'Cadde'ye ilk kazma vuruldu!

'Cadde'ye ilk kazma vuruldu!

'Cadde'de start verildi

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın kentsel dönüşüm süreci kapsamında Türkiye genelindeki riskli yapıların tespitine devam ediliyor. 50 yıllık binaların bulunduğu Bağdat Caddesi’nde 100 bina için yıkılabilir raporu verdi. Bağdat Caddesi’nde incelemelerde bulunan Türkiye’nin ilk Kentsel Dönüşüm Bakanlık Yetkili Kuruluşu Tektaş Mühendislik Yönetim Kurulu Başkanı İnş. Yük. Mühendisi Hakan Çatalkaya, Bakanlıktan onay aldıklarını ve bu binaların yenilenmesi sürecinin başlatıldığını söyledi.
YENİ BİNALARDA PROBLEM YOK
Kentsel dönüşüm sürecinde gerçekleştirdikleri çalışmaları değerlendiren Çatalkaya, “Alanlarda yaptığımız çalışmalarda gördüğümüz üzere, 1999 yılında yaşanan deprem bir milat oldu. O tarihten sonra artık hazır betona dönüldü ve bir standart oluşturuldu. 2007 Deprem Yönetmeliğine uygun yeni yapılan binalarda bir problem yok; ama 1999 yılından önceki çoğu binalar riskli” dedi.

Sadece binaların deprem risk raporu vermediklerini söyleyen Çatalkaya, “Bize başka talepler de geliyor. Bir departmanımız bina ortak karar protokolünü ve tüm süreç için hukuk danışmanlığını veriyor, bir departmanımız hak sahipleri adına bakanlık kredi ve kira yardımlarını çıkartıyor. Çözüm ortaklarımız ile de kentsel dönüşüm kapsamında yenilenecek binaların inşaatlarını yapıyoruz. Talep edildiği müddetçe; 12 Adımda Kentsel Dönüşüm ile hak sahiplerinin eski binalarını yeniliyoruz ve iskanlı tapularını veriyoruz ” dedi.

TAPUYLA BAŞVURMAK YETERLİ
Risk tespiti için binadan sadece bir kişinin tapuyla başvurmasının yeterli olduğunu belirten Çatalkaya, “Alana giderek zemin etüt çalışması ile işe başlıyoruz. Binanın her katından beton örnekler alıyoruz. Yaptığımız çalışmalar neticesinde; “bina sağlam”, “binada güçlendirme olmalı” veya “bina yenilenmeli” sonuçlarından birini belirliyoruz. Bakanlık bu raporu 10 günlük bir süreçte inceliyor. Bakanlık gerekli incelemelerini yaptıktan sonra, eğer bina riskli ise tapuya bir yazı gönderiyor. Tapudan kat maliklerinin hepsine binanın riskli olduğuna dair bir yazı geliyor” diye konuştu.

Ev alırken şirkete de bak!

Ev alırken şirkete de bak!

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, kentsel dönüşümde vatandaşa uygun kredi verilmesi için İş Bankası ile anlaştı.

 

SEFER YÜKSEL-HABERTÜRK
Kentsel dönüşümde vatandaşa uygun kredi verilmesi için İş Bankası ile protokole imza atan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, inşaat şirketi Fi Yapı'dan sonra Ukra'nın da iflas erteleme talebi ile ilgili “Sektörde sıkıntı yok. Bu iki küçük örnekten başka bir şey değil” dedi. Habertürk'ün “Bu iki şirketten de ev alan vatandaşların mağdur olma durumu var. Bakanlık olarak herhangi bir çalışmanız olacak mı” sorusuna ise Bayraktar, “Burada en büyük iş vatandaşa düşüyor. Konut alırken, ev aldıkları şirketin mali durumuna da çok iyi bakmaları gerekiyor” yanıtını verdi.

‘DEĞERLEMEDE DAHA HASSAS OLACAĞIZ’
Bakan Bayraktar, yeni KDV düzenlemesinden geri adım atmayacaklarını tekrarlarken, buna karşın arazi emsal değerlerini belirlerken çok hassas olacaklarını ve ona göre ayrı bir çalışma yapacaklarını dile getirdi. Bayraktar, kentsel dönüşüm ve sunulacak faiz desteği ile son derece önemli bir adım attıklarını ve vatandaşın bu isteğinin biraz daha artmasını istediklerini belirtti.

Bu konuda vatandaşa her açıdan yardımcı olmak istediklerini belirten Bakan Bayraktar, “İmar, ruhsat, harçlar, kefil, kira yardımı ve hatta yeni konut satışlarında KDV var. Afet kapsamında KDV uygulaması yok. Her konuda belki bu argümanları daha da artırmanın gayreti içinde olacağız. Bu açıdan İş Bankası'na da teşekkür ediyorum. Türkiyemiz’in köprü bankası, nezih bankası” diye konuştu.

KDV'ye yol ayarı!
BAKANLIK, KENTSEL DÖNÜŞÜMDE İLK İMZAYI ‘İŞ’LE ATTI
İş Bankası, risk raporu bulunan veya riskli alanda yer alan binaların yıkılarak yeniden inşa edilmesi için hazırladığı kentsel dönüşüm konut-işyeri yapım ve konut-işyeri güçlendirme kredisi için yıllık yüzde 4 ile yüzde 3 faiz indirimi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile protokol imzaladı. İmza töreninde konuşan İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, kentsel dönüşüm kapsamında bakanlık düzeyinde imzalanan protokolün bir ilk olduğunu söyledi. Çok önceden temaslar kurmak suretiyle bu çalışmaları yürüttüklerini belirten Bali, burada kendilerini asıl heyecanlandıran hususun, kalıcı ve uzun vadeli bir hizmete vesile olma imkânını görmeleri olduğunu söyledi.

FAİZ AYLIK YÜZDE 0.45-0.50 OLACAK
Protokol kapsamında geliştirdikleri finansman modelinde, uygulayacakları faiz oranları açısından bakıldığında, rekabetçi piyasa koşullarını sonuna kadar gözeteceklerini açıklayan Bali, şöyle devam etti: “Piyasa koşullarına göre değişken olmakla birlikte, bakanlığımızın sağladığı 4 ve 3 puanlık faiz desteğinin haricinde uygulayacağımız oran, bugünkü göstergelerle bakıldığında yüzde 0.45 ile yüzde 0.50 bandında aylık oranlar düzeyindedir ve 120 ay vade içindir. İş yerlerinde 84 ay vade söz konusu. Örnek olarak, 50 bin TL tutarında 10 yıl vadeli bir kredinin taksidi, 550 TL civarında olacak.”

9 BANKA İLE PROTOKOL İMZALANACAK
550 TL civarında olacak.” bankası, nezih diye Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürü Vedat Gürgen, “Bize bugüne kadar müracaat eden, İş Bankası ile birlikte 7 resmi müracaat var. 8 tane de sözlü olarak mutabakata vardığımız kurum, kuruluşlar var” diye konuştu.

Karadeniz'e Doğu'yu bağlayacak!

Karadeniz'e Doğu'yu bağlayacak!

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kentsel dönüşüm seferberliği başlattı

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, "Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak büyük bir seferberlik başlattık. Bu seferberliğimizin adı kentsel dönüşümdür" dedi.

Bakan Bayraktar, tarihte başkentlik yapmış Trabzon'un, dünyanın nadir şehirlerinden olduğunu belirtti.

Bir süre önce büyükşehir statüsüne kavuşan Trabzon'un 29 büyükşehirden biri olduğunu ifade eden Bayraktar, ''Trabzon'un büyükşehir olması hayalken gerçek oldu. Artık Trabzon'a daha çok hizmet gelecek. Trabzon Belediyesi hizmet ettiği 293 bin insan için yılda kişi başına 238 lira harcayabilirken büyükşehir olduğu için 368 lira harcayabilecek'' diye konuştu.

Dünyada şehirlerin de yarış içinde olduğunu ifade eden Bayraktar, ''Dünyada ülkeler yarıştığı gibi artık şehirler de gelişme ve daha iyi bir hayat şartı sağlamada birbirleriyle yarışıyorlar. Trabzon, büyükşehir oluşuyla bu yarışta farklı bir ivme kazanacaktır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak büyük bir seferberlik başlattık. Bu seferberliğimizin adı kentsel dönüşümdür. Kentsel dönüşüm ülkemize büyük katkılar sağlayacak dev bir projedir'' dedi.

Bayraktar, kentsel dönüşümle Trabzon'un şantiyeye döneceğini dile getirerek, şunları söyledi:

"Kentsel dönüşümle Trabzon'a kaynak gelmesini sağlayacağız ve yatırım yapılmasının önünü açacağız. Trabzon'u ayağa kaldıracağız. Kentsel dönüşümle Trabzon şantiyeye dönecek, vasıfsız elemanlar iş bulacak, inşaat sektörü canlanacak. Trabzon'un fotoğrafı, şehircilik yüzü güzelleşecek."

ÇARPIK MEKANLAR İYİLEŞİYOR
Kentsel dönüşüm projeleriyle çarpık, sağlıksız ve kontrolsüz gelişen mekanları iyileştirdiklerini ifade eden Bayraktar, ''Önce yıkımları bitirelim ki bir an önce yapmaya başlayalım. İnşanın ilk aşaması elbette ki yıkımdır'' dedi.

Trabzon'da yerel yönetimler ve TOKİ'nin işbirliği halinde olduğunu anlatan Bayraktar, şunları ifade etti:

"İl merkezinde Zağnos, Tabakhane, Ayasofya, Çömlekçi, Ortahisar ve Narlıbahçe, ilçelerde ise Pelitli, Çağlayan, Araklı ve Yomra'da kentsel dönüşüm ve gelişim projeleri yürütmekteyiz. Bu projeler bitirildiğinde Trabzon'un gelişimi ve marka kent olmasına önemli katkılar sağlayacaktır. TOKİ eliyle proje ve ihale çalışmaları devam eden 10 bin 776 konutun tamamlanmasıyla da Trabzon'da toplam 16 bin 356 konut sayısına ulaşılacak."

Trabzon sahilinde Selahattin Camisi yapmayı planladıklarını, Kanuni Bulvarı'nda kamulaştırılma çalışmalarının devam ettiğini, Akyazı Stadı'nın ihale aşamasına geldiğini belirten Bayraktar, Trabzon'u bir sağlık, eğitim ve üniversite kenti yapmak için de çalıştıklarını ifade etti.

TRABZON İLE DİYARBAKIR BİRBİRİNE BAĞLANACAK
Bakan Bayraktar, köy yolları ve grup yollarının ıslahı için valiliğe, özel idare ve belediyeye çok ciddi katkılarda bulunduklarını da ifade ederek, şunları aktardı:

"Trabzon-Gümüşhane-Erzincan Demir Yolu Projesi'nin detayları üzerinde çalışıyoruz. Hızlı Tren projesi olarak düşündüğümüz bu çalışma, ulusal demiryolu bağlantısının bulunduğu Erzincan'dan başlayıp Gümüşhane'den Trabzon'a ulaşıyor. Hatta saatte 250 kilometre hız öngörülmektedir. Gümüşhane'nin Torul ilçesinden itibaren Trabzon'a ulaşması planlanmaktadır. Projenin etüdünün yapılması işin de yüzde 100 fiziki gerçekleşmeye ulaşılmış ve proje ile ilgili çalışmalar devam etmektedir. Karadeniz'in GAP, Suriye ve Irak ile bağlantısının sağlanması amacıyla Trabzon-Tirebolu-Gümüşhane-Erzincan-Diyarbakır arasında 630 kilometre uzunluğunda bir demir yolu hattı planlıyoruz."

"YOLUN MEDENİYET OLDUĞUNUN BİLİNCİNDEYİZ"
Doğu Karadeniz'de, Trabzon-Rize ortaklığında bir lojistik merkezin yanı sıra, Trabzon'un Tonya ilçesinde çimento fabrikası ile Trabzon Çambaşı'ndaki 103 bin metrekarelik askeri alanı Trabzon Belediyesi'ne alarak büyük bir botanik park yapmak istediklerini anlatan Bayraktar, ''Bizler yolun medeniyet olduğunun bilincinde olan bir hükümetin mensuplarıyız. Demir yolu, hava yolu, deniz yolu ve kara yolu çalışmalarımız da hız kesmeden devam etmektedir'' dedi.

Bayraktar, Trabzon'un sağlık alt yapısı bakımından Doğu Karadeniz'in en güçlü ili olduğunu, 22 hastane ve 3 bin 32 yatak kapasitesi ile yörenin yüzde 40'ına sahip olduğunu belirterek, ''Çevre ülkelerin vatandaşlarınca özel sağlık hizmetleri için tercih edilirliği yüksektir ve bu nedenle uluslararası bir sağlık kenti olmaya adaydır. Bu noktadaki çalışmalarımız plan ve projelerimiz de devam ediyor.''

U20 DÜNYA KUPASI MAÇLARI TRABZON'DA
Spor altyapısı bakımından da Türkiye'nin en önde gelen illerinden olan Trabzon'un geçmişte önemli uluslararası organizasyonlara imza attığını hatırlatan Bayraktar, "Bu yıl Dünya Liseler Arası Hentbol Şampiyonası ile Dünya Kupası'ndan sonra FIFA'nın en büyük ikinci organizasyonu olan U20 Dünya Kupası maçları Trabzon'da yapılacak. Trabzon'da, sahip olduğu doğal potansiyeliyle turizm ve sporu birleştirerek markalaşmayı hedefliyoruz" diye konuştu.

Bakan Erdoğan Bayraktar, Trabzon'un, Karadeniz Teknik Üniversitesi ve Avrasya Üniversitesi'nde okuyan 45 bin öğrenci ile eğitimde de cazibe merkezi olduğunu vurgulayarak, "Trabzon gelecekte Türkiye'nin eğitim şehirlerinden biri olma potansiyeli taşıyor. Kentin kalkınmasında eğitime önem veriyor ve 'Eğitim Kenti Trabzon' sloganı ile çalışıyoruz" dedi.

AA

Aile Vergisi yok!

Aile Vergisi yok!

Maliye Bakanlığı, "Aile Vergisi" konusuna açıklık getirdi.

 

Maliye Bakanlığı, yeni ve ilk defa bir "Aile Vergisi" getirilmesinin söz konusu olmadığını ve bedelsiz intikallerde yüzde 35 oranında vergi getirilecek ifadesinin gerçeği yansıtmadığını bildirdi.

Bugün bir gazetede, "Aile vergisi yüzde 35" başlığı ile yer alan habere ilişkin Bakanlıktan yapılan açıklamada, yayınlanan haberde, Maliye Bakanlığı'nın eşe, çocuğa, anneye ve babaya, kardeşe ve sevgiliye verilen her türlü paradan ve gayrimenkulden yüzde 35'e varan oranlarda gelir vergisi kesmek için tasarı hazırlandığının ifade edildiği belirtildi.
Ancak kümese %1 KDV ödenir!
Söz konusu haberin, kamuoyunu yanlış yönde bilgilendiren içerik ve yorumlara dayandığı aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
İŞTE YENİ GELİR VERGİSİ KANUNU'NDAKİ DEĞİŞİKLİLER!

ARSASINI SATAN ELİNİ ÇABUK TUTSUN!
EVİNİ SATAN YÜZDE KAÇ VERGİ ÖDEYECEK?
SAĞLAR ARASI İNTİKALLER
"Her şeyden önce Yeni Gelir Vergisi Kanunu'nun hazırlanmasına ilişkin çalışmalar devam etmektedir. Bilindiği üzere, 2008 yılında TBMM'ye sevkedilen bir kanun tasarısı ile Veraset ve İntikal Vergisi'nin yürürlükten kaldırılması ve Gelir Vergisi Kanunu'nda değişiklik yapılması öngörülmüştü. Ancak bu Kanun tasarısı sevk edildiği dönemde (2008) yasalaşmadığı için, daha sonra Vergi Konseyi tarafından hazırlıkları yapılan Yeni Gelir Vergisi Kanun Tasarısı çalışmaları sırasında aynı yaklaşımla Veraset ve İntikal Vergisi'nin kaldırılarak, sağlar arası intikallerin Gelir Vergisi Kanunu içine taşınması öngörülmüştü. Bakanlık tarafından yapılan teknik çalışmalar sırasında da aynı yaklaşım karar verilecek konular arasında teknik çalışmaya tabi tutulmuştur.
Konunun özü şudur; 1959 yılından bu yana uygulanmakta olan Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu'na göre, bir kişiden diğer bir kişiye yapılan hibe niteliğinde bedelsiz intikaller, Veraset ve İntikal Vergisi'ne tabidir. Bedelsiz intikal eden tutar üzerinden yüzde 10 ila yüzde 30 oranında Veraset ve İntikal Vergisi alınmaktadır. Yalnız, bir kişiye ana, baba, eş ve çocuklarından ivazsız mal intikali halinde hesaplanan vergi yarısı oranında alınmaktadır. Mevcut Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu'nda bu imkan sadece ana, baba, eş ve çocuklar için öngörülmüş olup; haber ve yorum içinde zikredilen diğer şahıslar bakımından bu imkan bulunmamaktadır."

EVDE RANT BİTTİ!
İŞTE İSTANBUL'UN SOKAK SOKAK KDV LİSTESİ!
YÜZDE 35 GERÇEĞİ YANSITMIYOR
Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu'nda yer alan bu düzenlemenin, özünde bir değişikliğe gidilmeksizin aynen Gelir Vergisi Kanunu'nun içine taşınması alternatifinin teknik düzeyde çalışıldığı belirtilen açıklamada, bu çalışmada, Gelir Vergisi Kanunu'nun sistematiğinin, tarife yapısının ve istisna hükümlerinin dikkate alındığı ifade edildi.

Açıklamada, şöyle denildi:

"Başka bir deyişle, söz konusu haberde yer aldığı gibi yeni ve ilk defa bir 'Aile Vergisi' getirilmesi söz konusu değildir. Daha önce, ana, baba, eş ve çocuklar ile kardeşler arasında bedelsiz intikallerde ne kadar vergi alınıyorsa, aynı vergi yükü oranında vergi alınması öngörülmüştür. Veraset ve İntikal Vergisi'ndeki bedelsiz intikallerde uygulanan yüzde 10 - yüzde 30 oranındaki vergi yükünü aynen koruyacak şekilde bedelsiz edinimin bir kısmının istisna edilmesi öngörülmüştür. Bu nedenle bedelsiz edinimlerde yüzde 35 oranında vergi getirilecek ifadesi gerçeği yansıtmamaktadır.

Özetle, uzmanına dayandırılarak yapıldığı ifade edilen haber, kamuoyunu yanıltmaya matuf; eksik veya yanlış anlamaya dayalı bir hatadan kaynaklanmıyorsa, maksatlı; ve her şeyden önemlisi tüm toplum kesimlerinin yıllardır reform niteliğinde sayıp beklediği bir kanun çalışmasını da yıpratmaya dönüktür. Bu sebeple, Bakanlık olarak daha öncede vurguladığımız üzere, uzman olan veya olmayanlarca eksik ve yanlış bilgi ve anlamaya dönük haber ve yorumlara itibar edilmemesi ve Bakanlık tarafından tüm süreçler tamamlandıktan sonra kamuoyunu doğru bilgilendirmeye dönük açıklamaların beklenilmesi gerekmektedir."
AA

Evini satan yüzde kaç vergi ödeyecek?

Evini satan yüzde kaç vergi ödeyecek?

Yeni Gelir Vergisi Yasası 10 yıl içinde aldığı evi satanlara vergiyi artırınca emlak piyasası da durumu değerlendirdi

Mevcut yasada 5 yıl olan ev alım satımında verginin sıfırlanması için limitin 10 yıla çıkarılma düzenlemesine inşaat sektöründen olumlu tepki geldi. Yeni Gelir Vergisi Yasası için yapılan ve yatırım için ev alanların hevesini kıracak hazırlık, markalı konut yapan şirketler tarafından olumlu karşılandı. Gayrimenkul sektörü, alım yaptıktan sonra hemen satışa geçen müşteri portföyünün tercih edilmediğini vurgulayarak, “Yatırım için alan da vergisini ödesin” görüşünde birleşti. Projelerde yatırımcı oranının yüzde 20 seviyesinde olduğunu belirten sektör yetkilileri, bu yatırımcıların da yarısının konutlarını kiraya vermeyi tercih ettiğini, bu nedenle sektörün ciddi bir zarara uğramayacağını kaydettiler.

‘KDV’DE TARİH MAĞDURUYUZ’
Sektör, KDV uygulamasıyla ilgili bir diğer sorunlarını da dile getirerek, özel sektör ile TOKİ arasında fark yaratıldığı bilgisini verdi. Buna göre, yeni KDV uygulaması için TOKİ projelerinde ihale tarihi baz alınırken, özel sektör için ruhsat tarihi baz alınıyor. Ruhsat almanın 1 yıl sürdüğünü dile getiren yetkililer, “Mesela 45 ay önce yüzde 1 KDV ile hesabını yapmış, ruhsata başvurmuş ama ruhsat alamamışlar şimdi bir anda yüzde 18 KDV ile mağdur oluyor. Biz geçiş sürecindeki projelere kolaylık sağlanmasını istiyoruz” dedi.





EVDE RANT BİTTİ! HABERİ İÇİN TIKLAYINIZ!

DEĞER ARTIŞINDA 5 SIRA ATLADIK
Uluslararası yatırımcılar arasında yapılan bir araştırmada, küresel emlak yatırımcılarının bu yıl için ticari emlak alanında tercihlerinin başında ABD kentleri gelirken, Çin’in eski çekiciliğini kaybettiği, Türkiye’nin ise değer artışında ilk beş ülke arasına girerek daha parlak bir konuma geldiği görülüyor. Yabancı Emlak Yatırımcıları Derneği’nin (AFIRE) yıllık araştırmasına göre, 2001’den bu yana ilk kez yabancı yatırımcıların en çok tercih ettiği 5 kentten 4’ü Amerikan kentleri oldu. Emlakta değer artışı için en iyi ortamı sağlayan ülkeler arasında ABD, oyların yüzde 55’ini alarak yine birinci oldu. İkinci Brezilya ve üçüncü İngiltere’den sonra, geçen yıl dokuzuncu olan Türkiye dördüncülüğe yükseldi. Aynı kategoride geçen yıl üçüncü olan Çin, bu yıl sıralamaya giremedi. Avrupa ülkeleri de olumlu sonuçlar alamadı. Araştırmaya katılanların yüzde 80’i, Avrupa’nın yılı resesyonda geçireceği görüşünde. Gelişmekte olan ülkeler listesinde ise geçen yıl yedinci olan Türkiye üçüncülüğe yükseldi. Brezilya geçen yıl olduğu gibi birinci, Çin ikinci oldu. Aynı sıralamada geçen yılın üçüncüsü olan Hindistan, bir basamak yükselen Meksika ile dördüncülüğü paylaştı.

2 TRİLYON $’LIK VARLIK YÖNETİYORLAR
Araştırma AFIRE’ın 200 üyesi arasında ve 2012’nin dördüncü çeyreğinde yapıldı. AFIRE üyelerinin yönettiği emlak varlıklarının toplam değeri 2 trilyon doları buluyor. Derneğin yatırımcılarının ve danışmanlarının yüzde 26’sı ABD’den.

NAZMİ DURBAKAYIM
Teknik Yapı Yön. Krl. Bşk.
MARKALI PROJENİN PRESTİJİ İÇİN İYİ OLUR
“Ben bu uygulamaya taraftarım, çünkü kazanan vergisini verecek, daireyi alıp 2-3 senede yüzde 20 kazanıyorsa vergisini verecek. Sektör açısından sıkıntı olmaz. Uzun vadede gayrimenkulün getirisi daha iyidir. Ayrıca biz alıp 1 sene sonra satanları zaten tasvip etmiyoruz, çünkü bu kadar süratli bir sirkülasyon olunca prestijli projeler zarar görüyor. Alan kişi dairesini 6 ay sonra başkasına satınca 3 kuruşa bilmediğiniz insanlar projenin maliki oluyor, projenin değeri düşüyor.”

ALTAN ELMAS
Sur Yapı Yön. Krl. Bşk.
YATIRIMCI ORANI % 20 YARISI KİRAYA VERİYOR
“Projede yatırımcı oranı değişebilir, ama yüzde 20 seviyesindedir. Bunların yarısı da kiraya verir. Yani alıp hemen satmaya niyetli olanlar yüzde 10’un içerisinde bir kısım. Elbette ki uygulama yatırım için alanların elini kesecektir, ama biz yine de destekliyoruz. Çünkü adaletli bir mantık bu. Yatırım için alıp para da kazanıyorsan vergi ödeyeceksin. Hatta KDV’den daha mantıklı, çünkü KDV evi kendi için alacakları etkiliyor, ama bu direkt yatırımcıyı, para kazananı etkiliyor.”

ATİLLA ÖZTÜRK
Astay Gayrimenkul Gen. Mdr.
SEKTÖRE UZUN VADELİ STABİLİTE KAZANDIRIR
“Mevzuatlar yolda çok değişebiliyor, öncelikle son halini görmek lazım. Basına yansıdığı şekliyle çıkarsa sektör için önemli bir etkisi olmaz. Çünkü yatırım için alan ağırlık değil, ayrıca alan da kısa sürede el değiştirmeyi çok tercih etmiyor. Hemen satmak isteyenler çok fazla değil. Bu konuda düzenleyici otoritenin kanaatine saygı duymak lazım, piyasa için de stabilite sağlayan iyi bir uygulama olabilir, çünkü sonuçta gayrimenkul uzun vadeli bir yatırım aracı.”

ALİ DUMANKAYA
Dumankaya Yön. Krl. Üy.
FİKRE KARŞI DEĞİLİM UYGULAMA ERTELENSİN
“Fikir olarak iyi düşünülmesi lazım. Bana kalırsa önce KDV’deki artış uygulamasının nelere yol açacağına iyi bakmak lazım. Bakalım nasıl karşılanıyor. Alım satımda vergi alınması projesine fikir olarak karşı değilim, ama uygulaması için daha zamana ihtiyaç var. Belki 2014 yılında gündeme gelebilir. Her şeyden önce KDV uygulamasının sonuçlarını görmekte fayda var. Piyasa nasıl tepki verecek KDV’ye, önce onu görmek ve sonuçları sindirmek lazım.”

En şanslı 20 bin konut!

En şanslı 20 bin konut!

Ruhsatı yılbaşından önce alınmış yaklaşık 20 bin markalı konut ise yüzde 17 ucuza satılıyor

 

RAHİM AK-YELDA AKGÜN/HABERTÜRK

Konut satışında KDV’ye getirilen yeni düzenleme, merkezi ilçeler ve ana caddeler ile markalı konutların toplandığı alanlara inşaat yapmayı yüzde 17 pahalı hale getirdi. Bu alanlarda halen satışta olan ve ruhsatı yılbaşından önce alınmış yaklaşık 20 bin markalı konut ise yüzde 17 ucuza satılıyor

Bakanlar Kurulu yeni konut projelerinde yeni KDV oranını arsa metrekare değerine bağlayınca İstanbul ve diğer 28 büyükşehirin bazı semtlerinde konut yapmak bir anda yüzde 17 daha pahalı hale geldi. Çünkü yeni düzenleme ile arsa metrekare değeri bin liranın üstünde olan merkezi bölgelerde KDV yüzde 18’e çıkmış oldu. Oysa şimdiye kadar bu bölgelerde 150 metrekarenin altındaki büyüklüğe sahip evler yüzde 1 KDV ile satılıyordu. Çıkarılan Bakanlar Kurulu kararı 2013 yılı başına kadar inşaat ruhsat izni alan projeleri yeni düzenlemeden muaf tuttu. Böylece devam eden ve satışta olan projeler ile yılbaşına kadar ruhsat için başvuran projeler de yüzde 18 KDV yerine yüzde 1 KDV’ye tabi olacak.

ÜÇTE BİRİ YÜZDE 18’LİK ALANDA
Bu durumdan en çok yararlananlar ise İstanbul’un merkezi yerlerinde projeleri yükselen ‘markalı’ konutlar olacak. Türkiye’de markalı konut üreten projelerin birçoğu Emlak Konut GYO ortaklığıyla gerçekleştiriliyor. Emlak Konut’un rakamlarına göre ise şu anda satışta olan konut sayısı İstanbul’da 16 bin 206, Türkiye çapında ise 17 bin 305. Bu projelerin üçte biri yüzde 18 KDV öngürülen alanlarda, üçte biri yüzde 8’lik alanda bulunuyor. Mevcut satışta olan evlerin üçte ikisinin KDV’si bir daha o bölgede konut yapıldığında artacak. Yaklaşık 12 bin konutun satışta olduğu alanda vergi eskisi gibi olmayacak. Bunun dışında 1 Ocak 2013’e kadar proje izni alan ancak hanüz inşaatına başlanmayan projeler de var. Bu projelerde yapılacak olan evlerin 4 bin adedinin KDV avantajından yararlanacağı tahmin ediliyor. Emlak Konut’tan bağımsız olarak konut yapan ve markalı olan diğer projeler için de yaklaşık 4 bin konutun daha KDV avantajından yararlanabileceği hasaplanıyor. Her üç veri toplandığında ise şu anda 20 bin markalı konutun yüzde 17 KDV avantajıyla satışta olduğu ortaya çıkıyor.
ÖZEN KUZU
Kuzu Grup Yön. Krl. Bşk.
'Yüzde 5 büyüme bekliyoruz’
“Yılın ilk günüde gelen KDV düzenlemesinde 2013 ocak ayına kadar ruhsat alan projelerin muaf tutulması şu anda yapmakta olduğumuz Spradon Vadi Projesi‘ni oldukça olumlu etkileyecek diye düşünüyoruz. Sonuç olarak 2012 yılının bu son çeyreğindeki hareketlilik 2013 yılına daha olumlu bakmamıza ve beklentilerimizin artmasına sebep olmuştur.Şu an itibarıyla 2013 yılında yüzde 5’lik büyüme beklentisi içerisindeyiz.”
NAZMİ DURBAKAYIM
Teknik Yapı Hld. Yön. Krl. Bşk.
‘Haksız rekabet var’
“Sektör olarak, haksız rekabete sebebiyet vermeyen bir KDV değişikliğinin uygulanmasını isterdik. Ancak yasanın bu haliyle uygulanması birkaç açıdan sektörde haksız rekabete neden olacaktır diye düşünüyorum. Geçtiğimiz yıl veya birkaç yıl içinde arsasını almış ve yeni bir proje için çalışmalarını yapmış firmalar, -ruhsatın kolay alınmadığı bir süreç içinde2013’e sarkan projelerinde yüksek KDV engeliyle karşılaşacaktır.”

100 bin Müslüman, gayrimüslüm vergisi ödüyor!

Rahim AK

rak@htgazete.com.tr

100 bin Müslüman, gayrimüslüm vergisi ödüyor!

04 Ocak 2013 Cuma, 09:23:38

Bakanlar Kurulu'nun yeni konut satışında alınacak olan KDV'nin oranını emlak vergisi için hazırlanan ve her sokağın, caddenin ayrı ayrı arsa değerini gösteren birim değerleri üzerinden alması bu rakamları bir kez daha gözden geçirmemizi sağladı. Bu gözden geçirme sırasında da ilanılmaz bir eşitsizlik gözümüze çarptı. Konunun ilgi çeken diğer yanı fazma değil yakın tarihte başta İstanbul olmak üzere yaşadığımız coğrafyada yaşanan büyük bir vergi eşitsizliği ile benzerliği daha da ilgi çekici.

Gelir İdaresi Başkanlığı'nın internet sitesinde Türkiye'nin sokak sokak emlak vergisi arsa metrekare birim değerleri yayımlanıyor. Bu değerler baz alınarak belediyeler ev sahiplerinden emlak vergisi alıyor. Bu değerler en son 2010 yılında yeniden belirlenmiş. Her yıl da yeniden değerleme oranı kadar artırılıyor. Resmi açıklamaya göre bu rakamları bir komisyon belirliyor. Komisyonlara vali, defterdar, belediye başkanı, tapu sicil müdürü veya vekilleri, belediyeden yetkili bir memur, ticaret odası, ziraat odası ve esnaf odalarından kişiler katılıyor.

4 İLÇE GEÇİP KENDİ İLÇENE GİDERSEN
İstanbul'un yeni yerleşim merkezlerinden Başakşehir Belediyesi aynı zamanda Bahçeşehir semtini de yönetiyor. Başakşehir genelinde 290 bin Bahçeşehir birinci ve ikinci kısımda ise 100 bin kişi oturuyor. İki yerleşim bölgesi arasında ise herhangi bir fiziki bağlantı yok. Bahçeşehir'den Başakşehir'e gitmek için 4 ilçe geçip Topkapı'ya gitmeniz ardından tekrar geriye 4 ilçe geçerek gelmeniz gerekiyor. Arada bir de TEM yolu var. Hadi diyelim ki 'Hayır beni illa Başakşehir Belediyesi yönetecek" diyen bir kişiliğe sahipsiniz ve buna katlanıyorsunuz. Ama iki yerleşim bölgesi arasındaki vergi farkını gören herhangi bir canlının hangi hastalığı olursa olsun bu farka katlanamayacağına bahse girerim. Gelir İdaresi'nin rakamlarına göre Başakşehir merkezdeki Başakşehir Mahallesi 1. Etap'ta metrekare birim fiyat bin 200 TL. Bu tutar üzerinden emlak vergisi hasaplanıp ödeniyor. Aynı belediye sınırları içinde bulunan Bahçeşehir'de ise bırakın caddeyi sokaklardaki evler (Örnek Şakayık, Üveyik, Serçe sokak) için bile değer bunun iki katı yani tam 2 bin 400 lira. Peki neden böyle? Bu iki cadde veya sokak arasındaki fark var mı? Hayır yok. Hatta metrekare değeri 2 bin liranın altına düşmeyen Bahçeşehir 2'inci Kısım'da konutların satış değeri Başakşehir merkezdeki evlerin çok çok altında. Hal böyle olunca akla bir tek şey geliyor. Bunun adı: Benden değilsen iki kat ödeyeceksin vergisi.
Ya da başka bir benzetme daha yaparsak Osmanlı'da Öşür, Müslümanlardan alınan 1/10 oranındaki ürün vergisiydi. Haraç ise Gayrimüslimlerden alınan 2/10 oranındaki ürün vergisiydi.

Yeni Gelir Vergisi Yasası

RAHİM AK-HABERTÜRK

Yeni Gelir Vergisi Yasası’nda yılda 75 binden fazla kazananların ücret, kira ve mevduat kazançlarını toplayıp beyan etmeleri zorunluluğu kira ve mevduat geliri vergisini direkt yüzde 35’e çıkarabilecek. Kira ve faiz gibi ek geliri olmayanlar eğitim ve sağlık giderini düşeceği için avantajlı olacak.

Yeni Gelir Vergisi Yasası taslak halinde olduğu halde tartışmaların odağına oturdu bile. Kanunun en önemli yanı, üzerinde pek durulmayan tarafı. O da verginin ücret, kira, mevdut faizi ve değer artışı kazancı (örneğin satılan evden sağlanan kazanç) ile birlikte toplu beyan edilecek olması. Çünkü birlikte beyan ücreti yüksek olan çalışanların aynı zamanda kirada evi, bankada da parası varsa vergisini direkt yüzde 35’e çıkaracak.

Rahim AK

rak@htgazete.com.tr

Servet Bey’in vergisi artacak, Öztürk Ailesi’ne yarayacak!

21 Ocak 2013 Pazartesi, 10:17:06

Yeni Gelir Vergisi Yasası’nda yılda 75 binden fazla kazananların ücret, kira ve mevduat kazançlarını toplayıp beyan etmeleri zorunluluğu kira ve mevduat geliri vergisini direkt yüzde 35’e çıkarabilecek. Kira ve faiz gibi ek geliri olmayanlar eğitim ve sağlık giderini düşeceği için avantajlı olacak

Yeni Gelir Vergisi Yasası taslak halinde olduğu halde tartışmaların odağına oturdu bile. Kanunun en önemli yanı, üzerinde pek durulmayan tarafı. O da verginin ücret, kira, mevdut faizi ve değer artışı kazancı (örneğin satılan evden sağlanan kazanç) ile birlikte toplu beyan edilecek olması. Çünkü birlikte beyan ücreti yüksek olan çalışanların aynı zamanda kirada evi, bankada da parası varsa vergisini direkt yüzde 35’e çıkaracak.

EĞİTİM GİDERİ OLAN ÖZTÜRK AİLESİ’NE AVANTAJ
Böylece çok kazanan Servet Bey’ler daha fazla vergi ödeyecek. Nasıl olduğunu tabloda bir örnekle açıklamaya çalıştık. İkinci tabloda görebileceğiniz gibi yıllık brüt 150 bin lira kazanan bir çalışan başka hiçbir geliri olmasa bile bayanneme verecek ve bin 800 lira daha fazla vergi ödeyecek. Yıllık geliri 75 bin liranın üstünde olan ve aynı zamanda kira ve faiz geliri olanların vergisi de önemli oranda artıyor. Bir anlamda kira ve faizden yüzde 35 vergi alınacağı anlamına geliyor bu. İlk tablo bu durumu ortaya koyuyor. Aylık 4.500 lira ücretin altında para kazananlar (yıllık 75 bin) içinse verginin toptan beyanı vergiyi artırmıyor. Vergi camiası, gelirlerinin yüzde 60’ından fazlasını ister dolaylı ister doğrudan vergilerle üstlenen düşük ve orta gelirli bu ailelere Öztürk Ailesi diyor. İşte Öztürk Ailesi yeni kanunla pek dezavantajlı olmayacak. Çünkü vergiyi en fazla artıracak olan, gelirin toplu halde beyanı konusunda zorunlu değiller. Üstelik eğer çocuklarını özel okulda okutuyor veya sağlık harcamaları fazlaysa bu harcamalarını gelirlerinden düşebilme imkânına bile kavuşacaklar.

FAZLADAN KESİLEN VERGİ GERİ ALINABİLECEK
Örneğin yıllık ücret brüt kazancı 60 bin lira olan ve yıllık da 10 bin lira eğitim, 10 bin lira da sağlık gideri olan bir kişi eğer kira ve mevduat faizi geliri de yoksa beyanname vererek 2 bin 600 lira daha az gelir vergisi ödeyebilecek. Bu parayı da geri alabilecekler. Çünkü kanun ücretten kesilen fazla verginin vatandaşa geri iadesi düzenlemesini de getiriyor.

6 YILIN ÜSTÜNDE SATARSAN EVİN YÜZDE 20'Sİ VERGİLİ
Ev alım satımında 6 yıl beklenirse elde edilen kazancın yüzde 20’si vergiye tabii olacak. Evi 3 yıl içinde satanlar kazançlarının tamamı üzerindn vergi ödeyecek. 3 yıl sonra satanlar yüzde 80'i, 5 yıl sonra satanlar ise yüzde 40'ı üzerinde n vergi ödeyecek.

KİRAYI ARTIRIP GELİR KAYBINI ÖNLEYEBİLİR
Ücret geliri elde edenlerin bankadan mevduat faizi ve kira gelirleri bulunması ve bu gelirlerin brüt toplamının 75 bin TL’yi aşması halinde, ücret gelirlerinin aşan kısmının en üst vergi oranı olan yüzde 35 oranında vergileneceğini belirten Denetim Turkey Yönetim Kurulu Başkanı ve vergi uzmanı Hayrullah Doğan bu yüksek vergilemenin ücretlileri bankalardaki mevduatlarını çekip altına veya yastıkaltına gidecek olan dövize yatırmalarına yol açacağını belirtti. Doğan ayrıca yüksek ücret alanların kira ev sahiplerinin gelir kaybını önlemek için kira artışına gitme yolunu seçebileceklerini ifade etti.

MİRASIN HİÇBİR ŞEKİLDE VERGİSİ YOK:
Habertürk, 3 Aralık 2012’de www.vergi.com.tr internet sitesinde vergi uzmanlarının sorulara verdiği yanıtlara dayanarak yazdı. Yeni Gelir Vergisi Yasası, İntikal Vergisi’ni içine alırken Miras Vergisi’ni devre dışı bırakıyor. Yani eğer yasa olduğu gibi geçerse artık yüzde 1 ile 10 arasında olan Miras Vergisi olmayacak. Mevcut yasaya göre miras kalan 250 bin liralık evin 130 bin lirasını düşüp 120 bin liranın da yüzde 1’i olan bin 200 lira vergi ödeniyor. Verginin adı Veraset ve İntikal Vergisi. Yeni Gelir Vergisi yasasına göre ise vergi hiç yok. Ev ancak satılırsa vergi var. O da gös ter me lik. Çünkü 250 binden fazla fiyata satarsa ‘değer artış kazancı’ olarak vergileniyor. Ev size geçtikten sonra değer kazandığı için onun da mirasla ilgisi yok.

EŞİNE EV ALANA ‘İYİ KOCA VERGİSİ’ ZATEN VAR
Yeni yasanın getireceği bir başka yenilik ‘İvazsız intikal’ olarak bilinen kısaca bir kişinin eşine, dostuna veya hiç tanımadığına yaptığı karşılıksız bağış ve yardımdan alınan vergiyle ilgili. Mevcut kanun gereği durup dururken eşine dostuna ev, araba, pahalı hediye alırsan bunun vergisinin ödenmesi gerekiyor. Peki oranı ne? 2.500 lira istisna ediyorsunuz ve kalan tutar üzerinden yüzde 10’dan başlayıp yüzde 30’a kadar gidiyor. Bunun en büyük örneği İstanbul Ataşehir’de yapılan incelemede lüks konutlarda yaşandı.

İncelemeye gelen Maliyecilere ‘Kocam hediye aldı’ diyen kadınlara, ‘O zaman İntikal Vergisi ödemelisiniz’ denilerek bir güzel ceza kesildi.

PEKİ ŞİMDİ NE DEĞİŞİYOR: Bu vergi mevcut kanunlarda Vareset ve İntikal Vergisi olarak dü zen len miş. Şimdi ise birisine karşılıksız bağış yaparsanız bu Gelir Vergisi içine giriyor. Oranlarda ise hernangi bir değişiklik yapılmıyor. Aynı bugün geçerli olan vergi oranları gibi yüzde 10’dan 30’a kadar vergi ödeniyor. Değişen ise şu: Şimdiye kadar 2 bin 500 lira Ahmet’ten 2.500 lira da Mehmet’ten bağış aldığınızda her ikisini de istisna tutarına sokup vergi ödemiyordunuz. Şimdi ise 2.500 lirayı sadece yılda 1 kez vergiden düşebiliyorsunuz. Bu durumda Ahmet’ten alınan bağışın vergisini düşüp Mehmet’ten alınan bağışın vergisini 250 TL olarak ödemek zorunda kalacaksınız. Habertürk yaklaşık 2 aydır yeni Gelir Vergisi’ndeki değişiklikleri okurlarına diğer gazetelerden çok önce duyuruyor.

ESNAFA, ÖZÜRLÜ BAKIMI İNDİRİMİ
Gelir vergisi taslağında eğitim ve sağlık harcamalarına ilişkin indirim oranı yüzde 15’e çıkarılıyor. Bu oran şimdi 2 işvere nden ücret alanlar için yüzde 10’du. Tek işverenden ücret alanlar ise yararlanamıyordu.

Tek işvere nden alınan ücret, gayrimenkul serma ye iradı, menkul serma ye iradı ve değer artışı kazanç larının toplamı 75 bin lirayı aşmaması halinde mükellef isterse bu gelirler için yıllık beyanname verebilir. Bu mükellef beyanname verirse beyannameye dahil ettiği her bir gelir unsurundan doğan gider fazlalığı veya zararı, izleyen 5 yılda beyan edeceği aynı gelir unsurundan indirim konusu yapabilecek.

Mevcut kanunda, özürlü kişi bakan serbest meslek erbabı ile ücretli, bu gelirleri için, sakatlık indirimi uyguluyor. Tasarı da bu imkân basit usule tabi mükellefe de getiriliyor. Çalışma gücünün en az yüzde 80’ini kaybetmiş engell i bakanlar 770 TL, yüzde 60’ını kaybed en engelli bakan 380 TL, yüzde 40’ını kaybeden engelli bakan 180 TL indirim yapabilecek.

Mevcut kanunda yıllık gelir vergisi beyannamesinde, beyan edilen gelirin yüzde 10’unu aşmamak kaydıyla mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ait eğitim ve sağlık harcamaları indirim konusu yapılabilecek. Bu oran yeni kanun da yüzde 15’e çıkıyor.

Ev alım satımındaki vergi istisnası 5 yıldan 10 yıla çıkarılıyor

Evde rant bitti!

Ev alım satımındaki vergi istisnası 5 yıldan 10 yıla çıkarılıyor.

Rahim AK/HABERTÜRK
Hazırlanan Yeni Gelir Vergisi Yasası'nda ev alım satımına ilişkin bir düzenleme olduğu öğrenildi. Mevcut yasada konutu aldıktan sonra 5 yıl elde tuttuktan sonra satarsanız artık vergi ödemiyorsunuz. 5 yıldan önce satılması halinde ise evin alış fiyatı ile satış fiyatı arasındaki fark 'Değer artış kazancı' olarak Gelir Vergisi'ne tabi tutuluyor. Böylece yüzde 15 ile 35 aralığında vergi ödeniyor. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek geçen fahta gazetelerin ekonomi müdürleri ile yaptığı toplantıda 5 yıllık bu sınırın kaldırılacağını söyledi. Habertürk bakanın bu açıklamasının şifrelerini çözdü. Buna göre 5 yıllık bu sınır kalkacak ve yerine kademeli bir vergi anlayışı getirilecek. Vergi.com.tr internet sitesinde konuya ilişkin bir soruyu yanıtlayan vergi uzmanı 5 yıllık sınırın kaldırılacağını ticari işletmeye dahil olmayan arsa arazi ve binaların satışında gayrimenkulün elde tutulduğu her yıl için kazancın belli bir tutarının vergi dışı kalacağını yazdı.

 

SINIR 10 YILA ÇIKIYORHazırlanan taslakta konut satın alındıktan sonra 3 yıl içinde satılırsa kazancının tamamı beyan edilecek. 3 yıl sonra satışında edilen tutarın yüzde 20'si vergi dışı bırakılacak. Böylece 100 liraya alınan konutu 4'üncü yıl 200 liraya satan vatandaşın elde ettiği 100 liralık kazancın 3 yıl sonra yüzde 20'si vergi dışı kalacak 80 lirası ise gelir vergisine tabi olacak. Konut dört yıl sonra satılmış ve aynı kazanç elde edilmişse 40 lira vergi dışı kalacak ve 60 lira üzerinden gelir vergisi ödenecek. Eskiden kazancın tamamen vergi dışı kaldığı 5'inci yıl sonunda ise kazancın yüzde 60'ı vergi dışı kalacak ve 40 lira üzerinden vergi ödenecek. 6'ıncı yıldan sonra ise 80 lira vergi dışı kalacak ve 20 lira üzerinden vergi alınacak. 10 yıl sonunda ise artık hiçbir vergi talep edilmeyecek. Yani bir konut alıp 10 yıl elinde tutup satanlar vergi ödemeyecek.

BAŞKA BİR EV ALMAK İÇİN SATANLAR HARİÇ
Taslak konut alım satımından para kazananları vergilendirmeyi amaçlıyor. Bu nedenle evini büyütmek veya daha konforlu bir konutta oturmak için elindeki evini satanlara vergi muafiyeti getiriyor. Bu istisna tek konuta sahip olanlara tanınıyor. Taslağa göre tek konuta sahip olanlar, daha iyi veya daha büyük bir konut almak için sahip oldukları konutu satarlarsa bu satıştan elde ettikleri kazançlar gelir vergisine tabi tutulmayacak. İstisnanın uygulanması için eski ve satılan konutun en az iki tam yıl satıcının mülkiyetinde tutulmuş olması ve satıldığı tarihten itibaren bir tam yıl içinde yeni konutun satın alınmış olması gerekir. Bu istisnanın uygulanmasında, mükellefin eşi ile küçük çocukları birlikte değerlendiriliyor.

MİRAS KALAN EV DE DAHİL
Taslakta kendisine miras kalan evi satmak isteyenlere ise kötü haber var. Çünkü mevcut yasada miras yoluyla edinilen arsa, arazi ve binaların satışı veya kat karşılığı satışından doğan kazançlar vergilenmezken taslakta miras kalan ev ve arsalar da vergiye tabi tutuluyor.

ŞİRKETLERİN VERGİSİ DİREKT YÜZDE 20'YE ÇIKIYOR
Yeni yasa ticari kazanç hükümlerine tabi olan yeni şirketin olan arsa, arazi, binaların satışına herhangi bir istisna tanımıyor. Şimdi 5 yıllık vergi istisnası sınırına tabi olan şirket gayrimenkulleri yeni yasa ile ticari kazanç sayılarak şirketin kazancına tabi olacak ve yüzde 20'lik kurumlar vergisi üzerindean vergilenecek.
1-Başkasının arsasına bina inşa edenlerin bu faaliyeti, taahhüt konusu olsun olmasın ticari kazanç hükümlerine göre vergilenecek, taşınmazın elde tutulduğu yıl için kazanca indirim uygulanmayacak.
2- Kendi arsası üzerine inşaat yapanlar veya kat karşılığı inşaat işleri yaptıranlar, bu inşaatı ticari işletme bünyesinde yaptırmaları halinde, ticari faaliyet olarak vergilenecek.
3-Kat karşılığı inşaat işleri dâhil hasılat paylaşımı esasına göre yapılan inşaatlarda arsa sahibinin kazancı, ticari kazanç olarak vergilenecek, arsanın elde tutulduğu yıllar için kazanç istisnası uygulanmayacak.
4-Özel inşaat sonucu inşa edilen binalar ile kat karşılığı edinilen binaların, müteahhidin satış organizasyonu kullanılarak satılması halinde ticari kazanç olarak vergilenecektir.
5-Brüt kapalı alanı 1000 m2'yi aşan özel inşaat yapanlar müteahhit kabul edilecek ve bu inşattan elde ettiği kazanç, ticari kazanç olarak vergilenecek.

NELER DEĞİŞİYOR?

-Arsa arazi ve binaların elde edildikten 5 yıl sonra satılmasında kazancın kazancın vergi dışı kalmasına son veriliyor.
-Ticari işletmeye dahil olmayan gayrimenkullerin satışında, her yıl belli bir tutar vergi dışı kalıyor. Ancak ticari işletmeye dahil gayrimenkuller bu istisnanın dışında kalıyor.
-Özel inşaatlar ticari kazanç ve değer artışı kazancı olarak ikiye ayrılıyor.
-Hasılat paylaşımı esasına göre yapılan inşaatlarda indirim uygulanmayacak.
-Toplam brüt alanı 1000 metrekareyi aşan inşaatlar başka herhangi bir şarta bakılmadan ticari faaliyet olarak vergilenecek.
-Tek konutunu satıp başka bir konut alanların satıştan elde ettiği kazanç vergilenmeyecek.

'Müteahhitlikte disiplinsizlik had safhada'

'Müteahhitlikte disiplinsizlik had safhada'

İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu Genel Başkanı konuştu

 

İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) Genel Başkanı Tahir Tellioğlu, müteahhitlik sektöründe disiplinsizliğin, sahipsizliğin had safhada olduğunu savundu.

Tellioğlu, yaptığı açıklamada, inşaat sektörünün Türkiye ekonomisinin lokomotifi olduğunu vurguladı. Sektörün 2012 yılında yüzde 1 büyüdüğünün altını çizen Tellioğlu, ''Bu rakam, inşaat sektöründeki büyümenin, genel ekonominin büyüme oranının da altında kaldığını, sektörün ciddi sıkıntılar içinde olduğunu gösteriyor'' ifadelerini kullandı.

Afet kapsamındaki konutları kapsayan, kentsel dönüşüm projesinin, inşaat sektörünün içinde bulunduğu sorunları ortadan kaldıracağını ve ekonomiye büyük canlılık kazandıracağını belirten Tellioğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

''İMKON olarak kentsel dönüşümün başarısı konusunda ciddi kaygılarımız var. İnşaat müteahhitliği sektöründe disiplinsizlik, sahipsizlik had safhada. 1950 yılından beri devam eden hızlı, çarpık, plansız yapılaşmayla büyüyen inşaat müteahhitliği sektörü kendi kaderine terk edilmiştir. Sektör mensuplarının bir kısmı dürüstçe çalışarak çok başarılı işlere imza atarken, sayıları 200 bini aşan karnesiz inşaat müteahhitlerine karşı hiçbir tedbir alınmamaktadır.''

Tellioğlu, müteahhitlik mesleğine girişin belli bir akreditasyona bağlanması gerektiğini kaydederek, ''Müteahhitlik sektörü ile devlet arasında köprü olabilecek, sektörü disiplin altına alacak Müteahhitler Odası'nın kurulması şarttır'' görüşünü ifade etti.
AA

Ruhsat alabilen çok şanslı!

Ruhsat alabilen çok şanslı!

Yeni düzenleme ile hayatımızda neler değişecek?

 

Maliye Bakanlığı'nın yılın ilk günü açıkladığı ve inşaat sektörünün tepkisini çeken konutta KDV düzenlemesinin yankıları sürüyor.

Yeni KDV düzenlemesi yeni başlayacak bir inşaat konut alacaklara yüzde 20 maliyet yaratacak. Ancak inşaatı başlamış veya ruhsat almış projeler ise karlı olacak. Türkiye Tüm Emlak Müşavirleri Federasyonu ve Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Odası Başkanı Ali Taylan, söz konusu verginin maliyetinin 1.5-2 yıl sonra oluşabileceğini söyledi.
DÜZENLEME HANGİ KONUTLARI ETKİLEYECEK?Türkiye'de şu anda yaklaşık 700-800 bin konut stoku bulunduğunu ve yeni düzenlemenin bu konutları etkilemeyeceğini belirten Taylan, 1 Ocak 2013 tarihinden sonra ruhsat alacak inşaatlarda ise yeni uygulamanın ortalama yüzde 20 ekstra maliyet yaratacağını ifade etti.
Taylan, ''Düzenleme öncesi 150 metrekareye kadar olan konut teslimlerinde KDV oranı yüzde 1, 150 metrekare ve üzerindekilerde yüzde 18 uygulanmakta idi. Yeni düzenleme ile metrekare maliyetine göre KDV oranı getirdiği için düzenleme daha çok 2 1 ve 1 1 konutları etkileyecek'' dedi.

KDV oranının, metrekaresi 500-1.000 lira arası konut teslimlerinde yüzde 8, 1.000 lira ve üzerindeki konut teslimlerinde yüzde 18 olarak düzenlendiğini hatırlatan Taylan, sosyal konut dışında metrekaresi 1.000 lira olan dairenin pek kalmadığını, dolayısıyla düzenlemenin geniş bir kitleyi ilgilendirdiğini ifade etti.

RUHSAT ALANLAR ŞANSLI
2012 sonuna kadar inşaatı başlamış veya ruhsat almış projelerin bu işten çok karlı çıktığını kaydeden Taylan, ''Bundan sonra inşaata başlayacak projeler için ise düzenleme tapu harcıyla beraber yüzde 20 ekstra maliyet demek'' diye konuştu. Taylan, lüks sınıfına giren ve 200 bin liralık bir dairede yüzde 18 oranındaki KDV'nin 36 bin lira, 300 bin liralık konutta ise 54 bin lira KDV maliyeti çıkacağını ifade etti.

İnşaat sektörünün 200-250 sektörü direkt etkileyen lokomotif bir sektör olduğuna işaret eden Taylan, ''Uygulamayı çok eleştirmiyorum, fakat küresel krizin bitmediği şu ortamda bu karar bence erken alındı. Küresel kriz hala devam ederken inşaat sektöründe arzın önünü kapatacak bir uygulama. 2013 yılı da beklenebilirdi'' dedi.

EN ÇOK HANGİ İL ETKİLENİR?
Taylan, söz konusu uygulamadan en çok etkilenecek şehrin İstanbul olduğunu söyledi. İstanbul'da konutta arz ve talebin çok fazla olduğuna, şehirdeki metrekare birim fiyatlarının da çok yükseldiğine dikkati çeken Taylan, ''İstanbul'da özellikle lüks stüdyo daireler çok ilgi görüyordu. Bu uygulamadan en çok İstanbul etkilenir. Ardından da Ankara, İzmir, Adana, Gaziantep, Bursa gibi şehirler etkilenir'' diye konuştu.

Bugün itibariyle uygulama kapsamına girmeyen eski konutlarda da fiyat artışı yaşanabileceğine işaret eden Taylan, şöyle konuştu: ''Yeni KDV düzenlemesi yeni projeleri kapsadığı için müteahhitler için biraz daha zorluk demektir. Diğer taraftan Türkiye'de çok ciddi bir gayrimenkul alıcısı var. Hala nitelikli konut anlamında eksik var. Yeni inşaatlarda alımı ve inşaatın yapımını zorlaştırırsak o zaman vatandaşın nitelikli konuta geçmesi biraz daha uzayacaktır. Türkiye'de bugün nitelikli konut açığı yüzde 30 civarındadır. Eski konutları nitelikli hale getirmek anlamında bu uygulama biraz daha geç başlayabilirdi.''

ARSALARDA DURUM NE?
Bu arada, Maliye Bakanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, söz konusu düzenlemeden büyükşehirlerde bulunan arsaların yaklaşık yüzde 6'sı etkilenecek. Bir maliye yetkilisi, ''Büyükşehirlerde arsa ve araziye ait metrekare birim değerlerine sokak sokak, cadde cadde baktığımızda, söz konusu düzenlemeden büyükşehirlerdeki arsaların yaklaşık yüzde 6-7'sinin etkileneceğini tespit ettik'' dedi.

UYGULAMA NASIL?
1 Ocak 2013 tarihinde yürürlüğe giren düzenlemeye göre; büyükşehirlerde olmak ve lüks veya birinci sınıf inşaat olarak yapılmak kaydıyla, 1 Ocak 2013 tarihinden sonra ruhsatı alınan ve sayılan iki şartı aynı anda sağlayan 150 metrekare altındaki konutlardan arsa metrekare birim değeri 500-1.000 lira arası olanların tesliminde yüzde 8, 1.000 lira ve üzeri konutların tesliminde yüzde 18 oranında KDV uygulanmasına karar verilmişti.

Bunların dışında kalan 150 metrekare altı konutların tesliminde yüzde 1, 150 metrakere ve üzerindeki konutların tesliminde eskiden olduğu gibi ruhsata veya arsa metrekare birim değerine bakılmaksızın yüzde 18 oranında KDV uygulanmasına devam edilmesi kararlaştırılmıştı.

KENTSEL DÖNÜŞÜM KAPSAM DIŞI
Düzenleme dışında tutulan konutlar şöyle tespit edilmişti:

-İnşaat yapı ruhsatı 1 Ocak 2013 tarihinden önce alınmış konutlar,

-6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında rezerv yapı alanı ve riskli alan olarak belirlenen yerler ile riskli yapıların bulunduğu yerlerde yapılan konutlar,

-Arsa metrekare birim değeri 500 lira ve üzeri olmakla birlikte lüks veya birinci sınıf inşaat grubuna girmeyen konutlar,

-Lüks ve birinci sınıf inşaat grubuna girmekle birlikte arsa metrekare birim değeri 500 liranın altında olan konutlar,

-Büyükşehirlerde olmayan konutlar

AA

Faize değil 'peşin'e takıldık!

Faize değil 'peşin'e takıldık!

En büyük engel peşinat oldu

 

 

Rahim AK / HABERTÜRK

Merkez Bankası’nın faizi indirme operasyonu ile birlikte piyasa faiz oranı yüzde 6’nın altını görünce kredi faiz oranları da aşağı gelmeye başladı. Özellikle konut kredisi faiz oranları aylık yüzde 1’in üzerindeyken bir anda yüzde 0.8’in altına indi.

Yıllık bazda baktığımızda 10 yıl vadeli kredi faizi yüzde 15’ten yüzde 12’ye kadar geldi. Neredeyse 2011 yılı mart ayında geldiği yüzde 9.99’luk seviyeye yaklaşmış olmasına rağmen konut kredisi kullanımı eylül ayından bu yana sadece 4.2 milyar lira artabildi. Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu (BDDK) verilerine göre ise Haziran 2012’den ekim sonuna kadar konut kredisi stoku 77.2 milyar liradan 81.4 milyar liraya ulaştı.

YÜZDE 25 PEŞİNAT İHTİYACIBankalar Birliği verilerine göre Türkiye’de her bir konut için ortalama 60 bin lira kredi alınıyor. Bu hesaba göre son 4 ayda faizdeki inanılmaz hızlı düşüşe karşın ancak 71 bin kişi kredi alarak konut sahibi olmayı tercih etti. Oysa faizin dip noktalara geldiği benzer dönemlerde bu miktar en az iki kat fazlaydı.

Bunu ise konut kredisinin aylık artış hızından çıkarıyoruz. Konut kredisi faizinin yüzde 0.75’in altına sarktığı 2011 yılı mart ayında konut kredisi kullanım miktarı yüzde 3.4 artmıştı. O dönemden önceki dönemlerde de yüzde 2 ile 5 arasında aylık artış hızlarına şahit olduk. Oysa faizin son dönemdeki hızlı düşüş evresinde kredi artış hızı yüzde 1 seviyesinde oldu.

En yüksek artış yüzde 1.75 oldu. Bankacılar bu duruma neden olan en önemli unsurun BDDK’nın kredi artış hızını kısmak için 2011 yılı başında bankaların konut değerinin en fazla yüzde 75’inin kredilendirilebileceğine dair kararı olduğunu söylüyor.

BDDK daha önce de benzer bir yasal düzenleme olduğu halde yüzde 75’in üstünde kredi ihtiyacı olan vatandaşlara değişik isimlerle tüketici kredisi verilmesinin önüne geçmişti. Daha sonra da bu bu alandaki denetimi sıkılaştırmıştı. Uzmanlar bunun yanında konut fiyatlarının geldiği düzeyin azımsanmayacak derecede yüksek olduğunu, bunun da konut satışını frenlediğini ifade ediyor.
KREDİ TALEBİ NEDEN ARTMIYOR?

-Ekonomiyi soğutma tedbirleri çerçevesinde gelen yüzde 25’lik peşinat sınırı alıcıyı zorluyor.

-Konut fiyatları daha pahalı hale gelmiş durumda.

-Bankalar konut kredisi verirken artık çok daha seçici davranıyor.

-Canlanamayan ekonomi nedeniyle piyasadaki nakit sıkışıklığı ve risk alma iştahının giderek düşmesi.

-Konut satışlarının yaklaşık 10 yılda son hız sürmesi nedeniyle piyasanın belirli bölgelerde doyma noktasına ulaşması.

BDDK’NIN UYARISI DİKKAT ÇEKİCİBDDK’nın eylül raporundaki şu cümle dikkat çekici: “Bireysel kredilerde yaşlandırma analizi yapıldığında, 2012’nin ilk çeyreğinde kullandırılan kredilerin 2010 ve 2011’de kullandırılanlara göre daha hızlı takibe düştüğü görülüyor. Söz konusu analiz konut kredilerinde de benzer bir tablonun olduğunu gösteriyor.

ÖMER FARUK ÇELİK KONUTDER Başkanı
‘Kampanyalar kredi kullanımını etkiledi’
"Geçtiğimiz yıl yaşanan belirsizlik ve güvensizlik ortamı konut alıcısının motivasyonunu bozdu. Alıcıların iştahının artması lazım. Kredi faiz oranlarının yükselmesi, KDV, maketten satışın önünün kesilmesi gibi konular tüketiciyi karamsar hale getirdi.

Sektördeki firmaların hemen hemen hepsi 2012'yi fena geçirmedi ama mutlu değiller. Faiz dengesizliği firmaları bankasız kampanyalara yönlendirdi. Bu kampanyalar da kredi kullanımlarını etkiledi."

FEYZULLAH YETGİN GAP İnşaat Genel Müdürü
‘Faizlerin daha da düşme beklentisi var’ "
Konut kredisi kullanımlarının düşmesinde faiz oranlarının düşmesi haricinde farklı parametrelerin de etkisi var. Ayrıca faizlerin daha da düşeceği beklentisi de hâkim. Geçtiğimiz yıldaki en iyi faiz oranları seviyelerine daha yeni geldik. Alıcılar daha da düşer diye bekliyorlarsa bile, şu andaki seviyelerin daha aşağısına düşmesi pek mümkün değil.KDV düzenlemesiyle birlikte stok erirken, kredi kullanım oranları da artacaktır."

BAHADIR TEKER Şeker Finans Genel Müdürü
‘Döviz kurları ‘İşler iyi gitmiyor’ sinyali veriyor’ "Faizlerin düşmesi ile birlikte aslında ciddi bir artış var. Son bir kaç haftadır faizler tekrar yükselme eğiliminde. Mevsimsel etkileri de unutmamak gerek. Ocak ayı her zaman konut alımın en az olduğu aylardan biridir.

Faiz düşüşleri çok hızlı geldi. Artık çok ciddi düşüş olmayacağını alıcıların anlaması gerekiyor. Bu düşüşlerin ekonomiye de yansıması gerekiyor. Döviz fiyatları da çok önemli bir kriter. Döviz kurlarındaki iniş çıkışlar, alıcılara ‘İşler iyi gidiyor veya gitmiyor’ sinyali veriyor."

Yüzde 1 vergili lüks daireler!

Yüzde 1 vergili lüks daireler!

1 Ocak 2013'ten önce ruhsat işlemini tamamlamış evler fiyatta hesaplı oldu.

 

 

Esin Tümer yazdı
KDV düzenlemesinin ardından gözler, 1 Ocak 2013’e kadar ruhsat işlemlerini tamamlamış, satışa çıkmış projeler üzerine çevrildi. 150 metrekarenin altında olup, KDV avantajını taşıyan yapı stoku “fırsat konutlar” olarak dikkat çekiyor. İşte, 2013’ün ilk altı aylık döneminde satışta olan lüks konut segmentinde KDV avantajı nedeni ile hızlı satış beklentisi olan projeler.

BATIŞEHİR
165 bin metrekarelik alan üzerine Ege Yapı Group, Emlak Pazarlama ve Emlak Konut GYO tarafından inşa edilen Batışehir, 3000 üzerinde konut, rezidans, bir şehir oteli, ofis alanları, özel eğitim kompleksi, açık alışveriş çarşısı, yürüyüş koşu gezi parkurları ve 100 bin metrekare yeşil alanı ile Bağcılar’da yükseliyor.

Firma: EGEYAPI GROUP
Başlangıç: Temmuz 2011
Teslim: Aralık 2014
Lokasyon: Bağcılar
Daire: Stüdyo, 1+1, 2+1 M2 (Brüt): 46-158
Fiyatlar (Bin TL): 186-553 %1 KDV avantajı ile satışta olan daire sayısı: 1.772

BRANDIUM
65 bin metrekare arsa üzerinde, arsa hariç 500 milyon dolarlık yatırım yapılıyor. 60 bin metrekare kiralanabilir alan, 268 kişilik tiyatro ve 7-8 sinema salonu ile bir AVM, 340 odalı beş ve 200 odalı dört yıldız oteller, 1600 kişi kapasiteli kongre salonuna sahip projede konutlar bu yıl sonuna kadar teslim edilecek.

Firma: EMAY
Başlangıç: Ocak 2011
Teslim: Şubat-Aralık 2013
Lokasyon: Doğu Ataşehir
Daire: 0+1, 1+1, 1,5+1 M 2 (Brüt): 38-90
Fiyatlar (Bin TL): 251-530 %1 KDV avantajı ile satışta olan daire sayısı: 350

EMAAR SQUARE
66 bin metrekare arsa üzerinde 1000 konut, 180 odalı otel, 40 bin metrekare ofis alanı, 7000 kapalı otopark, 15 salonda 2400 koltuklu sinema, sualtı hayvanat bahçesi, konser, performans ve buz pateni yapılabilecek çok amaçlı meydan olan bir proje. Tamamlandığında 15 bin kişilik bir yerleşke olacak.

Firma: EMAAR
Başlangıç: Ağustos 2012
Teslim: 2015 ilk çeyrek
Lokasyon: Çamlıca
Daire: Stüdyo, 1+1, 2+1 M 2 (Brüt): 50.85-108.18
Fiyatlar (Bin TL): 240-435
Projenin %95'lik kısmı %1 KDV avantajı ile satışta

MALL OF İSTANBUL
Basın Ekspres yolu ile TEM Atatürk Havaalanı sapağının kesiştiği noktada yükseliyor. Yaklaşık 123 dönüm üzerinde, 148 bin metrekare kiralık alan içeren AVM, 32 bin metrekare ofis, 15 bin metrekare tema park alanı, bir tam teşekküllü spor merkezi ile bölgedeki kentsel dinamikleri değiştirecek bir proje.

Firma: TORUNLAR GYO A.Ş.
Başlangıç: Mayıs 2011
Teslim: Kasım 2013
Lokasyon: M.Bey, Başakşehir
Daire: 0+1, 1+1, 2+1 M 2 (Brüt): 53.42-136.30
Fiyatlar (Bin TL): 270-684
Projenin %30'luk kısmı %1 KDV avantajı ile satışta

DUMANKAYA RİTİM
32.380 metrekare arsa üzerinde, 240 bin metrekare toplam inşaat alanında 650 milyon TL yatırım ile 863 rezidans daire, 250 home ofis, 113 ticari ofis, 147 mağaza, 750 metrekare sergi salonu ve 160 kişi kapasiteli kültür binası, 2250 adet kapalı otoparkı ile karma kullanımlı bir proje.

Firma: DUMANKAYA AŞ
Başlangıç: Kasım 2011
Teslim: Mayıs 2014-2015
Lokasyon: Maltepe
Daire: Stüdyo, 1+1, 1.5+1, 2+1 M 2
(Brüt): 43 – 111
Fiyatlar (Bin TL): 197-549 Projenin %30'luk kısmı %1 KDV avantajı ile satışta

 

Rusya'dan Türkler'e 5 milyar dolarlık iş!

Rusya'dan Türkler'e 5 milyar dolarlık iş!

Bu rakam bir rekor

 

 

Rusya'dan Türkler'e 5 milyar dolarlık iş!

 

Bu rakam bir rekor

 

Rusya'da faaliyette bulunan Türk inşaatçılar, 2012'de 5 milyar dolarlık iş alarak rekor kırdı. Türkiye'nin Moskova Büyükelçiliği Ticaret Müşavirliği verilerine göre resmi "iş alındı belgesi" alınan 48 projenin toplam değeri ise 2,3 milyar dolar.

Türk inşaatçılar geçen yıl 2 milyar dolar değerinde 74 proje aldı. Türk inşaatçıların tamamladıkları iş miktarı ise toplamda 42 milyar doları geçti.

800'DEN FAZLA PROJE TAMAMLANDI
Avrupalı ve Çinli şirketlerlerle rekabet eden Türk müteahhitlik firmaları, Rusya piyasasındaki öncü rolünü sürdürüyor. Türk inşaatçıların "iş alındı belgesine" ihtiyaç duymadıkları için müşavirliğe başvurmadıklarına değinen yetkililer, 2012 yılı için toplam alınan işlerin 5 milyar doları geçtiğini belirtti.

Kremlin'den yapılan değerlendirmede ise Rusya'da faaliyette bulunan Türk inşaat şirketlerinin Moskova, Moskova bölgesi, St. Petersburg, Soçi ve diğer kentlerde 1980'lerden bu yana 800'den fazla projeyi tamamladıklarını belirtmişti.

CİHAN

İstanbul'daki yıkımlarda ortaya çıkan inşaat atıkları nerede kullanılacak?

Molozlar 3. Havalimanı'na!

İstanbul'daki yıkımlarda ortaya çıkan inşaat atıkları nerede kullanılacak?

 

İstanbul'daki yıkımlarda ortaya çıkan inşaat atıkları, geri dönüştürülerek üçüncü köprü ve havaalanı yapımında dolgu malzemesi olarak kullanılacak

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, kamu kurum ve kuruluşlarına da inşaat atıklarından geri kazanılan malzemeleri kullanma zorunluluğu getirecek.

Yeni yapılacak binasında dönüşümün yıkıntı ve hafriyat atıklarını değerlendirmeye hazırlanan Bakanlık, diğer kurumlara örnek olacak
AA

Cep yakan ev!

Cep yakan ev!

Fiyatı hayrete düşürdü

 

İngiltere’nin başkenti Londra’nın semti Chelsea’de, 4 yatak odalı, küçük bahçesi olan bir evin 12 milyon sterline (34.6 milyon TL) alıcı bulduğu açıklandı. Bu rakam ülkedeki ortalama bir evin tam 70 katına denk düşüyor.

Belge yoksa izin yok!

Belge yoksa izin yok!

Kentsel dönüşüm kapsamında lisanslandırılan kurum ve kuruluşlara belgesini vatandaşa gösterme zorunluluğu getirdi

 

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, kentsel dönüşüm kapsamında lisanslandırılan kurum ve kuruluşlara belgesini vatandaşa gösterme zorunluluğu getirdi

Bakanlık, yaklaşık 6,5 milyon konutun yıkılıp yeniden yapılacağı 20 yıllık kentsel dönüşüm sürecinde, vatandaşlardan gelen şikayetler üzerine yaptığı düzenlemeyle kentsel dönüşüm sürecinde yetkilendirilecek kurum ve kuruluşlara ''Riskli Yapı Tespiti Lisans Belgesi'' verecek.

Bakanlık, vatandaşların riskli yapı tespiti kurum ya da kuruluşlardan gelen görevlilerinden belge sorgulaması üzerine diploma formatında çalışma yapıldı. Riskli yapı tespitlerinde, bu belgenin vatandaşa gösterilmesi zorunlu olacak. Böylece vatandaş, kurum ya da kuruluşun yetkisi konusunda şüphe duymayacak. İlgili kurum ve kuruluşlara lisans belgesi, daha önce makam tarafından üst yazıyla verilirken, bu uygulamayla sistemin güvenliği artırılacak. Vatandaş lisans belgesi üzerindeki numaradan da kurum ya da kuruluşun lisansına ilişkin sorgulama yapabilecek.

Konuyla ilgili açıklama yapan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, kentsel dönüşüm sürecinde bazı uyanık davrananlara karşı vatandaşları dikkatli olmaya çağırdı. Bayraktar, “Vatandaşlar, riskli binasını bakanlık tarafından yetkilendirilen kurum ve kuruluşlara tespit ettirmeli. Bu kuruluşları vatandaşlarımız bakanlığın ana sayfasında kentsel dönüşüm linki altında çıkan Türkiye haritasında bulundukları ili tıklayarak öğrenebilirler. Bakanlığımızın ''Riskli Yapı Tespiti Lisans Belgesi'' verdiği kuruluşlar haricindeki kişi veya kuruluşlarca yapılan tespitler geçerli değildir” dedi.

LİSANS İÇİN NE GEREKİYOR?
Riskli yapılar, lisanslandırılan kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler, sermayesinin en az yüzde 40'ı kamu kurumlarına ait şirketler, sivil toplum, yapı denetimi ve laboratuvarlar kuruluşları ile mimarlık ve mühendislik hizmetleri veren kurumlarca belirleniyor.

Riskli yapı tespit raporunun hazırlanmasında görev alacak mühendislerin, ilgili meslek odalarına üyeliklerinin sürmesi ve mesleklerinde fiilen en az 5 yıl çalışmış olmaları gerekiyor.

Mühendislerin ayrıca Bakanlıkça açılacak eğitim programlarına katılmaları zorunlu bulunuyor.

Lisans başvurusunda Bakanlığa sunulan belgelerin gerçeğe aykırı olduğunun belirlenmesi ya da riskli yapı tespitinin gerçeğe aykırı yapıldığının anlaşılması halinde ise kurumların lisansı iptal ediliyor.

İstanbul'un lüks binaları çürük!

İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) Genel Başkanı Tahir Tellioğlu, müteahhitlik sektöründe disiplinsizliğin, sahipsizliğin had safhada olduğunu savundu.

İstanbul'un lüks binaları çürük!

Nişantaşı’nda bile kentsel dönüşümün şart...

Tellioğlu, yaptığı açıklamada, inşaat sektörünün Türkiye ekonomisinin lokomotifi olduğunu vurguladı. Sektörün 2012 yılında yüzde 1 büyüdüğünün altını çizen Tellioğlu, ''Bu rakam, inşaat sektöründeki büyümenin, genel ekonominin büyüme oranının da altında kaldığını, sektörün ciddi sıkıntılar içinde olduğunu gösteriyor'' ifadelerini kullandı.

Afet kapsamındaki konutları kapsayan, kentsel dönüşüm projesinin, inşaat sektörünün içinde bulunduğu sorunları ortadan kaldıracağını ve ekonomiye büyük canlılık kazandıracağını belirten Tellioğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

''İMKON olarak kentsel dönüşümün başarısı konusunda ciddi kaygılarımız var. İnşaat müteahhitliği sektöründe disiplinsizlik, sahipsizlik had safhada. 1950 yılından beri devam eden hızlı, çarpık, plansız yapılaşmayla büyüyen inşaat müteahhitliği sektörü kendi kaderine terk edilmiştir. Sektör mensuplarının bir kısmı dürüstçe çalışarak çok başarılı işlere imza atarken, sayıları 200 bini aşan karnesiz inşaat müteahhitlerine karşı hiçbir tedbir alınmamaktadır.''

Tellioğlu, müteahhitlik mesleğine girişin belli bir akreditasyona bağlanması gerektiğini kaydederek, ''Müteahhitlik sektörü ile devlet arasında köprü olabilecek, sektörü disiplin altına alacak Müteahhitler Odası'nın kurulması şarttır'' görüşünü ifade etti.

AA

İstanbul'un lüks binaları çürük!

İstanbul'un lüks binaları çürük!

Nişantaşı’nda bile kentsel dönüşümün şart...

 

Selahattin Keten, İstanbul’un çok eski ve dayanıksız bir yapı stoğu bulunduğunu anlatarak, Nişantaşı’nda bile kentsel dönüşümün şart olduğunu söyledi. Bölgedeki binaların ortalama yaşının 40 yıla dayandığını anlatan Keten, “Aslında tüm Şişli için konuşmak gerek. Teşvikiye, Niaşntaşı, Bomonti ve Ulus’ta projeler yapıyoruz. Aldığımız tüm raporlar depreme dayanıksızdır çıktı. Bu nedenle İstanbul’un lüks semtlerini de dönüştürmek gerekiyor” değerlendirmesini yaptı.

Selahattin Keten, yeni KDV sisteminin kentsel dönüşüm bölgelerinde geçerli olmadığını belirterek, “Biz bir bina için çürük raporu alarak yüzde 18 KDV’den muaf olabilir ama bu bir çözüm değil. Sektörün geneli ve tüm Türkiye için olayı değerlendirmek gerekiyor. Biz gerekli yerlerde tabi ki çürük raporunu alacağız ama dönüşüm alanına girmeyen bölgelerdeki sorun nasıl çözülecek?” diye konuştu. Selahattin Keten, yüksek KDV yüzenden sektörde belirli sıkıntıların oluşabileceğine işaret ederek, bu durumdan etkilenen ve finansal yapısı güçlü olmayan bazı müteahhitlerin zor durumda kalabileceğine vurgu yaptı.

KDV PAZARLIĞI BAŞLADI
Selahattin Keten, KDV’nin yüzde 1’den yüzde 18’e çıkmasıyla birlikte vatandaşlarında KDV pazarlığına başladığını belirterek, “Müşteriler KDV’yi ödemek istemiyor. Pazarlık yapmak istiyorlar. Bize, KDV’nin yarısını ya da tamamını siz ödeyin diyorlar. 1 milyon dolarlık bir dairede yüzde 18 KDV 180 bin dolar ediyor. İstanbul’da ortalama bir dairenin fiyatına denk geliyor. Bunun için pazarlık yapıyorlar ve bizim ödememizi istiyorlar. Ancak bizim bu maliyetleri karşılamamız çok zor. Zaten yüzde 20 gelir vergisi ödüyoruz. Bir de yüzde 18 KDV verirsek yüzde 38 vergi eder. Bu çok yüksek bir oran” dedi.

LÜKS EV SATIŞLARI YÜZDE 30 DÜŞECEK
Lüks konuta getirilen yüzde 18 KDV’nin satışlarda büyük bir daralma yaratması bekleniyor. İstanbul’un lüks semtlerinde eski binaları yıkıp yerine lüks konutlar inşa eden Keten İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Selahattin Keten de, yeni KDV oranlarının piyasayı olumsuz anlamda etkileyeceğini söyledi. Keten, arsasının metrekare fiyatının 1000 liranın üzerindeki konutlara yüzde 18 KDV uygulandığını hatırlatarak, “Bu oranlarla birlikte lüks konut satışları azalacak. Piyasada yüzde 30 oranında daralma bekliyorum” dedi.

Bodrum kat tarih oluyor!

Bodrum kat tarih oluyor!

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar açıkladı

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, ''Zemin kotu altındaki iskanları kaldırmak için çalışmamız bitti, gerek yönetmelik gerekse yasal düzenleme. Bunu en kısa sürede yürürlüğe koyacağız'' dedi. AA Editör Masası'na konuk olan Bayraktar, kentsel dönüşüme ilişkin olarak, istemeyen kimsenin evini yıkmayacaklarını sıklıkla söylediklerini hatırlattı. Hedeflerinin öncelikle fakirlerin, gariplerin yuvasını yapmak olduğunu belirten Bayraktar, ''3194 sayılı İmar Kanunu'nda bir madde var. Bu yasa çıkmadan önce de bu madde vardı. Böyle durumda olan evleri mecburen yıkacağız'' dedi.

'304 BİNA İÇİN BİLDİRİMDE BULUNDUK'Riskli olduğunu belirleyip tapuya bildirimde bulundukları 304 bina olduğunu, bunun da 3 bin 40 konuta tekabül ettiğini belirten Bayraktar ''Artık satılırken Tapu'daki memur 'Sen bunu satın alıyorsun ama bu bina risklidir' diyecek. Birinci adımıdır bu. Bir binanın riskli olup olmadığını tespit için ittifak şart değil. Bir kişi başvursa da o binanın riskli olup olmadığını tespit ettirir. Yıkımı için eğer mecburiyet varsa yine muvafakat aranmıyor'' dedi.
-Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, kentsel dönüşüm kredileri için ilk etapta İş Bankası ve Halkbank ile mutabık kaldıklarını, Ancak gelecek günlerde de protokol yapacaklarını bildirdi.