BİNA İNŞAATI MALİYET ENDEKSİ

Bina İnşaatı Maliyet Endeksi Bir Önceki Döneme Göre % 3,53 arttı. 2005=100 Temel Yıllı Bina İnşaatı Maliyet Endeksi, Temmuz–Ağustos–Eylül aylarını kapsayan 2011 yılı üçüncü döneminde, toplamda bir önceki döneme göre %3,53, bir önceki yılın son dönemine göre %12,76, bir önceki yılın aynı dönemine göre %14,53 ve dört dönem ortalamalara göre ise %10,86 artış göstermiştir. 2011 yılı üçüncü döneminde bir önceki döneme göre işçilik endeksi %0,67 ve malzeme endeksi %4,38 artış göstermiştir. 2011 yılı üçüncü döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre işçilik endeksi %6,19 ve malzeme endeksi %17,16 artış göstermiştir. 2010 yılı üçüncü döneminde, toplamda bir önceki döneme göre %1,93, bir önceki yılın son dönemine göre %5,86, bir önceki yılın aynı dönemine göre %5,93 ve dört dönem ortalamalara göre ise %4,02 artış göstermişti. 2011 ve 2010 yılı üçüncü dönem endeks yüzde değişim oranları 2011 Yılı III. Dönem 2010 Yılı III. Dönem Toplam İşçilik Malzeme Toplam İşçilik Malzeme Bir önceki döneme göre değişim oranı (%) 3,53 0,67 4,38 1,93 0,95 2,24 Bir önceki yılın son dönemine göre değişim oranı (%) 12,76 5,75 14,94 5,86 5,63 5,93 Bir önceki yılın aynı dönemine göre değişim oranı (%) 14,53 6,19 17,16 5,93 6,42 5,78 Dört dönem ortalamalara göre değişim oranı (%) 10,86 6,52 12,23 4,02 4,66 3,82

Konut Kredisi Faiz Oranları 5 Yıl Vadede 1,02- 1,17 Aralığında

Konut kredisi faiz oranları 5 yıl vadede 1,02 ile 1,17 arasındaki bantta bulunuyor.

Bazı bankalarından 7 Ekim Cuma günü itibariyle tüketici kredisi faizleri 6 ay ve 1 yıl vadede faiz oranı 1,39 ile 1,69 arasında değişirken, 1 ila 2 yıl arasında değişen vadelerde taşıt kredisi faiz oranı 1,25 ile 1,45 arasında, konut kredisi faiz oranı 5 yıl vadede 1,02 ile 1,17 arasındaki bantta bulunuyor. Bankaların tüketici kredisi faiz oranları 6 ay ile 1 yıl arasındaki vadede aylık yüzde 1'in üzerinde bulunuyor. Vakıfbank'ta bireysel destek kredisinde aylık faiz oranı yüzde 1,39 olarak açıklanırken, Finansbank'ta bu oran yüzde 1,69 olarak belirlendi. Taşıt kredileri de 1 ila 2 yıla kadar vadelide 1,25 ile 1,45 arasında değişen faiz oranları tüketicilere sunuluyor. Konut kredileri ise 5 yıl vadede 1,02 ile 1,17 arasındaki faiz oranları tüketicilerin kullanımına sunulurken, 10 yıl vadede ise 1,09 ile 1,20 arasındaki değişen faiz oranlarıyla kredi alınabiliyor. Konut kredisi faiz oranları 5 yıl vadede 1,02 ile 1,17 arasındaki bantta bulunuyor.

TOKİ, 672 konut için ihale yapacak

Kamu ihale bülteninin bugünkü sayısında yer alan ihale duyurusuna göre TOKİ, söz konusu konut, altyapı ve çevre düzenlemesi inşaatı işini 22 Kasım 2011 tarihinde açık ihale usulü ile ihaleye çıkaracak. Yer tesliminden itibaren 700 takvim gününde tamamlanması planlanan işin ihalesine katılmak isteyenler, ihale dokümanını bin lira karşılığında TOKİ'den satın alabilecek. www.toki.gov.tr

Bireysel Borçlular İçin İndirim Kampanyası 31 Ocak 2012'ye Kadar Uzatıldı

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), bireysel borçlular için uyguladığı indirim kampanyasını 31 Ocak 2012'ye kadar uzattı. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), bireysel borçlular için uyguladığı indirim kampanyasını 31 Ocak 2012'ye kadar uzattı. TMSF'den yapılan yazılı açıklamada, Fon'un, 2001 krizinden sonra yönetim ve denetimi TMSF'ye devredilen bankaların bireysel takip alacaklarının yüzde 82'sini bugüne kadar tahsil ettiği belirtilerek, yaklaşık 190 bin bireysel kredi takip dosyasının 154 bin adedinden 171 milyon lira tahsilat gerçekleştiren kurumun, kalan 36 bin bireysel takip dosyasının tahsilatını da 31 Ocak 2012'ye kadar gerçekleştirmeyi planladığı kaydedildi. Söz konusu düzenlemeden faydalanarak borcunu kapatmak isteyenlerin TMSF Tahsilat Dairesi'nin 0212 288 47 14 numaralı faksına, bireysel@tmsf.org.tr elektronik posta adresine, 212 340 14 35, 212 340 14 87, 212 340 14 44, 212 340 14 63 numaralı telefonlarına veya dosya avukatlarına başvurabileceği bildirildi. Uygulamanın, sadece bireysel alacaklar için geçerli olduğu, kurumsal kredi alacaklarını kapsamayacağı belirtildi.

Dövizle Kredi Çekenlere Yeni Umut Işığı

Yen ve Frank İle Kredi Çeken Tüketicinin Açtığı Davada Geçici Tedbir Kararı Alınması Dövizzedelerin Umudu Oldu 2008 Yılında Kuru Düşük Olduğu İçin Yen ve Frank İle Kredi Çeken Tüketicinin Açtığı Davada Geçici Tedbir Kararı Alınması Dövizzedelerin Umudu Oldu 2008 yılında bir bankadan en düşük kurdaki Japon Yeni ile kredi çeken ancak 2011 yılında 980 TL ödeyen Osman Şamlı, avukat Semiha Yozgat aracılığı ile Kayseri’de bulunan Tüketici Mahkemesi’ne dava açtı. Semiha Yozgat, müvekkilinin 2008 yılında 450 TL taksit ile başladığını, yaşanan 2009 krizi ve ABD’deki ekonomik kriz nedeniyle kur farkının yükseldiğini ve bundan dolayı 3 yıl sonra 980 TL kredi taksiti ödediğini söyledi. Semiha Yozgat, müvekkilinin bin TL’lik maaşının tamamını kredinin taksitlerine yatırdığını belirtti. Tüketici Mahkemesi’ne açılan dava sonrasında mahkemenin tedbir kararı aldığını söyleyen avukat Semiha Yozgat, “Bu yerel bir mahkemenin verdiği karar olduğundan henüz umutlanmak için erken çünkü dava henüz sonuçlanmadı. Sonucun ne olacağı belli olmadığı için kimseyi umutlandırmak istemiyoruz” diye konuştu. Mahkemenin aldığı geçici tedbir kararı sonrasında müvekkilinin 2008 yılındaki kur ile taksit ödemeye başladığını anlatan Semiha Yozgat, “Ancak dava aleyhimize sonuçlandığı takdirde kur farkından dolayı ödemediği paraları da ödeyecek” dedi. 1 Haftada 20 Kişi Vekalet Verdi Semiha Yozgat, davada tedbir karanının alınmasının birçok dövizzede tarafından duyulduğunu söyleyerek, “Tüketici Mahkemesi’nin almış olduğu karar sonrasında birçok kişi vekalet vermek için geldi. Bir hafta içinde vekalet verenlerin sayısı 20′ye ulaştı ancak kimseyi umutlandırmak istemiyoruz. Dava sonrasında olumsuz bir karar da verilebilir. Olumlu bir karar verilse dahi yerel bir mahkemenin kararı olduğu için Yargıtay tarafından da bozulabilir. Bu nedenle müvekkillerimizi fazla umutlandırmak istemiyoruz”, diye konuştu.

Dövizzedelerin Çoğu İşçi 2008 yılında yen ve frank ile kredi çekilmesinin cazip olduğu yönünde yanlış yönlendirmelerin yapıldığını söyleyen Semiha Yozgat, 4 bankanın bu şekilde kredi verdiğini anlattı. Kendisine vekalet veren dövizzedelerin çoğunluğunun bin TL maaşla çalışan işçi veya öğretmenler olduğunu söyleyen Yozgat, “Bu kişiler maaşlarını çektikleri kredinin faizlerine yatırıyor, bu nedenle geçim sıkıntısı yaşıyorlar. Çoğunluğu anne veya babalarının yanında kalıyor” ifadelerini kullandı.

TOKİ'den Yozgat'a yeni konutlar

Yozgat Belediye Başkanı Yusuf Başer, TOKİ tarafından kent merkezinde daha önce 720, ardından da 500 konutu dar gelirli aileler için olmak üzere bin 166 konutun inşa edildiğini hatırlattı. TOKİ tarafından Yozgat'ta bugüne kadar yapılan konut sayısının bin 886 olduğunu hatırlatan Başer, yapımına başlanılan 486 konut ile birlikte Yozgat il merkezinde yapılan konut sayısının 2 bin 372'e ulaşacağını bildirdi. Belediye Başkanı Yusuf Başer, TOKİ tarafından eski üzüm bağları mevkiinde yapılacak olan 486 konutun inşaatına başlandığını kaydetti. Başer, "Konutların yapımıyla ilgili çıkan sorunlar çözümlenerek, yüklenici firma tarafından inşaat çalışmalarına başlanıldı. İçerisinde cami ve alışveriş merkezi bulunan 486 konutlar tamamlandığında kentin gelişme yönü de artacaktır" dedi.

Konut Kredileri 72.85 Milyar TL'ye Ulaştı

Konut kredileri 30 Eylül itibariyle 72 milyar 812 milyon TL düzeyinde gerçekleşti.

Kredi Artış Hızı 9 Ayda %25`i Aştı Bankacılık sektörünün 30 Eylül itibariyle verdiği krediler 2010 yılı sonuna göre yüzde 25.5 artışla 671 milyar 605 milyon TL’ye ulaştı. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın bankalara artık “sen niye yüzde 25’i geçtin” diye sormayacaklarına yönelik açıklamasının ardından, son bir haftalık dönemde krediler yüzde 1.8 oranında, 12 milyar TL tutarında artış gösterdi. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun Haftalık Bülten’inde açıkladığı geçici verilere göre bankacılık sektöründe krediler toplamı (mali kesime verilenler dahil) 30 Eylül itibariyle 2010 yılı sonuna göre yüzde 25.5 artışla 671 milyar 605 milyon TL düzeyinde gerçekleşti. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın önceki hafta yaptığı “sen niye yüzde 25’i geçtin” diye bankalara hesap sormayacaklarını açıklamasıyla, bankacılık sektörünün verdiği krediler haftalık bazda yüzde 1.83 oranında, 12.1 milyar TL tutarında arttı. Bankacılık sektörü kredileri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 38.9 oranında artış gösterdi. Tüketici Kredileri 163 Milyar TL’yi Aştı 23-30 Eylül haftasında mali kesim hariç, katılım bankalarının dahil edildiği tüketici kredileri 2010 yılı sonuna kıyasla yüzde 26.3, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 39 oranında artışla 163 milyar 36 milyon TL oldu. Tüketici kredilerinde bir önceki haftaya göre yüzde 0.71 düzeyinde artış yaşandı. Konut Kredileri 72.85 Milyar TL Tüketici kredilerinin dağılımı incelendiğinde konut kredileri 30 Eylül itibariyle 72 milyar 812 milyon TL düzeyinde gerçekleşti. Konut kredilerinde geçen yıl aynı döneme yüzde 32.2, yılsonuna göre ise yüzde 19.8 oranında artış yaşandı. Konut kredileri bir önceki haftaya göre yüzde 0.45 arttı. Taşıt Kredileri Yıllık Bazda 42.8 Arttı Bankacılık sektörünün verdiği taşıt kredileri bir önceki haftaya göre yüzde 0.7 artışla 6 milyar 793 milyon TL oldu. Taşıt kredileri 2010 yılı sonuna göre yüzde 19.9 oranında artarken, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 42.8 oranında artış yaşandı. İhtiyaç Kredileri 9 ayda Yüzde 33.4 Arttı 30 Eylül itibariyle bankacılık sektörünün verdiği ihtiyaç kredileri bir önceki haftaya göre yüzde 0.9 artışla 61 milyar 160 milyon TL’ye yükseldi. İhtiyaç kredileri 2010 yılı sonuna göre yüzde 33.4, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 29.3 oranında artış yaşandı. 30 Eylül itibariyle diğer tüketici kredileri bir önceki haftaya göre yüzde 1.1 artışla 22 milyar 272 milyon TL’ye yükseldi. Diğer tüketici kredilerinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 119.4, 2010 yılı sonuna göre yüzde 33.1 oranında artış yaşandı. Kredi Kartı Kullanımı Yüzde 17.7 Arttı 30 Eylül itibariyle bireysel kredi kartı harcamaları bir haftalık dönemde yüzde 2.1 oranında artışla 52 milyar 374 milyon TL oldu. Bireysel kredi kartı kullanımı 2010 yılı sonuna göre yüzde 20.2 oranında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 25.9 oranında artış gösterdi. Böylece, tüketicinin krediler ve kredi kartları aracılığıyla “kazanmadan” yaptığı harcamalar 215.4 milyar TL’ye ulaştı. Mevduat 714.6 Milyar TL Bankacılık sektöründe mevduat (bankalararası dahil) 30 Eylül itibariyle 714 milyar 621 milyon TL’ye ulaştı. Geçen yılın aynı dönemine göre mevduat yüzde 20.6 oranında, 2010 yılı sonuna göre yüzde 10.9 oranında artış gösterdi.

Konut Satın Alma Eğilimi Eylül Ayında Yükseldi

Konut Kredisi Maliyetleri Nedeniyle Ağustos Ayında Gerileyen Konut Satın Alma Eğilimi Eylül Ayında Yükseldi

Konut Kredisi Maliyetleri Nedeniyle Ağustos Ayında Gerileyen Konut Satın Alma Eğilimi Eylül Ayında Yükseldi İstanbul Bilgi Üniversitesi ve Ipsos‘un ING Bank için her ay gerçekleştirdiği ‘ING Mortgage Barometre’ araştırmasının sonuçları belli oldu. Buna göre Eylül 2011′de 82 değerini alan konut satın alma iştahını gösteren endeks Ağustos’a göre 8 puan yükseldi. Barometredeki artış veya azalış, tüketicilerin konut satın alma eğilimindeki değişime işaret ediyor. Ağustos’ta konut alma eğilimi son bir yıllık dönemin en düşük seviyesine gerilemişti. Araştırmaya göre, tüketicilerin gelecekteki konut satın alma eğilimi, Eylül’de bir önceki aya göre önemli bir artış göstererek yüzde 47′den 60′a yükselirken, düşünmeyenlerin oranı da yüzde 47′den 33′e geriledi. Planlanan konut satın alma dönemi ise yüzde 74′lük çoğunluk tarafından “1 yıl ve daha uzun süre sonra” olarak belirtildi. Mevcut ekonomik şartların geçtiğimiz 3 aya göre daha iyi olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 40′tan 45′e yükseldi. Mevcut piyasa şartlarının konut alımı için uygun olduğunu düşünenlerin oranı da bir önceki aya göre artarak yüzde 34′ten 38′e çıktı. Araştırmaya göre, şartların gelecek 3 ayda daha da iyileşeceğini düşünenlerin oranı ise yüzde 30′dan 34′e yükseldi. Mevcut piyasa şartlarında konut satın almak için beklemenin uygun olduğunu düşünenlerin oranı ise yüzde 51′den 45′e geriledi. Tasarrufların değerlendirilmesinde riskli yatırım araçları yüzde 64 ile en çok tercih edilen yatırım aracı olarak Eylül’de de ilk sıradaki yerini korumakla birlikte, tasarruflarını gayrimenkulde değerlendirenlerin oranı yüzde 27′den 30′a yükseldi. Konut satın alma eğiliminde Temmuz ve Ağustos’ta yaşanan durgunluğun Eylül’de kısmen kırıldığını belirten Bilgi Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Orhan Erdem, araştırma sonuçlarını şöyle yorumladı: “Türkiye’de konut piyasasındaki olumsuz hava Eylül ayında bir nebze olsun dağılmış görünüyor. Temmuz ve Ağustos’ta azalan konu alım iştahı Eylül’de yeniden canlandı. Bunda S&P‘nin Türkiye’nin kredi notunu artırmasının etkisi olduğu söylenebilir. Türkiye’nin kredi notu tarihinde bir ilk olan bu ‘yatırım yapılabilir’ notu tüm yatırımcılar tarafından olduğu gibi gayrimenkul yatırımcıları tarafından da olumlu karşılanmış olacak ki, iki aydır düşmekte olan konut satın alma eğilimi bu ay sekiz puan birden yükseldi. Bu da, iki aydır yaşanmakta olan durgunluğun kısmen kırılması şeklinde yorumlanabilir.” ING Bank Ekonomik Araştırmalar Bölüm Müdürü Muhammet Mercan’ın Barometre yorumu ise şöyle oldu: “Piyasalarda Eylül’ün ilk yarısında gözlenen kısmi iyileşme tüketicilerin kısa vadede konut alma iştahlarında göreli bir iyileşme yarattı. Ancak genel ekonomik aktivitede yavaşlama işaretlerinin Merkez Bankası’nca da ‘yumuşak iniş’ açıklamalarıyla onaylanması, Barometre’de Eylül’deki artışın geçici olduğunu düşündürmekte. Özellikle A ve B gelir grubunun piyasa şartlarının konut alımına uygunluğu konusunda tereddütlü olduğu anlaşılıyor. İyileşmenin geçici olduğu, yavaşlayan yurtiçi talebin etkisiyle aşağı seyrin devam edebileceği söylenebilir.” Konut kredileri Eylül sonu itibarıyla yıllık yüzde 20,1 büyüyerek 72.8 milyar lira oldu.

Kiralarda Artış Mı Bekleniyor?

Döviz üzerinden yapılan kira sözleşmelerinin TL üzerinden yapılması durumunda kira rakamlarında artış bekleniyor.

Gazeteport'ta yer alan haberde kurun yüksek seviyesinin kira sözleşmelerini döviz ile yapanları gündeme getirdiği belirtilirken döviz üzerinden yapılan kira sözleşmeleri konusunda çalışma başlattıklarını söyleyen Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın "Türkiye'de milyonun üzerinde kira sözleşmesi var ve denetlemek kolay değil'' sözlerine yer veriliyor. Century 21 Türkiye Genel Müdürü Hüseyin Aktaş Gazeteport'a yaptığı açıklamada, konunun genelde ticari gayrimenkul ile lüks konutlarla ilintili olduğunu belirtiyor. Dövize endeksli kredi kullanan çevrelerin yüzde 15-20 civarında olduğunu kaydeden Aktaş, toplamda tutarın %40'lar civarında olduğunu bildiriyor. Aktaş, 2001 krizinde uzun vadeli döviz bazında borçlanmadan sonra kişilerin disipline olduklarını söylüyor. Piyasalardaki istikrarın kira kontratlarında artışa neden olduğunu kaydeden Aktaş, son dönemlerde dövizde görülen yükselişin eskiyi anımsattığını dile getiriyor. Döviz üzerinden yapılan kira sözleşmelerinin TL üzerinden yapılması durumunda kira rakamlarında %10-15 gibi bir artışın söz konusu olacağını kaydeden Aktaş, bu durumda artan hareket sonucu satışlarda, gelirlerde artış olacağını vurguluyor. Akmerkez'de Boş Alan Var

İstanbul Umum Emlak Komisyoncuları Odası İkinci Başkanı Nizamettin Aşa, anlaşma döviz bazında yapıldıysa dava açmak suretiyle TL'ye dönülmenin mümkün olabileceğini dile getiriyor. İstanbul'da Bebek, Ulus, Etiler, Fenerbahçe, Caddebostan'da bulunan konutların bir kısmının ve AVM'lerin döviz bazında kiralandığını veya alınıp satıldığını kaydeden Aşa, şu anda piyasada çok büyük bir tehlike gözükmediğini söylüyor. Aşa, dövizin daha da yükselmesi durumunda bu konuda davaların açılabileceğini bildiriyor.

AVM'leri doluluk oranlarının fazla olmadığına değinen Aşa, Akmerkez'de dahi boş alanın bulunduğunu belirtiyor. AVM'lerin kiraları düşürme yönüne gittiğini kaydeden Aşa, eninde sonunda uzlaşma yoluna gideceklerini söylüyor.

İcradan Alınan Konutlar Değerinin %40 Altında Satılıyor

İcradan Alınan Konutlar Değerinin %40 Altında Satılıyor

Borcunu ödeyemeyenlerin mallarını satarak alacaklıların sıkıntıya düşmemesi üzerine kurulan icra yöntemi yeni iş alanları yarattı Borcunu ödeyemeyenlerin mallarını satarak alacaklıların sıkıntıya düşmemesi üzerine kurulan icra yöntemi yeni iş alanları yarattı. Özellikle internet kullanımının yaygınlaşmasının ardından arka arkaya kurulan icra siteleri, üyelerine ‘anahtar teslimi’ icra ihalelerine girme olanağı getirdi. İcrafirsatlari.com sitesi de bu alanda sektörün önde gelen kuruluşlarından biri oldu. Sitenin sahibi Tuğçe Ertürk, toplam 17 bin üyesi bulunan icrafirsatlari.com’da icra ihalelerine yabancı ve hiç bilmeyen kişilerin de bu alandan yararlanması için hizmet verdiklerini söyledi. Anahtar Teslim Hizmet Veriliyor

İnternet sitelerinden önce icralık satışlarının dar bir kesimin egemenliği altında olduğunu şimdi bunun değiştiğini belirten Ertürk “Biz internet sitemizde icralık malların ilanlarını yayınlıyoruz. İsteyen bize yetki vererek icra ihalelerinden istediğini alıyor” dedi. İcradan mal almanın sevimsiz bir durum olarak kabul edildiğini ancak bu sistemin malı icradan satılan borçlunun da işine yaradığını, en azından borcunun bir kısmını kapatma olanağı bulduğunu söyledi. İcraya çıkan malların önce yüzde 60 değerine muhammen bedelle satışa çıktığını eğer satılmazsa 10 gün sonra yüzde 40 daha indirim olduğunu söyleyen Ertürk “Elinde peşin parası olan birisi için piyasa değerinin yüzde 40-50 altında bir ürünü almak kârlı bir alışveriş. Biz özellikle gayrimenkul ve araba satışlarında anahtar teslimi işlem yapıyoruz. Elemanımız müşterinin isteği üzerine ihaleye katılıyor ve satın alırsa tüm bürokratik işlemler tamamlanarak araba ya da ev sahibine teslim ediliyor” diye konuştu.

Siteden satışlarda fiyatların önemli oranda düştüğünü belirten Ertük “Örneğin 600 bin dolarlık daire önce 450 bin dolardan satışa çıktı. Kimse almayınca 450 bin dolardan satış yenilendi. Ardından 600 bin dolarlık daire 310 bin liraya sahibini buldu” diye konuştu.

Konut Alırken Dikkatli Olun

Yıllık 40 milyar lirayı bulan niteliksiz konut pazarında yaklaşık 2 milyar liralık paranın bu tür topla kaç yöntemiyle para toplayan riskli şirketlerin kasasına girdiği tahmin ediliyor. Konut Satışlarındaki Canlılıktan Pay Almak İsteyen Kötü Niyetli Şirketler Piyasada Cirit Atıyor Yıllık 40 milyar lirayı bulan niteliksiz konut pazarında yaklaşık 2 milyar liralık paranın bu tür topla kaç yöntemiyle para toplayan riskli şirketlerin kasasına girdiği tahmin ediliyor. Pazarın hızlı büyüdüğünü gören paravan şirketlerle konut sektörüne giren şirketler tehlike saçıyor. Projeden konut satarak paraları peşin toplayan bu tür şirketler, kalıcı olmadıkları için projeyi bitirmeden sırra kadem basıyor. Türkiye’de her yıl 500 bin civarında yeni konut üretiliyor. Sektör temsilcileri, üretilen konutların yaklaşık 70 bin tanesinin markalı konut projelerinden oluştuğunu, kaydediyor. Niteliksiz konutlar içerisinde ise yüzde 30′luk bölümün paravan şirketlerle konut sektörüne giren şirketlerden oluştuğuna dikkat çekiyor. Bir Yılda 11 Milyar Toplanıyor Yıllık 500 bin konutun üretildiği Türkiye’de, 470 bin niteliksiz konutun yüzde 30′una denk gelen 172 bin adet konutun üretimi tehlikeli ellerde görünüyor. 70 bin markalı konut ile birlikte en basit hesaplamada bir yıl içinde üretilen konutların büyüklüğünün 40 milyar 304 milyon lira olduğu hesaplanıyor. Yüzde 20 peşin ödeme durumunda inşaat firmalarının kasasına giren para yaklaşık 11 milyar liraya ulaşırken, bunun 2 milyar 339 milyon lirası, konut sahibi olma hayalleri kuran kişilerin parasına göz koyan şirketlerin kasasına giriyor. Maketten Alım Yapmayın Türkiye genelinde toplanan paraların yeni konut mağdurları oluşturmaması için sektör temsilcileri konut alıcılarını uyarıyor. Geçmişi olmayan, sermayesi düşük ve teslim ettiği projesi bulunmayan firmalardan konut alınmaması gerektiğine vurgu yapan sektör temsilcileri, son konut furyasında henüz kimsenin mağdur olmadığını, ancak maliyetin altında ucuz konut üreten firmaların sektörde endişe yarattığını söylüyorlar. Ucuz Evden Korkun Hesaplama yaparken metrekare büyüklüğünü ortalama 80 olarak baz aldık. Nitelikli konut metrekare fiyatını 2 bin 500 lira, arsası kendisine ait olan ve kendi üretim tesislerinde yan ürünlerini ucuza mal eden konutlarda metrekare fiyatını 1.200 lira olarak hesapladık. Paravan şirketlerle piyasaya giren, arsası kendisine ait olmadığı ve hiçbir üretim tesisi bulunmadığı halde, metrekare fiyatını maliyetin altında tutan şirketlerde ise metrekare baz fiyatımız 850 lira oldu. Buna göre markalı konutlarda bir yıl içinde üretilen 70 bin konutun metrekare karşılığı 5 milyon 600 bin, toplam büyüklüğü 14 milyar lira olurken, 298 bin tehlike yaratmayan niteliksiz konutlarda bu rakam 23 milyon 840 bin metre kare üretim ve 28 milyar 608 milyon liralık büyüklük olarak karşımıza çıktı. Tehlikeli üretim olarak hesaplanan 172 bin konutta metrekare büyüklüğü ise 13 milyon 760 bin ve TL karşılığı 11 milyar 696 milyon lira oldu. Her yıl üretilen konutların yüzde 20′sinin peşin alındığı bir ortamda inşaat firmalarının kasasına 10 milyar 860 bin lira girerken, toplanan bu paraların yaptığımız hesaplamalara göre 2 milyar 339 milyon lirasının tehlikeli kişilerin kasasında yerini alabileceği olasılığıyla karşı karşıya kaldık. Murat Kurum Emlak Konut Genel Müdürü: 1000 Liranın Altında Ev Olmaz Bir eve yatırım yapıldığında konut alıcılarının çok iyi araştırma yapması gerekiyor. Maliyetlerin metrekarede 1000 liranın altında olmadığını net olarak söyleyebiliriz. Buna bir de konut yapılacak olan yerin arsa maliyeti ve konut projesinde kullanılacak malzeme dikkate alındığında rakam daha da yukarı çıkıyor. Bu durumda metrekare fiyatı 1.000 liranın altında olan konut satışlarında ev satın almadan iki kere düşünmek gerekiyor. Nazmi Durbakayım Teknik Holding Yönetim Kurulu Başkanı: Karşılaştırma İyi Yapılsın İnsanlar niye bizden gelip ev alıyor. Çünkü bizim geçmişimize bakıyor. Bugüne kadar teslim ettiğimiz projelere güveniyor. Markamıza inanıyor ve gelip bizden ev alıyor. Bizden ev alan hiç kimse parasının batmayacağını biliyor. Konut alacak olan kişiler bu tür ayrımları iyi yapmalı. Para kıymetli ve kolay kazanılmıyor. Bu durumda riske atacak para yoksa ev alacak kişiler rastgele firmalardan ev alıp paralarını riske atmamalı. Karşılaştırmalar iyi yapılmalı. Ömer Faruk Çelik Sinpaş Yönetim Kurulu Üyesi: Ev Alacak Olan Kişiler Mutlaka Marka Konutlara Yönelmeli Satın alınacak evin metrekare fiyatı da önemli. Bugün metrekare fiyatları konutlarda arsa maliyeti hariç zaten neredeyse 1000 lira. Bu durumda birileri kalkıp sattıkları evlerde metrekare fiyatını 1000 liranın altında tutuyorsa mutlaka neden bu fiyata satıldığı sorgulanmalı. Firmanın daha önce yaptığı işler ve verdiği sözü zamanında tutup tutmadığı da iyi takip edilmeli.