Kira gelirinin giderek artan cazibesi
Kira gelirinin giderek artan cazibesi
2012 yılı Mart ayında, kira geliri beyan edenlerin sayısı belli oldu.
Şükrü Kızılot
2012 yılında kira geliri beyan edenlerin sayısında yüzde 30’a yakın artışvar.
2010 yılı ili kıyaslandığında, artış oranı yüzde 61 oluyor.
DİĞERLERİ AZALIYOR
Tablo-I’de son 10 yılda kira geliri elde eden mükellef sayısı ile diğer mükelleflerin sayısı, artış ve azalış oranlarıyla birlikte gösterilmiştir.
Tablonun incelenmesinden de fark edileceği gibi, son 10 yılda;
- Gerçek usulde gelir vergisi mükellefi (bakkal, konfeksiyoncu, kitapçı, kırtasiyeci, ayakkabıcı, saatçi, gözlükçü, mobilyacı, lokantacı,avukat, doktor, mimar, çiftçi, kar payı ve temettü geliri elde edenler vs.) artmamış, aksine azalmış.
- Basit usule tabi esnaf sayısında yüzde 13, KDV mükellefi sayısında da yüzde 20 azalma olmuş!
- Kurumlar vergisi mükellef sayısında yüzde 16 artış olmuş.
- KİRA GELİRİ elde eden mükellef sayısında ise yüzde 224 oranı ile artış değil adeta “patlama” olmuş.
ARTIŞIN NEDENLERİ
Artış oranındaki patlamada, Maliye’nin etkili denetiminin, kiraların bankaya yatırılmasının ve özellikle bu yıl gönderilen “kira gelirinizi biliyoruz, beyanname verin. Yoksa cezalı duruma düşersiniz” yazılarının kuşkusuz büyük payıvar.
Ancak bir başka gerçeğinde “kira gelirinin dayanılmaz cazibesi” olduğunu göz ardı etmeyelim. Özellikle son yıllarda inşaat sektöründe ortaya çıkan patlama da bunun göstergesi. Tablo II’de bazı ülkelerle kıyaslamalı olarak, işyeri kira gelirlerine ve gayrimenkulün kaç yılda finanse edildiğine yer verilmiştir. Görüldüğü gibi, gayrimenkul yatırımının en cazip olduğu ülke, Türkiye..
Zaman zaman yaşanan ekonomik krizler, iş hayatındaki çalkantılar, zorluklar, para ve hapis cezasını gerektiren mevzuatlar ve bunlardan kaynaklanan riskler, insanları “100 birim yerine 50 birim gelirim olsun ama başım ağrımasın, çoluk çocuğum perişan olmasın” diye düşünmeye, gayrimenkule yatırıma, bono-tahvil, Eurobond ve mevduat faizine yöneltiyor.
Aşağıdaki iki tablo ve bu yöndeki gelişmeler, ekonominin farklı bir açıdan fotoğrafı olarak çok önemli..
2010 yılı ili kıyaslandığında, artış oranı yüzde 61 oluyor.
DİĞERLERİ AZALIYOR
Tablo-I’de son 10 yılda kira geliri elde eden mükellef sayısı ile diğer mükelleflerin sayısı, artış ve azalış oranlarıyla birlikte gösterilmiştir.
Tablonun incelenmesinden de fark edileceği gibi, son 10 yılda;
- Gerçek usulde gelir vergisi mükellefi (bakkal, konfeksiyoncu, kitapçı, kırtasiyeci, ayakkabıcı, saatçi, gözlükçü, mobilyacı, lokantacı,avukat, doktor, mimar, çiftçi, kar payı ve temettü geliri elde edenler vs.) artmamış, aksine azalmış.
- Basit usule tabi esnaf sayısında yüzde 13, KDV mükellefi sayısında da yüzde 20 azalma olmuş!
- Kurumlar vergisi mükellef sayısında yüzde 16 artış olmuş.
- KİRA GELİRİ elde eden mükellef sayısında ise yüzde 224 oranı ile artış değil adeta “patlama” olmuş.
ARTIŞIN NEDENLERİ
Artış oranındaki patlamada, Maliye’nin etkili denetiminin, kiraların bankaya yatırılmasının ve özellikle bu yıl gönderilen “kira gelirinizi biliyoruz, beyanname verin. Yoksa cezalı duruma düşersiniz” yazılarının kuşkusuz büyük payıvar.
Ancak bir başka gerçeğinde “kira gelirinin dayanılmaz cazibesi” olduğunu göz ardı etmeyelim. Özellikle son yıllarda inşaat sektöründe ortaya çıkan patlama da bunun göstergesi. Tablo II’de bazı ülkelerle kıyaslamalı olarak, işyeri kira gelirlerine ve gayrimenkulün kaç yılda finanse edildiğine yer verilmiştir. Görüldüğü gibi, gayrimenkul yatırımının en cazip olduğu ülke, Türkiye..
Zaman zaman yaşanan ekonomik krizler, iş hayatındaki çalkantılar, zorluklar, para ve hapis cezasını gerektiren mevzuatlar ve bunlardan kaynaklanan riskler, insanları “100 birim yerine 50 birim gelirim olsun ama başım ağrımasın, çoluk çocuğum perişan olmasın” diye düşünmeye, gayrimenkule yatırıma, bono-tahvil, Eurobond ve mevduat faizine yöneltiyor.
Aşağıdaki iki tablo ve bu yöndeki gelişmeler, ekonominin farklı bir açıdan fotoğrafı olarak çok önemli..
Yorumlar