GYODER: Konut sektöründe balon riski var
GYODER: Konut sektöründe balon riski var
GYODER Başkanı Torun,"Türkiye'de konut sektöründeki büyüme aynı hızla devam ederse önümüzdeki yıllarda bir balon riski var" dedi
02/12/13 12:36
Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Başkanı Aziz
Torun, talebin, konut arzındaki büyümeye karşılayamadığını ve sektörde
maliyetlerin çok yükseldiğini belirterek, "Türkiye'de konut sektöründeki büyüme
aynı hızla devam ederse önümüzdeki yıllarda bir balon riski var" dedi.
AA muhabirine konuşan Torun, bu yıl öngörülen hedeflerin şaştığını, enflasyon, büyüme ve cari açık konusunda hedeflerin pek tutturulamadığını belirterek, 2013 için ön görülen hedeflerin revize edildiğini, bunun da 2013'ün beklentileri karşılamadığının açık bir göstergesi olduğunu söyledi.
Torun, ülke geneli için 2013 hedeflerinin tutturulamamasının gayrimenkul sektörüne de olumsuz yansıdığına işaret ederek, 2014 için enflasyon ve büyüme konusunda ortaya konan hedeflerin tutturulamayacağı inancının doğduğunu, bu nedenle hem yatırımcının hem de tüketicinin tedbirli olması gerektiğini kaydetti.
Döviz- kur dengesindeki değişime de vurgu yapan Torun, şöyle konuştu:
"Döviz artışları sektörde bir panik yaratacak düzeyde olmadı. Döviz kurları inşaat sektörünü çok ilgilendiren bir konu değil ancak inşaat sektörünün bazı girdileri var. Belki onları etkiler. Nihayetinde inşaat sektörü için nihai bir önem taşımıyor. Şu aşamada endişe edecek bir şey yok ancak önemli olan bundan sonra döviz kurlarının sürpriz bir şekilde artmamasıdır. 2014 için yatırımcının da tedbirli olması lazım. 'Önümüz açık, hadi koşalım' diyeceğimiz bir yıl olmayacak. Koşmadan hızlı adımlarla yürüyelim. 2014, 2013'ten daha iyi olacak demek için yeterli sebebimiz yok. "
Torun, bu bakış açısının da bir karamsarlık havası yaratmaması gerektiğine dikkati çekerek, dünya ekonomik konjonktürünün çok hızlı değiştiğini buna en güzel örneğin İran ile yapılan anlaşmanın dünyada yarattığı olumlu hava olduğunu söyledi.
- "Ambargonun kalkmasıyla alım güçleri artan İranlılar daha çok gayrimenkul edinecek"-
Torun, son bir haftada İran'a uygulanan ambargonun kalkmasının ve Türkiye'nin Kuzey Irak ile enerji anlaşması yapacak olması gelişmelerinin Türkiye açısından önemli faktörler olduğunu belirterek, dünyadaki şartların bu kadar çabuk değiştiği bir ortamda 2014 için de kesin bir şey söylemenin pek mümkün olmadığını kaydetti.
İran'a uygulanan ambargonun kalkmasının Türk gayrimenkul sektörüne de olumlu yansıyacağına işaret eden Torun, "Bundan sonra İran'daki insanların alım gücü artacak. Zaten İranlılar Türkiye'ye bir ilgisi var. Alım güçlerinin artması daha çok gayrimenkul alacakları anlamına geliyor. Bu nedenle İran ile ambargonun kalkması sektör açısından da çok önemli" diye konuştu.
- "Sektörün balon riskini göze alarak davranması lazım"-
Gayrimenkulde Çin ve Londra'da oluştuğu öne sürülen balon konusuna değinen Torun, "Bu konuda bir şey söylemeyi doğru bulmuyorum. Ancak, Türkiye'de konut sektöründeki büyüme aynı hızla devam ederse önümüzdeki yıllarda bir balon riski var. Arzdaki büyümeye karşılık talepteki büyümenin kolay kolay artacağı görünmüyor. Bu da ilerde bir arz fazlasına neden olabilir. O nedenle sektörün bunu göze alarak davranması lazım" şeklinde konuştu.
İstanbul'da konut fiyatlarının bu kadar yüksek olmasında maliyetlerin özellikle arsa fiyatlarının çok yüksek olmasının yattığını dile getiren Torun, "Arsa maliyetlerine bir de rekabet nedeniyle reklam ve pazarlama maliyetleri eklendi. Bu reklam giderleri normalde inşaat sektörü için çok fazla. Bir de satışlar çok uzun 60 aya kadar satış gerçekleşiyor. Bu çok uzun bir süre. Tüm bunları birleştirdiğimizde maliyetler satın alma gücünü aşan bir noktaya geliyor. Bunun da gelecekte bir balon riski oluşturacak faktör olarak ele alınması lazım" ifadesini kullandı.
- "Ruhsatsız binada satış yapmak doğmamış çocuğa don biçmek olur"-
"Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"a göre yapı ruhsatı alınmadan, tüketicilerle ön ödemeli konut satış sözleşmesi yapılamayacak olmasına da değinen Torun, ruhsatı alınmamış bir inşaata başlamanın kabul edilebilir bir durum olmadığını belirterek, sektördeki kurumsal şirketlerin zaten ruhsatını almadan inşaata başlamadığını ve başlamaması gerektiğini söyledi.
Torun, bankaların da zaten ruhsatı alınmayan bir inşaata kredi kullandırtmadığını ifade ederek, "Bunun istisnası varsa onun önüne geçmek için böyle bir karar alınmıştır. Tüketicin mağduriyeti önlemek amaçlanıyor. Ancak bu durum sektördeki satışları olumsuz etkilemez bu sadece malumun ilanıdır. Aksi takdirde ruhsatsız binada satış yapmak doğmamış çocuğa don biçmek olur" diye konuştu.
Tüketim konusunda getirilen düzenlemelerin sektöre yansımasına değinen Torun, düzenlemeyi kazanılmayan paranın harcanmasına fren olarak gördüğünü söyledi.
AA muhabirine konuşan Torun, bu yıl öngörülen hedeflerin şaştığını, enflasyon, büyüme ve cari açık konusunda hedeflerin pek tutturulamadığını belirterek, 2013 için ön görülen hedeflerin revize edildiğini, bunun da 2013'ün beklentileri karşılamadığının açık bir göstergesi olduğunu söyledi.
Torun, ülke geneli için 2013 hedeflerinin tutturulamamasının gayrimenkul sektörüne de olumsuz yansıdığına işaret ederek, 2014 için enflasyon ve büyüme konusunda ortaya konan hedeflerin tutturulamayacağı inancının doğduğunu, bu nedenle hem yatırımcının hem de tüketicinin tedbirli olması gerektiğini kaydetti.
Döviz- kur dengesindeki değişime de vurgu yapan Torun, şöyle konuştu:
"Döviz artışları sektörde bir panik yaratacak düzeyde olmadı. Döviz kurları inşaat sektörünü çok ilgilendiren bir konu değil ancak inşaat sektörünün bazı girdileri var. Belki onları etkiler. Nihayetinde inşaat sektörü için nihai bir önem taşımıyor. Şu aşamada endişe edecek bir şey yok ancak önemli olan bundan sonra döviz kurlarının sürpriz bir şekilde artmamasıdır. 2014 için yatırımcının da tedbirli olması lazım. 'Önümüz açık, hadi koşalım' diyeceğimiz bir yıl olmayacak. Koşmadan hızlı adımlarla yürüyelim. 2014, 2013'ten daha iyi olacak demek için yeterli sebebimiz yok. "
Torun, bu bakış açısının da bir karamsarlık havası yaratmaması gerektiğine dikkati çekerek, dünya ekonomik konjonktürünün çok hızlı değiştiğini buna en güzel örneğin İran ile yapılan anlaşmanın dünyada yarattığı olumlu hava olduğunu söyledi.
- "Ambargonun kalkmasıyla alım güçleri artan İranlılar daha çok gayrimenkul edinecek"-
Torun, son bir haftada İran'a uygulanan ambargonun kalkmasının ve Türkiye'nin Kuzey Irak ile enerji anlaşması yapacak olması gelişmelerinin Türkiye açısından önemli faktörler olduğunu belirterek, dünyadaki şartların bu kadar çabuk değiştiği bir ortamda 2014 için de kesin bir şey söylemenin pek mümkün olmadığını kaydetti.
İran'a uygulanan ambargonun kalkmasının Türk gayrimenkul sektörüne de olumlu yansıyacağına işaret eden Torun, "Bundan sonra İran'daki insanların alım gücü artacak. Zaten İranlılar Türkiye'ye bir ilgisi var. Alım güçlerinin artması daha çok gayrimenkul alacakları anlamına geliyor. Bu nedenle İran ile ambargonun kalkması sektör açısından da çok önemli" diye konuştu.
- "Sektörün balon riskini göze alarak davranması lazım"-
Gayrimenkulde Çin ve Londra'da oluştuğu öne sürülen balon konusuna değinen Torun, "Bu konuda bir şey söylemeyi doğru bulmuyorum. Ancak, Türkiye'de konut sektöründeki büyüme aynı hızla devam ederse önümüzdeki yıllarda bir balon riski var. Arzdaki büyümeye karşılık talepteki büyümenin kolay kolay artacağı görünmüyor. Bu da ilerde bir arz fazlasına neden olabilir. O nedenle sektörün bunu göze alarak davranması lazım" şeklinde konuştu.
İstanbul'da konut fiyatlarının bu kadar yüksek olmasında maliyetlerin özellikle arsa fiyatlarının çok yüksek olmasının yattığını dile getiren Torun, "Arsa maliyetlerine bir de rekabet nedeniyle reklam ve pazarlama maliyetleri eklendi. Bu reklam giderleri normalde inşaat sektörü için çok fazla. Bir de satışlar çok uzun 60 aya kadar satış gerçekleşiyor. Bu çok uzun bir süre. Tüm bunları birleştirdiğimizde maliyetler satın alma gücünü aşan bir noktaya geliyor. Bunun da gelecekte bir balon riski oluşturacak faktör olarak ele alınması lazım" ifadesini kullandı.
- "Ruhsatsız binada satış yapmak doğmamış çocuğa don biçmek olur"-
"Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"a göre yapı ruhsatı alınmadan, tüketicilerle ön ödemeli konut satış sözleşmesi yapılamayacak olmasına da değinen Torun, ruhsatı alınmamış bir inşaata başlamanın kabul edilebilir bir durum olmadığını belirterek, sektördeki kurumsal şirketlerin zaten ruhsatını almadan inşaata başlamadığını ve başlamaması gerektiğini söyledi.
Torun, bankaların da zaten ruhsatı alınmayan bir inşaata kredi kullandırtmadığını ifade ederek, "Bunun istisnası varsa onun önüne geçmek için böyle bir karar alınmıştır. Tüketicin mağduriyeti önlemek amaçlanıyor. Ancak bu durum sektördeki satışları olumsuz etkilemez bu sadece malumun ilanıdır. Aksi takdirde ruhsatsız binada satış yapmak doğmamış çocuğa don biçmek olur" diye konuştu.
Tüketim konusunda getirilen düzenlemelerin sektöre yansımasına değinen Torun, düzenlemeyi kazanılmayan paranın harcanmasına fren olarak gördüğünü söyledi.
Yorumlar