Emlak dünyası, tapu mevzuatı ve tapu da yapılan işlemler hakkında bilgi, kişisel gelişim makale ve yazılarınız içerir.
1 Mart 2012 Perşembe
Bankacılıkta “Ninja Kredisi” Alarmı Verildi!
Reklam� Kapat
SerMimar.Net
Yapı Sektörünün Yeni İş, Kariyer ve Bilgi Sitesi
ANASAYFA
HAKKINDA
ARCHICAD EĞİTİMİ
MİMARİ PROJE
HAFİF ÇELİK VİLLA
BÜLTEN
İLETİŞİM
Son Yazılar
Vanlı Depremzedeler İçme Suyuna Kavuşuyor!
250 HES İnşaatı Denetim Yapılmadan Devam Ediyor!
Yalıtımsızlık 7,5 Milyar Dolar Harcatıyor!
Amerikan Askerlerine 150 Konutluk Lojman Yapılacak!
Vergi Mektupları Kira Geliri Olmayanlara da Gitti!
İngiltere’nin Başkenti Londra Türk İnşaatçıları Bekliyor!
Üsküdar Çevik Kuvvet Binası’nı Diy İnşaat Yapacak! 21 Milyon 911 Bin TL’ye!
Köln Merkez Cami İnşaatında Mimar ile DİTİB Uzlaştı!
Yüksek Mimar Yalçın Ersan Vefat Etti!
TMMOB Heyetinden Gökdere Köprü Barajı’ndaki Kum Torbasına Tepki!
Samsun Bafra’da 3,5 Milyon TL’lik Hastaneyi Bırakıp Yenisini Yaptılar!
DEMSA’nın Patronu Demet Sabancı Çetindoğan, Emlak Kraliçesi Olma Yolunda!
Miele Solo Buharlı Fırın ile Mükemmel Bir Pişirme Deneyimi!
Türkiye’nin Yeni Hedefi Yenilenebilir Enerji Kaynakları!
E-Ticaret ve Girişimcilik Yapmak İsteyen Gençlere Kadir Has’tan Burs İmkanı
Deprem Haftası’nda Propa İnşaat’tan Önemli Uyarı!
Hamit Demir, Deprem Haftası’nda Vatandaşı Uyarıyor!
Şafakarı İnşaat, Sakarya’da Bu Yıl 50 Konut Projesi Yapacak!
Metro Turizm’in Sahibi Galip Öztürk Gözaltında!
Müteahhitler, Oda Kurmak İstiyor!
Site içi Arama
Kategoriler
Bina Yapım Rehberi Teknik Şartname
Birim Fiyat Tarifleri
Dekorasyon
Güncel Haberler
Kategorisiz
Kişisel Gelişim
Mimari Tasarım İlkeleri
Mimarlık Okulları
Sektörel Etkinlikler
Sektörel Haberler
Sektörel Kanunlar
Sektörel Makaleler
Sektörel Programlar Archicad
Autocad
Sitemizden Haberler
yapı elemanları
Yapı Kariyer Elektrik Mühendisi
Gayrimenkul Değerleme
İç Mimar
İnşaat Mühendisi
İş Arayanlar
Makine Mühendisi
Mimari Kariyer
Mühendis Kariyer
Proje Müdürü
Restoratör
Şantiye Şefi
Satış / Pazarlama
Stajyer İlanları
Teknik Ofis Şefi
Teknik Ofis ve Planlama
Tekniker / Teknisyen
Topograf
Yapı Malzemeleri Çatı Malzemeleri
Güncel Malzeme Fiyatları
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği
Yalıtım Malzemeleri
Zemin Kaplamaları
Yapı Sektörü Hukuk
Yapı Sistemleri Betonarme Yapı Sistemleri
Çelik Yapı Sistemleri
Cephe Sistemleri
Prefabrik Yapı Sistemleri
Yapı Sözlüğü
Yapı Teklif
Yapı Yönetim
Yapı Yönetmelikleri
Anasayfa » Sektörel Haberler » Bankacılıkta “Ninja Kredisi” Alarmı Verildi!
--------------------------------------------------------------------------------
Sponsorlar / Firma Tanıtımı
OSB Levha, PVC Lambri, Trapez Sac, EPS Strafor, Metal Kiremit, Atermit, Sandviç Panel
TOPTAN İNŞAAT MALZEMELERİ SATIŞ SİTEMİZ AÇILDI!
--------------------------------------------------------------------------------
Bankacılıkta “Ninja Kredisi” Alarmı Verildi!
Tarih: 25 Eylül 2011 | Bu Konuyu Yazdır | Google'da ARA | XING ağınızla paylaşın
Sektörel Haberler,
İSTANBUL ÇELİK ÇATI
ABD’de krize yol açan ‘Ninja kredisi’ olarak nitelendirilen, geliri olmayanlara verilen konut kredilerinin bir benzerinin de Türkiye’de kullandırıldığı ortaya çıktı.
Banka personeli-emlakçı-tüketici üçgeninde bazı usulsüzlükler sonucunda kullandırılan bu tipteki kredileri Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu (BDDK) mercek altına aldı. BDDK’nın kredilerde yaptığı incelemelerde, en fazla usulsüzlüğün, ‘konut bedelinin yüksek gösterilerek, konutun tamamının kredilendirilmesinde’ ve ‘gerçeğe uygun olmayan gelir beyanında bulunulmasında’ yapıldığı saptandı. Özellikle bazı bankaların, ‘Emlak Ofisleri Sadakat Programı’ çerçevesinde emlak ofisleri aracılığı ile kullandırdıkları kredilerde, gelir beyanlarının sahte olduğu belirlendi. Yine incelemede, hiçbir geliri olmayan veya asgari ücretle çalışan kişiler için sahte gelir beyanları düzenlendiği tespit edildi. Örneğin, asgari ücretle çalışan bir kişi için, emlak ofisinden veya bir başka şirketten gelir beyan formu alınıyor. Formda söz konusu kişinin geliri bin 500-2 bin lira olarak gösteriliyor. Banka personeli de satın alınan konut teminat olarak alındığı için, sahte gelir beyanlarını görmezden geliyor. 2008 küresel krizinin patlak verdiği ABD’de, bazı bankaların hiçbir geliri olmayan kişilere kredi kullandırdığı tespit edilmişti. Bankacılıkta, bu tür krediler ‘no income, no job, no asset’ kısaltması olan ‘Ninja kredisi’ olarak nitelendiriliyor.
Daha fazla prim almak için yapmışlar
BDDK murakıpları, konut kredilerinde usulsüzlük yapılmasının nedenini de araştırdı. Yapılan araştırmada, emlak ofislerinin ve bankacıların, kullandırılan konut kredilerinden prim aldıkları belirlendi. Buna göre bankacı kullandırdığı kredi için bankasından prim alıyor veya kendisine tanınan kotayı dolduruyor. Krediye aracılık eden emlak komisyoncusu da, yine aynı krediden prim alıyor. Konut kredisini kullanan tüketici ise cebinden hiç para çıkmadan konut bedelinin tamamı için kredi çekerek konut sahibi oluyor.
EMLAK OFİSLERİNCE KULLANILAN KREDİLER İNCELEMEYE ALINDI
BDDK bankalardan önlem alınmasını istedi
BDDK, usulsüz işlemler sonucunda kullandırılan konut kredilerinde ileride bir sıkıntı yaşanmaması için, bankalardan önlem alınmasını istedi. Bankalara, emlak ofisleri aracılığı ile kullandırılan tüm kredileri incelemeleri talimatını verdi. Ayrıca, murakıplar da, bu kapsamda kullandırılan konut kredilerini incelemeye aldı. İncelemeler çerçevesinde şüpheli görülen konut kredilerinde, gelir karşılaştırılması yapılacak. Bankaya beyan edilen gelir ile müşterinin gerçek geliri karşılaştırılacak
Star/Hüseyin Özay
Ev Sahibi Olmayan Kredi Kartını Unutsun!
BDDK, işi daha da sıkı tutmak için düğmeye bastı. Hazırlanan tebliğ taslağı yasalaşırsa bankalar bir risk analiz sistemi oluşturacak. Sistemi geçmeyenlere kredi verilmeyecek. Krediler, verildikten sonra da sıkı şekilde izlenecek, skorlama ile müşteriler takip edilecek
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu, ‘Kredi Riski Yönetimi Hakkında Tebliğ’ taslağını görüşe açarken, taslakla bankaların kredi riskinin izlenmesi ve kontrolüne yönelik hususlar düzenleniyor. Tebliğe göre, bankaların tüm şube ve ortaklıklarını kapsayan etkin ve yeterli bir kontrol ile risk yönetim sistemi kurulacak.
BORÇLULAR MERCEK ALTINDA
Akşam gazetesinin haberine göre; bankalarda kredi verme yetkisi, belli bir düzeydeki personele verilecek. Kredi açma yetkisinin devrinde, yetki verilecek olanların deneyim ve teknik bilgi ve beceri seviyeleri değerlendirilerek yasal sınırlar dahilinde yetki düzeyleri belirlenecek.
Bankalar, aşırı risk yoğunlaşmasının önlenmesi için kredilerin portföylerine etkisini analiz edecek. Örneğin, yabancı para cinsinden veya yabancı paraya endeksli kredilerin portföyde yoğun olması halinde, kur değişimleri borçluların geri ödeme kapasitelerinde yaratacağı bozulma takip edilecek.
DIŞARIDAN MÜDAHALEYE SON
Bankalar, kredi taleplerinin değerlendirilmesinde de ortak kriterlere uyacak. Kredi onayından önce kredi verilen kişinin kriterleri taşıdığını gösteren bir rapor oluşturulacak.
Kredi değerlendirmesinde, asgari olarak, borçlunun itibarı, kredi talebinde bulunmaya yetkili olup olmadığı, kredi kullanım amacı gibi unsurlara bakılacak. Bankalar, kredi verilecek kişinin kimliği, güvenilirliği ve itibarı hakkında yeterli bilgileri sağlamak zorunda olacak.
Kişinin, esas işi dışında bir faaliyet alanı için kredi talebinde bulunup bulunmadığına da bakılacak. Riskin değerlendirilmesinde kötümser senaryolara göre hareket edilecek.
KAYIT SİSTEMİ GELİYOR
Bankalar, kredilerin takibi için bir ‘Kredi Kayıt Sistemi’ oluşturmak zorunda. Bu sistemde, herhangi bir müşteriye ilişkin toplam kredi tutarı yer alacak. Bankalar, kredilerin takibini de sıkı şekilde yapacak.
Bankalar kredilerinin performansının, kalitesinin ve durumunun kredi ve portföy bazında sürekli ve düzenli olarak izlenmesini sağlayacak sistemi oluşturmak zorunda olacak.
HER BANKA KENDİ KENDİNE STRES TESTİ YAPACAK
Bankalar maruz kaldıkları kredi riski düzeyini stres testleriyle de ölçecek.
Stres testi, bankanın kredi portföyünün gerçekleşme olasılığı düşük olumsuz gelişmeler karşısında uğrayacağı kayıp düzeyini ölçecek. Stres testinde uygulanacak senaryolarda, yoğunlaşılan sektörlerde veya ekonomide konjonktürün tersine dönmesi, likidite sıkışıklığı yaşanması, piyasalarda istenmeyen gelişmelerin yaşanması ya da faiz oranlarındaki eğilimin istenmeyen yönde hareket etmesi hususları dikkate alınacak.
Deniz Çiçek / AKŞAM
İspanya’da Birçok Kişi Konut Kredisi Taksitlerini Ödeyemiyor!
Ekonomik krizin yaşandığı İspanya’da, bir çok kişi aldığı konut kredisinin taksitlerin ödeyemiyor. Bankaların el koyduğu evler, zorla tahliye ediliyor. Konut kredisi mağdurları girişimi ise bunu engellemeye çalışıyor
İspanyol polisi bir kaç hafta önce Pati’nin dairesini tahliye etmek için geldiğinde, kapıdan geri dönmek zorunda kaldı. Zira Pati, evini kaybetmemek için yardım istemiş, onlarca kişi destek için evinde toplanmıştı.
Böylelikle Pati’nin evden atılması bu kez engellendi. Pati, 15 Mayıs adlı protesto hareketinin Mallorca’daki bürosuna sık sık giderek, üyelerin tavsiyelerini dinliyor. Adını kuruluş gününden alan bu hareket, artan işsizliğe ve yolsuzluk yapan siyasetçilere karşı çıkıyor, daha fazla söz hakkı talep ediyor. 15 Mayıs hareketi, İspanya’da artık günlük hayatın bir parçası haline gelen, zorla tahliyeleri de temel hak ihlali olarak görüyor. Evlerin tahliyesini engellemek için oluşturulan konut kredisi mağdurları girişimi, 70 evin boşaltılmasını ertelemeyi başardı. Konut kredisi mağdurlan girişimi, ilgili yasal düzenlemelerde de değişiklik talep ediyor.
Deustche Welle’nin haberine göre; evini kaybedenlerin, en azından kredi borçlarının silinmesini istiyorlar. Yürürlükteki uygulamaya göre, konuta el koyan bankalar, satış değerinin belirli bir oranını alıyor. Yüzde 60 ile 80 arasındaki bu oran, bankanın görevlendirdiği bilirkişinin yapacağı kıymet takdirine göre belirleniyor. Kredi almış olan kişi, geriye kalan miktarı ise borçlanıyor. Bu nedenle, bazıları hayatları boyunca borç ödemek zorunda kalıyor.
TARAF
Fiyapı, Beşiktaş İnönü Stadı Sponsorluğundan Vazgeçti!
Fiyapı, Beşiktaş Futbol Yatırımları Sanayi ve Ticaret A.Ş. ile İnönü Stadı ile ilgili yaptığı sponsorluk sözleşmesini feshettiğini bildirdi. Fiyapı, 997 bin 500 lira zarar ettiğini açıkladı
Fiyapı’nın Kadıköy 23. Noterliği kanalıyla çektiği ihtarnamede, Fiyapı’nın, sözleşmenin 3. maddesindeki ödeme vecibelerini yerine getirdiği halde muhatap şirket tarafından ödemelere karşılık faturaların tüm uyarılara rağmen bugüne kadar alınamadığı ve fatura tanzim etmek için karşı taraf şirket yetkililerinin talimatı gerektiği ve yönlendirilen yetkililere de ulaşılamadığı gibi, bunun kasıtlı olarak engellendiğinin gözlemlendiği belirtildi.
FİYAPI’NIN ZARARI 997 BİN 500 LİRA
İhtarnamede, şunlar kaydedildi:
“Esasen yasal olarak düzenlemeleri gereken evrakın hiçbir uyarıya gerek duyulmaksızın muhatapça yerine getirilmesi gerekmektedir. Ayrıca ‘son ödemenin yerine getirilmesinden sonra fatura tanzim edileceği’ hususundaki sözleşme maddesi, yasaya aykırıdır. Kaldı ki müvekkilim bir dönem için ödemeleri tamamlamıştır. Fatura tanzimini engelleyen bir husus bulunmamaktadır.
Neticede bu durum müvekkil şirketin gider yazmasını engellediği gibi müvekkile ayrıca vergi yükü getirecektir. Açıklanan nedenlerle muhatabın bu davranışı sözleşmenin feshine sebep olmuş olup, bu ciddiyetsizlik karşısında müvekkil şirket tarafından sözleşme haklı olarak fesih edilmiştir.”
Fesih sonucu olarak fatura tanzim edilmemesinden doğan ve bir vesikaya dayanmadığı için gider yazılamayan kısmın kurumlar vergisi yükü 525 bin lira, indirilemeyen KDV tutarı 472 bin 500 lira olmak üzere toplam 997 bin 500 liralık meblağın talep olunduğu ifade edilen ihtarnamede, “İkinci dönem alınmış olan reklam bedeli KDV hariç 750 bin dolar olup bu dönem için tarafımızdan ödenmiş olan 1,5 milyon dolardır. Fesih tarihi itibariyle hizmet bedeli olarak fazla ödenmiş olan 750 bin doların iadesi talep olunur” denildi.
İhtarnamede şu ifadelere yer verildi:
“Muhatap ile Eko Faktoring AŞ arasında yapılmış 27 Eylül 2011 tarihli 3 milyon dolar tutarındaki alacak temliki reklam sözleşmesinin feshinin doğal sonucu olarak tarafımızca yerine getirilemeyeceği hususu bildirilir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle sözleşme feshinden kaynaklanan 997 bin 500 lira ile fazla ödenen 750 bin doların bir hafta içerisinde hesaplarımıza ödenmesi, aksi halde yasal yollara başvurulacağı ihtar olunur.”
Beşiktaş Futbol Yatırımları Sanayi ve Ticaret AŞ ile Fi-Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ arasında imzalanan sözleşme ile BJK İnönü Stadı’nın isminin 1 Ekim 2010-15 Eylül 2012 tarihleri arasında “Fi-Yapı İnönü Stadı” olarak kullanılmasına karar verilmişti.
Fi-Yapı’nın bu reklam anlaşması kapsamında, şirkete 1 Ekim 2010-30 Eylül 2011 dönemi için toplam 3 milyon 500 bin lira artı KDV, 1 Ekim 2011-15 Eylül 2012 dönemi için ise toplam 3 milyon dolar artı KDV tutarında ödeme yapması kararlaştırılmıştı.
AA
Esenyurt Ek İmar Avantajı Kullanmadan Dönüşüyor!
Ek imar avantajı kullanmadan kentsel dönüşümde önemli bir adım atan Esenyurt İstanbul’un modern bir yapıya kavuşmasında örnek bir başarı hikyesi ortaya koyuyor
Esenyurt’ta gelecek bir yıl içinde 15 bin yeni konutun tamamlanıp oturulur hale geleceği, fiyat avantajı, kolay ulaşım imknı ve her türlü ihtiyaca cevap veren modern yaşam tarzıyla ilçenin kentsel dönüşümde Türkiye’ye model olacağı vurgulanıyor.
Düzensiz yapılaşmanın yaygın olduğu deprem kuşağındaki Türkiye’de bina stokunun “büyük oranda kötü” olması sanayi ve kentsel dönüşümü zorunlu kılıyor. Ev sahibi olma ve yatırımda önemli bir yere gelen İstanbul Esenyurt dönüşümde tüm imkanlarını zorlayarak örnek bir ilçe olarak öne çıkıyor.
Esenyurt’ta 6 yıl önce başlatılan kentsel değişim ve dönüşüm yüzde 65 oranında tamamlandı. Dönüşüm projesi İstanbul’un özellikle deprem riski yüksek bölgelerinde başlatılmasına karşılık, Esenyurt’ta farklı bir durum arzetti. Esenyurt kötü yapılaşmayı üzerinden en çabuk atma çabasında bir bölge olurken deprem riskiyle yaşayan İstanbul ilçelerine de yol gösterici bir projeksiyon çizdi.
Kanuni mevzuata rağmen fedakrlık örneğinin yaşandığı bölgede halk – müteahhit – belediyeler arasındaki koordinasyon kentsel dönüşümün başarılmasında en büyük etken oldu.
Vatandaş memnun
Yapılan araştırmalarda, özellikle Esenyurt kentsel dönüşümünde alt gelir grubuna yönelik yapılan çalışmaların sağlıklı bir çözüme ulaştığı gözleniyor. Uygun fiyatlarla konut sahibi olmanın yanı sıra söz konusu değişimde depreme dayanıklı konut projeleri ile birlikte eğitim ve sağlık, yeşil alan, otopark, sığınak gibi elde edilen imknlar da halkı memnun ediyor. Vatandaş kendilerini üzecek, kentsel dönüşüme sekte vuracak, zamanı uzatacak uygulamaların ülkeye ve İstanbul’a yapılabilecek en büyük kötülük olacağım söylemekten geri durmuyor.
Depreme hazır bir ilçe
Araştırmalarda mevcut okulların yenilendiği veya depreme dayanıklı hale getirildiği gözleniyor. Esenyurt’ta statlarda depreme hazırlık olarak depolama ve toplanma alanlarının oluşturulduğu, ayrıca kapalı pazar alanlarının her birinde deprem sonrasında yararlanılacak lojistik merkezleri, sağlık ve ihtiyaç duyulan hizmetlerin verileceği alanların dahi belirlendiği, her biri 100 dönüm büyüklüğündeki dört parkta çadır kurulabilecek alanların tesis edildiği gözlerden kaçmıyor.
Şu ana kadar Büyükşehir ve ilçe belediyesi ile birlikte Esenyurt’un altyapısı yenilendi. Yol, su, elektrik ve diğer altyapı çalışmalarının çoğu tamamlandı. İlçeye 2 adet devlet hastanesi ve 16 adet sağlık ocağı kazandırıldı. Metro, metrobüs, otoyol gibi çalışmaların devam ettiği ilçede bölgede geride kalan gecekonduların da imara uygun bir şekilde kentsel dönüşüme dahil edilme çalışmalarından sonra Esenyurt’un kentsel dönüşümde simge olmaya aday “yıldız, ilçe” olarak öne çıkacağına kesin gözle bakılıyor.
Sedat Yılmaz/Sözcü
Konut Kredisinde Dikkat Edilmesi Gereken 10 Nokta!
Konut kredisi Danışmanlık Hizmetleri’nin kredi başvurusu yapacaklar için hazırladığı 10 maddelik liste, konut kredisi alırken zarar etmek istemeyenler için rehber olacak
Konut kredisi Danışmanlık Hizmetleri’nin kredi başvurusu yapacaklar için hazırladığı 10 maddelik liste, konut kredisi alırken zarar etmek istemeyenler için rehber olacak. Konut kredisi kullanırken zarar etmemenin yollarını araştıran Konut kredisi Danışmanlık Hizmetleri, banka banka dolaşmadan ve zarar etmeden konut kredisi almanın yolunu çarpıcı şekilde ortaya koydu. Konut kredisi Danışmanlık Hizmetleri Kurucu Ortağı Onur Tekinturhan, başvuru yapılan her bankaya T.C. kimlik numarası vermenin çok sayıda bağımsız kredi talebinin oluşmasına yol açtığına dikkat çekerek “Konut kredisi için yaptığınız her başvuru kredi skorunuzun düşmesine sebep olabilir” uyarısını yaptı.
Kredide zarar etmemenin 10 yolu
Konutu bulduktan sonra bankaya başvurunuzu yapmak daha avantajlıdır.
Düzenli çalıştığınız bankayla yetinmeyin.
Kredide yıllık maliyete dikkat edin.
T.C. Kimlik numaranızı çok sayıda bankaya vermek çok sayıda bağımsız kredi talebinin oluşmasına ve dolayısıyla bankaların gözünde kredi skorunuzun düşmesine sebep olabilir.
Taksiti uygun seviyeye çekerken faiz tutarını en azda tutan uygun vadeyi belirleyin.
Kredi hesabında konutun satın alım değeri değil, değerleme şirketlerinin ekspertiz değeri kullanılır. Raporu inceleyebilirsiniz.
Kredilerde DASK ve konut sigortalan zorunlu. Bankanın talep edebileceği hayat veya ferdi kaza sigortalan zorunlu değil.
Hesaplanan taksitin belgelenen geliriniz içindeki payı yüzde 50′den küçük olmalıdır.
Ara ödeme planlıyorsanız belirtin. Yoksa anapara üzerinden yüzde 2 ceza alırsınız.
Sözleşmeyi imzalamadan 1 gün önce bankanın “Bilgi Formu” sunması gerekir. Kanunen en az 1 gün inceleme hakkınız olan bu formda kredi ile ilgili tüm şartlar ve masraflar belirtilir.
Star
Som Değerleme Gayrimenkul Almanın Püf Noktalarını Aktarıyor!
“Değer mi? Değmez mi?” seminerlerinde SOM Değerleme Uzmanları, gayrimenkul alacakları, karşılaşabilecekleri riskler ve dikkat edilmesi kritik konular hakkında bilgilendiriyor…
Gayrimenkul alırken dikkat!
SOM Değerleme’nin 2011 başından bu tarafa her ayın son Cumartesi günü gerçekleştirdiği “Değer mi? Değmez mi?” isimli ücretsiz bilgilendirme seminerinin 11.’si 26 Kasım 2011 tarihinde Centrum Toplantı Hizmetleri’nin Küçükyalı’daki toplantı salonunda yapılacak. Kendi evinin sahibi olmak isteyen ya da birikimlerini gayrimenkule yatırmayı planlayanlar için kritik konuların ele alınacağı seminerde; satın alınacak daire üzerinde ipotek, haciz gibi bir yasal kısıtlama olup olmadığından, dairenin yapı ve iskan ruhsatlarına, gayrimenkulün devrinden, krediye uygunluğuna kadar onlarca farklı konu hakkında bilgi veriliyor.
Günümüzde kirada olan hemen herkesin birinci önceliğidir, kendi evinin sahibi olmak. Bununla birlikte uzun vadeli borç yükü altına girmeden ya da yıllardır kenara konulan birikimleri kullanarak hayallerdeki gayrimenkulü satın almadan önce, dikkat edilmesi gereken konuları atlamamak gerekiyor. Sıkça karşılaşılan sorunlar ve yaşanmış örnek olaylardan yola çıkılarak içeriği hazırlanan “Değer mi? Değmez mi?” seminerlerinde, gayrimenkul alırken karşı karşıya kalınabilecek riskler ve tehditler konusunda bilgiler verilerek, yapılması gerekenler anlatılıyor.
“Doğru daireyi mi satın alıyorsunuz?, Gayrimenkulün alımına ya da satımına engel bir durum var mı?, Krediye uygun mu?, Dairenin yasal büyüklüğü nedir? Binanın ruhsatı ve iskanı var mı?, Binanız yıkılırsa yerine nasıl bir yapı yapabilirsiniz? Mülk üzerinde icra, haciz ve ipotek gibi yasal haklar bulunuyor mu? Satın alınan arsa yapılaşmaya uygun mu? vb. gibi onlarca farklı sorunun yanıt bulduğu ve katılımın ücretsiz olduğu “Değer mi? Değmez mi?” semineri hakkında detaylı bilgi ve başvuru için (0212) 233 51 54 numaralı telefonu arayabilir ya da seminer@somdegerleme.com adresine iletişim bilgilerinizi gönderebilirsiniz.
İnşaatta Yüzde 40′a Varan İndirim Furyası!
Konut sektöründe düşen satışlar nedeniyle faizsiz kampanyaları devreye girdi. Ağaoğlu’nun liderliğini yaptığı uygulamayla 100 bin liralık kredide 40 bin liralık indirim var
Son dönemde yaşanan kurdaki artış ve Avrupa’daki kriz algısı nedeniyle hem maliyetlerin artması hem de satışların azalmasıyla konut sektörü müşterilerin istediği satış kampanyalarına imza atmaya başladı. Bunların başında da faizsiz satış dönemi geliyor.
Ağaoğlu Şirketler Grubu Başkanı Ali Ağaoğlu’nun ‘O kadarlık krediniz olsun artık’ sloganıyla 5 yıllık faizsiz kredi kampanyasının ardından şirketler tek tek aynı yönde satış kampanyalarına başladı. Tüketici için ödediği faiz miktarının düşmesi anlamına gelen finansman sistemiyle konut sektörü yeniden ivme kazandı. Sıfır faizle yapılan kampanyalar tüketicinin daha az faiz ödemesine neden olduğu için de önemli oranda avantaj sağlıyor. Örneğin 60 ay vadeli 100 bin liralık kredinin geri ödemesinde 40 bin lira daha az ödenmesi anlamına geliyor. Bu nedenle konut firmaları bankaların kredi faizlerini artırdığı dönemlerde kendi finansman sistemlerini devreye sokarak azalan konut talebini yeniden canlandırmaya çalışıyorlar.
Bazı şirketler de konut satışlarındaki durgunluğu 2+1 fiyatına, 3+1 daire vererek ya da konut alanlara otomobil hediye ederek aşmaya çalışıyorlar. Kampanyalarda en dikkat çekici unsur kişiye özel ödeme planı oldu. Sıfır faiz ve uzun vade imkanı en çok kullanılan yöntem olarak dikkat çekerken, internetten indirim kuponları, ev alana 1 oda hediye, sıfır peşinat ve ödemeye teslimde başla gibi kampanyalar konut alıcılarının alım iştahını artırmak için yapılan diğer etkili kampanyalar arasında yer aldı. Konut alıcıları için sıfır faizde vadenin 5 yıla çıkması konut alımını cazip kılan bir uygulama. Fiyatlar yükselse bile konut alım eğilimi içinde olan biri için bu durum banka kredisi ile kıyaslandığında ciddi avantajlar sağlıyor.
100 bin liralık kredide 40 bin lira
Bankadan alınan 100 bin liralık konut kredisi, kredi kullanıcılarını faiz yüküyle karşı karşıya bırakıyor. Oysa inşaat firmasının kendi finansman yöntemi ile 100 bin lira için alınan 5 yıl sıfır faizli kredide alıcı faizi ödemiyor ve yaklaşık 34 bin lira cebinde kalıyor. Buna bir de dosya masrafı, ekspertiz ve sigorta ücreti gibi maliyetler eklendiğinde rakam 37 bin liraya çıkıyor. Kredi ödemesi tamamlandıktan sonra rehin işlemlerinin kaldırılmasına yönelik masraf ve tapu devri gibi kalemlerle rakam 40 bin liraya ulaşıyor. İnşaat firmaları da bu durumu göz önünde bulundurarak son dönemde kendi finansman modellerinde uzun vade sıfır faiz uygulamasını sık kullanmaya başladı. Ağaoğlu tüm projelerin de, Demir İnşaat Ay Işığı projesinde, Kuzu Grup Spradon Evleri’nde sıfır faiz 5 yıl vade imkanı tanıyor. Teknik Yapı ve Dumankaya kendi finansman modeliyle 4 yıl sıfır faiz uyguluyor.
Kampanyada sınır yok
Ağaoğlu: 5 yıl sıfır faiz uyguluyor. Ara ödemeyi kendin belirtiyorsun. Kalan bakiyeyi teslimde tek kalem ödeme imkanı sunuyor.
Dumankaya: 40 ay sıfır faiz uyguluyor. Ara ödemeyi 2012′ye erteledi. Peşinatı sıfırladı. Peşin alımlarda ise yüzde 10 indirim yapacağını duyurdu.
Sinpaş: Projelerine özel kampanyalar yapıyor. En son kelebekia Premium’da sıfır peşinat dönemi başlattı. Ekim ayına özel tüm ödemeler ise 12 ay sonra.
Teknik Yapı: Konut alımının yarısını peşin yapan kişiler geri kalan bakiyeyi sıfır faiz ve 4 yıl vade ile kullanabiliyor.
Avrupa Konutları: Her projesin-de farklı kampanyalar düzenliyor. En son Atakent 3 projesinde yüzde 10 peşinat kampanyası yaptı.
216 Yapı: Firma proje bazında sıfır faiz kampanyası başlattı. Buna göre 216 Sancaktepe Konutuları’nda 5 yıl sıfır faizle ev sahibi olunabilecek.
İnşaat firmaları satışı canlandırmak için 5 yıl vadeye sıfır faiz uygulaması başlattı. 100 bin liralık kredide yüzde 40 avantaj sağlanıyor. Ağaoğlu’nun “O kadarlık krediniz olsun” sloganlı kampanyasının ardından şirketler aynı yönde kampanyalara başladı.
Son dönemde yaşanan kurdaki artış ve Avrupa’daki kriz nedeniyle hem maliyetlerin artması hem de satışların azalmasıyla konuk sektörü müşterilerin istediği satış kampanyalarına imza atmaya başladı. Bunların başında da faizsiz satış kampanyaları geliyor. Ağaoğlu Şirketler Grubu Başkanı Ali Ağaoğlu’nun “O kadarlık krediniz olsun” sloganıyla faizsiz kredi kampanyasının ardından şirketler tek tek aynı yönde kampanyalara başladı.
Tüketici için ödediği faiz miktarının düşmesi anlamına gelen finansman sistemiyle konut sektörün yeni ivme kazandı. Sıfır faizli kampanyalar tüketicinin daha az faiz ödemesine neden olduğu içinde önemli oranda avantaj sağlıyor. Örneğin 60 ay vadeli 100 bin liralık kredide 40 bin lira avantaj var.
STAR
Gayrimenkul Değerleri Dört Yılda Bir Yeniden Belirleniyor!
Diğer yıllarda ise belirlenen bu değer, önceki yıl için beyan edilen yeniden değerleme oranının yarısı kadar artırılarak Emlak Vergisi matrahı tespit ediliyor. Bu sene komisyon tarafından belirlenen değerler üzerinden vergi ödenecek….
Tek dairesi olan ev hanımları ve emekliler vergi ödememek için belediyeye başvurmalı
Mayıs, Emlak Vergisi birinci taksitinin ödenmesi için son ay. Vergi hesaplanacak gayrimenkul değerleri dört yılda bir yeniden belirleniyor…
Diğer yıllarda ise belirlenen bu değer, önceki yıl için beyan edilen yeniden değerleme oranının yarısı kadar artırılarak Emlak Vergisi matrahı tespit ediliyor. Bu sene komisyon tarafından belirlenen değerler üzerinden vergi ödenecek. Bu vergi için herhangi bir beyanname vermeye gerek yok. Yalnızca yeni bir gayrimenkul alanların yıl sonuna kadar belediyeye bilgi vermesi gerekiyor. Sadece bir konutu bulunan ve geliri sınırlı olanlar için Emlak Vergisi oranı sıfır olarak uygulanıyor. Başka bir geliri olmayan emekliler, özürlüler, gaziler, şehitlerin dul ve yetimleri, hiçbir geliri olmayan işsizler ve ev hanımları, brüt alanı 200 metrekareyi aşmayan ve sadece tek bir konut sahibi iseler Emlak Vergisi ödemiyor. 22 bin lira altındaki menkul sermaye gelirleri sıfır oranlı Emlak Vergisi uygulamasına mani değil. Bunun dışında ticari, zirai veya kira geliri bulunması halinde bu indirimden faydalanılamaz.
İndirimli (sıfır) vergi oranından faydalanılması için, konutta bizzat oturma şartı aranmıyor. Sahip oldukları tek konutu kiraya verip, kirada oturanlar da diğer şartları taşımak kaydıyla indirimden faydalanabilir. Birden fazla konutu olanlar ise bu konutlarından biri için bile indirimden yararlanamıyor. Aynı şekilde, ara sıra dinlenmek maksadıyla gidilen yazlık veya dağ evi gibi konutlar da bu vergi muafiyetinin dışında tutuluyor. Hisseli dahi olsa, iki ya da daha fazla konutu olanlar, bütün konutları için Emlak Vergisi yatırmak mecburiyetinde. Emekliler (emekli aylığı dışında), işsiz ve ev hanımları, herhangi bir gelir elde ederse aynı şekilde bu avantajı kaybediyor. Yukarıdaki gruba girip sadece tek konutu olanlar, belediyelere müracaat ederek emekli, özürlü, gazi veya işsiz olduğunu beyan ederek taahhütname doldurup vergi ödemeyebilir. Ancak şahısların bu durumlarını ispatlamaları gerekiyor. Mesela bir özürlüden sağlık raporu sunması isteniyor. Şehitlerin yetim ve dullarının, gazilerin de durumu ispatlayıcı belgeleri belediyece talep edilebilir. Bu belgelerin taahhüt belgeleri veya formlarla birlikte durumu açıklayan bir dilekçeye eklenip belediyeye verilmesi gerekiyor.
Gelir İdaresi, yatırım indirimi konusundaki belirsizliği gidersin
Anayasa Mahkemesi’nin Gelir Vergisi Kanunu’nun geçici 69. maddesinin yatırım indirimi devrini 2008′e kadar sınırlayan hükmünü iptal etmesiyle yeni uyuşmazlıklara kapı açılmış oldu. Mükellefler, 15 Ekim’de Anayasa Mahkemesi’nce yapılan açıklamayla yatırım indirimi devir yasağının Anayasa’ya aykırılığının açıkça ortaya çıktığını, bu hükmün uygulanmaması gerektiğini düşünüyor. Beyanlarını da yatırım indiriminden faydalanarak verdiler. Gelir İdaresi ise konuyla ilgili açıklamada bulunmamakla beraber beyannamelerde yatırım indirimi satırına yer vermeyerek ve Kurumlar Vergisi beyannamesinin elektronik ortamda hazırlanmasında mükelleflerin 2009′da yatırım indiriminden faydalanamayacağına dair uyarıda bulunarak görüşünü belli etti. Buna rağmen birçok mükellef ya doğrudan veya ihtirazi kayıtla devreden yatırım indiriminden faydalanma yoluna gitti. Bu şekilde verilen 2009/4 geçici vergi beyannameleri için açılan davalar mükelleflerin lehine sonuçlanmaya başladı.
Ancak bazı mükellefler Maliye ile davalık olmak istemediğinden 2009′da geçici vergi ve Kurumlar Vergisi beyanında yatırım indirimi haklarını kullanmadı. Bunlar haklarını 2010′dan itibaren kullanmayı tercih etti. Ancak şimdi de geçen sene kullanılmayan yatırım indiriminin 2010′da kullanılamayacağı fikri seslendirilmeye başlandı. Çünkü yatırım indirimi mecburi bir uygulama değil. İhtiyari olarak sunulan bu imkândan faydalanmayan mükelleflerin sonraki yıl bu imkândan faydalanmalarına müsaade edilmiyor. Amortismanlar konusu buna örnek teşkil ediyor.
Bana kalırsa geçen yıl idarenin görüşüne paralel hareket ederek yatırım indirimini kullanmayan mükelleflerin bu indirimlerini bu yıl yapmalarına bir mani yok. Ancak idare veya denetim elemanlarının bunu kabul etmemesi mümkün. Çünkü her inceleme elemanı farklı yorumladığı için, Türkiye’de neredeyse denetim elemanı sayısınca mevzuat bulunuyor. Bakalım önümüzdeki günler neyi gösterecek? Aslında bu aşamada Gelir İdaresi’nin sessizliğini bozarak konuyla ilgili açıklama yapması gerekiyor. Tebliğ veya sirküler yoluyla yapılacak bu duyuru daha baştan birçok uyuşmazlığın önünü kesecektir. Böylece ne vergi daireleri ne denetim elemanları ne de mükellefler gereksiz yazışmalara girip vakit ve nakit israfında bulunmamış olur.
Zaman/Ahmet Yavuz
Vatansızlar, Türkiye’de Ev Sahibi Olabilecek!
“Vatansızlar”, Türkiye’de mülk edinebilecek, evlenebilecek, eğitim alabilecek. Sosyal yardım ve destek konularında da Türk vatandaşlarının sahip olduğu haklara kavuşacak olan vatansızlara, kimlik belgesi de verilecek
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği geçtiğimiz aylarda, tüm dünya çapında sayıları 12 milyonu bulan ve hiçbir ülkenin vatandaşı olmadıkları gerekçesiyle temel insan haklarından mahrum bırakılan ‘vatansızlar’ için üye devletlere adım atma çağrısında bulunmuştu. Bu kişilerin çocuklarının da vatansız olarak doğması nedeniyle sorunun daha da büyüdüğünü belirten örgüt, Birleşmiş Milletler’e üye devletlerin vatansızlarla ilgili sözleşmelere taraf olmasını istemişti. AB üyesi çok sayıda devletin katıldığı vatansız kişilere yönelik muamelenin çerçevesini çizen ve vatansızların hukukunu korumayı hedefleyen “Vatansız Kişilerin Statüsü” ve “Vatansızlığın Azaltılması”na ilişkin kanun tasarıları TBMM Dışişleri Komisyonu’nda kabul edildi.
Türkiye sınırları içerisinde yaklaşık 3 bin vatansızın yaşadığı belirtiliyor. Vatandaşlık haklarından yararlanamayan, mülk edinemeyen, seçme ve seçilme hakkını kullanamayan vatansızların büyük bir çoğunluğunu ise Batı Trakya’dan gelmiş göçmenler oluşturuyor. Türkiye, “Vatansız Kişilerin Statüsü”ne ilişkin sözleşmeye taraf olarak, vatansızlar konusundaki bu boşluğu doldurmayı, “Vatansızların Azaltılması Kanun Tasarısı”yla da vatansızlığın azaltılmasını hedefliyor.
Neler yapılacak?
Sözleşmenin Türkiye’ye getirdiği yükümlülükler özetle şöyle:
Dini eğitim özgürlüğü: Türkiye, ülkesindeki vatansız kişilere, ibadet ve çocuklarının dini eğitim özgürlüğü bakımından, en az kendi vatandaşlarına gösterdiği muamele kadar iyi muamele gösterecek. Vatansız bir kişinin kişisel statüsü daimi ikametgahının bulunduğu ülkenin kanununa, ikametgahı yoksa oturduğu ülkenin kanununa göre düzenlenecek. Vatansız bir kişi tarafından daha önce elde edilen ve kişisel statüye ilişkin olan haklara, özellikle evliliğe bağlı haklara, her sözleşmeci Devlet tarafından, eğer bu gerekliyse, söz konusu devletin yasalarının gösterdiği koşulları yerine getirmek kaydıyla saygı gösterilecek.
Gayrimenkul edinme: Menkul ve gayrimenkullerin edinimi ve bununla ilişkili diğer haklar, menkul ve gayrimenkul mülkiyete ait kira ve diğer sözleşmeler bakımından vatansız kişilere mümkün olduğu kadar elverişli ve her durumda aynı koşullardaki yabancılara genel olarak tanınanlardan daha az elverişli olmayan bir muamele uygulanacak. Konut edinme ile ilgili olarak, bu meselenin yasalar ve yönetmeliklerle düzenlendiği ya da kamu makamlarının kontrolüne tabi olduğu ölçüde, ülkelerinde yasal olarak ikamet eden vatansız kişilere mümkün olduğu kadar elverişli ve her durumda aynı koşullardaki yabancılara genel olarak gösterilenden daha az elverişli olmayan bir muamele uygulanacak.
Kimlik verilecek
Eğitim imkanı: Vatansız kişilere ilk öğretim konusunda, vatandaşlarına uyguladıkları muamelenin aynısını uygulanacak. Vatansız kişilere, ilköğretim dışındaki eğitim konusunda ve öğretimden yararlanma, yabancı ülke okullarında alınmış sertifikaların, diplomaların ve yüksek öğretim diplomalarının tanınması ve harç ve ücretlerden muafiyet ve burslardan yararlanma konularında, mümkün olduğu kadar elverişli ve her durumda aynı koşullardaki yabancılara genel olarak gösterilenden daha az elverişli olmayan bir muamele uygulanacak.
Sosyal yardım: Türkiye’de, yasal olarak ikamet eden vatansız kişilere, sosyal yardım ve destek konularında Türkiye’nin kendi vatandaşlarına uyguladığı muamelenin aynısını uygulanacak.
Kimlik belgesi: Türkiye’de bulunan ve geçerli bir seyahat belgesine sahip olmayan her vatansız kişiye kimlik belgeleri çıkarılacak. Türkiye’de yasal olarak ikamet eden vatansız bir kişi ulusal güvenlik ya da kamu düzeniyle ilgili nedenler dışında sınır dışı edilemeyecek.
Dünyadaki vatansızlar
Dünyadaki vatansızların büyük çoğunluğunu Myanmar’daki askeri yönetimin baskısından kaçan Müslüman Rohingyalar, Tayland’ın dağlık kesimlerinde yaşayan kabileler, Avrupa’daki Roman topluluklarla Sahra Çölü’nde göçebe bir hayat tarzı süren Bedeviler ve İsrail vatandaşlığı bekleyen 75 bini aşkın Filistinli oluşturuyor.
Alanya’daki Ruslar bir hafta önceden oylarını kullandılar
Antalya’nın Alanya ilçesinde yaşayan Ruslar, Rusya’da 4 Aralık’ta yapılacak parlamento seçimleri için oy kullandı. Rusya’daki parlamento seçimleri öncesinde Rusya’nın Antalya Başkonsolosluğunca Alanya’nın Mahmutlar beldesindeki Belediye Kültür Merkezi’nde sandık kuruldu. İlçede yaşayan Ruslar oylarını kullandı. Başkonsolosluk görevlisi Vladimir Biryuwov, yerleşik Rus vatandaşlarının talebi üzerine gerekli izinlerin alınarak Alanya’da oy kullanma işleminin 1 hafta öncesinden gerçekleştirildiğini kaydetti.
Biryuwov, Antalya’da yaşayan Rusların ise 4 Aralık’ta oy kullanabileceğini belirtti. İlçede yaşayan ve oyunu kullanan Alanya Rus Eğitim ve Kültür DerneğiBaşkanı Ekaterina Gündüz, Rusya’daki parlamento seçimleri için Alanya’da oy kullanabilmekten mutlu olduğunu söyledi.
Levent İçgen / VATAN
Kadastro Görmemiş Gayrimenkullerin Devri Tapuda Yapılamaz!
Posta gazetesi yazarı Tamer Heper, “Bütün varislerin, hisselerini varislerden birine, muhtar ve ihtiyar heyeti huzurunda devrettiklerini bildiren yazı geçerli midir?” diye soran okurunu cevaplıyor…
İşte o yazı;
Geçerli olabilir
“Bütün varislerin, hisselerini varislerden birine, muhtar ve ihtiyar heyeti huzurunda devrettiklerini bildiren yazı geçerli midir? Bu yazı 1950-1955 tarihleri arasında alınmıştır. • YA
Önce kesin kuralı tekrarlayayım. Bir gayrimenkulun alım satımı ve herhangi bir nedenle devri ancak tapu dairesinde yapılır. Bunun başka yolu yoktur. Şimdi istisnasına geleyim. Kadastro görmemiş gayrimenkullerin devri tapuda yapılamaz. Zira daha tapu kütüğüne kaydı yapılmamıştır. Dolayısı ile tapuya gittiğinizde kayıt bulunamayacağı için satışının veya devrinin tapuda yapılma imkanı bulunmadığı için devri menkuller gibi yapılabilir. Bu da ispat için yazılı bir devir sözleşmesi ve teslimle gerçekleşir. Ancak halkımız muhtara kamu görevlisi önemi verdiğinden bu yazılı devir sözleşmesini muhtar huzurunda yapar, muhtar da satış belgesine mühür basar, bunun adı olur muhtar satış senedi. Bu geçerlilik şartı değildir ama hukuki mahzuru da yoktur. Devir işleminin 1950′li yıllarda yapıldığını yazmışsınız. Muhtemeldir ki bu tarihte devri yapılan gayrimenkulun bulunduğu yerde kadastro çalışması yapılmamıştı. Böyle ise devir geçerlidir. Yok kadastro çalışması yapılmış, gayrimenkuller tapu kütüğüne kaydedilmişse geçersizdir.
İstirdat isteyin
Gazetenizde kredi erken ödemelerinde erken ödeme ücretinin iadesine dair karardan söz ediliyordu. Ben de geçen günlerde erken ödeme yaptım ve benden de erken ödeme ücreti aldılar. Şimdi bunu geri alabilir miyim? T.V.G.
Borcun yeniden yapılandınlması ve erken ödemede yüzde 2 gibi bir erken ödeme tazminatı alınmaktadır. Bunun mantığı gecikecek ödemeden mahrum kalınan faiz olsa gerek. Doğrusu bunun mantığı derken bu mantık benim değil, zira biri eline erken para alıyorsa bu faizden kaybediyor anlamına gelmez, para satan bir kurum bu paradan daha erken yararlanıyor, bundan daha erken para kazanmaya başlıyor demektir. Doğrusu kararın tamamı elime geçmedi ama iadesinin gerektiği hukuk mantığı. Peki yeniden yapılandırma sırasında erken ödemeye dair tazminatın iadesine karar verildi ve Yargıtay da onadığına göre önceden ödeme yapanlann yaptığı ödemeyi geri istemesi de hukuk mantığı gereğidir. Hukukta, fazladan ödenen paranın iadesi davası için ‘istirdat davası’ denilir. Dolayısı ile sizin de istirdat talebinde bulunmanız mümkün. Yanıtımı kesin dille vermiyorum. Zira haber olarak okuduğunuz olay yerleşmiş bir hukuki uygulama değildi. Yeni bir karar ve yeni bir uygulama idi. Siz istirdat talebinde bulunursanız bu da yeni bir uygulamanın başlangıcı olacaktır.”
Tamer Heper / POSTA
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
-
Emlakçılık güven isleyen bir meslek olduğu herkes tarafından kabul gören bir gerçek. Yeni emlakçılık hayatına merhaba diyecek olan emlakçı...
-
T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI ÇEVRESEL ETKİ DEĞERLENDİRMESİ VE PLANLAMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ÇED VE PLAN İZLEME KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI 8/8/2...