev süresi için seçilir. Yeniden
seçilmek caizdir. (Ek
cümle : 2/5/2001 - 4667/56 md. ;Mülga:
29/6/2006-5533/1 md.)
(4667 sayılı yasa ile değişik) Baro
başkanı, levhada yazılı ve avukatlıkta en az on yıl kıdemli avukatlar arasından
gizli oyla seçilir. Üye sayısı yüzden az olan barolarda kıdem şartı aranmaz.
(4667 sayılı yasa ile değişik) 90 ıncı maddenin ikinci ve altıncı fıkraları
hükümleri, baro başkanının seçimi hakkında da kıyasen uygulanır.
Seçim döneminin bitmesinden önce ayrılan baro başkanının yerine seçilen, geri kalan süreyi tamamlar.
Görevleri:
Madde - 97 Baro başkanının görevleri şunlardır:
1. Baroyu temsil ve yönetim kuruluna başkanlık etmek,
2. Genel kurul, yönetim kurulu ve disiplin kurulu kararlarını yerine getirmek ve günlük işlemleri yürütmek,
3. 95 inci madde gereğince verilen izin ve yetki dairesinde baro adına iltizam ve iktisapta bulunmak, yüklenmelere girişmek, baroya yapılan bağışları kabul etmek ve bütçeyi uygulamak,
4. Mahkeme ve resmi dairelerde baroyu temsil edecek ve savunacak avukatları tayin etmek,
5. Avukat sicillerinin Türkiye Barolar Birliği tarafından gönderilen örneğine uygun olarak düzenlenmesini ve korunmasını sağlamak,
6. Meslek onuru ve bağımsızlığı ile ilgili işlerde kanunlar ve meslek kurallarının gereğini her türlü organlara karşı savunmak ve bu konuda doğrudan doğruya veya dolayısiyle kendisini göreve zorlıyan hususları yapmak,
7. Baronun ve yönetim kurulunun çalışmaları hakkında her yıl Türkiye Barolar Birliğine yazılı bir rapor vermek,
8. Başkanlık Divanı olmıyan barolarda, divanın diğer üyelerine ait görevleri yerine getirmek ve yetkileri kullanmak,
9. Kanunlarla verilen diğer yetkileri kullanmak.
IV - Baro başkanlık divanı:
Kuruluşu ve seçimi:
Madde 98 - Başkanlık divanı:
1. Baro Başkanı,
2. Baro Başkan Yardımcısı,
3. Baro Genel Sekreteri,
4. Baro Saymanından,
İbarettir.
Başkanlık divanı kurulması, 50 den fazla üyesi bulunan barolar için zorunludur.
Divanın başkan dışındaki üyeleri, yönetim kurulu için yapılan her seçimden sonraki ilk toplantıda bu kurul tarafından kendi üyeleri arasından gizli oyla seçilir.
Başkanlık divan, üyelerinden biri süresi dolmadan önce ayrılırsa, kalan görev süresi için en geç bir ay içinde yenisi seçilir.
Başkanlık divanının görevleri:
Madde 99 - Başkanlık Divanı, kanunla veya yönetim kurulu kararı ile kendisine verilen görevleri yerine getirir.
Divan, baro mallarının yönetimi hakkında gerekli kararları alır ve aynı konuda yönetim kurulunun isteğine göre, bu kurula yazılı veya sözlü bilgi verir.
Baro başkan yardımcısının görevleri:
Madde 100 - Baro Başkan yardımcısı, baro başkanının bulunmadığı zamanlarda veya baro başkanlığı herhangi bir sebeple boşalmışsa yenisi işe başlayıncaya kadar başkana ait yetkileri kullanır ve görevleri yerine getirir.
Baro başkan yardımcısının da yokluğunda başkana ait yetkilerin kullanılması ve görevlerin yerine getirilmesi yönetim kurulunun meslekte en kıdemli üyesine aittir.
Baro genel sekreterinin görevleri:
Madde 101 - Baro genel sekreteri, yönetim kurulu toplantılarına ait tutanakları düzenler, baronun iç çalışmalarıyla yazı işlerini yönetir, baro kalemine gerekli direktifleri verir ve kalemin çalışmasını denetler.
Baro saymanının görevleri:
Madde 102 - Baro saymanı, baronun mallarını başkanlık divanı kararları gereğince yönetmeye ve para alıp vermeye, keseneklerin toplanmasına, baroya gelir yazılacak para cezalarının tahsiline ve bütçenin uygulanmasına dair her türlü gözetimi yapmaya yetkilidir.
(Değişik: 22/1/1986 - 3256/14 md.) Baro saymanı, para alma ve vermede düzenlenen kağıtları baro başkanı yokluğunda baro başkan yardımcısı veya baro genel sekreteriyle birlikte imzalar.
V - Baro disiplin kurulu :
Kuruluşu :
Madde 103 - Disiplin kurulu, avukat sayısı iki yüz elliye kadar olan barolarda 3, iki yüz elliden fazla olan barolarda 5 üyeden kurulur. Her baroda disiplin kuruluna üç de yedek üye seçilir.
Seçilme yeterliği ve engelleri:
Madde 104 - (Değişik: 26/2/1970-1238/1 md.)
90 ıncı madde hükümleri Disiplin Kurulu üyeleri hakkında da kıyasen uygulanır.
Seçim sonucu, Yönetim Kurulu tarafından düzenlenen bir tutanak ile Türkiye Barolar Birliğine bildirilir.
Seçim dönemi:
Madde 105 - (Değişik: 22/1/1986-3256/15 md.) Disiplin kurulu üyeleri iki yıl için seçilir. Süresi dolan üye yeniden seçilebilir.
(4667
sayılı yasa ile değişik) Disiplin kurulu seçimden sonra ilk
toplantısında üyeleri arasından bir başkan ve bir kâtip seçer. 90, 92 ve 94
üncü maddeler hükümleri, disiplin kurulu üyeleri hakkında da kıyasen uygulanır.
Toplantılar:
Madde 106 - Disiplin kurulu, üyelerinden en az üçü hazır bulunursa toplanır.
Kararlar, üye tam sayısının salt çoğunluğu ile verilir. Oylarda eşitlik halinde, başkanın bulunduğu taraf üstün tutulur.
Başkanın bulunmadığı zamanlarda, meslekte en kıdemli üye kurula başkanlık eder.
Görevi:
Madde 107 - Disiplin kurulunun görevi, baro yönetim kurulunun disiplin kovuşturması açılmasına dair kararı üzerine avukatlar hakkında disiplin kovuşturması yaparak disiplinle ilgili kararları ve cezaları vermek ve kanunla verilen diğer yetkileri kullanmaktır.
VI - Baro denetleme kurulu:
Kuruluş ve görevi:
Madde 108- (Değişik: 24/12/1970-1238/1 md.)
(Değişik: 22/1/1986 - 3256/16 md.) Baro genel kurulu, baronun mali işlerini denetlemek üzere iki yıllık süre için kendi üyeleri arasından en çok üç asıl ve üç yedek denetçi seçer.
Seçim gizli oyla yapılır. 90 ve 92 nci maddeler hükümleri denetçiler hakkında da kıyasen uygulanır.
DOKUZUNCU KISIM
Türkiye Barolar Birliği (1)
BİRİNCİ BÖLÜM
Genel Hükümler
Birliğin kuruluş ve nitelikleri:
Madde 109
– (4667 sayılı yasa ile değişik) Türkiye Barolar Birliği, bütün baroların
katılmasıyla oluşan bir kuruluştur.
Birlik, tüzel kişiliğe sahip kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşudur.
Birliğin merkezi Ankara'dır.
Birliğin görevleri:
Madde 110 - Türkiye Barolar Birliğinin görevleri şunlardır :
1. Baroları ilgilendiren konularda her baronun görüşünü öğrenip, ortaklaşa görüşmeler sonunda çoğunluğun düşünce ve görüşünü belirtmek,
2. Baroların çalışmalarını ortak amaca ulaşacak şekilde tasarlayıp mesleğin gelişmesini sağlamak,
3. Baro mensuplarının genel menfaatlerini ve meslekin ahlak, düzen ve geleneklerini korumak,
4. Türkiye barolarını ve mensuplarını birbirine tanıtarak aralarındaki meslek bağını kuvvetlendirmek,
5. Her il merkezinde baro kurulmasına ve vatandaşlarda kendilerine ait davaları avukatlar eliyle açmanın ve savunmanın lüzum ve faydaları hakkındaki inancı yerleştirmeye çalışmak,
6. Kanunların memleket ihtiyaçlarına uygun olarak gelişmesi ve yürütülmesi yolunda dileklerde, yayınlarda bulunmak , gerekirse ön tasarılar hazırlamak,
7. Baroları ilgilendiren konularda görüşünü yetkili mercilere duyurmak,
8. Adalet Bakanlığının, yargı veya yasama yetkisini taşıyan mercilerin ve baroların soracakları adli ve mesleki konular hakkında görüş ve düşüncelerini rapor halinde bildirmek,
9. Avukatların meslekte gelişmelerini teşvik edecek ve sağlayacak her türlü tedbirleri almak,
10. Mahkeme içtihatlarının sistemli bir surette toplanması ve yayınlanması için Adalet Bakanlığı ve yargı mercileri ile işbirliği yapmak,
11. Kanunların avukatlara tanıdığı hakların gerçekleşmesine ve yüklediği görevlerin tam ve şerefli bir şekilde yerine getirilmesine çalışmak,
12. Baro mensuplarının ilmi ve mesleki seviyelerini yükseltmek için kitaplık açmak, dergi çıkarmak, konferanslar düzenlemek, telif ve tercüme eserler meydana getirilmesini teşvik etmek,
13. Meslekin daha cazip bir hale getirilmesi ve bu konuda yazılı amaçlara erişilebilmesi için düşünülecek çare ve tedbirleri görüşmek üzere zaman zaman toplantılar düzenlemek,
14. Memleket içinde kurulmuş hukukla ilgili kurul ve kurumlarla ilgilenmek ve temaslarda bulunmak,
15. Yabancı memleket baroları, avukatlar birlikleri ve hukuk kurumları ile temaslarda bulunmak ve uluslararası kongrelere katılmak, (2)
16. Uyulması zorunlu meslek kurallarını tespit ve tavsiye etmek,
17. (4667 sayılı yasa ile ek) Hukukun
üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak ve korumak, bu kavramlara işlerlik
kazandırmak,
18. Kanunlarla verilen diğer yetkileri kullanmak.
--------------------------
(1) Bu hükmün uygulanmasında ek 3 üncü maddeye bakınız.
(2) Bu hükmün uygulanmasında ek 2 nci maddeye bakanız.
Yasaklar, mal edinme, protokoldaki yer, görevden uzaklaştırma ve göreve son verme:
Madde 111 - (Değişik: 8/5/1984 -3003/5 md.)
(Değişik birinci fıkra: 18/6/1997-4276/5 md.) Türkiye Barolar Birliği, kuruluş amaçları dışında faaliyette bulunamaz.
Birlik, amacına uygun işlerde kullanılmak üzere taşınır ve taşınmaz mal edinebilir.
(4667
sayılı yasa ile değişik) Türkiye Barolar
Birliği Başkanı, protokolde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının yanında yer alır.
(Değişik: 18/6/1997-4276/5 md.) 77 nci
maddenin beş, altı, yedi sekiz ve
dokuzuncu fıkra hükümleri Birlik organları hakkında da uygulanır. (4667
sayılı yasa ile eklenen cümleler) Ancak,
görevine son verilen organın Birlik Yönetim Kurulu olması halinde yeni
seçilenlerin görevine başladığı tarihe kadar bu organın görevleri, kararı veren
mahkemece son genel kurul delegeleri arasından görevlendirilecek en az üç
avukat tarafından geçici yönetim kurulu sıfatıyla yürütülür.
Görevlerin ücretli oluşu:
Madde 112 - Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı, başkan yardımcılığı, genel sekreterliği ve saymanlığı görevleri ücretlidir. Birlik Yönetim Kurulunun başkanlık divanında görev almamış olan üyeleri ile disiplin ve denetleme kurulları üyelerine, katıldıkları toplantılar için huzur hakkı ödenir. Ücretlerle huzur hakkının miktarları ve ödenme şekilleri birlik genel kurulunca belli edilir.
Bu kimselerden Ankara'dan başka illerden seçilenlere yolculuk,ikamet giderleri ile diğer zaruri giderler birlik bütçesinden ödenir. Bunların miktarı da genel kurulca belli edilir.
İKİNCİ BÖLÜM
Birliğin Organları
Organlar:
Madde 113 - Türkiye Barolar Birliğinin organları şunlardır:
1. Türkiye Barolar Birliği Genel Kurulu,
2. Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu,
3. Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı,
4. Türkiye Barolar Birliği Başkanlık Divanı,
5. Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu,
6. Türkiye Barolar Birliği Denetleme Kurulu.
I - Türkiye Barolar Birliği genel kurulu:
Kuruluşu:
Madde 114 - Türkiye Barolar Birliğinin en yüksek organı Genel Kuruldur.
(4667 sayılı yasa ile değişik) Genel Kurul,
baroların avukatlıkta en az on yıl kıdemi olan üyeleri arasından gizli oyla seçecekleri
ikişer delege ile kurulur. Görevde bulunan baro başkanları ile Türkiye Barolar
Birliği Başkanlığı yapmış ve yapmakta olan avukatlar, Birlik Genel Kurulunun
doğal üyesidirler, oylamalara katılma, seçme ve seçilme hakları vardır.
Avukat sayısı yüzden fazla olan barolar, yüzden sonraki her üçyüz üye için ayrıca birer delege seçerler.
Barolarca aynı sayıda yedek üyeler seçilir. Delegeler, her baronun olağan genel kurul toplantısında iki yıl için seçilirler.
90 ıncı maddenin ikinci fıkrasında yazılı engelleri bulunanlar delege olamazlar.
Delegelerin yolculuk ve oturma giderlerini her baro kendi bütçesinden öder.
(4667 sayılı yasa ile değişik) Genel Kurul
toplantısının yeri, tarihi ve gündemi ile delegelerini gönderme lüzumu,
toplantılardan en az otuz gün önce, barolara yazı ile bildirilir. Asıl üyenin
mazereti olduğu takdirde, yedek üye Türkiye Barolar Birliği Genel Kuruluna
katılır ve oy kullanır.
Toplantılar:
Madde 115 - (Değişik : 22/1/1986 - 3256/17 md.) Birlik Genel Kurulu iki yılda bir evvelki genel kurulun tayin edeceği zaman ve yerde olağan toplantısını yapar. (5043 sayılı yasa ile ek) Ancak, seçimli genel kurul toplantıları Ankara’da yapılır. *
Birlik Yönetim Kurulu, gerekli gördüğü hallerde veya en az on baronun yönetim kurulları yazı ile isterse Genel Kurulu olağanüstü toplantıya çağırır.
Adalet Bakanı, adaletin ve meslekin genel menfaatleri ve hazırlanacak adli ve mesleki kanun tasarıları hakkında görüş ve düşüncelerini almak üzere Genel Kurulun olağanüstü toplantıya çağırılmasını Birlik Yönetim Kurulundan isteyebilir.
Birlik Genel Kurulu başkanlık divanının seçimi hakkında 85 inci maddenin birinci fıkrası hükmü kıyasen uygulanır. Birlik organlarında görev alanlar, başkanlık divanına seçilemezler.
Görüşme ve karar yeter sayısı:
Madde 116 - Birlik Genel Kurulu, üyelerinin en az dörtte biri katılmadıkça toplantı ve görüşme yapamaz.
Birinci fıkrada yazılı yeter sayı olmadığı hallerde, toplantı bir ayı geçmemek üzere başka bir güne bırakılır. Bu ikinci toplantıya da üyelerin en az beşte biri katılmadığı takdirde, toplantı bu sayı elde edilinceye kadar bir ay sonraki tarihlere bırakılır.
87 nci maddenin 3, 4 ve 5 inci fıkraları ve 88 inci madde hükmü Birlik Genel Kurulu toplantıları ve görüşmeleri hakkında da kıyasen uygulanır.
Görevleri:
Madde 117 - Birlik Genel Kurulunun görevleri şunlardır:
1. Birlik Yönetim, disiplin ve denetim kurulları üyeleri ile Birlik başkanını seçmek,
2. Kuruluş amacı içindeki işlere dair hazırlanan raporları ve gündemdeki maddeleri görüşüp karara varmak,
3. Birlik Yönetim Kuruluna talimat vermek,
4. (Değişik: 22/1 /1986 - 3256/18 md.) Birliğin hesaplarını incelemek, bütçesini onaylamak, Birlik Yönetim Kurulunun çalışmalarından dolayı ibrası hakkında karar vermek,
5. Yerli ve yabancı kongrelere gidecek delegeleri seçmek, (Genel Kurul bu yetkisini Birlik Yönetim Kuruluna verebilir.) (1)
6. Gelecek Genel Kurul toplantı zaman ve yerini kararlaştırmak,
7. (Değişik: 22/1/1986 - 3256/18 md.) Adaleti ve mesleği ilgilendiren işler hakkında teklifte bulunmak, uyulması zorunlu meslek kurallarını tespit etmek,
8. (Değişik: 22/1/1986 - 3256/18 md.) Baroların birlik adına avukatlardan tahsil edeceği keseneğin miktarını her avukat için yıllık baro keseneğinin yarısından fazla olmamak üzere tespit etmek,
9. Birlik başkanı, başkan yardımcıları, genel sekreteri ve saymanının ücretleri ile yönetim, disiplin ve denetim kurulları üyelerine verilecek huzur hakları miktarını ve ödenme şeklini belli etmek,
10.
(4667 sayılı yasa ile değişik) Bu Kanunun 49 ve 75 inci maddelerinde Birliğe
verilen görevleri yerine getirmek ve yetkileri kullanmak,
11. Kanunlarla verilen diğer yetkileri kullanmak.
-------------------------
(1) Bu hükmün uygulanmasında ek 2 nci maddeye bakınız.
II - Türkiye Barolar Birliği yönetim kurulu:
Kuruluşu:
Madde 118 - Birlik yönetim kurulu, birlik başkanı ile, birlik genel kurulu tarafından kendi üyeleri arasından gizli oyla seçilen on üyeden kurulur. Ayrıca on yedek üye seçilir.
Birlik yönetim kuruluna birlik başkanı başkanlık eder.
Seçim dönemi:
Madde 119 - (Değişik birinci fıkra: 14/11/1984 - 3079/2 md.) Birlik Yönetim Kurulunun görev süresi dört yıldır. Süresi dolan Birlik Yönetim Kuruluna mensup üyeler yeniden seçilebilirler.
90 ıncı maddenin 2, 3, 4, 5 ve 6 ncı fıkraları ve 92 nci madde hükmü Birlik Yönetim Kurulu üyeleri hakkında da kıyasen uygulanır.
Toplantılar:
Madde 120 - Birlik Yönetim Kurulu ayda bir defa olağan toplantı yapar. Başkan veya Yönetim Kurulu üyelerinden birinin isteği ile kurul, acele hallerde her zaman olağan üstü toplantıya çağırılabilir.
Her toplantı sonunda, gelecek toplantının günü kararlaştırılır. Toplantı günü, üyelere çağrı mektubu ile bildirilir. Engeli olanlar, bunu en az yedi gün önce yazı ile bildirirler.
Belgeye bağlanmış yerinde bir engele dayanmaksızın üst üste üç toplantıya gelmeyen üye istifa etmiş sayılır.
Birlik Yönetim Kurulu, üye tamsayısının salt çoğunluğu ile toplanır ve toplantıya katılanların salt çoğunluğu ile karar verir. Şu kadar ki, on veya daha az üyenin katılmasıyla yapılan toplantılarda karar verilebilmesi için en az beş üyenin bir oyda birleşmesi şarttır. Oylarda eşitlik halinde, başkanın bulunduğu taraf üstün tutulur.
Görevleri:
Madde 121 - Birlik yönetim kurulunun görevleri şunlardır:
1. Birlik genel kurulunu toplantıya çağırmak ve gündem hazırlamak,
2. (Değişik: 22/1/1986 - 3256/19 md.) Birliği ve mallarını yönetmek,
3. (Değişik: 22/1/1986 - 3256/19 md.) İki yıllık bütçeyi hazırlayıp genel kurula sunmak,
4. Birlik genel kurulunca alınan kararları uygulamak,
5. (Değişik: 22/1/1986 - 3256/19 md.) Birlik adına gayrimenkul almak, satmak, ipotek etmek ve bu mallar üzerinde her türlü ayni haklar tesis eylemek ve kaldırmak, bu hususlarda ve diğer iktisabi ve iltizami işlemlerde Birlik Başkanına yetki vermek,
6. Birliğin ücretli memurlarının özlük işlerini düzenlemek ve yürütmek,
7. Birlik yönetim kurulu kararlarının özetini gösteren defterleri tutmak,
8.
(4667 sayılı yasa ile değişik) Avukatların, aynı büroda birlikte çalışanların
ve avukatlık ortaklıklarının kayıtlarını, yönetmelikte gösterilen esas ve
usullere göre tutmak, avukatlık ortaklığı tip ana sözleşmesini hazırlamak,
avukatlık ruhsatnamelerini, kimlik belgelerini ve avukatlık ortaklığı yetki belgelerini
düzenlemek ve bastırmak,
9. (Değişik: 22/1/1986 - 3256/19 md.) Birliğin genel durumu ile işlemleri ve çalışmaları hakkında Birlik Genel Kuruluna rapor vermek ve çalışma ve hesaplarından dolayı ibra istemek,
10. Kanunlarla başka bir merci veya organa verilmiş olmamak şartıyla, baroların kararlarına karşı yapılan itirazları incelemek ve karara bağlamak,
11. (4667
sayılı yasa ile değişik) Bu Kanunun 31,
44, 54 ve 77 nci maddeleri ile 83 üncü maddesinde Birliğe verilen görevleri
yerine getirmek ve yetkileri kullanmak,
12. Baro genel kurullarını olağanüstü toplantıya çağırmak,
13. Avukatların ve baroların hak ve menfaatlerinin korunması için ilgili mercilere gerekli baş vurmalarda bulunmak,
14. Avukatlık meslekinin gelişmesine, avukatların haklarının korunmasına ve sosyal durumlarının geliştirilmesine yarayacak incelemeleri yapmak, vardığı sonuçları ve teklifleri birlik genel kuruluna sunmak.
15. Avukatlık mesleki ile ilgili olarak resmi yerlerden sorulacak hususlar hakkında gerekli düşünce ve görüşleri bildirmek,
16. Avukatların meslekte ilerlemesi için kitaplıklar açmak, mesleki yayında bulunmak, avukatların hazırlayacağı eserlerin yayımına yardımcı olmak,
17. Barolar arasında çıkan anlaşmazlıkları çözümlemek,
18. (4667 sayılı yasa ile değişik)Meslekî
dayanışmanın sağlanması ve devamlılığı için her türlü çalışmalarda bulunmak,
mesleğe ve meslek mensuplarına yönelik hak ihlâllerine karşı avukatlık
mesleğini ve meslektaşlarını savunmak ve bu konularda her türlü yasal ve idarî
girişimde bulunmak,
l9. Kanunlarla verilen diğer yetkileri kullanmak.
20.(4667
sayılı yasa ile ek) (5558 sayılı Yasa
ile mülga)
III - Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı:
Seçim ve seçim dönemi bitmeden ayrılma:
Madde 122 - Birlik başkanı, birlik genel kurulu tarafından, kendi üyeleri arasından dört yıllık bir dönem için seçilir. Yeniden seçilmek caizdir.
90 ıncı maddenin 2, 3 ve 6 ncı fıkraları ile 96 ncı maddenin 4 üncü fıkrası hükmü birlik başkanı hakkında da kıyasen uygulanır.
Görevleri:
Madde 123 - Birlik başkanının görevleri şunlardır:
1. Birliği temsil ve birlik yönetim kuruluna başkanlık etmek,
2. Birlik genel kurulu, yönetim kurulu ve disiplin kurulu kararlarını yerine getirmek.
3. 121 inci maddeye göre verilecek yetki dairesinde birlik adına iltizam ve iktisapta bulunmak, yüklenmelere girişmek, birliğe yapılan bağışları kabul etmek ve bütçeyi uygulamak,
4. Mahkeme ve resmi dairelerde birliği temsil edecek ve savunacak avukatları tayin etmek,
5. Yabancı barolar birlikleri, barolar ve hukuk kurumları ile ilişkiler kurmak ve yürütmek,
6. Meslek onuru ve bağımsızlığı ile ilgili işlerde kanunlar ve meslek kurallarının gereğini her türlü organlara karşı savunmak ve bu konuda doğrudan doğruya veya dolayısıyla kendisini göreve zorlayan hususları yapmak,
7. (Değişik: 22/1/1986 - 3256/20 md.) Birliğin çalışmaları hakkında Birlik Genel Kuruluna yazılı bir rapor vermek,
8. Kanunlarla verilen diğer yetkileri kullanmak.
IV - Türkiye Barolar Birliği başkanlık divanı:
Kuruluşu ve seçimi:
Madde 124 - Birlik başkanlık divanı;
1. Türkiye Barolar Birliği Başkanı,
2. Türkiye Barolar Birliği iki başkan yardımcısı,
3. Türkiye Barolar Birliği Genel Sekreteri,
4. Türkiye Barolar Birliği Saymanından,
İbarettir.
Divanın başkan dışındaki üyeleri, birlik yönetim kurulu için yapılan her seçimden sonraki ilk toplantıda, bu kurul tarafından kendi üyeleri arasından gizli oyla seçilir.
Birlik başkanlık divanı üyelerinden biri süresi dolmadan önce ayrılırsa, kalan görev süresi için, bir ay içinde yenisi seçilir.
Birlik başkanlık divanının görevleri:
Madde 125 - Birlik başkanlık divanı, kanunla veya birlik yönetim kurulu kararıyla kendisine verilen görevleri yerine getirir.
Divan, birlik mallarının yönetimi hakkında gerekli kararları alır ve aynı konuda, birlik yönetim kurulunun isteğine göre, bu kurula yazılı veya sözlü bilgi verir.
(4667 sayılı yasa ile değişik) Gerekli
hallerde baro başkanlarını görüşlerini almak üzere toplantıya çağırır.
Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcılarının görevleri:
Madde 126 - Birlik başkan yardımcıları, Birlik Başkanı tarafından verilecek görevleri yapar ve yetkileri kullanırlar.
Birlik Başkanının bulunmadığı zamanlarda veya Birlik Başkanlığı herhangi bir sebeple boşalmışsa yenisi işe başlayıncaya kadar Başkana ait yetkilerin kullanılması ve görevlerin yerine getirilmesi meslekteki kıdem sırasına göre Başkan
Yardımcılarına aittir.
Birlik Başkan Yardımcılarının da yokluğunda Birlik Yönetim Kurulunun meslekte en kıdemli üyesi Başkana ait yetkileri kullanır ve görevleri yerine getirir.
Türkiye Barolar Birliği Genel Sekreterinin görevleri:
127 - Birlik Genel Sekreteri, Birlik yönetim Kurulu toplantılarına ait tutanakları düzenler, Birliğin iç çalışmaları ile yazı işlerini yönetir, Birlik kalemine gerekli direktifleri verir ve kalemin çalışmasını denetler.
Türkiye Barolar Birliği Saymanının görevleri:
Madde 128 - Birlik Saymanı Birliğin mallarını Birlik Başkanlık Divanının kararları gereğince yönetmeye ve para alıp vermeye, bütçenin uygulanmasına dair her türlü gözetimi yapmaya yetkilidir.
(Değişik: 22/1/1986 - 3256/21 md.) Birlik saymanı, para alma ve vermede düzenlenen kağıtları Birlik Başkanı, yokluğunda Birlik Başkan yardımcılarından biri veya Birlik Genel Sekreteri ile birlikte imzalar.
V - Türkiye Barolar Birliği disiplin kurulu:
Kuruluşu:
Madde 129 - Birlik Disiplin Kurulu, Birlik Genel Kurulu tarafından kendi üyeleri arasından gizli oyla seçilen yedi üyeden kurulur. Ayrıca yedi yedek üye seçilir.
Kurul, seçimden sonraki ilk toplantısında kendi üyeleri arasından bir başkan seçer.
Seçim dönemi:
Madde 130 - Birlik Disiplin Kurulu üyeleri dört yıl için seçilirler. Süresi dolan üye yeniden üye seçilebilir.
90 ıncı maddenin 2,3,4,5 ve 6 ncı fıkraları ve 92 nci madde hükmü Birlik Disiplin Kurulu üyeleri hakkında da kıyasen uygulanır.
Toplantılar:
131 - Birlik Disiplin Kurulu ayda bir defa olağan toplantı yapar. Birlik Başkanının veya Birlik Disiplin Kurulu Başkanının yahut üyelerinden birinin isteği ile Kurul acele hallerde her zaman olağanüstü toplantıya çağrılabilir.
120 nci maddenin 2 ve 3 üncü fıkraları Birlik Disiplin Kurulu hakkında da kıyasen uygulanır.
Birlik Disiplin Kurulu, üye tam sayısının salt çoğunluğu ile toplanır ve en az dört üyenin bir oyda birleşmesi ile karar verilir. Oylarda eşitlik halinde Başkanın bulunduğu taraf üstün tutulur.
Görevi:
Madde 132 - Birlik Disiplin Kurulu bu kanunla verilen görevleri yapar ve yetkileri kullanır.
VI - Türkiye Barolar Birliği denetleme kurulu:
Kuruluşu ve görevi:
Madde 133 - (Değişik birinci fıkra: 22/1/1986 - 3256/22 md.) Birlik Genel Kurulu, Birliğin mali işlemlerini denetlemek üzere, dört yıl için kendi üyeleri arasından üç asıl ve üç yedek denetçi seçer.
Denetçiler gizli oyla seçilir. 90 ıncı maddenin 2, 3, 4, 5 ve 6 ncı fıkraları ve 92 nci madde hükmü denetçiler hakkında da kıyasen uygulanır.
Birlik Denetleme Kurulunun çalışma usulü ile görev ve yetkileri yönetmelikte gösterilir.
ONUNCU KISIM
Disiplin İşlem ve Cezaları
Disiplin Cezalarının uygulanacağı haller:
Madde
134. – (4667 sayılı yasa ile değişik)
Avukatlık onuruna, düzen ve gelenekleri ile meslek kurallarına uymayan
eylem ve davranışlarda bulunanlarla, meslekî çalışmada görevlerini yapmayan
veya görevinin gerektirdiği dürüstlüğe uygun şekilde davranmayanlar hakkında bu
Kanunda yazılı disiplin cezaları uygulanır.
Disiplin cezaları:
Madde 135 - Disiplin cezaları şunlardır:
1. (Değişik: 22/1/1986 - 3256/23 md.) Uyarma; avukatın mesleğinin icrasında daha dikkatli davranması gerektiğinin kendisine bildirilmesidir.
2. Kınama; meslekinde ve davranışında kusurlu sayıldığının avukata bildirilmesidir.
3. (Değişik: 22/1/1986 - 3256/23 md.) Onbin liradan yüzellibin liraya kadar para cezası.
4. (4667 sayılı yasa ile değişik) İşten
çıkarma, avukatın veya avukatlık ortaklığının üç aydan az ve üç yıldan fazla
olmamak üzere meslekî faaliyetlerinin yasaklanmasıdır.
5. Meslekten çıkarma; avukatlık
ruhsatnamesinin geri alınarak avukatın adının baro levhasından silinmesi ve
avukatlık unvanının kaldırılmasıdır.
(4667 sayılı yasa ile eklenen cümle)
Avukatlık ortaklığı için de
baro avukatlık ortaklığı sicilinden silinmesidir.
Cezaların uygulanma şekli:
136 - Bu kanunun avukatların hak ve ödevleri ile ilgili altıncı kısmında yazılı esaslara uymayanlar hakkında ilk defasında en az kınama, tekrarında, davranışın ağırlığına göre, para veya işten çıkarma cezası ve 5 inci maddenin (a) bendinde yazılı bir suçtan kesin olarak hüküm giyme halinde meslekten çıkarma cezası uygulanır.
Beş yıllık bir dönem içinde iki veya daha çok defa disiplin cezasını gerektiren davranışta bulunan avukata her yeni suçu için bir öncekinden daha ağır ceza uygulanır.
Bir defa işten çıkarılan avukat, beş yıllık dönem içinde bu kanunun altıncı kısmındaki kurallara aykırı davranışta bulunursa meslekten çıkarılır.
Savunma hakkı:
Madde 137 - Avukatlar hakkında yapılacak kovuşturmalarda, isnat olunan hususun avukata açıkça ve yazılı olarak bildirilmesi, yazılı savunmasının istenmesi ve bu savunma için en az on günlük bir süre tanınması zorunludur.
Baroya yazılmadan önceki ve meslekten ayrıldıktan sonraki eylem ve davranışlar:
Madde 138 – ( 4667 sayılı yasa ile değişik) Baro levhasına kabul ve yazılmadan önceki eylem ve davranışlar, meslekten çıkarma cezasını gerektirmedikçe disiplin kovuşturmasına konu olamaz. Staj dönemi bu hükmün dışındadır.
Avukatın, avukatlıktan ayrılması, avukatlığı sırasındaki eylem ve davranışlarından dolayı disiplin kovuşturması yapılmasına engel değildir.
Kovuşturma yetkisi ve eksik üyelerin tamamlanması:
Madde 139 - Kovuşturmanın dayandığı şikayet veya ihbarın vaki olduğu yahut Cumhuriyet savcısının kovuşturma isteğinde bulunduğu veya kovuşturmaya esas teşkil eden eylem veya davranışın re'sen haber alındığı tarihte avukat hangi baronun levhasında yazılı ise, disiplin kovuşturmasına karar verme ve kovuşturmayı yürütme yetkisi o baroya aittir.
Baro başkanı, baro yönetim ve disiplin kurulu üyeleri, kendi haklarındaki kovuşturmalarla ilgili görüşme ve kararlara katılamazlar.
İkinci fıkranın kapsamına giren bir durumun mevcut olması veya ret yahut istinkaf sebepleriyle başkan ve üyelerin katılmamaları yüzünden baro yönetim ve disiplin kurullarında toplantı yeter sayısı bulunamazsa, eksikler yedeklerle tamamlanır. Yedeklerin de herhangi bir sebeple görüşme veya karara katılmamaları yahut sayılarının yetişmemesi halinde, baro levhasında yazılı olup yönetim ve disiplin kurullarına seçilme yeterliği bulunan avukatlar arasından ad çekme yolu ile seçileceklerle eksikler tamamlanır.
Ceza kovuşturmasının disiplin cezalarına tesiri:
Madde 140 - Avukat hakkında başlamış olan ceza kovuşturması, disiplin işlem ve kararlarının uygulanmasına engel olmaz.
(Değişik: 22/1/1986 - 3256/24 md.) Şu kadar ki, disiplin işlem ve kararına konu teşkil edecek bir eylemde bulunmuş olan avukat hakkında aynı eylemlerden dolayı ceza mahkemesinde dava açılmış ise, avukat hakkındaki disiplin kovuşturması, ceza davasının sonuna kadar bekletilir. Bu halde yönetim kurulunun isteği üzerine disiplin kurulu, avukatın işten yasaklanmasına yer olup olmadığı hakkında 153 ve 154 üncü maddeler uyarınca bir karar vermek zorundadır.
Eylemin işlenmemiş veya sanığı tarafından yapılmamış olması sebebiyle beraet hali müstesna, beraetle sonuçlanmış bir ceza davasının konusuna giren eylemlerden dolayı disiplin kovuşturması, o eylemin ceza kanunları hükümlerinden ayrı olarak başlı başına disiplin kovuşturmasını gerektirir mahiyette olmasına bağlıdır.
Baro yönetim kurulları hükümlülükle sonuçlanan bir ceza davasının konusunu teşkil eden eylemlerden dolayı ayrıca disiplin kovuşturması açmak zorundadırlar.
Disiplin kovuşturmasının açılması:
Madde 141 - Disiplin kovuşturması, yönetim kurulu tarafından verilen bir kararla açılır.
Yönetim kurulu, ivedilikle ve her halde ihbar, şikayet veya istek tarihinden itibaren en çok bir yıl içinde disiplin kovuşturması hakkında bir karar vermeye mecburdur.
Yönetim kurulu, ilgilinin ihbar ve şikayeti
veya Cumhuriyet savcısının isteği üzerine yahut re'sen, disiplin kovuşturması
açılmasına karar vermeye esas olacak
soruşturmanın yapılması görevini kendi üyelerinden birine verebilir. Soruşturma
ile görevlendirilen üye, delilleri toplar, gerekli gördüğü kimselerin ifadelerini yeminle de alabilir; hakkında
soruşturma yapılan avukatı da dinledikten veya dinlemek için verilen süre
dolduktan sonra dosyayı bir raporla yönetim kuruluna verir. (4667 sayılı yasa
ile eklenen cümle) Yönetim kurulu,
soruşturma maksadıyla her türlü adlî ve
idarî mercilerden bilgi ve belge isteyebilir, ilgili dosyaları veya
örneklerini isteyip, inceleyebilir.
Şikayet, ihbar veya istem konusu eylem veya davranış hakkında kovuşturma açılmasına yer olmadığına dair yönetim kurulu tarafından verilecek kararlar ilgililere ve Cumhuriyet savcısına tebliğ olunur.
Disiplin kovuşturmasına yer olmadığına dair kararlara itiraz:
Madde 142 - Baro yönetim kurulunun, disiplin kovuşturmasına yer olmadığına dair kararlarına karşı, tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde şikayetçi veya Cumhuriyet savcısı tarafından Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kuruluna itiraz olunabilir.
Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu tarafından dosya üzerinde yapılacak inceleme sonunda şikayet, ihbar veya istem konusu incelemeye değer mahiyette görülürse, evvelki karar kaldırılarak, disiplin kovuşturmasının açılması için dosya evvelki kararı veren baroya gönderilir. Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunun bu kararları kesindir.
Baro Yönetim Kurulunun disiplin kovuşturmasına yer olmadığına dair kararları süresi içinde itiraz edilmezse kesinleşir.
Birinci fıkra gereğince yapılan itiraz üzerine,
Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu tarafından verilen itirazın reddine dair
kararlar Adalet Bakanlığına ulaştığı tarihten itibaren iki ay içinde Bakanlıkça
karar verilmediği veya karar onaylandığı takdirde kesinleşir. Ancak Adalet
Bakanlığı uygun bulmadığı kararları bir daha görüşülmek üzere, gösterdiği
gerekçesiyle birlikte Türkiye Barolar Birliğine geri gönderir. Geri gönderilen
bu kararlar, Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunca üçte iki çoğunlukla
aynen kabul edildiği takdirde onaylanmış, aksi halde onaylanmamış sayılır;
sonuç Türkiye Barolar Birliği tarafından Adalet Bakanlığına bildirilir.
8 inci maddenin 6 ncı ve 7 nci fıkraları hükümleri bu halde de kıyasen uygulanır.
Aynı eylemden dolayı yeniden inceleme:
Madde 143 - Disiplin kovuşturması açılmasına yer olmadığına dair kararın konusuna giren eylemlerden dolayı yeniden inceleme yapılabilmesi, yeni delillerin bulunmasına ve bu kararın kesinleştiği tarihten üç yıl geçmemiş olmasına bağlıdır.
Disiplin kurulunda duruşma:
Madde 144 - (Değişik: 22/1/1986 - 3256/25 md.)
(4667 sayılı yasa ile değişik) Disiplin kovuşturması açılmasına karar
verilen hallerde, yönetim kurulunun iletmesi üzerine, disiplin kurulu,
incelemesini evrak üzerinde yapar. Disiplin kuruluna gönderilen dosya içinde
avukatın sicili de bulunur. Avukatın isteği veya disiplin kurulunca gerek
görülmesi halinde, inceleme duruşmalı olarak yapılır.
Duruşma gizli olur.
Disiplin kurulu incelemeyi ivedilikle ve herhalde kararın kendisine gelişi tarihinden itibaren en geç bir yıl içinde sonuçlandırmak zorundadır. Ceza davasının sonucunun beklenmesini gerektiren haller saklıdır.
Gıyapta duruşma:
Madde 145 - Çağrıya uymıyan avukatın gıyabında duruşma yapılır. Şu kadar ki, duruşmaya gelmediği takdirde duruşmanın gıyabında yapılacağının davetiyeye yazılması şarttır.
Delillerin gösterilmesi ve incelenmesi:
Madde 146 - Disiplin kurulu, delillerin gösterilme ve incelenme şeklini, istek veya feragatle yahut evvelce verilmiş kararlarla bağlı olmaksızın takdir ve tayin eder.
Tanık ve bilirkişi dinlenmesi:
Madde 147 - Tanık ve bilirkişinin duruşmaya çağrılması veya üyelerden biri tarafından yahut istinabe yoliyle dinlenmesi veya yazılı ifadesinin okunmasiyle yetinilmesi, disiplin kurulunun takdirine bağlıdır.
Ancak, bir olayın delili yalnız bir tanığın şahsi bilgisinden ibaret ise, bu tanık her halde dinlenir.
Duruşma tutanağı:
Madde 148 - Duruşma tutanağı, disiplin kurulu başkanının görevlendireceği bir üye veya katip tarafından tutulur.
Duruşma dışında dinlenenlere ait tutanakların duruşmada okunması zorunludur.
İstinabe talimatının yerine getirilmesi:
Madde 149 - İstinabe yoluyla verilen talimat, baro merkezinde disiplin kurulu veya bu kurulun bir üyesi, diğer yerlerde o baronun disiplin kurulunca görevlendirilecek bir avukat tarafından yerine getirilir.
Tanık ve bilirkişinin çağrılması:
Madde 150 - Tanıklar ve bilirkişiler Tebligat Kanunu hükümlerine göre çağrılır.
Usulüne göre çağrılıp da gelmeyen veya kanuni bir sebep olmaksızın tanıklık yahut bilirkişilikten veya yemin etmekten çekinen kimsenin giderlerden başka, 20 liradan 200 liraya kadar hafif para cezasına çarptırılması, bu kimsenin ikamet ettiği yer sulh ceza hakiminden istenebilir. Ayrıca istek üzerine, tanığın zorla getirilmesine, Baronun bulunduğu il merkezindeki sulh ceza hakimi karar
verir.
Yukarıki fıkra hükmüne göre cezalandırılan ve zorla getirilmesi istenmeyip yeniden çağrılan tanık ve cezalandırıldıktan sonra yeniden çağrılan bilirkişi yine gelmezse tekrar cezalandırılır.
Sulh hakimi, gerek hafif para cezasına gerekse zorla getirmeye, disiplin kurulunun tutanak örneği üzerinden karar verir.
Disiplin kurulu üyelerinin reddi ve istinkafı:
Madde 151 - Disiplin kurulu üyeleri, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununda yazılı sebeplerle reddedilebilir ve istinkaf edebilirler.
Ret istemi, reddi istenen üyeden başkalarının katılmasıyla incelenir.
Ret ve istinkaf sebebiyle kurulun toplanamaması halinde 139 uncu maddeye göre işlem yapılır.
Kararların tebliği:
Madde 152 - Disiplin kurulu kararlarının onanmış bir örneği ilgililerden başka, baronun bulunduğu il merkezindeki Cumhuriyet savcısına da tebliğ olunur.
İşten yasaklanma:
Madde 153 - Hakkında meslekten çıkarma cezasını gerektirebilecek mahiyette bir işten dolayı kovuşturma yapılmakta olan avukat disiplin kurulu kararıyla, tedbir mahiyetinde işten yasaklanabilir.
Kararın verilmesinden önce ilgilinin dinlenmiş veya dinlenmek üzere çağrılmış olup da belirtilen günde gelmemiş olması şarttır. (4667 sayılı yasa ile ek) Ancak, baroya bildirdiği büro adresine tebligat yapılamayan avukatın ayrıca çağrılması ve dinlenmesi zorunlu değildir.
Disiplin kurulu, bu karara esas olacak delillerin hangi sınır dahilinde gösterilip inceleneceğini, istekle bağlı olmaksızın, serbestçe takdir eder.
Karar, hakkında kovuşturma yapılan avukata gerekçesiyle birlikte tebliğ olunur ve bu karar verildiği tarihte yürürlüğe girer. Ancak, karara karşı Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kuruluna itiraz olunabilir. İtiraz kararın uygulanmasını durdurmaz. Bu husustaki itirazlar ivedilikle ve en geç bir ay içinde karara bağlanır. İtiraz yerinde görülürse karar kaldırılır.
İşten yasaklanma kararı, yargı organları ile sair mercilere baro başkanlığı tarafından derhal duyurulur.
İşten yasaklanmanın zorunlu olduğu haller:
Madde 154 - (Değişik: 8/5/1984 - 3003/7 md.)
Haklarında meslekten çıkarma cezası verilen veya (l) (2)42 nci madde uyarınca geçici olarak görevlendirilmiş olup, yapılan işlerin ücretini iş sahibinden aldığı halde aynı maddenin son fıkrası gereğince kabule değer bir sebep olmaksızın ilgili mercie ödememiş olan avukatların işten yasaklanmaları zorunludur.
Yukarıdaki fıkrada belirtilen işten yasaklanma sebeplerinin meydana gelmesinden itibaren iki ay içinde disiplin kurulunca haklarında işten yasaklama kararı verilmeyen avukatlar Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulunun(2) doğrudan vereceği kararla işten yasaklanırlar.
-------------------
(1) Bu aradaki "... veya Devletin şahsiyetine karşı cürümlerden veya rüşvet, sahtecilik, hırsızlık, dolandırıcılık, inancı kötüye kullanma ve yalan yere tanıklık cürümlerinden biri ile hakkında kamu davası açılan...." şeklindeki cümle Anayasa Mahkemesinin 1/3/1985 tarih ve E. 1984/12, K. 1985/6 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir.
2) 4667 sayılı yasanın 72 nci maddesi ile “tutuklama müzekkeresi çıkarılan” cümleciği çıkarılmış; “Bakanlığın” ibaresi değiştirilmiştir.
İşten yasaklanmanın hükümleri:
Madde 155 - İşten yasaklanmış olanlar bu tarihten itibaren avukatlığa ait yetkileri hiçbir şekilde kullanamazlar. Bu hüküm avukatın eşi ile reşit olmayan çocuklarına ait işlerde uygulanmaz.
Birinci fıkrada yazılı yasağa aykırı hareket eden avukat hakkında 135 inci maddenin 4 ve 5 inci bentlerinde yazılı cezalardan biri uygulanır.
Mahkemeler, resmi daireler işten yasaklanan avukatları kabul etmemekle görevlidirler.
İşten yasaklanma kararının kaldırılması:
Madde 156 – (4667 sayılı yasa ile değişik)
İşten yasaklanma kararı, kovuşturmanın durdurulmuş veya avukatlığa engel
olmayan bir ceza verilmiş olması hallerinde kendiliğinden kalkar.
İşten yasaklanma kararı, bu kararın verilmesine esas olan hal ve şartların bulunmadığı veya sonradan kalktığı sabit olursa, disiplin kurulu tarafından kaldırılır.
Disiplin kurulu kararına karşı itiraz:
Madde 157 - Disiplin kurulu kararlarına karşı, Cumhuriyet Savcısı ve ilgililer, tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kuruluna itiraz edebilirler.
Birlik disiplin kurulu, disiplin davalarını dosya üzerinde inceler. Ancak, işten veya meslekten çıkarma cezasına yahut işten yasaklanmaya dair kararların incelenmesi sırasında, ilgili avukatın isteği üzerine veya kendiliğinden duruşma yapılmasına karar verebilir.
145 ve 146 ncı maddeler, birlik disiplin kurulu hakkında da uygulanır.
Birlik disiplin kurulunda duruşmaya raportör üyenin işi izah etmesiyle başlanır. Bu üyenin duruşmadan önce raporunu imzalayıp dosyaya koymuş bulunması gereklidir.
Raportör üyenin izahından sonra ilgili avukat ve varsa vekilleri gerekli izahlarda bulunurlar. Bunlardan itirazı yapmış olan taraf önce dinlenir. Son söz, hakkında disiplin kovuşturması yapılanındır.
Birlik disiplin kurulu, inceleme konusu kararın onanmasına veya kovuşturmanın derinleştirilmesi için kararın bozularak dosyanın ilgili baroya gönderilmesine karar verebileceği gibi, yeniden incelemeyi gerektirmeyen hallerde, uygun görmediği kararı kaldırarak işin esası hakkında karar verebilir veya verilmiş olan kararı düzelterek onaylayabilir.
(4667 sayılı yasa ile değişik) Birlik Disiplin Kurulunun, itiraz üzerine
verdiği kararlar Adalet Bakanlığına ulaştığı tarihten itibaren iki ay içinde
Bakanlıkça karar verilmediği veya karar onaylandığı takdirde kesinleşir. Ancak
Adalet Bakanlığı uygun bulmadığı kararları bir daha görüşülmek üzere,
gösterdiği gerekçesiyle birlikte Türkiye Barolar Birliğine geri gönderir. Geri
gönderilen bu kararlar, Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulunca üçte iki
çoğunlukla aynen kabul edildiği takdirde onaylanmış, aksi halde onaylanmamış
sayılır; sonuç Türkiye Barolar Birliği tarafından Adalet Bakanlığına
bildirilir. Şu kadar ki, uyarma, kınama ve para cezasına ilişkin kararlar kesin
olup, Bakanlığın onayına tâbi değildir.
(4667 sayılı yasa ile değişik) 8 inci maddenin altıncı ve yedinci fıkraları hükümleri burada
da kıyasen uygulanır.
Delillerin serbestçe takdiri, ceza vermenin amacı ve cezadan mahsup (2)
Madde 158 - Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu ve barolar disiplin kurulları, gösterilen delilleri, soruşturma ve duruşmadan edinecekleri kanıya göre serbestçe takdir ederler.
(4667
sayılı yasa ile değişik) Bu kurullar
disiplin cezalarının verilmesinde; avukatlık onurunu, düzen ve gelenekleri ile
meslek kurallarını ve itibarını korumak, mesleğin amaç ve gereklerine ve
adalete uygun olarak yerine getirilmesini sağlamak ilkelerini göz önünde tutarlar.
(Ek: 22/1/1986-3256/26 md.) İşten yasaklanan avukata süreli olarak işten çıkarma cezası verilmesi halinde, işten yasaklandığı süre cezadan mahsup edilir.
----------------------------------------------------------------
(2) 158 inci maddenin başlığı 22/1/1986 tarih ve 3256 sayılı Kanunun 26 ıncı maddesiyle değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.
Kovuşturma ve ceza zamanaşımı:
Madde 159 - Disiplin cezasını gerektirecek eylemlerin işlenmesinden itibaren üç yıl geçmiş ise kovuşturma yapılamaz.Yönetim kurulunca işe el konulmuş ise bu süre işlemez.
Disiplin cezasını gerektiren eylemlerin işlenmesinden itibaren dört buçuk yıl geçmiş ise disiplin cezası verilemez.
Disiplin cezasını gerektiren eylem aynı zamanda bir suç teşkil ediyor ve bu suç için kanun daha uzun bir zamanaşımı süresi koymuş bulunuyorsa, birinci ve ikinci fıkralardaki süreler yerine bu zamanaşımı süresi uygulanır.
Disiplin kararlarının uygulanması ve cezaların sicilden silinmesi:
Madde 160 - (Değişik: 22/1/1986-3256/27 md.) Disiplin cezalarına ait kararlar kesinleşmedikçe uygulanamaz.
Meslekten çıkarma ve işten çıkarma cezalarından başka bir disiplin cezası verilen avukatlar, uyarma, kınama ve para cezalarının uygulanmasından itibaren beş yıl geçtikten sonra disiplin kuruluna başvurarak bu disiplin cezalarının sicillerinden silinmesini isteyebilirler.
İlgilinin yukarıki fıkrada yazılı süre içerisinde disiplin cezası almamış olması halinde, disiplin cezasının silinmesine karar verilir ve sicil dosyasındaki disiplin bölümü çıkartılarak yenisi düzenlenir.
Tanık ve bilirkişi gideri:
Madde 161 - Disiplin işlemleri dolayısıyla çağırılan her tanık ve bilirkişinin, kaybettiği zaman ve harcadığı mesaiye uygun bir tazminata hakkı vardır; bunlardan çağrıya uymak için yolculuk etmek zorunda olanlara yolculuk ve ikamet giderleri de verilir. Şikayetçi ve hakkında kovuşturma yapılan avukat, dinlenmesini istedikleri tanık ve bilirkişiye ait giderleri evvelden öderler.
Avukata veya üçüncü bir kişiye yükletilmeyen veya borçludan alınma imkanı kalmayan giderler baroya yüklenir.
Şikayet edenden, şikayetin mahiyeti ve yapılacak disiplin soruşturma ve kovuşturmasının genişliği göz önünde bulundurularak 10 liradan 200 liraya kadar avans alınabilir. Yapılan işlemlere, alınan avansın yetmemesi halinde, tamamlanması her zaman istenebilir. Avans ve tamamlanması istenen miktar ilgilisi tarafından ödenmedikçe işlem yapılmayabilir.
Para cezası veya giderlerin tahsili:
Madde 162 - Para cezasına veya giderlerin ödenmesine dair olan kararlar İcra ve İflas Kanununun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirilir. Para cezaları baroya gelir yazılır.
İcra takibi genel hükümlere göre baro tarafından vekalet verilecek avukat eliyle yürütülür.
ONBİRİNCİ KISIM
Avukatlık Sözleşmesi
Avukatlık
sözleşmesinin kapsamı
Madde 163.- (4667 sayılı yasa ile değişik)
Avukatlık sözleşmesi serbestçe düzenlenir. Avukatlık sözleşmesinin belli bir
hukukî yardımı ve meblâğı yahut değeri kapsaması gerekir. Yazılı olmayan
anlaşmalar, genel hükümlere göre ispatlanır. Yasaya aykırı olmayan şarta bağlı
sözleşmeler geçerlidir.
Avukatlık ücret tavanını aşan sözleşmeler, bu
Kanunda belirtilen tavan miktarında geçerlidir. İfa edilmiş sözleşmenin
geçersizliği ileri sürülemez. Yokluk halleri hariç, avukatlık sözleşmesinin bir
hükmünün geçersizliği, bu sözleşmenin tümünü geçersiz kılmaz.
Avukatlık
ücreti
Madde 164.- (4667 sayılı yasa ile
değişik) Avukatlık ücreti, avukatın hukukî yardımının
karşılığı olan meblâğı veya değeri ifade eder.
Yüzde yirmibeşi aşmamak üzere, dava veya
hükmolunacak şeyin değeri yahut paranın belli bir yüzdesi avukatlık ücreti
olarak kararlaştırılabilir.
İkinci fıkraya göre yapılacak sözleşmeler,
dava konusu para dışındaki mal ve haklardan bir kısmının aynen avukata ait
olacağı hükmünü taşıyamaz.
Avukatlık asgarî ücret tarifesi altında
vekâlet ücreti kararlaştırılamaz. Ücretsiz dava alınması halinde, durum baro
yönetim kuruluna bildirilir. (5043 sayılı yasa ile değişik) Avukatlık ücretinin
kararlaştırılmamış olduğu veya taraflar
arasında yazılı ücret sözleşmesinin bulunmadığı yahut ücret sözleşmesinin belirgin olmadığı veya
tartışmalı olduğu veya ücret sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün geçersiz
sayıldığı hallerde; değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde asgari ücret
tarifelerinin altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarını incelemeye yetkili
merci tarafından davanın kazanılan
bölümü için avukatın emeğine göre ilâmın kesinleştiği tarihteki müddeabihin
değerinin yüzde onu ile yüzde yirmisi arasındaki bir miktar avukatlık ücreti
olarak belirlenir. Değeri para ile ölçülemeyen dava ve işlerde ise avukatlık
asgari ücret tarifesi uygulanır.
Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak
karşı tarafa yüklenecek vekâlet ücreti avukata aittir. Bu ücret, iş sahibinin
borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemez, haczedilemez.
Ücret dolayısıyla müteselsil sorumluluk
Madde 165.- (4667 sayılı yasa ile
değişik) İş sahibinin birden çok
olması halinde bunlardan her biri, sulh veya her ne suretle olursa olsun
taraflar arasında anlaşmayla sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde her iki
taraf avukat ücretinin ödenmesi hususunda müteselsil borçlu sayılırlar.
Avukatın hapis hakkı ve avukatlık ücretinin rüçhanlı bulunması
Madde 166 - Avukat, müvekkili tarafından verilen veya onun namına aldığı malları, parayı ve diğer her türlü kıymetleri, avukatlık ücreti ve giderin ödenmesine kadar, kendi alacağı nispetinde elinde tutabilir.
Avukat, sözleşme ile kararlaştırılan ve hakim tarafından takdir olunan ücretinden dolayı, kendi çalışması sonucunda müvekkilin muhafaza ettiği veya kazandığı mallar ve davadaki diğer taraftan ilam gereğince tahsil edilecek para yahut alınacak mallar üzerinde diğer alacaklılara nazaran rüçhan hakkını haizdir. Rüçhan hakkı,vekaletnamenin düzenlenme tarihine, vekaletname umumi ise iş sahibi adına ücret konusu işten dolayı ilk yapılan resmi baş vurma tarihine göre sıra alır.(4667 sayılı yasa ile ek) İş sahibinin iflası halinde avukatın vekâlet ücreti alacağı da rüçhanlıdır. Ancak , 9.6.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanununun 206 ncı maddesinin birinci fıkrası hükmü saklıdır.
Bir ilamın cebri icra yoluyla infazına girişildiğinde, icra dairesi, takip talebinde bulunan tarafın ilamda adı yazılı olan avukatına, icra emri ile aynı zamanda düzenleyeceği bir bildiriyi, gideri takip talebinde bulunandan alınmak suretiyle, derhal tebliğ eder. Bu bildiri tebliğ edilmedikçe icranın sonraki safhalarına geçilemez. Avukata yapılacak tebliğin giderleri hakkında 2004 sayılı
İcra ve İflas Kanununun 59. maddesi hükmü uygulanır.
Avukatın ölümü halinde, mirasçılarına intikal eden avukatlık ücreti alacakları da, avukat alacakları gibi rüçhanlıdır. Şu kadar ki, üçüncü fıkrada yazılı bildirim zorunluğu bu kimseler hakkında uygulanmaz.
.
Anlaşmazlıkların
hakem yoluyla çözümü
Madde 167.- (Değişik : 2/5/2001 - 4667/80 md.; İptal: Ana. Mah.’nin 3/3/2004 tarih ve E.2003/98, K.2004/31 sayılı Kararı ile.)
Yargı mercilerine karşı tarafa yükletilecek avukatlık ücretinin miktarı:
Madde 169 - (Değişik: 31/10/1980-2329/2 md.)
Yargı mercilerince karşı tarafa yükletilecek avukatlık ücreti, avukatlık ücret tarifesinde yazılı miktardan az ve üç katından fazla olamaz.
(4667 sayılı yasa ile yürürlükten kaldırılmıştır.)
Madde 170 - (Mülga: 22/1/1986-3256/29 md.)
İşi sonuna kadar takip etme zorunluluğu ve başkasını tevkil: Madde 171 – (4667 sayılı yasa ile değişik) Avukat, üzerine aldığı işi kanun hükümlerine göre ve yazılı sözleşme olmasa bile sonuna kadar takip eder.
Avukata verilen vekaletnamede başkasını tevkile yetki tanınmış ise, yazılı sözleşmede aksine açık bir hüküm olmadıkça, işi başka bir avukatla birlikte veya başka bir avukata vererek takip ettirebilir. Vekaletnamede, bunun düzenlendiği tarihten sonra açılacak veya takip edilecek bütün dava ve işlerde vekalete ve başkasını tevkile genel şekilde yetki verilmişse, avukat, bu tarihten sonraki dava ve işlerde müvekkilinden ayrıca vekalet almaya lüzum kalmaksızın işi başka bir avukatla birlikte veya başka bir avukata vererek takip ettirebilir.
İkinci fıkradaki hallerde, avukatın müvekkile karşı sorumluluğu devam eder. Birlikte takip ettiği veya işi tamamen devrettiği avukatların kusurlarından ve meydana getirdikleri zarardan dolayı müvekkile karşı hem şahsen hem de diğer
avukatla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur. Şu kadar ki, bu hüküm, 12 nci maddede yazılı bir iş sebebiyle başka bir yerde çalışmak zorunluğunda olduğu için işi tamamen başkasına devreden avukatlar hakkında uygulanmaz.
Avukat tarafından işe başka avukatlar teşrik edilmiş ise, avukat bundan dolayı ayrı bir ücret isteyemeyeceği gibi, işi birlikte takip eden avukat da müvekkilden herhangi bir ücret isteyemez. İş tamamen başka bir avukata bırakılmış ise, tevkil eden ve tevkil olunan avukatlar ücret sözleşmesindeki miktarı aşmamak şartıyla, harcadıkları mesaiye karşılık olan ücreti müvekkilden isteyebilirler. Ancak, tevkil eden avukat müvekkilden peşin ücret almışsa, harcadığı mesaiye karşılık olan
miktarın fazlasını tevkil ettiği avukata ödemekle yükümlüdür.
İş sahibinin işi başka bir avukata vermesi:
Madde 172 - İş sahibi, ilk anlaşmayı yaptığı avukatının yazılı muvafakatı ile, başka avukatları da işin kovuşturma ve savunmasına katabilir.
İş sahibi, ilk avukatın muvafakatını kendisine tevdi veya tebliğ edilecek bir yazı ile en az bir haftalık süre vererek talep eder. Avukat bu süre içinde cevap vermemişse muvafakat etmiş sayılır.
İlk avukatın muvafakat etmemesi halinde, vekalet akdi kendiliğinden sona erer. İş sahibi, muvafakat etmeyen avukata ücretin tamamını ödemekle yükümlüdür.
İlk avukatın muvafakatı ile işin başka avukatlar tarafından da takibi halinde iş sahibi, ilk avukatın ücretinden kısıntı yapamaz. Bu halde avukatların müvekkile karşı sorumluluğu konusunda 171 inci maddenin üçüncü fıkrası hükmü uygulanır.
Avukatlık ücretinin belli bir işe hasredilmesi:
Madde 173 - Sözleşmede aksine bir hüküm yoksa, kararlaştırılan avukatlık ücreti yalnızca avukatın üzerine almış olduğu işin karşılığı olup, mukabil dava, bağlantı ve ilişki bulunsa bile başka dava ve icra kovuşturmaları veya her türlü
hukuki yardımlar ayrı ücrete tabidir.
Avukata tevdi edilen işin yapılması veya yapıldıktan sonra sonucunun alınması için gerekli bütün vergi, resim, harç ve giderler iş sahibinin sorumluluğu altında olup, avukat tarafından ilk istekte avukata veya gerektiği yere ödenir. Bu harcamaların avukat tarafından yapılabilmesi için, yeteri kadar avansın iş sahibi tarafından verilmiş olması gerektir. Avukatın iş için yapacağı yolculuk
masrafları ve bulunduğu yerden ayrılma tazminatı, anlaşma gereğince iş sahibi tarafından ayrıca ödenir. Bu giderler peşin olarak ödenmedikçe avukat yolculuğa zorlanamaz. Bu hükmün aksine sözleşme yapılabilir.
Avukatın işi takipten vazgeçmesi, azli ve ücretin gününde ödenmemesi:
Madde 174 - Üzerine aldığı işi haklı bir sebep olmaksızın takipten vazgeçen avukat hiçbir ücret isteyemez ve peşin aldığı ücreti geri vermek zorundadır.
Avukatın azli halinde ücretin tamamı verilir. Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez.
Anlaşmaya göre avukata peşin verilmesi gereken ücret ödenmezse, avukat işe başlamakla zorunlu değildir. Bu sebeple doğabilecek her türlü sorumluluk iş sahibinindir. Yazılı sözleşmedeki diğer ödeme şartlarının yerine getirilmemesinden dolayı avukat işi takip etmek ve sonucunu elde etmekten mahrum kalırsa sorumluluk bakımından aynı hüküm uygulanır.
İş sahibinin adresi:
Madde 175 - İş sahibinin verdiği vekaletnamede yazılı adrese avukat tarafından yapılacak her tebliğ, kendisine yapılmış sayılır. Adres değişiklikleri en geç üç gün içinde iş sahibi tarafından taahhütlü mektupla avukata bildirilir.
İş sahibinin adresine gönderilecek yazıların tebliğ edilememesinden veya adres değişikliklerinin bildirilmemesinden doğan sorumluluk iş sahibine aittir.
ONİKİNCİ KISIM
Adli Müzaheret
Adlî
yardımın kapsamı
Madde 176.- (4667 sayılı yasa ile
değişik) Adlî yardım, avukatlık
ücretlerini ve diğer yargılama giderlerini karşılama olanağı bulunmayanlara bu
Kanunda yazılı avukatlık hizmetlerinin sağlanmasıdır.
Adlî
yardım bürosu
Madde 177.- (4667 sayılı yasa ile
değişik) Adlî yardım hizmeti,
baro merkezlerinde, baro yönetim kurullarınca avukatlar arasından oluşturulan
adlî yardım bürosu tarafından yürütülür. Baro yönetim kurulu, ayrıca baro
merkezi dışında avukat sayısı beşten çok olan her yargı çevresinde de bir
avukatı adlî yardım bürosu temsilcisi olarak görevlendirebilir. Büro ve
temsilciler, baro yönetim kurulunun gözetimi altında çalışırlar.
Adlî yardım istemi
Madde 178.- (4667 sayılı yasa ile
değişik) Adlî yardım istemi, adlî yardım bürosuna veya
temsilcilerine yapılır. İstek sahibi, isteminde haklı olduğunu gösterdiği
delillerle kanıtlamak zorundadır.
Yardım isteminin reddi halinde, ilgilisi yazı
veya sözle baro başkanına başvurabilir. Baro başkanının vereceği karar
kesindir.
Adlî
yardımın yapılışı
Madde 179 - (4667 sayılı yasa ile değişik) Adlî
yardım isteminin kabulü halinde; büro gerekli işlemleri yapmak üzere bir veya
birkaç avukatı görevlendirir. Görevlendirilen avukat, görev yazısının kendine
ulaşmasıyla, avukatlık hizmetlerini yerine getirmek yükümlülüğü altına girer.
Bu yükümlülük, ilgilinin gerekli belge ve
bilgileri isteğe rağmen vermemesi veya vekâletname vermekten kaçınmasıyla sona
erer.
Ayrıca görevlendirilen avukat da bu işi
yapmaktan çekinmek isterse görevin kendisine bildirildiği tarihten itibaren
onbeş gün içinde o işin tarifede belirlenen ücretini baroya ödemek zorundadır.
Büro, görevlendirilen avukatın işi
yürütmesiyle ilgili aşamaları izler.
18.6.1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü
Muhakemeleri Kanunu ve 4.4.1929 tarihli ve 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü
Kanunu ile diğer kanunlardaki adlî yardıma ilişkin hükümler saklıdır.
Büronun gelir ve giderleri
Madde 180.- (4667 sayılı yasa ile değişik) Adlî yardım bürosunun gelirleri şunlardır:
a) İki yıl öncesine ait kesin hesap
sonuçlarına göre tespit edilen toplam miktarlar esas alınarak 492 sayılı
Harçlar Kanununa bağlı (1), (2) ve (3) sayılı tarifelere göre alınan harçların
yüzde üçü ile idarî nitelikteki para cezaları hariç olmak üzere para
cezalarının yüzde üçü,
b) Baroya düşecek paylar ile kamu ve özel
kurum ve kuruluşlarından, il veya belediye bütçelerinden baroya yapılan
yardımlar,
c) Bu amaçla yapılan her türlü bağışlar,
d) Adlî yardım görevinden çekilen avukatların
yatıracağı ücret,
e) Adlî yardımla görevlendirilen avukatın
aldığı ücretin yüzde onu ile davadan haklı çıkan adlî yardımdan yararlanan
kişinin avukat ücretinden başka, yararlandığı kısmın yüzde beşi.
Büronun giderleri şunlardır:
a) Adlî yardımla görevlendirilen avukatlara
gerektiğinde ödenecek ücretler,
b) Büroda görevlendirileceklere ödenecek
ücretler,
c) Büro giderleri
ve diğer giderler.
Adlî yardım
bürolarının gelir ve giderleri büro bütçesinin ayrı bölümlerinde gösterilir. Bu
bölümde kalan gelir fazlasının bir sonraki yıla aynen aktarılması zorunludur.
Birinci fıkranın
(a) bendine göre hesaplanacak ödenek, Maliye Bakanlığınca her yıl Mart ayının
sonuna kadar Türkiye Barolar Birliği hesabına aktarılır. Bu paralar, münhasıran
adlî yardım için kullanılır ve yılı içinde harcanmayan paralar, ertesi yıla
aynen aktarılır. Bu paraların barolar arasındaki dağıtımı ve kullanılmasına
ilişkin hususlar, Türkiye Barolar Birliği tarafından çıkarılan yönetmelikle
düzenlenir.
Yıllık çalışma raporu ve yönetmelik
Madde 181.- (4667 sayılı yasa ile değişik) Adlî
yardım bürosu, çalışmalarını her yıl sonu düzenleyecekleri bir raporla baro
yönetim kuruluna bildirir. Raporun bir örneği baroca Türkiye Barolar Birliğine
gönderilir.
Adlî yardım bürosunun kuruluşu, görevlendirilecek
avukatların ve bunlara ödenecek ücretlerin belirlenmesi, büronun işleyişi,
denetimi gibi konular Türkiye Barolar Birliğince çıkarılacak yönetmelikte
gösterilir.
ONÜÇÜNCÜ KISIM
Çeşitli Hükümler
Yönetmelik:
Madde 182.- (4667 sayılı yasa ile değişik) Bu
Kanunda düzenlenmesi yönetmeliğe bırakılan hususlar ile Kanunun uygulanabilmesi
için yönetmelikte yer alması gereken diğer konuları kapsayan yönetmelikler
Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu tarafından hazırlanarak Adalet
Bakanlığına gönderilir. Yönetmelikler Adalet Bakanlığına ulaştığı tarihten
itibaren iki ay içinde karar verilmediği veya onaylandığı takdirde kesinleşerek
yürürlüğe girer. Ancak, Adalet Bakanlığı uygun bulmadığı yönetmelikleri bir
daha görüşülmek üzere, gösterdiği gerekçesiyle birlikte Türkiye Barolar
Birliğine geri gönderir. Geri gönderilen bu yönetmelikler, Türkiye Barolar
Birliği Yönetim Kurulunca üçte iki çoğunlukla aynen kabul edildiği takdirde
onaylanmış sayılarak yürürlüğe girer, aksi halde onaylanmamış sayılır ve sonuç
Türkiye Barolar Birliği tarafından Adalet Bakanlığına bildirilir. 8 inci maddenin altıncı ve yedinci fıkraları
hükümleri burada da kıyasen uygulanır.
Cumhuriyet savcılarına yağılacak tebligat:
Madde 183 - Bu kanun gereğince Cumhuriyet savcılarına yapılacak tebligatta ilgili dosyanın da birlikte gönderilmesi şarttır.
Avukatlık kıdemine sayılacak hizmetler:
Madde 184 - Dördüncü maddenin birinci fıkrasında sayılan hizmetlerden avukatlığa geçenlerin bu hizmetlerde geçen süreleri avukatlık kıdemine sayılır.
Davavekilleri hakkında uygulanacak hüküm:
Madde 185 - Bu Kanunun ikinci, dördüncü, beşinci, yedinci, sekizinci ve dokuzuncu kısmı ile 65 inci maddesi dışında kalan hükümleri davavekilleri hakkında da kıyasen uygulanır.
(4667 sayılı yasa ile yürürlükten kaldırılmıştır.)
Topluluk sigortasına girmeleri mutlak şekilde zorunlu olanlar:
Madde 186 - 188 inci maddede yazılı olanlar dışında kalan avukatların 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 86 ncı maddesinde gösterilen "Topluluk Sigortasına" girmeleri zorunludur. Ancak, bu zorunluluk (Malullük, yaşlılık ve ölüm
sigortası) bakımından olup, (İş kazaları ve meslek hastalıkları), (Hastalık) ve (Analık) sigortalarına girmek avukatın isteğine bağlıdır.
(Ek: 26/2/1970-1238/2 md.)
Topluluk Sigortasına tabi olan avukatlar hakkında bu kanundaki özel hükümlere aykırı olmamak kaydı ile, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile 5/1/1961 gün ve 228 sayılı Kanun ve bu kanunların ek ve tadilleri hükümleri uygulanır.
Topluluk sigortasına girme zorunluğu şarta bağlı olanlar:
Madde 187 - Geçici 2 nci maddenin kapsamına giren avukatlar, T.C. Emekli Sandığına borçlanma haklarını aynı maddede gösterilen süre içinde kullanmadıkları takdirde, 186 ncı madde uyarınca Topluluk Sigortasına girmek zorunluluğundadırlar.
Topluluk sigortasına giremiyenler:
Madde 188 - (Değişik: 26/2/1970-1238/1 md.)
Emekliliğe tabi bir görevde çalışmakta olanlar, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu kapsamına girenler (Aynı kanunun 85 inci maddesindeki isteğe bağlı sigortadan faydalananlar dahil),geçici 2 nci maddedeki borçlanmak hakkından faydalananlar ile T.C. Emekli Sandığından emeklilik veya malüllük aylığı almakta olan yahut 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa göre yaşlılık veya malüllük sigortasından faydalanmış bulunanlar ve aynı kanunun geçici 20 nci maddesindeki şartlara uygun olarak faaliyette bulunan sandıklara tabi bulunan veya bu sandıklardan faydalanmış olanlar 186 ncı madde uyarınca topluluk sigortasına giremezler.
Avukatın yukarıki fıkraya göre topluluk sigortasına girememesi, avukatlık meslekinin icrasına engel teşkil etmez.
Madde 189 - (Mülga: 26/2/1970-1238/6 md.)
Prim borcunu ödememenin sonuçları:
Madde 190 - Topluluk Sigortası primlerini, topluluk sözleşmesinde gösterilen zamanda ödemiyen avukatın adı baro yönetim kurulunun karariyle, birikmiş prim borcunu, sözleşmedeki şartlar dairesinde ödeyinceye kadar, baro levhasından silinir ve durum ilgili yerlere bildirilir.
Topluluk Sigortası primin ödememenin sonuçları,prim borçlusu avukatın şahsına münhasır olup, bu sonuçların aynı Topluluk Sigortası sözleşmesine katılmış olan diğer sigortalılara veya baroya sirayeti hakkında bir hüküm sözleşmeye konulamaz. 17.7.1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 140 ıncı maddesi hükmü barolar hakkında uygulanmaz.(4667 sayılı yasa ile eklenmiştir.)
Tip sözleşmenin hazırlanması ve topluluk sözleşmesine giriş:
Madde 191 - 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 86 ncı maddesi gereğince barolarla Sosyal Sigortalar Kurumu arasında yapılacak sözleşmelere esas teşkil eden tip sözleşme, Çalışma Bakanlığı, Türkiye Barolar Birliği ve Sosyal Sigortalar Kurumu arasında yapılacak görüşmelerle tespit edilir.
Tip sözleşmede yapılacak değişiklikte de yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır.
Bu kanunun yürürlüğe girmesinden sonra kurulacak olan barolar da kuruluşlarını takip eden bir ay içinde tip sözleşmeye göre Topluluk Sigortası sözleşmesi yapmak üzere Sosyal Sigortalar Kurumuna başvururlar. Yeni teşekkül eden baroya kayıtlı avukatlar, evvelce kayıtlı oldukları baroda iken girdikleri Topluluk Sigortası ile kazandıkları haklar saklı kalmak üzere, yeni kaydoldukları baronun topluluk sigortasına girerler.
Yürürlükten kaldırılan hükümler:
Madde 192 - 3499 sayılı Avukatlık Kanunu ile ek ve tadilleri, geçici 7 nci madde hükümleri saklı kalmak şartıyla, yürürlükten kaldırılmıştır.
Değiştirilen kanun hükümleri hakkında:
Madde 193 - (Bu madde 21/12/1953 tarih ve 6207 sayılı kanunun 1,4 ve 5 inci maddelerinin değiştirilmesi ile ilgili olup ilgili kanundaki yerlerine işlenmiştir.)
1086 sayılı kanunun değiştirilen hükmü:
Madde 194 - (Bu madde 18/6/1927 tarih ve 1086 sayılı Kanunun 61 inci maddesinin değiştirilmesi ile ilgili olup mezkur kanundaki yerine işlenmiştir.)
Emekliliğe tabi görevden önceki avukatlığın kıdeme sayılması:
Madde 195 - (Yeniden düzenleme: 26/2/1970-1238/1 md.)
Bu kanun gereğince topluluk sigortasına girmiş olup sigortalılığı devam eden bir avukat emekliliğe tabi bir göreve veya hizmete atandığı yahut seçildiğinde, sigortalılığına esas alınan avukatlık süresinin dörtte üçü kıdemine eklenerek intibakı yapılır ve görev veya hizmet aylığı ile emeklilik keseneğine esas aylığı yükseltilir.(1)
---------------------
(1)Bu maddede belirtilen sigortalılığa esas Avukatlık süresinin kıdeme eklenecek olan 2/3 oran, 15/5/1975 tarih ve 1897 sayılı Kanunun, 657 sayılı Kanunun 36 ncı maddesini değiştiren 1 inci maddesiyle 3/4 oranına yükseltilmiş; 4667 sayılı yasanın 93 ncü maddesi ile 657 sayılı yasanın 36 ncı maddesine uyumlu hale getirilmiştir.
Madde 196 - 198 - (Mülga: 26/2/1970-1238/6 md.)
Kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadi teşebbüslerinde görevli avukatlar:
Ek Madde 1 - (Ek: 8/5/1984-3003/8 md.)
Kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadi teşebbüslerinde asli ve sürekli olarak avukatlık görevinde çalışanların baro levhasına yazılmaları isteklerine bağlıdır. Ancak bunlar hakkında bu Kanunun avukatlık meslekine kabul ve ruhsatname verilmesine ilişkin hükümleri aynen uygulanır. Bunlar, görevlerinin gereği olan işleri yaparken baro levhasına kayıtlı avukatların yetkileriyle haklarına
sahip ve onların ödevleriyle yükümlüdürler. Baroya kaydını yaptırmayan avukat, çalıştığı yer barosuna bilgi verir.
Yukarıdaki fıkra uyarınca baro levhasına yazılmak istemediklerini bildiren adayların, sadece avukatlık mesleğine kabullerine ve adlarına ruhsatname düzenlenmesine karar verilerek kanunda öngörülen diğer işlemler, aynen yerine getirilir.
Birinci fıkrada sözü edilen görevlerden ayrılma halinde, avukatlık mesleğinin yapılabilmesi, baro levhasına yazılmakla mümkündür.
Bu Kanunun avukatlar hakkında öngördüğü disiplin işlem ve cezaları, bu maddede sözü edilen avukatlar hakkında da avukatın sürekli görev yaptığı yer barosunca uygulanır.
Yurt dışında temsil
Ek
Madde 2.-(4667 sayılı yasa ile değişik) Avukatlar, Türkiye Barolar Birliğini
veya baroları temsil etmek üzere uluslararası toplantı ve kongrelere Adalet
Bakanlığına bilgi vermek suretiyle katılabilirler.
Seçimlerin yapılması:
Ek Madde 3 - (Ek: 8/5/1984-3003/8 md.)
Barolar ile Türkiye Barolar Birliğinin bu Kanuna göre gizli oyla yapılacak organ seçimlerine ilişkin işlemler, aşağıdaki esaslara göre yargı gözetimi altında gerçekleştirilir.
(4667
sayılı yasa ile değişik) Seçim yapılacak genel kurul toplantısından en az onbeş
gün önce, baro seçimleri için levhaya kayıtlı avukatlardan genel kurula katılma
hakkına sahip avukatlar, Türkiye Barolar Birliği seçimleri için de genel kurula
barolarca seçilen asıl ve yedek delegeler ile doğal delegeleri belirleyen
liste, toplantının gündemi, yeri, günü, saati ile çoğunluk olmadığı takdirde
yapılacak ikinci toplantıya ilişkin hususları belirten bir yazı ile birlikte üç
nüsha olarak o yer ilçe seçim kurulu başkanı olan hâkime verilir. Bir yerde
birden fazla ilçe seçim kurulu bulunduğu takdirde görevli hâkim, Yüksek Seçim
Kurulunca belirlenir. Toplantı tarihleri, gündemde yer alan diğer konular göz
önünde bulundurularak görüşmelerin bitimine göre seçimlerin ilçe seçim kurulu
başkanının gözetiminde yapılması sağlanır. Üye sayısı dörtyüzü aşan barolarda
görüşmeler cumartesi günü sonuçlandırılır ve seçimlere pazar günü dokuzda
başlanır ve oy verme işi saat onyedide sona erer.
Hakim, gerektiğinde ilgili kayıt ve belgeleri de getirtip incelemek suretiyle varsa noksanları tamamlattırdıktan sonra seçime katılacak avukatları belirleyen liste ile yukarıdaki fıkrada belirtilen diğer hususları onaylar. Onaylanan liste ile toplantıya ilişkin diğer hususlar Adalet dairesi ve baro ilan yerlerinde asılmak sureti ile üç gün süre ile ilan edilir.
İlan süresi içinde listeye yapılacak itirazlar hakim tarafından incelenir ve en geç iki gün içinde kesin olarak karara bağlanır.
Bu suretle kesinleşen listeler ile toplantıya ilişkin diğer hususlar onaylanarak ilgili baro veya Türkiye Barolar Birliğine gönderilir.
Hakim, kamu görevlileri veya aday olmayan avukatlar arasından bir başkan ile iki üyeden oluşan bir seçim sandık kurulu atar. Aynı şekilde ayrıca üç yedek üye de belirler. Seçim sandık kurulu başkanının yokluğunda kurula yaşlı üye başkanlık eder.
Seçim sandık kurulu, seçimlerin kanunun öngördüğü esaslara göre yürütülmesi, yönetimi ve oyların tasnifi ile görevli olup, bu görevleri seçim ve tasnif işleri bitinceye kadar aralıksız olarak devam eder.
Dörtyüz kişiden fazla üyesi bulunan barolarda her dörtyüz kişi için bir oy sandığı bulunur ve her seçim sandığı için ayrı bir kurul oluşturulur. Yüze kadar olan üye fazlalığı sandık sayısında nazara alınmaz. Seçimlerde kullanılacak araç ve gereçler ilçe seçim kurulundan sağlanır. Ve sandıkların konacağı yerler hakim tarafından belirlenir.
Seçim süresinin sonunda seçim sonuçları tutanakla tespit edilip seçim sandık kurulu başkan ve üyeleri tarafından imzalanır. Birden fazla sandık bulunması halinde tutanaklar, hakim tarafından birleştirilir. Tutanakların birer örneği seçim yerinde asılmak suretiyle geçici seçim sonuçları ilan edilir. Kullanılan oylar ve diğer belgeler tutanağın bir örneği ile birlikte üç ay süreyle saklanmak üzere ilçe seçim kurulu başkanlığına tevdi edilir.
Seçimin devamı sırasında yapılan işlemler ile tutanakların düzenlenmesinden itibaren iki gün içinde seçim sonuçlarına yapılacak itirazlar, hakim tarafından aynı gün incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. İtiraz süresinin geçmesi ve itirazların karara bağlanmasından hemen sonra hakim yukarıdaki hükümlere göre kesin sonuçları ilan eder ve ilgili baro ile Türkiye Barolar Birliğine bildirir.
(Değişik: 28/5/1988 - 3464/2.md.) Oy verme işlemi, gizli oy açık tasnif esasına göre yapılır. Listede adı yazılı bulunmayan avukat oy kullanamaz. Oylar, oy verenin kimliğinin baro veya resmi kuruluşça verilen belge ile ispat edilmesinden ve listedeki isminin karşısındaki yerin imzalanmasından sonra kullanılır. Oylar, organlara göre birlikte veya ayrı ayrı her şekilde düzenlenen oy pusulalarının, üzerinde ilçe seçim kurulu mühürü bulunan ve oy verme sırasında sandık kurulu başkanı tarafından verilecek zarfa konulması suretiyle kullanılır. Bunların dışındaki zarflara konulan oylar geçersizdir. Asıl üyenin mazereti olduğu takdirde yedek üye Türkiye Barolar Birliği Genel Kuruluna katılır ve oy kullanılır.
(4667 sayılı yasa ile değişik) Hâkim, seçim
sonuçlarını etkileyecek ölçüde bir usulsüzlük veya kanuna aykırı uygulama
tespit etmesi halinde; bu tespite konu olan organla sınırlı olmak üzere
seçimlerin iptaline karar verir. Bu takdirde, süresi bir aydan az ve iki aydan
fazla olmamak üzere seçimin yenileneceği pazar gününü tespit ederek ilgili
baroya veya Türkiye Barolar Birliğine bildirir. Belirlenen günde yalnız seçim
yapılır ve seçim işlemleri bu madde ile kanunun öngördüğü diğer hükümlere uygun
olarak yürütülür.
İlçe seçim kurulu başkanı hakime ve seçim sandık kurulu başkanı ile üyelerine, "Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun" da belirtilen esaslara göre ücret ödenir. Bu ücret ve diğer seçim giderleri, Türkiye Barolar Birliği ve ilgili baroların bütçelerinden karşılanır.
Seçimler sırasında sandık kurulu başkanı ve üyelerine karşı işlenen suçlar Devlet memurlarına karşı işlenmiş gibi cezalandırılır.
Seçimlerin düzen içerisinde ve sağlıklı biçimde yürütülmesi amacıyla hakimin ve sandık kurulunun aldığı tedbirlere uymayanlara, eylemin ağırlığına göre bu Kanunda yazılı disiplin cezaları verilir.
Denetim:
Ek Madde 4 - (Ek: 8/5/1984-3003/8 md.)
Adalet Bakanlığı, Barolar ve Türkiye Barolar Birliği organlarının görevlerini kanun hükümlerine uygun olarak yapıp yapmadıklarını ve mali işlemlerini yönetmelikte belirlenecek esaslara göre denetlemeye yetkilidir. Bu idari ve mali denetim, adalet müfettişlerince yapılır.
Geçici hükümler:
Geçici Madde 1 - (Değişik:26/2/1970 -1238/1 md.)
7 Temmuz 1969 tarihinden sonra 506 sayılı Sosyal sigortalar Kanununun 86 ncı maddesi gereğince barolarla Sosyal Sigortalar Kurumu arasında yapılacak sözleşmelere esas teşkil eden ilk tip sözleşme, bu kanunun geçici 10 uncu maddesi uyarınca Türkiye Barolar Birliğinin yapacağı ilk toplantıyı takip eden üç ay içinde Çalışma Bakanlığı, Türkiye Barolar Birliği ve Sosyal Sigortalar Kurumu arasında yapılacak görüşmelerle tespit edilir. Hazırlanan tip sözleşme, Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu tarafından, bir hafta içinde bütün barolara gönderilir. Topluluk sigortasına girmeye mecbur olan avukatların bağlı bulundukları barolar, tip sözleşmeye göre topluluk sigortası sözleşmesi yapmak üzere tip sözleşmenin baroya gelişi tarihinden itibaren iki ay içinde Sosyal Sigortalar Kurumuna başvururlar. Sözleşmeler, baronun başvurma tarihinden itibaren en geç üç ay içinde yürürlüğe konur.
A) Topluluk sigortasına tabi oldukları tarihde 30 yaşını geçmiş bulunan avukatlardan, 55 yaşını doldurmakla beraber 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 60 ıncı maddesinde yazılı şartları yerine getiremediklerinden yaşlılık sigortasından aylık bağlanmasına hak kazanamıyan ve :
a) Sigortalılıklarının başladığı tarihten önceki on yıl içinde en az 2000 gün baro levhasında kayıtlı avukat olduklarını tevsik eden,
b) Sigortalılık süresince her yıl en az ortalama 200 gün sigorta primi ödemiş olan,
c) En az beş yıl sigortalı bulunan avukatlara, sigortalılık süresi 15 yılı doldurmuş olanlar gibi Sosyal Sigortalar Kanununun 61 inci maddesindeki esaslara göre yaşlılık aylığı bağlanır.
(a) bendinde sözü geçen avukatlık süresi, avukatların sigortalıklarının başladığı tarihten itibaren en geç iki yıl içinde ilgili barolardan alınarak Sosyal Sigortalar Kurumuna verilecek belgelerle tespit edilir.
Barolar bu çalışma belgelerini düzenlemekten kaçınırlarsa, sigortalı avukatların ilgili baro ve yönetim kurulu başkan ve üyelerinden zarar ve ziyan istemek hakları saklıdır.
Avukatlık süresini gösteren belgelerin gerçeğe uymadığı bir hükümle tespit edildiği takdirde gerek bunu düzenliyenler gerekse ilgili sigortalılar, Sosyal Sigortalar Kurumunun bu yüzden uğrayacağı zararları yüzde elli fazlasiyle ve kanuni faizi ile birlikte adı geçen Kuruma ödemekle yükümlüdür.
Bu gibiler hakkında ayrıca ceza kovuşturması da yapılır.
B) Topluluk sigortasına tabi oldukları tarihte 30 yaşını geçmiş bulunan avukatlardan, 50 yaşını doldurup, erken yaşlanmış oldukları tespit edilen ve Sosyal Sigortalar Kanununun 60 ıncı maddesinde yazılı şartları yerine getiremediklerinden aylık baglanmasına hak kazanamıyanlara (A) fıkrasındaki şartlarla, sigortalılık süreleri 15 yılı doldurmuş olanlar gibi, Sosyal Sigortalar Kanununun 61 inci maddesindeki esaslara göre yaşlılık aylığı bağlanır.
Geçici Madde 2 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte T. C. Emekli Sandığındaki emekliliğe esas teşkil eden hizmetleri toplamı en az 15 yıl olan avukatlardan;
A) (Değişik: 26/2/1970 - 1238/3 md.) Emekli keseneği ödedikleri memuriyet veya hizmetten 7 Temmuz 1969 tarihinden önce her ne sebeple olursa olsun ayrılmış olanlar, kendilerine emeklilik veya malüllük aylığı bağlanmamış olmak şartı ile, 7 Temmuz 1969 tarihine kadar Sosyal Sigortaya da tabi olmaksızın geçen fiili avukatlık sürelerinin tamamını veya bu sürenin emekliliğe esas olan eski hizmetlerinin süresi ile birlikte 25 yılı doldurmaya yetecek kısmını aşağıdaki hükümlere göre borçlanabilirler.
Fiili avukatlık süresinin tamamını borçlananlar aşağıdaki (B) bendi hükümlerine göre T. C. Emekli Sandığı ile ilgilerini devam ettirebilirler. Bunlardan T. C. Emekli Sandığı ile ilgilerini devam ettirmek istemiyenlerle fiili avukatlık süresinin bir kısmını borçlanmak suretiyle emekliliğe esas hizmet sürelerini 25 yıla çıkarmış olanlara aşağıdaki hükümlere göre emekli aylığı bağlanır.
B) Emekli keseneği ödedikleri memuriyet veya hizmetten bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte veya daha sonra her ne sebeple olursa olsun ayrılanlar, toplam süre 30 yılı geçmemek üzere, T.C. Emekli Sandığı ile ilgilerini devam ettirebilirler.
(A) bendine göre borçlanabilmek için ilgilinin, listesine yazılı bulunduğu baronun topluluk sigortasına katıldığı tarihten itibaren üç ay içinde bu baro aracılığı ile T. C. Emekli Sandığına yazılı olarak baş vurması zorunludur. Borçlanılacak miktar, ilgilinin T. C. Emekli Sandığına evvelce kesenek ödediği memuriyet veya hizmette son aldığı maaş yahut ödenek derecesindeki kıdeminden
itibaren o memuriyet veya hizmetin asgari terfi süresi nazara alınarak 2 veya 3 yılda bir terfi etmiş sayılmak suretiyle T. C. Emekli Sandığı Kanunu hükümleri dairesinde, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadarki fiili avukatlık süresi için ödemesi gereken keseneklerin (Kurum hissesi dahil) tamamıdır. Ancak, kesenekler ve kurum hissesi ait oldukları geçmiş yıllarda yürürlükte bulunan T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre hesaplanır.
Borçlanılan süre ile T. C. Emekli Sandığına tabi eski memuriyet veya hizmet süreleri toplamı 30 yılı geçemez. Fiili avukatlık süresinin bu miktarı aşan kısmı için borçlanmak mümkün değildir.
Borçlanılacak miktar, ilgilinin talebine göre, T. C. Emekli Sandığı tarafından yapılacak tebligat üzerine en geç 1 ay içinde toptan veya on yıl içinde on eşit taksitle ödenir. T. C. Emekli Sandığına tabi eski memuriyet veya hizmetlerinden ayrılırken keseneklerini almış olanlar bunun tamamını kanuni faizi ile birlikte, borçlanılan miktarın tamamının veya ilk taksidinin ödenmesi süresi içinde sandığa iade ile yükümlüdürler. Kesenekleri süresi içinde iade etmeyenlerin bu madde hükümlerinden faydalanmaları mümkün değildir.
Borçlanan kimseler emekliliğe esas olan eski memuriyet veya hizmet sürelerine borçlandıkları sürenin eklenmesi suretiyle hesaplanacak süre üzerinden ve borçlandıkları miktarın tamamını ödedikleri tarihten itibaren 5434 sayılı Kanuna göre emekli aylığına hak kazanırlar. Emekli aylığına hak kazanabilmesi için toplam süresinin 25 yıl olması yeterlidir.
Taksitle ödemede, borcun tamamını ödeyemeden ölen veya T. C. Emekli Sandığına göre malul olan avukatların kendilerine veya hak sahibi mirasçılarına ölüm veya maluliyeti takip eden ay başından itibaren 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre malullük yahut dul ve yetim aylığı bağlanır. Şu kadar ki, ödenmemiş yıllık taksitlerin her biri 12 eşit parçaya bölünerek o yılın malullük veya dul ve yetim aylıklarından kesilir ve artan miktar hak sahiplerine ödenir.
Taksitle ödemede, bir taksidi zamanında ödemeyen ve T. C. Emekli Sandığınca yapılan tebligat üzerine 1 ay içinde bu borcunu yerine getiremeyenlerin borçlanma durumuna son verilir ve ödedikleri miktara tekabül eden sürenin eski memuriyet veya hizmetlerine eklenmesi suretiyle hesaplanacak süre üzerinden T. C.Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre işlem yapılır.
Yukarıdaki fıkralar gereğince kendilerine veya hak sahibi mirasçılarına emekli, malullük veya dul ve yetim aylığı bağlananlara borçlanmadan önceki fiili memuriyet veya hizmetlerin tutarı üzerinden T. C. Emekli Saındığı Kanunu hükümlerine göre ikramiye ödenir.
(B) bendinden faydalanabilmek için ilgilinin, T. C. Emekli Sandığına kesenek ödediği memuriyet veya hizmetten ayrılmasını takibeden bir ay içinde Sandığa dilekçe ile başvurması ve kendisine emekli aylığı bağlanmamış veya kesenekleri iade edilmemiş olması gereklidir. (A) bendinin ikinci fıkrası delaletiyle (B) bendinden faydalananlar için bu süre borçlanma taleplerinin kabul edildiğinin Sandıkça kendilerine tebliği tarihinden başlar.
(B) bendinden faydalanmak dileği ile yapılan baş vurmanın T. C. Emekli Sandığınca kabul edildiğinin ilgiliye tebliğini takibeden aybaşından itibaren sandığa kesenek ödeme yükümlülüğü doğar. Kesenekler (Kurum hissesi dahil) her ayın ilk haftası içinde doğrudan doğruya veya T. C. Emekli Sandığının belirteceği bir banka aracılığı ile sandığa ödenir.
Kesenek ve kurum hissesi, ilgilinin T. C. Emekli Sandığına kesenek ödediği evvelki memuriyet veya hizmette son iktisap ettiği maaş veya ödeneğindeki kıdeminden başlamak üzere o memuriyet veya hizmetin en az yükselme süresine göre iki veya üç senede bir terfi ediyormuşçasına yürütülecek maaş dereceleri üzerinden hesaplanır.
(B) bendi uyarınca T. C. Emekli Sandığı ile ilgileri devam edenlerin emekliliğe esas sürelerinin 30 yılı doldurduğu, sandıkla ilgilerinin kesilmesini yazılı olarak istedikleri, öldükleri yahut T. C. Emekli Sandığı Kanununa göre malül duruma girdikleri veya borçlanma hükümlerinde gösterildiği şekilde sandık tarafından verilen bir aylık süre içinde ödememekte temerrüt ettikleri takdirde bu
durumların husule geldiği tarihi takibeden aybaşından itibaren sandıkla ilgileri kesilir ve toplam süreleri üzerinden kendilerine yahut hak sahibi mirasçılarına 5434 sayılı Kanun uyarınca emekli, malullük dul veya yetim aylığı bağlanır. Bu kimselere ödenecek ikramiye hakkında borçlanma ile ilgili hükümler kıyasen uygulanır.
Geçici 3,4 ve 5 inci maddeler uyarınca borçlandıkları süre ile birlikte emekliliğe esas hizmetleri tutarı 15 yıl veya daha fazla olanlar da bu maddenin (B) bendi hükmünden faydalanabilirler.
(Ek fıkralar: 26/2/1970-1238/3 md.): Bu madde hükümlerinden faydalananların, (A) bendi uyarınca borçlandıkları veya (B) bendi uyarınca T. C. Emekli Sandığı ile ilgilerini devam ettirdikleri sürelerin tamamı, emekliliğe tabi görevden son defa ayrıldıkları maaş veya ödenekteki kıdemlerine eklenmek suretiyle bu görev veya hizmetin en az yükselme süresine göre iki veya üç yılda bir terfi etmiş veya ediyormuşçasına intıbakları yapılır.
Bu maddenin 9 uncu fıkrasında T.C. Emekli Sandığına başvurma için konulmuş bir aylık süreyi geçirmiş olanlar, 1 Ocak 1971 tarihine kadar başvurmaları şartı ile bu madde hükümlerinden faydalanabilirler.
Geçici Madde 3 - (Değişik: 26/2/1970-1238/1 md.)
7 Temmuz 1969 tarihinde veya bu tarihle 1 Ocak 1971 tarihi arasında T.C. Emekli Sandığında iştirakçi durumunda bulunanların, emeklilik keseneği ödedikleri görev veya hizmetten önce T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi olmadan ve Sosyal Sigortalar kapsamına da girmeden geçirdikleri fiili avukatlık sürelerinin daha önce başka kanunlarla borçlanılan süreler ile birlikte onbeş yılı geçmiyecek kısmı, 5434 sayılı Kanuna 23 şubat 1965 gün ve 545 sayılı Kanunun 5 inci maddesi ile eklenen maddedeki esaslara göre borçlanmaları şartı ile emekliliğe esas hizmetlerine eklenir. Şu kadar ki, bu kimselerin adlarına borç kaydedilecek miktar borçlandırılan sürenin geçtiği tarihlerde kesilen kesenek ve karşılıklar oranına göre tespit olunur.
Bu madde hükmünden faydalanmak için, ilgilinin, 1 Nisan 1971 tarihine kadar T.C. Emekli Sandığına yazılı olarak başvurması şarttır.
Geçici Madde 4 - (Değişik: 26/2/1970-1238/1 md.)
7 Temmuz 1969 tarihinde veya bu tarihle 1 Ocak 1971 tarihi arasında T.C Emekli Sandığında iştirakçi durumunda bulunanlardan, emekli keseneği ödedikleri görev veya hizmetten önce T.C. Emekli Sandığına tabi olmadan ve Sosyal Sigorta-
lar kapsamına da girmeden avukatlık yapan ve ondan önce de emekliliğe tabi bir görev veya hizmette bulunanların T.C. Emekli Sandığı ile ilişkileri bulunan devreler arasındaki fiili avukatlık sürelerinin daha önce başka kanunlarla borçlanılan süreler ile birlikte onbeş yılı geçmiyecek kısmı geçici 3 üncü madde uyarınca borçlanmaları şartı ile aynı madde hükümlerine göre emekliliğe esas hizmetlerine eklenir.
Geçici 3 üncü maddenin son fıkrası hükmü bu halde de uygulanır.
Geçici Madde 5 - Geçici 2,3 ve 4 üncü maddelerin kapsamına giren avukatların bu maddeler gereğince borçlandıkları fiili avukatlık sürelerinden önce Sosyal Sigortalar Kurumu kapsamına giren hizmetleri de mevcutsa, Sosyal Sigortalar kapsamına giren hizmetler 5/1/1961 tarihli ve 228 sayılı Kanunun aylık bağlanmasına ilişkin esasları dairesinde T.C. Emekli Sandığındaki hizmetler (Borçlanılan süreler dahil) ile birleştirilir.
Bu madde hükmünden faydalanmak istiyenlerin, T.C. Emekli Sandığına baş vurmalarının şekli ve süresi hakkında geçici 3 üncü madde hükmü kıyasen uygulanır.
Geçici Madde 6 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte Avukatlar Yardımlaşma Sandığında üye bulunan avukatlar, levhasına yazılı oldukları baroya müracat ederek sandıktaki kayıtların silinmesini istiyebilirler.
Yukarıdaki fıkra gereğince sandıktan kayıtları silinen avukatların sandıktaki alacaklarının, üyelik süresi ve sandık mevcuduna göre kendilerine ödenmesi şekli, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde ilgili baro yönetim kurulu tarafından hazırlanıp baro genel kurulunca onaylanan bir yönetmelikle tespit edilir.
*
Geçici Madde 7 - (Mülga: 30/1/1979-2178/8 md.)
Geçici Madde 8 - Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce Siyasal Bilgiler Okulu veya fakültesinden mezun olup da eksik kalan derslerden hukuk fakültesinde sınav vermiş olanlar, bu Kanunun uygulanmasında hukuk fakültesi mezunu sayılır-
lar.
Geçici Madde 9 - Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce Yargıtay'da hukuk mezunu başkatip olarak en az dört yıl süre ile hizmet etmiş olanlar, 3 üncü maddenin (c) bendindeki kayıttan vareste tutulurlar.
Geçici Madde 10 - Ankara Baro Başkanı, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki ay içinde Ankara'da toplanıp Türkiye Barolar Birliği Başkanı ile Birlik Yönetim Kurulu, Birlik Disiplin Kurulu ve Birlik Denetleme Kurulu üyelerini ve yedeklerini seçecek olan ilk genel kurul için delegelerini seçip göndermelerini ve toplantı yer, gün ve saatini, toplantı gününden en az bir ay önce barolara bildirir. Belirtilen günde toplantıyı açarak yerini en yaşlı delegeye bırakır.
Geçici Madde 11 - 708 sayılı Kanunun ikinci ve 7 nci maddelerinde ve 2573 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinde yazılı mülazemet süresini 3499 sayılı Avukatlık Kanununun yürürlüğü tarihinde bitirmiş olanlar 3 üncü maddenin (a), (b) ve (c) bentlerinde ve 5 inci maddede gösterilen şartlara sahip oldukları takdirde baro levhasına yazılırlar.
Bu Kanunun uygulanmasında Medresetulkuzat ve Nüvap Mektebi mezunları hukuk mezunu sayılır.
Geçici Madde 12 - Gerek 3499 sayılı Kanun ve gerekse bu Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra dava vekaleti ruhsatnamesi ile 708 sayılı Kanunun 5 inci maddesine dayanılarak avukatlık ruhsatnamesi verilemez.
Ancak, hukuk fakültesi veya mektebinden mezun olmadıkları halde 3499 sayılı Kanunun yürürlüğünden önce hakimlik veya savcılık sınıflarında, 3499 sayılı Kanunun yürürlüğünden önce veya sonraki görev sürelerinin toplamı dört yılı doldurmuş olanlara 3 üncü maddenin (b) ve (c) bentlerindeki kayıtlardan vareste tutulmak şartiyle avukatlık ruhsatnamesi verilir.Sicilleri itibariyle görevlerinden çıkarılmış olanlar hakkında bu hüküm uygulanmaz.
Geçici Madde 13 - 3499 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte dava, vekaleti ruhsatnamesine sahip olanlar, beş avukat bulunmayan yerlerde vekalet icra edebilirler. Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce 3499 sayılı Kanunun (Muvakkat IV üncü) maddesi uyarınca beş avukat bulunmayan yerlerde dava vekilliği yapmakta olanların kazanılmış hakları saklıdır.
(4667
sayılı yasa ile değişik) Dava vekillerinin, mesleklerini icra edebilmeleri
için, o yerin bağlı olduğu baroca tutulan bir listeye yazılmaları şarttır.
Listeye yazılmak için yapılan başvuru üzerine barolar, istemin kabul veya
reddine dair kararlarını bir ay içinde vermek zorundadır. Bu süre içinde karar
verilmez yahut ret kararı verilir ise ilgili şahıs; karar verilmemiş ise bir
aylık sürenin sonunda, istem reddedilmiş ise ret kararının tebliği tarihinden
itibaren onbeş gün içinde Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kuruluna itiraz
edebilir. Türkiye Barolar Birliğinin itiraz üzerine verdiği kararlar Adalet
Bakanlığına ulaştığı tarihten itibaren iki ay içinde Bakanlıkça karar
verilmediği veya karar onaylandığı takdirde kesinleşir. Ancak Adalet Bakanlığı
uygun bulmadığı kararları bir daha görüşülmek üzere, gösterdiği gerekçesiyle
birlikte Türkiye Barolar Birliğine geri gönderir. Geri gönderilen bu kararlar
Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunca üçte iki çoğunlukla aynen kabul
edildiği takdirde onaylanmış, aksi halde onaylanmamış sayılır; sonuç Türkiye
Barolar Birliği tarafından Adalet Bakanlığına bildirilir. 8 inci maddenin altıncı
ve yedinci fıkraları hükümleri burada da kıyasen uygulanır.
Listeye yazılma, bu Kanunun davavekillerine tanıdığı hak ve yetkilerden faydalanmak ve yükümlere tabi olmak bakımından, baro levhasına yazılmanın sonuçlarını doğurur.
Listenin barolarca nasıl düzenleneceği, listeye yazılmak için yapılacak baş vurma hakkındaki işlemler listenin mahkemelere, Cumhuriyet savcılıklarına, icra ve iflas dairelerine ve diğer resmi mercilere bildirilme tarzı ve listeden kaydın silinmesi şekli bu Kanunun 182 inci maddesinde yazılı yönetmelikte gösterilir.
Geçici Madde 14 - 3499 sayılı Kanunla ek ve değişikliklerine göre kurulmuş olan barolar, bu Kanun hükümlerine göre görevlerine devam ederler.
Geçici Madde 15 - 168 inci madde uyarınca hazırlanacak asgari ücret tarifesi, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde yapılır ve yeni tarife yürürlüğe girinceye kadar eski tarife uygulanır.
Geçici Madde 16 - Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu görevine başlayıncaya kadar, avukatlık haysiyet divanındaki dosyalar, bu kurula devredilmek üzere Ankara Baro Başkanlığınca teslim alınır.
Geçici Madde 17 - Yargı mercileri, Cumhuriyet savcılıkları, icra memurlukları nezdinde başkatiplik, zabıt katipliği, zabıt katibi muavinliği yahut icra memurluğu veya yardımcılığı görevlerinden birini en az on yıl süre ile yapmış olan kimseler, bu Kanunun 3 üncü maddesi uyarınca Avukatlık meslekine kabul için aranılan tahsil, staj ve sınav dışındaki şartları haiz olurlar ve 5 inci maddede
yazılı engeller kendilerinde bulunmazsa, en az üç avukat veya davavekili olmayan bir yerde, o yerin bağlı olduğu baroca tutulan listeye yazılmak şartıyla, münhasıran o yerin hukuk mahkemeleri ve icra ve iflas dairelerinde dava ve iş takip edebilirler.
Bu kimseler, münhasıran vekalet görevini yapabilecekleri yerde, listeye yazılma tarihinden itibaren üç ay içinde bir büro açmak zorundadırlar. Bu zorunluluğa uymayanların adları listeden silinir.
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 61 inci maddesinin son fıkrası gereğince vekalet görevini yapanlar, geçmiş adalet hizmetine ait şarta bakılmaksızın, birinci fıkrada, yazılı diğer şartlara sahip oldukları takdirde, o yerin bağlı bulunduğu baroca tutulan listeye yazılmak suretiyle, münhasıran o yerdeki hukuk mahkemeleri ve icra ve iflas dairelerinde vekalet görevini yapmaya devam ederler. Ancak, listeden herhangi bir suretle adları silinenler, birinci fıkrada yazılı şartların tamamına sahip olmadıkça bir daha listeye yazılamazlar. Bu kimseler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde listeye yazılmak için baş vurmak ve yazılma tarihinden itibaren üç ay içinde bir büro açmak zorundadırlar. Aksi halde listeye yazılmazlar; listeye yazılmışlarsa adları listeden silinir.
(Değişik: 26/2/1970-1238/4 md.) Yukarıdaki fıkralar uyarınca vekalet görevini yapmak hakkı o yer avukat veya dava vekilleri sayısının üçü bulması halinde kendiliğinden sona erer. Sona erme tarihinden itibaren üç ay içinde, ilgili şansın aynı baro bölgesi içinde üç avukat veya dava vekili bulunmayan başka bir yere naklederek büro açması halinde, listedeki kaydı, nakledilen yer işaret edilmek suretiyle devam eder. İlgili üç aylık süre içinde başka bir baroya başvurduğu takdirde, dosyası getirilmek suretiyle başvurduğu baronun listesine kaydı yapılıp ayrıldığı baronun listesinden de adı silinerek vekalet görevine devam eder. Üç aylık süre içinde aynı baro bölgesindeki başka bir yere nakil yapılarak büro açılmaması veya bu süre dolmadan başka bir baroya nakil için başvurulmaması halinde ilgilinin adı listeden silinir.
Geçici 13 üncü maddenin listeye yazılma için yapılacak baş vurma ile ilgili ikinci fıkrası hükmü bu kimseler hakkında da kıyasen uygulanır.
Listeyle ilgili olup, geçici 13 üncü maddenin son fıkrasında gösterilen hususlar ve bu maddeye göre vekalet görevini ifa edeceklere verilecek yetki belgesinin neleri ihtiva eyleyeceği 182 nci maddede yazılı yönetmelikte gösterilir.
Bu Kanunun ikinci, dördüncü, beşinci, yedinci, sekizinci, dokuzuncu, onbirinci ve onikinci kısmı ile 49,57,58,59,60,61,62 ve 65 inci maddeleri dışında kalan hükümleri bu maddenin kapsamına giren kimseler hakkında da kıyasen uygulanır.
Baro giriş ve yıllık kesenekleri bu maddenin kapsamına giren kimselerden alınmaz.
(Değişik: 26/2/1970-1238/4 md.) Bu maddenin üçüncu fıkrası 7 Temmuz 1977 tarihinde yürürlükten kalkar.
Geçici Madde 18 - (Ek: 26/2/1970-1238/5 md.)
Geçici 3 ve 4 üncü maddeler uyarınca borçlanılarak emekliliğe esas hizmetlerine eklenen sürelerin üçte ikisi, ilgililerin halen bulundukları görevin veya hizmetin en az yükselme süresine göre iki veya üç yılda bir değerlendirilmek suretiyle intibakları yapılır ve böylece görev veya hizmet aylıkları ile emeklilik keseneğine esas aylıkları yükseltilir.
Geçici Madde 19 - (Ek: 1/4/1981-2442/2 md.)
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, bu Kanunun 1 nci maddesi ile Avukatlık Kanununun 14 üncü maddesine eklenen fıkrada belirtilenlerin sıkıyönetim askeri mahkemelerinde almış oldukları davalar Avukatlık Kanununun hükümleri dairesinde üç ay içinde devredilir.
Geçici Madde 20 *- (Ek:25.6.2002 gün ve 4765 sayılı yasa ile) 10.5.2001 tarihinden önce ilköğretim veya orta öğretimde öğretmenlik görevi ile avukatlık mesleğini birlikte yapanlar ve aynı durumda olup avukatlık stajını yapmakta olanlar hakkında 11 nci madde hükmü uygulanmaz.
(5558 Sayılı Yasa ile mülga)
Geçici Madde 21 – (5043 sayılı yasa ile eklenmiştir) Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, kesin hükme bağlanmamış bütün ihtilaflarda bu Kanunun değişik hükümleri uygulanır.
Ek Geçici Madde 1 - (Ek: 31/10/1980-2329/3 md.)
Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra, değiştirilen 168 nci madde hükümleri uyarınca hazırlanacak ilk tarifeler yürürlüğe girinceye kadar açılan davalar veya başlayan hukuki yardımlarla ilgili olarak değer veya miktarın bir milyar lirayı aşan bölümü için takdir edilecek nispi avukatlık ücretinin hesabında, yürürlükte olan tarifelere bakılmaksızın, binde bir oranı uygulanır.
EK GEÇİCİ MADDE 1.-(4667 sayılı yasa ile)
Bu Kanunla getirilen
avukatlık staj sonu sınavına ilişkin hükümler bu Kanunun yayımından sonra
avukatlık stajına başvuruda bulunanlar hakkında uygulanır.
Bu maddenin yürürlüğe girdiği
tarihten önce 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 11 inci maddesi hükmü uyarınca,
avukatlık ve avukatlık stajıyla birleşmeyen diğer işlerde bulunulması sebebine
dayanılarak, yapmış oldukları stajın geçerli sayılmamasından dolayı aynı
Kanunun 72 nci maddesinin (b) bendi uyarınca adları baro levhasından silinmiş
bulunanlarla staj bitim belgesi almış oldukları halde aynı sebeple baro
levhasına yazılma istemleri reddedilenler, levhaya yazılmalarına dair baro
yönetim kurulu kararları Adalet Bakanlığınca onaylanmayanlar veya baro
levhasına yazılmamış olanlar, başvurdukları takdirde avukatlıkla birleşmeyen
işlerinden ayrılmış olmaları ve başkaca engellerin bulunmaması kaydıyla baro
levhasına yazılırlar. Bu şekilde avukatlık stajı yaptıktan sonra baro levhasına
yazılmış bulunanların da avukatlıkla birleşmeyen bir işle uğraşmamaları ve
başkaca engellerinin bulunmaması şartı ile kayıtları silinmez. Adları staj
listesinden silinenler, avukatlıkla birleşmeyen işlerinden ayrılmış oldukları
ve başkaca engelleri bulunmadığı takdirde bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren
üç ay içinde başvurmaları halinde yeniden staj listesine yazılırlar ve silme
kararından önce yaptıkları staj geçerli sayılarak stajlarına devam ederler.
Bunlardan adları staj listesinden silinmesi gerekenler hakkında başkaca
engelleri yoksa silme işlemi yapılmaz.
Bu Kanunun yürürlüğe
girdiği tarihten önce avukatlıkla bağdaşmayan bir işle uğraştıkları sırada
avukatlık stajını yapan veya yapmakta bulunanlar hakkında;
a) Cezaî
takibat yapılmaz,
b) Daha
önce başlamış olan takibatlar durdurulur.
Hükmolunan cezalar ceza mahkûmiyetlerinin
sonuçlarını da kapsamak üzere affedilmiştir.
Bu suretle cezaları bütün sonuçlarıyla
affedilmiş olan avukat ve avukat stajyerleri hakkında, bu mahkûmiyetlerine
dayanılarak Avukatlık Kanununun avukatlığa kabul edilmemeye ve ruhsatnameleri
geri alınmak suretiyle iptal ve adları bir daha yazılmamak üzere levhadan
silinmeye dair hükümleri uygulanmaz.
EK GEÇİCİ MADDE 2.-(4667 sayılı yasa ile) Bu
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte kurulmuş olan barolar hakkında 77 nci
maddenin bu Kanunla değişik birinci fıkrası hükmü uygulanmaz.
EK GEÇİCİ MADDE 3.- (4667 sayılı yasa ile) Bu Kanun gereğince düzenlenecek
yönetmelikler, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde
çıkartılır.
Madde 199 - (Bu madde 3/4/1930 tarih ve 1580 sayılı Belediye Kanunu ile 13/3/1929 tarihli İdari Umumiyei Vilayat Kanununa birer ek madde eklenmesi ile ilgili olup getirdiği hükümler ilgili kanunlardaki yerlerine işlenmiştir.)
Kanunun yürürlük tarihi
Madde 200 - Bu Kanun yayımı tarihinden üç ay sonra yürürlüğe girer.
(4667 sayılı yasanın 97 nci maddesi) Bu kanunun 9 uncu maddesi yayımı tarihinden
bir yıl sonra, 22 nci maddesi yayımı tarihinden altı ay sonra, diğer hükümleri
ise yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Kanunu yürüten makam
Madde 201 - Bu Kanunun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
*
* *
19/3/1969 TARİHLİ VE 1136 SAYILI ANA KANUNA İŞLENEMEYEN GEÇİCİ MADDELER
1) 22/1/1986 tarihli ve 3256 Sayılı Kanunun geçici maddeleri
Geçici Madde 1 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce, 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 11 inci maddesi hükmü uyarınca, avukatlık ve avukatlık stajıyla birleşmeyen ilköğretimde öğretmenlik görevinde bulunulması sebebine dayanılarak;
A) Yapmış oldukları stajın geçerli sayılmamasından dolayı aynı Kanunun 72 nci maddesinin (b) bendi uyarınca adları baro levhasından silinmiş bulunanlarla staj bitim belgesi almış oldukları halde aynı sebeple baro levhasına yazılma istemleri reddedilenler, levhaya yazılmalarına dair baro yönetim kurulu kararları Adalet Bakanlığınca onaylanmayanlar veya baro levhasına yazılmamış olanlar, başvurdukları takdirde başkaca engellerinin bulunmaması kaydıyla baro levhasına yazılırlar ve avukatlık yapabilirler.
B) Adları staj listesinden silinmiş olanlar, başkaca engelleri bulunmadığı takdirde bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren üç ay içerisinde başvurmaları halinde, yeniden Staj listesine yazılırlar ve silme kararından önce yaptıkları staj geçerli sayılarak stajlarına devam ederler. Bunlardan adları staj listesinden silinmesi gerekenler hakkında, başkaca engelleri yoksa silme işlemi yapıl-
maz.
Bu Kanunun yürürlüğe girdiğı tarihten önce, 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 11 inci maddesi hükmü uyarınca, avukatlık ve avukatlık stajıyla birleşmeyen diğer işlerde bulunulması sebebine dayanılarak, yapmış oldukları stajın geçerli sayılmamasından dolayı aynı Kanunun 72 nci maddesinin (b) bendi uyarınca adları baro levhasından silinmiş bulunanlarla staj bitim belgesi almış oldukları halde aynı sebeple baro levhasında yazılma istemleri reddedilenler, levhaya yazılmalarına dair baro yönetim kurulu kararları Adalet Bakanlığınca onaylanmayanlar veya baro levhasına yazılmamış olanlar, başvurdukları takdirde avukatlıkla birleşme-
yen işlerinden ayrılmış olmaları ve başkaca engellerinin bulunmaması kaydıyla baro levhasına yazılırlar. Bu şekilde avukatlık stajı yaptıktan sonra baro levhasına yazılmış bulunanların da avukatlıkla birleşmeyen bir işle uğraşmamaları ve başkaca engelleri bulunmaması şartıyla kayıtları silinmez. Adları staj listesinden silinenler, avukatlıkla birleşmeyen işlerinden ayrılmış oldukları ve başkaca engelleri bulunmadığı takdirde bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren üç ay içerisinde başvurmaları halinde, yeniden staj listesine yazılırlar ve silme kararından önce yaptıkları staj geçerli sayılarak stajlarına devam ederler. Bunlardan adları staj listesinden silinmesi gerekenler hakkında başkaca engelleri yoksa silme işlemi yapılmaz.
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce avukatlıkla bağdaşmayan bir işle uğraştıkları sırada avukatlık stajını yapan veya yapmakta bulunanlar hakkında:
a) Cezai takibat yapılmaz.
b) Daha önce başlamış olan takibatlar durdurulur.
Hükmolunan cezalar ceza mahkumiyetlerinin sonuçlarını da kapsamak üzere affedilmiştir.
Bu suretle cezaları bütün sonuçlarıyla affedilmiş olan avukat ve avukat stajyerleri hakkında, bu mahkumiyetlerine dayanılarak Avukatlık Kanununun, avukatlığa kabul edilmemeye ve ruhsatnameleri geri alınmak suretiyle iptal ve adları bir daha yazılmamak üzere levhadan silinmeye dair hükümleri uygulanmaz.
Geçici Madde 2 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra yapılacak ilk baro genel kurul toplantısı, Kanunun yayımını izleyen ikinci yılın ekim ayının ilk haftası içinde yapılır.
Geçici Madde 3 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, baro disiplin kurulu üyesi olanlar ile baro ve Birlik Denetleme Kurulu üyesi bulunanlar, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra, yönetim kurulu seçimlerinin yapılacağı ilk genel kurul toplantısına kadar görevlerine devam ederler.
Geçici Madde 4 - Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce Siyasal Bilgiler Okulu veya Fakültesinden mezun olup da eksik kalan derslerden Hukuk Fakültesinde sınav vermiş olanlar, bu Kanunun uygulanmasında Hukuk Fakültesi mezunu sayılırlar.
1136 SAYILI KANUNDA EK VE DEĞİŞİKLİK YAPAN MEVZUATIN
YÜRÜRLÜKTEN KALDIRDIĞI KANUN VE HÜKÜMLERİ GÖSTERİR LİSTE
Yürürlükten Kaldıran Mevzuatın
Yürürlükten Kaldırılan ---------------------------------
Kanun veya Kanun Hükümleri Tarihi Sayısı Maddesi
------------------------------------------------ --------- --------- --------
1136 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinin
bu kanuna (1186) aykırı hükümleri 23/10/1969 1186 22
19/3/1969 tarih ve 1136 sayılı Kanunun 189,
196, 197, 198 inci maddeleri 26/ 2/1970 1238 6
23/10/1969 - 1186 sayılı Kanunun 19 ve 22 nci
maddeleri 26/ 2/1970 1238 6
19/3/1969 - 1136 sayılı Kanunun 28, 29, 30, 31,
32,33 üncü maddeleri ile, aynı Kanunun 2018 sa-
yılı Kanunla tadil gören geçici 7 nci maddesi 30/ 1/1979 2178 8
19/3/1969 - 1136 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin
son fıkrası ile 90 ıncı maddesinin 3 üncü fıkrası 8/ 5/1984 3003 9
19/3/1969 - 1136 sayılı Kanunun 170 inci mad. 22/ 1/1986 3256 29
1136 SAYILI KANUNA EK VE DEĞİŞİKLİK GETİREN KANUN - KHK'NİN
YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ TARİHİNİ GÖSTERİR ÇİZELGE
Kanun
No. Farklı tarihte yürürlüğe giren Yürürlüğe
maddeler giriş tarihi
------------ --------------------------------------------- ----------------
1186 - 1/ 3/1969
1238 - 7/ 3/1970
2018 - 2/ 7/1976
2174 - 10/11/1978
2178 - 7/ 2/1979
2329 - 4/11/1980
2442 - 3/ 4/1981
2652 - 20/ 4/1982
3003 - 15/ 5/1984
3079 - 21/11/1984
3256 - 30/ 1/1986
3464 - 2/ 6/1988
4276 - 20/6/1997
4667 12 ve 35 nci maddeler- 10/5/2001
deki değişiklikler (m.97)
4765 10.5.2001
5403 Muhtelif
5218 21.07.2004
SONRADAN İŞLENMİŞ
KANUN BİLGİSİ
14 Aralık 2006 Perşembe günlü Resmî
Gazete’de yayımlanan 5558 Sayılı yasa ile 1136 sayılı Avukatlık Kanununun sınavı
düzenleyen 3. maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi, 6. maddesinin birinci
fıkrasında yer alan “Avukatlık sınavını başarmış olanlar veya” ibaresi, 28, 29,
30, 31. maddeleri, 121. maddesinin birinci fıkrasının (20) numaralı bendi,
geçici 17. maddesinin birinci fıkrasında yer alan “ve sınav” ibaresi ve geçici
20. maddesinin ikinci fıkrası ile 2/5/2001 tarihli ve 4667 sayılı Kanunun
geçici 1. maddesinin birinci fıkrası yürürlükten kaldırıldı.
* Avukatlık Kanununun 14. maddesinin birinci fıkrasını Cumhubaşkanı
tarafından açılan dava sonunda Anayasa Mahkemesi 2001/309 E., 2002/91 sayılı
kararla iptal etmiştir.
* 27 ve 27/A maddeleri 5043 sayılı yasanın 8 nci maddesi
gereğince 1.1.2004 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiştir.
* Bu değişiklik 5043 sayılı yasanın 8. maddesi gereğince Türkiye
Barolar Birliğinin ilk seçimli genel kurulundan sonar yürürlüğe girecektir.
* Bu madde 10.5.2001 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe
girmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder