29 Şubat 2020 Cumartesi

KONUT KAPICILARI YÖNETMELİĞİ

Resmî Gazete Tarihi: 03.03.2004 Resmî Gazete Sayısı: 25391

KONUT KAPICILARI YÖNETMELİĞİ(1)

BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç, Kapsam ve Tanımlar
Amaç ve Kapsam
Madde 1 — Bu Yönetmeliğin amacı, kapıcıların hizmetlerinin kapsam ve niteliği ile çalışma süresi, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günleri, yıllık ücretli izin hakları ve kapıcı konutlarına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.
Dayanak
Madde 2 — Bu Yönetmelik, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 110 uncu maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.
Tanımlar
Madde 3 — Bu Yönetmelikte geçen;
Konut Kapıcısı : Anataşınmazın bakımı, korunması, küçük çaptaki onarımı, ortak yerlerin ve döşemelerin bakımı, temizliği, bağımsız bölümlerde oturanların çarşı işlerinin görülmesi, güvenliklerinin sağlanması, kaloriferin yakılması ve bahçenin düzenlenmesi ve bakımı ve benzeri hizmetleri gören kişiyi,
İşveren: Konutun maliki veya ortaklarını,
Yönetici: İşveren vekili olarak hareket eden kişiyi,
İşyeri: Kapıcının çalıştığı konut ile bağımsız bölüm, ortak yerler, eklenti ve tesislerin tümünü,
ifade eder.

İKİNCİ BÖLÜM
Yetki, Görev ve Sorumluluklar

Yöneticinin Yetki, Görev ve Sorumlulukları
Madde 4 — Konut yöneticisi, İş Kanunu ve bu Yönetmelik hükümlerinin uygulanmasında ve yargı uyuşmazlıklarında işverenin temsilcisidir.
Yöneticinin görev, yetki ve sorumlulukları şunlardır:
a) İşverence kendisine yazılı yetki verilmesi koşulu ile iş ve toplu iş sözleşmesi yapmak, değiştirmek ve fesh etmek,
b) Merkezi ısıtmalı kaloriferli konutlarda kapıcı için ateşçi belgesinin varlığını araştırmak, belgesi olanı işe almak,
c) Kapıcının işe girişinde, sağlık raporunu istemek, uygun olanı işe başlatmak ve yılda bir sağlık kontrolünü yaptırmak,
d) Kapıcının İş Kanunu ve sözleşmesinden doğan ücret ve tazminat haklarını zamanında ve usulüne uygun olarak ödemek, sigorta primlerini zamanında yatırmak,
e) Konut tesisatının kullanma biçimiyle ilgili teknik bilgiyi yazılı olarak kapıcıya vermek ve özelliklerine uygun olarak bakımının yapılmasını sağlamak,
f) Kapıcı için ayrılan konutun sağlık ve yaşama koşullarına uygunluğunu sağlamak,
g) Kapıcının çalışma koşulları ile görevlerini belirten bir belgeyi konut sakinlerinin bilgisine sunmak ve bu belgeyi ilgililerin görebileceği konutun girişinde bir yere asmak,
h) Kapıcı konutunun tahliyesi gerektiğinde, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu gereğince, idari makamlara başvurmak.
Kapıcının Görev ve Sorumlulukları
Madde 5 — Kapıcının görev ve sorumlulukları şunlardır:
a) Yöneticinin talimatı doğrultusunda konutun kaloriferini zamanında yakmak ısıyı ayarlamak ve söndürmek,
b) Hidrofor ve benzeri araçları çalıştırmak,
c) Anataşınmazın ortak yerlerini ve tesislerini temiz bulundurmak, demirbaşlarını, araç ve gereçlerini, düzenli, bakımlı ve işler şekilde tutmak,
d) Kendisine ayrılan konutu başka amaçlarla kullanmamak, konutu korumak, kendisi veya ailesinden birisinin konuta vereceği zarar ve hasarları karşılamak,
e) Yöneticinin talimatı çerçevesinde konutun güvenliğini sağlayıcı önlemleri almak,
f) Belirlenen saatlerde servis hizmetlerini görmek, çöpleri toplamak, bahçe düzenlemesi ve bakımını yapmak,
g) Verilen eğitimlere uygun davranmak ve koruyucu malzemeyi kullanmak,
h) İş veya toplu iş sözleşmesinde belirlenen diğer görevleri yerine getirmek.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
İş Sözleşmesi ve Çalışma Koşulları
İş Sözleşmesi
Madde 6 — Kapıcı ile yapılan iş sözleşmesinde;
İş sözleşmesinin türü ve çalışma biçimi ile işveren ve işyeri adı ve adresi, kapıcının kimliği, işe başlama tarihi, yapacağı işler, temel ücreti ve varsa ücret ekleri, ücret ödeme şekli ve zamanı, çalışma süresi ve ara dinlenmesi, varsa özel hükümler, düzenleme tarihi ve tarafların imzası hususlarının bulunması gerekir.
Çalışma Süresi ve Ara Dinlenmesi
Madde 7 — Çalışma süresi genel olarak haftalık 45 saattir. Bu süre çalışma biçimine göre sözleşme ile azaltılabilir. Ayrıca, İş Kanununun 63 üncü maddesindeki süreyi aksatmamak koşuluyla yoğunlaştırılmış çalışma ilişkisi de kurulabilir. Çalışma süresi, kapıcının işte geçirdiği zamandır. Kapıcı konutu tahsis edilmiş işyerinde çalışma biçimine göre günlük çalışma süresi en çok dörde bölünebilir. Ara dinlenmesi çalışma süresinden sayılmaz.
Çalışma saatleri, yaz ve kış saat uygulamaları ve iklim şartları dikkate alınarak düzenlenebilir.
Ücret Ödemesi
Madde 8 — Konut kapıcısına İş Kanunu hükümlerine göre ücret ödenir.
Hafta Tatili
Madde 9 — İş Kanunu ile sözleşme hükümlerine göre hafta tatili verilir.
Genel Tatil ve Ücreti
Madde 10 — 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunda yer alan tatil günlerinde, kapıcının çalıştırılıp çalıştırılamayacağı iş veya toplu iş sözleşmelerinde belirlenir.
Bu günlere ilişkin ücretler, İş Kanununun 47 nci maddesine uygun olarak ödenir.
Yıllık Ücretli İzin
Madde l1 — Kapıcıya İş Kanunu hükümlerine göre yıllık ücretli izin kullandırılır.
Geçici Kapıcı
Madde 12 — Kapıcı yıllık ücretli izin, hastalık izni veya tatil günlerinde görevinden ayrıldığında yerine geçici kapıcı çalıştırılabilir.
Geçici kapıcıya asgari ücretin altında ücret ödenemez.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Kapıcı Konutu
Kapıcı Konutu ve Tahliyesi
Madde l3— Kapıcıya görevi nedeniyle konut verilmesi zorunlu değildir. (1)
Kapıcıya görevi nedeniyle konut verilmişse, konutun 3194 sayılı İmar Kanunu ve Belediye İmar Yönetmelikleri ile öngörülen asgari koşullara uygun olması gerekir.
Kapıcıya, görevi nedeniyle verilmiş olan konut için iş sözleşmesinin devamı süresince kira istenemez.
Kapıcının su, elektrik, ısınma ve sıcak su giderlerine kısmen ya da tamamen katılıp katılmayacağı sözleşme ile belirlenir.
Kapıcı konutunun boşaltılmasında, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun Ek 2 nci maddesi hükümleri uygulanır. Bu konuda iş veya toplu iş sözleşmesinden doğan haklar saklıdır.

BEŞİNCİ BÖLÜM
Yürürlüğe İlişkin Hükümler
Yürürlük
Madde l4 — Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
Madde 15 — Bu Yönetmelik hükümlerini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı yürütür.
_________
(1) Danıştay Onuncu Dairesinin 13/3/2007 tarihli ve E.:2004/6952, K.:2007/946 sayılı kararı ile bu Yönetmeliğin 13 üncü maddesinde yer alan “Kapıcıya görevi nedeniyle konut verilmesi zorunlu değildir.” hükmü iptal edilmiştir. Daha sonra bu Karara karşı yapılan temyiz, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 17/9/2012 tarihli ve E.:2007/2123,K.:2012/1180 sayılı Kararı ile ret edilmiş ve  Yine aynı Kurul 5/2/2015 tarihli ve E.: 2013/1692, K.: 2015/245 yapılan Karar Düzeltme başvurusunun reddine karar vermiştir.

Ortak alanlar tüm bağımsız bölüm maliklerinin ortak mülküdür!

Apartmanımızda kapıcı dairesi var  ama kapıcımız yok. Kapıcıya ihtiyacımız da yok. Dolayısı ile burayı kiraya vermek istiyoruz. Bunun için bir karar almak gerekir mi, yoksa burası hiç kiraya verilemez mi E.M.
Apartmanlarda kapıcı dairesi ortak alanlardandır. Ortak alanlar ancak amacı çerçevesinde kullanılabilir. Fakat bu yerin başka amaçla kullanılması örneğin ortak alan olan kapıcı dairesinin kiraya verilebilmesi için tüm kat maliklerinin muvafakatinin olması gerekir. Zira ortak alanlar tüm bağımsız bölüm maliklerinin ortak mülküdür. Doyasılı ile tümünün izni ile kapıcı dairesi kiraya verilebilir. 

Boş kapıcı konutu kiraya verilebilir mi?

Boş kapıcı konutu kiraya verilebilir mi?
Kapıcı konutları ortak alan kapsamındadır. Ortak alanların maliki tüm bölüm malikleri olduğu için dolayısıyla kapıcı dairelerinin maliki de tüm bağımsız bölüm sahipleridir. Bu nedenle bu gibi bölümlerle ilgili bir tasarruf işlemi tüm malikleri ilgilendirir. Yani, boş kapıcı konutu kiraya verilmesi hususunda oy çokluğunun sağlanması değil, oy birliğinin sağlanması gerekiyor. Bu demek oluyor ki tüm bölüm maliklerinin söz konusu ortak alanda tasarruf yapma işlemini onaylaması gerekiyor.

Boş kapıcı konutu kiraya verilebilir mi sorusunun yanıtına gelince böyle bir oybirliğinin sağlanması ile söz konusu konut kiraya verilebiliyor.

Kapıcı dairesinin, mesken olarak kiraya verilmesi durumunda elde edilen gelir daire sahipleri arasında paylaştırılıyor. Her bağımsız bölümün sahibinin durumu ayrı ayrı değerlendirilerek vergilendiriliyor.

Kapıcı dairesi kiraya verilip ortak giderlerde kullanılabilir mi?

Hukuken yanlış kanunen doğru Sitemizde kapıcı dairesi var ama kapıcı yok. Burayı kiraya verip ortak giderlerde değerlendirebilir miyiz? • A.S. 

Okuyucumun sorusu bugüne kadar çok uygulanan bir husustur. Özellikle kaloriferin kömürden sıvı yakıta veya doğalgaza dönüştürüldüğü sitelerde, yakma işi otomatik olduğu için kapıcı ihtiyacı azaldığından kapıcılar işten çıkarıldı, kapıcı daireleri kiraya verildi. Kiraya verilirken mevzuata uygun davranmak isteyen kat malikleri toplantıda çoğunlukla alınan bir kararla bu işi yapmışlardır. Ancak bu hususta alınacak karar toplantıya katılanların çoğunluğu ile alınmamalıdır. 

Zira, kapıcı dairesi ortak mahaldir. Tapuda bağımsız bölüm olarak kaydı yoktur, arsa payı yoktur. Ortak mahaller amacı dışında kullanılamaz, ancak amacına uygun kullanılabilir. 2007 yılı değişikliği ile kat mülkiyetine tabi binalarda ortak yerlere müdahale imkanı tanındı ve bunun için bağımsız bölüm maliklerinin beşte dördünün oyunun yeterli olacağı hükmü getirildi. Değişik maddenin içinde açıkça kapıcı dairesi sözü yok, ortak yerlerde inşaat, onarım, tesis vs. sayılıyor. Kapıcı dairesi de ortak yer olduğuna göre bu kapsamda kabul edilmelidir. Peki bu kapsamda kabul ederek kapıcı dairesini kiraya vermek hukuk mantığı açısından doğru mudur? Hayır doğru değildir, zira: Ortak yerler tüm bağımsız bölüm maliklerinin ortak malıdır. Buralarda tüm bağımsız bölüm maliklerinin mülkiyet hakkı vardır. Siz beşte dört ile karar alıp buralara müdahale ederseniz beşte birin mülkiyet hakkına tecavüz etmiş olursunuz. Bırakın beşte birin hakkına tecavüzü, bir tek kişinin bile mülkiyet hakkına tecavüz edemezsiniz. O halde hukuk mantığı gereği, kapıcı dairesinin kiralanması için tüm kat maliklerinin iştiraki ile karar almak gerekir. 

Ben daha da ileri giderek her zaman, Kat Mülkiyeti Kanununun 19. maddesinde yapılan değişikliği eleştirmişimdir, bugün de eleştiriyorum. 19. maddede yapılan değişiklikle, ortak mahallere müdahale için tanınan beşte dört oyla müdahale hakkı, hukuka aykırıdır ama kanuna uygundur. 

Peki ortak giderlere ayrılması halinde gelen para nasıl bölüşülecek? Bir kat malikinin bu hususu ortaya atması halinde karşılarına önemli bir problem olarak çıkacak. Olması gereken, herkesin arsa payı oranında istifade etmesi gerekeceğinden bu para arsa payı oranında bağımsız bölümlerin borçlarından düşülecek. 

Kapıcı dairesi tahliyesi!

Kapıcı dairesi tahliyesi!
Zorunlu olmamak ile ilgili birlikte kapıcılara tahsis edilen daireler, ne zaman ve nasıl tahliye edilitor, diye soruyorsanız hemen yanıtlayalım. Kapıcıya görevi nedeni ile verilen daireler, iş sözleşmesinin son bulması ile tahliye edilebiliyor.

Konut Kapıcıları Yönetmeliği kapsamında yer alan kapıcı konutu ve tahliyesi ile ilgili hükümler madde 13'te şu şekilde sıralanıyor;

Kapıcı Konutu ve Tahliyesi
Madde 13 — 
Kapıcıya görevi nedeniyle konut verilmesi zorunlu değildir.
Kapıcıya görevi nedeniyle konut verilmişse, konutun 3194 sayılı İmar Kanunu ve Belediye İmar Yönetmelikleri ile öngörülen asgari koşullara uygun olması gerekir.
Kapıcıya, görevi nedeniyle verilmiş olan konut için iş sözleşmesinin devamı süresince kira istenemez.

Kapıcının su, elektrik, ısınma ve sıcak su giderlerine kısmen ya da tamamen katılıp katılmayacağı sözleşme ile belirlenir.

Kapıcı konutunun boşaltılmasında, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun Ek 2 nci maddesi hükümleri uygulanır. Bu konuda iş veya toplu iş sözleşmesinden doğan haklar saklıdır.

Kapıcı dairesinin tapusu olur mu?

Kapıcı dairesinin tapusu olur mu?
Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamında yer alan esaslara kapıcı daireleri, ortak alanlar arasında yer alıyor. Bu alan üzerinde yapılacak herhangi bir işlemde tüm kat maliklerinin onayının alınmış olması gerekiyor. Peki, kapıcı dairesi satılabilir mi? Kapıcı dairesinin tapusu var mıdır?

Kapıcı dairesi ortak alan olarak kabul ediliyor. Bağımsız bölüm niteliğinde olmaması nedeni ile kapıcı dairesine tapu belgesi verilmiyor. Ancak bu dairenin satılması istendiğinde; noterde tüm kat maliklerinin onayı ile satış sözleşmesi yapılabiliyor.

Kapıcı dairesinin, mesken olarak kiraya verilmesi durumunda elde edilen gelir daire sahipleri arasında paylaştırılıyor. 

Kapıcı dairesi ve tahliyesi
Kapıcıya görevi nedeniyle konut verilmesi zorunlu değildir. Kapıcıya görevi nedeniyle konut verilmişse, konutun 3194 sayılı İmar Kanunu ve Belediye İmar Yönetmelikleri ile öngörülen asgari koşullara uygun olması gerekir.

Kapıcıya, görevi nedeniyle verilmiş olan konut için iş sözleşmesinin devamı süresince kira istenemez. Kapıcının su, elektrik, ısınma ve sıcak su giderlerine kısmen ya da tamamen katılıp katılmayacağı sözleşme ile belirlenir.

Kapıcı konutunun boşaltılmasında, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun Ek 2 nci maddesi hükümleri uygulanır. Bu konuda iş veya toplu iş sözleşmesinden doğan haklar saklıdır.

Apartmandaki kapıcı dairelerinde kapıcıdan başka birisinin oturması halinde; oturan fuzuli işgal eden işgalci olup, tahliyesi istenebiliyor. 

Kapıcı dairesi kira geliri vergisi ödenir mi?


Kapıcı dairesi kira geliri vergisi ödenir mi?
Taşınmaz mal kiralamalarından elde edilen gelirler, Gelir Vergisi Kanunu gereğince vergiye tabi tutuluyor.  Vergi ödemeleri için, belirlenen istisna bedelinden yüksek gelir elde eden kimselerin öncelikle beyanname vermeleri gerekiyor. 

Söz konusu istisna bedelleri de her sene yeniden belirleniyor. Vergi, iki eşit taksit halinde ödenebiliyor. Beyannamelerin ödeme yapılacak senenin Mart ayının 25'ine kadar verilmesi gerekiyor. Ödemelerinde Mart ve Temmuz aylarında yapılması gerekiyor.

Peki, bir apartman veya konut sitesi içerisinde yer alan kapıcı dairesinin kiraya verilmesi durumunda elde edilen gelir vergisel sorumluluğu doğurur mu? Kapıcı dairesi kira geliri vergisi ödenir mi?

Kanunun 94/5-a maddesi gereğince kiralayanlar tarafından kira bedeli üzerinden vergi ödenmesi gerekiyor.

İlgili özelge örneği;

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir ve Kurumlar Vergileri Müdürlüğü

SAYI : B.07.1.GİB.4.07.16.01/KVK.2009.ÖZ.15
KONU : Site yönetiminin kira gelirinin vergilendirilmesi
İLGİ : ...............tarihli dilekçeniz.

İlgide kayıtlı dilekçenizde; kooperatifinizin yapı kooperatifi olarak inşaatı tamamlayıp blokların altında bulunan ortak bölümler ile bağımsız ortak bölüm üzerinde 1/300 oranında tapuların kat maliklerine verildiği, yapı kooperatifi çalışması süresinde kooperatifin mülkü içerisinde yap-işlet-devret modeli ile bağımsız bir bölüm inşa edildiği, bu bağımsız bölümün süresi dolduğunda site yönetimi olarak kira geliri elde edileceği, ayrıca konut bloklarının altındaki kapıcı dairelerinin basit usul mükelleflere kiraya verildiği ve ortak mülklerin kiralarının muhatabının site yönetimi tüzel kişiliği olduğu belirtilerek elde edilen kiraların nasıl vergilendirileceği konusunda görüşümüz sorulmaktadır.

Bilindiği üzere, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 70. maddesinin birinci fıkrasında; Aşağıda yazılı mal ve hakların sahipleri, mutasarrıfları, zilyedleri, irtifak ve intifa hakkı sahipleri veya kiracıları tarafından kiraya verilmesinden elde edilen iratlar gayrimenkul sermaye iradıdır,”denilmiş, aynı maddenin birinci bendinde de; “Arazi, bina (Döşeli olarak kiraya verilenlerde döşeme için alınan kira bedelleri dahildir), maden suları, menba suları, madenler, taş ocakları, kum ve çakıl istihsal yerleri, tuğla ve kiremit harmanları, tuzlalar ve bunların mütemmim cüzileri ve teferruatı”nın kiraya verilmesinden elde edilen iratların gayrimenkul sermaye iradı olduğu hükme bağlanmıştır.

Diğer taraftan, aynı Kanununun “Vergi Tevkifatı” başlıklı 94. maddesinin 1.fıkrasında, kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçilerin maddede sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapamaya mecbur oldukları hükmü yer almakta olup, aynı maddenin 5/a bendinde 70. maddede yazılı mal ve hakların kiralanması karşılığında yapılan ödemelerden gelir vergisi tevkifatı yapılacağı hüküm altına alınmıştır. 

“Site Yöneticiliği” tüzel kişiliğe sahip olmayıp gelir ve kurumlar vergisine tabi değildir. Ayrıca, kiraya verilen yerler, site yöneticiliğine ait olmayıp, kat maliklerine aittir. Dolayısıyla, kira ödemesi site yöneticiliğine yapılsa dahi kat maliklerinin geliri sayılır. 

Bu açıklamalara göre; site yönetiminin ortak mülkiyetinde bulunan yerlerin kiraya verilmesi suretiyle elde edilen kira geliri, niteliği bakımından maliklerin gayrimenkul sermaye iradı olduğundan tevkifat yapmak mecburiyetinde olmayanlara kiraya verilmesi (örneğin basit usulde vergiye tabi olanlara kiraya verilmesi veya mesken olarak kiraya verilmesi) halinde kat maliklerince hisselerine düşen kira miktarlarının gayrimenkul sermaye iradı olarak beyan edilmesi gerekmektedir. 

Öte yandan, söz konusu yerlerin Gelir Vergisi Kanununun 94. maddesinde sayılanlara kiraya verilmesi halinde ise, aynı Kanunun 94/5-a maddesi gereğince kiralayanlar tarafından kira bedeli üzerinden tevkifat yapılması gerekmektedir.

Kapıcı dairesinden kira alınır mı?

Kapıcı dairesinden kira alınır mı?
Apartman ve konut sitelerinde yer alan kapıcı dairesi,  ortak mahallerden biri olarak nitelendiriliyor. Ortak alan bu daireye ait tapu olmamak ile birlikte bu yer hakkında yapılacak tasarruf işlemlerinde tüm kat malikleri ve yönetim söz sahibi oluyor.

Kapıcı dairesi gibi ortak alan olan bu gibi bölümlerle ilgili bir tasarruf işlemi tüm malikleri ilgilendiriyor. Peki, kapıcı dairesi kiraya verilir mi? Kapıcı dairesinden kira alınır mı?

İçerisinde kapıcısı olmayan boş kapıcı konutu kiraya verilmesi hususunda oy çokluğunun sağlanması değil, oy birliğinin sağlanması gerekiyor. 

Tüm kat maliklerinin onaylaması halinde, kapıcı dairesi kiraya verilebiliyor. Kiradan elde edilen gelirler, tüm kat malikleri arasında paylaşılacağı gibi, apartmanın bütçesine de gelir olarak eklenebiliyor.

Söz konusu kapıcı dairelerinde kapıcıdan başka birisinin oturması halinde; oturan fuzuli işgal eden işgalci olup, tahliyesi istenebiliyor. 

Kapıcı dairesi yönetmeliğine göre, kapıcıya görevi nedeniyle konut verilmesi zorunlu değildir. Kapıcıya görevi nedeniyle konut verilmişse, konutun 3194 sayılı İmar Kanunu ve Belediye İmar Yönetmelikleri ile öngörülen asgari koşullara uygun olması gerekir.

Kapıcıya, görevi nedeniyle verilmiş olan konut için iş sözleşmesinin devamı süresince kira istenemez. Kapıcının su, elektrik, ısınma ve sıcak su giderlerine kısmen ya da tamamen katılıp katılmayacağı sözleşme ile belirlenir.

Kapıcı konutunun boşaltılmasında, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun Ek 2 nci maddesi hükümleri uygulanır. Bu konuda iş veya toplu iş sözleşmesinden doğan haklar saklıdır.

Apartmanda Hayvan Beslemek Yasak Mı?

Apartmanda Hayvan Beslemek Yasak Mı?


Avrupa Birliği Uyum Yasaları na göre hazırlanan ve 2004 yılında TBMM de kabul edilen Hayvanları Koruma Kanunu na göre tüm hayvanların korunma ve barınma hakkı vardır. Evlerde beslenen evcil hayvanlar, sahipleri tarafından tüm sorumlulukları alındığı ve yükümlülükleri yerine getirildiği takdirde ev ortamında beslenebilir.
Hangi Evcil Hayvanlar Evde Barındırılabilir?
Müstakil evler, apartman daireleri ve site içerisinde, ev ve süs hayvanları beslenebilir. Ev ve Süs hayvanları tanımına, yasaklı türler dışında tüm köpek ırkları, evcil kediler, tüm kafes kuşları, akvaryum balıkları, küçük kemirgenler ve sürüngenler dahildir.
5199 sayılı Kanunun, Tanımlar bölümü, 3 Maddesinin, ı) Fıkrası, şunu ifade eder;
ı) Ev ve süs hayvanı: İnsan tarafından özellikle evde, işyerlerinde ya da arazisinde özel zevk ve refakat amacıyla muhafaza edilen veya edilmesi tasarlanan bakımı ve sorumluluğu sahiplerince üstlenilen her türlü hayvanı ifade eder.
Kanun maddesinde, ev ve süs hayvanları koruma altına alınacak canlılar olarak tanımlanır. Bu nedenle Hayvanları Koruma Kanunu’ndaki tüm haklara ev hayvanları sahiptir. Dolayısıyla bu hayvanların en temel hakkı olan barınma hakkı sahibi tarafından ev içerisinde sağlanabilir.
Apartmanlarda Hayvan Beslemek Yasak Mıdır?
Her apartman ve sitenin bir yönetmeliği vardır. Yönetmelik apartman inşaatının tamamlanmasından sonraki ilk toplantıda hazırlanır ve bu yönetmeliklerde genellikle "Evcil hayvan beslenemez" veya "Çiftlik hayvanı beslenemez" gibi ifadeler yer alabilir. Apartmanda hayvan beslemeye karar vermeden önce apartman yönetmeliğine bakmakta fayda vardır. Daha önceden alınan bu karar yine oy çokluğu ile değiştirilebilir.
Apartman yönetiminin aksi bir kararı yok ise apartman dairelerinde sahipleri tarafından tüm sorumlulukları alındığı ve yükümlülükleri yerine getirildiği takdirde evcil hayvan beslenebilir.
Önemli : Apartman yönetiminin aksi bir kararı yok ve siz evinizde beslemek üzere bir kedi veya köpek aldınız diyelim. Apartman yönetimi kat maliklerinin talebi veya şikayeti üzerine oy çokluğu ile "Evcil hayvan beslenemez" diye bir karar alabilir. Ancak bu karar öncesinde evinde evcil hayvan besleyen kişileri yani sizi bağlamaz. Bu karar alındıktan sonra apartmana yeni taşınacak kişileri bağlar.
Apartman yönetiminin "Evcil Hayvan Beslenemez" kararı sonrasında genellikle yeni taşınan kimseler yönetmelikten bi haber veya yönetmeliği hiçe sayarak hayvan beslemeye devam eder. Ancak apartman veya site sakinlerinden herhangi birisi şikayetçi olduğu takdirde, ya evcil hayvanın evden uzaklaştırılması gerekir yada ev sahibinin evini değiştirmesi gerekir.

Şikayet söz konusu olduğunda;
Örneğin apartmanda bir köpek besliyorsunuz ve sizi apartman sakinlerinden birisi şikayet etti. Bu durumda öncelikli olarak apartmandaki diğer daire sakinlerinin rahatsız olup olmadığına bakılır. Sorun gürültü ise bilirkişi gelerek gürültünün desibel ölçümünü yapar. Burada önemli bir detay gürültü desibel ölçümü şikayetçi kişinin dairesinden yapılır. Şikayetin geçerli olması için gürültünün sürekli ve belirli bir desibelin üzerinde olması gerekiyor. Şikayetin haklı bulunması durumunda ise hayvanın tahliyesi için icra kararı çıkarılır ve genellikle de yıllardır ona bağlı yaşayan hayvan sahibide evden ayrılır.

Önemli Not :
 Şikayetçi apartman sakini köpeğinin çok havladığını bahane ederek köpek sahibini Cevre İl Müdürlüğü ne şikayet eder. Köpek sahibine köpeği uzaklaştırması için uyarı gelir. Köpek uzaklaştırılmazsa para cezası gelir. Ancak eğer ses ölçümü yapılmamışsa bu cezanın hiçbir geçerliliği yoktur, sakın ÖDEMEYİN.

Evcil Hayvan Sahiplerinin Uyması Gereken Kurallar
Hayvanları Koruma Kanunu’nun Hayvanların sahiplenilmesi ve bakımı hakkındaki 5. Maddesi şu paragraf ile başlar;
Hayvanların sahiplenilmesi ve bakımı
MADDE 5. – Bir hayvanı, bakımının gerektirdiği yaygın eğitim programına katılarak sahiplenen veya ona bakan kişi, hayvanı barındırmak, hayvanın türüne ve üreme yöntemine uygun olan etolojik ihtiyaçlarını temin etmek, sağlığına dikkat etmek, insan, hayvan ve çevre sağlığı açısından gerekli tüm önlemleri almakla yükümlüdür.
Bu maddeye göre evcil hayvan sahipleri, sorumluluğunu aldıkları hayvanın etolojik ihtiyaçlarını temin ettiği veya kontrol altına aldığı, insan ve çevre sağlığı açısından tüm önlemleri aldığı sürece sorumluluklarını yerine getirmiş olur.
En başta belirtilen, “Bir hayvanı, bakımının gerektirdiği yaygın eğitim programına katılarak sahiplenen veya ona bakan kişi” tanımına uymak için, evcil hayvanınızı herhangi bir barınaktan veya üretici, satıcı belgeli bir kişiden almanız yeterlidir.
Konuyu topluca özetlersek her evcil hayvan sahibinin kendini ve minik dostunu tam olarak savunabilmesi için uyması gereken kural ve nitelikler şunlardır;
Sahiplenilen hayvanın, tüm denetimleri yapılmış, resmi onaylı bir barınak, rehabilitasyon merkezi veya üreticiden alınması.
Bakımı yapılan hayvanın tüm sağlık kontrollerinin yapılması ve kayıt edilmesi.
Yaşadıkları çevrenin geçerli tüm yerel kurallarına uyum sağlanması.
UYARI: Bu kurallar ve nitelikler, evlerinde evcil hayvan barındıran kişiler için geçerlidir. Evcil hayvan üreten, ticaretini yapan veya hayvanları çeşitli işlerde çalıştıran kişiler hakkında, diğer kanun maddelerinin araştırılması gerekir. Ayrıca bu makale bilgilendirme amaçlı olup Hiçbir resmi yükümlülüğü yoktur. Resmi bilgi kaynağı olarak gösterilemez.

Kiracının Erken Tahliyesi İhtarname Örneği

Kiracının Erken Tahliyesi İhtarname Örneği



Kiracıların karşılaştığı durumlar arasında erken tahliyede yer alıyor. Ancak, ev sahibi haklı gerekçelerinin olması halinde kiracısının tahliyesini isteyebiliyor.
Ev sahibinin haklı gerekçeleri Borçlar Kanunu’nda açıkça belirtiliyor. Ev sahibinin mesken ihtiyacı var ise, evin el değiştirmesi söz konusu ise ve konutta zorunlu tadilat yapılacaksa bunlar haklı gerekçeler arasında yer alıyor.
Ev sahibinin haklı gerekçeleri aşağıda yer alıyor;
Kiracıya icra takibinin yapılması
  • Kiracı kira parasını ödememişse ve ev sahibi bu konu hakkında bir icra takibinde bulunmuşsa kiracıya ödenmeyen kira tutarının ödenmesi için 30 gün süre veriliyor.
  • Verilen bu süre içerisinde söz konusu miktar ödenmediyse, kiracıdan evin tahliye edilmesi isteniyor.
  • Ev sahibinin mesken ihtiyacının olması
  • Ev sahibi eğer bu konuta ihtiyaç duyuyorsa; aynı belediye sınırları içerisinde başka yani barınabileceği bir konutunun olmaması şartı ile kiracının evin tahliyesi ni isteyebiliyor. Ancak bu ihtiyaç durumunun ispatlanması gerekiyor.
  • Kiraya konu olan evin el değiştirmesi
  • Kira konu olan konutun sahibinin el değiştirmesi halinde, yeni ev sahibinin yine ihtiyacı olması durumunda evin tahliyesini talep edebiliyor. Ancak yeni ev sahibi, 1 ay içerisinde ihtarname çekmezse kontrat yenilenmiş sayılıyor.
Konutta zorunlu tadilat
Söz konusu gayrimenkul için ciddi bir tadilat yapılacaksa yine evin tahliyesi istenebiliyor. Örneğin deprem yönetmeliğine uygun değilse, yıkılma tehlikesi varsa ya da restorasyon yapılacaksa..
İhtar 
Kiracı bir kira dönemi içinde iki defa haklı ihtar almışsa bu da bir diğer tahliye sebebi oluyor.
Yukarıda belirtilen durumlar dışında kiracı da evden faydalanamıyorsa, söz konusu ev yaşamaya elverişli değilse bu durumu ev sahibine belirterek; karşılıklı anlaşarak erken tahliyesini isteyebiliyor.
Ev sahibi yukarıda belirtilen herhangi bir gerekçe ile ihtarname göndererek evin boşaltılması talep edebiliyor. Kira tahliye ihtarnamesi örneği aşağıda yer alıyor. Söz konusu ihtarname ile, ev sahibi hukuki yollarla hem evin tahliyesini hem de kira borçlarını talep edebiliyor.
Kiracı Tahliye İhtarnamesi Örneği..
İHTAR EDEN :……. 
VEKİLLERİ :…….
KARŞI TARAF :…….
KONU : 
.  kira  bedeli …. sının ödenmesi, ödenmediğinde tahliye ve alacak davası açacağımızın ihtarıdır.
AÇIKLAMALAR :
1-Yukarıda isminiz altında açık adresi yazılı bulunan müvekkilimize ait taşınmazda ……. tarihli sözlü kira mukavelesi gereği aylık ……. kira bedeli ile kiracı olarak oturmaktasınız.
2-Her ayın ...... ile ....... arasında Bankaya yatırmanız gereken ……. …….  kira bedelini bu güne kadar yatırmamış bulunmaktasınız.
3-……. ……. kira bedelini ihtarnamenin tebliğinden itibaren 30 (Otuz) gün içinde ödemeniz, ödemediğiniz taktirde Borçlar Kanunu 260 maddesi gereğince hakkınızda alacak ve tahliye davası açacağımızı yargılama giderleri ve vekalet ücretinin tarafınıza yükletileceğini ihtaren bildiririz.
İSTEM SONUCU :
İş bu ihtarnamenin tarafınıza tebliğinden itibaren otuz gün içinde ……. ……. kira bedelini ödemeniz, ödemediğiniz taktirde hakkınızda temerrüt nedeniyle tahliye ve alacak davası açacağımızı ihtaren bildiririz.
İHTAR EDEN VEKİLİ
…….
SAYIN NOTER   : 
Üç nüshadan ibaret iş bu ihtarnamenin bir suretinin karşı tarafa tebliğini, tebliğ şerhi taşıyan bir suretinin tarafıma verilmesini, diğer suretinin dairenizde saklanmasını saygılarımla talep  ederim.
İHTAR EDEN VEKİLİ
…….

Apartman ve Sitelerin Tutmak Zorunda Olduğu Defterler Nelerdir?

Apartman ve Sitelerin Tutmak Zorunda Olduğu Defterler Nelerdir?


1. Vergi Kanunları Açısından
Vergi Usul Kanununun 182. ve izleyen maddelerinde bilanço esasına göre tutulması gereken defterler, 193. maddesinde ise işletme hesabı esasına göre tutulması gereken defterler düzenlenmiştir.
Apartman ve siteler yukarıda sayılan defter tutma esaslarından herhangi birine tabi olmadıklarından vergi hukuku açısından defter tutmakla yükümlü değildirler.
Ancak kurumlar vergisi mükellefi olan kooperatiflerde durum farklılaşmaktadır. Kurumlar vergisi mükellefi olan bir kooperatif tarafından idare edilen apartman ve site yönetiminin defter tutması gereklidir. Kooperatiflerin tutmak zorunda oldukları defterler aşağıda açıklanmıştır :
Yevmiye Defteri,
Defteri Kebir,
Envanter ve Bilanço Defteri,
Karar Defterleri (Genel Kurul Karar Defteri Yönetim Kurulu Karar Defteri),
Ortaklar Defteri,

2. Kat Mülkiyeti Kanunu Açısından
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununda defter tutma mükellefiyeti 32 ve 41. maddelerde yer almaktadır.
a) Karar Defteri (Kat Malikleri Kurulu Defteri)
Kanunun "Kararlar" başlıklı 32. maddesinde "Kat malikleri kurulu kararları, (1) den başlayıp sırayla giden sayfa numaraları taşıyan her sayfası noter mührüyle tasdikli bir deftere yazılarak toplantıda bulunan bütün kat maliklerince imzalanır. Karara aykırı oy verenler bu aykırılığın sebebini belirterek imza koyarlar" denilerek "Karar Defteri" tutma mükellefiyeti düzenlenmiştir.
b) Gelir-Gider Defteri
Kat Mülkiyeti Kanununda bu isim altında bir defter düzenlenmemekle beraber gelir ve giderlerin net bir şekilde izlenebilmesi adına uygulamada bu isim altında defter de tutulmaktadır. Bu defterinde noter onaylı olması ve kapanış tasdikine tabi tutulması şarttır.
Yöneticiler gelirleri (aidatlar) ve giderleri doğru bir şekilde bu deftere kaydetmeli, kaydettikleri işlemlere yönelik fatura vb. evrakları da mutlaka muhafaza etmelidir. Giderlerde fatura alınması tercih edilmeli, yazar kasa fişlerinin ise arkalarına ne için harcama yapıldığı kaydedilmelidir. Bir hizmet karşılığında bir bedel (ücret vb.) ödeme yapılıyorsa, ödemeyi yapana mutlaka ilgili belgeler (gider makbuzu, gider pusulası) imzalattırılmalıdır.
Aidatlar toplanırken, kat maliklerinin bir listesinin yapılması, önce bu listeye göre tahsilatın gerçekleştirilmesi, ödeme alınırken (aidat toplanırken) ya da toplandıktan çok kısa bir süre sonra gelir makbuzunun da düzenlenmesine özen gösterilmelidir. Aidatların banka aracılığı ile tahsil edilmesi de mümkündür. Ya da toplanan aidatların topluca bankaya yatırılmak istenebilir. Bu durumda mutlaka apartman ya da site yönetimi adına hesap açılmalı, ancak sevk ve idaresi yöneticiye verilen bir hesap açılmalıdır. Bu tür hesaplar bankalarca uygulamada açılabilmektedir.
c) Denetim Defteri
Kanunun "Yönetimin Denetlenmesi" başlıklı 41. maddesinde ise "Denetçiler bu raporu ve verecekleri kararları ve gerekli gördükleri diğer hususları, (1) den başlayıp sıra ile giden sayfa numaralan taşıyan ve her sayfası noter mührüyle tasdikli bir deftere geçirip tarih koyarak altını imza ederler." denilerek "Denetim Defteri" tutma mükellefiyeti düzenlenmiştir.
d) Belge Muhafaza Yükümlülüğü
Kanunun "Defter Tutulması ve Belgelerin Saklanması" başlıklı 36. maddesinde "Yönetici, kat malikleri kurulunun kararlarını, protokolleri, yapılan ihtar ve tebligatın özetini ve tarihlerini ve bütün giderleri, 32. maddede sözü geçen deftere tarih sırasıyla yazmaya ve bu defteri ve giderlerin belgeleriyle diğer bütün belgeleri bir dosya da saklamaya mecburdur.
e) Defterlerin Kapanış Tasdiki Zorunluluğu
Karar defterinin her takvim yılının bitmesinden başlayarak bir ay içinde yönetici tarafından notere kapattırılması mecburidir. Bu maddede yazılı görevleri yerine getirmeyen yöneticiye 33. maddenin son fıkrasında yazılı cezalar uygulanır" denilerek gelir ve giderlerin kaydedileceği defterin "Karar Defteri" olduğu belirlenmiş ve bu mükellefiyetlere aykırı fiillerin cezası da belirlenmiştir. 33. maddenin son fıkrasında "Tespit edilen süre içinde hâkimin kararını yerine getirmeyenlerden, aynı mahkemece para cezası alınmasına kesin olarak hükmolunur; yirmibeşinci madde hükmü mahfuzdur" hükmü ile de ceza miktarı tespit edilmiştir. İşletme defteri tutulursa onun da her takvim yılının bitmesinden başlayarak bir ay içinde yönetici tarafından notere kapattırılması mecburidir.
3. SGK Mevzuatı Açısından Yükümlülükler
Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 4. maddesinin (ğ) maddesine göre sigortalı olanların işlerini yaptıkları işyerlerinin sahibi veya kullanıcısı olan gerçek ya da tüzel kişiler ile tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşları "işyeri sahibi" olarak nitelenmektedir. Bu hükümle apartman ve site yönetimleri eleman çalıştırdıklarında kendiliğinden işyeri sahibi niteliğini haiz olmaktadırlar.
Yönetmeliğin 11/2a hükmü uyarınca apartman ve site yönetimleri sigortalı olarak çalıştırmaya başladıkları elemanlarını, çalışmaya başladıkları tarihten önce Sosyal Sigortalar Kurumuna bildirmekle yükümlüdürler. Çalışmaya son verdiklerinde ise (hizmet sözleşmesinin feshi durumunda) 10 gün içinde bildirim yapacaklardır.
Yönetmeliğin 27. maddesine göre sigortalı çalıştıran apartman ve site yönetimleri "işyeri bildirgesini Sosyal Sigortalar Kurumuna esigorta ile göndermek zorundadırlar. İlk defa eleman alımında henüz e-sigorta yoluyla işlem yapılması için gerekli veriler oluşturulmamış olduğundan (şifre vb.) bildirge elden verilir veya posta yoluyla gönderilir. Yönetmeliğin 29. maddesine göre işyeri bildirgesi ile beraber apartman ve sitenin bulunduğu yerin adresini gösterir yerleşim belgesini (ikametgah), apartman ve site yöneticisinin yetkilendirildiği karar defteri sayfasının örneği gerekirse imza sirküleri de verilecektir.
Yönetmeliğin 35. maddesi uyarınca apartman ve site yönetimleri çalışanlarının bir iş kazası geçirmesi durumunda 3 iş günü içinde bildirim yapmakla yükümlü tutulmuşlardır. Peki bildirim yapılmasa ne olur, bu durumda bildirimin Sosyal Sigortalar Kurumuna yapıldığı tarihe kadar sigortalıya ödenecek "geçici iş göremezlik ödeneği" apartman ve site yönetiminden tahsil edilecektir.
Yönetmeliğin 107. maddesine göre apartman ve site yönetimleri işyeri ile ilgili tüm defter ve belgeleri, istenilmesi hâlinde ibraz edilmek üzere ilgili bulundukları yılı takip eden takvim yılından başlayarak 10 yıl süreyle saklamak zorundadırlar. Örneğin 2011 yılına ait defterler, 2012 yılından (2012 birinci yıl sayılmak üzere) itibaren 2021 yılının sonuna kadar muhafaza edilecektir.
Apartman ve site yönetimlerinin tutmuş oldukları noter onaylı defterler (karar, gelirgider, denetim) SGK uygulamalarında da geçerli defterler arasındadır. Diğer yandan gider belgeleri de defterleri tevsik eden belgeler olarak düzenlenmesi ve ibraz edilmesi gereken belgelerdir. Ücretlerin, ücret tediye bordrosu düzenlenerek tevsik edilmesi genel kural olsa da görüldüğü gibi Kat Mülkiyeti Kanunu bu yönde bir zorunluluk getirmemiş ve gelir ve gider belgelerinin düzenlenmesi ve saklanmasını düzenlemiştir. Uygulamada yöneticilerin gider makbuzu ile ödeme yaptıkları görülmektedir. Bu durumda, gider makbuzlarında asgari olarak sigorta primleri hesabına esas tutulan kazançların kesin olarak tespitine imkan verecek şu bilgilerin yer alması gerekmektedir:
İlişkin olduğu ay,
Ücretlinin adı, soyadı,
Ücret ödenen gün sayısı (ücret aylık olarak ödenmiş ise gün sayısı 30 gündür),
Ödenen ücret tutarı,
Ücretin alındığına dair ücretlinin imzası.