TEMİNAT MEKTUBU NEDİR? İŞ YAŞAMINDA NASIL KULLANILIYOR?

TEMİNAT MEKTUBU NEDİR? İŞ YAŞAMINDA NASIL KULLANILIYOR?

Bankacılık ve finans enstrümanlarından biri olduğu halde likit mi, nakit mi, teminat mı, kredi mi  tartışmalarıyla hukuk adamları, bankacılar ve kamu kurumu yöneticilerinin aralarında tartıştığı bu kavramı acaba yeterince tanıyor muyuz? Teminat mektubu bir kredi olarak kullanılabilir mi? İş dünyası yeterince  kullanabiliyor mu? Kredi faizini haram sayan islami kesim tarafından, faizi olmadığı için  komisyon ve masraf karşılığı kesintileriyle alternatif bir kredi kaynağı mı? Bu yazımızda kafalardaki benzeri soruları biraz olsun yanıtlamaya çalışacağım.

Eğer banka ve finans kuruluşlarının web sayfalarına bakarsanız birbirine yakın olmakla birlikte farklı tarifler bulabilirsiniz. Yaptığımız incelemelerde Vakıfbank’ın tarifini, Dünya’da ki uygulamaların tümünü kapsamasa da, ülkemizdeki uygulanan şekliyle en özet ve kolay anlaşılır buldum. Ayrıca bankanın bu enstrümanı bir kredi olarak tanımlayarak “Teminat Mektubu Kredisi” şeklinde  başlık atması da bizim açımızdan daha uygun bir yaklaşım sergiliyor.

TEMİNAT MEKTUBU NEDİR?

 “Yurt içinde veya yurt dışında yerleşik gerçek ya da tüzel kişiler lehine bir malın teslimi, bir işin yapılabilmesi ya da bir borcun vadesinde ödenmesi v.b. konularda, sözkonusu yüklenimin yerine getirilememesi halinde, belirli bir tutarın kayıtsız şartsız ödeneceğinin bir mektupla taahhüt edildiği kredi uygulamasıdır.” http://www.vakifbank.at/index.php?id=544

TEMİNAT MEKTUBU ÇEŞİTLERİ NELERDİR?

Teminat mektubu çeşitleri banka web sayfalarında genellikle geçici ve kesin teminat mektupları, avans teminat mektubu, gümrük idarelerine verilen mektuplar olarak sayılıyor. Bayilik ve distrübutörlük için verilen mektuplarla, çok yaygın olmasa da Kira sözleşmelerine bağlı olarak verilen teminat mektuplarıyla karşılaşılmaktadır. Kapsam olarak limit içi ve limit dışı, süre olarak da süreli veya süresiz mektup tanımları yapılmaktadır.

TEMİNAT MEKTUBU TARAFLARI KİMDİR?

Yukarıdaki tarif ve açıklamalar gösteriyor ki bankadan teminat mektubu alabilmek için öncelikle üç tarafın olması (Garanti veren – BANKA, Garantiyi alan – MUHATAP ile Eylemi garanti eden tüzel kişi– LEHTAR) gerekirken, ortada MUHATAP ile LEHTAR arasında mal, gayrimenkul, teçhizat, taahhüt, v.b. konular için imzalanmış (Veya teminat mektubuna bağlı olarak imzalanacak.) bir sözleşmenin olması gerekmektedir. Eğer LEHTAR’ın bankada yeterli kredi portföyü yoksa, kendisine teminat ve/veya kefil olarak kredi portföyünü tahsis eden bir iş adamı veya yurt dışı finans kurumundan söz edebiliriz ki buna KONTRAGAN (Kontrgaranti)veya GARANTÖR (Garanti Veren) diyoruz. İleriki satırlarda bu dördüncü taraftan özellikle yurt dışı finans kuruluşu-bankalar konusunda değineceğiz.

YURT DIŞINDA TEMİNAT MEKTUBU ÇEŞİTLERİ.

Gelişmiş ülke banka ve finans kuruluşları ile Dünya ticari hayatına baktığımızda ise henüz ülkemizde tanınmayan farklı teminat mektubu çeşitlerine de rastlıyoruz. Bunların içinden en önemlileri aşağıdadır;

-         Özel metinli teminat mektupları,
-         Performans bond,
-         Stand by akreditif,

Özel metinli Teminat mektubu; Mektubu talep eden LEHDAR’ın kullanım amacına yönelik olarak bankası aracılığıyla yapacağı talebe göre, teminat mektubuna özel şart ve esneklikler konulması istenebilir. Örneğin: Nakde dönüştürülebilir, Kısmen / tamamen Devredilebilir, …. Yıl vadeli, gibi. Özellikle yurt dışı bankalardan sağlanacak KONTRAGAN veya GARANTÖR özelliklerdeki mektuplarda amaca uygun olarak bu tip taleplerde bulunulması gerekebilir.

Performans Bond; Belli bir işin veya performansın sonucuna göre verilen genellikle kısa vadeli 3-6 aylık mektuplardır. Ben Türk bankalarınca bu tip bir enstrüman kullanıldığını görmedim. Hatta bazı bankacılara söz ettiğimde ilk defa duyduklarını söylediler. Halbuki LEHDAR’ı, MUHATAP’ın eksik taahhütlerine karşı gereksiz yere ödeme sorumluluğundan kurtarabilecek bu yöntemin kullanılması halinde, Türk hukuk sisteminde dava konusu olan bir çok muvazalı konu başlamadan önlenebilecektir. Örneğin sporcu ve antrenörlere verilen vadeli teminat mektupları da sözleşmelerine eklenecek bir madde ile yeterli performans göstermedikleri takdirde ödeme yapılmayacağı veya kısmen yapılacağı şeklinde teminat altına alınabilir.

Stand by akreditif; İhracatçılar için geçerli olan akreditifin bu şekli de bir teminat mektubu olarak kabul edilmektedir.

SİGORTALI TEMİNAT MEKTUBU NEDİR?

Gelişmiş piyasalarda verilen teminat mektuplarının ortak özelliği sigortalı olmasıdır. Mektup miktarıyla sınırlı olmak üzere zarar karşılığı MUHATAP’a ödenir ancak, LEHDAR’ın ard niyetli ve sözleşmeye aykırı bir eylemi yoksa bu meblağ kendisinden tahsil edilmez. Sorun sigorta şirketinin avukatları tarafından ödeme yapıldıktan sonra incelemeye alınır. Eğer LEHDAR kasıtlı ve suçlu bulunursa, kendisine dönülecek ve/veya uluslar arası finans piyasalarında kara listeye alınacaktır.

Doğal olarak bu mektuplar, komisyon bedelinin dışında alınan sigorta bedeli nedeniyle daha masraflıdır.  Sigorta bedeli ise yapılan sözleşmenin niteliğine ve LEHDAR’ın risk durumuna göre değişebilir. Türkiye’de de Eximbank tarafından yurt dışında mütahitlik hizmetleri yapan firmalar için benzeri bir uygulama mevcut olup, mektubun bir kısmının karşılanması taahhüt  edilmektedir. Ancak burada mektubun haksız yere tahsil edildiğinin ispat sorumluluğu sigortalıya (LEHDAR) yüklenmektedir.

TEMİNAT MEKTUBU BİR KREDİ OLARAK KULLANILABİLİR Mİ?

Türk bankalarından alınan teminat mektubunun doğrudan kredi olarak kullanılması söz konusu değildir. (Avans teminat mektupları hariç.) Zaten sizin bankada bir kredi portföyünüz yoksa teminat mektubu kullanamazsınız. Kredi portföyünüz varsa da zaten kredi kullanabiliyorsunuz demektir. Ancak teminat mektubu ile bir bankanın ödeme taahhüdü desteği, satın alınacak mal ve hizmetlerde daha uzun vade, daha fazla satın alım kotası ve ek iskonto alınmasında fırsat yaratabilir. Bu da ticari faaliyetin gelişmesi ve karlılığın artması demektir. Hatta sermaye bağlanmadan minimum Finansman maliyeti ile iş yapabilme fırsatı doğacaktır. Keza MUHATAP’da, banka teminat mektubu aldığı için kendisini daha güvencede hissedecektir.

Yurt dışı bankalardan alınan teminat mektupları ise yukarıda açıkladığımız gibi KONTRAGAN veya GARANTÖR nitelikli mektuplardır. Eğer yurt dışı banka, yurt içindeki bir bankanın teminat mektubu düzenlemesi için mektup veriyorsa KONTRAGAN, yurt içindeki bankanın verdiği krediye karşılık teminat veriyorsa (Nakde dönüşebilen diye de bilinir.) GARANTÖR diye adlandırılır. İşte GARANTÖR özellikli bir teminat mektubu üstelik TOP 100 veya daha iyi dereceye sahip banka tarafından verilmişse, kesinlikle en iyi şartlarda kredi kullanımı için bir fırsattır. Diğer bankalardan alınacak mektuplarda ise yurt içi bankanın veya ulusal bankalardan birinin muhabirlik ilişkisi aranarak kredilendirme yapılır.

TEMİNAT MEKTUBU KREDİ OLARAK KULLANILDIĞINDA MALİYETİ NEDİR?

Yukardaki açıklamalardan sonra belki de hemen akla gelebilecek soruyu yanıtlamaya çalışacağım. Daha önce de açıkladığım gibi yurt dışından alınan teminat mektupları sigortalıdır. Aslında yurt dışı finans işlemlerinde bankalar riski üstlenmedikleri için, kredi ve/veya teminat mektuplarını mutlaka bir sigorta şirketi üzerinden geçirirler. Bankalar sadece finans trafiğini yönetir. Teminatlama işini sigorta şirketlerine bırakmışlardır. Ülkemizde neredeyse her bankanın bir sigorta şirketi olduğunu biliriz. Yurt dışında da sigorta şirketlerinin bankaları (Finans kuruluşları) var dersek yanlış olmaz.

Diyelim ki 3 yıl vadeli bir teminat mektubu talebimiz var. Sigorta bedeli % 15, her yıl için % 1 uzatma komisyonu ödemeli olsun. Bize 3 yıllık maliyeti % 17 dir. Aracılık v.b. maliyeti ile % 18. Yıllık maliyeti 18/3= % 6 eder. Eğer siz bu mektubu bankanıza GARANTÖR teminat olarak verirseniz, kullanacağınız kredinin maliyetini de üzerine eklemeniz gerekir. Bu durumda karşılaştırmayı ödediğiniz vade farkı veya çek kırdırma maliyeti ile yapmanız gerekir. Ancak siz bu mektubu üstlendiğiniz 10.000.000 USD lık ve üç yıl süreli bir taahhüdün, % 10 avansını almak için kullanırsanız, avans kullanma maliyetiniz % 18, işin toplamı içinde ise maliyetiniz % 1,8 olacaktır. Eğer karlılığınız % 20 civarında ise % 1,8’lik maliyet önemlimidir? Hatta siz bu maliyeti elinizdeki peşin parayı kullanarak düşürdüğünüz diğer satın alım avantajlarıyla gideremez misiniz?

İSLAMİ KESİM AÇISINDAN TEMİNAT MEKTUBU KOMİSYONU CAİZMİDİR?

Ülkemiz iş yaşamında giderek ağırlığını hissettiren finans kuruluşları ve islami geleneklere göre ticaret yapmaya özen gösteren iş adamları için faiz haramdır görüşü hepimizce malum. Bu konuda muhtelif görüşler olsa da, islam hukuku profesörü sayın Hayrettin KARAMAN’a göre, teminat mektubu kefaleti fertler arası kefaletten farklı olup, kefaleti veren banka ve finans kuruluşlarının yaptıkları işlerden dolayı aldıkları komisyon, masraf karşılığı olarak görülmelidir. http://www.hayrettinkaraman.net/sc/00124.htm Teminat mektubunun sigorta masrafı ise zaten gider olarak yazılıp, islami geleneklere de aykırı olmadığından bir sakınca doğurmamaktadır. O halde “ya kendi öz sermayen veya ortağının sermayesi ile iş kurarak, yatırım yapabilirsin” görüşünün hakim olduğu bu girişimciler için teminat mektubu kullanarak kredilendirme sistemi çok daha uygun bir finansman modeli olarak ortaya çıkmaktadır.

İŞ DÜNYASI TEMİNAT MEKTUBUNU YETERİNCE KULLANABİLİYOR MU?

Ulusal bankalarda kredisi olan şirketler, teminat mektubu avantajlarından yararlanabilmektedir. Genellikle ihaleye girmek için kullanım yaygındır. Mal alımı, borç öteleme gibi kullanım alışkanlıkları yeterli değildir. Kredi Garanti Fonu gibi kuruluşlar ise yetersiz olup, son dönemde KGF’nin kaynakları arttırılarak cazip hale getirilme girişimleri görülmektedir. Ancak formalitelerin yoğunluğu ve uzunluğu nedeniyle iş adamlarınca cazip bulunmamaktadır. Hala ipotek teminatı ve sicili bozuk olmayan kefil gibi taleplerle iş adamlarımız önüne engeller çıkarılmaktadır.

Yurt dışı bankalardan teminat mektubu almak da çok yaygın bir uygulama değildir. Halbuki elinde bir sözleşmesi olan işadamı, Türkiye’de temsilcisi olan bir yurt dışı banka veya finans kuruluşundan teminat mektubu temin edebilir. Bu konuda aracılık hizmeti veren ciddi kuruluşlar az da olsa vardır. Kanımca önümüzdeki yıllarda bu tip aracı kurum ve kuruluşların sayısında artışlar olacaktır. En azından AB’nin uyum yasaları çerçevesinde sigortacılık sektörünün ülkemizde de gelişmesine paralel olarak, ulusal bankalarımız verecekleri kredi ve teminat mektuplarında, gelişmiş batılı ülkelerdeki uygulamalara benzer sigorta teminatı oluşturmaya başlayacaklardır. Henüz BASEL II kriterlerini dahi uygulama konusunda 2007 başlangıç yılı olarak kabul edilmesine rağmen alacağımız çok yol varken, fazla iyimserlik olarak bu temennime katılmayanlar olabilirse de, yabancı bankaların artan birleşme talepleri karşısında, bizim geleneksel bankacılık alışkanlıklarımızın çok kısa sürede değişebileceğini düşünüyorum. Aslında neredeyse tüm bankalarımız BASEL II hazırlıklarını tamamlamıştır. Başta KOBİ’ler olmak üzere iş dünyamız ise hala gelişmeleri takip etmekte zorlanmaktadır.

Yorumlar

Popüler Yayınlar