Konut projelerinde makete, reklama aldanmayın.

Konut projelerinde makete, reklama aldanmayın,konut projesini ve firmayı çok iyi araştırın…Ev sahibi olmak Türk toplumunda hemen hemen herkesin rüyası… İster yeni bir projeden ister ikinci el, herkes başını sokacak bir konuta ihtiyaç duyar ya da her zaman kazandıran konuta yatırım yapmak ister. Ancak bu kolay bir karar değil, ince eleyip sık dokumak, birçok etkeni göz önünde bulundurmak ve çok araştırmak gerekiyor. Konutun bütçemize uygun olması, merkezi bir lokasyonda bulunması, çevresi, kamusal alanlara ve sosyal hayata yakınlığı gibi konular elbette önemli, ancak bunlardan daha da önemli olan hayati meseleler var… 27 yıldır inşaat sektöründe sayısız projeye imza atan Demir İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkanı Hamit Demir, tüketicilere konut satın alırken dikkat edilmesi gereken püf noktalarını hatırlattı. İnşaatın kalitesi ve taşıyıcı sistemin sağlamlığı bodrumda gizli! Sadece konut projesinin maketine bakarak, dış cephesine, manzarasına, banyosuna, mutfağına aldanarak ev satın almanın intihardan farksız olduğunu söyleyen Hamit Demir, “Tabi ki binanın cephesi, mutfağı, banyosu önemli, ama çok daha önemlisi binayı taşıyan, proje için yapılan düzgün bir statik projesi ve bu projenin doğru uygulanmış olması… Bundan emin olmak için önce mutlaka binaların bodrumuna bakılması gerekiyor. Çünkü binanın dış cephesi ve duvarları zaten kaplanmış olduğu için binanın taşıyıcı sistemi konusunda fikir veremiyor. Oysa bodruma bakarak; binanın taşıyıcı sistemini, kolon ile perde genişlik ve kalınlıklarını, kiriş saplantılarını, binanın asansör ve merdiven kovalarının perdelenmesi ve perde kalınlıklarını, bodrumların alan genişliklerini ve kaç bodrum olduğunu görmek mümkün. Ayrıca binada rutubet olup olmadığını ve eğer rutubet varsa su yalıtımının eksik ya da hatalı olduğunu anlamak da mümkün. Su yalıtımı hiç olmayan ya da standartlara uygun olarak yapılmamış olan binalar, suyun taşıyıcı sistemi korozyona uğratması yani paslandırması sebebiyle, kısa sürede proje aşamasındaki taşıma kapasitesini kaybediyor ve büyük bir depremle mücadele etme şansı kalmıyor.” dedi.
Kaygan ve riskli zeminlerde fore kazık sistemi şart! Hamit Demir, aynı şekilde bodrumların görüntüsü ve binanın büyüklüğüne göre yeterli bodrum olup olmamasının da önemine dikkat çekti. Demir, bodrumların aslında binaların inşaat kalitesi, zenginliği ve taşıyıcı sisteminin güvenilirliği konusunda önemli ipuçları taşıdığını söyledi. Demir, zemini sağlam olan bölgelerde tek bodrumun yeterli olabileceğini ama kaygan zeminlerde iki ya da üç bodruma ihtiyaç olduğunu ve fore kazık sistemi kullanılmasının da şart olduğunu belirtti. Konutu bağımsız expertizlere, firmayı bankaya sorun Binanın zemin etüdü raporuna da mutlaka bakılması gerektiğine işaret eden Demir, “2 el. otomobil almadan önce servise götürüyoruz ya da bir bilene soruyoruz. Büyük maliyetlerle satın aldığımız konutlar, daha da önemlisi canımızı emanet ettiğimiz inşaat firmaları ve projeleri konusunda ise gerektiği kadar araştırma yapmıyoruz. Sadece reklamlara ve reklam zenginliğine ya da makete bakarak ev almak yerine mutlaka bağımsız expertizlere, bir mimar ya da mühendise ve inşaat firmasının güvenilirliğini ölçmek için bankalara danışmak gerekiyor.” diye konuştu. Deprem Yönetmeliği kapsamında firmalara ağır yaptırımlar uygulanmalı Denetim sistemindeki eksiklikler nedeniyle çok büyük sorunlar yaşandığını hatırlatan Demir, Deprem Yönetmeliği kapsamında firmalara ağır yaptırımlar uygulanması gerektiğini belirtti. Tüketicilerin daha çok araştırma yapar ve sorgular hale gelmesinin de denetimlere ek olarak firmalar için büyük bir baskı olacağını söyleyen Sayin Demir, bu şekilde bir zincirin halkaları gibi inşaat sektörünün olması gereken kalite standartlarına erişeceğini ve daha büyük acıların önüne geçileceğini vurguladı. Demir, birçok yapı denetim firmasının da işini iyi takip edebilecek ve yeterli derecede kontrol edebilecek kalifiye elemanlarının olmadığını, mevcut düzen içinde iş alabilmek için yarış içinde olduklarını ve bu durumda denetim yaparken de görevlerinin gereğini tam olarak yerine getiremediklerini söyledi. Demir, bu konuda sektöre ve kamu otoritelerine çok büyük roller düştüğünün de altını çizdi.
Türkiye’de müteahhitlik mesleği sertifikalandırılmalı… Demir, ülkemizde müteahhitlik işinin sertifikalandırılması ve parası olan her kişinin değil, bir geçmişi olan firma ve müteahhitlerin konut üretmesi gerektiğinin üstünde önemle durdu. Demir, beklenen büyük İstanbul depreminin açacağı yaraların tahmin bile edilemeyecek boyutta olduğunu belirterek, başta İstanbul olmak üzere, nüfus yoğunluğu olarak topraklarının yüzde 95’i deprem kuşağında olan ülkemizde hem konut üreticilerinin hem de tüketicilerin daha duyarlı davranması gerektiğini belirtti. Reklama aldanmayın, firmanın geçmişine ve proje teslim sürelerine de bakın! Demir, bir inşaat firmasının çok reklam vermesinin firmanın güvenilir olduğu konusunda tek başına bir kriter olmadığını belirtti. Tüketicilerin, firmanın geçmişini incelemeleri gerektiğini belirten Demir, firmanın projelerini zamanında teslim edip etmediğinin, ev alanların memnun kalıp kalmadığının, satış sonrası hizmetin devam edip etmediğinin mutlaka araştırılması gerektiğini kaydetti. Demir İnşaat, 6 aydan sonra bile evden vazgeçenlere parasını faizi ile ödüyor Bankaların garantör olduğu projeleri tercih etmek çok daha mantıklı ve güvenli bir yol. Türk toplumunda çok yaygın olan “Paramı, evimi elinden alır, eşyalarıma haciz gelir” endişesinin tüketicide banka korkusu yarattığını söyleyen Demir, “Borcunu ödeyemeyene banka haciz getirmez, böyle bir durumda banka inşaat firmasını çağırır, bu müşterimiz ödemede sorun yaşıyor der ve çözüm üretir. Çoğu zaman firmaya borçlanmak daha tehlikeli olabilir. Biz Demir İnşaat olarak herhangi bir sebepten dolayı dairesini almaktan vazgeçen müşterimize parasını, hiçbir kesinti veya ceza uygulamadan hemen geri ödüyoruz. 6 ay içinde konutu almaktan vazgeçenlerin parasını kesintisiz iade ettiğimiz gibi, 6 aydan fazla süre geçmişse de konutun parasını faizi ile birlikte geri ödüyoruz.” dedi. Demir, tüketicilerin evden vazgeçerlerse ceza ödemeden paralarını geri alıp alamayacaklarına, senet verdilerse senetlerini alıp alamayacaklarına, bankadan kredi kullandıklarında ve ödeyemedikleri takdirde banka kredisinin firma tarafından kapatılıp kapatılmayacağına emin olmaları gerektiğini hatırlattı.

Yorumlar

Popüler Yayınlar