27 Mayıs 2009 Çarşamba

MİLLİ EMLAK OTOMASYON PROJESİ

KAMUDA ÖRNEK BİR OTOMASYON PROJESİ

MEOP

Deneyimler, Kazanımlar

Ahmet ERMİŞ (Mart 1999)

1958 - Ankara doğumlu olan Ahmet ERMİŞ, ODTÜ İstatistik Bölümü mezunudur. Halen Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğünde Daire Başkanı olarak görev yapmaktadır.

I - GİRİŞ

Bir ülkenin gelişmişlik düzeyi geçmişte demir-çelik üretimi , daha sonraları enerji üretimi ile ölçülürken, günümüzde; elde edilen, işlenen, iletilen,saklanan bilgi miktarı ve buna paralel bilgisayar kullanımı ile ölçülmeye başlanmıştır.

Bilim adamları, bu gerçeği ispatlayacak bir şekilde yakın gelecekte (10-15 yılda) adına bilgi ekonomisi (information economy) diyebileceğimiz yeni bir ekonomik faaliyet alanının yaratılacağını kar ve piyasa değerlerinin %70-80'inin bilgiyle ilgili, bilginin etrafında yürütülen faaliyetlerden elde edileceğini söylemektedirler.

İletişim uzmanları, çağımızda tek bir günde, dünya üzerinde transfer edilen veri miktarının 19. Yüzyılda insanlığın sahipolduğu toplam bilgi birikiminden daha fazla olduğunu söylüyorlar.

Bilgi çağı tüm toplumsal yaşamı ‘yeniden yapılanmaya' zorlamaktadır. Fakat bu her değişim, dönüşüm gibi kolay olmamakta, bir çok sancı yaşanmaktadır.

1995'te Standish Group tarafından yapılan bir araştırmaya göre, dünyada bilgi işlem projelerinin %53'ü başarısız, %31'i kabul edilmemiş ve sadece %16'sının başarılı olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca tahmin edilen zamanın ortalama %222 üstüne çıkıldığı da tespit edilmiştir. Yani 5 yılda bitecek proje 11 yılda tamamlanmıştır.

Ülkemizde bu tip projelerde başarı yüzdesi yok denebilecek kadar azdır. Kamuda irili, ufaklı 500'e yakın bilgi işlem projesi yürütülmektedir. 20-25 yıldan beri yürütülen bu projelerden istenilen sonuç alınamamıştır.

Ülkemizin önündeki en önemli sorunlardan birisi de devletin küçültülmesi ve daha ekonomik bir yapıya kavuşturulmasıdır. Bilgi ağının kullanıcısı devletler, kurumlar, daha az kişi ile daha çok işi daha kısa sürede yapabileceklerdir.

Bilgi ve iletişim teknolojileri aynı anda bütün dünyayı hızla etkisi altına almaktadır. Bu olanak bilgi çağına girerken ülkemizin önüne önemli bir fırsat sunmuştur. Bu fırsat olumlu değerlendirildiği taktirde Türkiye önümüzdeki yüzyılda çağı yakalamış sayılı ülkeler arasında yer alabilir.

II - BAŞLANGIÇ

Bilindiği gibi Milli Emlak Genel Müdürlüğü Bilgi İşlem Merkezi 1996 yılının ortasında fiilen oluşturulmuş olmasına rağmen Milli Emlak Otomasyon Projesi (MEOP) çalışmalarına 1995 yılında başlanılmıştır. MEOP Bakanlığımız bünyesinde ve belki de kamuda en yeni otomasyon projesidir. Proje çalışmaları başladığında, Maliye Bakanlığı bünyesinde Milli Emlak Genel Müdürlüğü bilgisayarlaşma ve bilgi işlem yatırımları anlamında en geri kalmış bir birimdi.

Bu durumda projeyi başlatabilmek için gerekli olan; öncelikli 5 ihtiyacın gerçekleştirilmesi gerekiyordu. Bunlar; eleman, sistem analiz ve tasarımı, finans, fiziksel olarak yerleşim alanı, proje yönetimi.

Bu unsurlar bütün bilgi işlem projeleri için problem teşkil etmiştir. İşe başlayabilmek; özellikle ve öncelikle sistem analiz ve tasarım çalışmasını başlatabilmek için en kısa sürede nitelikli elemana ihtiyaç vardı fakat içinde bulunulan koşullarda bu mümkün değildi. Bir yerden işe başlanmalıydı.

1995 yılındaki tabloyu gözümüzde canlandıralım: 2 tane zar zor alınmış PC, havasız bir odaya kapanmış 3-4 memur, sürekli toplantı halinde, bir şeyler yazılıp çiziliyor, arada bir yöneticilere gidip fikir danışılıyor, tartışılıyor. Bu iş 6 ay sürdü. 6 ayın sonuna doğru gittikçe yoğunlaşan bir eleştiri. ‘Ne yapıyor bunlar? Böyle bilgisayarcı mı olur?' Hatta PC'de yeni çalışmaya başlayan V.H.K.İ. arkadaşları örnek göstererek ‘en iyi bilgisayarcı falanca çünkü bilgisayarın başında çalışıyor' deniliyordu. Bu örnek, bir projede önceliklerin ne kadar önemli olduğunu anlatmak için verilmişti. Gerçekten o gün sistem analiz ve tasarım çalışması birinci sorundu. Başlıca iki nedenle: Birincisi bilgi işlem projelerinde işin ilk basamağı olan sistem analiz ve tasarım çalışması ya hiç yapılmamakta ya da gerçekçi ve bilimsel olarak yaptırılmadan işe başlanılmaktaydı. İkinci neden ise, Milli Emlak işlemlerinin bilgisayara nasıl geçirileceği konusunda üst yönetimle yürütülen tartışmanın netleştirilmesi idi.

Bu süreçte hedefine kilitlenmiş, bahane değil çözüm üreten, sorunlardan yılmayan, zamana karşı yarışın gücüne inanmış bir ekip oluşmaya başlamıştı. Stratejiler de belirlenmişti. Peki bunlar nelerdir?

A - HER PROJENİN BİR VİZYONU OLMALI

Bizim projenin vizyonu ne olacaktı? Büyük düşünüp, büyük başlanmalıydı.

a) Kamuda örnek olabilecek bir atılım projesi
b) Yazılım ve donanımda hiçbir kuruma ya da özel şirkete bağımlı olunmamalı
c) Başlangıç ve bitiş tarihleri kesin belli olmalı
d) İleri teknoloji, açık mimari
e) Ülke koşulları, kamuda çalışmanın bilinci ile farklı bir yönetim anlayışı

Günümüzde belirli bir zaman içerisinde kamuda bir proje yönetmenin ve sonuçlandırmanın zorlukları herkes tarafından bilinen bir gerçektir. Kamuda yürütülmekte olan otomasyon projelerinde yaşanan bunca olumsuzluk ancak yeni bir atılımla aşılabilirdi.

Geleneksel ve katı devlet kademelerindeki bürokratların ve siyasilerin ülkenin sorunları için düşünülen çözümlerde enformatik alanı gözardı etmesi, bu alanda ulusal bir politikanın olmaması ve bizce daha can sıkıcı olan, bu alanda başarılı örnek projelerin oluşmamış olması, kamu bürokrasisini umutsuzluğa itmiştir.

Bu umutsuzluk tablosu aşılabilir miydi? Kanımızca ‘ EVET ' .

B - HER PROJENİN BİR MİSYONU OLMALIDIR

Bizim projemizin misyonu ne olacaktır?

a. Alternatif bir proje olacaktır.
b. Tüm işlerini;
- Dünya Bankası (İşte Örnek)
- Danışman Firma
- Yerli, yabancı uzman
- Özel şirket
desteği olmadan kendi özgücüyle gerçekleştirecektir.
c. Kısa sürede, düşük maliyetli yüksek performansa sahip bir proje olacaktır.

Genelde kamuda, özelde Bakanlığımızda 70'li 80'li yıllarda başlatılan projelerde çeşitli arayışlara girilmişti. Bürokrasi haklı olarak umduğunu bulamamıştı. Bizim ortaya attığımız vizyon ve misyonumuz çok iddialı, hatta hayal diye nitelendiriliyordu. Üstelik Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nde mi bunları yapacaksınız deniyordu. Diğer projelerde birçok alternatif denenmesine rağmen istenilen ve/veya beklenilen sonuç elde edilememişti. Her düzeydeki kişilerden değişik fikirler çıkıyordu. Bizim için esas olan da daha işin başında ülkemizdeki ve dünyadaki deneyimlerden faydalanmak, geçmiş uygulamalardan ders çıkartmaktı.

Bilgi işlem yatırımları çok risklidir, ama kumar oynanmaz. Daha iyisi her zaman vardır.

C - HER PROJENİN BİR AMACI OLMALIDIR

Bizim projenin amacı son derece açık ve netti.
a. Merkez ve taşra teşkilatının tam otomasyonu
b. Taşınmaz mal bilgi bankasının oluşturulması
c. Ofis otomasyonunun kurulması
d. Milli Emlak bilgi sistemlerinin oluşturulması

Mevcut sistemde; standart yok, bilgi yok, eleman yok, işlemler kişilere bağlı, çözümler farklı, her bir işlem çok uzun zaman alıyor vb. 1994-95'te Genel Müdürlükte yazışmaların yapıldığı daktilo servisinde yazıların minimum 3-5 ay kuyrukta beklediği düşünülürse durumun vahameti gözler önüne serilir.

III - NEREDEN GELDİK (NELER YAPTIK)

Bu bölümde yapılan çalışmaları ve çıkan deneyimleri alt başlıklar altında incelemeden önce bir iki noktaya dikkat çekmek gerekir. Bunlardan birincisi bilgisayar projelerinde önceliklerin çok iyi tespit edilmesi gerekir. Daha ikinci basamakta iken dokuzuncu basamağa çıkmanız istenirse ve siz direnmezseniz, göstermelik de olsa bir şeyler yapma çabasına girerseniz, tam o noktada, projenin hangi aşamasında olursanız olun, mutlak anlamda proje başarısızlıkla sonuçlanacaktır .

İkinci önemli nokta, projenin bitiş tarihidir. Aslında bilgi işlem projeleri süreklidir. Buradaki tarih unsuru sizin koyduğunuz hedeflerin gerçekleşmesi ile ilgilidir. Bir üst evre ve yeni bir takım hedefler bir sarmal şeklinde devam eder. Milli Emlak Otomasyon Projesinin başlangıç ve bitiş tarihleri bellidir. 31 Aralık 2000 yılında sistem analiz ve tasarım çalışmasında belirlenen hedeflere ulaşmak bugün için bizim uğraşımızdır. Bilgi işlem projelerinin ne ölçüde başarılı olup olmadığının tespiti proje bitmeden ortaya çıkmaz. Bu bir süreçtir. Uzun bir süreç. Dolayısıyla bu süreçte herhangi bir zaman kesitinde yılgınlığa düşmemek, umutsuzluğa kapılmamak gerekir. Üst yönetim ve kullanıcılar acelecidir. Doğru yolda ilerlediğinize eminseniz, sabredeceksiniz.

1 - Meop Sistem Analiz ve Tasarım Çalışması Özgün Bir Eserdir

Kamuda yürütülen bilgi işlem projelerinde strateji belirlenmesi, planlama, sistem analiz ve tasarım çalışması ya hiç yapılmamakta, ya da yapılan çalışmalar gerçekçi ve bilimsel olarak ele alınmadan işe başlanılmaktadır.

Bu tip çalışmalar (örneğin İngiltere'de) zorunludur ve SSADM (Yapısal Sistem Analiz ve Tasarım Metodu) standart olarak kabul edilmiş olup, yine ulusal bir enstitü tarafından, yapılan çalışma incelenip onaylandıktan sonra uygulamaya konulur. Ülkemizde bu tip bir uygulama yoktur. Yapılan çalışmalar da özel firmalara yaptırılmış ve kurum bünyesine uygun olmadığı için rafa kaldırılmış çalışmalardır. Bu çalışmaların da ülkemizde yeterince başarılı olamamasının nedenlerinden birisi, ilgili kurumun aktif katılımının sağlanamamasıdır.

Mevcut metodolojiler arasında en çok kullanılanlar; Jackson, SADT, SSADM, Yourden adı ile bilinen metodolojilerdir. Son zamanlarda Avrupa Topluluğu EUROMETHOD adında yeni bir metodoloji üzerinde çalışmalar sürdürmektedir. Bugün tüm amaçlar için kullanılabilecek ideal bir metot yoktur. O nedenle, bizim çalışmamızda da birden çok metottan faydalanılmıştır.

Bu çalışma esnasında işinin uzmanı (Daire Başkanı, Kontrolör, Şube Müdürü, Uzman, Şef) 90 kişi ile bir dizi toplantı düzenlenmiş, görüşmeler yapılmıştır.

Milli Emlak mevzuatı çok geniş ve karmaşıktır. Bugün için yürürlükte bulunan 200'ün üzerinde kanun, bu kanunlara bağlı olarak veya daha önce herhangi bir yasaya dayanmaksızın uygulamada düzenleyici olarak çıkarılan tüzükler, yönetmelikler ve tebliğler milli emlak işlemlerini ilgilendirmektedir. Milli Emlak'ın bir işlem yönergesi yoktur. Buna bağlı olarak uygulamalarda çeşitlilik yaşanmaktadır. Analiz çalışmasında bütün bunlar 24 alt sistemde incelenmiştir.

Ayrıca analiz çalışmalarında hayati önem taşıyan istatistiksel veriler mevcut değildi. Çoğu datalar bu çalışma esnasında derlenip toparlanmış ve bu çalışmanın içinde yer almıştır. Bu çalışmalar kolay olmamıştır. Bu büyüklükteki bir projenin sistem analiz ve tasarım çalışması (Dünya Bankası'nca) 10-15 kişilik uzman sistem analist ekibince 1,5-3 milyon $ maliyetle 1,5-2 yılda gerçekleştirilmektedir.

‘Sil baştan' olgusunun yaşanmaması için, her projenin sistem analiz ve tasarım çalışması bilimsel olarak yapılmalıdır. Bu anlamda MEOP sistem analiz ve tasarım çalışması;

-Kamuda ilk kez
-Kendine özgü bir metodoloji ile
-3 uzman eleman tarafından
-Sıfır maliyetle
-6 ayda
-600 sayfa olarak

tamamlanmıştır.

Burada önemli bir noktaya da değinmek gerekir. Bizim yaptığımız sistem analizi ve tasarımı çalışmasının temel esprisi, mevcut yapıyı olduğu gibi kabul edip bilgisayara aktarmaktı. Bu o günün koşullarında doğru bir karardı. Çünkü elimizde analizde kullanacağımız gerçek veriler mevcut değildi, Milli Emlak ilk kez bilgisayarla tanışıyordu, daha da önemlisi mevzuatta olması gereken değişikliklere gücümüz yetmezdi. Halbuki sistem analizi ve tasarımı tüm teşkilatın işlem akışı anlamında da, yeniden yapılanmasını gündeme getirmektedir. Tüm dünyada bu iş bu şekilde anlaşılmaktadır. Önümüzdeki dönem gerçek veriler üzerinden bizim de yapmamız gereken bu olmalıdır. Bu aynı zamanda Milli Emlak'ın iş stratejisi ile Bilgi İşlem stratejisinin bütünleşmesini, örtüşmesini beraberinde getirecektir.

2 - Bilgi İşlem Merkezinin Kurulması

a) Yerleşim Sorunu

Milli Emlak Bilgi İşlem Merkezi'nin yerleşim sorununun çözülmesi amacıyla Genel Müdürlüğümüzde A Katı tahsis edilmiştir. Tahmin edersiniz ki bir odanın temininin bile zor olduğu bakanlık binasında bu öyle kolay olmadı. Bu bölüm 1995 yılı Aralık ayında yapılan donanım ve yazılım ihalesi kapsamında teşrif ve tanzim edilerek uygun bir çalışma ortamına dönüştürülmüştür. Ayrıca, 1996 yılı sonlarına doğru Milli Emlak işlemlerine ilişkin uygulama programlarının geliştirilmesi için Emek Mahallesi'nde 4 katlı bir bina Emek Uygulama Geliştirme Merkezi olarak düzenlenmiş ve faaliyete geçirilmiştir.

b) Bilgi İşlem Merkezi Nasıl Olmalıdır?

Kamu kurum ve kuruluşlarında organizasyon şemalarını en fazla zorlayan birim Bilgi işlem merkezleridir. Büyük harcamaların yapıldığı ve sil baştan olgusunun yaşandığı bilgi sistemleri projelerinde başarısızlık nedenlerinin en önemlilerinden biri de BİM örgütlenmesi ve BİM anlayışından kaynaklanmaktadır. MEOP'nde tüm ülkeyi kapsayan büyük projelerden birisidir. Aynı hata ve yanlışlara düşülmemesi için bazı saptamaların yapılması, prensip ve ilkelerin işin başında tespiti şarttı. Öncelikle üst yönetimlerin bilgi işlem merkezine bakışının ve kamu kurumlarında bilgi işlem merkezinin kendi varolan anlayışının değişmesi gerekir. ‘Bilgi işlem birimleri bir hizmet birimidir' anlayışı artık dünyada terk edilmeye başlanmıştır.

Bilgi İşlem Merkezleri; herhangi bir kurumun yeniden yapılanmasının düşünce ve kuramsal anlamda motor gücü, pratikte ise temelini teşkil etmektedir.

Günümüzde bilgi işlem merkezlerinin yönetimin bir parçası olan yönetsel bir birim mi, yönetsel birimlerin etkin bir biçimde çalışmasını ve koordinasyonunu sağlayan bir birim mi olduğu tartışılmaktadır.

Kurumların yazılım ya da donanım edinmekten çok daha öncelikli bir gereksinimi, etkin bir bilişim yönetimi oluşturmaktır. (Bilişim = Donanım + Yazılım + Yönetim) Bu; kısa, orta, uzun bir planlamayı, uygulamayı, sorumlulukların görevlendirilmelerini ve eşgüdümle çalışmalarını içerir. Çünkü Bilgi İşlem Merkezi; ülke çapında bilgisayar sistemlerinin istenen performansta aksatılmadan çalıştırılması, database yönetimi, işletim yönetimi, ağ yönetimi, uygulama geliştirme, program bakımı, hizmet alımı, bakım onarım, Genel Müdürlük ve taşra teşkilatında her düzeydeki bilgisayar kullanıcısının sorunlarını çözme vb. birçok faaliyet ve işlevleri vardır. Bu faaliyet ve işlevler statik değil dinamik bir yapıdadır ve her birinin diğeri ile organik bir ilişkisi vardır.

Bu anlamda da bu faaliyetlere uygun ve yeni bir anlayışta bir organizasyona ihtiyaç vardır. Bu organizasyonda proje liderliği çok önemlidir. Dolayısıyla da proje liderinin kurumun genel müdürü olması zorunludur. Projenin sürekliliği; her hal ve şartta kesintiye uğramaması, yeniden yapılanmanın getirebileceği her türlü direnişe karşı koyabilmek, proje önündeki engelleri aşabilmek ve projenin tanıtımı proje liderinin sorumluluğundadır.

Proje lideri, proje sorumlusu ile hiçbir ara kademe olmadan direkt bağlantıda olmalıdır. Proje sorumlusu bilişim yönetiminin en kilit kişisidir. Başarı ve başarısızlık bu kişinin seçimi ile ilgilidir. Bilişim yönetimi; çağdaş yönetim becerisinin yanı sıra bilgisayar uzmanlığı konusunda da ciddi bir birikim gerektirir. Kamuda bu konuda da pek çok yanlış uygulama mevcuttur.

BİM bünyesinde iş organizasyonunun çok açık ve net tanımlanmış olması, bunları yerine getirecek yetenek ve tecrübede teknik ve idari bir kadronun oluşturulmasının yanı sıra;

Bilgi İşlem Merkezi;

- Bağımsız
- Her türlü etkiden (baskıdan) uzak
- Kararları uygulatma ve yaptırım gücüne sahip
- Bilgi sistemlerinin standartlarını koyan
- Ve bunları denetleme fonksiyonuna sahip
- Sistemin koordinasyon görevini üstlenen

bir yapıda olmaladır .

5 kişilik bir ekiple yola çıkan bilgi işlem merkezi 3 aşamadan geçerek organizasyon yapısı 3 yılda orta boy bir bilgi işlem merkezi durumuna gelmiştir. Bu da çok yoğun uğraşlar sonucu olmuştur. Projenin önünün tıkanmaması ve olası bürokratik değişmelerden projenin hedefinden saptırılmaması için burada anlatılan anlayış ve felsefenin tüm teşkilat tarafından kavranması da bir zorunluluktur.

3 - Zaman Planı

Birçok faaliyetin birbiriyle paralel, aynı anda yürütülmesi, bir iş yürürken diğerinin beklememesi vb. etkin bir proje zaman yönetimini de bilgi işlem projelerinin başarısı için gerekli kılmaktadır.

Projenin başlangıç aşamasında (kısa, orta, uzun vade şeklinde) hedeflerin belirlenip zaman takvimine bağlanması yeterli değildir. Projenin tesadüfi yürüyen bir hale gelmemesi için kısa,orta,uzun vade şeklinde her birinin 1,5-2 yılı kapsayan zamanın da kendi içinde nihai hedefi gözardı etmeksizin mümkün olan en küçük zaman dilimleri şeklinde planlanması gerekir. Bu bir defada oluşturulacak bir eylem değil, tekrar tekrar gözden geçirilecek, yenilenecek bir eylemdir.

Burada dikkat edilmesi gerekli nokta; geride iş bırakmamaktır. Kamuda istenilen zamanda, istenilen beklentilerin karşılanmasının güç olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Bu da çetin bir mücadele gerektirir. Yoksa yapılan zaman planlarının tamamı kağıt üzerinde kalır.

MEOP'nin en büyük problemi zamana karşı yarıştır. Zaman dilimi olarak projenin 3/4 ‘ünü geride bıraktığımız şu noktada çeşitli nedenlerle projede öngörülen hedeflerde 9-12 aylık bir gecikmenin söz konusu olduğu bir gerçektir. Bu telafi edilmeye çalışılmaktadır. Ama kamuda dikkat edilmesi gereken bunun bile tek başına büyük bir başarı olduğudur.

Bu gecikmede temel birkaç unsur etkili olmuştur. Birincisi; ilk sınavla alınan elemanların yedeklerinin işe başlaması 1,5 yıl gecikmiştir. İkincisi, ihale için para talep etme ve ihaleyi gerçekleştirme arasında 1 yıl gibi uzun bir sürenin olması. Üçüncüsü, yetişkin olmayan elemanla işe başlamaktır. Dördüncüsü, verinin toplanması, düzenlenmesinin bizim dışımızdaki birçok etkene bağlı ve zor bir iş olması (tapu taraması,geçmişe yönelik bilgiler vb.).

Artık aynı kapsam ve büyüklükteki bir proje maksimum 3 yıl gibi bir sürede neticelendirilebilecek düzeye gelinmiştir.

MEOP projesinde uygulanan zaman planında hiçbir şey rastlantıya bırakılmamıştır. Kimin, ne zaman, nerede, ne yaptığı projenin her aşamasında önceden bilinmektedir.

4 - Teknik Şartname ve İhale

MEOP çerçevesinde kullanılacak olan bilişim teknolojisinde hedefimiz, dünya normlarına göre ileri olan teknolojidir. Bunun için de projede, ‘gereksinime uygun teknoloji' yerine, teknolojide ‘dünyada en yeni ve doğru olan'a erişebilme çabası gözetilmiştir. Bilişim teknolojileri en hızlı gelişen ve değişen teknolojilerdir. İşin zorluğu buradadır.

MEOP tahmini maliyeti 15 milyon $ civarındadır. Bugüne kadar;

· 1.İhale (22.12.1995) 1.135.000 $

· 2.İhale (23.12.1996) 1.700.000 $

· 3.İhale (26.11.1997) 738.000 $

· 4.İhale (14.05.1999) 2.350.000 $

· 5.İhale (10.05.2000) 5.670.000 $


· TOPLAM : 11.593.000 $



İhalelere ilişkin teknik şartnamelerin tümü MİLE-BİM tarafından hazırlanmıştır. İhalelerin tümünde;



-Teknik puanlama yapılmış
-Açıklık
-Maliyet-Fayda optimizasyonu
-İleri teknoloji


ilkeleri benimsenmiştir.



Bu noktada birkaç kıyaslama yapmakta fayda var.



Birincisi son 10-15 yıldır yaygın olarak Dünya Bankası tarafından yürütülmekte olan projelerle, MEOP'nin maliyet açısından kıyaslanması. Donanım ve yazılım büyüklüğü bakımından MEOP'nden 1/3 oranında küçük olan projeler, Dünya Bankası'nca 60-70 milyon $ civarında gerçekleştirilmeye çalışılmaktadır. Bu, görülen/bilinen maliyet. Daha korkunç olanı proje bitiminde (ki süresinde veya normal biten proje var mı bilmiyorum) işletim esnasında ortaya çıkan maliyet.



İkincisi ‘out sourcing' dış kaynak kullanımı ya da yaklaşık eski adıyla ‘anahtar teslim' projeler. Teknik şartnameyi ve kontrolörlüğü danışman firmaya yaptırıp, ihaleye çıkmak. Dış kaynak kullanımında temel amaç maliyet düşüşü sağlamak. Gerçekten öyle mi oluyor? Ülkemizde tam tersi.



Neden;



1- Bu hizmeti getiren firmanın (örn. yazılım) aynı hizmeti çok sayıda müşteriye satması halinde maliyetler düşebilir. Kamuya özel yazılım üretildiği için kısa vadede bu mümkün gözükmüyor.

2- 10 yılı aşkın uzun süreli sözleşmeler hazırlanması gerekirken, bizde 2-3 yılı geçmiyor.

3- Dış kaynak kullanımından önce ciddi bir hazırlık evresinin yaşanmaması

4- Hizmet satın alan kurumun BİM'nin tasfiyesi gerekirken, bu da bizde tersine işliyor.

5- Etkili sözleşme yönetimi. Bu da danışman firmaya bırakılıyor ya da bu cümleden sadece cezai
hükümler anlaşılıyor vb.



Üçüncüsü, ileri teknoloji satın alınıyor, fakat işletilemiyor. Örneğin son model PC alınıp, aptal terminal gibi kullanılması.



Sonuç olarak bir değerlendirme yapabilmek için bizce can alıcı nokta; bilgi teknolojilerinin kamu yönetiminde kullanılması, kamu hizmetlerinin kalitesi, maliyeti, böylesi bir sistemin getireceği dolaysız ve açık kamu-birey ilişkileri üzerindeki etkileridir.



5 - İnsan Kaynakları



Projenin sürekliliği, insan kaynaklarına bağlıdır. Hizmet sunan bir örgütün en önemli kaynağı insandır. Teknoloji sunan bir örgütün en önemli kaynağı niteliklere sahip insandır. Bilişimde personel niteliği, nicelikten daha önemlidir. MEOP'nin başarısında bunun etkin bir rolü vardır. Son 4 yılda bu projedeki insan kaynaklarının dağılımı aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.



1995/96 1996/97 1997/98 1998/99 1999/2000
Yönetici 1 3 5 5 5
İstatistikçi - 3 4 7 7
Mühendis - 6 14 19 19
Programcı - - 2 2 2
İşletmen - 2 - - -
VHKİ - 4 4 2 -
Memur 4 - 6 6 6
Toplam 5 18 35 41 41




Bir bilgi işlemci iki yıldan önce yetişmez. Kamuda yetişkin eleman tutmak zordur. Kamuda BİM personelinin problemleri oldukça fazladır. Kamuda teknik personelin özlük haklarına gereken önem verilmemektedir. BİM projelerinin başarısızlıklarının en önemli nedenlerinden biri de projenin kurum dışı danışmanlarca yürütülmesinin olduğu artık anlaşılmıştır.



6 - Eğitim



Projenin en önemli hedeflerinden biri olarak belirlenen eğitim başlıca 4 bölümde değerlendirilmiştir.



a- Programcı eğitimi
b- Uzmanlık eğitimi
c- İşletmen ve operatör eğitimi
d- Uç kullanıcı eğitimi



a - Programcı Eğitimi :



33 programcıya 4 grup halinde toplam 8 ay eğitim verilmiştir. Bilgi teknolojilerinin 3 ayda bir yenilendiği günümüzde kamuda şartnamelerin içine sıkıştırılmış, zar zor koşullarda alınan eğitim ancak elinizdeki araçların kullanımı için yeterlidir. Biz deneyimleri aktarmanın da bir eğitim tarzı olduğunu unutmadan, entelektüel açıdan meraklı, özgürce araştırma yapabilen insanlar yetiştirmeye çalıştık.



b - Uzmanlık Eğitimi :



Deneyimleri aktarmayı kendi içimizde eğitime dönüştürdük. Hem mevzuat, hem de teknolojiyi yakalama konusunda kendi kendini yenileme yetisine sahip olduk. Kamuda en büyük tehlikelerden bir tanesi de, zaman içinde elemanlarınızın niteliğini yitirmesidir. Uzmanlık eğitiminden beklenen; tek başına il çalışmasına gittiğinde karşılaştığı problemleri çözebilen, projenin gerektirdiği her işten anlayan, ama kendi uzmanlık alanında bir adım önde ve bütün bunlar dışında en önemlisi diğer insanlarla bir ekip halinde çalışabilen insanlar yetiştirebilmektir.



c - İşletmen ve Operatör Eğitimi :



Her bir ilde ve ilçede kurulacak olan bir sistemin kesintisiz çalıştırılabilmesi yerinde idare ile mümkündür. Bunun için sistemin kurulduğu her yerde çalışanlar arasında seçtiğiniz kişilere uç kullanıcı eğitiminin yanısıra sistem odasında karşılaştığı sorunları çözebileceği veya merkeze aktarabileceği düzeyde işletmen eğitimi verilmektedir.



d - Uç Kullanıcı Eğitimi :



Projeye başladığımızda ‘‘Milli Emlak Genel Müdürlüğü merkez ve taşra teşkilatında bilgisayar kullanmayı bilmeyen kalmayacaktır'' sloganı ile yola çıktık. Bugüne kadar 1000'den fazla uç kullanıcıya Windows, Microsoft Word, Microsoft Excel, çevre birimleri, iletişim, uygulama programları eğitimleri verilmiştir. Tüm eğitimlerin sonunda yazılı sınav yapılarak kişilerin durumları değerlendirilmiştir.



MEOP olarak tüm Türkiye'de uç kullanıcıya yönelik izlediğimiz strateji belli adımlar izlemektedir.

Bunlar;



· Bilgisayara karşı yabancılığın giderilmesi

· Bilgisayar okur yazarlığının artırılması

· Bilgisayarın giderek çalışma ortamının bir parçası haline getirilmesi

· Bilgisayarın, görevlerin yerine getirilmesinde her zaman en büyük desteğin alındığı yardımcı bir öğe olarak algılanması

· Bilgisayarın vazgeçilmez bir unsur haline getirilmesi


Bilgisayara geçen illerde yukarıdaki ilk üç aşama başarılı bir şekilde geçilmiştir. Bazı illerde 4'üncü aşamaya, bazı illerde 5'inci aşamaya gelinmiştir. Uç kullanıcıya projenin amacı anlatılmadan, onların aktif desteği sağlanmadan hiçbir proje başarıya ulaşamaz. Bu da tam anlamıyla bir süreç yönetimidir.



Kamuda çalışan bilgi işlemcilerin en fazla hayıflandıkları şudur: ‘'En son teknoloji makineleri götürüyoruz, en kullanışlı programları yazıyoruz, 2 gün sonra makineler bozuluyor, programları çalıştırmamak için akla gelmez bahaneler yaratılıyor, bize kimse sahip çıkmıyor, onca emek boşa gidiyor, suçlu yine biz oluyoruz.'' Evet, doğrudur. Bu boyutu ile olmasa da bizim de yaşadığımız benzer örnekler vardır.



Bilerek veya bilmeyerek yapılan (uç kullanıcı, ara kademe veya üst yönetim), bizim ‘her türlü direniş' diye nitelendirdiğimiz durumlara karşı BİM yönetiminin bir stratejisi olmalı ve bunu da uygulamaya koyabilmelidir.



7 - Uygulama Yazılımları



Yazılım üretimi bilgi çağına girerken en önemli sektörlerden biri durumuna gelmiştir. Ülkemiz bu konuda Pakistan, Hindistan ve İsrail'in oldukça gerisinde kalmıştır. Herkesin bildiği gibi Bill Gates Windows 95'i 3 yılda 500 kişi ile tamamlamıştır.



MEOP'nin en önemli kısmı uygulama yazılımlarıdır. Nitekim, otomasyon projesinin başarısı, en son teknolojiyi kapsayan bir bilgisayar sisteminin alınmasından ziyade, kaliteli uygulama yazılımlarına da bağlıdır.



MEOP programlarının hemen hepsi çok kullanıcılı, ilişkisel veri tabanı kullanan, çeşitli iletişim yapıları kullanarak diğer sistemlerle bağlantısı öngörülen büyük kapsamlı uygulamalardır.



Böyle büyük kapasitede bir projenin uygulama yazılımlarının kodlanması, test, eğitim ve mevcut bilgilerin sisteme aktarımı aşamaları belirli bir süre gerektirecektir.



Bilgisayar yazılımı donanımdan farklı olarak, görülmeyen mantıksal öğelerden oluşturulmaktadır. Bu nedenle hata ve eksikliklerini bulmak ve gidermek kolay olmamaktadır. Kullanım aşamasında karşılaşılabilen yanlış sonuçların nedeninin araştırılması ve düzeltilmesi de büyük bir emek ve zaman gerektirmektedir.



Bilişim yatırımlarında yazılımın, donanım maliyetinden çok daha fazla yer tutmasının nedeni de budur.


1981 yılında ilk uzay mekiği uçuşu, kalkışa 20 dakika kala iptal edildi. İptalin nedeni olan hata binlerce saatlik sınamaya karşın bulunamamıştı. Sonuç olarak, bir programcının yazılım zamanlamasını saniyenin 1/30'u kadar değiştirmesi sonucu mekikteki 5 bilgisayarın birbiriyle senkronize olmama olasılığı belirmişti. Bu olasılık 1/67 idi. Bu yaşanmış olay yazılımın bilişim sistemi içerisinde ne kadar önem taşıdığını anlatmak için örnek verilmiştir.



Bilindiği gibi MEOP uygulamalarının geliştirilmesi Client/Server (istemci/sunucu) mimarisi üzerinde, relational database (ilişkisel veritabanı) ve object orientation (nesne yönelimli) araçları kullanılarak yapılmıştır. Bunu biraz açacak olursak mantıksal, fiziksel ve kavramsal tasarımı önceden yapılan birbiri ile ve referans tabloları ile ilişkili yüzlerce tablo işin arka planını oluşturmaktadır. Sadece bu kadar da değil, bu yüzlerce tabloyu birbirine bağlayan yüzlerce stored procedure, trigger, script ve tanımlar bütünlüğü. Bununla da bitmiyor iş, bunların yüzlerce makinada aynı anda, bir arada çalıştırılması.



Bildiğimiz gibi günümüzde bu tip büyük uygulamalar ve ticari uygulamalar paket programlar şeklinde hazırlanmaktadır. Bunun başka bir alternatifi yoktur. MEOP'ndeki uygulama programları da bir bütün olarak paketlenmiştir. Bir örnekle açıklamak gerekirse herhangi bir muhasebe paket programı (bizim herhangi bir alt sistem çapında) veya Windows 95 üzerindeki Microsoft Office paketinin üzerinde, kullanıcı isteğine göre değişiklik talep edemez. Ancak release (yayım) ve version (sürüm) değişikliklerinde mantıksal ve fiziksel tasarıma uygun görülür ve dikkate alınır. Daha açık söylenirse Windows 95'te 10-15 adet bug mevcuttur. Bu bilgi işlemciler tarafından bulunmuş, bilgisayar dergilerinde yayınlanmış ve firma tarafından da kabul görmüştür. Binlerce kişi tarafından yıllardır kullanılan bu programlardaki hatalar ancak bir sonraki version'da düzeltilebilecektir.



Bu basit bir maliyet hesabıdır. MEOP uygulama yazılımlarının kodu binlerce sayfadan oluşmaktadır. Programcıların çok iyi bildiği ve günümüzde herkes tarafından da bilinen bir programı yeniden yazmanın, aynı programda değişiklik ve düzeltme yapmaktan daha az emekle, daha kısa sürede olacağı gerçeğidir. Bu konu oldukça teknik bir tartışma olmakla birlikte yürütülen projelerde tıkanmanın ve başarısızlığın temelini teşkil etmektedir.



Yazılımı, yalnızca amaca hitap edecek kodun yazılması olarak görmek yanlış olur. Yazılım ürünlerinin yaşam döngüleri vardır. Danışmanlık ve kullanıcı isteklerinin belirlenmesiyle başlayıp, tasarım analiz ve kodun geliştirilmesi, test, destek ve yazılımın bakımı ve gelişen ihtiyaçların doğrultusunda yenilenmesi şeklinde sıralanabilecek bu süreç, canlı ve yenilenen bir yapıdır.



Programların büyük çoğunluğu uygulamada olduğu halde, toplam kalite anlamında bize göre emsallerinden üstün olan bu yazılımların mutlaka eksik ve yanlışlıkları olacaktır. Bu geçiş süreci kolay olmayacak ve çok büyük sancılar yaşanacaktır. Peki buna karşı izlenecek yöntemler ne olacaktır?



1- Yetkililer (daire başkanı ve müdür) servislerinde yürütülen işlemleri bilgisayarlar aracılığı ile yaptırmalıdır.

2- Yetkililer kendi masalarındaki bilgisayarlar aracılığı ile yapılan işlemleri günlük, haftalık, aylık kontrol etmelidirler.

3- Programları bir bütün olarak çalıştırıp işletmeye özen göstermelidirler.

4- Programlarla ilgili olabilecek her türlü eksik ve aksaklıkları mutlaka daire başkanları imzalı yazı ile iletmelidirler. Kapsam olarak eksiklikleri ve çözüm önerilerini de barındıran bu raporlar olumlu gelişmeleri de içermelidir.

5- Bu raporlar bilgi işlem çalışanlarının moralini kırmak yerine, yazılım geliştirme sürecini iyi kavrayıp çalışanları teşvik eder nitelikte olmalıdır. Eleştiri (olumlu, olumsuz) olmadan gelişme olmaz.

6- Tanımlanmış ve kodlu alanlara yönelik istatistik, rapor, grafik, yazışma gibi taleplerin release (yayım) değişikliği kapsamında belli bir sürede karşılanabileceği fakat version (sürüm) değişikliğine neden olabilecek yeni field (alan), record (kayıt), referans table ve bunların niteliğine ilişkin değişikliklerin 2.Version yazılımında mümkün olabileceğini yine de mutlaka bildirilerek yeni tasarımda bilgi birikimine katkısı göz önüne alınmalıdır.



Ülkemizin en büyük yazılımı ‘tamamen kendi olanaklarımızla' üretilmiştir. MEOP 24 alt sistemden oluşmaktadır. Her bir alt sistem bir proje niteliğindedir. Yazılımlar toplam : 150 modül, 232 tablo, 120 referans tablo, 1295 kolon, 387 index, 514 trigger, 613 stored procedure, 1000 aşkın pencere, 500'ü aşkın rapor, istatistik ve grafikten oluşmaktadır. Ağ üzerinde yüzlerce makinada aynı anda çalıştırılmaktadır. Tüm yazılımlar; doğruluk, güvenirlik, verimlilik, gizlilik, kullanışlılık, yeniden kullanılabilirlik, esneklik, taşınabilirlik, bağlanabilirlik, doğrulanabilirlik, bakım kolaylığı ve yönetilebilirlik özelliklerine sahiptir.



Programlarımızdan, 14 alt sistemin yazılımına Ocak 97'de başlanmış, Ocak 98'de uygulamaya konulmuştur. 8 alt sistemin yazılımına Şubat 98'de başlanmış, Ekim 98'de uygulamaya konulmuştur. Bu alt sistemler ve bu sistemleri oluşturan modüller şunlardır :



TAŞINMAZMAL BİLGİ SİSTEMİ

1. Taşınmazmal İşlemleri

· Tescilli Taşınmaz mallar

· Devletin Hük. ve Tas. Altındaki Taşın.

· İlişikli Taşınmaz mallar

· Taşınmaz mal Üzerindeki İdare Şek.

· Taşınmaz mal Üzerindeki İşlemler

· Hak ve Mükellefiyetler

· Hissedarlık Bilgileri

· Şerhler

· Beyanlar

· Geldi/Gitti Bilgileri
8. Takdir ve Tevzii İşlemleri

· Uluslararası Anlaşmalar

· Müracaat Sahipleri

· Komisyon Kararları

· Varisler

· Prensip Kararları

· Birim Bedelleri

· Ödeme Bilgileri

· Taşınmaz malın Millileştirildiği Tarihteki Bilgileri

2. Satış İşlemleri

· Satış

· Kıymet Takdir

· Tarım Arazisi

· Talep İşlemleri

· Tarım Toprakları Kapsam Dışı Olan Taş.

· Bilgi-Belge
9. Mülkiyet Hakkı İşlemleri

· İzale-i Şuyu İşlemleri

· Adli Davalar

· Tescil İşlemleri

· Define Arama

· İşgalli Taşınmaz mallar

3. Kira İşlemleri

· Kira

· Kiracı

· Tahsilat

· Kıymet Takdir

· Ecrimisil

· Muhtaç Çiftçi

· Yıllık Oranlar

· Yıllık Kira Bedelleri Tespiti

· Yenileme Yıllık Kira Bedelleri Tespiti

· Bilgi-Belge
10. Uluslararası Emlak İşlemleri

· Taşınmaz mal

· Kira

· Ecrimisil

· İzale-i Şuyu

· Kamulaştırma

· Hissedarlık

· Bankalar

· Yatan Paralar

· Çekilen Paralar

· Taşınırmal

4. Tahsis İşlemleri

· Tahsis Talep

· Tahsis

· Tahsis Değişiklik

· Tahsis Kaldırma

· Bilgi-Belge
11. Onarım İşlemleri

· Onarım Ödenek Bilgileri

· İnşaat Yatırım Projeleri

· Diğer Yıllar Yatırımları

· Mevcut Hükümet Konağı Bilgileri

· Yapılması Düşünülen Hükümet Konağı Bilgileri

5. İrtifak Hakları İşlemleri

· İrtifak Hakkı Talep İşlemleri

· İrtifak Hakkı Kaldırma İşlemleri

· Yıllık Bedeller Girişi

· Yıllık Oranlar Girişi

· Bilgi-Belge
12. Kamu Konutları İşlemleri

· Tahsis Talep

· Bina Bilgileri

· Daire Bilgileri

· Kira Bilgileri

· Oturan Bilgileri

· Tahsilat Bilgileri

· Birim Bedeller Girişi

6. İmar İşlemleri

· Terk işlemleri

· İfraz İşlemleri

· Tevhid İşlemleri
13. Devir İşlemleri

· Bedelsiz Devir

· Tapu Tahsis Belgeleri

· Sit Alanları

7. İdari Davalar

· Dava

· Savunma

· Ana Kararlar

· Dava Sonucu
14. Kamulaştırma

· Satın alma

· Kat Karşılığı İnşaat

· Bağış

· Trampa




DİĞER İŞLEMLER BİLGİ SİSTEMİ

1. Taşınır mal İşlemleri

· Taşıt Bilgileri

· Taşıt Satış Bilgileri

· Taşıt Tahsis Bilgileri

· Diğer İşlemler Bilgileri

· Diğer İşlemler Satış Bilgileri
6. Evrak İşlemleri

· Gelen Evrak

· Gelen Faks

· Giden Evrak

· Onay

· Dosya

· Arşiv

· Evrak Takip

2. Bordro İşlemleri

· Memur Sicil Bilgileri

· Vergi İadesi

· Fon

· Katsayı

· Kazanç ve Kesintiler

· Gösterge Tablosu

· GİG Fonu Katsayı Tablosu

· Farklar
7. Tahakkuk ve Donatım İşlemleri

· Demirbaş

· Telefon

· Hat Takip

· Fatura Takip

· Fatura Ödeme

· Tüketim Malzemeleri

· Diğer Giderler

· Fatura

· Ödeme Bilgileri

3. Personel İşlemleri

· Personel Bilgileri

· Kadro

· Bulunduğu Memuriyetler

· Yer Değiştirme

· Yıllık İzinler

· Diğer İzinler

· Geçici Görev

· Ceza

· Yabancı Dil

· Öğrenim Durumu

· Resim

· Personel Adres ve Telefon Bilgileri
8. Bütçe ve Ödenek İşlemleri

· Bütçe Bilgileri

· Ödenek Talep

· Serbest Bırakma

· Gönderme

· Bloke

· Aktarma

· Ödeme

· Tenkis

4. Mevzuat

· Kanunlar

· K.H.K.

· Yönetmelikler

· Tüzükler

· Genelgeler

· Genel Tebliğler
9. Eğitim İşlemleri

· Eğitim

· Kütüphane

· Yayın Talepleri

· Yayın Dağıtım

· Yazar Bilgileri

5. Teknik İşlemler

· Probina

· Hakediş
10. İstatistik

· Aylık istatistikler

· Yıllık istatistikler




Her bir program uygulamaya konulmadan önce analiz testi, BETA testi, performans testinden geçirilmiş ve kullanım kılavuzu hazırlanmıştır. Ocak 99- Nisan 99 döneminde uygulama programlarına yönelik bir ‘iyileştirme dönemi' yaşanmıştır. Artık elimizdeki kadro ile bir yılda yazılan programlar 6 ayda yazılabilir duruma gelinmiştir. Özellikle yazılım geliştirme, yoğun emek gerektirir. Yeni işe alınan personel, tecrübeli personelin 1/3 kadar üretkendir. Gerçek anlamda bir projenin büyüklüğü ürettiği ve işlettiği yazılımla ölçülür.



8 - Taşra Teşkilatı Çalışmaları



MEOP'nde bilgisayara geçirilmeye çalışılan en ufak bir il ile, Genel Müdürlükte yapılan çalışma arasında bizim açımızdan bir fark yoktur. Öncelik açısından ele alınırsa iller, bu projenin temel taşlarıdır. Gerçektende mantıksal tasarım incelendiğinde görülecektir ki, taşınmaz mal bilgi bankasının oluşturulması, bilginin güncel tutulması, programların yapısı vb. bir çok nedenle projenin önceliği, yoğunluğu illerde yürütülen çalışmalar olmalıdır. Tüm Türkiye'de illerdeki çalışmalar bitirilmeden Genel Müdürlükte istenilen performansa ulaşmak zordur. İşte sadece bu yaklaşım bile 2000 yılına gelinmeden projenin bitmiş sayılamayacağı gerçeğini güçlendirir. Bunun tersi bir anlayış ve yaklaşım işin kolayına kaçmaktır.



Bu konuda kamuda yürütülen projelere baktığımızda yapılan en büyük hata merkeze önem vermek, bütün işleri merkezde çözmek, yapılan işin pazarlamasının merkezde daha kolay olması ve bu durumun üst yönetimin de işine gelmesi (mutfak,vitrin esprisi), taşrayı yok saymak, projeleri ilerde içinden çıkılmaz hale getirmektedir.



MEOP kapsamında 1996 yılında Genel Müdürlük ve 2 il, 1997 yılında 13 il,1998 yılında 6 il olmak üzere toplam 21 ilde otomasyona geçiş çalışmaları tamamlanmıştır. 1999 yılında 21 il ve 41 ilçenin gerekli iletişim ve donanım altyapısı tamamlanmış olup,toplam 42 il ve 41 ilçede standart olarak uygulamaya konan aşağıdaki program doğrultusunda çalışmalara başlanılmıştır.



İL ÇALIŞMA PROGRAMI



İlk Görüşme ve Uygulamaya Başlangıç
MEOP 'un tanıtımı
Zaman planının tartışılması
Zaman planının netleştirilmesi
Varsa eksikliklerin giderilmesi
Donanımın gözden geçirilmesi
User 'ların yaratılması
LAN testi
Open-Client 'ların yüklenmesi
Uygun görülen programların yüklenmesi
Turpak ve WAN testi
Sonuçların değerlendirilmesi
Eğitim
Uç kullanıcı eğitimi (Windows 95, MS Office)
Programların kullanım eğitimi (Evrak, Taşınmaz vb.)
İşletmen eğitimi (UNIX, NT, İletişim, Database)
Sonuçların değerlendirilmesi
Bilgi Girişi
Tapu Sicil Müdürlüklerinin analizi ve planlama
Tarama kontrol ve denetim ekiplerinin kurulması
Ekiplerin bilgi girişi konusunda eğitimi
Sonuçların değerlendirilmesi
Saha çalışması
Bilgisayara Geçmiş Yerlerde Tapu Taraması
Bilgisayara Girilmiş Bilgilerin Manyetik Ortama Alınması
Bilgilerin sağlıklı olup olmadığının kontrolü
Bilgilerin Taşınmaz Mal Bilgi Formu formatında düzenlenmesi
Formların dökülmesi
Sonuçların değerlendirilmesi
Bilgisayarı Olmayan Yerlerde Ekiplerin Tapu Taramasında Görevlendirilmesi
Tapu Kütük Taraması ve Bilgi Formlarının Doldurulması
Sonuçların değerlendirilmesi
Bilgilerin Birim Kontrolü ve Eksikliklerin Giderilmesi
Esas defter kontrolü
Dosya Kontrolü
Eksikliklerin giderilmesi
Sonuçların değerlendirilmesi
Formların Bilgisayar Ortamına Aktarılması
Formların tasnifi
Formların ICR 'de okutulması
Bilgilerin revizyonu
Bilgilerin kartuş ortamına aktarılması
Bilgilerin veritabanına yüklenmesi
Sonuçların değerlendirilmesi
Alt Sistem Programlarının Yüklenmesi ve Çalıştırılması
Programların yüklenmesi
Güvenlik sisteminin kurulması
Geçmiş bilgilerin yüklenmesinin planlanması
Uygulama programlarının eğitiminin verilmesi
Sonuçların değerlendirilmesi
Dosya ve Dosya Sisteminin Kurulması
Dosya standartlarının belirlenmesi
Maliyet analizi ve ödenek talebi
Dosya temini Sistemin oluşturulması
Sonuçların değerlendirilmesi
Proje Değerlendirme Kitapçığı'nın Hazırlanması
Demo ve Açılış



Otomasyon çalışmaları esnasında gerek görülen illerde tefrişat yenilenmiş, banko sistemine geçilmiştir.



Tüm bu çalışmalar için illerde toplam 1408 gün/adam 14080 saat görev yapmıştır. Bunun sonucu olarak Milli Emlak'ın yıllardır birikmiş problemlerinin tamamının çözümü taşra teşkilatı tarafından bilgi işlemden beklenilir duruma gelinmiştir.



Geri kalan 38 ilin ve şef bulunan büyük ilçelerin otomasyona geçirilmesi için gerekli teknik çalışmaların yapılması ve tespit edilen donanım parkı ile altyapının temini konusunda ihtiyaç duyulan kaynağın bulunması konusunda çalışmalara başlanılmıştır.



9 - Bilgi Girişi Projesi



Bugüne kadar otomasyon projelerinde en büyük darboğaz bilgi girişinde yaşanmıştır. Milli Emlak'ta her türlü bilgi esas olarak taşra teşkilatında tutulmaktadır. Manuel olarak tutulan bu kayıtlar Taşınmaz malın ve üzerinde yürütülen işlemlerin dinamik yapısı ve yetersiz elaman neticesinde hızla güncelliğini yitirmektedir. Bu nedenle Milli Emlak bilgi girişi projesinin diğer projelerden farkı ve zorluğu şudur. Tapu taramasının tüm ilçelerde yapılması ve geçmişe yönelik bilgilerin derlenmesi zorunluluğu. Tapu taraması 6 ay ile bir yıl arasında zaman almaktadır. Tapu taraması esnasında 7 çeşit form doldurulmaktadır. Bu formlar:



1- Tescilli Taşınmaz mal bilgi formu

2- Tescilsiz Taşınmaz mal bilgi formu

3- İlişikli Taşınmaz mal bilgi formu

4- Taşınmaz malın geldi si gitti si formu

5- Taşınmaz malın tapu kaydı şerhleri formu

6- Taşınmaz mal üzerindeki hak ve mükellefiyetler

7- Taşınmaz malın tapu beyan bilgileri formu



Bu formlar otomasyona geçecek illere yeterli miktarda dağıtılmış, form doldurma kılavuzu hazırlanmış, form doldurma eğitimleri verilmiştir. Bu esnada birçok ilde dağınık durumda bulunan dosyalar eksikleri giderilerek, tek elde toplanıp, yeni dosya sistemi kurulmuştur. Bir defaya mahsus bir çalışmayla tapu taraması sırasında doldurulan bilgi formları ICR (Image charecter recognatıon) vasıtasıyla bilgisayar ortamına atılmış, zaman ve eleman tasarrufu sağlanmıştır. Daha da önemlisi 21 ilde otomasyon öncesi toplam 550 bin olarak bilinen taşınmaz mal sayısının şu anda 705 bin olduğu görülmüştür. Bu rakam daha da artacaktır. Tek başına bu bile MEOP'nin kazanımları konusunda en somut göstergedir.



10 - Ofis Otomasyonu



Bill Gates ‘kağıtsız büro büyük bir hayaldir.' demektedir. Fakat kağıtsız ortama geçişte atılacak ilk adım ofis otomasyonudur. MEOP çerçevesinde merkez ve taşra birimlerinde tüm daktilolar kaldırılmıştır. Amaç; mekan ve zaman sınırlaması olmadan elektronik ortamda yazışmaların yapılması ve iletişimin sağlanmasıdır.



Milli Emlak'ta mevzuatın yoruma dayalı oluşu, bir işlemin diğer bir işlem için her zaman örnek teşkil etmemesi vb. nedenlerden dolayı, yazılan bir yazı defalarca bir üst tarafından değiştirilmekte ve bu muazzam bir kağıt ve zaman sarfiyatına sebebiyet vermekteydi. Ayrıca yazışmaların yoğunluğu ve çeşitliliği nedeni ile geçmişte insanlar uzun süre daktilo kuyruğunda bekliyordu. MEOP'si kapsamında bu ve benzeri sorunlar çözülmüştür.



Ayrıca tüm uygulama programlarımızda yazışmalar kısmı mevcuttur. Matbuu nitelikteki yazışmaların tümü değişkenleri veri tabanından çekerek program içinden bir tuşla hazırlanmaktadır. Bu yazışmalarda belli bir standardı ve müthiş bir hızıda beraberinde getirmektedir. Ofis otomasyonu konusunda planlanmış ,atılacak daha birçok adım mevcuttur.



11 - Dokümantasyon



Gereksinimlerin toplamını, emeğin ulaştığı noktayı, toplam kaliteyi belirlemek için yaptığını yaz, yazdığını yap. Otomasyon projelerinin başarısı tüm faaliyet ya da süreçlerin dokümante edilmesinden geçiyor. Bu proje takımının bilgiyi paylaşmasını ve bilgiye erişimini hızlandırmayı beraberinde getiriyor. Bu amaçla toplam 4000 sayfaya yakın doküman üretilmiştir. Bunların başlıcaları;

· Sistem analizi ve tasarım çalışması

· Uç kullanıcı eğitim kılavuzu

· Program kullanım kılavuzu

· Programcı el kitapçığı

· Taşınmaz mal bilgi formu doldurma kılavuzu

· Kod kitapçığı vb.

12 - Kodlama (Bilgi Standardı)



Mahalle ve köy kodlarının olmadığı bir ülkede bilgi standardından bahsetmek mümkün mü? Kodlanmayan bilginin analizi ne kadar sağlıklı yapılabilir? Bu soruları çoğaltmak mümkün. Bilgisayarınızı bilgi çöplüğüne çevirmemek için mümkün olan her bilgiyi kodlayın. Bilgi işlem projelerinde yapılan yanlışlardan biri de budur. Aynı zamanda kodlanma yazılımın kalitesinin de bir göstergesidir. Bu amaçla MEOP'nde 120 kod türünde toplam 33.000 adet bilgi kodlanmıştır. Bu adetler sürekli artış göstermektedir. Bunlardan bazıları;



İl Kodları
Alt Birim Kodları
Taşınmaz mal Cins Kodları

İnşaat Tür Kodları
Birim Kodları
Şube Kodları

İlçe Kodları
İşgal Tür Kodları
Taşınmaz mal Üzerindeki İşlem Tür Kodları

Kesinti Tür Kodları
Taşınmazmal İdare Şekilleri Kodları
Hak Ve Mükellefiyet Kodları

Mahalle-Köy Kodları
Uyruk Tür Kodları
Taşınmaz mal Çıkış Tür Kodları

İmar Tür kodları
Taşınmaz malların İmar Özellikleri Kodları
Taşınmaz mal Sınıf Kodları

Kurum Kodları
Banka Kodları
İhale Tür Kodları

Kurum Ana Kodları
Saymanlık Kodları
Satış Tür Kodları

İdare Kodları
Onarım Nitelik Kodları
Marka Kodları

Bütçe Durumuna Göre İdare Tür Kodları
Bilgi Belge Durumu Kodları
Isınma Tür Kodları

Hesap Tür Kodları
Ülke Kodları
Taşınmaz mal Çıkış Tür Kodları

Edinme Şekli Kodları
Dava Tür Kodları
Kamu Konutları Tür Kodları

Kamu Konutları Yasa Kodları
Tebliğ Kodları
Mevzuat Tür Kodları

Satış Yasal Dayanak Kodları
Karar Kodları
Fiili Durum Kodları

Eğitim Düzeyi Kodları
Bulunduğu Yer Kodları
Görev Yeri Kodları

İmar Yasaları Kodları
Muhafaza Edildiği Yer Kodları
Kiralama Kodları

Dil Düzeyi Kodları
Mahkeme Kodları
Taşınır mal Edinme Şekli Kodları

Uluslararası Emlak Yasal Dayanak Kodları
Taşınır mal Kodları
Dava Tür Kodları

Milli Emlak Şube/Servis Kodları
Evrak İzleme Kodları
İmar Tür Kodları

İller PTT Alan Kodları
Kadro Tür Kodları
Cins Ana Kodlar

Gider Tür Kodları
Satış Cins Kodları
Özel Satış Tür Kodları



Taşıt Tür Kodları




13 - İstatistik Ve Masaüstü Yayıncılık



Üst düzey yöneticilerin,devlet idaresinde etkinliğinin sağlanması, görevlerinin tam ve verimli bir şekilde zamanında yerine getirilebilmesi, kuruluşun amaçlarına tam olarak ulaşabilmesi için bilgi teknolojinin sunduğu nimetlerden faydalanmaları zorunlu hale gelmiştir.



Bilgisayar desteksiz bir bilgi sistemi görmek günümüzde imkansızlaşmıştır. Bilgi sistemleri,üst düzey yöneticilerin bilgisayar faaliyetlerinden bekledikleri faydaların somutlaştığı sistemler olmak zorundadır.



Rakamlarla konuşmayı öğrenmeliyiz. İstatistik olmadan çağdaş yönetim olamaz. Evet, birde buna “rakamlar yalan söylemez “i eklemek istatistik ve buna bağlı olarak bilgi sistemlerinin önemini anlatmak için yeterlidir. Bütün bilgisayar projeleri Yönetim Bilgi Sistemi ve Karar Destek Bilgi Sistemini hedeflemelidir. Yoksa projede son nokta konulmuş, proje bitmiş sayılmaz.



MEOP'nde bilgi sistemleri kendi içinde işlevleri ve hizmet sundukları kesimler itibarı ile şunlardır.







Genel Müdürlüğümüzce yapılan tüm işlemlere ait istatistik ve grafikler aylık ve yıllık olarak MEOP‘nin başladığından bu yana düzenli olarak çıkarılmaktadır. Hedefimiz; Genel Müdürlük ve tüm illerde yıllık, aylık, hatta günlük istatistiklerin alınabilmesi ve tüm kamuoyuna yayınlanması olmalıdır. Yetersiz olduğumuz bir nokta Yönetim Bilgi Sistemi ve Karar Destek Bilgi Sistemini bugün için tam olarak oluşturamadığımızdır. 2000 yılı boyunca geri kalan 38 ilin otomasyonu ile birlikte bu konunun öncelikli gündem maddemiz olacağı kesindir.



Ayrıca Genel Müdürlüğümüzce yapılan çalışmalarla ilgili olarak çıkarılacak olan broşür, kitapçık vb. yayınlar merkezimizce çıkarılmaktadır.



IV - NEREDEYİZ (BUGÜN NE YAPIYORUZ)



Günümüzde belirli bir zaman içerisinde kamuda bir proje yürütmenin ve sonuçlandırmanın zorlukları herkes tarafından bilinen bir gerçektir. Bilgi işlem faaliyetleri bir bütündür ve birbiriyle paralel yürütülmek zorunda olan birçok projeden oluşmaktadır. Bilgi işlem projelerinin yönetimini zor kılan ve diğer projelerden ayıran özelliklerden biriside belli bir zaman kesitinde projenin başarısını ölçmenin çok zor bir iş olmasıdır.



Projenin son çeyreğine girdiğimiz günümüzde “Bugün ne yapıyoruz?” sorusunun cevabı birinci olarak göze gözükmeyen ama aksatmadan yürütmek zorunda olduğumuz “günlük işler” diyebileceğimiz aşağıda belirtilen mevcut yapıyı işletmek olmalıdır.







Proje hedeflerinin yanı sıra yukarda ki süreklilik ve her bir alt başlığının uzmanlaşma gerektiren işlemleri kendi içinde organize 20 çalışma ekibi, çalışmalarında kalite ve verimliliği esas alarak yürütmektedir. Matris örgütlenmeyle, proje işleyişinde yönetsel anlamda da örnek bir yapı mevcuttur.



Bunun yanı sıra gözden kaçan bir diğer konuda şudur. Bugün ülkenin dört bir yanına dağılmış 1600 aşkın elektronik aletin sorumluluğu bilgi işlem merkezindedir. Aşağıdaki tabloda dağılımı gösterilen bu aletlerin 24 saat, 365 gün kesintisiz işletilmesi için servis hizmeti verilmektedir. İyimser ve basit bir hesapla bunların günde %1'i servis hizmeti beklese (ki en azından bu iş böyle), buna birde yazılımdan doğan problemler eklenince (ki 3-4 kat fazla olur) ortalama 30 servis hizmeti o gün içinde bekletilmeden çözülmek zorundadır. Proje bittiğinde bu 1600 rakamı 3 bini aşacaktır.



ikinci olarak önceden öngörülemeyen durumlar neticesi projede bugün itibarıyla oluşmuş 9 aylık gecikmenin giderilmesi için çalışmaların hızlandırılması konusunda yöntemler geliştirmektir. Sıfırdan başlanarak gelinen bu nokta beraberinde bir rahatlamayı getirmemeli, tam tersi son noktayı koyabilmek için bütün güçler seferber edilmelidir. Bu anlamda üçüncü olarak geri kalan 38 ilin ve büyük ilçelerin ihalesini tamamlayabilmek için gerekli ödeneğinin teminini sağlamaktır. Bu belki de en zor iştir. Çünkü bir önceki ihalelerde hep öyle olmuştur. Bu konuda da gerekli çalışmalara bugünden başlanılmıştır.



YILLARA GÖRE DONANIM DURUMU

1995 1996 1997 1998 1999 2000
SERVER 4 17 23 48 123
PC 2 141 316 449 962 2625
YAZICI 1 50 110 156 380 1407
UPS 2 15 22 42 689
Diğer 15 54 74 256 409
TOPLAM 3 212 512 724 1688 5253





V - NEREYE GİDİYORUZ (SONUÇ YERİNE)



Dijital çağ, dijital sinir sistemi, WEB tarzı yaşam, Intranet, Internet, Extranet, e-mail e-ticaret vb. günümüzde bilgisayar konusu geçtiğinde herkesin çok rahat tükettiği sözler bunlar. Her kurumun Internet'de WEB sayfası mevcut. Son günlerde moda olan bu basit işlemi gerçekleştirmekle kurumda bilgisayar projesine son nokta konulmuş gibi gösteriliyor. Çözüm mü? Hayır. Sormak lazım. WEB sayfandaki bilgiler kaç MB ve online mı? İşte bu soruya olumlu cevap veren kamu kurumu bu işi bitirmiş demektir. Bugüne kadar ki çabamız bu işin altyapısını oluşturmaktı. Bunu başardığımızı zannediyorum. Artık hedef 2000 yılında ipi birinci olarak göğüslemek, bu alanda çıtayı yükseltmektir.



Gelişmiş ülkelerde bileşim harcamaları Milli Gelirin %4'ü düzeyinde iken Türkiye'de %0,6'dır. Dünyada kişi başına bileşim harcamaları ortalama 60 dolarken Türkiye'de 15 dolardır. Beyaz yakalı her 100 çalışan başına düşen PC adedi Norveç 110, ABD 105, İrlanda 84, İngiltere 57, Avrupa Birliği 54, Türkiye'de ise çok düşüktür. Milli Emlak'ta hedef %60-70'dir. Bu hedefi gerçekleştirmek bile Batı standardında bir proje yürütmektir. 2001 yılında ABD hanelerinin %60'ın PC'e sahip (Türkiye'de % 2) ve bunun %85 i Internet'e bağlı olacağı kesine yakın bir tahmindir. Son fırsat kaçırılmamalı! Bilgi çağı yakalanmalıdır.



Elektronik kamu hizmeti ağları oluşturma konusunda geride kalan ülkeler enformasyon çağına geçişte dezavantajlı duruma düşecekler. Devlet en büyük enformasyon yaratıcısı ve tüketicisi olarak, enformasyon çağında daha kaliteli ve çeşitli hizmetler sunmak için bu teknolojileri kullanarak toplumun bütün kesimlerini kapsayan bir dönüşümde öncü olmak ve yol göstermek zorundadır.







Milli Emlak Genel Müdürlüğü 3 yıl önce Maliye Bakanlığında bilgisayarlaşma konusunda sonuncu durumda iken bugün bilgi işlem anlamında her alanda birinci duruma gelmiştir. MEOP'un etkileri sonucu son 2 yılda bakanlık içindeki diğer birimlerde de bir hareketlenme, bir sıçrama, yeniden yapılanma olduğu söylenmektedir. Bu projemizin ölçülemeyen dolaysız etkileridir. Fakat daha katedilmesi gereken çok yol, yapılması gereken çok iş vardır. Henüz kapağı açılmamış, sırası geldiği zaman uygulamaya konacak bir çok projemiz mevcuttur. Artık hedef ülkemizin en iyi bilgi işlem merkezine sahip olmaktır. Bu hayali bir hedef değildir.



Sonuç olarak, projenin bitiş tarihinin Aralık 2000 olduğu, proje çalışanlarının tüm Milli Emlak çalışanlarının desteğine ihtiyacı olduğu unutulmamalıdır. Her türlü etki ve baskıdan uzak, bilgi işlem çalışmasının bir gönül işi, sabır işi,olduğunu kavramış “amatör bir ruh ve profesyonel bir zihniyetle” yürütülen bu çalışma her anlamda “kamuda örnek bir otomasyon projesi” çizgisinden taviz vermeden hedefine ulaşacaktır. Tercihimiz; günü kurtarmak adına geleceği tüketmek değil, bugün yaptığımız işle geleceği üretmek, Türkiye'yi bilgi çağına götürmekte örnek olmaktır.

26 Mayıs 2009 Salı

Yeni Liman Yönetmeliği Taslağı

…………… LİMAN YÖNETMELİĞİ
(TASLAK)


BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar

Amaç ve Kapsam
Madde 1- (1) Bu Yönetmeliğin amacı; …..….. Liman Başkanlığının idari sınırına, idari sınırlar içerisinde kalan liman sahalarına, kamu limanlarının yetki sınırına, liman sahalarına gelen gemilerin demirleme/ bağlama/yanaşmalarına, demir yerlerine, limana gelen gemilerin ve gemi dışında kalan her türlü deniz aracının liman sahasında seyir, demirleme, rıhtım ve iskelelere yanaşma, şamandıralara bağlama ve buralardan ayrılmalarında uyulacak kurallar ile ticaret eşyası, tehlikeli maddelerin elleçleme yöntemleri ile yer ve zamanlarına, gemilerin limanda kalabilecekleri sürelere, çevre kirliliğinin önlenmesine ve liman idari sınırları içinde genel emniyet ile disiplinin sağlanmasına ilişkin hususları düzenlemektir.
(2) Bu Yönetmelik, 4. maddede sınırları belirtilen …….. Liman Başkanlığının görev yetki ve sorumlulukları ile tüm denizcilik faaliyetlerine ilişkin olarak, gemi, deniz aracı ve gemi ilgililerinin, kıyı/liman ve deniz tesisi ve ilgililerinin Liman Başkanlığına karşı sorumluluklarını kapsar.

Kanuni Dayanak
Madde 2- (1) Bu Yönetmelik, 618 Sayılı Limanlar Kanununun 2. Maddesine ve 4922 Sayılı Denizde Can ve Mal Koruma Hakkında Kanuna dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar
Madde 3- (1) Bu Yönetmelikte geçen;
a) İdare: Denizcilik Müsteşarlığını,
b) Liman İdari Sınırı: Liman Başkanlığının görev, yetki ve sorumluluk sahasını,
c) Liman/Liman Sahası: İdari sınırlar içerisinde kalan kıyı/liman tesislerini, deniz tesislerini, demirleme yerlerini kapsayan ve sınırları bu Yönetmelikte belirtilmiş deniz ve kıyı alanlarını,
ç) Ordino: Liman Başkanlığınca düzenlenen; gemilerin ve deniz araçlarının, kıyı/liman ve deniz tesisleri ile demir yerleri yanaşma amacıyla düzenlenen yanaşma sıraları ile yük cinslerini belirten kabul izin belgesini,
d) Liman Başkanlığı: … Liman Başkanlığını,
e) Kıyı/Liman Tesisi: Liman hizmetlerini gerçekleştirmek üzere kurulmuş, yolcu ve yük hareketinin gerçekleştirildiği liman, kurvaziyer liman, yat limanı, marina, yolcu terminali, rıhtım, iskele, yanaşma yeri, akaryakıt/sıvılaştırılmış gaz boru hattı, şamandıra, barınak, gemi söküm tersane ve çekek yeri gibi tesisler ile bunlara bitişik diğer daimi tesisleri ve deniz ulaşımına yönelik diğer üst/alt yapı tesislerini,
f) Deniz Tesisi: Duba, fener, yüzer iskele, kum tutucu mahmuz, kıyı perdeleri, atık su deşarj hatları, ağ kafeslerde su ürünleri üretim tesisleri, deniz altı kablo gibi yapı ve tesislerini,
g) Liman Çıkış Belgesi: Liman idari sınırlarını geçerek sefer yapacak gemilere, 4922 sayılı kanun kapsamında Liman Başkanlığınca düzenlenen belgeyi,
h) Gemi Rotalama Sistemi: Seyir emniyetinin temini bakımından kıyıdan seyir yardımı sağlayan deniz trafik sistemini,
ı) Liman Hizmetlerinde Kullanılan Deniz Araçları: Kılavuzluk/römorkörcülük teşkilatına, kıyı/liman tesislerine ait deniz araçları ile liman inşaatına, batık çıkarma, tarama, denizde ve kıyıda aynı projeye hizmet eden, Liman Başkanlığınca faaliyetine izin verilmiş özel hizmetlerde kullanılan ticari gemi ve deniz araçlarını,
i) Gemi İlgilileri: Donatan, işleten, kiracı, kaptan, acenteleri ile gemiyi temsile yetkilendirilmiş kişiyi,
j) Kıyı/liman ve deniz tesisi ilgilileri: Kıyı/liman ve deniz tesisi yöneticilerini, sorumlularını,
İfade eder.

İKİNCİ BÖLÜM
Liman Başkanlığının İdari Sınırları, Liman Sahası
İdari Sınırlar
Madde 4- (1)-……Liman Başkanlığının İdari Sınırları ………. Limanı Enlemi: ……… Kuzey, Boylamı: …….. Doğu olan ….. mevkiinden Enlemi: …. Kuzey, Boylamı …….. Doğu mevkiinden ……..doğru uzanan hatlar ve ona bitişik Türk Karasuları ile sınırlanan deniz ve kıyı alanıdır. (EK-…)

Liman Sahası/Sahaları
Madde 5- (1)…………. Liman Sahası …………………………………………..
olarak belirlenmiş deniz ve kıyı alanıdır. (EK-…)

(2) Kamuya ait liman tesislerinin yetki sınırları
Kamuya ait liman tesislerinin limancılık faaliyetleri bakımından deniz sınırları ve koordinatları aşağıda belirtilmiştir.

……… Liman Tesisi …….. Liman Başkanlığı yetki ve sorumluluk bölgesi içinde bulunan, ana mendirek ve tali mendirek ile bunların uç kısmındaki (a) ve (b) noktalarında bulanan fenerleri birleştiren hattın içinde kalan (EK-…) haritada gösterilen liman tesisleridir.


ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Demirleme Yerleri
Demirleme Sahaları
Madde 63- (1) Zorunlu hallerde gemi tip, cins ve tonajlarına göre aşağıda belirlenmiş olan demirleme sahalarında farklı tip, cins ve tonajdaki gemilerin demirlemesine ya da buraların dışında yeni geçici demir mevkileri belirlemeye Liman Başkanlığı yetkilidir.

…….. limanında gemilerin demirleme yerleri aşağıda gösterilmiştir.
a ) … Nolu Demir Sahası : Ticaret gemileri ile askeri gemilerin demirleme sahası,

……………N..…………… E
………….. N, …………….E,
……………N,. ……………E,
………….. N, …………….E
Koordinatları ile belirlenen deniz sahasıdır.
b) … nolu Demirleme Sahası:Uzun süre demirde kalacak gemiler ile askeri gemilerin demir sahası,
……………N, .……………E,
………….. N, …………….E,
……………N, .……………E,
………….. N, …………….E

Koordinatları ile belirlenen deniz sahasıdır.
c) …. nolu Tehlikeli Madde Yüklü Gemiler, Nükleer Güçle Çalışan Askeri gemiler ile Gazdan Arınma (Gas Free), Karantina Demir sahası,

……………N, …………… E,
………….. N, …………….E,
……………N, .……………E,
………….. N, …………….E

Koordinatları ile belirlenen deniz sahasıdır. (EK-…)

3 * Mevcut haritalarda gözüken askeri gemilerin demir yerleri aynen kalacaktır, üzerinde çalışma yapılmayacaktır.

(2) Servis Dışı Gemiler: Hurdaya ayrılmış gemiler dışında iş bulamadığı veya adli/idari bir sürecin sonucunun beklendiği için ticari faaliyette veya bakım onarımda bulunmayan gemiler, idarenin belirlediği usul ve esaslar dahilinde kıyı/liman tesisinde ve/veya demirleme alanlarında bekleme yapabilir.


DÖRDÜNCÜ BÖLÜM4
Limanda Seyir Güvenliği
Genel Hususlar
Madde 7- (1) Liman idari sınırları içerisinde seyreden/uzun süreli bekleyen/demirde bekleyen veya bağlı bulunan bütün gemi ve deniz araçları, kıyı/liman ve deniz tesisleri ile bunların ilgilileri; seyir, can, mal ve çevre emniyeti Ulusal ve Uluslararası Mevzuatla birlikte Liman Başkanlığınca verilen emirlere, yapılan uyarılara uymak zorundadırlar.
(2) Bu Yönetmelikte belirtilenler dışında, seyir, can, mal ve çevre emniyeti açısından gerekli olabilecek her türlü acil düzenleme yapılması gerektiğinde; talimat vermeye, uyarı ve denetimleri yapmaya, rıhtımlara yanaşma, yükleme ve boşaltma, kılavuzluk, römorkörcülük ve benzeri her türlü faaliyeti düzenlemeye Liman Başkanlığı yetkilidir.

Uyulacak Kurallar
Madde 8- (1) Liman sahasına gelen Türk ve yabancı bayraklı gemiler ile deniz araçları aşağıdaki esaslara uyarlar.
(a) Gemiler, Liman Başkanlığınca verilecek ordino sıra numarasına göre demir yerlerine, kıyı/liman tesislerine yanaştırılır veya bağlanır.
(b) Türk limanları arasında tarifeli sefer yapan gemiler ile hat izinli çalışan gemiler, liman idari sınırları içerisinde çalışan yolcu gemileri/yolcu motorları, arabalı vapurlar, günübirlik gezi yapan yolcu motorları, liman hizmetlerinde kullanılan deniz araçları, servis/acente motorları, özel tekne, ticari yatlar, balıkçı tekneleri ve deniz taksiler yanaşma ordinosu almadan, kendilerine tahsisli kıyı/liman tesislerine yanaşırlar.
(c) Liman sahasına geliş bildirimi vermekle yükümlü gemiler ordino almadan yanaşma veya demirleme işlemi yapamaz.
(d) Eğitim gemileri, bilimsel araştırma gemileri, yabancı bayraklı harp gemileri, Liman Başkanlığı ile gerekli koordinenin sağlanmasından sonra, bu gemilere Liman Başkanlığınca yer gösterilir.
(e) Yanaşma yerleri dolu olduğu takdirde gemiler sıra beklemek üzere, kendilerine ayrılmış demir yerlerinde kalırlar. Gemiler, Liman Başkanlığının izni olmadıkça demir yeri değiştiremezler. Liman sahasına deniz trafiğini engelleyecek şekilde demirleme yapamazlar.
(f) Sırada olup boy, su kesimleri nedeniyle ilk boşalan rıhtıma alınmasına olanak bulunmayan bir geminin yerine, boy ve su kesimi uygun bir sonraki sırada olan gemi alınır. Sırası geri kalan gemi, rıhtımlarda ilk açılacak uygun yere alınır.
(g) Olağanüstü hal, seferberlik, kamu güvenliği, yangın, deniz kirliliği, kriz yönetimi, seyir,can,mal ve çevre emniyeti bakımından acil müdahale gerektiren durumlarda; gemilerin ordino ile belirlenmiş yerlerini değiştirmeye, daha önce tanzim edilmiş ordinoları iptal etmeye, tahmil/tahliye işlemlerini durdurmaya, gemilerin ve diğer deniz araçlarının bulundukları yerden kaldırılarak öncelik verilmesi gereken gemileri yanaştırmaya Liman Başkanlığı yetkilidir.
(h) Kıyı/liman tesislerinde bulunan gemiler, olumsuz hava ve deniz koşulları nedeniyle bulundukları yerde duramayacak vaziyette ise yerlerinden ayrılabilirler ve daha emniyetli olan demir yerine demirleyebilir ya da daha emniyetli bir yere sığınabilir/seyir yapabilirler. Bu gemilerin kaptanları/donatanları/acenteleri en kısa sürede Liman Başkanlığına bildirimde bulunurlar. Bu durumdaki gemiler, tekrar yanaşma ordinosuna gerek kalmaksızın gemi ilgililerinin talebi üzerine Liman Başkanlığının izni ile daha önce bulundukları yere bu yönetmeliğin 12 ve 13 üncü maddeleri kapsamında dönebilirler.

4 * 4.bölüm ile ilgili yukarıda belirtilenlerin dışında o limana özgü düzenleme ihtiyacı olması halinde yazılacak

Liman Sahasına Geliş/Gidiş Bildirim Yükümlülüğü
Madde 9- (1) Liman sahasına gelen veya liman sahasından hareket edecek Türk ve yabancı bayraklı gemiler ile deniz araçları geliş/gidiş bildirim yükümlülüğü bakımından aşağıdaki esaslara uyarlar.
(a) Liman sahasına gelen yolcu ve kurvaziyer turist gemileri öncelikli olarak deniz veya kıyı/liman tesislerine yanaştırılırlar. Bu gemilerden düzenli sefer yapmayanların limana gelişleri, en az kırk sekiz saat önce kaptan, donatan ya da acenteleri tarafından yazılı olarak Liman Başkanlığına bildirilir.
(b)150 GT(Gros Ton) ’den büyük gemi ve deniz araçları ordino almak zorundadır.
(c) Kabotaj hattında çalışan 150 GT ve daha küçük Türk Bayraklı gemiler ile yat, balıkçı tekneleri, özel tekne ve yolcu motoru dışında, liman sahasına yükleme veya boşaltma yapmak amacıyla gelecek ya da liman sahasından hareket edecek gemilerin ilgilileri, gemilerin gelişlerinden en az yirmi dört saat önce gemi geliş/gidiş bildirimlerini Liman Başkanlığına verirler.
(c) Gemilerin geliş gün ve saatlerindeki değişiklikler ile kıyı/liman ve deniz tesislerinde kalma süreleri, teknik durum, yük cinsi ve miktarı, yükleme ve boşaltma ile ilgili değişiklikler Liman Başkanlığına derhal yazılı olarak ilgilileri tarafından bildirilir.
(2) Liman idari sınırlarını aşarak sefer yapacak ticaret gemilerinin limandan çıkışı, Liman Başkanlığınca “Liman Çıkış Belgesi” ile verilecek izine tabidir. Ticari yat/özel teknelere liman çıkış izni yat kayıt belgesi ile verilir. Özel teknelerin yurt dışı sefer yapmadığı sürece yat kayıt belgesi alması zorunlu değildir.
(3) On metreden küçük trol ve gırgır ağı ile avcılık yapmayan, denize elverişlilik belgesinde, sefer bölgesi olarak ardışık liman sefer bölgesi verilmiş balıkçı gemilerine Liman Çıkış Belgesi düzenlenmez. Bu gemiler, bağlama limanına göre ardışık limanlar dışında sefer yapacaklar ise liman çıkış belgesi almak zorundadırlar. Bu gemilerin teçhizat ve personel donanımı liman seferi gibi yapılır. Bu tip balıkçı gemilerinin sörvey ve sertifikalandırılmaları, bağlama limanı dışında ardışık liman başkanlıklarınca da yapılabilir.
Bu balıkçı gemileri, liman sefer bölgesi için belgelendirilmişler ise sörvey ve sertifikalandırılmalarının yapılabilmesi için, imkân ve kabiliyeti olan ardışık Liman Başkanlıklarının sahasına liman başkanının yazılı izniyle gidebilirler.

Gemi Rotalama Sistemi ve Trafik Ayrım Düzenine Göre Seyir
Madde 10- (1) İdare, gerekli gördüğü hallerde; Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün ilgili kuralları ve tavsiyeleri çerçevesinde liman idari sınırlarında ve bu Yönetmelikte belirtilen liman sahalarında, kaza riskini azaltmak amacıyla gemi rotalama sistemleri oluşturabilir.
(2) Rotalama sistemi oluşturulan yerlerdeki kıyı tesislerine yanaşan/ayrılan, demir mevkilerine demirlemek üzere limana gelmek isteyen ya da kıyı/liman tesislerinden, demir yerlerinden hareket ederek seyir yapacak olan tüm gemilerin;
a) Trafik ayrım düzeninden ayrılmaları,
b) Trafik ayrım düzenine girmeden seyir haline devam etmeleri,
c) Trafik ayrım düzenini kesecek şekilde karşıdan karşıya geçme hususu,
Rotalama sistemine göre yapılır.
(3) Gemi trafik yönetim sistemi operatörleri; görevlerinin amacına uygun olarak, tedbirli bir şekilde yerine getirmek zorunda olup işledikleri kusurlardan dolayı liman başkanlığına karşı sorumludur.

Türk Boğazlar Bölgesi ve/veya Liman İdari Sınırlarında Deniz Trafik Düzeni ve Hizmetleri
Madde 11- (1) Bu Yönetmelikte belirtilen hükümler dışında Türk Boğazlarından geçiş yapacak gemiler Türk Boğazları Deniz Trafik Düzeni Tüzüğü‘ne uyarlar.
(2) Liman sahasında veya kıyı/liman tesislerinde bulunan, seyreden, demirleyen, demirden ayrılan, limana yanaşan ve limandan ayrılan gemiler Gemi Trafik Hizmetleri Sistemlerinin Kurulması ve İşletilmesine Dair Yönetmelik hükümlerine uyarlar.
(3) Liman idari sınırlarında yerel ve Uluslararası deniz trafiğinin düzenlenmesi amacıyla, ihtiyaç olması halinde Liman Başkanlığının talebiyle bir deniz trafik rehberi yayımlanır.

Kılavuzluk ve Römorkörcülük Hizmetleri
Madde 12- (1) Liman idari sınırları içinde kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetleri, aşağıda belirtilen esaslar dâhilinde verilir.
(a) Kılavuzluk Hizmetleri
Liman sahasına gelen, kıyı/liman ve deniz tesislerine, yanaşacak veya buralardan ayrılacak, 1.000 GT(Gros Ton) ve daha büyük Türk bayraklı gemiler ile 300 GT üzerindeki yabancı gemiler kılavuz kaptan almak zorundadırlar.
300 GT ve üzerindeki yabancı bayraklı yatlar, limana ilk yanaşma ve ayrılmalarında kaptan değişmemek şartıyla ve yılda bir kez olmak üzere kılavuz kaptan alır. Yat kaptanının değişmesi halinde ise yabancı bayraklı yatlar limana ilk giriş/çıkışlarında tekrar kılavuz kaptan almak zorundadır.
(b) Römorkörcülük Hizmetleri
Liman sahasındaki kıyı/liman ve deniz tesislerine bağlayan ya da buralardan ayrılan gemi ve deniz araçlarının gros tonilatosuna göre almak zorunda oldukları römorkör adedi ve asgari çekme güçleri aşağıda belirtilmiştir.
1) 2000–5000 GT arasındaki gemiler, en az … ton çekme kuvvetinde bir römorkör,
2) 5001–15000 GT arasındaki gemiler, en az … ton çekme kuvvetinde iki römorkör,
3) 15001–30000 GT arasındaki gemiler, en az … ton çekme kuvvetinde iki veya … ton çekme kuvvetinde üç römorkör,
4) 30000 GT 'den büyük gemiler, en az … ton çekme kuvvetinde iki veya … ton çekme kuvvetinde üç römorkör almak zorundadır.
(c) Kılavuzluk ve römorkörcülük teşkilatı olmayan liman sahasında İdare; gemilerin teknik yapısı ve özellikleri, kullanım amacı, taşıdığı yük cinsi, limanların altyapı durumu ve manevraya elverişliliği ile bu limanda yer alan tesislerin risk durumlarını göz önüne alarak, kılavuz kaptan ve/veya römorkör alma hususunda kalıcı veya geçici muafiyet verebilir veya civar limanlardan hizmet alınmasını isteyebilir. Ancak civar limandan alınacak hizmette hava muhalefeti, hizmet çakışması, römorkör arızası gibi sebepler nedeniyle aksamalar oluşması halinde bu gemiler liman başkanlığının izni ile kılavuzsuz ve römorkörsüz yanaşabilir.
(ç) Liman Başkanlığı; hava ve deniz koşullarını, yerel şartları ve manevra emniyetini göz önüne alarak gemilerin kılavuzlama şartlarında düzenleme yapmaya, alacakları römorkör adedinde ve çekme kuvvetinde artırıma veya indirime veya muafiyet vermeye yetkilidir.
(d) LPG, LNG ve tehlikeli yük taşıyan tankerler hariç olmak üzere, baş ve kıç itere sahip gemiler; Limana gelişlerinde gemi kaptanı ya da temsilcisinin itici pervanelerine ilişkin belgeleri ve tam kapasite ile çalıştığını Liman Başkanlığına yazılı olarak beyan etmesi üzerine bir römorkör, sadece baş iteri olan gemiler en az bir römorkör almak kaydıyla yukarıdaki tabloda belirtilen römorkör sayılarından bir eksik römorkör ile yanaşıp ayrılabilirler.
Kurvaziyer turistik yolcu gemilerinin baş ve kıç itici pervanelerine ilişkin belgeleri ve tam kapasite ile çalıştığını liman başkanlığına yazılı ibraz etmeleri halinde sadece acil durumda hizmet vermek üzere bir refakat römorkörüne tabi tutulur.

Kılavuz Kaptan ve Römorkör Alma Zorunluluğunun İstisnaları
Madde 13- (1) 1000 ton deplasman ve daha yukarı yabancı harp ve yardımcı harp gemileri, askeri olmayan liman sahasına giriş-çıkışlarında ve buralardaki kıyı/liman ve deniz tesislerine yanaşıp ayrılmalarında kılavuz kaptan almak zorundadırlar. Türk harp veya yardımcı harp gemilerine talep üzerine kılavuz kaptan ve römorkör verilir.
(2) Bu yönetmeliğin kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetlerini düzenleyen maddeleri;
a) Liman Başkanlığınca liman hizmetlerinde kullanıldığı belgelendirilen deniz araçlarına,
b) Kabotaj ve liman idari sınırları içinde hat izni verilmiş 2000 GT ‘den büyük, yüksek manevra kabiliyetine sahip en az bağımsız iki makine ve iki pervaneli, baş iteri olan, köprüüstünden manevra kabiliyetine sahip, İdarece yetkilendirilmiş klas kuruluşlarından birine klaslı, uzakyol kaptanı ve uzakyol baş mühendisi ile donatılmış yolcu, ro-ro /yolcu, ro-ro/kargo gemilerine,
c) Kabotaj ve liman idari sınırları içinde tarifeli ve hat izinli olarak sefer yapan 2000 GT ‘den küçük yolcu, ro-ro /yolcu, ro-ro/kargo taşımacılığı yapan gemilerine,
Uygulanmaz.
Kılavuz Alma ve Bırakma Noktaları
Madde 14- (1) Liman sahasına giriş/çıkış yapan gemiler için kılavuz kaptan alma/bırakma yeri koordinatları; …………. N - ……………. E olup, gerektiğinde Liman Başkanlığınca kılavuz kaptan alma ve bırakma yerlerinde değişiklik yapılabilir. Yapılan değişiklikler denizcilere ve ilgililere duyurulur.

Yolcu Gemilerinin ve Liman Sahasında Yolcu Taşıyan Teknelerin Yükümlülüğü
Madde 15- (1) Kabotaj ve daha alt sefer bölgelerinde yolcu taşıyan gemi ve deniz araçları; giriş yerlerinde, açıklıkla görülecek şekilde, azami yolcu sayısı ile sahip oldukları can kurtarma araç-gereçlerinin sayı ve cinslerini, bulundukları yeri belirten levha bulundurmak zorundadır. Standartlara uygun can kurtarma araç ve gereçleri, yolcu ve mürettebatın kolaylıkla ulaşabileceği yerlerde ve her an kullanıma hazır vaziyette bulundurulacaktır.
(2) Kabotaj ve daha alt sefer bölgelerinde çalışan yolcu gemileri; yolcularına gemiye giriş-çıkışta dikkat edilmesi gereken hususlar, can kurtarma teçhizatının kullanımı ve gemiyi terk konularına yönelik bilgilendirme yapacaklardır.
(3) Liman sahasına gelen ve uygun kıyı/liman tesisi olmaması nedeniyle demirde bekleyen gemilerin yolcuları/personeli; Türk bayraklı tekneler ile tüm sorumluluğun gemi kaptanlığına ait olması kaydıyla ve Liman Başkanlığının izni ile kıyı/liman tesislerine çıkarılabilirler ve aynı şartlarda gemiye intikalleri sağlanabilir.
(4) Yolcu gemilerinde yolcular ilgili Mevzuatında belirtildiği üzere kayıt altına alınır.

Deniz Uçaklarının Yükümlülüğü
Madde 16- (1) Deniz uçakları ve benzeri araçların bağlaması, demirlemesi veya denizde seyir koşullarında gemilerin tabi olduğu mevzuat gerekleri uygulanır. İniş-kalkış amacı ile deniz sahasının kullanılması, Liman Başkanlığının iznine bağlıdır.


BEŞİNCİ BÖLÜM
Tehlikeli Yüklerle İlgili Hususlar
Liman Başkanlığına bildirme zorunluluğu
Madde 17- (1) Patlayıcı, parlayıcı, yanıcı ve benzeri tehlikeli maddeleri taşıyan geminin donatanı, kaptanı veya acentesi, geminin limana varışından kırk sekiz saat önce yükün sınıfını, miktarını, istif durumunu, ambalaj şekillerini, yanıcı ise yanma derecesini, diğer limanlara boşaltılacakların miktarını, Uluslararası Tehlikeli Yükler Kodu (I.M.D.G. Code)'na göre düzenlenmiş bir liste ile Liman Başkanlığına bildirir.
(2) Petrol ve diğer zararlı maddeleri taşıyan 500 GT ve üzeri gemiler, 3/3/2005 tarihli ve 5312 sayılı Deniz Çevresinin Petrol ve Diğer Zararlı Maddelerle Kirlenmesinde Acil Durumlarda Müdahale ve Zararların Tazmini Esaslarına Dair Kanun ve 21/10/2006 tarihli ve 26326 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Deniz Çevresinin Petrol ve Diğer Zararlı Maddelerle Kirlenmesinde Acil Durumlarda Müdahale ve Zararların Tazmini Esaslarına Dair Kanunun Uygulama Yönetmeliği kapsamında Liman Başkanlığına bildirimde bulunmak ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslar arası sözleşmelerde öngörülen mali sorumluluk garantilerine sahip olmak zorundadırlar.
(3) Kalkış limanından hareketi ile varış limanı arasındaki seyir süresi kırk sekiz saatten az olan gemiler için bu bildirim, kalkıştan hemen sonra yapılır.

Liman işletmelerince uyulacak kurallar ve alınacak tedbirler
Madde 18- (1) Kıyı/liman tesisi işletici kuruluşlarınca, limanlarda aşağıdaki tedbirler alınır.
a) Patlayıcı, parlayıcı, yanıcı ve benzeri tehlikeli maddeler için ayrılmış rıhtım, iskele, depo ve antrepolar, liman işletmelerince belirlenir. Tehlikeli maddeleri taşıyan gemilerin yüklenip boşaltılması, bu iş için ayrılmış rıhtım ve iskelelerde yapılır. Ayrıca, işletmeciler bu maddelerin gemiler ile depolanma sahaları arasında taşıyıcılarda bekletilme süresini, liman sahasında alınabilecek tehlikeli maddelerin azami miktarını belirler, gerekli yangın, çevre ve güvenlik tedbirlerini alırlar.
b) Dökme akaryakıt yükleme-boşaltma yapacak gemiler için ayrılmış rıhtım ve iskeleler, bu iş için uygun nitelikte tesisat ve teçhizat ile tesis edilir. Kıyı/liman tesisinde, patlayıcı, parlayıcı, yanıcı ve benzeri tehlikeli maddelerin yüklenip-boşaltılması için ayrılmış ve bu iş için gerekli donanıma sahip rıhtım-iskele mevcut değilse yükleme-boşaltma yapılamaz.
c) Kıyı/liman tesisi işletmeleri, tehlikeli maddelerin bu maddeler için ayrılmış iskele-rıhtımda boşaltıldığı liman sahasında depolanmasını temin edemiyorsa, yükün alıcısı, bu maddenin en kısa zamanda liman dışına naklini sağlar.
ç) Tehlikeli maddeleri taşıyan gemiler için ayrı bir demir yeri belirlenir, demir yeri diğer gemilerden neta edilir. Tehlikeli maddeleri taşıyan gemiler, Liman Başkanlığının izni olmadan kendilerine tahsis edilen saha dışına çıkamaz, demirleyemez, iskele ve rıhtımlara yanaşamazlar.
d) Tehlikeli maddelerin yüklenmesi ve boşaltılması, güneşin doğuşu ile batışı arasındaki süre içinde yapılır. Parlama ve patlama noktası 600 C’nin altında bulunan tehlikeli maddeler kendilerine ayrılmış liman sahalarında, gündüz süresinde yüklenip boşaltılır.
e) Yanaşmış durumdaki dökme akaryakıt yükleyecek veya boşaltacak gemiler ile LPG şamandıralarına yanaşan tankerler yangına karşı gerekli önlemleri ve can, mal ve çevre güvenliğini sağlayacak tedbirleri almak şartıyla işlerine gece devam edebilirler.
f) Konteynerler içerisinde kıyı/liman tesisinde yükletilip boşaltılan tehlikeli maddeler için liman işletmeleri tarafından ayrılmış konteyner istif sahası temin edilir. Bu istif sahasına tehlikeli madde dışında diğer konteynerler istiflenmez. İstif sahasında yangın, çevre emniyeti ve benzeri gerekli emniyet tedbirleri alınır.
g) Tehlikeli maddelerin gemilere yüklenip-boşaltılmasında veya limbo edilmesinde, gemi ilgilileri ile yükleme, boşaltma veya limbo yapanlar, özellikle sıcak mevsimlerde ısıya ve diğer her türlü tehlikelere karşı gerekli güvenlik önlemlerini alırlar. Yanıcı maddeler kıvılcım yaratıcı kaynaklardan uzak tutulur ve tehlikeli yük elleçleme sahasında kıvılcım yaratıcı araç veya alet çalıştırılmaz.
ğ) Tehlikeli maddeler, uygun şekilde ambalajlanır ve ambalaj üzerinde tehlikeli maddeyi tanımlayan bilgiler ile risk ve güvenlik tedbirlerine ilişkin bilgiler bulundurulur.
h) Tehlikeli madde elleçlenmesinde görevli kıyı/liman tesisi personeli ve gemi adamları, yükleme-boşaltma ve depolama esnasında koruyucu elbise giyerler.
ı) Tehlikeli madde elleçleme sahasında yangınla mücadele edecek kişiler, itfaiyeci teçhizatı ile donatılır ve yangın söndürücüleri ile ilk yardım üniteleri ve teçhizatları her an kullanıma hazır halde bulundurulur.
i) Kıyı/liman tesisi işletmeleri yukarıda belirtilen hususları Liman Başkanlığınca onaylanmış bir talimatla ilgililere duyurur.
j) Liman sahasında faaliyet gösteren kıyı/ liman tesisi işletmeleri ve balıkçı kooperatifleri, yangın güvenlik ve emniyet tedbirlerini almakla yükümlüdür.
k) Kıyı/liman tesisi işletmelerince, deniz araçlarının acil durumlarda limandan tahliye edilmesine yönelik bir acil tahliye planı hazırlanarak Liman Başkanlığının onayına sunulacaktır.

Tehlikeli madde taşıyan gemilerin yükümlülüğü
Madde 19- (1) Patlayıcı, parlayıcı, yanıcı ve benzeri tehlikeli maddeleri taşıyan gemiler, gündüz B (Burak) flaması çekmek ve geceleyin her yönden 360o görülebilen bir kırmızı fener göstermek zorundadır.

ALTINCI BÖLÜM
Disiplin ve Düzen
Uyulacak Kurallar
Madde 20- Gemiler, kıyı/liman ve deniz tesisleri ve ilgilileri aşağıdaki esaslara uyarlar.
(1) Kıyı/liman ve deniz tesislerine yanaşmış/bağlamış/demirlemiş gemiler, işlemlerini bitirdikten sonra ve gerektiğinde Liman Başkanlığınca yapılacak bildirimde belirtilen süre içerisinde kalkabilecek durumda bulunurlar.
(2) Liman Çıkış Belgesi aldıktan sonra hava muhalefeti veya mücbir sebeple sefere çıkamayan gemilere, kırk sekiz saat içerisinde limandan ayrılmamaları durumunda aldıkları Liman Çıkış Belgesi üzerine gecikme nedenleri belirtilerek eski kayıtlar üzerinden tehiri/tebdili sefer işlemi ile izin verilir. Ancak, liman çıkış izin şartlarının değişmesi halinde yeni belge tanzim edilir.
(3) Limanda şamandıra atan, kablo döşeyen-toplayan, dalgıçlık ve benzeri işlerle uğraşan araçların ve çalışmakta olan yüzer vinçlerin yakınından geçen gemiler, bu araçların işlerine engel olmayacak biçimde ve zarar vermeyecek hızda seyretmek zorundadırlar.
(4) Tersane ve havuzlardan indirilecek gemiler, Liman Başkanlığının belirleyeceği yerlere yanaşmak, bağlamak ve demirlemek zorundadır. Tersane onarım ve bakım yerleri ve havuzlardan indirilecek veya buralara alınacak gemiler, diğer tesislere engel teşkil etmemek kaydıyla, bu yerlerin önlerine ve rıhtımlarına yanaşabilirler veya kıçtankara olabilirler.
(5) Aynı işletmeciye ait kıyı/liman ve deniz tesisleri dâhilinde geminin yer değiştirilmesi işlemi, Liman Başkanlığına bildirilmek şartıyla ordinoya gerek kalmaksızın yapılır.
(6) Limanda bulunan gemilerde görev başındaki personel, hiçbir şekilde alkol veya benzeri maddelerin etkisi altında bulunmayacaktır.
(7) Mücbir sebepler dışında liman idari sınırları içerisinde yer alan koy ve körfezlerde, deniz araçlarının gezi ve spor amacı dışında demirlemeleri yasaktır. Deniz araçlarının koy ve körfezlerde gezi ve spor amacı ile demirleme süresine; teknenin pis su depolama kapasitesine, bölgedeki atık alım imkânlarının etkinliğine, başka teknelerin koyları/körfezleri demirleme maksatlı olarak kullanma taleplerine ve liman ya da bitişik liman sınırları içindeki yat limanı işletmelerinin mevcudiyetine göre Liman Başkanlığı karar verir. Doğal koyların kullanım şartları İdare tarafından genelge ile düzenlenir.
(8) Yüzer evlerin her ne surette olursa olsun liman idari sınırları içerisinde koy ve körfezlerde konuşlandırılmaları yasaktır. Yüzer evler, Liman Başkanlığının izni ile sadece belirlenmiş bağlama alanlarında ve tesislerde konuşlandırılabilir.
(9) Aynı rıhtım, iskele üzerinde art arda yanaşmış olan iki geminin arasında uygun emniyet mesafesi bırakılacaktır. Liman Başkanı gerek gördüğünde yanaşma düzeninde ve mesafelerinde değişiklik yapabilir.

Yasak işler
Madde 21- (1) Gemilerin demirleme sahaları ile yanaşma ve bağlama yerlerine giriş yolu üzerinde ve hareket alanlarında, liman tesislerinde ve mendirek ağızlarında olta ve ağ balıkçılığı yapmak, yelkenle seyretmek, kürek çekmek ve yüzmek yasaktır.
(2) Spor, gezi ve diğer tenezzüh tekneleri liman sahalarında gemilerin hareketlerini engelleyecek şekilde seyredemezler, mendireklerle sınırlı alan içerisinde üç deniz milinden fazla sürat yapamazlar.
(3) Şamandıraya bağlamak üzere gelen ya da şamandıradan ayrılan gemiler ve liman hizmetlerinde kullanılan deniz araçları dışındaki gemiler, şamandıralar ve şamandıra hatları arasında geçiş yapamazlar.
(4) Gemi ve deniz araçları, su ürünleri tesisleri ve balık kafeslerine iki yüz metreden fazla yanaşamazlar.
(5) Devletin hüküm ve tasarrufu altında olup kamunun kullanımına açık kıyı alanlarına gemi ve deniz araçlarının bağlanması yasaktır.
(6) İşletme izni bulunmayan ya da herhangi bir kurum veya kuruluşun işletmesinde olmayan, hukuki muhatabı bulunmayan yerlere bağlı/yanaşmış/demirli bulunan gemi ve deniz araçları, İdarece verilen hizmetlerden yararlanamaz.

Liman Başkanlığının İznine Bağlı İşler
Madde 22- (1) Liman sahasında limbo yapılması, Liman Başkanlığının iznine bağlıdır. Deniz inşaatları, şamandıra atılması, kablo döşenmesi ve kaldırılması, dalış, tarama, deşarj hattı, deniz dibi ve sualtı çalışmaları ve benzeri işler liman başkanlığının izniyle yapılır. Bu gibi işlerle uğraşan araçlar kurallara uygun fener ve işaretleri taşırlar.
(2) Liman Başkanlığından izin alınmadıkça liman sahasında her ne maksatla olursa olsun sportif faaliyet yapılamaz, yarış düzenlenemez. İlgili gerçek ve tüzel kişiler Liman başkanlığı ile gerekli koordinasyonu sağlayarak ve Liman Başkanlığınca verilen izin kapsamında faaliyette bulunabilirler.
(3) Limandan başlayıp başka bir limanda bitecek olan veya trafik ayrım düzeninden geçecek olan yarışlardan için en az üç ay önce, diğer yarışma ve faaliyetlerde en az on beş gün önce Liman Başkanlığından izin talebinde bulunulur.
(4) Liman idari sınırları içerisinde yapılacak su sporları “Turizm Amaçlı Sportif Faaliyet Yönetmeliği” hükümlerine uygun olarak yapılır. Turizm amaçlı su sporları ile ilgili can ve mal emniyetinin sağlanmasına yönelik Liman Başkanının yetkileri saklıdır.
(5) Tersanelerde inşa edilen gemilerin, tersane ve seyir tecrübelerine çıkmaları, tersane ve gemi donatanının gerekli güvenlik önlemlerini alması koşulu ile Liman Başkanlığının izniyle yapılabilir.
(6) Liman Başkanlığından izin alınmadıkça, demirde veya liman tesislerinde bulunan gemilerin bordalarına başka gemiler aborda olamazlar. Su, yağ-yakıt ikmal gemileri, acente motorları, kamu gemileri ve liman hizmet gemileri bu hükmün dışında olup bu tip gemiler hizmetlerini liman işletmeleri ile koordineli şekilde yürütürler.
(7) Liman başkanlığından izin alınmadıkça liman sahalarında bulunan gemiler, onarım, sıcak çalışma ya da geniş kapsamlı bakım işlerini yapamazlar.
(8) Liman idari sınırları içerisinde bulunan kıyı/liman ve deniz tesislerinin ilgili deniz haritalarına işlenmesi ile her türlü tesiste bulunacak seyir yardımcılarının tespit ve kurulması Liman Başkanlığının koordinesinde yapılır.
(9) Gemiler, Liman Başkanlığından izinsiz demir yerlerini değiştiremezler.

Çevre, Deniz, Hava, Gürültü Kirliliği
Madde 23- (1) Gemiler ile diğer deniz araçları katı ve sıvı atıklarını; atık alım tesisine vermek, çevre ve deniz kirliği ile ilgili Ulusal ve Uluslararası Mevzuata uymak zorundadır.
(2) Liman Başkanlığı, deniz kirliliğini önlemek maksadıyla, gemilerin atıklarını atık alım/kabul tesislerine verip vermediğini kontrol eder. Bir sonraki limana kadar yetecek atık depolama hacmi olmayan gemilerin, atıklarını verinceye kadar kalkışına Liman Başkanlığınca izin verilmez.
(3) Kıyı/liman ve deniz tesislerinde bulunan gemi ve diğer deniz araçları;
a) Raspa ve benzeri, sessizliği bozucu ve gürültü kirliliğine neden olan ve çevreyi rahatsız edecek faaliyetleri yapamaz, yüksek sesle müzik yayını yapamazlar.
b) Aşırı baca gazı ile hava kirliliğine sebebiyet veremezler.
c) Uluslararası Denizde Çatışmayı Önleme Tüzüğü kuralları gereği ve zorunlu durumlar dışında düdük çalamazlar.
(4) Kıyı/liman tesisi işleticileri, yük elleçlemelerinden sonra her türlü atık ve artık malzemelerin rıhtımda birikmesine müsaade etmeyecek, sahayı temiz ve düzenli bulunduracaklardır.

Bildirim Yükümlülükleri
Madde 24
(1) Kaza, arıza ve suç bildirimi
(a) Liman sahasına gelen gemilerin kaptanları, donatanları ve acenteleri seyir sırasında ve limanda meydana gelen deniz kazalarını, önemli makine arızalarını, genel seyir güvenliği bakımından saptadıkları sakıncalı hususları ve gemide işlenen suçları, gereken işlem için ilgili makamlara duyurmak üzere Liman Başkanlığına mümkün olduğunca önce telsizle, limana varıştan itibaren en geç altı saat içerisinde bir ön raporla ve yirmi dört saat içinde de düşüncelerini kapsayan açıklamalı bir raporla bildirmek ve suçla ilgili hususlarda suç kanıtlarını muhafaza etmekle yükümlüdürler.

(2) Kılavuz kaptanların yükümlülüğü
a) Kılavuz kaptanlar, kılavuzlamakta oldukları gemilerin seyir teçhizatında gördükleri eksiklik ve aksaklıkları, deniz kazalarını ve yolları üzerinde seyir güvenliği bakımından tespit ettikleri hususları yazılı bir raporla derhal Liman Başkanlığına bildirirler.
b) Liman içindeki her türlü deniz kirliliğine sebebiyet veren ve yanlış seyreden ya da kurallara uymayan gemileri gören kılavuz kaptanlar, bu gemileri Liman Başkanlığına derhal bildirir ve bunu izleyen yirmi dört saat içinde yazılı bir rapor verirler. Liman Başkanlığı duruma derhal el koyarak bu gemiler ve gemi kaptanları hakkında yasal işlemlerin yapılmasını sağlar.
c) Kılavuz kaptanlar, emniyetli olarak kılavuzluk hizmeti verilemeyecek nitelikteki gemileri kılavuzlayamazlar. Bu durumdaki gemiler Liman Başkanlığına bildirilir ve ek emniyet önlemleri alınır. Bu gemilerin izinsiz olarak kılavuzlandığının tespiti halinde ilgili kaptan hakkında, Liman Başkanlığınca idari işlem yapılır.
ç) Liman başkanlığınca kıyı/liman ve deniz tesislerine yanaşma izni verilmemiş gemiler ile liman çıkış belgesi ya da demirleme ordinosu olmayan gemilere kılavuzluk hizmeti verilemez.
d) Kıyı/liman ve deniz tesislerine gelen-giden ve kılavuzluk hizmetine tabii olmayan gemilerin yanaşma/bağlama manevraları, kıyı/liman ve deniz tesisi işleticileri ile en yakın kılavuzluk teşkilatı koordinasyonunda yapılır.

Demir Yerinin Bildirilmesi ve Demirleme Düzeni
Madde 25- (1) Gemi ilgilileri, madde 8 kapsamında gemilerin demirledikleri yeri ve saati, derhal Liman Başkanlığına bildirir.
(2) Gemiler ve deniz araçları, şamandıraların yakınlarına ve şamandıra çizgileri arasına, limandaki yanaşma ve bağlama yerlerine giriş ve çıkışı engelleyecek şekilde demirleyemezler, zorunluluk olmadıkça mendirekler içinde salma suretiyle demirde bekleyemezler. Bu konudaki tedbirler Liman Başkanlığı ve Liman İşletici Kuruluşlar tarafından müştereken alınır. Demir kestiren gemiler bu yere hemen bir şamandıra atarak mevkiini bir rapor ile Liman Başkanlığına bildirirler.

Usulsüz Demirleme, Yanaşma ve Bağlama Durumu
Madde 26- (1) Bu Yönetmelik hükümlerine aykırı olarak, gerekli izni almaksızın rıhtım ve iskelelere yanaşan, şamandıralara bağlayan, demir yerlerine demirleyen gemiler, Liman Başkanlığınca uyarılarak uygun olan demirleme veya yanaşma yeri belirtilerek yer değiştirmesi talimatı verilir. Bu talimata uymayan deniz araçları bulundukları yerden kaldırılır ve bu iş için yapılan giderler gemi ilgililerinden tahsil edilir.

Liman Başkanlığı Talimatlarına Uyma Yükümlülüğü
Madde 27- (1) Liman başkanlığınca bu Yönetmelik hükümlerine uygun olarak verilecek her türlü emir ve talimatlar, gemi ilgilileri, her çeşit deniz araçlarını yönetenler, kıyı/liman ve deniz tesisi ilgilileri ve diğer ilgililer tarafından derhal yerine getirilir.

Yükleme ve Boşaltma Hizmetleri
Madde 28- (1) Limandaki şamandıralara, iskele ve rıhtımlara bağlanmış gemiler ile demir yerlerindeki gemilerin yükleme-boşaltma hizmetleri, bu Yönetmelikteki hükümlere aykırı olmamak kaydı ile ilgili liman işletmesince düzenlenir ve yapılır.
(2) Liman Başkanı, liman işletici kuruluş ile liman kullanıcıları arasındaki bu Yönetmelikle ilgili hususlarda olabilecek anlaşmazlıkları inceler, gördüğü eksiklik ve aksaklıkları giderir ve bağlı olduğu Bölge Müdürlüğüne bilgi verir.

Yanaşma Alanlarının Güvenliği ve Koordinasyon
Madde 29- (1) Yolcu ve yük gemileri, rıhtım ve iskelelere yanaşırlarken görevli olmayanlar, seyirci ve karşılayıcılar, uğurlayıcılar yanaşma alanlarını işgal edemez, manevra sahasından uzak tutulurlar.
(2) Kıyı/liman ve deniz tesisi işleticileri ile kılavuzluk teşkilatı arasında gerekli koordinasyon sağlanmadan yanaşma veya ayrılma manevralarına başlanmaz.
(3) Gemilerin emniyetli ve güvenli bir şekilde liman tesislerine yanaşabilmesi veya bağlayabilmesi için aydınlatma, usturmaça, yangın önleme, söndürme, derinlik, ışıklı/ışıksız şamandıra atılması vb. hususlarında; Liman Başkanlığınca alınması istenen önlemleri, liman tesislerini işletenler derhal yerine getirirler. Gerektiğinde Liman Başkanının, kılavuzluk teşkilatı, liman işletici kuruluş ve uzman kişilerin katılımı ile yapacağı bir çalışma toplantısı sonucunda belirleyeceği usul ve esasları tüm ilgililer yerine getirirler. Liman işletici kuruluşlar, tesislerindeki gemi hareketlerini, günlük periyotlarda, elektronik ortamda ya da diğer usullerle düzenli olarak Liman Başkanlığına bildirir.
(4) Kıyı/liman ve deniz tesisi ilgilileri, bu Yönetmelik kapsamında, Liman Başkanlığı ile gerekli koordinasyonu sağlamakla yükümlüdürler. Bu yükümlülüğü yerine getirmeyen kıyı/liman ve deniz tesislerine, gemi yanaşma/bağlama izni verilmez veya gerektiğinde ilgililer hakkında idari işlem yapılır. Her liman işletici kuruluş, manevralarda kılavuz kaptana yardımcı, kılavuz kaptanın istek ve taleplerini anlayan/karşılayan, haberleşme imkân ve kabiliyetine sahip bir irtibat personeli görevlendirmek zorundadır.

Gümrük Denetimine Tabi Gemiler ile Gümrük Hizmet Noktaları Arasında Taşıma
Madde 30- (1) Gümrük hizmet noktaları ile gümrük denetimine tabi gemiler arasında hizmet verecek gemi ve deniz (hizmet gemileri) araçları, Liman Başkanlığı ile gümrük idaresi tarafından belirlenen yerlerden hareketle tekrar aynı yerlere yanaşırlar. Bunlara dair yanaşma, bağlama ve diğer hususlar izin belgelerinde belirtilir.
(2) Gümrük denetimine tabi olan gemilerden gümrük hizmet noktalarına ya da buralardan gemilere; yolcu, yolcu eşyası, gemi personeli, kumanya ve gemi ile ilgili olanlar, izin verilmiş hizmet gemileri ile taşınabilirler.
Liman Başkanlığınca “gümrük denetimine tabii gemilere hizmet verecek gemilere ait izin belgesi” verilir.
Gümrük denetimine tabii olmayan gemilere de izin belgeli hizmet gemileriyle servis yapılır. Ancak gümrüklü hareket noktalarını kullanmayabilirler.
(3) Denetim yetkisine sahip kamu görevlileri, gümrük denetimine tabi olan veya olmayan gemilere, kamuya ait gemilerle gidip gelebilecekleri gibi, Liman Başkanlığınca izin verilmiş deniz vasıtaları ile de toplu veya ayrı ayrı gidip gelebilirler.
(4) Liman Başkanlığından buna yönelik izin belgesi almayan hizmet gemileri, liman sahasında faaliyette bulunamazlar.

Vardiya Zorunluluğu
Madde 31- (1) Liman sahasında bulunan gemilerde, güverte ve makine personelinden en az bir vardiyanın bulunması zorunludur. Bu zorunluluğun yerine getirilmesinden gemilerin kaptanı ve donatanları sorumludur. Güverte ve makine personelinden oluşan vardiya ekipleri, gerektiğinde gemiyi bulunduğu yerden kaldırabilecek sayı ve yeterlikte olacaktır.
(2) Liman sahasında uzun süre bekleme yapacak gemilerin personel donatımı, İdarenin belirleyeceği usul ve esaslar çerçevesinde yapılır.

Bayrak Çekme Zorunluluğu
Madde 32- (1) Liman sahasında bulunan yabancı gemiler güneşin doğuşundan batışına kadar ulusal bayrağı ile Türk bayrağı, Türk ticaret gemileri ise Türk bayrağı çekmek zorundadır. Liman sahasında bulunan makineli, büyük ve küçük her çeşit deniz aracıyla devlet işlerinde kullanılan makinesiz deniz araçları, her gün Türk Bayrağı çekeceklerdir, seyir halinde bulunan gemiler geceleri bayraklarını çekili bırakabilirler.
Bayrak; geminin boyutları ile orantılı ebatlarda, görülebilen, uygun yükseklikte ve temiz olmalıdır.

Limanda VHF Dinleme ve Otomatik Tanıma Sistem Cihazını Açık ve Faal Tutma Zorunluluğu
Madde 33- (1) Liman sahasında bulunan gemiler, uluslararası çağırma ve emniyet VHF devresi; Kanal–16 ile DSC Kanal 70 ‘de sürekli dinlemede olacaklardır. Limandaki gemilerde, kısa mesafe konuşmak amacıyla yapılmış telsizler dışında telsiz kullanılamaz. liman idari sınırları içerisinde Otomatik tanıma sistem cihazının açık ve faal halde bulundurulması zorunludur.
(2) Gemi trafik yönetimi hizmeti olan, trafik ayrım düzeni tesis edilmiş deniz alanlarını kullanan gemiler ilgili sektör kanallarını da dinlemek zorundadır.

Deniz Yangınları ile Mücadele
Madde 34- (1) Liman idari sınırları içerisinde oluşabilecek deniz yangınlarına “ Karada Çıkabilecek Yangınlarla, Deniz, Liman veya Kıyıda Çıkıp Karaya Ulaşabilecek ve Yayılabilecek veya Karada Çıkıp Kıyı, Liman ve Denize Ulaşabilecek Yangınlara Karşı Alınabilecek Önleme, Söndürme ve Kurtarma Tedbirleri Hakkında Yönetmelik’’ hükümleri dâhilinde kurum kuruluşlarca müdahale edilir. Kıyı/liman ve deniz tesislerinde sabit ve portatif yangın söndürücüleri ile ilk yardım üniteleri ve teçhizatları tam ve hazır durumda bulundurulacaktır.
(2) Liman tesislerinde çıkabilecek yangınları söndürme işlemleri, ilgili mevzuat çerçevesinde oluşturulan gerekli araç-gereçlerle donatılmış yangın söndürme ekipleri ile yapılır. Römorkörcülük faaliyetlerinde bulunan kuruluşlar da Liman Başkanlığı talimatı doğrultusunda söndürme faaliyetlerine katılırlar.
(3) Deniz yangınlarını söndürülmesine ilişkin koordinasyon görevi Liman Başkanlığının bağlı olduğu Bölge Müdürlüğü ve Liman Başkanlığına aittir.

Tankerler ile Yakıt Tanklarında Sıcak İşlem Yapılacak Gemilerin Onarımı
Madde 35- (1) Tersane havuz ve kızaklarında yakıt ve servis tanklarında sıcak/soğuk işlemle bakım ve onarım yapılmak üzere ordino talebinde bulunan tankerler ile her türlü gemi, yetkili kuruluşlarca verilmiş gazdan arındırma yapıldığını ve çıkan atık maddelerin belirli alma tesisine boşaltıldığını belirten esasları ilgili mevzuatında yer alan belgeleri Liman Başkanlığına vermedikçe onarıma alınmaz, havuz ve kızaklama işlemleri yapılmaz.
(2) Tankerlerin tanklarında veya her türlü geminin yakıt ve servis tanklarında, sıcak çalışma yapıldığı sürece çıkması muhtemel yangına karşı, söndürme teçhizatı ile donatılmış görevli bulundurulur ve gemilerde yapılacak işin mahiyeti göz önünde bulundurulmak suretiyle saatlik, yarım günlük, günlük veya günaşırı gaz ölçümleri gemi ve tersane yetkililerince kayıt tutularak yaptırılır. Liman Başkanlığı tarafından yapılacak denetimlerde, bu kayıt belgeleri gösterilmek üzere hazır olarak bulundurulur.
(3) Gazdan arındırma işlemi, Liman Başkanlığının izni ile belirlenen demir yerinde yapılır.

Gemilere Yakıt İkmali
Madde- 36
(1) Liman sahasında bulunan gemilere yakıt ikmali, Liman Başkanlığınca uygun görülen iskele, rıhtım ve demir yerlerinde yapılır.Liman Başkanlığınca belirlenen yerlerin dışında yakıt ikmali yapılamaz. Yakıt ikmal hizmetleri günün her saatinde yapılabilir. Hava ve deniz şartları dikkate alınarak ilgili Liman Başkanlığınca yakıt ikmal işlemleri kısıtlanabilir.
(2) Yakıt ikmali esnasında gemilerde, iskele ve rıhtımlarda yangına müdahale personeli hazır bulundurulur. Yangına ve yakıt taşması-dökülmesi sonucu deniz kirliliğini önlemeye yönelik her türlü tedbirler gemi, liman tesisi ve yakıt ikmalcisi ilgilileri tarafından alınır.
(3) Deniz çevresinin petrol ve diğer zararlı maddelerle kirlenmesinde acil durumlarda müdahale ve zararların tazminine ait mevzuat gereği birinci seviye kirlilik olayında kıyı/liman ve deniz tesisleri seviyeye uygun acil müdahale planı çerçevesinde hareket ederler.
(4) Kıyı/liman ve deniz tesislerinde bulunan gemilere, karadan veya denizden yapılacak ikmallerde ayrıca liman tesisini işletenlerine de bilgi verilir.
(5) İkmal yapacak gemiler; kıyı/liman ve deniz tesisi ile ikmal yapacağı geminin Uluslararası Gemi Liman Güvenlik Kodu hükümlerine göre hazırlanmış gemi ya da liman tesisi güvenlik planındaki gemi-gemi irtibatı prosedürlerini işletmek zorundadır.

Yakıt İkmal Tankerlerinin ve Seferden Men Edilmiş Gemilerin Limanda Barınması
Madde 37- (1) Yakıt ikmal tankerleri can, mal ve çevre emniyeti bakımından gerekli tedbirlerin alınması kaydıyla mendireklerle sınırlı liman içerisindeki uygun rıhtıma veya mendirek içi kısma kıçtankara bağlanabilmesi Liman Başkanlığının iznine tabidir.
(2) Haciz ve seferden men kararı olan gemilerin, liman tesislerinden yararlanmalarına uygun bağlama yeri mevcudiyetine göre Liman Başkanlığınca izin verilebilir.

Yabancı Silahlı Kuvvetlere Mensup Gemilerin Liman Ziyareti
Madde 38- (1) Yabancı Silahlı Kuvvetlere mensup gemilerin, Türk iç suları ve limanlarına gelişleri ve buralardaki hareket ve faaliyetleri konuyla ilgili mevzuat hükümlerine tabidir. Ayrıca yabancı silahlı kuvvetlere mensup nükleer gemilerin, liman ziyaretlerine ilişkin olarak mevzuatında belirtilen hükümler çerçevesinde ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından gerekli tedbirler alınır.

Yüzer Otel/Lokanta veya Benzeri Yüzer Tesislerin İşletilmesi
Madde- 39 (1) Liman idari sınırlar içersinde, gemi niteliğinde ya da kendiliğinden hareket etme kabiliyeti olmayan yüzer otel/lokanta veya benzeri yüzer tesislerin işletilmesine izin verilmesi hakkında;
a) Yüzer Otel, Yüzer Lokanta veya Benzeri Tesislerin İşletilmesi Hakkındaki 12.10.1984 tarih ve 84/8737 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının ilgili hükümlerine,
b) Kültür ve Turizm Bakanlığınca uygulanan “Turizm Tesislerinin Belgelendirilmesine ve Niteliklerine İlişkin Yönetmelik” ne
c) İdarece belirlenen diğer usul ve esaslara,
uyulur.

Yedekleme İşlemleri
Madde 40- (1) Yedekleme işlemleri, İdarece belirlenen usul ve esaslar dâhilinde Liman Başkanlığının izni ile yapılır.

Denizcilere Mahsus Kıyafet
Madde 41- (1) Liman sahasında faaliyet gösteren gemi ve deniz araçlarında çalışan gemiadamlarının Denizcilere Mahsus Kıyafet Yönetmeliği’ne uygun şekilde giyinmeleri zorunludur.

Denizle Bağlantılı Akarsularda Düzenleme
Madde 42- (1) Gemi ve deniz aracı trafiği olan ve denizle bağlantılı akarsularda;
a) Teknelerin bağlama, çekek yeri planlamaları,
b) Tekne sayılarını sınırlama,
c) Seyir, can, mal ve çevre güvenliğine yönelik tedbirler hakkında,

Liman Başkanlığı gerekli düzenlemeleri yapmaya yetkilidir.

YEDİNCİ BÖLÜM
Çeşitli Hükümler
Demire Çıkacak Gemiler
Madde 43- (1) Yükleme ve boşaltma işlemini tamamlayan Türk ve yabancı bayraklı gemilere her hangi bir nedenle Liman Çıkış Belgesi düzenlenememesi durumunda, gemi ilgililerinin veya liman işletici kuruluşun talebi halinde Liman Başkanlığının izni ile bu tür gemiler demir mahalline çıkarılır.
Gemi Söküm
Madde 44- (1) Gemilerin sökümü, bu maksatlar için ayrılmış ve belirlenmiş söküm alanlarında “Gemi Söküm Yönetmeliği” hükümleri dâhilinde yapılır.

Gemi Trafiğine Kısıtlama
Madde 45- (1) Olumsuz hava ve deniz koşullarının denizde can ve mal güvenliği ile seyir emniyeti bakımından ciddi tehlike oluşturacağı kanaati hâsıl olduğunda, liman sahası içinde gemi trafiğine geçici kısıtlama getirilmesine Liman Başkanlığı yetkilidir. Konuyla ilgili alınan karar derhal ilgili Mülkü Amirliğe, Liman Başkanlığının bağlı olduğu Bölge Müdürlüğüne ve diğer ilgililere bildirilir.
(2) Liman idari sınırları içinde faaliyette bulunan gemilerin faaliyetleri gerektiğinde Liman Başkanlığınca kısıtlanır/durdurulur.

Zararların Tazmini
Madde 46- (1) Gemi veya mütemmim cüzü; seyir yardımcılarına, su yollarına, demirleme ve bağlama yerlerine, kıyı/liman ve deniz tesislerine, döşenmiş kablo, boru hattı veya diğer kamu mallarına zarar vermesi durumunda, gemi ilgilileri zararı tazmin etmekten müteselsilen sorumludur.
(2) Her türlü kamu alacağı/zararının tazmini bahis konusu olduğunda, ilgili kamu kurum ve kuruluşunun talebi veya mahkemeler/icra dairelerinin kararı üzerine ilgili Liman Başkanlıkları gemiyi seferden men etmeye yetkilidir.

Kıyı/Liman tesisi İşleticilerinin Yükümlülüğü
Madde 47- (1) Liman işletmeleri 18/2/2007 tarihli ve 26438 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kıyı Tesislerine İşletme İzni Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik hükümlerine tabidir.

Yat Limanı ve Balıkçı Barınakları
Madde 48- (1) Yat Limanı ve barınaklar ile buralara ait çekek yerlerinin ilgili oldukları mevzuata uygun işletilmesi, temiz, bakımlı, çevre ve deniz kirliliğine sebebiyet vermeyecek durumda olması zorunludur. Bu zorunlulukların yerine getirilmesinden yat limanı, barınak işletmecileri/kiracıları sorumludur.
(2) Liman Başkanlığının; yat limanı ve balıkçı barınaklara yönelik bu Yönetmelik kapsamındaki kontrol ve denetim yetkileri saklıdır.
(3) Uygun kapasiteye sahip yat limanları ve balıkçı barınakları için ihtiyaç duyulması halinde, ilgili kamu kuruluşları ile koordinasyon sağlamak kaydı ile diğer tip gemilerin yanaşma ve tahmil/ tahliye etmesine Liman Başkanlığınca izin verilebilir.

Tarama ve İskandil
Madde 49- (1) Liman tesislerindeki gemi yanaşma-bağlama sahaları ile diğer manevra alanlarının taranma ihtiyacı oluşması durumunda ilgili liman işletmeci kuruluş; faaliyetin ayrıntılarını, tarama faaliyetinde kullanacağı deniz vasıtalarını, faaliyetin süresini, faaliyet sırasında denizde, manevra alanlarında seyir, can, mal ve cevre emniyeti bakımından alacağı önlemleri yazılı olarak Liman Başkanlığına bildirmek zorundadır.
(2) Liman işletici kuruluşlar, gemi yanaşma-bağlama yerleri ile manevra sahalarının iskandil ölçümlerini düzenli olarak yaptıracak ve en son tashihi yapılmış haritalardaki derinlik ölçülerine uygunluğunu sağlamış olacaktır.
(3) Tarama sonucu çıkarılan maddeler: Liman Başkanlığının Bölge Müdürlüğüne teklifi üzerine ilgili kurum ve kuruluşların görüşleri alınarak denizde belirlenecek alanlara dökülebilir

Tehlike Oluşturan Gemi ve Deniz Araçları
Madde 50- (1) Liman Başkanlığı idari sınırları dahilinde, cinsi, tonajı ve bayrağına bakılmaksızın adlî mercilerce verilmiş haciz, ihtiyati tedbir veya seferden men kararları gibi hukuki işleme konu veya bir idari kararla yahut teknik eksikliği nedeniyle seferden alıkonulan veya herhangi bir sebeple iskele, rıhtım, marina ve benzeri yerlerde bağlı olarak veya demir yerlerinde bekleyen tehlike oluşturan, kumanda altında olmayan vb gemi ve deniz araçlarını, denize elverişli hale getirmek, denizde seyir, can, mal ve çevre emniyetini tehlikeye atmayacak tedbirleri almak/aldırmakla gemi ilgilileri yükümlüdür.

SEKİZİNCİ BÖLÜM
Denetim ve Cezai Hükümler
Denetimler
Madde 51- (1) Liman idari sınırları içerisinde bulunan Türk ve yabancı bayraklı ticari gemiler, seyir emniyeti ve deniz güvenliği ile gemi kaynaklı kirlenmenin önlenmesi amacıyla, Liman Başkanlığı denetim elemanlarınca bayrak ve liman devleti kontrol prosedürleri çerçevesinde ulusal ve uluslararası mevzuat hükümleri gerekleri doğrultusunda denetlenebilir.
(2) Denetleme sırasında durumları ulusal ve uluslar arası mevzuat hükümlerine uygun olmadığı anlaşılan gemilerin seferlerine izin verilmez, operasyonları durdurulabilir.
(3) Liman Başkanlığı İdari sınırları içerisinde faaliyet gösteren her ticaret gemisi, 4922 sayılı Denizde Can ve Mal Koruma Hakkında Kanunun 6.maddesi gereğince, Liman Başkanlığının düzenleyeceği bir program dâhilinde veya zaman, hal ve icaba göre denetlenir. Denetleme sonunda durumu mevzuat hükümlerine uygun olmayan gemi ve deniz araçlarının faaliyetine izin verilmez.

Pratika Alma
Madde 52- (1) Yakıt, su, kumanya ve diğer zorunlu ihtiyaçlarını sağlamak amacıyla ya da kötü hava koşulları nedeniyle limana gelen gemiler, limandaki yerlerinde serbest pratika almaksızın kırk sekiz saat kalabilirler. Bu süreden fazla limanda kalmak isteyen gemi kaptanları pratika almak zorundadırlar. Ancak kötü hava koşullarının kırk sekiz saatten fazla devam etmesi halinde kötü hava şartları nedeniyle demirde beklediği süre, kırk sekiz saatlik sürenin hesabında dikkate alınmaz.
(2) Transit hali bozulan gemiler; Mevzuatın gerektirdiği kontrollere tabi tutulur. Bu gemilerin limandan ayrılışında Liman Çıkış Belgesi alması zorunludur.
(3) Kırk sekiz saatlik süre içerisinde gemiler; arıza incelenmesi ve giderilmesi için uzman, teknisyen ve gerekli işçilerin gemiye getirilmesi, acentesinin görevi dolayısıyla gemiye girmesi, gemiye ait bir ihtiyacın sağlanması için kaptan veya personelin ya da gemiadamlarından hastalananların tedavi edilmek üzere karaya çıkarılması ve gerektiğinde hastaneye yatırılanların yerine yenilerinin alınması gibi haller, geminin transit niteliğini bozmaz.
(4) Transit durumda yapılan personel değişimlerinde gemiler, gemiadamı personel donatımı belgesinde belirtilen asgari nitelik ve sayı altına düşemezler.

İdari Yaptırımlar
Madde 53- (1) Liman idari sınırları içerisinde bulunan tüm gemi ve deniz araçları, bu Yönetmelik ile seyir güvenliği ve deniz emniyetini temin etmeye yönelik yayımlanmış diğer ulusal mevzuatın gereklerini yerine getireceklerdir. Uymakla yükümlü olduğu kuralları ihlal eden tüm gemi ve deniz araçlarına, 618 sayılı Limanlar Kanunu ve 4922 sayılı Denizde Can ve Mal Koruma Hakkında Kanun uyarınca idari işlem yapılır.
(2) Bu Yönetmelik hükümlerine veya seyir emniyeti ve deniz güvenliğini temin için yayımlanmış diğer Kanun, Tüzük ve Yönetmelik hükümlerine aykırı hareketi görülenler; Liman Başkanlığınca ya da Liman Başkanlığı adına görev yapan kamu görevlilerince düzenlenecek tespit tutanağı neticesinde, yirmi dört saat içinde Liman Başkanlığına davet edilir. Verecekleri savunmaya göre idari işlem uygulanması gerekli görülenler hakkında inceleme yapılır, belirlenen idari yaptırım kararı ilgiliye tebliğ edilir.
(3) Tespit tutanağı, idari yaptırım kararı ve tebligat usulleri Kabahatler Kanunu genel hükümlerine göre yapılır.

Deniz Kazalarının İdari Yönden İncelenmesi
Madde 54- (1) Deniz Kazalarını İnceleme Yönetmeliğindeki tanımına göre; çok ciddi ve ciddi nitelikteki deniz kazaları Liman Başkanlıklarınca idari yönden tahkik edilir ve sonucunda hazırlanan rapor, Liman Başkanlığının bağlı olduğu Bölge Müdürlüğüne gönderilir. Gemi ve liman ilgilileri Liman Başkanlığı incelemesine gerekli katkıyı yapmak ve işbirliğini sağlamakla mükelleftir.

DOKUZUNCU BÖLÜM
Son Hükümler
Yürürlükten Kaldırılan veya Değiştirilen Mevzuat
Madde 55- (1)……… Liman Yönetmeliği/Talimatı ve ekleri yürürlükten kaldırılmıştır.

Yürürlük
Madde 56- (1) Bu Yönetmelik Resmi Gazetede yayımlandıktan … sonra yürürlüğe girer.

Yürütme
Madde 57- (1) Bu Yönetmelik Denizcilik Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakan tarafından yürütülür.