27 Eylül 2010 Pazartesi

ARSA PAYI KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİ

ARSA PAYI KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİ




Bir taraftan..... İli, ....... İlçesi, ........ Mahallesi, ..... Sokağında kain imarın... Ada, .... Parselini teşkil eden taşınmazın malikleri............ ile diğer taraftan müteahhitler...................... arasında aşağıdaki şartlarla bir inşaat sözleşmesi yapılmıştır. Bu Sözleşmede taraflardan taşınmaz malikleri (Mal sahibi) ve müteahhitler (Müteahhit) olarak anılacaklardır.



1- Konu:



Sözleşmenin konusu, imarın....... Ada, ....... Parselinde mevcut üç katlı betonarme binanın müteahhit tarafından yıkılması, yerine mal sahibinin isteği doğrultusunda çizilecek projeye göre yeni bir binanın yine müteahhit tarafından inşasıdır. Yapılacak binada dört mağaza ve apartman girişini havi bir zemin kat, mağazalarla irtibatlı dört ticari depoyu havi birinci bodrum kat, kalorifer dairesi, hidrofor, yakıt deposu ve sığınağı havi ikinci bodrum kat ile her katta iki daireye havi beş normal kat olacaktır. Kapıcı Dairesi Projenin tanzimine göre birinci veya ikinci bodrum katta yapılacaktır.



2- Yer Teslimi:



Taşınmaz müteahhide mal sahibi tarafından boş olarak teslim edilecektir.



3- İnşaatın Niteliği:



İnşaat, bu Sözleşmeye ve onun ayrılmaz bir parçası olan ekli teknik şartname esaslarına göre yapılacaktır.



4- Binanın Bölüşülmesi:



Yapılacak bina mal sahibi ve müteahhit arasında yarı yarıya bölüşülecektir. Bu bölüşmede iki mağaza ile üzerine isabet edecek 5 daire birinci grup ve diğer mağazalar ile üzerine isabet edecek 5 daire ikinci grup sayılacak ve bu iki gruptan birini tercih hakkı mal sahibine ait olacaktır. Proje düzenlenirken gruplar arasında denge sağlanacaktır.



5- Yıkım, Hafriyat ve İnşaatta sorumluluk:



Mevcut binanın yıkımı ile hafriyat ve yeni binanın yapımı sırasında veya yapımından ötürü komşulara veya diğer üçüncü kişilere verilecek her çeşit zararlar ile iş kazalarından doğacak zararlardan müteahhit sorumludur. Mal sahibi aleyhine bu nedenle bir dava açıldığında bu dava müteahhide ihbar edilir. Bu takdirde müteahhit mal sahibi makamına kaim olarak davayı takip eder.



6- Giderler:



İnşaat için gerekli her çeşit malzeme bedelleri, işçilik ücretleri, proje giderleri, sigorta primleri ve cezalar, vekâlet ve tapu giderleri, cins tashihi ile kat irtifak ve mülkiyeti tesisi giderleri ve her çeşit vergi, resim ve harçlar, bu sözleşmede aksine bir hüküm olmadıkça müteahhide aittir.



7- Vergiler:



2002 yılı dâhil olmak kaydı ile emlak vergisi, .....................vergileri mal sahibi ve müteahhit arasında eşit olarak bölüşülecektir. Ancak bunlardan arsa sahibinin payına düşeni de önce müteahhit ilgili idareye verecek ve iş bittikten sonra mal sahibi bu borcunu müteahhit ilgili idareye verecek ve iş bittikten sonra mal sahibi bu borcunu müteahhide ödeyecektir. Müteahhit, bu ödemeyi yapmazdan en az 3 gün önce İdareye karşı ihtirazı kayıt dermeyan edebilmesi için durumdan mal sahibini haberdar edecektir. İleride bunların geri verilmesi halinde, geri verilecek miktar mal sahibi ve müteahhit arasında eşit olarak bölüşülecektir.



Müteahhide ait bağımsız bölümlerin satışından ötürü mal sahibi adına gerçekleşecek....................................... vergisi ve.............................. vergisi müteahhide aittir.



Arsa sahiplerine kalan bağımsız bölümlerin................... vergisi ile.......................... vergisi kendisine aittir. Ancak, mevcut betonarme bina yıkıldıktan sonra taşınmazın cinsi arsaya çevrildiğinde değeri................... Lira gösterileceğinden müteahhidin kendisine ait bağımsız bölümleri arsa olarak başkalarına satışında bunların tamamının satış bedellerinin toplamı............................ Liraya ulaşacaktır.



8- Müteahhide ait bağımsız bölümlerin satışları:



Cins tashihinin yapılmasından ve kat irtifakının kurulmasından sonra mal sahibi, zemin hariç birinci kat tavan betonunun dökülmesiyle iki adet dairenin, çatı betonunun dökülmesiyle bir adet dairenin, duvarların örülmesi ve doğrama kasalarının takılmasıyla iki adet dairenin, iç ve dış kaba ve ince sıvalar ile kalorifer ve sıhhi tesisatın başlamasında mağazanın, doğramaların tamamen takılması, fayans ve döşemelerin tamamlanması ve sıhhi müteahhit tarafından istenildikçe satışın her kademesi için arsa sahibi, müteahhide vekâlet verecektir. Kat irtifakının kurulması için gerekli belgeleri müteahhit hazırlayacaktır.



9- Bedelin Değişmeyeceği:



Evvelce tahmin olunamayan veya tahmin olunup da iki tarafça nazara alınmayan haller ve özellikle malzeme fiyatları ve işçi ücretlerindeki artışlar için yapılmasına engel olursa veya yapılmasını son derecede işgal ederse, müteahhit bedelin artırılmasını veya Sözleşmenin feshini yahut şartlarda bir değişiklik yapılmasını isteyemez. Müteahhit, her ne olursa olsun işi kararlaştırılan bedelle yapmağa mecburdur.



10- Başkasına devir yasağı:



Müteahhit aldığı işi başkasına devredemez; vekâleten de olsa başkasına yaptıramaz. Aksi halde mal sahibi Sözleşmeyi feshe yetkilidir.



11- İşin Teslimi:



Müteahhit yer tesliminden itibaren en geç on beş ay içerisinde yapı kullanma izin belgesini almaya hazır olacak biçimde işi bitirmeye ve mal sahibine teslime mecburdur. Ancak yer teslimi inşaat mevsimi bittikten sonra yapılırsa bu süre, yeni inşaat mevsimine girildiğinde başlar. İnşaat mevsiminden amaç, o yılki don olayının bitmesiyle başlaması arasında geçen süredir. İşin bitirilmesinden amaç ise, suyun, havagazının, elektriğin bağlanmaya hazır olması, kanalizasyon irtibatının sağlanması, asansör ve hidrofor tesisatının projesine uygun olarak yapılmış olması, teknik şartnameye göre bütün tesislerin tamamlanmış bulunması ve territuvarın düzenlenmesidir.



12- Eksik ve Kusurlu İşler:



Yapılacak binadaki eksik ve kusurlu işlerden dolayı müteahhit sorumludur. Mal sahibine kalan bağımsız bölümlerle ortak yerlerde, işin teslimi veya kabulünden sonra çıkacak eksik ve kusurlu işler bunlar hemen ihbar edilmemiş olsa bile, müteahhit bunların bedelsiz olarak tamamlayacak veya düzeltecektir. Müteahhidin sattığı bağımsız bölümlerin alıcıları tarafından eksik ve kusurlu işlerden veya satış ile ilgili her çeşit uyuşmazlıklardan dolayı mal sahibine yöneltilecek bütün iddialardan müteahhit sorumludur. Mal sahibi aleyhine bu nedenle açılacak davalarda da 5 inci madde hükmü uygulanır.



13- Geç Teslim:



Müteahhit 11 inci maddede gösterilen günde ve şekilde işi bitirip teslim edemediği takdirde kira yoksunluğu olarak mal sahibine her ay için 1.000.000.000.-TL (bir milyar Türk Lirası) gecikme tazminatı vermeye mecburdur. Bu gecikme üç ayı geçtiği takdirde mal sahibi, sözleşmeyi feshederek yoksun kaldığı gerçek kira karşılığını ve diğer zarar ve ziyanını istemek ve ayrıca eksik ve kusurlu işleri müteahhit hesabına tamamlattırmak ve düzeltmek hakkına sahiptir.



14- İnşaat Sırasında Kontrol:



Mimari proje ile betonarme, kalorifer, elektrik, havagazı ve su tesisat projelerinin birer ozalit kopyası mal sahibine verilecektir. Mal sahibi bir fen adamı eli ile inşaatın sözleşme ve teknik şartname ile projelere uygun yapılıp yapılmadığını her zaman kontrol ettirebilir. Aykırı olan hususları müteahhit derhal uygun hale getirmeğe, yanlışlıkları düzeltmeğe ve malzemeyi değiştirmeğe mecburdur.



15- Diğer bazı şartlar:



Apartmanın adı................................ olacaktır. Apartmanın girişine reklam, ilân ve camekân gibi tesisler konulmayacaktır. Yönetim Planı tarafların ittifakıyla yapılacak ve bu plan düzenlenmeden satış yapılmayacak ve alıcıların planı kabulleri müteahhitçe sağlanacaktır. Kapıcı tarafların ittifakıyla tutulacaktır.



16- Özel Vekâlet:



İnşaat dolayısıyla İmar Müdürlüğüne, Fen İşleri Müdürlüğüne, Elektrik ve Havagazı İşletmesi Müdürlüğüne, cins tashihi ve kat irtifakının kurulması ile sınırlı olarak Tapu Sicil Müdürlüğüne yapılması gerekli müracaatlar için mal sahibi, müteahhide özel bir vekâlet verecektir.



17- Mes'uluyetin müteselsil olacağı:



Müteahhitlerin mal sahibine karşı mesuliyeti müteselsilindir.



18- Tebligat adresi:



Mal sahibinin adresi............................... ve müteahhidin adresi............................... dir.



19- Uyuşmazlıkların çözümlenmesi:



Uyuşmazlık halinde... ............................ Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkili olacaktır.

Bu sözleşme .../.../...... gününde akdedilmiştir.





Mal sahipleri Müteahhitler



.................................................... .......................................................





TEKNİK ŞARTNAME



1- Bina, arsanın azami inşaat sahası ve kanuni çıkma haklarından yararlanmak suretiyle yapılacaktır ve betonarme, karkas, doğalgazlı, asansörlü ve hidroforlu olacaktır.



2- Bina taşıyıcı sistemi, betonarme karkas olarak Bayındırlık Bakanlığının teknik ve statik şartnamelerine uyularak hesap ve inşa edilecektir. İnşaatın beton kısımlarında ..................... tarafından üretilen betonlar kullanılacaktır. Binanın yapımında ................ marka kalıplar kullanılacaktır..



3- İç ve dış duvarlar Çorum#8217;daki .................. fabrikasında üretilen tuğlalarla örülecektir. Bütün sıvalar alçı ve çimento takviyeli harçla yapılacaktır.



4- Odaların Döşemeleri birinci kalite ............. marka parkeden yapılacaktır.



5- Çatı ....... marka .......... tipi kiremitle örtülü oturtma çatı olacaktır.



6- Çatı altı döşemesi üzerine kalorifer projesine göre ... cm. kalınlığında izocam kullanılacaktır.



7- Doğalgaz tesisatında isteğe göre ....................marka radyatör kullanılacaktır. Dairelere Demirdöküm marka kombiler takılacaktır.



8- Binada sıhhi tesisat projesine göre hesaplı su deposu ve hidrofor tesisatı olacak ve her bağımsız bölümün (daireler, mağazalar ve kalorifer dairesi) ayrı bir su sayacı takılı olarak bulunacaktır.



9- Pis su boruları bina dışına çıkıncaya kadar gereğine göre pik döküm boru ve pimaş olacaktır. Mutfak, banyo ve WC iyice izole edilecek WC boruları aynen çatı dışına kadar hava borusu olarak uzatılacaktır.



10- Bütün sıhhi tesisat armatürleri K.C.A. marka olacaktır.



11- Merdiven basamakları ................... marka mermerden yapılacaktır.



12- Apartman girişinde döşeme ve duvar kaplaması uygun renkte tabii mermer olacaktır.



13- Merdiven boşluğunda duvarlar dyo cinsi boya veya yağlı boya olacaktır.



14- Merdiven korkulukları demir imalât üzerine sert ağaç ahşap küpeşte olacak ve küpeşteye cam cila yapılacaktır.



15- Normal katlarda pencere doğramaları birinci Pimapen marka doğrama olacaktır. Zemin katta ön cephe doğramaları alüminyum profil madeni doğrama olacaktır. Pencere denizlikleri mermer olacaktır.



16- Kapı kasaları birinci sınıf Pimapen marka doğrama olacaktır.



17- Cam kalınlıkları en az 3 mm. olacak, boşluk ebadına göre kalınlıklar tayin edilecektir. Kapı ve pencere camları çift cam olacaktır.



18- Bina ön cephesi brüt beton veya mermer kaplama, yan ve arka cepheler gereğine göre brüt beton veya çimento serpme olacaktır. Brüt beton yüzeyler akrilik esaslı boya ile boyanacaktır.



19- Mağaza ve dairelerde bütün duvarlar alçı saten yapılacaktır. Dairelerin salonları şampanya rengi yağlı boya yapılacaktır. Diğer odalar ise beyaza boyanacaktır. Tavanların kenarları alçı ile kaplanacaktır.



20- Duş-W.C. lerde duvarlar tavana kadar karo fayans kaplama olacak, sığdığı takdirde bir adet duş teknesi ve borulu banyo bataryası, yerine uygun ebatta birinci sınıf beyaz fayans lavabo, iki adet lavabo musluğu, beyaz fayans etajer, ayna, alafranga beyaz fayans helâ taşı, klozet kapağı otomatik rezervuar, tahrat musluğu, beyaz fayans gömme kâğıtlık, beyaz fayans sabunluk, askılık ve topraklı monofaze piriz bulunacaktır.



21- Mutfakta tezgâh üzeri dört sıra ve fırın yeri ayni yükseklikte beyaz karo fayans kaplama, bir metrelik tek gözlü çelik eviyeli tezgâh, üzerine eviye bataryası, tezgâh üzerine ayni cins çelik dolap, fırın üzerine aspiratör takılacak ve iki adet topraklı monofaze priz bulunacaktır.



22- Mağazaların depolarında W.C. ve lavabolar dairelerdeki gibi olacaktır.



23- Dâhili televizyon anteni, telefon ve elektrik tesisatı yapılacak, her odada da bir telefon ve monofaze elektrik prizi bulunacaktır. Mağazalarda yeteri kadar monofaze prizle beraber bir adette trifaze priz bulunacaktır. Her mağazaya iki adet müstakil telefon prizi konacaktır. Dairelerden kapıcıyı çağırmak için numaratörlü tesisat ve sokak kapısına zil yapılacaktır. Bütün elektrik sigorta tabloları saç kutu içinde olacaktır.



24- Dairelerde mutfaklara uygun boy otomat takılacaktır. Ocaklara bağlanmak için doğalgaz tesisatı yapılacaktır.



25- Daire kapılarına gömme kilit, uygun tokmak ve dürbün konacaktır.



26- Apartman girişinde bağımsız bölüm sayısı kadar çelik veya formika gömme posta kutusu yapılacak, ayrıca baş tarafa camekânlı bir ilân yeri konacaktır.



27- Binaya konacak asansör 4 kişilik .............................. marka asansör olacaktır.



28- Bütün malzeme ve işçilikler birinci sınıfı olacaktır.



Bu teknik şartname taraflar arasında akdedilen .../.../...... günlü inşaat sözleşmesine ek olarak düzenlenip imza altına alınmıştır. ../.../...





Mal sahipleri Müteahhitler



................................................ ...................................................

27 Ağustos 2010 Cuma

1-Kayyım ve gaip ne demektir?



1-Kayyım ve gaip ne demektir?

Kategori: islemler

1-Kayyım ve gaip ne demektir?

Kayyım; gaip kişilerin mal varlıklarını dürüstlük ilkesinden sapmadan, bencilce ve hoyratca kullanmadan, basiretle idare eden kişidir.

Gaip; ikametgahında veya malının başında bulunmayan, yapılan araştırmalarda nerede olduğu bilinmeyenlerdir.



2-Hangi hallerde kayyım atanır?

İdare kayyımı ile ilgili mevzuat medeni kanunun 427.maddesinde belirtilmektedir. İdare kayyımı olarak kimlerin atanacağı hususunda mevzuatta herhangi bir açıklama olmadığından Sulh Hukuk Hakiminin takdirine bırakılmıştır. Sulh Hukuk Hakimi kayyımlık yapabilecek herhangi bir kişiyi (esnafı, muhasebeciyi, emekli memuru, avukatı vs.) atayabiliyordu.

Ancak 27.05.1989 tarihli 20177 sayılı Resmi Gazete de yayınlanan 3561 sayılı yasa hükümlerine göre bu uygulamaya son verildi. Sulh Hukuk Mahkemesi medeni kanunun 427.maddesinin 1. bendine göre; kayyım tayin etmeden önce mahallin en büyük mal memurundan, idaresi kimseye ait olmayan mallar üzerinde Hazinenin hak ve menfaati bulunup bulunmadığının araştırılmasını ister, araştırma sonunda Hazinenin hak ve menfaati söz konusu ise mahallin en büyük mal memurunu kayyım olarak atar.

Mahallin en büyük malmemuru, yani kayyım olarak atanacak kişi, illerde Defterdar ve ilçelerde Malmüdürüdür.

İdare kayyımlığının atanacağı haller aşağıda açıklanmıştır.

- Bir kimse uzun süreden beri ortada görünmüyor ise ortada kalmış mallar herhangi bir şahıs tarafından yönetilmiyorsa, (kişinin gaipliği mahkeme kararıyla tevsik edilmesine gerek yoktur. ) mal varlığının yönetimi için kayyım atanır.

- Mal sahibi malını doğrudan doğruya yönetemiyorsa vekil atayamıyorsa, vasi tayinine gerek görülmüyorsa kimsesi yoksa hastaneye veya bakım evine yattığı süre içerisinde kendisinin mal varlığının yönetilmesi için kayyım atanır.

- Mal varlığına sahip kişinin ölümü halinde;

a- Ölüme bağlı durumlarda; mirasçıların dağınık hallerde oluşu, adresleri belli olmayan, sağ olup olmadığı bilinmeyen veraset ilamı çıkarılana kadar veya kanuni mirasçıları belli olana kadar (terekeye) mal varlığının yönetimi kayyım tarafından yapılır.

b- Ölüme bağlı durumlarda; Mirasçılar arasında doğmamış ceninin bulunması halinde, ceninin sağ

veya ölü olarak doğup doğmayacağı bilinmediğinden ceninin doğumuna kadar mal varlığının yönetimi

kayyım tarafından yapılır.

- Dernek , Vakıf (Özel veya Tüzel) Ortaklıklarda bazı noksanların bulunması, yönetim kurullarının görevden alınması, Genel kurul toplantılarının yapılamaması, yeni yönetim seçilememesi veya seçilmiş yönetim iptal edilmiş olması hallerinde mal varlığının yönetimi kayyım tarafından yapılır.

- Belli bir iş için toplumun genel menfaati için toplanan yardımların, harcama koşul ve şartlarının belli olmasına kadar mal varlığın yönetimi kayyım tarafından yapılır.



3-Kayyım tayini için hangi hallerde ve nereye müracaat edilir?

Dava Nedeniyle Müracaat

Adli mercilerde davası olan taşınmaz malların tapu maliki veya paydaşlarından birine tebligat yapılmaması nedeniyle davada taraf oluşması ve gaibin haklarının korunması için dava açılan mahkeme tarafından kayyım atamaya yetkili Sulh Hukuk Hakimliğine müracaat eder. Veya dava açan kişiye yetki verir, davacı Sulh Hukuk Hakimliğine müracaat eder.

Örneğin;

a) Tam hisseli bir taşınmaz malı kamu kuruluşlarından biri kamulaştırmaya karar vermiş, ancak tapu maliki ortada olmadığından kamulaştırma evrakları tebliğ edilememiştir. Bu durumda tapu malikine kayyım tayini yapılır.

b) Hisseli bir taşınmaz malın paydaşlarından birinin ortaklığın giderilmesi (izale-i Şuyuu) davası açtığında paydaşlardan birinin tüm aramalara rağmen bulunamaması halinde H.U.M.K. göre taraf oluşturulması için bu paydaşlara kayyım atanır.



Kayyım atayan mahkemeye herhangi birinin ihbar müracaatı

Uzun zamandan beri taşınmaz malın kullanılmaması nedeniyle sahipsiz kalan bir taşınmaz mal çevre için bir tehlike arz ediyor ise; veya taşınmaz malın maliki veya mirasçısı olan kişi tarafından taşınmaz mal kiraya verilmiş, fakat bir süre sonra tapu maliki veya mirasçısı kiracıya herhangi bir haber vermeden ortadan kaybolmuş ise taşınmazı kullanan kişinin doğrudan kayyım atayan mahkemeye ihbar ederek müracaatta bulunması ile kayyım atanır.





Kayyım Bürosuna müracaat

Kayyım Bürosu Başkanlığına yapılan her türlü müracaat ve ihbarlar değerlendirilerek; taşınmaz malın malikinin veya hissedarının bulunamaması, haber alınamaması, ölmüş ise varisinin olmaması hallerinde Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılarak Defterdarının kayyım olarak atanması sağlanmaktadır.



4- Kayyımın görevleri nelerdir?

Kayyım atanan en büyük mal memuru kendi kayyımlık görevi sırasındaki işlem ve eylemlerden kayyım atayan mahkemeye karşı sorumludur. Mal memurunun değişmesi halinde yeni atanan mal memuru değişikliği Kayyım Bürosunun yazısı ile Sulh Hukuk Hakimliğine bildirilir. Sulh Hukuk Hakimi ek karar ile yeni mal memurunu kayyım atar.

Kayyım, kayyım atayan mahkemeye her takvim yılı sonunda, faaliyet raporu vermek zorundadır.

Kayyım idare ettiği malların ayni ile ilgili (tevhit,ifraz,kat mülkiyeti, cins tahsisi,kamulaştırma vs.) icraatlarında kayyım atayan mahkemeden icraattan önce yetki ister.



5-Kayyımlık hangi hallerde ve nasıl sona erdirilir?

Malların idaresi için atanmış olan idare kayyımlığında işin sonuçlanması ile kayyımlık kendiliğinden otomatik olarak sona ermez . (Gaibin ortaya çıkması, Taşınmaz malın satılması, kamulaştırılması) Kayyım görevinin bittiğine dair raporunu Kayyım atayan mahkemeye vermesi üzerine kayyım atayan mahkemece kayyımlığı sona erdirilir.

Sulh Hukuk Hakimliğince atanan kayyım görevine devam ederken kayyımlığın sona erdirilmesi Asliye Hukuk mahkemesince yapılması gerekir.





6-Kayyım tayin edilen taşınmaz malın kamulaştırılmasının istenmesi halinde yapılacak işler nelerdir?

Kayyımla idare edilen taşınmazmalın kamu kurum ve kuruluşlarınca kamulaştırılmasında öncelikle şu hususlara dikkat edilir:

- Kamu yararı kararı

- Kamulaştırma komisyonu bedel takdir kararı

- Kamulaştırma komisyon kararında ki bedelin tamamının kayyım adına Devlet bankalarından birine yatırıldığına dair dekont

- a, b, c maddelerindeki belgelerin noter kanalı ile tapu maliki kayyıma tebliğ edilmesi

Kayyıma tebliğ edilen bu belgelerin tebliğ tarihinden itibaren 3 işgünü içinde kayyım bilirkişisine yazılır. Taşınmazmalın kamulaştırma değerinin belirlenmesi istenir.

Kayyım bilirkişisi 3 gün içinde taşınmazmalın kamulaştırma değerini tespit eder. Kayyım Bürosu Başkanlığına yazılı raporla bildirir.

Kayyım bilirkişisinin tespit ettiği değer ile kamulaştırma komisyonunun takdir ettiği değer kayyım memurunca kontrol edilir. Kamulaştırma komisyonunun değeri yüksek ise bedel artırım davası açılmaz. Kayyım bilirkişisinin tespit ettiği değer kamulaştırma komisyonunun takdir ettiği değerden yüksek ise; kamulaştırma belgelerinin birer örneği bir yazıya bağlanarak Muhakemat Müdürlüğünden bedel artırım davası açılması talep edilir.

Kamulaştırma komisyonunun takdir ettiği bedel ile kayyım bilirkişisinin tespit ettiği değer aynı ise; bedel artırım davası açılmaz. Bu durumda tüm belgelerin birer örneği yazıya bağlanarak kayyım atayan mahkemeye gönderilir.

Kayyım atayan mahkemeden kamulaştırma bedelinin kayyım tarafından çekilmesi ve kayyım hesaplarının bulunduğu bankaya yatırılmasını ister. Aynı zamanda Tapu Sicil Müdürlüğünden kamulaştırma yapan kurum adına ferağ verilmesi için kayyıma yetki verilmesini ister. Kayyım adına alınan yetkinin Kayyım tarafından Kayyım Büro Başkanına devri için olur alınır. Kayyım Büro Başkanı tarafından Tapu Sicil Müdürlüğünden takrir verilir ve yapılan bu işlemlerin sonucu bilgisayara tanımlanır.



- İzale-İ Şuyuu (Ortaklığın Giderilmesi) davalarında yapılacak işlemler nelerdir?

Kayyımın paydaş olduğu taşınmazmallara diğer paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılan davalarda yapılan tebligat üzerine Kayyım atayan mahkemenin kararı, tapu kaydı bir yazıya bağlanarak Muhakemat Müdürlüğüne gönderilir. Davaya Hazine avukatının katılması sağlanır.

Davanın keşfine Kayyım temsilcisi olarak tespit memurlarından birisi katılır. Keşif sonunda bilirkişi tarafından düzenlenen rapor Kayyım Bürosuna tebliğ edildiği tarihten itibaren 2 gün içinde incelenir ve bu süre içinde Kayyım bilirkişisi tarafından bedel takdiri yapılması istenir. Mahkeme bilirkişisinin takdir ettiği satış değerinden Kayyım bilirkişisinin takdir ettiği satış değeri yüksek ise mahkeme bilirkişisinin düzenlediği rapora itiraz edilir.

Satışına karar verilen taşınmazmalın mahkeme kararı kesinleştikten sonra satış dosyası Satış Müdürlüğüne gönderilir. Satış ilamının İcra iflas Yasasına göre satış tarihinden bir ay önce taraflara ilan yapılması gerekir. Bu durumun İcra Müdürlüğünce yerine getirilip getirilmediği kontrol edilir. Getirilmemiş ise itiraz edilir, ilanın yeniden yapılması istenir.

Taraflara yapılan tebligat yasada öngörülen bir ay önceden tebliğ edilmiş ise; satış günü beklenir. Satış günü, kayyımı temsilen Hazine Avukatı veya Kayyım Bürosu Başkanı veya Kayyım Bürosu Başkanının görevlendireceği Kayyım Memuru satışa iştirak eder. İştirak eden kayyım temsilcisi yazıyı İcra Müdürlüğüne verir. Kimliğini gösterir ve satışa iştirak eder.

Satışa katılan kayyım temsilcisi satış işlemlerinin icra iflas yasası hükümlerine göre yapılıp yapılmadığını izler. Yasaya aykırı gördüğü halleri satış memuruna bildirir. Kayyım temsilcisinin uyarıları satış memuru tarafından dikkate alınmayıp, satışa devam edilmesi halinde kayyım temsilcisi satış tutanağına şerh koyarak imzalar. Daha sonra satış işleminin iptali için kayyım ataması yapan mahkemeden yetki ister ve satışın iptali için dava açılmasını Muhakemat Müdürlüğünden talep edilir.

Satışa katılan kayyım temsilcisinin pey sürmeye yetkisi yoktur. Taşınmazmalın idare gelirlerinden biriken geliri mevcut ise kayyım atayan mahkemeden izin almak kaydıyla mevcut paranın tüm masrafları karşılayacağı miktar kadar ihalede pey sürebilir.

Satış işlemi yasalara uygun olarak gerçekleşir ise; kayyım temsilcisi satış tutanağını imzalar. Kayyım Bürosu, kayyım atayan mahkemeye bir yazıyla satış bedelinin yatırılan bankadan çekmeye ve kayyım hesaplarının toplandığı bankaya aktarılması için yetki ister.





7- Kayyım atanan taşınmaz mallar nasıl idare edilir?

Kayyım tayin edilen taşınmaz malların tapu sicil kütüğündeki sayfalarına kayyım tayin edildiğine dair şerh koydurulur. Kayyım tayin edilen taşınmaz mallar 10 yıl süre ile satılamazlar. Bu süre ile taşınmaz malın maliki veya hissedarı olan gaip veya gaip ölmüş ise varisi ortaya çıkmaz ise kayyım tayin edilen taşınmaz mallar geliri ile birlikte Hazineye intikal eder. Taşınmaz mal ancak Hazineye intikal etmesinden sonra satılabilir.

Ancak, Kamulaştırma Kanununa göre, kayyım tayin edilmiş taşınmaz mala kamu kurum ve kuruluşlarının ihtiyaç duyması halinde bu sürenin geçmesi beklenilmeksizin taşınmaz kamulaştırılabilir.

Yine kayyım tayin edilen taşınmaz malın hissedarı veya hissedarları izale-yi şuyu (ortaklığın giderilmesi) davası açtıklarında, taşınmaz mal Mahkeme marifetiyle satılır ve her hissedarla birlikte kayyımda satış bedelinden hissesi oranda pay alır.

Kayyım tayin edilen taşınmaz malların genel idare şekli; kiralama ve işgalcilerinden ecrimisil alınmasıdır.



8- Kayyım atanan taşınmaz malların kiralama işlemleri nasıl yapılmaktadır?

Kayyımla idare edilen taşınmazmalların kiralama işlemleri yapılmaktadır.



1. İşgalciye öncelik hakkı tanınarak kiralama şekli

İşgal süresi 3091 sayılı yasa hükümleri kapsamı içinde kalanlar öncelik hakkından yararlanmamaktadır. Bu işgalciler 3091 sayılı yasa hükümlerine göre tahliye edilmektedir.

3091 sayılı yasa hükümleri kapsamı dışında kalan işgalcilere genel hükümlere göre (6570 Sayılı Kira Kanunu veya 818 Sayılı Borçlar Kanunu) tahliye davası açılması ve mahkeme kararı alınması gerekmektedir. Mahkemeden alınan karar kesinleştikten sonra icra müdürlüklerine kararın infazının yaptırılması gerekmektedir. Bu işlemlerin yerine getirilmesi 2,3 hatta 4 yıl gibi bir zaman sürdüğü için bu süreç içinde kayyım tarafından herhangi bir tahsilat yapılamamaktadır.

Kayyımlık ile idare süresi 10 yıl olduğundan tahliye etmek için geçen sürelerde kayyım taşınmaz maldan işgalciyi tahliye ettirmek için 7,8 yıl gelir kaybına uğramaktadır. Tahliye edildikten sonra kiraya verilene kadar geçen sürede dikkate alındığında gelir kaybı süresi artmaktadır. Taşınmazmaldan çabuk ve çok gelir sağlamak için işgalciye öncelik hakkı tanınmıştır.

İşgale uğrayan taşınmazmala işgal tarihinden itibaren (bu süre 5 yılı aşıyor ise 5 yıllık) ecrimisil takdiri bilirkişi ve komisyon kararı ile takdir edilmektedir. Komisyonca takdir edilen ecrimisil ve kira miktarlarını işgalci, ödemeyi kabul ettiğinde kendisine öncelik hakkı tanınmaktadır.





2. Hisseli taşınmazmallarda paydaşa öncelik hakkı tanınarak kiralama şekli

Bir taşınmazmalın belirli bir payına kayyım ataması yapılmış ve kayyım taşınmazmalın belirli bir payında yetkili ise; kayyım o taşınmazmaldaki payına bilirkişi ve komisyon marifetiyle getirebileceği kira miktarını takdir ettirir. Kayyım hissesine takdir edilen kira bedelini diğer paydaşa bildirir paydaş kayyım hissesine takdir edilen bedeli kabul etmesi halinde öncelik hakkı tanınır ve kayyım hissesi diğer hissedara kiraya verilir.



3. İhale usulü ile kiralama şekli

Kayyım ataması yapılan taşınmazmalın mahallinde yapılan tespitte boş olduğu tespit edilenler, kayyım tarafından daha önce kiralanmış ancak çeşitli nedenlerle bırakılmış boş duruma düşen taşınmazmalların kiraya verilmesinde şu işlemler yapılır;

- Öncelikle bilirkişiye taşınmazmalın getireceği aylık kira tespiti için yazılır.

-Bilirkişinin kira tespit raporundan sonra taşınmazın emlak beyanına göre getirebileceği aylık kirası hesaplanır ve hesap pusulası düzenlenir bu iki rapor kıymet takdir eden komisyonda değerlendirilir.

-Taşınmaza kira takdiri yapılması için makamdan komisyona sevk oluru alınır.(ilk olur)

-Makamca taşınmazmalın dosyası komisyona sevk edildikten sonra taşınmazmala komisyonca kira takdiri yapılır.

-Komisyon kararı alındıktan sonra taşınmazın ihaleye çıkabilmesi için ihale oluru düzenlenir.

-İhale komisyonuna sevk oluru imzalandıktan sonra 25-30 adet dosya oluştuğunda taşınmazmalların ihale ilanı hazırlanır ve ihale günü verilir.

- Hazırlanan ilan en geç 15 gün önceden ilan tahtasına asılarak, aynı zamanda internet sayfasında ilan olunur.

- İlanının “ilan tahtasına” asıldığına dair ilan tutanağı düzenlenir

- İhale dosyasına genel ve özel şartlar takılır .

- İhale günü ihaleye katılmak isteyen kişi ve tüzel kişiler belirtilen teminatı makbuz karşılığında Kayyım muhasebe servisine, ikametgah senedi ve nüfus cüzdan suretini ibraz ederek yatırır.

- İhale saatinden önce bu belgelerini Kayyım İhale Komisyon Başkanlığına teslim ederler. İhale saatinde ihaleye katılırlar. İhalesi üzerinde kalmayan ya da el çeken istekliler ihalenin bitiminde teminatlarını muhasebe servisinden alırlar.

- Teslim edilen belgeler ihale açılış tutanağına işlenir.

- İhale saati gelince ilanda belirtilen sırayla taşınmazların ihalesine başlanır. Komisyon Başkanı gerekli gördüğü hallerde sıralamaya uymaz. Her dosya için ihale tutanağı (artırma-eksiltme) düzenlenir. Pey sürenler, el çekenler bu tutanağa ihale sırasında yazılır.

- İhale üzerinde kalana artırma tutanağı, genel ve özel şartlar imzalatılır.

- İhalenin yapıldığı gün kiralanan taşınmazmala ihale geçici komisyon kararı düzenlenir. Düzenlenen geçici komisyon kararı Kayyımın onayına sunulur.

- Kayyım 15 işgünü içerisinde ihaleyi onaylar yada iptal eder.

- Kayyımca onaylanan ihale kararları en geç 5 iş günü içerisinde ilgisine iadeli- taahhütlü tebligat çekilerek bildirilir. 15 gün içerisinde gelip 1 yıllık kira bedelini yatırarak sözleşme yapması istenir.

- Bu süre zarfından müracaat eden istekliye 3 adet kira sözleşmesi en geç 2 gün içerisinde düzenlenir ve Kayyım yada yetki verdiği astın kontratı imzalamasından sonra önceden imza sirkülerinin bulunduğu (İstanbul 8.veya 18.noter) notere tasdik ettirilmesi kiracımızdan istenir.

- Bu süre zarfında müracaat etmeyenlerin teminatları ilgili dosyaya irad kaydedilir.

- Geçici ihale komisyon kararı kayyım makamı tarafından onaylanmadığı takdirde ilgiliye tebligat çekilir. Geçici ve ek teminatını alması istenir.

- Noterden tasdikten gelen kontratların bir sureti ilgiliye verilir. Bu sureti de dosyaya takılır. Kayyım tayin eden mahkemeye bir örneği gönderilerek bilgi verilir. Ve bilgisayara 1 yıllık kira tahakkuku girilir.



4. Kayyımdan olur alarak yapılan kiralama şekli

Kayyımla idare edilen taşınmazmallar aşağıdaki hallerde makam oluru alınarak kiralama yapılmaktadır.

- Bir taşınmazmal daha önce 3 defa ihaleye çıkarıldığı halde istekli çıkmaması halinde, taşınmazmalı kiralamak istediğini yazılı olarak müracaat edene makamdan olur alarak komisyonca takdir edilmiş bedel üzerinden müracaat edene kiralama yapılmaktadır.



Bu tür kiralamalarda yalnız arsa kiraya verilmiş gibi mütalaa edilmekte olup, taşınmazmalın emlak beyanına esas değerinin %5 kiralama bedeli olarak belirlenmektedir. Taşınmazmalın üzerindeki onarılacak bina dikkate alınmaz.



Kayyım Bürosundan onarım karşılığı kiralanan taşınmazmallar özel şartlarda belirlenecek kurallara göre 10 yıl süre ile kiralanabilir. Bu süre içinde kiralanan taşınmazmalın arsa kirası kiralayandan tahsil edilir. Taşınmazmalın üzerindeki musakkaf kiralayan tarafından dilediği gibi kullanılır.

25 Ağustos 2010 Çarşamba

HÜKÜMET YANLIŞTAN DÖNMELİ

HÜKÜMET YANLIŞTAN DÖNMELİ








Tapuda tek kelimelik değişikliğin gerçeği nedir? Vatandaş aldatılıyor veya yanıltılıyor mu?



“HIRSIZIN HİÇ Mİ SUÇU YOK?”



Belediyelerin gelirlerini biraz daha attırmak adına Hükümet tarafından, Kat Mülkiyeti Kanunu’nda değişiklik yapıldı.



Hükümetin almış olduğu kararla, 5711 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 3. maddesinde değişiklik yapıldı ve uygulama 28 Kasım 2007 tarihinde yürürlüğe konuldu. Bu yapılan düzenlemeye göre, kat irtifakına göre çıkarılmış tapuların kat mülkiyetine çevrilmesi zorunlu hale getirilmek isteniyor. Bunun için tanınan yasal süre ise 2009 yılı Kasım ayında doluyor.



Nasrettin Hoca’nın evinin soyulması hikâyesine dönen bu düzenleme ile bütün sorumluluk vatandaşın sırtına yüklenmiş bulunuyor. Hoca’nın evi soyulunca komşular her biri bir ağızdan Hoca’yı suçlayan sözler söylüyorlar. Hoca’da suçlamalardan bunalıp, “Yahu, Hırsızın hiç mi kabahati yok?” demesine benzer bir hikâye yaşanmaya başlandı.



Hükümet karar alıp 5711 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 3. maddesinde değişiklik yapmaya karar verdiğinde, başlangıç teşkil etmesi için yıl sınırlaması getirmemekle, bütün sorumluluğu ev sahiplerine yüklemiş, belediyeleri ise sütten çıkmış ak kaşık hükmüne getirmiştir.



KAT MÜLKİYETİNE GEÇİLMEMESİ KİMİN SUÇU?



İnşaat yapılacak arsanın bulunduğu ilgili belediye, inşaatın başlangıcını denetlememiş olmakla ilk sorumluğunu yerine getirmemiş olmakla suç işlemiş oluyor.



Bina yapım aşamasına başlarken, arsa ile ilgili evraklar, inşaatın yapan tarafından ilgili belediyeye prosedürlerin yerine getirilmesi için müracaat edilmesi gerekmektedir. Arsa için, yapı – inşaat izni müracaatından sonra alınması gereken inşaat ruhsatından sonra temel atma işlemi başlatılmış olur.



İlgili kişiler bu ruhsatı almadan inşaata başlarsa bunun adı kaçak olur ve sorumluluk öncelikle ilgili belediyenindir. İnşaat ruhsatı alınarak inşaatına başlanana, ancak sonrasında inşaat bitmiş olmasına rağmen, bina belediye kayıtlarında bağımsız bölümler haline getirilmeden vatandaşa satılmış ise, iki taraflı suç ve suçlu var; inşaatı yapan ama kat mülkiyetine dönüştürmeden tapuların vatandaşa arsa payı üzerinden satışının yapılmasına göz yuman. Bir diğeri suçlu ise ilgili belediye; bitmiş inşaatın kontrolünü yapmamış olması ve işi sıkı tutmayarak, kat mülkiyetine dönüşmeden söz konusu inşaata iskân izni vermesi tamamen belediye yönetiminin suçudur.



İnşaatı yapmakla sorumlu müteahhitlerin inşaatla alakalı yapması gereken yasal işlemleri bitirmeden oturma izni veren belediyeler hukuken sorumludurlar. İnşaat bitirilmiş, iskân verilmiş, vatandaş parasını ödeyerek dairesini – işyerini satın almış, yıllar sonra hükmet karar almış, “kat irtifakından kat mülkiyetine geçmeyenleri cezalandıracağım” diyor. Neden inşaata yasal olmamasına rağmen oturma izni veren Belediye ve bu konuda talepte bulunan Müteahhit suçsuz ilan edilerek vatandaş suçlanmaya kalkışılıyor?



Olayın azmettiricisi ve planlayıcısına dokunulmuyor, olayın faillerine yataklık yapanlar suçlanıyor, cezaya çarptırılıyor gibi bir durum söz konusu olmuş olmuyor mu? Bu tavır hak ve adalete uygun olur mu? Konut veya işyerini alan vatandaş, “Belediye iskân vermişse, binanın bütün işlemleri tamamdır” diye düşünmektedir.



KAT İRTİFAKLI TAPULAR



Yıllar önce inşaatları bitirilmiş, insanların içinde oturduğu, birden çok bağımsız bölümlerin, işyerlerin envanterleri dahi çıkartılmamış yerlerin kat mülkiyetine geçilmesinin istenmesi vatandaşın hayrına gibi gözükmüyor. Bunların belki belediyeye emlak vergileri dahi ödemediği için, belediyelere yönelik yapılmış bir çalışma olması da söz konusudur.



İskânı alınmamış binaların kat mülkiyetine geçişleri zannedildiği kadar kolay ve halledilebilir değildir. İskânı alınmış bir binanın kat mülkiyetine geçişi için dahi, öncelikle cins tashihi gerekmektedir. Bundan sonrasında, üzerine bina yapılmış olan arsanın ilgili belediyede harita üzerine işlenmesi gerekmektedir. Bu iskân işinden sonrasında, ilgili Tapu sicil müdürlüklerine müracaat edilmesi gerekmektedir.



İşin en doğrusu, hükümet bununla ilgili yeni bir karar alıp, alt sınır yılı koymalıdır. Mesela 2005 yılından sonra yapılan binalarda bu şartlar aranır denilmelidir. Bu tarihten öncekiler ile ilgili tapu dairelerine kadar olan işlemleri ilgili belediyeler kendileri yapacaklar denilmelidir.



Hükümet bu yanlış uygulamaya ve anlaşılmaya yol açan kararından bir an önce vaz geçmeli veya eksiklikleri düzeltmelidir.





Mustafa BAYGIN



SMMM



Emlak Müşaviri



mustafabayginyh@hotmail.com

15.05.2009

“HIRSIZIN HİÇ Mİ SUÇU YOK?”

İMAR DEĞİŞİKLİĞİ






“HÜKÜMET YANLIŞTAN DÖNMELİ



Tapuda tek kelimelik değişikliğin gerçeği nedir? Vatandaş aldatılıyor veya yanıltılıyor mu?

“HIRSIZIN HİÇ Mİ SUÇU YOK?”

Başlıklı ve konulu yazımızdan sonra bir takım yeni değişiklikler yapıldı. Kat mülkiyeti Kanunu’nda yapılan yeni düzenleme, Kat mülkiyeti Kanunu’nda yapılan ve 28 Kasım 2008 tarihinde yürürlüğe girip, 28 Kasım 2009 tarihinde bitecek olan geçiş süreci ile oluşan kâbus sona erdiriyor. Buna ilave olarak İmar Kanunu’nda da yeni değişikliklere gidiliyor.

Yeni İmar Kanunu çerçevesinde hazırlanana tasarı ile yapılacak değişiklikler içerisinde belli başlı konular Bakan’ın sunmuş olduğu tasarı da yer almaktadır.

Yeni Tasarıyı Hükümet adına, Bayındırlık ve İskân Bakanı Mustafa Demir sundu. Demir bakanlığına getirilmeden öncede bu komisyonun başkanlığını yapmaktaydı. Tasarıda;

“Bakanlık, yapılan yeni düzenleme ve çalışmalarla, ruhsata aykırı yapım kavramını sözlüklerden çıkarmaya çalışıldığını açıkladı.

Yapıldığından bu yana onarım görmeyen, afet tehlikesi karşısında can ve mal güvenliğini tehdit eden yapıları güçlendirmeyen veya yıkmayan yapı sahibine, 10 bin lira idari para cezası geliyor

İmar Kanunu ile Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki KHK’de Değişiklik Yapan Kanun Tasarısı, TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu'nda kabul edildi. Buna göre, kanun kapsamındaki mimarlık, mühendislik, planlamaya yönelik harita, plan, etüt, proje ve eklerinin düzenlenmesi, bunların uygulanması işleri; uygulamada bulunulacak alanın, yerleşme merkezinin, yapının türüne, özelliğine, büyüklük derecesine göre mühendis, mimar ve şehir plancılarına yaptırılacak.

Yapıda inşaat ve tesisat işleri ile kullanılan malzemelerin kamu adına denetimine ilişkin fenni mesuliyet, ruhsat eki etüt ve projelerin gerektirdiği uzmanlığa sahip meslek mensuplarınca ayrı ayrı üstlenilecek.

Fenni mesul mimar ve mühendisler; yapının, tesisatı ve malzemeleriyle birlikte kanuna, mevzuata, uygulama imar planına, ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere, standartlara, teknik şartnamelere uygun olarak inşa edilmesini denetleyecek.

Yapı sahibine ve idareye karşı sorumlu olan fenni mesuller; yapıda yetki belgesi olmayan usta çalıştırılmasını, şantiye şefi bulundurulmadan yapım işinin sürdürülmesini, yapının mevzuata aykırı yapılmasını veya istifalarını, 3 iş günü içinde ilgili idareye yazılı olarak ihbar edecek. Fenni mesuller, aksi halde kanuni yönden sorumlu olacak. İhbar üzerine, yapı, en geç 3 iş günü içinde mühürlenerek, inşaat durdurulacak.

Fenni mesuller, taşeronluk yapamayacak

Fenni mesulün istifası veya ölümü halinde, başka bir meslek mensubu fenni mesuliyeti üzerine almazsa, yapıya devam edilemeyecek. Fenni mesul istifa ederse, istifasından önceki işlere karşı sorumluluğu devam edecek. Yeni atanan fenni mesul, daha önce yapılan işlerin denetlenmesinden, eksiklik ve hata varsa giderilmesinden sorumlu olacak.

Fenni mesuller, yönetmelikte belirlenen sınıf, özellik ve büyüklüğe sahip yapıların denetimine yardımcı olmak üzere uygun nitelikte ve sayıda fen adamı istihdam edecek.

Tasarı, fenni mesulleri, uzmanlık alanlarına göre yapım işlerinin denetimine ilişkin ayrıntılı bütün belgeler ile mimarlık, mühendislik hizmetleri raporunu idareye vermekle ve yapı kullanma izin belgesini imzalamakla yükümlü tutuyor.

İlgili idare yapıya ilişkin bilgileri; etüt ve proje müelliflerinin, fenni mesullerin, yapı müteahhitlerinin ve şantiye şefi mimar veya mühendisin üyesi bulunduğu meslek odasına, üyelik sicillerine işlenmek üzere bildirecek. Tasarı, yapım ve denetim süreçlerini de birbirinden ayırıyor. Buna göre, fenni mesuller, sorumluluk üstlendikleri yapıyla ilgili yapı müteahhitliği, şantiye şefliği, taşeronluk ve malzeme satıcılığı yapamayacak. Yapı sahibi, yapısının fenni mesuliyetini üstlenemeyecek.

Bakanlıktan yetki alınacak

Köy, mezradaki konut, hayvancılık veya tarımsal amaçlı yapılar ile entegre tesis niteliğinde olmayan ruhsata tabi tarım ve hayvancılık yapılarına ait etüt ve projeler, il özel idarelerince veya Bayındırlık ve İskan Bakanlığının taşra teşkilatınca hazırlanabilecek. Böylece, bu yapıların bölgenin özelliğine ve gereksinimlerine göre şekillendirilmesi ve kırsal kimliğin korunması sağlanacak.

Yapı müteahhidi ve şantiye şefi; yapıyı, tesisatı ve malzemeleriyle birlikte kanuna, mevzuata, uygulama imar planına, ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere, standartlara, teknik şartnamelere uygun inşa edecek. Yapı müteahhidi ve şantiye şefi, ilgili fenni mesullerin denetimi olmaksızın inşaat ve tesisatlarına ilişkin yapım işlerini sürdüremeyecek, inşaat ve tesisat işlerinde yetki belgesi olmayan usta çalıştıramayacak.

Bakanlıktan yetki belgesi almadan, inşaat ve tesisat dahil yapım işlerinin müteahhitliği üstlenilemeyecek. Yetki belgeleri geçici veya daimi olarak düzenlenebilecek.

Gerçek kişilere ve özel hukuk tüzel kişilerine yapı inşa eden müteahhitlerin sicilleri, her yapı için ayrı ayrı olmak üzere, belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediyelerce, bu sınırlar dışında ise il özel idarelerince tutulacak.

Tasarı, yapı müteahhitlerinin yapım işlerine ait vergi ve sigorta bedellerini ödememesi nedeniyle yapı kullanma izin belgesi düzenlenemediği için mağdur olan yapı sahiplerinin bu mağduriyetini gideriyor. Yapı müteahhidi olmayan yapı sahibi; fenni mesullerce denetime ilişkin mimarlık ve mühendislik raporları hazırlanan, yapım işlerinin tamamlandığı belirlenen, ancak yapı müteahhidinin yapım işlerine ait vergi, sigorta ve diğer sorumluluklarını yerine getirmediği için alamadığı yapı kullanma belgesini, başvurması halinde alabilecek.

Yapı sahibi; ruhsat süresi dolmamış bir yapının etüt ve proje müellifliği, yapı müteahhitliği ve şantiye şefliği görevlerinden herhangi birini üstlenmemiş ise bütün sorumluluk; ilgisine göre etüt ve proje müelliflerine, yapı müteahhidine, şantiye şefine, ilgili fenni mesullere ait olacak.

Cezalar

Ruhsat alınmadan veya ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere, imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının sahibine, yapı müteahhidine veya aykırılığı 3 iş günü içinde idareye bildirmeyen ilgili fenni mesullere; 500 liradan az olmamak üzere idari para cezası uygulanacak. Ceza, yapının mülkiyet durumuna, bulunduğu alanın özelliğine, niteliğine, sınıfına, çevreye etkisine, can ve mal emniyetini tehdit edip etmediğine ve aykırılığın büyüklüğüne göre verilecek.

Bakanlıkça belirlenen yapı sınıfı ve grupları esas alınarak belirlenen birim cezası, yapının mevzuata aykırı kısmının her bir metrekaresine uygulanarak tespit edilecek, miktarı her yıl yeniden değerleme oranında artırılacak.

Tasarı, Anayasa Mahkemesinde iptal gerekçesi doğrultusunda idarece verilecek para cezalarının alt ve üst sınırlarını belirliyor. İdari para cezaları, mevzuata aykırı yapının sınıfı ve grubuna göre, yapı yaklaşık maliyetinin yüzde 4 ile yüzde 25’i arasında olacak.

Yapı sahibine 10 bin lira ceza

Yapıldığı tarihten bu yana onarım görmeyen, idare veya mahkemece afet tehlikesi karşısında can ve mal güvenliğini tehdit edeceği tespit edilen yapılara, idarece uyarılmasına rağmen yapı sahibince güçlendirme yapılmaması veya yıkılmaması durumunda, yapı sahibine 10 bin lira idari para cezası verilecek.

Kanundaki sorumlulukları yerine getirmeyen, bunlara aykırı davranan yapı veya parsel sahibine, harita, plan, etüt ve proje müelliflerine, fenni mesullere, yapı müteahhidine, şantiye şefine, ilgisine göre ayrı ayrı olmak üzere 2 bin lira, bu fiillerin çevre ve sağlık şartlarına aykırı olması halinde 4 bin lira, can ve mal emniyetini tehdit etmesi halinde 6 bin lira idari para cezası verilecek.

Köyde sürekli oturanlar, projeleri fen, sanat ve sağlık şartlarına uygun olmasına rağmen muhtarlık izni bulunmadan konut ve maksatlı tarım, hayvancılık yapısı inşa ederse 300 lira idari para cezası uygulanacak. Belirtilen fiillerin, yapının inşa sürecinde tekrar ederse, para cezaları bir kat artırılacak.

İdari para cezalarına karşı, cezanın tebliğinden itibaren 15 gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurulabilecek.

Yapı müteahhidinin yetki belgesinin iptali

Yapı müteahhidinin yetki belgesi; yapım işinin ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere aykırı olması ve verilen sürede aykırılığın giderilmemesi halinde 5 yıl, ruhsat eki etüt ve projelere aykırı gerçekleştirilen imalatın can ve mal güvenliğini tehdit etmesi halinde 10 yıl, bakanlıkça olumsuz sicil değerlendirmesi halinde 1 yıl süreyle Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca iptal edilecek.

Yapı müteahhidinin, yapım işlerinden doğan vergi ve sigorta primi borçlarını ödememesi, diğer sorumluluklarını yerine getirmemesi durumunda, bakanlık yetki belgesini 1 yıldan az olmamak üzere iptal edecek, sorumluluklarını yerine getirinceye kadar yeni yetki belgesi düzenlenmeyecek. Yetki belgesi iptal edilen yapı müteahhidi, yeni yetki belgesi düzenleninceye kadar yeni iş üstlenemeyecek. Yetki belgeli yapı müteahhidi olmadan başlanılan yapının ruhsatı iptal edilecek ve yapı mühürlenecek.

Tasarı, Bayındırlık ve İskan Bakanlığının görevlerine de düzenleme getiriyor. Buna göre, bakanlık; gerçek kişiler, özel hukuk tüzel kişileri ve kamu kurum ve kuruluşları için yurt içinde inşaat ve tesisat dahil yapım işlerini üstlenmek isteyen ve mevzuatla belirlenen nitelikleri taşıyan gerçek kişilere, özel hukuk tüzel kişilerine, idarelerce tutulan sicillerini değerlendirerek, yapı müteahhitliği yetki belgesi verecek” denilmektedir.





Mustafa BAYGIN



SMMM



Emlak Müşaviri



mustafabayginyh@hotmail.com

09.06.2009

Lisanslı emlak müşavirliği kanun tasarısı

Lisanslı emlak müşavirliği kanun tasarısı


04/03/2010 - Yapılan çalışma ile emlak sektöründe verilecek hizmetlerde lisanslama esası getirilmiştir. Uygulamada lisanslı gayrimenkul değerleme uzmanlığı, lisanslı harita büroları gibi çeşitli örnekler bulunmaktadır. Lisans alınarak sürdürülecek faaliyetler üç gruba ayrılmaktadır. Lisanslı emlak müşavirleri, Lisanslı emlak müşavirlik şirketleri ile Lisanslı emlak komisyoncuları.

Lisanslı emlak müşavirleri, danışmanlık, bilirkişilik, raporlama, gayrimenkul alım satımına ilişkin aracılık ve kiralama hizmetleri ile gayrimenkulün devri , ayni ve şahsi hak tesisine ilişkin işlemleri (ipotek, irtifak, v.s) belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde takip edip gerçekleştirebileceklerdir.

Lisanslı emlak komisyoncuları, gayrimenkul alım satımına aracılık ve kiralama hizmetleri verecektir. Bugünkü emlak komisyonculuğu faaliyeti de esasında söz konusu işlemlerdir. Bu alanda en geniş kesimi de emlak komisyoncuları oluşturmaktadır. Emlak komisyoncusunun, lisanslı emlak müşavirlerinde aranan şartları sağlaması halinde, lisanslı emlak müşaviri olmaları da mümkündür.

Lisanslı emlak müşavirliği şirketleri lisanslı emlak müşavirinin sunduğu hizmetlerin yanında, gayrimenkulün devri, ayni ve şahsi hak tesisine ilişkin olarak resmi senet ve tescil istem belgelerini hazırlayabileceklerdir. Bu belgeler tapu sicil müdürlüğünün tasdiki ve tarafların imzalaması ile resmiyet kazanacaktır. Söz konusu şirketler tapu kayıt suretlerini de tasdik edebilecektir.

Gayrimenkule yönelik alım satıma aracılık yapan, kiralama hizmeti verenlerden, aynı zamanda danışmanlık ve tapu işlemlerinin takip ve sonuçlandırması beklenmemelidir. Tapu işlemleri ve gayrimenkule yönelik hizmetler, hukuki, teknik, idari ve mali bilgiyi gerektiren işlemlerdir. Konunun uzmanı olmayan iş sahiplerinden de bu donanıma sahip olması beklenemez. Yapılacak bilgilendirmeler de yeterli olmamaktadır.

Gayrimenkul hizmetlerinde belge düzeninin sağlanması, işlemlerin takip ve sonuçlandırılması, tescile esas sözleşmelerin hazırlanması uzmanlaşmayı gerektirmektedir. Bu nedenle bu işlemlerin lisanslı emlak müşavirliği şirketleri tarafından da yerine getirilmesi gerekmektedir. Böylece tapu kayıtları işlem öncesinde sağlıklı olarak incelenecek, belge düzeni kontrol edilecek, işlemler kısa sürede sonuçlandırılacaktır.

Lisanslı Emlak Müşavirliği ve Lisanslı Emlak Komisyonculuğu Kanununun çıkması halinde sektör kayıt altına alınacak, ilgisiz kişi ve kuruluşların bu hizmeti vermesi önlenecektir. Uygulama ile Devletin vergi ve harç gelirleri artacağı gibi, lisans bedellerinden Devlet, önemli bir ek gelirde elde edecektir.

İşlemler konunun uzmanı lisans sahiplerince yerine getirilip, tapu sicil müdürlüklerindeki kayıtların kontrolüyle sonuçlanacağından, işlemlerde sıhhat artacaktır. Tapu sicil müdürlüklerinde yığılma olmayacak bundan kaynaklanan sızlanma ve şikâyetlerde en aza inecektir. Bu uygulamanın en önemli sonuçlarından birisi de, bu sektörün katma değer yaratan, belli disiplin ve kuralları olan önemli bir sektör haline gelmesidir. Kaynak/Emlak Müşavirleri Federasyonu
İsa Demir

DÜNYADA EMLAK MÜŞAVİRLİĞİ

DÜNYADA EMLAK MÜŞAVİRLİĞİ



Adnan YEŞİLTAŞ yazıyor



Sevgili meslektaşlarım uzun yılladır hayalini kurduğum Kanunu olan emlak müşavirliği ve dünya standartlarında hakları yasalarca korunan , Tapu dairelerinde ve kamuya ait kurumların tümünde saygınlığı olan emlak müşavirlerini görebilmekti.



Kampanyalar başlattığım yıllardır saymakla bitmeyen mücadeleler verdiğim emlak müşavirleri kanunu Türkiye Cumhuriyeti Büyük Millet Meclisinden geçinceye kadar mücadeleyi sürdüreceğim.



Türkiye ve dünyada emlak müşavirliği ile ilgili geliştirilen uygulamalar, kanunlar.



EMLAK MÜŞAVİRLİĞİ



Gayrimenkul alım-satım ve kiralama işlemleri Batı ülkelerinde ve Amerikada çoğunlukla emlak müşavirleri aracılığıyla yapılır. Bunun en temel gerekçesi mesleki uzmanlık, kurumsal bir yapılanma ve sorumluluklar içeren yasal düzenlemelerin varlığıdır. Kamuoyunda oluşan ortak güven duygusu da önemlidir.





TÜRKİYEDE EMLAK MÜŞAVİRLİĞİ





20 Temmuz 1999da Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Odasının (ATEM) kurulmasından sonra “emlak komisyonculuğu” tanımından “emlak müşavirliği” tanımına resmi olarak geçilmiştir



ATEM İN ÇALIŞMALARI





— 8 Temmuz 2003 tarihli Emlakçılık Mecburi Standardının hazırlanması ve yayımlanması



— Ankara Ticaret Odası işbirliği ile “Türkiye Emlakçılık Şurası – 1”in yapılması



— Emlak Müşavirliği Yasa Tasarısı Taslağının hazırlanması



— Ülke genelinde ortak logo kullanımının sağlanması



— Ortak Eğitim Müfredatının hazırlanması ve uygulanmasının sağlanması



— Toplantı, panel, kurs, eğitim, ziyaret ve denetimlerin gerçekleştirilmesi



— Avrupa Emlakçılar Birliği (EPAG) üyeliği ile yurtdışı ile iş birliği geliştirilmesi





İNGİLTERE DE EMLAK MÜŞAVİRLİĞİ



1979 yılında yürürlüğe konan Emlak Müşavirleri Yasası (Estate Agents Act, 1979)



— Emlak müşavirlerinin icraatlarını düzenler



— Emlak müşavirlerinin müşterilerine ve üçüncü taraflara karşı yerine getirmeleri gereken görevleri belirler



— Adil Ticaret Dairesine emlak müşavirliği yapmaya uygun olmadığını düşündüğü kişilere uyarı verme ve yasak getirme hakkı verir



— Ticari mülkiyeti kiraya veren emlak müşavirleri genellikle ilk ayın kirasına ek olarak bir yıllık kiranın %7 ila %10u arasında bir ücret alırlar. Eğer iki firma birlikte %10 alıyorlarsa ücreti aralarında bölüşürler.



— Ticari mülkiyetin satışını gerçekleştiren emlak müşavirlerinin aldıkları ücret satış rakamının %1 - %3 + KDVdir. Buna ilaveten gazetelerde ve web sitelerinde verilen ilanlar için pazarlama masrafları alınır.



İki çeşit emlak müşaviri vardır: Lisanslı emlak müşaviri ve firma temsilcisi.



Lisanslı emlak müşaviri firma açma ve yönetme hakkına sahiptir.



Firma temsilcisi emlak müşaviri tarafından işe alınır, satış ve gayrimenkul yönetiminde çalışabilir.





İNGİLTERE DE EMLAK MÜŞAVİRLİĞİ LİSANSI ALABİLMEK İÇİN



“Certificate of Practice in Estate Agency in UK” denilen İngiltere Emlak Müşavirliği Lisansını alabilmek için öncelikle Vekalet, Muhasebe, Finans, Leasing, Satış, Pazarlama ve Açık Artırma gibi derslerin alınmış olması ve bir emlak müşaviri yanında firma temsilcisi olarak 12 ay çalışılması gerekmektedir.



Bir emlak müşaviri lisansını muhafaza edebilmek için Sürekli Mesleki Gelişim Programlarına katılmak zorundadır.





AMERİKA DA EMLAK MÜŞAVİRLİĞİ





Amerikada emlak müşaviri olma koşulları ile ilgili İngilterede olduğu gibi belirlenmiş gereklilikler yoktur. Çünkü her eyalet kendi kanununu, düzenlemelerini uygulamaktadır. Dolayısıyla ulusal bir lisans yoktur, lisanslar eyaletlere özgüdür ve çeşitlilik gösterir.



Kanunda emlak müşavirliğine ilişkin belirlenmiş bir komisyon miktarı bulunmamaktadır . Ama emlak müşavirleri genellikle %1-%3 arası bir miktar talep etmektedirler.



Emlak Müşavirliği Kanunu (The Law of Real Estate Agency) şu bölümlerden oluşur:



Tanımlar - Kanunda kullanılan terimlerin tanımları

Ruhsat sahibi ve halk arasındaki ilişki

Ruhsat sahibinin genel görevleri

Satıcı firmanın görevleri – yalnızca satıcıyı ya da mal sahibini temsil eden ruhsat sahibinin görevleri

Alıcı firmanın görevleri - yalnızca alıcıyı ya da kiracıyı temsil eden ruhsat sahibinin görevleri



İkili firmanın görevleri – Aynı işlemde iki tarafı da temsil eden ruhsat sahibinin görevleri

Emlak müşaviri ile ilişkilerin süresi

Tazminat

Temsil sorumluluğu

Verilen bilgi ve bildirimler

Açıklama

Geçerlilik tarihi (bu kanun 1 Ocak 1997den itibaren geçerlidir)



AVUSTRALYADA EMLAK MÜŞAVİRLİĞİ





Avustralyada Emlak Müşavirliği Kanunu İngiltereden hemen 1 yıl sonra 1980 yılında yürürlüğe girmiştir. Burada emlak müşavirliğini ikiye ayırabiliriz: Batı Avustralya ve Doğu Avustralya.



Emlak müşaviri olma koşulları İngilterenin koşulları ile aynıdır.





Batı Avustralya:



• Ücretler kanun tarafından düzenlenmez



• Komisyon konusunda genellikle emlak müşaviri ile görüşerek anlaşmaya varabilirsiniz, bunun dışında reklam ve pazarlama masraflarını da talep edeceklerdir.



• Mevcut emlakçılık komisyonu %2.5 ile %3.5 arasındadır. Bu miktar mal ve hizmet vergisini (%10) de içermelidir.



Doğu Avustralya:



• Ücretler kanun tarafından düzenlenmez



• Komisyon konusunda genellikle emlak müşaviri ile görüşerek anlaşmaya varabilirsiniz, bunun dışında reklam ve pazarlama masraflarını da talep edeceklerdir.



• Emlakçılık komisyonu şehir merkezi ve metropolitan yerleşim yerlerinde %2 ile %2.7 arasındayken, diğer yerlerde %2.7 ile %3.5 arasındadır. Bu miktar mal ve hizmet vergisini (%10) de içermelidir.







KANADA DA EMLAK MÜŞAVİRLİĞİ



Kanadada Emlak ve Emlak Müşavirleri Yasası ilk1990 yılında çıkmıştır, 2002 yılında değiştirilen bu yasanın son hali 2006 yılında yürürlüğe girmiştir.







Emlak müşavirlerinin alacakları komisyon miktarları kanunda belirtilmemektedir. Ancak bu miktar genellikle %3 - %5 arasında olmakta ve buna vergiler eklenmektedir.



Emlak ve Emlak Müşavirleri Yasasının ana başlıkları aşağıdaki gibidir:



Kayıt

Emlak müşavirleri ve satıcılar hakkında düzenlemeler

Soruşturma ve faaliyet

Kanun ihlalleri ve cezalar

Genel hükümler

Manitoba dışında bulunan parsellenmiş arsalarda ticaret düzenlemeleri



NORVEÇ TE EMLAK MÜŞAVİRLİĞİ



Emlak Müşavirliği Kanunu Norveçte ilk kez 1989 yılında yürürlüğe girmiştir. Bu kanun aşağıdaki bölümlerden oluşur:



Genel hükümler

Lisans, güvenliği sağlama, denetim vs.

Yetki ve yetkinin kullanımı

Emlak müşavirinin ücreti

Son hükümler



İSVEÇ TE EMLAK MÜŞAVİRLİĞİ



İsveç, Emlak Müşavirlerine İlişkin Yasayı 1984 yürürlüğe koymuştur. Yasa 1995te yeniden düzenlenerek Emlak Müşavirleri Yasası adı altında bugünkü halini almıştır. Bu yasa şu bölümlerden oluşmaktadır:



Genel hükümler

Emlak müşavirlerinin kaydı

Emlak müşavirinin komisyonu

Emlak müşavirinin tazminatı



Ayrıca İsveç Emlak Müşavirleri Birliği (Association of Swedish Real Estate Agents) 2008 yılında Emlak Müşavirleri için Mesleki Etik Kurallarını (Code of Ethics for Real Estate Agents) yayınlamıştır.







Sevgili meslektaşlarım dünyanın en güzel coğrafyasında ve dünyanın en güzel şehri olan dünya başkenti İstanbul da



Ankara da İzmir de ve Türkiyede ki tüm vilayetlerde emlak



Müşavirlerinin yukarda saydığım haklardan mahrum kalmasına



Daha fazla duyarsız kalmıyalım gelin Marmara Emlak müşavirleri derneğinin başlatmış olduğu KANUNUMU İSTİYORUM kampanyasına destek verelim.



Tüm dünyadaki emlak müşavirleri kanunlarının en ince detaylarına kadar değerlendirilmesi Marmara Emlak Müşavirleri Düşünce Atölyelerinde yapılmıştır.

Emlak müşavirliği yasa tasarısı hazırlanmaktadır emeği geçen meslektaşlarımı başta İstanbul mali müşavirler odası başkanı sayın Yahya ARIKAN olmak üzere katkı sunan tüm sivil toplum temsilcilerini hukuk danışmanlarımızı yürekten kutluyorum.



Emlak müşavirliği kanunu mutlaka çıkmalıdır ve Emlak Bakanlığı kurulmalıdır diyerek saygılar sunarım



Marmara Emlak Müşavirleri derneğinin sitesine eklenen



Fikir ve Sanat eserlerinin sahibi Maremder dir.



Aksi ispat edilmediği sürece 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu 81. Maddesi gereği eserin tamamının telif hakları Maremdere aittir.



Herhangi bir şekilde “alıntı olduğu ve hangi yazara ait olduğu” belirtilmeden ve yazarın sitemizdeki sayfasına link vermeden kullanmak hırsızlıkla eşdeğer suçtur.



İlgili kanun gereği Eser sahibi şikayetçi olduğu takdirde cezai müeyyidesi 3 yıldan 6 yıla kadar paraya çevrilemez hapis 150.000/300.000 Tl. ağır para cezasıdır . Yine internet yasası gereği de her hangi bir sitede yazıların kullanılması halinde site sahipleri sorumlu olup, sistemlerini Cumhuriyet Savcılıklarının incelemelerine açmak durumundadır.Gelişen teknoloji sayesinde yapılan incelemeler: Ip tespiti ve yazının gönderildiği bilgisayarın bulunmasına imkan vermektedir. Şikayet halınde derneğimizin avukatları da konu ile ilgileneceklerdir.





Adnan YEŞİLTAŞ

Marmara Emlak Müşavirleri Derneği

Yönetim kurulu Başkanı

E-Posta: adnanyesiltas@hotmail.com

TÜRKİYE’DE 1 EKİM DEVRİMİ

Mustafa BAYGIN


SMMM, Emlak Müşaviri

mustafabayginyh@hotmail.com

muhasebenet.net







TÜRKİYE’DE 1 EKİM DEVRİMİ





Türkiye’de yepyeni bir dönem başlıyor. Kaymakamlıklar iş yoğunluğundan, bankalar ilgili kuruma bilgi vermekten, vatandaşlar farkına varmadan ceza yemekten bıkıp usanacakken Yeşil Kart Büroları asli işlerine dönecek ve görevlerin sadece sağlık yönünde yürütecektir.

Türkiye Referanduma kilitlenmişken, ne muhalefet, ne de AK Parti Hükümeti vatandaşı yeterince bilgilendirmediği bir konuda 1 aylık geçiş süreci tanınan 1 Ekim 2010 tarihinden 1 Kasım 2010 tarihine kadar işlemlerini yapmayanlara re’sen cezalar verilmiş olacak.

Hükümetin 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren Yürürlüğe giren ve Yasa’nın geçici 12’nci maddesi uyarınca, “1 Ekim 2008 tarihinden itibaren iki yıllık süre içinde söz konusu hüküm uygulanmaz” ifadesinden dolayı 1 Ekim 2010 tarihinden itibaren yürürlüğü işletilecek olan 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun (Sosyal Güvenlik Yasası-SGK) getirmiş olduğu bazı olumlu düzenlemelerin yanında da ziyadesi ile olumsuz yönleri vatandaşın canını yakacak cinsten.

Konu hakkında Kamuoyunun yeterince bilgilendirilmediği anlaşılan yasa ile vatandaşlarla ilgilileri karşı karşıya getirecek ve içinden çıkılamayan yığılmalara yeni yığılmaları ekleyecek ve yol aşındırmalarına neden olacaktır.

Konu hakkında değil sokaktaki insanın, neredeyse ilgili olması gereken kişilerin dahi yeteri kadar bilgi sahibi olmadığı anlaşılmaktadır. Yasa’nın uygulama alanının genişletilmesinin başlayacağı 1 Ekim 2010 tarihinden sonra, yaşantımızda veya uygulamada nelerin değişeceğini, yeni yasanın kime ne getirip ne götürdüğünü değil normal vatandaş, bu işi yürüten bazı ilgililer dahi bilmiyor.

Kişiler adına prim ödenecek. Bundan böyle anne-babası üzerinden değil, ilgilinin kendi adına prim borçlanması ve ödemesi yapılarak kurumdan sağlık yardımı alma hakkını elde edecek.

Yabancı uyrukluların Türkiye’de GSS kapsamından yararlanabilmesi adına nüfus ve vatandaşlık işleri genel müdürlüğünce verilecek kimlik numaraları, bu kişilerin sosyal güvenlik sicil numarası olarak kabul edilecek ve onlarında aynı sağlık güvenlik kapsamından faydalanmaları sağlanacaktır.

Sağlık Bakanlığı`nın tüm Türkiye’de uygulamaya aldığı aile hekimliği vasıtasıyla vatandaşlar aile hekimine uğrayarak ve sevk sistemine uyarak sağlık hizmeti alacak.

Adına GSS primi ödemeyene sağlık hizmeti verilmeyecek.

Kendi adına GSS primi ödemeyecek olanlar; Emekliler, ayda 30 gün üzerinden SGK kapsamında çalışanlar ve eşleri ile bunların 18 yaşından küçük çocukları. Bu guruptakiler otomatikman GSS sigortalısı sayılacaktır.

Adına GSS primi ödemek zorunda olanlar;

Yukarıdaki grubun dışında kalanlar. Yani kısacası işsizler. Bir işyerinde çalışıyor ancak ayda 30 günden az prim ödeyenler. 18 yaşından büyük çocuklar. Köylüler, çiftçiler, bu grupta olanlar için her ay Genel Sağlık Sigortası (GSS) primi ödemek zorunda olacaklar. Şayet prim ödemezlerse SGK tarafından sağlık yardımı verilmeyecek ve ayrıca hem her ayın primini borçlanmış olacaklar, hem de zamanında bildirimde bulunmadıkları için maddi cezaya çarptırılacaklardır. Bunun için her birey SGK`ya veya bağlı bulundukları kaymakamlıklara başvuracak ve gelirlerini tespitini isteyeceklerdir. Bu tespiti yaptırmadan GSS primi ödemek isteyenler en yüksekten prim ödeyeceklerdir.

Beyanda bulunsa da, bulunmasa da, Prim borcu olanlar, hastahane masraflarını cebinden karşılayacaklardır. Sağlık hizmeti almak için hastaneye gidildiği gün, tek kuruş GSS prim borcu bulunursa, ne kişinin kendisi, ne de kendi üzerinden GSS’den faydalanan aile fertlerine SGK sağlık yardımı verilmeyecektir. Ancak kişi masraflarını cebinden ödeme yapar sağlık hizmeti satın alacaktır.

Bu durum içinde olan ve GSS kapsamında hiç kaydı olmayanları hastane kişiyi SGK`ya gelir tespiti için gönderecektir. “Ben kaydoldum, sağlık hizmetimi aldım. Bir daha da prim ödemiyorum” düşüncesinde olanlarda yanılmış olurlar. Çünkü kişi yıllar sonrada olsa e hastaneye gittiğinde, geçmiş yıllarda ödemediği primlerini gecikme zammı ve faiziyle birlikte ödeyecektir.

Kişiler takip altında olacak

Bu sistemin uygulamaya alınacağı ve yasanın işlerlik kazanacağı 1 Ekim 2010 Tarihinden itibaren herkes gizliden gizliye, harcamaları vasıtasıyla, takip edilebilecektir. SGK, çıkartılan tebliğ uyarınca vatandaşın banka hesaplarından kredi kartı harcamalarına kadar bütün bilgilerinin SGK`ya bildirilmesini zorunlu kılıyor. Kişinin bankaya gidip, elektrik- su, telefon faturası gibi bir ödemesini, bir yere veya kişiye yapılan havale veya bir başka yerden kendisine gelen havale işleminde banka bu hareketi SGK’ya bildirecektir.

Bankalardan talep edilen kredi kartı başvurusu, gayrimenkul işlemi için tapu dairesinde alım satım yapılması durumunda işlemler yine SGK`ya bildirilecektir.

Yani vatandaşın yaptığı her türlü iş, işlem işlemi yapan birim tarafından SGK`ya bildirilecektir. Yeni oylanacak olan Anayasa’nın ilgili maddesine göre kişinin kendi rızası dışında bilgilerinin öğrenilmesi anayasal suç teşkil etmiş olacaktır.

Böyle bir durumun hayat bulması mali açıdan da çok büyü bir riske davetiye çıkartacaktır. Vatandaşlar, izleniyorum, takip ediliyorum, dinleniyorum gibi hislere kapılarak, ister istemez, kayıt dışı işlemler yapmanın yollarına yönelebilecektir. Bu da Mali açıdan ülke için ciddi bir tehdit oluşturur.

GSS ile tüm vatandaşların sağlık riskleri ve sağlık harcamaları güvence altına alınmak istenmektedir. Bir nevi özel sağlık sigorta şirketlerinin yaptığını devlet kendi eliyle yapmaya başlamış olmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti toprakları içinde yaşayan, vatansızlar ve sığınmacılar da 1 Ekim 2010 tarihinden itibaren GSS`den yararlandırılmaya başlanacaktır.

Uygulama ile 1 Ekim`den sonra 18 yaşını dolduran, işsiz ve evlenmemiş kızlar için babaları, her ay düzenli olarak para ödeyecek. Babası yoksa annesi ödeyecek. - Kız çocukları, 18 yaşını (okuyorlarsa 25 yaşını) tamamladıkları tarihten itibaren, ana-babaları üzerinden sağlık yardımı alamayacaklar. Ailenin gelir durumuna göre, SGK vasıtasıyla belirlenen gelir düzeyine göre, değişen tutarda GSS primi ödenerek sağlık yardımı alabilecekler. GSS Primi ödenmediği müddetçe, sağlık yardımı alınamayacak.

Yeşil Kart Verilecekler

GSS Primi ödeyemeyecek durumda olanlara Yeşil Kart verilecektir. Bunun oluşması için ise, kişinin harcamaları, taşınabilir ve taşınmazları ile bunlardan oluşan haklarda dikkate alınarak, SGK tarafından belirlenecek test yöntemleri ve veriler kullanılarak tespit edilecek aile içindeki geliri, kişi başına düşen aylık tutarı asgari ücretin üçte birinden az olan yurttaşlar, genel sağlık sigortalısı sayılacaklardır.

3816 sayılı Kanun hükümlerine göre yeşil kart talebinde bulunanların yeşil kart verilecek kriterleri taşıyıp taşımadıklarının tespiti neye göre değerlendiriliyor?

İlgili birimlerce söz konusu kanun hükümlerine göre yeşil kart verilmesi uygun görülmeyen kişilerden, tespit edilen aile içindeki kişi başına düşen gelir payının aylık tutarı; asgari ücretin üçte birinden asgari ücrete kadar olduğu tespit edilenler. 5510 sayılı Kanunun 82’nci maddesine göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz günlük tutarının üçte biri esas alınarak tescil edilecektir. Söz konusu gelir payı tutarı, asgari ücretten asgari ücretin iki katına kadar olduğu tespit edilenler, prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz günlük tutarı, asgari ücretin iki katından fazla olduğu tespit edilenler, prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz günlük tutarının iki katı prime esas kazanç tutarı olarak esas alınıp tescilleri yapılacaktır..



Mustafa BAYGIN



SMMM, Emlak Müşaviri



mustafabayginyh@hotmail.com



muhasebenet.net




EMLAKÇILIK YASASI

HAZIRLAYAN: İSTANBUL TİCARET ODASI 24 NOLU GAYRİMENKUL HİZMETLERİ

MESLEK KOMİTESİ



DÜZENLEME: Metin Yeşil ( İTO 24 Nolu Gayrimenkul Hizmetleri Meslek Komitesi üyesi)









Genel Açıklama



Yapılan çalışma ile emlak sektöründe verilecek hizmetlerde lisanslama esası getirilmiştir. Uygulamada lisanslı gayrimenkul değerleme uzmanlığı, lisanslı harita büroları gibi çeşitli örnekler bulunmaktadır.



Lisans alınarak sürdürülecek faaliyetler üç gruba ayrılmaktadır. Bunlar;



a) Lisanslı emlak müşavirleri

b) Lisanslı emlak müşavirlik şirketleri

c) Lisanslı emlak komisyoncuları



Lisanslı emlak müşavirleri, danışmanlık, bilirkişilik, raporlama, gayrimenkul alım satımına ilişkin aracılık ve kiralama hizmetleri ile gayrimenkulün devri , ayni ve şahsi hak tesisine ilişkin işlemleri (ipotek, irtifak, v.s) belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde takip edip gerçekleştirebileceklerdir.



Lisanslı emlak komisyoncuları, gayrimenkul alım satımına aracılık ve kiralama hizmetleri verecektir. Bugünkü emlak komisyonculuğu faaliyeti de esasında söz konusu işlemlerdir. Bu alanda en geniş kesimi de emlak komisyoncuları oluşturmaktadır. Emlak komisyoncusunun, lisanslı emlak müşavirlerinde aranan şartları sağlaması halinde, lisanslı emlak müşaviri olmaları da mümkündür.



Lisanslı emlak müşavirliği şirketleri lisanslı emlak müşavirinin sunduğu hizmetlerin yanında ,

gayrimenkulün devri, ayni ve şahsi hak tesisine ilişkin olarak resmi senet ve tescil istem belgelerini hazırlayabileceklerdir. Bu belgeler tapu sicil müdürlüğünün tasdiki ve tarafların imzalaması ile resmiyet kazanacaktır. Söz konusu şirketler tapu kayıt suretlerini de tasdik edebilecektir.



Gayrimenkule yönelik alım satıma aracılık yapan, kiralama hizmeti verenlerden, aynı zamanda danışmanlık ve tapu işlemlerinin takip ve sonuçlandırması beklenmemelidir. Tapu işlemleri ve gayrimenkule yönelik hizmetler, hukuki, teknik, idari ve mali bilgiyi gerektiren işlemlerdir. Konunun uzmanı olmayan iş sahiplerinden de bu donanıma sahip olması beklenemez. Yapılacak bilgilendirmeler de yeterli olmamaktadır. Gayrimenkul hizmetlerinde belge düzeninin sağlanması, işlemlerin takip ve sonuçlandırılması, tescile esas sözleşmelerin hazırlanması uzmanlaşmayı gerektirmektedir. Bu nedenle bu işlemlerin lisanslı emlak müşavirliği şirketleri tarafından da yerine getirilmesi gerekmektedir. Böylece tapu kayıtları işlem öncesinde sağlıklı olarak incelenecek, belge düzeni kontrol edilecek, işlemler kısa sürede sonuçlandırılacaktır.



Lisanslı Emlak Müşavirliği ve Lisanslı Emlak Komisyonculuğu Kanununun çıkması halinde sektör kayıt altına alınacak, ilgisiz kişi ve kuruluşların bu hizmeti vermesi öncelenecektir. Uygulama ile Devletin vergi ve harç gelirleri artacağı gibi, lisans bedellerinden Devlet, önemli bir ek gelirde elde edecektir. İşlemler konunun uzmanı lisans sahiplerince yerine getirilip, tapu sicil müdürlüklerindeki kayıtların kontrolüyle sonuçlanacağından, işlemlerde sıhhat artacaktır. Tapu sicil müdürlüklerinde yığılma olmayacak bundan kaynaklanan sızlanma ve şikâyetlerde en aza inecektir.



Bu uygulamanın en önemli sonuçlarından birisi de, bu sektörün katma değer yaratan, belli disiplin ve kuralları olan önemli bir sektör haline gelmesidir.





LİSANSLI EMLAK MÜŞAVİRLİĞİ, EMLAK MÜŞAVİRLİĞİ ŞİRKETLERİ VE EMLAK KOMİSYONCULUĞU HAKKINDAKİ KANUN TASARI TASLAĞI [/b]





Amaç

[/b]MADDE 1 – Bu kanunun amacı; lisanslı emlak müşavirleri, lisanslı emlak müşavirliği şirketleri ile lisanslı emlak komisyoncularının faaliyet, denetim ve sorumluluklarına ilişkin usul ve esasları belirlemektir. [/font]

[/b]

[/font]Kapsam

MADDE 2- Bu kanun, lisanslı emlak müşavirleri ,emlak müşavirliği şirketleri ve emlak komisyoncularının gayrimenkullere yönelik yapacakları aracılık,kiralama,danışmanlık,belge düzenleme ,tasdik etme gibi işlemlerin yerine getirilmesini kapsar.



Kanun kapsamı dışında kalan işler

MADDE 3 - Lisanslı emlak müşavirleri, kurulacak lisanslı emlak müşavirliği şirketleri ve lisanslı emlak komisyoncularının bu kanun kapsamında işlem yapması, ilgililerce asaleten veya temsilen doğrudan resmi merciler önünde aynı işlemleri talep etme ve yerine getirilmesine engel teşkil etmez.



Tanımlar

MADDE 4 - Bu kanunda geçen;



a) Genel Müdürlük: Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünü,

b ) Kurul: Lisanslı Emlak Müşavirliği ve Lisanslı Emlak Komisyonculuğu Kurulunu ,

c) Lisans: Emlak müşavirliği ve emlak komisyonculuğu lisansını,

ç) Meslek Odası: 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanununa göre

kurulan emlak meslek odaları ile 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar

ve Borsalar Kanunu hükümlerine göre kurulan ticaret odalarını,

d) Müşavirlik: Lisanslı emlak müşavirliklerini,

e) Şirket : En az üç sorumlu lisanslı emlak müşaviri tarafından anonim

şirket şeklinde kurulan lisanslı emlak müşavirliği şirketini ,

f) Komisyonculuk: Lisanslı emlak komisyonculuğunu ,

g) Yönetmelik: Lisanslı Emlak Müşavirliği ve Lisanslı Emlak Komisyonculuğu Hakkındaki

Kanununun uygulama yönetmeliklerini ,

h) Tapu işlemleri: Yönetmelikçe belirlenecek akitli ve akitsiz işlemleri ifade eder.

ı) Meslek mensubu: Lisanslı emlak müşaviri ve lisanslı emlak komisyoncusunu ifade eder.



Genel şartlar

MADDE 5 -Lisans sahibi olabilmenin genel şartları şunlardır:

a) Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak.

b) Kamu haklarından mahrum bulunmamak.

c) Medeni hakları kullanma ehliyetine sahip olmak.

ç) Türkiye’de yerleşim yeri sahibi olmak,

d)5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53. üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile Devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine, milli savunmaya, Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk suçları ile yabancı devletlerle olan ilişkilere karşı suçlardan veya zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, görevi kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından hükümlü bulunmamak.

e) Devlet memurluğundan çıkarılma cezası almamış olmak.

Emlak müşavirliği lisansı almanın özel şartları

MADDE 6- Emlak müşavirliği lisansı almanın özel şarları şunlardır;



a) Dört yıllık lisans eğitimi veren hukuk, siyasal, iktisat, işletme, iktisadi ve idari bilimler fakültelerinden veya mühendislik fakültelerinin harita ve kadastro, inşaat, mimarlık ve şehir planlaması bölümlerinden veya ön lisan eğitimi veren Tapu ve Kadastro Meslek Yüksek Okulu ile Adalet Meslek Yüksek Okulundan 2 yıllık Meslek Yüksek Okullarının “Emlak ve Emlak Yönetimi” programından mezun olmak yahut Yüksek Öğretim Kurulunca bunlara denkliği kabul edilen yurt içi ve yurt dışı yüksek öğretim kurumlarından mezun olmak,



b) Lisans sınavını kazanarak lisans almış olmak,

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünde genel müdür yardımcıları, daire başkanları, bölge müdürleri, bölge müdür yardımcıları, tapu şube müdürleri, tapu sicil müdürü ve tapu sicil müdür yardımcıları, kadastro müdürleri, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü müfettişi, maliye müfettişi, defterdar, defterdar yardımcısı, mal müdürü, görevlerinde bulunmuş olanlar da sınav şartı aranmaz.



c) İçeriği ve süresi yönetmelikle belirlenecek, Kurulca verilecek altı aylık teorik eğitimi ve meslek odalarınca belirlenecek emlak müşaviri yanında altı aylık uygulama eğitimi olmak üzere toplam on iki aylık eğitimi tamamlamış olmak,



ç) Bu maddenin (b) bendinde belirtilen kamu görevlerinde en az beş yıl çalışmış olmak veya

esnaf odası veya ticaret odalarının ilgili meslek komitesine kayıtlı olmak.



Emlak komisyonculuğu lisansı almanın özel şartları

MADDE 7- Emlak komisyonculuğu lisansı almanın özel şartları şunlardır.



a) Lise ve dengi okul veya değerleme, harita, emlak, maliye, iktisat, işletme, yapı ve inşaat alanlarında eğitim veren en az iki yıllık yüksek okullar ile Tapu ve Kadastro Meslek Yüksek Okulu ile Adalet Meslek Yüksek Okulu, 2 yıllık Meslek Yüksek Okullarının “Emlak ve Emlak Yönetimi” programından mezun olmak yahut Yüksek Öğretim Kurulunca bunlara denkliği kabul edilen yurtiçi ve yurtdışı yüksek öğretim kurumlarından veya lisans eğitimi veren yüksek okullardan mezun olmak,



b) Lisans sınavını kazanarak lisans almış olmak,



c) İçeriği ve süresi yönetmelikle belirlenecek, Kurulca verilecek altı aylık teorik eğitimi ve meslek odalarınca belirlenecek lisanslı emlak müşaviri veya lisanslı emlak komisyoncusu yanında altı aylık uygulama eğitimi olmak üzere toplam on iki aylık eğitimini tamamlamış olmak,



ç) Esnaf odasına veya ticaret odalarının ilgili meslek komitesine kayıtlı olmak



Teorik ve uygulanma eğitimi süresinden sayılan hizmetler

MADDE 8- Altıncı maddenin (b) bendinde belirtilen kamu görevlerinde en az beş yıl çalışmış olanlarda teorik ve uygulamalı eğitimi aranmaz.



Lisanslı emlak müşavirliği ve komisyonculuğu kurulu

MADDE 9- Bu kanunda belirtilen görevleri yerine getirmek amacıyla merkezi Ankara’da olan Başbakanlığa bağlı olarak Emlak Müşavirliği ve Komisyonculuğu Kurulu kurulmuştur.

Kurul dokuz üyeden oluşur. Üyelerin ikisi Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünden, birisi Maliye Bakanlığından, birisi Sanayi ve Ticaret Bakanlığından, birisi YÖK tarafından, ikisi esnaf odalarından ikisi de ticaret odaları tarafından seçilir.

[/font]Kurul üyeliklerine aday gösterilecek kamu görevlilerinin en az genel müdür, genel müdür yardımcısı, daire başkanı görevlerinde bulunması, en az üç yıl bu görevde asaleten çalışmış olması şarttır. Kurul üyelerinin görev süresi 5 yıldır. Görev süresi dolan kurul üyesi yeniden seçilebilir.



YÖK tarafından seçilecek üyenin prof veya doçent unvanlı, ilgili mesleki eğitimde görev almış olması şarttır.



Esnaf odaları ve ticaret odalarınca seçilecek kişilerin esnaf odalarında başkan veya üyeler, ticaret odaklarında ilgili gayrimenkul hizmetleri meslek komitesi başkan veya üyeleri arasından seçilir. Odalardan seçilecek kurul üyelerinin ayrıca Lisanslı emlak müşaviri olmaya hak kazanmış olması aranır.



Kurulun görevleri

MADDE 10- Kurulun görevleri şunlardır:

a) Lisans sınavı yapmak veya yaptırmak,

b) Lisans sınavı sonucu emlak müşaviri veya komisyoncusu olmaya hak kazananlara lisans

vermek ve meslek mensupları sicilini tutmak,

c) Emlak müşaviri veya komisyoncusu olmaya hak kazananların yeminlerini yaptırmak,

ç) Yabancı emlak müşaviri ve komisyoncularının hukuki ve fiili olarak karşılıklı olmak

kaydıyla, Türkiye de faaliyette bulunma taleplerini değerlendirmek, uygun olanlara izin

vermek

d) Bu kanunda belirtilen hallerde lisans iptaline karar vermek.

e) Emlak müşaviri ve komisyoncularının faaliyetleri sırasında kullanacakları, sözleşme, belge

basılı kâğıtların şeklini ve içeriğini belirlemek.

f) Verilecek mesleki eğitime ilişkin usul ve esasları belirlemek.

g) Meslek ilkelerini belirlemek, genelgeler çıkarmak emlak müşaviri, emlak müşavirliği

şirketi ve komisyoncularını faaliyetleri ile ilgili olarak denetlemek, gerektiği takdir de idari

inceleme ve soruşturma yapmak.

ğ) Bu kanun kapsamındaki faaliyetler ile ilgili benzeri hizmetleri yürütmek.

h) Emlak müşaviri, emlak müşavirliği şirketi ve komisyoncularına görüş bildirmek.



Kurulun çalışma usul ve esasları

[/b]MADDE 11- Kurul, üyelerin üçte ikisinin katılımı ile toplanır ve üye tam sayısının salt çoğunluğu ile karar alır. Kurul kendi üyeleri arasından bir başkan seçer.



Kurul üyelerine ayda dört toplantıdan fazla olmamak üzere, her toplantı günü için uhdesinde kamu görevi bulunanlara 1000, bulunmayanlara ise 2000 gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda toplantı ücreti ödenir.



[/font]Kurulun idari yapısı

MADDE 12-.Kurul, başkanlık, hukuk müşavirliği ve tescil birimlerinden oluşur.

Başkanlık: Kurulun en üst idari organıdır. Başkanlık görevleri ile personelin sayısı ve nitelikleri yönetmelikle belirlenir. Kurul çalışmalarını sevk ve idare eder.

Genel sekreterlik: Kurulca atanacak, genel sekreterin görevleri ile personelin sayısı ve nitelikleri yönetmelikle belirlenir. Genel sekreterin esnaf odası ve ticaret odalarının ilgili meslek komitesi üyeleri arasından en az 4 yıllık yüksek okul mezunu ve gayrimenkul sektöründe en az 5 yıl çalışmış olması şartı aranır.

Hukuk müşavirliği: Kurulca atanacak, hukuk müşavirinin görevleri ile personelin sayısı ve nitelikleri yönetmelikle belirlenir.



Lisans ve kimlik belgesi:

[/font]MADDE 13- Bu kanun hükümlerine göre emlak müşaviri veya emlak komisyoncusu olmaya hak kazanan kişilere kurul tarafından kayıt ve tescilleri yapılarak lisans ve kimlik belgesi verilir.



Lisans talepleri için yapılan başvurular en geç bir ay içinde Kurul tarafından incelenir ve karara bağlanır. Kurul kararlarına karşı bir aylık süre içinde idari yargıya itiraz edilebilir.



Lisanslı emlak müşavirleri tarafından bu kanun hükümlerine göre kurulacak olan emlak müşavirliği şirketlerine de lisans, Kurul tarafından verilir.

Lisans bedeli

MADDE 14-



Lisan bedeli emlak komisyoncuları için 2000 TL ,emlak müşavirleri için 5000 TL,

Emlak müşavirliği şirketleri için 10000 TL olup bu bedellerbir defaya mahsus olarak ödenir. Bedel Maliye hesabına bir bankaya yatırılır.



Lisans bedeli her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu uyarınca Maliye Bakanlığınca belirlenen yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanır.



Yemin

MADDE 15-Lisans sahibi, bu Kanun kapsamındaki görevine fiilen başlamadan önce, o yer sulh hukuk mahkemesinde görevini doğru ve tarafsız olarak yürüteceğine, bu Kanun hükümlerine ve ilgili mevzuata aykırı hareket etmeyeceğine ve ettirmeyeceğine dair yemin eder.



Yemin tutanağı iş yerinin görünen bir yerine asılır.



Yeni iş yeri açılması ve değişikliği MADDE 16- Emlak müşavirleri ve emlak komisyoncuları kendi adlarına açtıkları işyeri adreslerinde faaliyetlerini sürdürmek ve lisans ve ruhsatlarını çalıştıkları iş yerinin görünen bir yerine asmak zorundadırlar.



İş yeri değiştiren meslek mensupları on beş gün içinde yeni iş yerlerinin açık adreslerini Kurula bildirmek zorundadırlar.



Meslek mensupları kendi adlarına birden fazla iş yeri açamazlar. İş yeri sahibi olan meslek mensupları ücret karşılığı işveren yanında çalışamazlar. Ücret karşılığı çalışan meslek mensupları birden fazla iş yerinde de görev yapamazlar.



Meslek mensupları sicili

MADDE 17- Lisanslı Emlak müşaviri ve komisyoncuları için kurul tarafından meslek mensupları sicili tutulur. Lisanslı emlak müşavirliği şirketleri de Kurul tarafından listeye alınarak ilan edilir.



Bir başka il veya bölgeye naklini yapan meslek mensupları işe başlamadan önce kurula bunu bildirmek zorundadır.



Hizmetin kendi adına yürütülmesi

MADDE 18- Lisansını almış olan müşavir ve komisyoncuların bu hizmeti kendi adına yürütmesi halinde, bu hizmet emlak müşaviri ve komisyoncusu tarafından bizzat yerine getirilir.



Lisanslar devredilemez.



Lisanslı emlak müşaviri, komisyoncusu ve lisanslı emlak müşaviri şirketi yanında çalışanların yapacağı işlemlerde sorumluluk lisans sahibine aittir.



Düzenlenecek sözleşme ve belgeler lisanslı emlak müşaviri ve komisyoncusu tarafından imzalanır.



Lisanlı emlak müşavirleri ve komisyoncuları müşavirlik faaliyetleri dışında başkaca bir iş yapamazlar. Faaliyet konusu dışındaki şirketlerin kurucu ortağı olamaz, yönetim ve denetimlerinde bulunamaz.



Yönetici statüsünde çalışan meslek mensupları

MADDE 19-Lisanslı emlak müşavirleri ve emlak komisyoncularının, emlak müşavirliği hizmeti veren ticaret şirketi dışındaki şirketlerde ortak, yönetici veya denetici statüsünde çalışmaları halinde meslek mensupluğundan ayrılmış sayılır ve lisanları iptal edilir.



Yabancı emlak müşavirleri ve komisyoncuları:

MADDE 20- Yabancı bir devletin uyruğundaki gerçek kişiler, karşılıklı olmak ve lisanslı emlak müşavirleri ve komisyoncularında aranan nitelikleri taşımak şartıyla Başbakanlık onayı ile Türkiye de emlak müşavirliği ve komisyonculuğu faaliyetinde bulunabilirler.



Yabancıların Türkiye de emlak müşavirliği ve komisyonculuğu hizmetini vermek üzere kuracakları şirketler Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanununa tabi olarak kurulabilir. Bu halde de kurulacak şirkette biri sorumlu lisan sahibi olmak üzere TC vatandaşı en az iki lisanslı emlak müşavirinin kurucu ortak olma şartı aranır.



Lisansın kullanılacağı yetki bölgesinin sınırı

MADDE 21- Lisanslı emlak müşavirlikleri ve komisyoncularının yetki alanı ilçe idari sınırı ile sınırlıdır.



Aynı ilçede birden fazla Lisanslı emlak müşavirliği ve emlak komisyonculuğu hizmeti verilebilir.



İlçe idari sınırları dışında hizmet verilmesi, ancak hizmet verilecek ilçedeki lisanslı emlak müşaviri ve komisyoncusu aracılığı ile yapılabilir. Hizmet verilecek yetki bölgesi dışındaki ilçede lisanslı emlak müşaviri ve komisyoncusunun bulunmaması halinde en yakın ilçe deki lisanslı emlak müşaviri ve komisyoncusu aracılığı ile işlem yapılabilir.



Bayilik ve acentalık suretiyle yapılacak faaliyetlerde aynı düzenlemeye tabidir.



Lisanslı emlak müşavirlerinin yapacağı hizmetler;

MADDE 22- Lisanslı emlak müşavirlerinin gayrimenkullere yönelik sunacağı hizmetler şunlardır;



a) Talep üzerine düzenlenen iş sözleşmesine dayanılarak, taşınmaz malın alım, satım ve kiralanması konusunda pazarlama faaliyetlerinde bulunmak, aracılık hizmeti vermek.



b)Talep üzerine düzenlenen iş sözleşmesine dayanılarak, gayrimenkul mülkiyetinin devri, gayrimenkul üzerine ayni ve şahsi hak tesisleri işlemlerini takip dip sonuçlandırmak, tüm resmi ve özel kurumlarda işlemleri takip etmek, belge düzenini sağlamak,



c) Gayrimenkul hizmetlerine yönelik kayıt inceleme, araştırma, raporlama ve danışmanlık hizmeti vermek



ç) İlgililerin talebi üzerine işlemlerle ilgili belge ve formları düzenlemek.



d) Gayrimenkullerde kendi faaliyet alanına ilişkin olarak bilirkişilik hizmeti vermek.



Avukatlık kanununun ve diğer kanunların münhasıran avukatlar tarafından yapılmasını ön gördüğü işleri Lisanslı Emlak Müşavirleri yapamaz.



Emlak komisyoncularının vereceği hizmetler

MADDE 23- Lisanslı emlak komisyoncularının sunacağı hizmetler şunlardır;



a) Talep üzerine düzenlenen iş sözleşmesine dayanılarak, taşınmaz malın alım, satım ve kiralanması konusunda pazarlama faaliyetlerinde bulunmak, aracılık hizmeti vermek.



b) Talep üzerine düzenlenen iş sözleşmesine dayanılarak, taşınmaz malların satış ve kiralanmasına yönelik olarak işlemleri tüm özel ve resmi kurumlarda takip etmek.



Emlak komisyoncuları bu kanunla emlak müşavirlerine tanınan diğer yetkileri ve emlak müşaviri sıfatını kullanamazlar.



Lisanslı emlak müşavirliği şirketleri

MADDE 24- Emlak müşavirliğinin ticari şirket kapsamında yapılması halinde, şirketin anonim şirket olarak kurulması, şirket kurucu ortaklarının en az üç sorumlu lisanlı emlak müşaviri olması zorunludur.



Lisanslı emlak müşavirliği şirketinin sermayesi 200000TL den az olamaz.



Şirket çalışanlarının yapacağı işlemlerde sorumluluk öncelikle sorumlu lisanslı emlak müşavirlerine aittir.



Emlak müşavirliği veren ticaret şirketleri müşavirlik faaliyetleri dışında başkaca bir iş yapamazlar. Sorumlu lisanslı emlak müşavirleri, başka şirketlerin kurucu ortağı olamaz, yönetim ve denetimlerinde bulunamaz.



Emlak müşavirliği hizmeti veren ticaret şirketleri kadrolu veya sözleşmeli olarak en az bir avukat çalıştırmak zorundadır. Düzenlenecek resmi senet ve tescil istem belgesini lisanslı sorumlu emlak müşavirinin yanında avukatta imzalar. 25. madde gereğince verilecek tapu kayıt suretlerini lisanslı sorumlu emlak müşaviri imzalar.





Lisanslı emlak müşavirliği şirketlerinin sunacağı hizmetler

MADDE 25. Lisanslı emlak müşavirliği şirketlerinin sunacağı hizmetler şunlardır.



a) Talep üzerine düzenlenen iş sözleşmesine dayanılarak, taşınmaz malın alım, satım ve kiralanması konusunda pazarlama faaliyetlerinde bulunmak, aracılık hizmeti vermek.



b) Talep üzerine düzenlenen iş sözleşmesine dayanılarak, gayrimenkul devri, üzerine ayni ve şahsi hak tesisleri işlemlerini takip edip sonuçlandırmak, tüm resmi ve özel kurumlarda takip etmek, belge düzenini sağlamak.



c) Gayrimenkulün devri, ayni ve şahsi hak tesisine ilişkin olarak tapu sicil müdürlüğünün kontrolüne sunmak üzere resmi senet ve tescil istem belgelerini düzenlemek.



ç) Tapu kayıt suretlerini tasdik ederek ilgilisine vermek.



d) Gayrimenkul hizmetlerine yönelik kayıt inceleme, araştırma, raporlama ve danışmanlık hizmeti vermek.



e) İlgililerin talebi üzerine işlemlerle ilgili belge ve formları düzenlemek.



Bayilik veya acentelik faaliyetleri

MADDE 26- Lisanslı emlak müşavirliği şirketleri bu hizmetlerini bayilik veya acentelik şeklinde de yürütebilir. Bu halde bayi ve acentelerin lisanslı emlak müşaviri olması veya lisanslı emlak müşavirliği şirketi şartlarını taşıması gerekir.



Bayi ve acenteler yapacakları iş ve işlemlerden doğrudan sorumludur. Bayi ve acentelik kuran şirketin sorumluluğu, yapılacak müşavirlik hizmeti ile sınırlıdır.



İş sözleşmesi

MADDE 27- Lisanslı emlak müşaviri, komisyoncuları ve şirketleri ile iş sahibi arasında, şekil ve içeriği Kurul tarafından belirlenip bastırılmış olan standart iş sözleşmesi düzenlenir.



Sözleşmeyle yapılacak işler, tapu sicil ve kadastro müdürlüklerini ilgilendiriyorsa düzenlenen iş sözleşmesinin bir örneğinin ilgili tapu sicil veya kadastro müdürlüğüne ibrazı zorunludur. İşlemin sonuçlanmasından sonra iş sözleşmesi ilgili müdürlükte saklanır.



Taraflar arasında düzenlenen bu sözleşmede belirlenecek süre içinde işlemin sonuçlandırılmaması halinde iş sahibi tarafından yazılı bilgi verilmek suretiyle sözleşme tek taraflı olarak fes edilebilir. Bu durumda ücret talebinde bulunulamaz. İş sahibinin kendinden kaynaklanan veya mücbir sebepler bunu hükmün dışındadır.



Lisanslı emlak müşaviri ve komisyoncuları anne, baba, eş ve çocukları dışında ki iş sahiplerinden düzenleme şeklinde vekalet akdiyle yetki almış olsalar dahi iş sözleşmesi düzenlemek zorundadırlar.



Ücret

MADDE 28- Ücret, lisanlı olarak verilen müşavirlik ve komisyonculuk hizmetlerine karşılık olarak alınacak meblağdır. Ücretin miktarı taraflar arasında düzenlenecek iş sözleşmesinde gösterilir.



Kurul tarafından her yıl ocak ayında geçerli olmak üzere bir sonraki yıla ait ücret tarifeleri hazırlanarak her yılın Ağustos ayı içinde Başbakanlığa gönderilir. Ücret tarifelerini belirlemede odaların yazılı görüşleri alınır.



Başbakanlıkça ücret tarifesi onaylanarak yürürlüğe girer. Başbakanlık ücret tarifesini kendisine ulaştığı tarihten itibaren bir ay içinde onaylar. Ücret tarifesi ilk kez belirlendikten sonra daha sonraki yıllarda ücretler uygulanacağı yılın yeniden değerleme oranı kadar artırılır. Ekonomideki gelişmelere bağlı olarak ücretler Başbakanlıkça yeniden belirlenebilir.



Tarifede belirtilen miktarların altında ücret alınamaz. Yeni tarife yürürlüğe girinceye kadar mevcut tarife hükmü uygulanır.



Tasdik ve tasdikten doğan sorumluluk

MADDE 29- Lisanslı emlak müşavirliği şirketlerinin tapu işlemlerine yönelik düzenleyecekleri belgeler ile tasdik edecekleri tapu kayıt suretine ilişkin usul ve esaslar Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü ve Kurulca birlikte belirlenerek Kurul tarafından açıklanır.



Tapu kayıt suretleri sorumlu lisanslı emlak müşavirleri tarafından bizzat imzalanır Tasdik de lisans numarasının da yazılması zorunludur. Tapu kayıt suretlerinin doğruluğundan emlak müşavirleri sorumludurlar. Yaptıkları tasdikin doğru olmaması halinde tasdikin kapsamı ile sınırlı olmak üzere ortaya çıkan Hazine zararından Türk Medeni Kanununun 1007.maddesi gereğince müştereken ve müteselsilin sorumlu olurlar.



Kusurdan doğan sorumluluk

MADDE 30- Medeni Kanunun 1007. Maddesi gereğince, Hazinenin sorumlu olduğu zararların doğmasından Lisanslı emlak müşaviri, emlak komisyoncusu ve şirketin kusuru belirlendiği takdirde komisyoncu, müşavir ve şirket zarara neden olanla birlikte müteselsilin veya şahsen Hazineye karşı sorumlu olup doğacak zararlar için Hazinenin rücu etme hakkı vardır.



Gayrimenkulun devri, ayni ve şahsi hak tesisine ilişkin olarak tapu sicil müdürlüğünün kontrolüne sunmak üzere lisanslı emlak müşavirliği şirketlerince tapu işlemlerine yönelik hazırlanan resmi senet ve tescil istem belgelerinin içeriğinden lisanslı emlak müşavirliği şirketi sorumludur. Tapu sicil müdürlüğü görevlilerinin sorumluluğu söz konusu belgelerdeki tapu kaydının yer alması ve tapu siciline yapılacak tescil ile sınırlıdır.









Madde 31-Sigorta fonu



Lisanslı emlak müşaviri, komisyoncuların ve şirketlerinin faaliyetleri sırasında meydana gelen zararlardan doğan sorumluluk ve yükümlülüklerini karşılamak amacıyla kurul tarafından bir sigorta fonu oluşturulur.



Sigorta fonunun nasıl oluşacağı çalışma usul ve esasları ile kapsamına alacağı zararlar yönetmelikle düzenlenir.



Lisanslı emlak müşavirliği ve komisyonculuğundan ayrılma

MADDE 32- Lisanslı emlak müşaviri veya emlak komisyoncusu iken işini bırakanlar bunu on beş gün içerisinde Kurula bildirmek, Lisans ve kimlik belgesini geri vermekle yükümlüdürler. Bu kişilerin yeniden mesleği icra etmek istemeleri halinde lisans ve kimlik belgeleri Kurul tarafından bu Kanununda belirlenen 5. 6. ve7. Maddesindeki şartları taşımaları halinde yeniden verilir.



Mesleki yükümlülükler ve yetkilerin kullanılması

MADDE 33 -Emlak müşavirleri, komisyoncuları ve şirketleri bunların yanında çalışanlar, yaptıkları hizmetlerden dolayı edindikleri belge ve bilgileri amacı dışında kullanamaz ve açıklayamazlar. İş elde etmek amacıyla promosyon, ilan, reklam ve benzeri faaliyetlerde bulunamazlar. Tabela veya basılı kâğıtlarında lisanslı emlak müşaviri, emlak komisyoncusu ve şirketi unvanı dışında başkaca sıfat kullanamazlar.



Ancak; mesleğin gereği olarak pazarladıkları taşınmazların nitelikleri ve nicelikleri hakkında yapacakları ilan bu yasak dışındadır.



Denetim

MADDE 34- Emlak müşavirleri, komisyoncuları ve şirketlerin faaliyetleri; bu kanun kapsamında yaptığı işlemlerin hukuka ve mevzuata uygunluk yönünden Adalet Bakanlığınca, mesleki ilke ve kurallara uygunluk yönünden ilgili meslek odalarınca denetlenir.



Adalet Bakanlığınca yapılan denetimler sonucunda, hukuka ve mevzuata aykırı işlemleri tespit edilen lisans sahiplerine, bu işlemlerini hukuka ve mevzuata uygun hale getirmeleri için bir aya kadar süre verilebilir. Bu durum gereği yapılmak üzere ilgili meslek odası ve kurula bildirilir.



Mesleki ilke ve kurallara uygunluk yönünden ilgili meslek odalarınca yapılan denetimler sonucunda verilen cezalar Kurula bildirilir.



Lisansların verilmesi, iptal edilmesi ve sicillerin tutulması ve lisanslı müşavir ve komisyoncularının kuruluş, işleyiş ve her türlü faaliyetlerinin denetimini yaparak uyarma, kınama, lisansın geçici veya sürekli iptali cezalarını vermeye Kurul yetkilidir.



Ceza hükümleri

MADDE 35- Bu Kanunun 32. maddesinde yapılan denetimler sonucunda mevzuata aykırılığı tespit edilenlere fiilleri suç oluşturmadığı takdirde yönetmelikle belirlenecek miktarlarda idari para cezası Kurul tarafından verilir.



İdari para cezaları Kurul tarafından bir fonda toplanır. Fonda biriken paralar sadece lisanslı emlak müşaviri ve komisyoncularının idari, sosyal ve mesleki ihtiyaçları için kullanılır.



Madde 36-Lisanssız faaliyette bulunma



Bu kanunun yürürlüğe girmesi ve lisansların verilmesinden sonra, gayrimenkule yönelik bu kanun da tanımlanan hizmetlerin hangi ad altında olursa olsun lisanssız olarak yapılması yasaktır. Yasağa uymayanlar hakkında Yasal işlemler yapılır. Kamu idareleri lisansız faaliyette bulunanların bu Kanunda tanımlanan hizmetlere yönelik taleplerini yerine getiremezler. Lisansız kişilerin taleplerini işleme alan kamu görevlileri hakkında adli ve idari işlemler yapılır.



Kurul ve Odalar yukarıdaki fıkraya aykırı davranışları tespit ettiği veya öğrendiği takdirde durumu Cumhuriyet Başsavcılığına bildirmek zorundadırlar.



Lisans iptali

MADDE 37-

a) Lisans sahibinin isteği,

b) Lisanslı emlak müşavirliği, emlak komisyoncusu ve şirketi olmak için Kanunda ve

Yönetmelikte belirtilen şartların kaybedilmesi veya bu şartları taşımadığının sonradan

anlaşılması,

c) İlgili meslek odası üyeliğinin son bulması,

d) 34. maddede yapılan denetimler sonucunda hukuka ve mevzuata aykırı işlemlerin tespit

edilmesi

e) Mesleki ilke ve kurallara uygun davranılmaması halinde üç kez para cezası verilmiş olması

halinde lisanslar Kurulca iptal edilir.



Meslekte çalıştırılamayacak olanlar

MADDE 38- Lisanslı emlak müşavirleri ve komisyoncuları, bu mesleği yapmaları yasaklananları yanlarında çalıştıramazlar. Bunlarla her ne şekilde olursa olsun mesleki iş birliği yapamazlar.



Yetkili oda

MADDE 39- Bu kanunda oda tarafından yapılması öngörülen görev ve yetkiler lisanslı emlak müşaviri ve komisyoncusunun kayıtlı olduğu oda tarafından yerine getirilir ve kullanılır.



Yönetmelikler

MADDE 40- Bu kanunla ilgili olarak aşağıda belirtilen hususlar yönetmelikle düzenlenir.

a) Lisanslı Emlak Müşavirliği ,Şirketleri ve Lisanslı Emlak Komisyonculuğu çalışma usul ve esasları,

b) Lisanslı Emlak Müşavirliği ve Lisanslı Komisyonculuğu sınav, staj, eğitim, ruhsat verilmesi,

c) Lisanslı Emlak Müşavirliği ve Lisanslı Emlak Komisyonculuğu Kurulunun çalışma usul ve esasları



İlgili Yönetmelikler kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra 6 ay içinde Esnaf ve Sanatkarlar Odası ve Ticaret Odalarının görüşü alınmak suretiyle Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca müştereken hazırlanarak yürürlüğe konur.



Kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak yönetmelikler dışında hukuki düzenlemeler yapmaya Kurul yetkilidir.



Geçici Madde 1- Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce bu kanunun 5.maddesindeki genel şartları taşımakla birlikte en az dört yıllık fakülte veya yüksek okul mezunu olanlardan bu kanunun 22.maddesinde belirtilen görevleri toplam en az 3 yıldır fiilen yaptıklarını bağlı bulundukları vergi dairesi veya oda kaydı ile kanıtlayanlar kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde ilgili odaya müracaat etmesi halinde lisanslı emlak müşaviri olmaya hak kazanırlar.



Geçici Madde 2- Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce bu kanunun 5.maddesindeki genel şartları taşımakla birlikte, bu kanunun 23.maddesinde belirtilen görevleri toplam en az üç yıldır fiilen yaptıklarını bağlı bulundukları vergi dairesi veya oda kaydı ile kanıtlayanlar kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde ilgili odaya başvurmaları halinde lisanslı emlak komisyoncusu olmaya hak kazanırlar.



Geçici Madde 3-Bu Kanunun 6. maddesinde yazılı sınav şartı aranmayan kamu görevlileri kanunun yürürlüğe girdikleri tarihten itibaren 1 yıl içinde müracaat etmeleri halin de lisanslı emlak müşaviri olmaya hak kazanırlar.



[/font][/size][/b]Geçici Madde 4- İlgili devletlerce karşılıklılık şartı sağlanıncaya kadar 20.madde hükmünden faydalanamayan yabancı uyruklu emlak müşavirleri bu kanunun yürürlük tarihini takip eden yılın sonuna kadar işlerine devam edebilirler.



Geçici Madde 5-Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce bu kanunun 25.maddesinde belirtilen görevleri toplam en az dört yıldır fiilen yaptıklarını bağlı bulundukları vergi dairesi veya oda kaydı ile kanıtlayan ticaret şirketleri kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde bu kanunda ilgili lisanslı emlak müşaviri şirketi olmaya şartlarını sağlamaları halinde lisanslı emlak müşaviri şirketi olmaya hak kazanırlar.



Yürürlük

MADDE 41- Bu kanun yayımı tarihinde itibaren yürürlüğe girer.



Yürütme

MADDE 42- Bu Kanunun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.