19 Nisan 2011 Salı

Tapu ve Kadastro İşlemleri Rehberi



Taksim (Paylaşma)

Gerekli Belgeler :

1. Taksime konu olacak taşınmaz malların varsa tapu senetleri, yoksa taşınmaz malın ada ve parsel numarasını belirtir belge veya malikin sözlü beyanı.
2. Taksim konusu taşınmaz malların ortak maliklerinin veya yetkili temsilcilerinin fotoğraflı nüfus cüzdanları, pasaportları ile avukat kimliği ve gerçek kişiler için T.C. Kimlik Numarası, tüzel kişiler için Vergi Numaraları.
3. Ortak maliklerin ikişer adet 6 x 4 cm. büyüklüğünde son altı ay içinde çekilmiş vesikalık fotoğrafı.
4. Akitte taraflardan biri veya ikisi vekille temsil edilmiş ise, ayrıca temsile ilişkin belge.
5. Sözkonusu taşınmaz mala ait, ilgili Belediyeden Emlak beyan değerini gösteren belge.
6. Elbirliği mülkiyet olarak kayıtlı taşınmaz mallarda (paylı mülkiyete dönüşmemiş veya muris adına kayıtlı) taşınmaz mal malikinin tüm mirasçıları arasında noterce düzenlenmiş ve mirasçıların fotoğrafını taşıyan onaylı taksim sözleşmesi gereğince, (Sözleşmede mirasçılara tescil isteme yetkisi verilmiş ise her biri kendisine düşen taşınmaz malın tescilini isteyebilir. Tescil yetkisi yoksa, bütün mirasçıların tescil isteminde bulunması, bu mümkün olmadığı takdirde tescil için mahkemeden karar alınması gerekir).
7. Paylı mülkiyete yönelik taşınmazların pay sahipleri arasında aynen taksiminde, tüm maliklerin bizzat veya yetkili temsilcilerinin katılımıyla resmi senet düzenlenmek suretiyle; İfrazen taksim işleminde belediye ve mücavir alan sınırları içinde ise, Belediye Encümen Kararı dışında ise İl İdare Kurulu Kararı ve Kadastro Dairesi Başkanlığınca düzenlenecek değişiklik beyannamesiyle birlikte yine tüm maliklerin veya yetkili vekillerinin katılımıyla resmi senet düzenlenmek suretiyle taleplerin karşılanması.

İşlemin Mali Yönü :

492 Sayılı Harçlar Kanununa ekli (4) sayılı tarifenin (3/a ve 6/a,b,c) pozisyonlarına göre; Taşınmaz Malların ilgili belediyece bildirilen emlak beyan değerinden az olmamak üzere beyan edilecek değer üzerinden;

1. 3/a göre; Terekeye dahil taşınmaz malların kanuni ve atanmış mirasçılar arasında aynen veya ifrazen yapılacak taksiminde kayıtlı değer üzerinden.........(binde 19,8)
2. 6/a göre; taksim işlemlerinde kayıtlı değerler üzerinden ........(binde 9,9)
3. 6/b göre; İmar parselasyon planları uygulama sonucu şuyulanan parsellerin pay sahipleri arasında rızaen veya hükmen taksiminde kayıtlı değer üzerinden.........(binde 9,9)
4. 6/c göre; yukarıdaki fıkralar dışında kalan ve müşterek mülkiyete konu olanların rızaen veya hükmen pay sahipleri arasında aynen veya ifrazen taksiminde kayıtlı değer üzerinden ..........(binde 3,96)
5. Varsa, taşınmaz malların veraset ve intikal vergisi ilişiği kestirilir.
6. Döner Sermaye İşletmesince belirlenen tarifeye göre ücret alınır



Taşınmaz Malların Miras Yoluyla İntikal İşlemleri

Gerekli Belgeler :

1. Elbirliği Mülkiyet (Hisse Belirtilmeden) Esasına Göre Tescili İstenenlerde;
1. İntikali istenen taşınmaz malın varsa tapu senedi, yoksa taşınmaz malın ada ve parsel numarasını belirtir belge veya mirasçılardan birinin sözlü beyanı.
2. İntikal isteminde bulunan mirasçı veya yetkili temsilcinin fotoğraflı nüfus cüzdanı, pasaportları veya avukat kimliği ile T.C. Kimlik Numarası.
3. Veraset belgesinin aslı yada mahkeme veya noter onaylı örneği.
4. İntikal talebi, temsilci tarafından yapılıyor ise, ayrıca temsile ilişkin belge.
5. Tapu senedine yapıştırılması isteniyor ise, talepte bulunan mirasçının ve mirasçıların intikali istenen taşınmaz mal sayısı kadar son altı ay içinde çekilmiş 6 x 4 cm. büyüklüğünde vesikalık fotoğrafı.
2. Paylı Mülkiyet (Hisse) Esasına Göre Tescil Edileceklerde;
1. İntikali istenen taşınmaz mala ait varsa tapu senedi, yoksa taşınmaz malıada ve parsel numarasını belirtir belge veya mirasçılarının sözlü beyanı.
2. Tüm mirasçıların veya yetkili temsilcilerinin fotoğraflı nüfus cüzdanları veya pasaportları.
3. Tüm mirasçıların intikali istenen taşınmaz malların sayısı kadar son altı ay içinde çekilmiş 6 x 4 cm. büyüklüğünde vesikalık fotoğrafları.
4. İntikal talebi, temsilci tarafından yapılıyor ise, ayrıca temsile ilişkin belge,
5. Medeni Kanun içerisindeki ölümlerde (4 Ekim 1926 tarihinden sonraki ölümlerde) murise ait veraset belgesinin aslı veya mahkeme veya noterce onaylı örneği.
6. Medeni Kanundan önceki ölümlerde (4 Ekim 1926 tarihinden önceki ölümlerde) mahalle veya köy ihtiyar kurulunca düzenlenen ilmuhaber veya veraset belgesinin aslı veya onaylı örneği.
7. Tapu senedine yapıştırılması isteniyor ise, talepte bulunan mirasçının ve mirasçıların intikali istenen taşınmaz mal sayısı kadar son altı ay içinde çekilmiş 6 x 4 cm. büyüklüğünde vesikalık fotoğrafı.
3. Tebligat esaslarına göre tescil taleplerinde;
1. Mirasçılardan biri veya birkaçının talebi
2. İntikal isteminde bulunan mirasçı veya yetkili temsilcinin fotoğraflı nüfus cüzdanı, pasaportları veya avukat kimliği ile T.C. Kimlik Numarası.
3. Veraset belgesinin aslı yada mahkeme veya noter onaylı örneği.
4. İntikal talebi, temsilci tarafından yapılıyor ise, ayrıca temsile ilişkin belge.
5. Tapu senedine yapıştırılması isteniyor ise, talepte bulunan mirasçının ve mirasçıların intikali istenen taşınmaz mal sayısı kadar son altı ay içinde çekilmiş 6 x 4 cm. büyüklüğünde vesikalık fotoğrafı.
6. Tebligat için pul.



İşlemin Mali Yönü :

1. Murisden mirasçılara intikalde 492 sayılı Harçlar Kanuna ekli (4) sayılı tarifenin 3/b pozisyonuna göre taşınmazların ve sınırlı ayni hakların intikalinden tapu harcı yoktur.
2. Elbirliği halinde tescilli taşınmaz/ların müşterek mülkiyete çevrilmesinde 492 sayılı Harç Kanununun (4) sayılı Tarifenin 13/c maddesine işlem başına 55 TL tahsil edilmesi gerekir.
3. Döner Sermaye işletmesince belirlenen tarifeye göre ücret alınır.

Tapu ve Kadastro İşlemleri Rehberi



Ölünceye Kadar Bakma Akdi

Gerekli Belgeler :

1. Akit Tapu Sicil Müdürlüğünde Yapılacaksa;
1. Temlik edilecek taşınmaz malın varsa tapu senedi, yoksa taşınmaz malın ada ve parsel numarasını belirtir belge veya malikin sözlü beyanı.
2. Bakım alacaklısı, bakım borçlusu veya yetkili temsilcilerinin ve iki tanığın fotoğraflı nüfus cüzdanları, pasaportları veya avukat kimliği ile Vergi Numaraları.
3. Bakım alacaklısının bir, bakım borçlusunun iki adet son altı ay içinde çekilmiş 6 x 4 cm. büyüklüğünde vesikalık fotoğrafı.
4. Sözkonusu taşınmaz mala ait, ilgili Belediyeden Emlak beyan değerini gösteren belge.
2. Akit Noter veya Sulh Hakimliğinde Yapılmış İse;
1. Kanuni şekline uygun olarak düzenlenmiş sözleşmenin aslı veya onaylı örneği.
2. Sözleşmede bakım borçlusuna, taşınmaz malın adına tescilini isteme yetkisi verilmişse, borçlunun yazılı istemi yeterlidir. Sözleşmede bu yetki verilmemişse tescil için bakım alacaklısının (taşınmazı temlik edenin) istemi veya mahkeme kararı.
3. Bakım borçlusunun bir adet son altı ay içinde çekilmiş 6 x 4 cm. büyüklüğünde vesikalık fotoğrafı.
4. Sözkonusu taşınmaz mala ait, ilgili Belediyeden Emlak beyan değerini gösteren belge.


İşlemin Mali Yönü :

1. Taşınmaz malların ölünceye kadar bakma akdine dayanarak devir ve iktisabında, taşınmaz malın ilgili belediyece bildirilen emlak beyan değerinden az olmamak üzere beyan edilecek değeri üzerinden, bakım borçlusu ve bakım alacaklısından ayrı ayrı binde 16,5 oranında tapu harcı tahsil edilir. Ayrıca, Kanuni İpotek Tesisi talebinde bulunulur ise; teminat gösterilecek miktar üzerinden binde 3,96 oranında harç ve binde 8,25 oranında damga vergisi tahsil edilir.
2. Taşınmaz malın varsa veraset ve intikal vergisi ve vakıf taviz ilişiği kestirilir.
3. Döner Sermaye İşletmesince belirlenen tarifeye göre ücret alınır.

Tapu ve Kadastro İşlemleri Rehberi



Satış
Gerekli Belgeler :

1. Satılması istenilen taşınmaz mala ait varsa tapu senedi, yoksa taşınmaz malın ada ve parsel numarasını belirtir belge veya malikin sözlü beyanı.
2. Satıcı ve alıcıların fotoğraflı nüfus cüzdanları, pasaportları veya avukat kimliği ile satıcıların birer, alıcıların ikişer adet son altı ay içinde çekilmiş 6 x 4 cm. büyüklüğünde vesikalık fotoğrafları, gerçek kişiler için T.C. Kimlik Numarası, tüzel kişiler için Vergi Numaraları.
3. İstem, malikin temsilcisinden geliyor ise, temsile ilişkin belge (vekaletname, vasi kararı, kayyım kararı vb.) ile temsilcinin fotoğraflı nüfus cüzdanı ve bir adet vesikalık fotoğrafı, alıcılar arasında bizzat işleme katılmayanlar var ise, onları temsil eden (vekil) temsilcilerin fotoğraflı nüfus cüzdanları, vesikalık fotoğrafları ve temsilciliklerine ilişkin belgeler (vekaletname, vasi kararı, kayyım kararı vb.), T.C. Kimlik Numarası.
4. Sözkonusu taşınmaz mala ait, ilgili Belediyeden Emlak beyan değerini gösteren belge.

NOT: İşlemlerde, Tüzel kişilerden vergi numarası, gerçek kişilerden T.C. Kimlik Numarası alınır.



İşlemin Mali Yönü :

Taşınmaz malların satışında, ilgili belediyece bildirilen emlak beyan değerinden az olmamak üzere, satış için beyan edilen değer üzerinden (cebri icra ve şuyuun izalesi hallerinde satış bedeli, kamulaştırmalarda kamulaştıran idare harçtan bağışık değil ise, takdir bedeli üzerinden) 492 Sayılı Harçlar Kanununa ekli (4) sayılı tarifenin (20.a) pozisyonuna göre satıcı ve alıcı için ayrı ayrı binde 16,5 oranında tapu harcı tahsil edilir.

Ayrıca, taşınmaz malın varsa veraset ve intikal vergisi ile vakıf taviz bedeli ilişiği kestirilir ve Döner Sermaye İşletmesince belirlenen tarifeye göre ücret alınır.


Bağış (Hibe)

Gerekli Belgeler :

1. Bağışlanacak taşınmaz mala ait varsa tapu senedi, yoksa taşınmaz malın ada ve parsel numarasını belirtir belge veya malikin sözlü beyanı.
2. Bağışlayan ve bağışı kabul edenlerin fotoğraflı nüfus cüzdanları, pasaportları veya avukat kimliği ile gerçek kişiler için T.C. Kimlik Numarası, tüzel kişiler için Vergi Numaraları.
3. Bağışlayanın bir, bağışı kabul edenin iki adet son altı ay içinde çekilmiş 6 x 4 cm. büyüklüğünde vesikalık fotoğrafları.
4. Akitte taraflardan biri veya ikisi vekil, vasi, kayyım ve kanuni temsilci ile temsil edilecek ise, ayrıca temsile ilişkin belge.
5. Sözkonusu taşınmaz mala ait, ilgili Belediyeden Emlak beyan değerini gösteren belge.



İşlemin Mali Yönü :

492 Sayılı Harçlar Kanununa ekli (4) sayılı tarifenin (4.a) pozisyonu gereğince;

1. Bağışlanan taşınmaz malın ve mülkiyetten gayri ayni hakların ilgili belediyece bildirilen emlak beyan değerinden az olmamak üzere beyan edilen değeri üzerinden binde 59,4 oranında tapu harcı, bağışı kabul edenden tahsil edilir.
2. Ayrıca taşınmaz malın varsa veraset ve intikal vergisi ile vakıf taviz bedeli ilişiği kestirilir.
3. Bağış işleminden sonra, veraset ve intikal vergisi yönünden Tapu Sicil Müdürlüğünce vergi dairesine duyuruda bulunulur.
4. Döner Sermaye İşletmesince belirlenen tarifeye göre ücret alınır.



Trampa

Gerekli Belgeler :

1. Trampası yapılacak taşınmaz mallara ait varsa tapu senetleri, yoksa taşınmaz malın ada ve parsel numarasını belirtir belge veya malikin sözlü beyanı.
2. Trampa yapılacak maliklerin veya yetkili temsilcilerinin fotoğraflı nüfus cüzdanları, pasaportları veya avukat kimliği ile gerçek kişiler için T.C. Kimlik Numarası, tüzel kişiler için Vergi Numaraları.
3. Trampa yapanların son altı ay içinde çekilmiş 6 x 4 cm. büyüklüğünde ikişer adet vesikalık fotoğrafı.
4. Akitte taraflardan biri veya ikisi kanuni temsilci (vekil, vasi, kayyum) ile temsil edilecek ise, ayrıca temsile ilişkin belge.
5. Sözkonusu taşınmaz mala ait, ilgili Belediyeden Emlak beyan değerini gösteren belge.



İşlemin Mali Yönü :

492 Sayılı Harçlar Kanununa ekli (4) sayılı tarifenin (20.a) pozisyonuna göre;

1. Taşınmaz malların, trampa yolu ile devir ve iktisabında taşınmaz malların ilgili belediyece bildirilen emlak beyan değerinden az olmamak üzere, ilgililerce beyan edilecek değerleri üzerinden, her iki taraftan ayrı ayrı binde 16,5 oranında tapu harcı, tahsil edilir.
2. Ayrıca taşınmaz malların varsa veraset ve intikal vergisi ile vakıf taviz bedeli ilişiği kestirilir.
3. Döner Sermaye İşletmesince belirlenen tarifeye göre ücret alınır.

Tapu ve Kadastro İşlemleri Rehberi

Tapu ve Kadastro İşlemleri Rehberi

İlk Tapu Teşkilatı 21 Mayıs 1847 tarihinde “Defterhane-i Amire Kalemi” adı altında ve taşınmaz mallardan miri araziye ait işlemlerin yapılması amacıyla kurulmuştur. Bu teşkilat;Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruluncaya kadar “Defterhane-i Hakani Emaneti”, “Defter Eminliği” ve “Defterhane-i Hakani Nezareti” gibi muhtelif isimler altında varlığını sürdürmüştür. Medeni Kanunun 1006 ncı (Mülga 743 Sayılı Türk Medeni Kanununun 916 ncı) maddesi ile, tapu dairelerinin kuruluş ve görevlerinin düzenlenmesi özel kanunlara bırakılmıştır.

Medeni Kanunun bu amir hükmü nedeni ile, 25 Haziran 1932 tarih ve 2015 Sayılı “Tapu Sicil Müdürlüğü ve Tapu Sicil Muhafızlığı Teşkilatına Dair Kanun” ile 29 Mayıs 1936 tarih ve 2997 Sayılı “Tapu ve Kadastro Umum Müdürlüğü Teşkilat ve Vazifeleri Hakkında Kanun” yürürlüğe konularak Teşkilat, Maliye Bakanlığına bağlanmıştır.

Daha sonra, 7 Temmuz 1939 tarih 3707 Sayılı Kanunla Adalet Bakanlığına,10 Ağustos 1951 tarih 5840 Sayılı Kanunla Başbakanlığa, 27 Kasım 2002 tarihinde de Bayındırlık ve İskan Bakanlığına bağlanmıştır.


Teşkilatın bugünkü kuruluş ve görevlerini belirten 26 Eylül 1984 tarih 3045 Sayılı Kanuna göre Genel Müdürlüğün görevleri şunlardır:

* Taşınmaz mallarla ilgili akitlerle her türlü tescil işlerinin yapılmasını, Hazinenin sorumluluğu altındaki tapu sicillerinin düzenli bir biçimde tutulmasını, siciller üzerinde değişikliklerin takibini, denetlenmesini, sicil ve belgelerin korunmasını, ilgili mevzuata uygun olarak sağlamak,
* Yeni tapu sicillerinin düzenlenmesi için temel prensipleri tespit ederek, bu konudaki her türlü koordinasyonu sağlamak suretiyle ülke kadastrosunun yapılmasını, uygulanmasını, değişikliklerin takibini, denetimini, kadastro ve tapulama paftalarının yenilenmesini sağlamak,
* Kadastral ve topografik haritaların düzenlenmesi için nirengi, havadan fotoğraf alımı, havai nirengi, değerlendirme, kartoğrafya hizmetlerinin yürütülmesinde temel prensipleri tespit ederek denetlemesini ve koordinasyonunu sağlamak,
* Tapu, Kadastro ve Harita hizmetlerinin geliştirilmesini, koordinasyonunu sağlayacak esasları tespit etmek, uygulanmasını takip etmek, denetlemek, çalışanların niteliklerini belirlemek ve bunların eğitimi ile ihtiyaçları planlamak ve satın alınmasını sağlamaktır.

Başvuru ve İzlenen Yöntem

Tapu Sicil Müdürlüklerine Başvuru Şekli :

Tapu Sicil Müdürlüklerinde işlem yaptırmak isteyenler bizzat veya vekilleri (temsilcileri), varsa kanuni temsilcisi (vekil, vasi, kayyım ve kanuni müşavir) vasıtasıyla ne tür işlem yaptırmak istediklerini Tapu Sicil Müdürüne bildirirler ve ayrıca, bu rehberde her işlem için gerekli olduğu belirtilen belgeleri ibraz ederler.

Tapu Sicil Müdürü istemin hak sahibinden veya yetkili temsilcisinden geldiğini ve ibraz edilen belgelerin de eksiksiz olduğunu tespit ettikten sonra, başvuru fişini düzenleyip işlemi ilgili memura havale eder. Eksik evrak ya da kısıtlama bulunması halinde işlem havale edilmeyip, başvuru istem belgesine eksiklikler yazılarak başvuru istem belgesinin bir sureti ile ibraz edilen belgeler talep sahibine geri verilecektir.

İstemin karşılanabileceğinin anlaşılması halinde, vatandaşın sözlü istemi, işin mahiyetine göre tescil, terkin, istem belgesi veya resmi sene düzenlenerek görevlendirilen memurca yazılı hale getirilir.

Görevlendirilen memur, yapılacak işlem için gerekli tapu harcını hesaplayıp anlaşmalı bankada vergi dairesi adına açılan hesaba yatırılması için düzenlenen tahakkuk fişini vatandaşa verir. Ayrıca Döner Sermaye ücreti tahsil edilir.

Taraflar arasında okuma-yazma bilmeyenler var ise, yanlarında iki tanık getirmeleri istenir ve düzenlenen resmi senet taraflar ve tanıklar huzurunda yüksek sesle okunur ve isteklerine uygun olup olmadığı sorulur.

İsteklerine uygun olduğu söylendiği takdirde, okuma-yazma bilmeyen kişinin adının üzerine “okundu” ibaresi yazılıp bu şahsın parmak izi ve varsa mühürü basılır ve tanıklarca tasdik ettirilir.

Sağır-dilsiz veya Türkçe bilmeyen kişilerin işlemlerinde ise yine yanlarında iki tanık ve yeminli tercüman getirmeleri istenir ve düzenlenen resmi senedin içeriği tercüman tarafından taraflar ve tanıklar huzurunda şahsa anlatılır ve isteğine uygun olup olmadığı sorulur. İsteğe uygun olması halinde bu kişilerin isminin üzerine “okundu” ibaresi yazılıp altına imzası alınır ve tanıklara tasdik ettirilir. İşlem tamamlandıktan sonra işlemin niteliğine göre tapu senedi veya ipotek belgesi düzenlenip ilgilisine verilir.



Kadastro Müdürlüklerine Başvuru Şekli :

Kadastro Müdürlüklerinde işlem yaptırmak isteyenler bizzat veya vekilleri (temsilcileri), varsa kanuni temsilcisi (vekil, vasi, kayyım ve kanuni müşavir) vasıtasıyla önce kadastro müdürü veya görevlendirilen bir personele gerekli belgeleriyle birlikte müracaat ederek ne tür işlem yaptırmak istediklerini bildirirler.

İstemin talep sahibi veya taşınmazın ilgilisinden geldiği tespit edildikten sonra istem belgesi düzenlenir. İstenen belgelerden eksik olanlar istem belgesinin arka yüzünde belirtilir ve tamamlattırılması sağlanır. İşlem için gün verilmiş ise, işlemin yapılacağı gün ve saat ile işlemin fen kayıt numarası bilgilerini içeren kaşenin basıldığı kâğıt doldurularak talep sahibine verilir. Müdür tarafından talep konusu iş memura havale edilir.

Plan örneği taleplerinde 492 Sayılı Harçlar Kanununda belirtilen harç miktarı ilgilisi tarafından T.C. Ziraat Bankası, Vakıflar Bankası, Halk Bankası, İş Bankası, Yapı ve Kredi Bankası, Garanti Bankası, Şekerbank, Finansbank A.Ş., Oyakbank A.Ş.’ne veya ilgili maliye veznesine yatırılır. Diğer işlemlerde döner sermaye ücretleri ilgili banka veya Döner Sermaye İşletmesi Saymanlığına ait banka hesap numarasına yatırılır.

Büro ve arazi kontrol ve ölçüleri yapılarak işin gerektirmesi durumunda tescil bildirimi (beyanname) hazırlanır. Beyannameye ilgililerin imzaları alınarak tescil yapılmak üzere bir üst yazı ile Tapu Sicil Müdürlüğüne gönderilir.



Zorunlu Deprem Sigortası Uygulaması İle İlgili Not :

587 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 1 inci ve 9 uncu maddesinin 1 inci fıkraları uyarınca, Zorunlu Deprem Sigortası yapma ve yaptırma yükümlülüğü taşınmaz mal maliki ile intifa hakkı sahiplerine getirildiğinden, taşınmaz mal üzerinde müştakilen mesken olarak inşa edilmiş binalar ile birlikte, 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamında tesis edilen kat mülkiyetine konu mesken, ticarethane, büro ve benzeri amaçlara tahsis edilmiş bağımsız bölüm maliklerinin veya intifa hakkı sahiplerinin taleplerine bağlı olarak, tapu kütüğü üzerinde tescili veya terkini gerektiren işlemlerin, 27 Kasım 2000 tarih, B021TKG0100001-074/111-4906 , 22 Ocak 2001 tarih, B021TKG0100001- 074/111-353, 25 Haziran 2003 tarih B091TKG0100001-074/111-2145 ve 23 Ekim 2008 tarih B.09.1.TKG0100001-074/111-4582 Sayılı Genelgelerde belirtilen esaslar çerçevesinde ve Genel Müdürlük sitesinde yayımlanan Bölge Genelgelerimizde bildirilen yetkili sigorta şirketleri ve acenteler tarafından yapılmış bulunan Zorunlu Deprem Sigortası poliçelerinin ibrazı suretiyle karşılanmaktadır.

II. TÜRKİYE KADASTRO KONGRESİ



II. TÜRKİYE KADASTRO KONGRESİ
21-23 Mayıs 2008, Ankara

TAŞINMAZ KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARI,
MÜLKİYET VE KADASTRO SORUN VE ÖNERİLERİ

Ömer ÇAKIR
Kurullar Dairesi Başkanı
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Ankara

ÖZET

Tarih öncesi ve tarihi devirlere ait bilim, din ve güzel sanatlarla ilgili bulunan, bilimsel ve kültürel açıdan özgün değer taşıyan bütün taşınır ve taşınmaz kültür varlıkları ile ender bulunan veya özellikleri ve güzellikleri açısından korunması gerekli tabiat varlıklarının korunması ve yaşatılması için Bakanlığımızca yürütülen çalışmalarda harita ve kadastro çalışmaları ve bu çalışmaların kurumlar arası paylaşımı büyük önem taşımaktadır.

2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu doğrultusunda yürütülen taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ve sit alanları ile ilgili işlemlerde harita ve kadastro ilişkileri açıklanarak, yaşanan sorunlara yönelik getirilen çözüm önerileriyle gerek kadastro çalışmalarının, gerekse kültür ve tabiat varlıklarının korunması için sürdürülen çalışmaların daha verimli, kısa sürede ve sağlıklı sürdürülebilmesi amaçlanmıştır.

Anahtar Sözcükler: kültür , sit, tespit, tescil, koruma.

I.GİRİŞ

İnsanlığın varoluşundan bu yana tabii yollardan, insan eliyle ya da her ikisinin birlikte meydana getirdiği doğal ve kültürel değerlerin korunması ve yaşatılması tüm dünyada olduğu gibi ülkemiz için de gittikçe artan bir önem arz etmektedir.

Kültürel ve doğal varlıkların korunması, çevre, kentleşme, planlama, mimarlık, mühendislik, arkeoloji, sanat tarihi, hukuk, insan hakları gibi pek çok konuyu aynı anda ilgilendiren ve çok boyutlu ele alınması gereken bir konudur.

Tarih öncesi dönemlerden Cumhuriyetin kuruluşuna kadar pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Anadolu’daki kültür birikiminin korunması ve yaşatılması tüm dünyaya karşı sorumluluğumuzdur.

Ülkemizde yasal düzenlemelerle bu sorumluluk Bakanlığımıza verilmiştir.

II. KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARININ KORUNMASI

II.1. Ülkemizde Koruma Mevzuatı ve Gelişimi

Anadolu’nun zengin tarihi geçmişine ve bu geçmişin bize bıraktığı kültürel değerlere karşılık korumaya yönelik faaliyetler ülkemizde ciddi anlamda 19.yüzyılda ele alınmaya başlanmış, bu alanda bilimsel çalışmalar Cumhuriyetin ilanından sonra hız kazanmıştır.

Ülkemizde kültür varlıklarının korunmasına yönelik ilk yasal düzenleme “Asar-ı Atika Nizamnamesi”dir (Eski Eserler Tüzüğü -13 Şubat 1869).

Bu nizamname değişen koşullar ve gereksinimler doğrultusunda 1874, 1884 ve 1906 yıllarında değişikliklerle genişletilmiştir.

Ülkemizde bugünkü anlamda kültür mirasımızın ve kültürel çevremizin korunmasının temelleri 1951 yılında 5805 sayılı Kanunla kurulan Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu’nun çalışmaya başlamasıyla atılmıştır.

Kültür ve tabiat varlıklarının korunması, bakımı ve değerlendirilmesine ilişkin çağdaş kavram ve yaklaşımları içeren, yeni tanımlar getiren, kurumsal düzenlemeleri oluşturan, Cumhuriyet Dönemi’nin ilk eski eserler yasası olan 1710 sayılı Eski Eserler Kanunu (25 Nisan 1973) yürürlüğe girmiştir.

• 1983 yılında yürürlüğe giren 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nda 1987 ve 2004 yıllarında, 3386 ve 5226 sayılı Kanunlar ile değişiklikler yapılmıştır.

• 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile GEEAYK’nun görevi sona ermiş ve Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu oluşturulmuştur.

• 3386 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanunda yapılan değişiklik ile Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu adını almış, ayrıca koruma hizmetlerinin yerinden yürütülmesini sağlamak üzere Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulları oluşturulmuştur.

• 5226 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanun’da yapılan değişiklik ile Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulları, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurullarına dönüştürülmüştür.

T.C. Anayasasının 63 üncü maddesi ile de; ”Devlet, tarih, kültür ve tabiat varlıklarının ve değerlerinin korunmasını sağlar, bu amaçla destekleyici ve teşvik edici tedbirleri alır” hükmü getirilmiştir.

II.2. Uluslararası Sözleşmeler

1970'li yıllardan itibaren Uluslararası platformlarda yoğunlaşarak sürdürülen çabalarda Ülkemiz de yerini almıştır.

Birleşmiş Milletler Eğitim ve Kültür Organizasyonu’na (UNESCO) üye ülkelerle birlikte ülkemizin de 1983 yılında benimsediği “Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme” hükümlerine göre taraf devletler toprakları dahilindeki kültürel ve doğal varlıkların korunmasını taahhüt etmiştir.

II.3. Ülkemizde UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne Alınmış Olan Yerler

• Göreme Ulusal Parkı ve Kapadokya Kaya Şehirleri (1985)
• Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası (1985)
• İstanbul’un Tarihi Merkezi (1985)
• Boğazköy-Hattuşaş (1986)
• Nemrut Dağı (1987)
• Pamukkale-Hierapolis (1988)
• Xanthos-Letoon (1988)
• Safranbolu (1994)
• Troya Arkeolojik Alanı (1998)

II.4. Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü

(29 Nisan 2003 tarih ve 25093 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 4848 sayılı Kültür ve Turizm Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 9.maddesi)

a) Yurdumuzdaki korunması gerekli taşınır ve taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının arkeolojik araştırma ve kazılarla açığa çıkarılmasını, korunmasını, değerlendirilmesini ve tanıtılmasını sağlamak, tahribini ve kaçırılmasını önleyici tedbirleri almak,

b) Gerekli görülen yerlerde müzeler, rölöve ve anıtlar müdürlükleri, restorasyon ve konservasyon laboratuarları kurulmasını teklif etmek ve bunların idare ve ihtisas işlerini düzenlemek ve yürütmek, özel müzelerin kurulmasına rehberlik etmek, desteklemek ve belirli esaslar çerçevesinde bunları kontrol altında bulundurmak,

c) Milli sınırlarımız dışında kalan, korunması gerekli ata yadigarı taşınmaz kültür varlıklarını tespit etmek, karşılıklı kültürel anlaşmalar ve kültürel mübadele programları çerçevesinde bunların bakım ve onarımlarını sağlayıcı tedbirleri almak,

d) Müzelerin geliştirilmesi, korunması gerekli kültür ve tabiat varlıklarının bakımı ve restorasyonu konularında gerekli tedbirleri almak ve uygulamak,

e) 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu ile Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu ve koruma kurullarına verilen görevlerin yerine getirilmesini sağlamak amacıyla araştırma, inceleme, tespit, değerlendirme ve planlamaya yönelik hizmetleri yapmak veya yaptırmak,

f) Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu ve koruma kurulları kararlarının alınmasına ve uygulanmasına dair işlemlerin yürütülmesini ve koordinasyonunu sağlamak,

g) Gerekli görülen yerlerde kültür ve tabiat varlıkları koruma kurulları ile büro müdürlükleri kurulmasını Bakanlık Makamına teklif etmek ve bunların idare ve ihtisas işlerini düzenlemek ve yürütmek,

h) Her türlü imkan ve araçtan faydalanarak koruma kültürünün geliştirilmesini sağlamak,

ı) Bakanlık makamınca verilecek benzeri görevleri yapmak, olarak tanımlanmıştır.

II.5. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulları ve Görev Alanları

Koruma kurulları ile ilgili çalışmalar bölge ölçeğinde; Adana, Ankara, Antalya, Aydın, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Edirne, Erzurum, Eskişehir, İstanbul I, II, III, IV, V, VI Numaralı, İzmir I, II Numaralı, Kayseri, Karabük, Kocaeli, Konya, Muğla, Nevşehir, Samsun, Sivas, Şanlıurfa, Trabzon, Van Koruma Bölge Kurulu Müdürlükleri ile İstanbul Yenileme Alanları Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü ve Ankara Yenileme alanı Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü olmak üzere toplam 31 adet müdürlükçe yürütülmektedir.

II.6. Türkiye’de Tescilli Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları ile Sit Alanlarının Mevcut Durumu

Taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının (anıtlar ve sitler) saptanarak ulusal kültür varlıkları kütüğüne geçirilmesi işlemine “tescil” denmekte olup, 3386 ve 5226 sayılı Kanunlarla değişik 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 7. maddesinde tespit ve tescile ilişkin hükümler belirlenmiştir.

Bu hükümler kapsamında bugüne kadar 8182 adet sit alanı, 74523 adet taşınmaz kültür varlığı tescil edilmiştir.


Tablo 1: Sit Alanlarının dağılımı (rakamlar değişkendir)


Tablo 2:Tescilli kültür ve tabiat varlıkları (rakamlar değişkendir)



III. KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULLARI
İLE KADASTRO İLİŞKİLERİ


Kültür varlıkları tarih öncesi ve tarihi devirlere ait bilim, kültür, din ve güzel sanatlarla ilgili bulunan veya tarih öncesi ya da tarihi devirlerde sosyal yaşama konu olmuş bilimsel ve kültürel açıdan özgün değer taşıyan yer üstünde, yer altında veya su altındaki bütün taşınır ve taşınmaz varlıklardır.

Tabiat varlıkları, jeolojik devirlerle tarih öncesi ve tarihi devirlere ait olup ender bulunmaları veya özellikleri ve güzellikleri bakımından korunması gerekli yer üstünde, yer altında veya su altında bulunan değerlerdir.

Sit, tarih öncesinden günümüze kadar gelen çeşitli medeniyetlerin ürünü olup yaşadıkları devirlerin sosyal, ekonomik, mimari ve benzeri özelliklerini yansıtan kent ve kent kalıntıları, kültür varlıklarının yoğun olarak bulunduğu, sosyal yaşama konu olmuş veya önemli tarihi hadiselerin cereyan ettiği yerler ve tespiti yapılmış tabiat özellikleri ile korunması gerekli alandır.

Bilindiği gibi Türkiye Kadastrosu taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarının belirlenmesi ve taşınmazlar üzerindeki mülkiyet hakkının güvence altına alınması görevlerini üstlenmiştir. Bu amaç için kadastro haritaları ve tapu sicilleri oluşturulmaktadır. Haritalar kadastronun teknik yanını, siciller hukuki yanını temsil etmektedir. Bu temel görevinin yanı sıra kadastro coğrafi bilgi sistemlerinin alt yapısını oluşturmaktadır. Bu hedefler ve görevler açısından bakıldığında kültür ve tabiat varlıkları açısından özellikle envanter oluşturmada gerçek mülkiyet verilerine dayanma ve gerçek hak sahiplerini belirlemede kadastro vazgeçilmez bir altlıktır.

Bakanlığımızca 2863 sayılı Kanun kapsamında yürütülen sit alanlarının tespit ve tescil çalışmalarında alanların sınırları koruma bölge kurulu uzmanlarınca hazırlanan rapor doğrultusunda harita üzerinde işaretlenerek koruma bölge kuruluna sunulmakta ve koruma bölge kurulunca uygun bulunması halinde bu sınırlar kesinleşmektedir. Koruma Bölge Kurulunca sit alanı sınırlarının belirlendiği bu haritalar alana ilişkin karar ile birlikte ilgili yerlere ve tapu sicil ile kadastro müdürlüklerine dağıtılır. Tapu sicil müdürlüğü sit alanında kalan taşınmazların beyanlar hanesine sit niteliğini belirterek gerekli şerhi düşer. Kadastro müdürlüğü de sit ilanından sonra yapacağı çalışmalarda sit sınırlarının belirlendiği haritaları dikkate alarak çalışmalarını sürdürmesi gerekmektedir.

Aynı şekilde tek yapı ölçeğindeki tespit çalışmaları sonucu alınan tescil kararları gerekli işlemler yapılarak tapuya taşınmaz kültür varlığı şerhi düşülmek üzere ilgili yerlere ve tapu sicil ile kadastro müdürlüklerine dağıtılmaktadır.

Kültür ve tabiat varlıklarının korunması ve yaşatılmasında öncelikle güncellenmiş kadastro bilgilerinin ve mülkiyet durumlarının erişilebilir olmasının sağlanması ve bu bağlamda kurumlar arası koordinasyonun oluşturulması zorunludur.

Ancak, sit alanları ile korunması gerekli kültür ve tabiat varlıklarının tespit ve tescil aşamasında, tek yapı tescillerinde güncel ve mülkiyet bilgileri üzerine doğru işlenmiş haritaların elde edilmesinde güçlükler yaşanmakta; kadastro müdürlüklerinden talep edilen harita örneklerinden harç veya döner sermaye ücretleri talep edilmektedir. Özellikle yeni yapılacak tespit ve tescil çalışmaları için gerekli Tescile Tabi Harita ve Planlar Yönetmeliği ve Büyük Ölçekli Harita ve Harita Bilgileri Üretim Yönetmeliği’ne uygun olarak hazırlanan güncel haritaların kadastro müdürlüklerinden koruma bölge kurulu müdürlüklerine de verilmesi bu hususta yaşanan sorunun çözümünü sağlayacaktır.

Geçmişte yapılan kültür varlığı tespitlerinin o günün teknik imkanları çerçevesinde yapılmış olması nedeniyle, sadece 1/25000 ölçekli haritalara işlenmiş fakat 1/5000 ve 1/1000 ölçekli hartalarda yerlerinin belirtilememiş olduğu durumlarda, özellikle parsel bazında koruma bölge kurulu müdürlüklerine yapılan başvurularda taşınmazların sit alanında kalıp kalmadığı hususunda tereddütler yaşanmaktadır.

Kadastro çalışmaları tamamlanmış olan alanlara ait haritaların, sit alanlarının bu haritalar üzerinde güncelleştirilebilmesi için koruma bölge kurulu müdürlüklerine iletilmesi gerekmektedir.

Herhangi bir yerin sit olarak tesciline ilişkin kurul kararı ve eki haritalar kadastro müdürlüklerine gönderildiği halde tapu kütüğüne şerh konulan bu parsellere ilişkin tevhit ifraz gibi değişiklik taleplerinin kurul kararı alınmadan kadastro müdürlüklerince onaylanarak tapu müdürlüklerine gönderildiği, bazı durumlarda da sit şerhi bulunan bu parsellere ilişkin değişiklik taleplerinin tapu müdürlükleri tarafından kurul kararı aranmaksızın gerçekleştirildiği tespit edilmiştir.

2863 Kanun doğrultusunda sit alanında kalan veya parsel ölçeğinde tescilli taşınmazlarda uygulamaya yönelik karar alma yetkisi Bakanlığımıza bağlı koruma bölge kurullarında olup kurul kararı olmaksızın yapılan bu tür değişiklikler hukuki sorunlara yol açmaktadır.

Kadastro harici bırakılan parsellerde ise tespit ve tescil edilen kültür ve tabiat varlıklarının tapuya tescilinde, kayıt olmadığından güçlükler yaşandığından, bu konuda kadastro harici bırakılan yerlerde yapılan tespitlerde kadastro müdürlüğü elemanlarınca o yerin koordinatları alınarak kadastro haritaları üzerine işlenmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

İlk defa kadastrosu yapılacak alanların çalışmaları öncesinde koruma bölge kurulları ile çalışma alanı sınırları içerisinde korunması gerekli kültür ve tabiat varlıkları ile bunların koruma alanı ve sit alanı bulunup bulunmadığına ilişkin yerinde sınırlarının gösterilmesi için koordineli bir çalışma yürütülmesi, bürokrasiyi azaltacağından çalışmaların daha kısa sürede tamamlanması ve daha verimli olmasını sağlayacaktır.

• 1/25000 ölçekli halihazır haritalar üzerinde belirlenen sit alanlarına ilişkin uygulamalarda talep edilen kadastral çapta karelajların veya koordinatların belirtilmediği veya memleket koordinat sisteminde değerler olduğu halde mevzii koordinat sisteminde gönderilmektedir.

• Koruma bölge kurulu müdürlükleri bünyesinde teknik donanım mevcut olmadığı için sit sınırlarının sayısal değerlerinin verilemediği, bu konuda ilgili kadastro müdürlüklerince sit haritalarının sayısallaştırılması işlemlerinin gerçekleştirilmesinin her iki kurum tarafından yapılacak uygulamalarda kolaylık sağlayacaktır.

• 2863 sayılı Kanunun 11 inci maddesinde “kültür ve tabiat varlıklarını koruma bölge kurullarınca birinci grup olarak tescil ve ilan edilen kültür varlıklarının bulunduğu taşınmazlar ile birinci ve ikinci derece arkeolojik sit alanlarındaki taşınmazlar zilyetlik yoluyla iktisap edilemez” hükmü yer almaktadır.

• Bu hükmün tam olarak uygulanabilmesi, ileride hukuki sorunlar oluşmaması ve önemli bir kamu yatırımı olan tesis kadastro çalışmalarının da aksatılmadan tamamlanabilmesi amacıyla tesis kadastro çalışmaları sürdürülen köylerde kadastro çalışmaları ile eş zamanlı olarak yüzey taramaları yapılarak kültür ve tabiat varlıkları ile sit sınırlarının tespitinin sağlanması gerekmektedir.

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nce ihale kapsamında yürütülen kadastro çalışmalarında köylerin 2863 sayılı Kanun kapsamında yüzey incelemelerinin sağlıklı olarak gerçekleştirilebilmesi için, her iki kurumun birimlerinin eş güdümlü çalışmaları gerekmekte ve bu yüzey incelemeleri için ortaklaşa oluşturulacak çalışma ekiplerine çalışma için gerekli olan donanım ve araç sağlanması gerektiğinin ihale aşamasında göz önünde bulundurulmasının çalışmaların sağlıklı yürütülmesini sağlayacaktır.

• Bütün bunların yanı sıra, 2863 sayılı Kanun gereğince bir yerin sit olarak ilanı bu alanda her ölçekteki plan uygulamasını durdurur, koruma bölge kurulu tarafından 3 ay içinde geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları belirlenir, iki yıl içinde de koruma amaçlı imar planının hazırlanması zorunludur. Koruma amaçlı imar planının hazırlanma sürecinde kadastral durum işlenmiş, güncel, onaylı haritaların elde edilmesi büyük önem taşımaktadır.

Bu bilgiler ışığında, harita ve kadastro çalışmaları ve bu çalışmaların kurumlar arasında paylaşımı kültür ve tabiat varlıklarının korunması ve yaşatılarak gelecek nesillere aktarılması açısından büyük önem arz etmektedir.

Bakan Demir: Emlakçılık yasasından sonra hiçbir emlakçı mağdur olmayacak




Google Grupları
Gayrimenkul paylasiminda dogru adres grubuna abone ol
E-posta:

Bu grubu ziyaret et

Bakan Demir: Emlakçılık yasasından sonra hiçbir emlakçı mağdur olmayacak
Geçtiğimiz hafta içinde düzenlenen Emlak ve Müşavirleri Federasyonu (EMFED)’nun düzenlediği panele katılan Bayındır ve İskan Bakanı Mustafa Demir panele katılan tüm panelistlerin sorunlarını dinledi.


Evren KOTOĞLU
Bayındır ve İskan Bakanı Demir emlakçılık yasası ile ilgili düzenlemeleri yapacaklarını ve bu işi mevcutta yapan hiç bir emlakçı meslektaşımızın mağdur edilmeyeceğini belirtti. İstanbul başta olmak üzere bir emlakçılık çalıştayının oluşturulması konusunda fikir verdi ve mesleki dayanışmanın önemine dikkat çekti.

11 Mart 2011 Tarihinde yapmış olduğumuz Emlak yasası ile ilgili ve Gayrimenkulun ekonomideki ( emfed 2011) yeri konulu panelimiz büyük bir başarı ile gerçekleştirilmiş. Sayın Bakanımız Mustafa DEMİR Panelin sonuna kadar kalarak tüm panelist ve katılımcıların sorunlarını dinlemiş Emlakçılık Yasası ile ilgili düzenlemeleri yapacaklarını ve Bu işi mevcutta yapan hiç bir emlakçı meslektaşımızın mağdur edilmeyeceğini özellikle belirtmiş ve İstanbul başta olmak üzere bir emlakçılık çalıştayının oluşturulmanı tavsiye etmiş, mesleki dayanışmanın önemine özellikle vurguda bulunmuştur.

Bayındır ve İskan Bakanı Mustafa Demir, emlak yasası ve çalışma esasları oluşturulduktan sonra emlakçılıkla uğraşan esnafın haklarının korunacağını ve mağdur edilmeyeceğinin altını çizdi. Türkiye’nin gündeminde yer alan deprem ile ilgili Bakan Demir şunları söyledi: “Deprem kuşağında olduğumuz bir gerçek. Ve biz bu gerçeği göz önünde bulundurarak çok dikkatli ve titiz bir denetim, gözetim mekanizmasına ihtiyacımız var. Biz bu konuda hazırlıklarımızı son sürat tamamlıyoruz . Yapı denedim sistemine göre ruhsat alanların tamamının inşaatlarını yapı denetim bürosu gibi denetleyeceğiz.


Mimarlık ve mühendislik yasaları çıkacak
Henüz mimarlık ve mühendislik meslek yasasını çıkarmadıklarını dile getiren Demir; “''Şu anda lisansını alan, odaya kaydını yaptıranlar en devasa, en nitelikli, en kritik ve en özel projelere imza atabiliyor meslektaşlarımız. 2011 yılı içerisinde inşallah mimarlık ve mühendislik meslek yasalarını çıkartacağız. Buna bir disiplin getireceğiz'' dedi. Demir, İstanbul'da hala ruhsatlı projesinin dışında birçok binada değişiklikler olduğunu ifade ederek, yeni düzenlemede en ufak ruhsat aykırılığına müeyyide uygulanacağını kaydetti. Projede pencerenin yerinin 1 metre sağa sola kayması durumunda bile para cezası uygulanacağını anlatan Demir, ''Teklifi öyle hazırladık. Onların hangi aykırılıklara ne kadar maddi ceza uygulanacağını teklifte izah ediyoruz. İkinci kez aynı yapı denetim elamanı veya firması buna benzer bir aykırılıkta bulunursa ceza bu kez iki katına çıkarak uygulanacak. Yine hazırladığımız teklifte kapatma yok, olmayacak. Üçüncü kez yine proje ruhsat ve eklerine aykırılık görüldüğünde hatırladığım kadarıyla üç veya dört kat para cezası, hem yapı denetimi elemanı için hem yapı denetimi kurumu için ve otomatikman kapatma cezası üç yıl olacak. Komisyonlarda bunları tartışacağız'' diye konuştu.


“Ruhsata aykırı yapan müteahhit Türkiye’de inşaat yapamaz”
Bakan Demir, İmar Kanunu'nda da ayrı bir kanun teklifi hazırladıklarını bildirerek, bir-iki konuda biraz daha netlik getiren bir sistem öngördüklerini, seçimlerden hemen sonra Mühendislik ve Mimarlık Meslek yasalarını çıkartmaya başlayacaklarını belirtti. ''Proje ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapan müteahhit o aykırılığı gidermedikçe Türkiye'de inşaat yapamaz'' adı altında bir düzenleme yaptıklarına değinen Demir, bunun kanununu da çıkardıklarını, 1 Ocak 2012 yılından itibaren yürürlüğe gireceğini söyledi. Mustafa Demir, yapı denetimini tam bir ihtisas alanı haline getirmeyi düşündüklerini ve planladıklarını bildirdi.

“Yapı denetçileri işçi güvenliğini de denetler duruma gelecek; sertifikasız işçi çalıştırılmayacak”
Demir, Türkiye'de yapılan inşaatlarda yeterli standartlara sahip olmayan malzeme kullanımının ortadan kaldırılması gerektiğine işaret ederek, kaliteli binanın kaliteli malzemeden, nitelikli işçilikten ortaya çıktığını ifade etti. İş ve işçi güvenliği noktasında, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile bir protokol yaptıklarını bildiren Demir, artık yapı denetimi firmalarının denetledikleri inşaatlarda iş ve işçi güvenliğini denetler konumuna geleceğinin altını çizerek, ''Biz ekonominin kayıt altına alınması konusunda da sizlere görevler vereceğiz. Belki Maliye Bakanlığının takip etmesi gereken işlerle ilgili de sizlere görevler vereceğiz. Malzeme denetimi noktasında, bugün Bayındırlığın yetkisinde olan bir konuyu, yapacağımız bir düzenleme ile yapı denetimine vereceğiz'' değerlendirmesinde bulundu. Demir,ayrıca yürürlüğe girecek diğer bir konunun ise bundan sonra inşaat,gayrimenkul ve emlak sektöründe artık her bölüm için muhakkak sertifikalı uzman kişi ve işçilerin çalıştırılacağını,örneğin sıvacı, demirci, taş ve tuğla döşemecisi, yalıtımcı gibi bölümlerde de sertifika zorunluluğu gerektireceğini işi yapan işçinin de sorumlu ve mesul olacağını belirterek amaçlarının bu sektörde yer alanlarında profesyonel olmalarını sağlayacaklarını,tüm olumsuzlukları böylece azaltmayı hedeflediklerini ifade etti. Bu sektörde yer alanların şimdiden hazırlıklarını yapmalarını, bu kanunun 2012’de yürürlüğe girdikten sonra denetimlerin yoğunlaşacağını,uymayanların ağır yaptırım ve cezalara maruz kalacaklarını belirtti. Bakanlık olarak binalarda enerji verimliliğine ilişkin yaptıkları çalışmalar hakkında da bilgi veren Demir, özellikle enerji verimliliği noktasında yapı denetimi sistemini çok etkin çalıştıracaklarını sözlerine ekledi.


EMFED (Emlak Müşavirleri Federasyonu’nun 11 Mart’ta düzenlediği panel bakanlar ve gayrimenkul sektörünün önemli isimleri katıldı. Panele Bayındır ve İskan Bakanı Mustafa DEMİR başta olmak üzere Eski Sağlık Ve Turizm Bakanı Bülent AKARCALI, Tapu ve Kadastrolular Derneği Başkanı İbrahim BOZAN, İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı Sabri ATEŞ, İstanbul İnşaatçılar Derneği Onursal Başkanı Yaşar AŞÇIOĞLU, Fransa Emlak Federasyonundan Kirkor EJDERHANYAN , Türk Ekonomi Bankası Satış Direktörü Tuğbay KUMOĞLU, Emlak Konut Genel Müdür Murat KURUM, Emlak Müşavirleri Federasyonu Başkanı Rıza KAYMAKÇI, Boğaziçi Emlak Müşavirleri Derneği Başkanı Nazmi YAYLA, Anadolu Yakası Emlak Müşavirleri Derneği Başkanı Selami GÖKÇE, Lisanslı Müşavirler Derneği Başkanı Karabet HEMENGÜL, İstanbul Emlakçılar Derneği Başkanı Yaşar OVALI, Marmara Emlak Müşavirler Derneği Başkanı Adnan YEŞİLTAŞ, Avrupa Yakası Emlak Müşavirleri Derneği Başkanı Mehmet KEKLİK ve Milas Emlak Müşavirleri ve İşadamları Derneği (MİLEMDER)Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet SERT katıldı.

Bülent Akarcalı “Bölgenin kalkınmasıının yolu emlakçılardan geçer”
Panelde söz alan Eski Sağlık Ve Turizm Bakanı Bülent Akarcalı , Emlak müşavirlerinin ülkenin kalkınmasında ve gelişmesinde büyük rol oynadığını,tüm resmi ve özel kurumlar ile sivil toplum örgütlerinin emlak müşavirlerinden yeteri kadar faydalanamadığını belirterek faydalanmaları halinde çok şey kazanacaklarını belirterek, özellikle belediyelerin her zaman yapılacak toplantı ve panellerde yer vermelerinin gerektiğini belirtti. Yatırımcılarında hangi bölgelerin gelişmekte olduğunu, nereden imar geçeceğinin az çok emlak müşavirleri tarafından tahmin edildiğinin unutmamalarını, arazi arsa ve konut stoğunu en iyi emlakçıların bildiğini belirtti. Akarcalı: “Emlakçı sadece komisyoncu değil bir danışmandır,yatırımcıya paraya yön veren meslek grubudur diyerek her kesimin Emlak müşavirlerinden en iyi şekilde faydalanması gerekiyor. Bir bölgenin istihdamına ve kalkınmasına öncülük etmek istiyorsanız emlak müşavirlerinden çok iyi şekilde faydalanılmasını ve çalışılması gerekiyor.” dedi.

İstanbul İnşaatçılar Derneği Onursal Başkanı Yaşar Aşçıoğlu ise inşaat sektörü ile ilgili konuşmasından sonra kendisinin arsa temininde her zaman bir emlak müşaviri ile çalışmayı tercih ettiğini belirterek, kendisinin inşaat için arsa bulsa bile muhakkak araya emlak müşavirine danıştığını söyledi. “ben kendim müteahhit olarak gittiğimde, bize hemen arsanın değerine iki katına çıkartıp yüksek meblağ istiyorlar,ama Emlak Müşaviri pazarlığa oturunca daha uygun fiyata temin ediyoruz” diyerek mesleğe vermiş olduğu önemi belirtti.

“Keklik: Ben değil; biz olmayılıyız”
Avrupa Yakası Emlak Müşavirleri Derneği Başkanı Mehmet Keklik, “Ben değil; biz” anlayışıyla yola devam edeceklerini söyledi. Keklik; “Sivil Toplum örgütlerinin gücü ve önemi eğer gerçekten Birlik ve Beraberlik sağlanıp tamamen ortak hareket edilirse tartışmasız en büyük güçtür.Bu nedenle tüm emlakçı arkadaşlarıma durmadan yorulmadan mutlaka bir veya daha fazla emlak müşavirleri derneğine üye olmalarını söylüyorum. Tüm meslektaşlarıma mutlaka kendi bölgelerinde dernekler kurmalarını en az her ilçede 1 dernek olması gerektiğini bu dernekleri Federasyonlar şemsiyesi altında birleştirip, ülke genelinde konfederasyonlar oluşturmamız gerektiğini ısrarla söylüyorum”dedi.


Keklik konuşmasını şöyle sürdürdü: “Evet arkadaşlar örnek çok ama biz mesleğimize sahip çıkmazsak meydanı boş bırakırsak, tabii ki bu boşluğu doldurmaya çalışanlar çıkacaktır. Eğer biz birleşmezsek toplu hareket edip yaptığımız işe sahip çıkmazsak o zaman sırada bekleyen birçok kişi, kurum ve kuruluşlar bizim mesleğin sahibi olacaklar ve zamanla bizler onların yanlarında çalışan elemanlar olacağız. Değerli meslektaşlarım öncelikle emlakçılığın bir meslek olduğunu ve bu mesleği yapan bizlerin mesleğin saygınlığı için tutum ve davranışlarımızı özen göstermek, etik davranmak, müşterileri haklarını korumak, gizlilik esasına önem vermek ve kendimizi sürekli olarak eğiterek günün koşullarına ayak uydurmak zorundayız. Emlakçılık yasasının bir an önce çıkması için çalışmalarımız hız kesmeden devam edecektir. Bireysel davranmadan mesleğimizin ilerlemesi ve hak edilen yere gelmesi için sizlerin desteğine her zaman ihtiyacımız olacaktır. BEN değil BİZ anlayışı ile yolumuza devam edeceğimizi belirtmek istiyorum.”

İMAR VE İSKAN BAKANLIĞI BÜTÇESİNDE YER ALAN BELEDİYELER İMAR UYGULAMALARI

İMAR VE İSKAN BAKANLIĞI BÜTÇESİNDE YER ALAN BELEDİYELER İMAR UYGULAMALARI (KAMULAŞTIRMA VE DÜZENLEME) ÖDENEKLERİNİN PROJE DÜZENLEMESİ - TAHSİS HARCAMA MAHSUP VE DENETİM ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK

Resmi Gazete Tarihi:
Resmi Gazete Sayısı:

İMAR VE İSKAN BAKANLIĞI BÜTÇESİNDE YER ALAN BELEDİYELER İMAR UYGULAMALARI (KAMULAŞTIRMA VE DÜZENLEME) ÖDENEKLERİNİN PROJE DÜZENLEMESİ - TAHSİS HARCAMA MAHSUP VE DENETİM ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK

Amaç;

Madde 1- Belediyelerin imar uygulamalarına yardım yapmak, imar planlarının uygulanması konusunda Belediyeleri teşvik etmek ve desteklemektir.

Kapsam:

Madde 2- Belediyeler imar uygulamaları (Kamulaştırma - Düzenleme) ödenekleri ile ilgili proje düzenlenmesi, Tahsisi, Harcama, Mahsup ve Denetimi bu Yönetmelik esaslarına göre yapılır.

Yardıma Konu Olan Hizmetler:

Madde 3- a) Kamulaştırma:

Belediyelerin, Bakanlıkça onaylı 4 yıllık imar programında bulunması şartı ile;

- Yol,
- Yeşil alan,
- Meydan,
- Park, Fuar ve Mesire yerleri,
- Çocuk bahçesi,
- Otopark (otopark yönetmeliği dışında kalan yerler),
- Açık Pazar yerleri,
- Tarihi ve Turistik eserlerin ve anıt çevrelerinin açılması işleridir.

b) Düzenleme:

- Yol (Kanalizasyon hariç)
- Tretuvar, Bordür,
- Meydan, Fuar ve Mesire yerleri,
- Park (içinde yapılacak binalar hariç),
- Çocuk bahçesi(oyun elemanları hariç)
- Açık Pazar yerleri(üzerinde yapılacak binalar hariç),
- Yeşil alan (ağaçlandırma çim ekimi hariç),
- Tarihi ve Turistik Eserlerin çevreleri,
- Anıt kaidesi ve çevresi (Anıtın kendisi hariç),
- İmar planında olupta yol bağlantısı niteliğini taşıyan köprüler, menfezler, (Karayolları Genel Müdürlüğü ve YSE tarafından hazırlanmış tip projelere uygun olması kaydıyla),
- Çevre duvarları (Park, Pazar yeri ve çocuk bahçeleri ile yeşil alanlar için) yapılması ve düzenlenmesi işleridir. (Üzerine yapılacak demir ve ahşap korkuluklar hariç),

Madde 4- 3. Maddede sayılan işlerin dışında kalan hizmetler için bu ödeneklerden Belediyelere yardım yapılmaz.

Madde 5- İmar ve İskan Bakanlığından, Kamulaştırma işleri için ödenek talebinde bulunacak olan Belediyelerden istenen belgeler:

1. Uygulanması önerilen ve ödenek isteğinde bulunulan kamulaştırma işinin yapılacağını, bu iş için Belediye Bütçesinden yapılabilecek katkı miktarını gösterir encümen kararı,
2. Önerilen işin öncelikle yapılmasını zorunlu kılan nedenleri ve sağlayacağı faydaları belirten Belediye Başkanınca imzalı gerekçe raporu,
3. Önerilen işin Bakanlıkça onaylı 4 yıllık imar proğramındaki sırasını gösterir onaylı belge,
4. Kamulaştırılacak yerlerin, mir planlarından çıkarılmış örneklerine kadastro paftalarının işlenmiş şekli veya imar planı örneği üzerine kadastro durumlarının tamamının (mülkiyet sınırları ile ada ve parsel numaralarının) işlenmiş şeklini gösterir koordinat çizgileri ve değerleri ile pafta numaralarını da kapsayan 1/1000 ölçekli imar planı örneği,
5. Kadastro yapılmamış olan yerlerde kamulaştırması öngörülen taşınmaz malların mülkiyet sınırları ile her taşınmaz mala verilecek sıra numaralarının 1/1000 ölçekli koordinat çizgileri ve değerleri ile pafta numaralarının da işlendiği imar,
6. Kamulaştırılacak taşınmaz malların varsa ada ve parsel numaralarını yoksa sıra numaralarını, cinsini, maliklerini, tamamının, kamulaştırılacak kısmın ve artan kısmının yüzölçümlerini ve kamulaştırma bedellerini gösterir plan örneği ile irtibatlandırılmış kamulaştırma cetvelleri,
7. Plan örneklerinin onaylı imar planına uygunluğu ve palan örnekleri ile irtibatlandırılmış kamulaştırma cetveli, İl İmar Müdürlüğünce onaylanarak proje 3 takım olarak Valilik kanalı ile (İl İmar Müdürlüğü) Bakanlığa (Belediyeler Teknik Hizmetler Genel Müdürlüğüne) gönderilir.

Madde 6 - İmar ve İskan Bakanlığından, Düzenleme (Yapım) işleri için ödenek talebinde bulunacak olan Belediyelerden istenen belgeler:

1. Uygulaması önerilen ve ödenek isteğinde bulunulan düzenleme işinin yapılacağını bu iş için Belediye bütçesinden yapılabilecek katkı miktarını gösterir encümen kararı,
2. Önerilen işin varsa Bakanlıkça onaylı 4 yıllık imar proğramındaki sırasını gösterir onaylı belge,
3. Önerilen işin öncelikle yapılmasını zorunlu kılan nedenleri ve sağlayacağı faydaları belirten Belediye Başkanınca imzalı gerekçe raporu,
4. İmar planındaki yerini, çevresi ile birlikte gösteren koordinat çizgileri ve değerleri ile pafta numaralarını da kapsayan 1/1000 ölçekli imar planı örneği (Düzenlenecek kısmın imar plan örneği üzerinde taranmak suretiyle işaretlenmesi)
5. 1/50, 1/100 veya 1/200 ölçekli tatbikat projesi ile önemli detaylar,
6. Keşif özetine esas olan metraj hesapları ve kesitleri,
7. Bayındırlık Bakanlığı, Karayolları Genel Müdürlüğü, YSE birim fiat cetvellerine göre hazırlanmış, keşif özeti,
8. Teknik şartnamedeki formüle göre hesaplanmış nakliye bedelleri; (Formülle hesaplanmış nakliyelerde krokili tutanağı ve formül hesapları da proje ile birlikte gönderilmelidir.) Formüle göre hesaplanmadığı takdirde nakliyeler keşif özetinin %10‘unu geçemez.
9. Köprü, Menfez ve istinat duvarı, projeleri Karayolları Genel Müdürlüğü veya YSE tarafından hazırlanmış tip projelere uygun olmalıdır.
10. Onaylı imar planı olmayan Belediyeler projelerini Halihazır Harita, Kadastro Planı veya yol istikamet planlarını esas alarak düzenlerler.

Madde 7- Kamulaştırma ve Düzenleme projelerinin hazırlanmasında İmar ve İskan Bakanlığının 31/3/1977 gün ve 85 sayılı genelgesinde belirtilen örnek şekillere aynen uyulur.

Madde 8- İmar planı örneği keşifler metrajlar ve kesitler, varsa tatbikat projesi İl İmar Müdürlüğünce onaylanarak proje 3 takım olarak Valilik (İl İmar Müdürlüğü) kanalı ile Bakanlığa ((Belediyeler Teknik Hizmetleri Genel Müdürlüğüne) gönderilir.

Madde 9- Ödeneklerin tahsisinde yardımdan yararlandırılacak Belediyelerin ve önceliklerin saptanmasında gözününde bulundurulacak hususlar.

1. Tarihi, Turistik ve Sanayi yönünden hızlı gelişme gösteren Belediyeler,
2. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri Belediyeleri ile kalkınmada öncelikli yöreler Belediyeleri,
3. Küçük kasaba ve İlçe Belediyeleri,
4. Uygulanması öngörülen proje için Belediye katkısı olarak Bütçelerine yeterli ödenek koymuş olan Belediyeler,
5. Evvelki yıllarda yardım almış olupta, ödenekleri amacına ve usulüne uygun olarak sarfetmiş Belediyeler,

Madde 10- Belediyelerce önerilen projeler, yukarıdaki esaslara ve önceliklerine göre incelenerek, Belediyeler Teknik Hizmetleri Genel Müdürlüğünün önerisi, İmar ve İskan Bakanının onayı ile proğrama alınır ve Bütçe imkanları ölçüsünde yardım yapılır.

Madde 11- Birden fazla proje için yardım isteğinde bulunan Belediyeler, hangi projenin öncelikle uygulanmasının gerekli olduğunu istek yazılarında ayrıca belirtirler. Bildirilmediği takdirde önceliği Bakanlıkça tesbit edilir.

Tahsis:

Madde 12- Tahsis edilen ve belirli bir proje adına Belediyelere gönderilen kamulaştırma ve düzenleme ödenekleri, ödeneğin tahsisinden önce Belediyelerin kendi imkanları ile veya borçlanma suretiyle yaptıkları kamulaştırma ve düzenleme işlerinde kullanılamaz. Bunlar karşılık gösterilerek Belediye bütçesine aktarılamaz.

Madde 13- Tahsis edilipte belirli bir projeye gönderilen kamulaştırma ve düzenleme ödenekleri, zorunlu hallerde Belediyeler kamulaştırma ödeneklerini düzenleme ödeneklerine, düzenleme ödeneklerini de kamulaştırma ödeneklerine çevrilmesini Bakanlıkta mevcut veya yeniden düzenlenecek proje karşılığında, talep edebilirler. Bu durumda Belediyeler gerekçeleri ile birlikte Encümenlerinden alacakları kararları Valilik (İl İmar Müdürlüğü) aracılığı ile İmar ve İskan Bakanlığına bildirirler ve Bakanlıkça değişiklik önerisi uygun bulunduğu takdirde durum Valiliğine ve Belediyesine bildirilir. Ancak bu talimat verildikten sonra söz konusu ödenek değişiklikle belirlenen projede kullanılabilir.

Madde 14- Bakanlıkça onaylı ve belirli bir proje adına gönderilen kamulaştırma ve düzenleme ödenekleri, yardıma konu başka bir kamulaştırma ve düzenleme projelerinde kullanılması Bakanlığın uygun görüşü alındıktan sonra yapılabilir.

İmar Uygulamaları (Kamulaştırma ve Düzenleme) ödeneklerinin Harcama Esasları:

Madde 15- Kamulaştırma ödeneklerinin harcama esasları;

1. Ödeneklerin harcanabilmesi için Belediyece düzenlenerek Valilikçe (İl İmar Müdürlüğü) Bakanlığa gönderilen projelirin uygun görüldüğüne ve harcama yetkisi verildiğine ilişkin Bakanlık talimatının Belediyeye ve Valiliğe (İl İmar Müdürlüğüne) gönderilmiş olması gerekir.
2. Tahsis edilerek gönderilen ödenekler, Bakankada Belediye adına açılacak ayrı bir hesaba yatırılır. Belediyenin diğer hesapları ile birleştiremez.
3. Ödemeler Belediyece düzenlenecek ve İl İmar Müdürlüğünün "Ödenmesi Uygundur" kaydını taşıyan verile emri karşılığında doğrudan doğruya alacaklarına yapılır.
4. Kamulaştırmalarda tapuya tescil işlemi sonuçlandırılmadan ödeme yapılmaz. Ancak cebri tescil davası açılması halinde, tescil işleminden sonra ödenmesi uygundur kaydıyla alacaklıları adına bankada bloke edilebilir.
5. Kamulaştırmalar Belediyelerce kendi adlarına yapılacağından asıl alacak dışında kalan kamulaştırma işlemlerine ilişkin ilan noter tebliği, takdiri kıymet komisyonuna ödenecek ücretler v.b. giderlerle mahkemelere karara bağlanacak bedel artırımı (Tezyidi Bedel) farkları, mahkeme masrafları ve avukatlık ücretleri için bu ödeneklerden harcama yapılamaz ve bu tür harcamalar Belediyelerce kendi bütçelerinden karşılanır.
6. Bakanlıkça onaylı kamulaştırma projesine ekli kamulaştırma çizelgesinde adları olupta sonradan satış veya veraset yoluyla isim değişikliği olması halinde tevsik edilecek belgeler karşılığında son isim değişikliğine göre ödeme yapılabilir.
7. Ödeme emirlerine, kamulaştırılan taşınmaz malların pafta, ada ve parsel numaraları ile kime ödendiği sarfiyatın hangi yıl ödeneğinden yapıldığı ayrıca Belediye adına tescil veya terkin edildiğini gösterir onaylı tapu kayıt örneğini eklenmesi gerekir.
8. Kamulaştırmalar, kamulaştırma mevzuatına uygun olarak yürütülür ve bedeller buna göre ödenir.
9. Bakanlıkça tahsis edilen ödenekle yapılan işlerde, gönderilen ödenek yetmediği hallerde Belediyelerce istekte bulunulması halinde bütçe imkanlarına göre ek ödenek tahsisi yapılabilir.

Madde 16- Düzenleme ödeneklerinin harcama esasları:

1. Tahsis edilerek gönderilen ödenekler Bankada Belediye adına açılacak ayrı bir hesaba yatırılır. Belediyenin diğer hesapları ile birleştirilmez.
2. Ödeneklerin harcanabilmesi için Belediyece düzenlenerek Valilikçe (İl İmar Müdürlüğü) Bakanlığa gönderilen projelerin uygun görüldüğüne ve harcama yetkisi verildiğine ilişkin Bakanlık talimatının Belediyeye ve Valiliğe ( İl İmar Müdürlüğüne) gönderilmiş olması gerekir.
3. Ödemeler Belediyece düzenlenecek İl İmar Müdürlüğünün "Ödenmesi Uygundur" kaydını taşıyan sarf belgesi, hakediş (istihkak) raporları ve verile emri karşılığında alacaklılarına veya kanuni vekillerine doğrudan doğruya yapılır. Ancak emanet usulu ile yaptırılan işlerde çalıştırılan geçici işçi ücretleri Belediye mutematleri eliyle yapılabilir.
4. Düzenleme işleri 2490 sayılı Kanun hükümlerine göre ihale veya emanet yoluyla Belediyelerce yapılır veya yaptırılır.
5. Belediyelerce 2490 sayılı Kanun hükümlerine göre emanet suretiyle yapılacak düzenleme işlerinde; Belediyelerin kendi araç ve gereklerini kullanılması, daimi kadrolu veya yevmiyeli personelinin çalıştırılması karşılık gösterilmek suretiyle, bu ödeneklerden herhangi bir ödeme yapılamaz.
6. Ancak projenin uygulanması sırasında çalıştırılan Belediye araçlarının akaryakıt giderleri ile geçici olarak işe alınan işçilerin ücretleri (Tahsis edilen ödeneğin %20 sini aşmamak kaydıyla) (c) fıkrasında belirtilen usullere uyulmak suretiyle bu ödeneklerden karşılanabilir.
7. Bakanlıkça onaylı projelerin 1. Keşif özetlerinde yer alan imalardan başka imalatlara ihtiyaç duyulduğunda bu imalatlara ait II. Keşif özetinin Bakanlığın onayına sunulup gerekli müsaadenin alınmasında sonra ödeme yapılabilir.

Madde 17- Mahsup işlemleri:

1. Emanet usulü ile yapılan düzenleme işlerinde, projesine ve keşfine göre imalat için gerekli malzeme alımlarına ait fatura asıllarının mahsup işlemlerinin yapılmak üzere Bakanlığa gönderilecek zarf belgelerine eklenmesi gereklidir.
2. Malzeme Belediyeden olmak üzere gönderilen ödenek sadece işçilik için Kullanılmak istendiği takdirde, işçilik analizleri ile işçi bordroları ve puantaj cetvellerinin sarf belgelerine eklenerek Bakanlığa gönderilmesi gereklidir.
3. Kamulaştırma ve Düzenleme işlerine ilişkin sarf belgelerinin bir örneği İmar ve İskan Bakanlığana gönderilir. Sarfların amacına ve usulüne uygun yapılıp yapılmadığı Bakanlıkça Valiliğe ve Belediyesine bildirilir.

Denetim:

Madde 18- Tahsis edilen ödeneklerin yerinde projesine ve talimatlara uygun olarak kullanılıp kullanılmadığı İmar ve İskan Bakanlığı Bölge Müdürlüklerince ve gerektiğinde Belediyeler Teknik Hizmetleri Genel Müdürlüğü elemanları tarafından denetlenir.

Madde 19- Yapılmış olan tahsislerle ilgili ödenekler, gönderme tarihinden itibaren iki yıl içinde, kullanılmadığı takdirde tahsis Bakanlıkça iptal edilir ve iptal edilen ödeneklerin T.Emlak Kredi Bankasındaki mevcut hesaba iadesi sağlandıktan sonra ihtiyaç sahibi diğer belediyeler tahsis edilerek gönderilir.

Madde 20- Denetim sonunda projesine usulüne ve talimatlara uygun sarfedilmediği anlaşılan ödenekler Belediyesinden tahsil edilerek Belediyenini Bankada bu amaçla açılmış hesabına bloke edilerek amacına ve usulüne uygun sarfı sağlanır. Usulüne uygun sarfedilmeyen ödenekleri Bankaya bloke etmeyen Belediye ligilileri ile amacına usulüne ve talimatlara aykırı harcamaların ödeme emirlerine "Ödenmesi Uygundur" kaydını koyan İl İmar Müdürleri hakkında yasal kovuşturma yapılır.

Madde 21- Önceki yıllarda yardım almış olupta amacına, usulüne ve talimatlara uygun sarfetmeyen Belediyelerden usulsüz harcanan ödenekler tahsil edilmediği sürece söz konusu Belediyeye ikinci bir tahsis yapılamaz.

Madde 22- İmar uygulamaları nedeniyle yapılacak düzenleme ve kamulaştırma projeleri için Belediyelere, İl İmar Müdürlüklerince Teknik yönden yardımda bulunulur. Zaruri hallerde Bakanlık elemanlarınca da proje düzenlenmesinde Belediyelere yardımcı olunur.

İşlerin Sonuçlandırılması:

Madde 23- Yapılan kamulaştırma ve düzenleme işlerinin sonucundan Bakanlığa bilgi verilir. Kamulaştırılan ve düzenlenen yerler imar planı üzerine Belediyesince işlenerek İl İmar Müdürlüğünce onaylandıktan sonra Bakanlığa gönderilir.

Madde 24- Bu yönetmeliğin uygulanmasında tereddüte düşülen hususlar ile karşılaşılan güçlüklerin İmar ve İskan Bakanlığına intikalinde adı geçen Bakanlığın vereceği yazılı görüşe göre uygulama yapılır.

Madde 25- 1/7/1982 gün ve 17741 sayılı Resmi Gazete‘de yayınlanan imar uygulamaları (Kamulaştırma - Düzenleme) ödeneklerinin proje düzenlenmesi, tahsis, harcama, mahsup ve denetim esaslarına ilişkin yönetmelik yürürlükten kaldırılmıştır.

Madde 26- Yönetmelikle ilgili Sayıştay görüşü alınmıştır.

Yürürlük:

Madde 27- Bu yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer ve imar uygulamaları (Kamulaştırma ve Düzenleme) ödenekleri Bütçe Kanununa konulduğu sürece yürürlüktedir.

Yürütme:

Madde 28- Bu yönetmeliği İmar ve İskan Bakanı yürütür.

Google Grupları
Gayrimenkul paylasiminda dogru adres grubuna abone ol
E-posta:

Bu grubu ziyaret et

30 Mart 2011 Çarşamba

Arsa alırken nelere dikkat etmeliyiz..



Arsa alırken nelere dikkat etmeliyiz..

• Arsa günümüzde Türk halkının en çok tercih ettiği yatırım araçlarından birisi...
• Bunun birkaç nedeni var. Her şeyden önemlisi arsa, bitmiş bir gayrimenkule göre daha ucuz ve Türkiye'de farklı gelir gruplarındaki her kesime hitap edebiliyor. Ayrıca arsa, birçok etkene bağlı olarak, gayrimenkul yatırım araçları içerisinde çoğunlukla en hızlı prim yapan grubu da oluşturuyor.
• Bu nedenle, arsaya olan ilginin yoğun olmasından hareket ederek, arsaya yatırım yaparken dikkat edilmesi gereken püf noktalarını tespit etmeyi hedefledik.

• Bir gayrimenkulün arsa olarak adlandırılması için gerekli koşullar neler?

Bir gayrimenkulün arsa niteliği taşıması için öncelikle 3194 sayılı İmar Yasası'nda belirtilen şartlara göre, ifrazı yapılmış, resmi yolları ayrılmış her türlü altyapısının oluşturulması gerekmektedir. Bu şartları taşıyan gayrimenkul, "arsa" vasfını taşımaktadır. İlgili belediyece 634 sayılı kat mülkiyeti kanunlarına göre dikey ya da yatay kat irtifakı uygulaması ile arsalar üzerine yapılacak olan yapılaşmanın şekli belirtilmiş olur.



1980 sonrası hisseli tapu uygulamasının kaldırılması gibi uygulamalara ne tür örnekler eklenebilir?

Ülkemizde 1980 öncesi imar uygulaması olduğu halde, yasanın boşluklarından faydalanılarak bilhassa metropol şehirlerde çarpık bir şekilde, gelişigüzel özel parselasyonlara izin verildiği ve bu işlemlerin bir haritaya bağlanarak gayri resmi olarak muhtelif şahıslara satıldığı gözden kaçmamaktadır. Bu yapılan çarpık parselasyonlar neticesinde belediyeler, bu konuya oy kaybı riski ile göz yumdular ve neticede büyük kentlerde altyapısı olmayan (yol, su, elektrik vs.) gelişigüzel yapılaşmalar oldu. Burada en büyük zararı devlet gördü; çünkü bu yıllarda devletin mülkiyetinde bulunan meralar, ormanlık alanlar ve vakıflara ait yerler adeta yağmalanarak bilinçsiz bir şekilde yeni, fakat sorunlu yerleşimler meydana getirildi. Ancak, 1980 sonrası çıkarılan 2981 vb. geçici imar yasaları ile devlet, özel yeminli aracılığı ile bu bölgeleri müstakil parseller oluşturarak, hazine ve belediyelere ait yerlerin dahi üzerinde binası bulunan ve 400 m.2'yi aşmayan yerleri, zilliyet sahiplerine belirli bir ödeme planı içerisinde, belediyelerin marifeti ile tapu sahibi yaptı. Geçici olarak çıkarılan bu yasalar, işyerleri hariç tutularak uygulanmıştır. 1985 yılında çıkarılan 3194 sayılı yasa, hisseli parselasyonları daha doğrusu hisseli satışları tamamen yürürlükten kaldırmıştır. Tapuda aynı gayrimenkul üzerinde değişik tarihlerde ayrı ayrı hisse alan şahısların hisselerini bir arada toplamıştır. 3194 sayılı yasa, çıktığı günden itibaren belediyelerce halen uygulanmakta olup, en küçük arsanın yola cephesinin 10 metre, en küçük parselin yüzölçümünün ise 200 m.2'den kesinlikle küçük olmaması şartını getirmiştir.

Yatırımcının arsaya yatırım yaparken dikkat etmesi gereken hususlar neler?

Yatırımcının bir arsaya yatırım yaparken dikkat etmesi gereken en önemli husus, bağlı bulunduğu il ve ilçede bulunan Tapu Sicil Müdürlüğü'ne başvurarak gayrimenkul üzerinde herhangi bir takyit olup olmadığını (satışına herhangi bir engel) öğrenmeli, Kadastro Müdürlüğü'ne giderek resmi yoldan tespitini yapıp gayrimenkulü zeminde mutlaka görmeli, Kadastro Müdürlüğü'nden bu yere ait planın örneğini temin edip, bu plan örneği ile gayrimenkulün bağlı bulunduğu belediyenin İmar Müdürlüğü'ne müracaat ederek bu gayrimenkulün imar planındaki konumunu mutlaka öğrenmelidir. Yatırımcıya, yukarıda zikrettiğim kurumlara uğramasının faydasını bir örnekle noktalamak gerekirse: Yatırımcı, gayrimenkulü sanayi yeri olarak almak niyetindeyse, imar planında mesken yeri olarak ayrılmış bir yeri sanayi amaçlı herhangi bir tesis yapamaz. Bu nedenle ilgili belediyeden mutlaka bu arsanın imar durumunu araştırdıktan sonra satın almalıdır. Ayrıca bu gayrimenkulü hangi amaçla almak istiyorsa, altyapının olup olmadığını mutlaka araştırmalıdır. Arsanın yola terki mevcut imar planına göre yapılıp yapılmadığını da mutlaka öğrenmelidir.

Türkiye'de hangi bölgeler halen arsa yatırımı açısından cazip?

Ülkemizde arsa alımında en cazip bölgeler: Marmara, Ege ve Akdeniz olup, bu bölgeler arasında en çok yatırım yapılan yerler ise: Marmara Bölgesi içinde yer alan Çatalca, Silivri, Büyükçekmece, Çorlu, Yalova, Sapanca ve beldeleri; Trakya bölgesinde Çorlu, Lüleburgaz, Marmara Ereğlisi, Çerkezköy, Tekirdağ, Gelibolu ve beldeleri. Ayrıca Bursa Çanakkale ile İzmir ili arasındaki bölgeler de gayrimenkul yatırımı için halen en cazip bölgelerdir. Ancak 3. köprü yapımı nedeniyle Marmara Bölgesi'nde bence yatırımcılar için rant geliri çok yüksek olan en cazip yerlerin başında Çatalca, Büyükçekmece ve Silivri ilçeleri ve bu ilçelere bağlı köyler geliyor. Bu yerlerin İstanbul'a yakınlığı nedeniyle ulaşımı kolaydır. İkinci havalimanının Anadolu yakasında bulunan Kurtköy'de yapılacak olması nedeniyle Kurtköy ve civarı da gayrimenkul yatırımcıları için cazip bölgeler arasına girmiştir.

Arsaya yatırım yapmak isteyenler aracı firmayı nasıl seçmeli?

Aracı firmayı seçerken dikkat edilmesi gereken en önemli husus, firmanın güvenilirliğinin mutlaka araştırılmasıdır. Firmanın, kendisine önerdiği gayrimenkul veya gayrimenkullerin fizibilite raporlarının ilgili kurumlardan tasdikli olmasına dikkat etmeli. Tapu Sicil Müdürlüğü, Kadastro Müdürlüğü ve Belediye Başkanlıkları'nın İmar Müdürlükleri'nden alınan belgelerin hepsinin bu fizibilite raporunda mevcut olması gerekir. Firmanın daha önce hangi yatırımcılara, nerelerden yatırım amaçlı yer aldığı ve bu alınan gayrimenkullerin yatırımcıya kazandırdığı kazancı göz önünde bulundurmalıdır. Her şeyden önemlisi, aracı firmanın yatırım yaptığı firmalara devamlı olarak her türlü hizmeti verip vermediğini mutlaka araştırmalıdır. Ülkemizde arsa kavramı tam anlamıyla insanlarımız tarafından bilinmemektedir. Bir gayrimenkulün arsa vasfını kazanması, o gayrimenkulün imar planında yapılaşmaya hazır bir yer olmasıyla ve bu yerin üzerinde mevcut imar planına göre, bölge itibariyle arsa vasfı altında eğitim, sağlık, ticaret, sanayi veya konut inşaatı yapılmasına bağlıdır. Bu nedenle, yatırımcıların arsa alırken, o yerin niteliğine mutlaka dikkat etmeleri gerekir. Zira, bir gayrimenkul tarla niteliğini taşırken, belediyelerce imar uygulamalarından geçirilerek cins değişikliği yapılmak suretiyle arsa vasfını kazanmaktadır. Bu nedenle, satın alınacak arsanın vasfını iyi takip etmek, bu konuda uzun vadeli deneyimi olan bir kurum vasıtası ile, arsanın vasfında ortaya çıkabilecek değişikliklerin hangi gelişme ve prosedüre bağlı olduğunu öğrenmek önem kazanmaktadır. Aksi takdirde, arsa ile ilgili yeterli bilgiye sahip olmayan bir aracı kuruluşla yapılacak yatırım hüsranla sonuçlanabilir.

27 Mart 2011 Pazar

2B yasası kime yarayacak? Kimi zarara uğratacak?


Google Grupları
Emlak Menkul Portföy ve Bilgi Paylaşım grubu grubuna abone ol
E-posta:

Bu grubu ziyaret et


2B yasası kime yarayacak? Kimi zarara uğratacak?

Maliye Bakanlığı, Çevre ve Orman Bakanlığı, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı’nın ortaklaşa yürüttükleri 2b arazileri satış yasası taslağı üzerindeki çalışmalar devam ediyor. Ancak yasanın çıkarılması seçimlerden sonraya kaldı.

 

2B yasasında son durum!
2B yasası olarak bilinen yasa tasarısı yani orman vasfını yitirmiş arazilerle ilgili düzenleme seçim sonrasına kaldı. Bu yasa, vasfını yitirmiş orman arazilerinin hazineye devri ile hak sahiplerine satışını öngören bir yasa. Eğer tasarı onaylanırsa; bu araziler sahiplerini bulacak ve satışlar, emlak vergisi değerinin üzerinden yapılacak. Peki, bu durumdan kimler karlı, kimler zararlı çıkacak?

2B arazilerle ilgili yasanın çıkarılması seçimlerden sonraya bırakılmasının nedeni ise, Milli Emlak tarafından belirlenen ve satışa esas olarak tespit edilen rayiç bedellerin çok yüksek olması, bu bedellerden satışa çıkarılması halinde ilgilileri çok yüksek bedel ödemek zorunda kalacakları için tasarı Başbakan tarafından seçim sonrasına bırakıldı. Emlak vergisine esas değerler ise, genelde çok düşük olduğu ve bu bedellerden satış halinde propagandaya muhatap olunacağı için emlak vergisi değerleri üzerinden bir satış yasası da benimsenmedi. Seçimden sonra emlak vergisi ile rayiç değerler arasında bir belirleme ile yasanın çıkarılması planlanıyor.

İstanbul’da 18.233 hektar 2B arazisi var
Türkiye’de toplam 473. 419 hektar 2B arazisi bulunuyor. Uygulamadan yararlanacak yerler arasında ilk sırayı 45.548 hektarla Antalya alıyor. Bu ili 39.287 hektarla Mersin izliyor. Balıkesir’de 34.887, Ankara’da 31.706, Muğla’da 29. 138, İstanbul’da 18.233, İzmir’de de 14.772 hektar arazi bu kapsamda yer alıyor. Eskişehir, Kırklareli, Tekirdağ, Manisa ile Samsun ve Bursa gibi şehirler de kapsam içinde. Düzenlemeden, arazilerinin önemli kısmı 2B kapsamında bulunan İstanbul Sultanbeyli, Ümraniye ve Beykoz gibi ilçelerin etkilenmesi bekleniyor. İstanbul’da Beykoz başta olmak üzere Ümraniye, Sultanbeyli, Çekmeköy, Şile, Şişli, Sarıyer, Eyüp ilçelerinde 2B arazileri bulunuyor. İstanbul genelinde 18. 233 hektar 2B arazisi olduğu belirtiliyor. Şişli’ye bağlı Ayazağa, Sarıyer’e bağlı Kilyos, Zekeriyaköy, Bahçeköy, Eyüp’e bağlı Göktürk, Kemerburgaz Avrupa yakasında öne çıkan semtler arasında.


Hem bürokratik sıkıntıyı ortadan kaldıracak hem de kaynak sağlayacak!
2B arazilerinin genel kanının aksine orman arazisi olmadığının altını çizen İnanlar İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Serdar İnan, “Çoğu 2B arazilerinin üstünde yerleşkeler vardır. İnsanlar bu arazileri zaten birbirlerine alır ve satarlar. Bu araziler zamanında orman vasfını yitirmiş, tarım yapılan arazilerdi. Devlet bu arazilerin kullanım hakkını üstündeki kullanıcıya zamanında zaten teslim etmiştir. Şu an yapılması gereken zaten hak sahibi olmuş halka hakkının teslimi işlemidir. 2B arazilerinin satışı ile devlet hem bürokratik bir sıkıntıyı ortadan kaldıracak, hem de ciddi bir kaynak sağlayacaktır. Ayrıca şu an toplumsal problem olan araziler, tam bir kanuni statüye kavuşması ile miras verilebilir, sigorta edilebilir, rahatlıkla kredi çıkarılabilir, teminat gösterilebilir bir hale geleceklerdir” diyor. Hakkın meşrulaştırılması ve bu konudaki mevcut işleyişin kabulünün, insanların önünde kalan engellerin aşılması adına önemli bir adım olduğunu kaydeden İnan, “Bu manada satışın başlamadığı her geçen gün toplum ekonomisi adına da bir kayıptır” diyor ve ekliyor: “Bir örnek ile açıklayayım. Bir taksici düşünün, devlet ona ruhsat vermemiş ama taksicilik yapmasına da izin veriyor. Eğer elinden taksisini alsa ailesi devlete yük olacak, çocuğu belki evden kaçıp gayrimeşru işler kovalayacak hale gelecek. Bu manada devlet taksiciye yol veriyor. Ancak ona bir türlü de yasal zemini hazırlamıyor. Bu sebeple taksici kapısını her çalandan korkuyor, ona her söylenene inanıyor ve istismara açık bir vatandaş haline geliyor. Peki, doğru olan bu taksiciyi bir bedel mukabilinde yasal statüye geçirmek değil midir? İcabında yasal hale geçen taksisini bankaya rehin vererek taksici devlete borcunu rahatlıkla ödeyebilecektir. Taksicinin devlete güveni artacak, kendisini kandırmak isteyen insanlara karşı direnebilecektir. Bu hali ile gayrimeşrudan uzak duracak ve ekmeğinin peşinde koşarak ülke ekonomisine katkıda bulunacaktır. 2B satışına bu gözle bakmak lazım. Aynı taksici örneği gibi 2B’lerin zaten hak sahibine satışları, geçmişten gelen bir hakkın teslimi işleminden başka bir şey değildir.”


CHP: 2B’de mülkiyet sorununu çözeceğiz!
CHP 2B satışına esas olacak kadastro çalışmalarının yapılmasını sağlayan 5831 ve 5841 sayılı yasaların bazı hükümlerini anayasa mahkemesine iptal amaçlı olarak götürmüştü. Ancak CHP 20 Mart’ta Akif Hamzaçebi aracılığıyla bu konuda enteresan bir çıkış yaptı. Hamzaçebi, Sancaktepe’de yaptığı konuşmada; 2B arazileri konusunda vatandaşların büyük bir sorunu olduğunun, söz konusu yerlerin vatandaşların devletle mülkiyet sorunu yaşadığı araziler olduğunun altını çizerek şöyle devam etmişti: ‘’İstanbul’a büyük göçler olmuş, büyük göçlerin yarattığı konut ihtiyacı imarlı arsa üretimiyle karşılanamadığı için 2B arazileri konut yapımına açılmış ve bugün 2B arazilerinde büyük bir yerleşim meydana gelmiştir. Şehirler oluşmuştur. Kasabalar oluşmuştur. Caddeler, bulvarlar açılmıştır. Kamu binaları yapılmıştır. Vatandaşlar evler yapmıştır. Hala bu sorunu yok gibi yaşamak, buraları orman olarak görmek son derece yanlıştır. Buraların mülkiyet sorunu çözülmek zorundadır. CHP olarak, 2B arazilerindeki mülkiyet sorununu çözeceğiz. Şehirleşmenin olduğu yerlerdeki arazileri emlak vergisi değeri üzerinden, sahibi olan vatandaşlara devredeceğiz. Orman köylülerinin yaşadığı yerlerde ise bu arazileri orman köylülerine bedelsiz olarak vereceğiz. Şehirlerde yapıların olduğu 2B arazilerinde ecri misil sorununu da çözeceğiz. Kadastronun yapıldığı ve hak sahibinin belirlendiği bu arazilerde geçmişe yönelik olarak ecri misil alınması uygulamasına son vereceğiz.’’

Devlet kazançlı çıkacak
AK Parti ve CHP 2B arazilerinin vatandaşa satılması konusunda büyük anlamda görüş birliğine vardığı görüşünde olan Hukukçu Cihangir Dönmez, 2B yasası çıktığında her halükarda devletin karlı çıkacağını söylüyor ve nedenini şöyle açıklıyor: “Çünkü devletin hüküm ve tasarrufu altında olmasına rağmen bu arazileri satamıyor, kiralayamıyor, tahsis edemiyor. Bu yasa çıkınca Devlet bu işten ciddi gelir sağlayacağı gibi 2B arazi işgal etmemiş olan vatandaşlar lehine de işgal eden vatandaşların ödeyeceği paraların Kamu Maliyesi’ne girecek olması gibi bir durum ortaya çıkacak.”


Arsalar 10 kat değer kazanacak
2B yasasından sonra arsa fiyatlarını etkileyecek en önemli etkenin, bu arsalarda yapılacak olan imar hareketleri ve Kentsel Dönüşüm projeleri olduğunu kaydeden Dönmez, “Bu arsalara zilyet olanlar zaten önceki zilyede bedel ödeyerek devir aldılar. Şimdide devlete bir bedel ödeyecekler. Çoğu bölgede tapulu arazi almış olsalardı çok daha düşük maliyetle mülkün sahibi olurlardı” diyor ve ekliyor: “İstanbul genelinde şu anda ortalama 100 ile 250 dolar aralığında olan 2B arsa fiyatları, mülkiyet sorununun çözülmesinden sonra yapılacak imar ve kentsel dönüşüm projeleri sonucu on kattan fazla değer kazanacak. Türkiye geneli bir tarafa İstanbul’un merkezinde kalan ( Ümraniye, Sultanbeyli, Pendik, Göktürk ) alanlarda bile imar ve inşaat faaliyetlerin katma değeri ile 50 milyar doları aşan bir hacim ortaya çıkacak.”

Dönmez’in yasayla ilgili önerisi
2B yasasının önemli bir diğer yönünü ise Hukukçu Cihangir Dönmez şöyle açıklıyor: “Tapulu arazileri iptal davalarıyla ellerinden alınan ya da tapuları üzerine şerh konulan binlerce gerçek 2B mağdurunun haklarının iadesi ve devletimizin bu araziler nedeniyle Avrupa İnsan Hakları mahkemesi kararları sonucunda ödemek zorunda kaldığı mülkiyet ihlali dayanaklı tazminat davalarından kurtulacak olması olacak.” Bu yasaya karşı olan çevrelerin, tapulu 2B arazileri konusunda ısrarla uzakta durmakta olduklarını ve olayı ‘orman yağması’ olarak nitelendirdiklerini söyleyen Dönmez, geniş bir kesimin de tapu iptalleri nedeniyle mağdur olduğunu söylüyor. Dönmez, bu konuda denge sağlayarak toplumsal barışı sağlayacak bir önerisinin bulunduğunu söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Yasa her türlü parasal satış mülahazasının dışında; satılacak her dönüm 2B arazisi karşılığında, satın alan şâhısa 100 adet orman ağacını bizzat dikme zorunluluğu getirmelidir. Bu alanların dikimi için devlet her şehirde alanlar göstermeli ve bu dikilecek ağaçlarla meydana gelen ormana ‘2B Ormanı’ adı verilmeli. Böylelikle satılan her 2B toprağı karşılığı, yeni bir alan ormana kazandırılacak ve bu yasa ormanların satıldığı, yağma edildiği bir yasa olarak değil, orman dışına çıkarılan alan kadar yeniden orman kazandıran yasa olarak anılacaktır.”

2B yasa taslağında benimsenen 5 ana kriter
1) Devlet tarafından gerçek ve tüzel kişilere dağıtılan, iskanen verilen, özelleştirilen ya da hisseleri devredilen taşınmazların tapu kayıtları geçerli kabul edilecek. Bu şekilde devletin daha önce dağıttığı, tapu ve iskân verdiği, ancak daha sonra 2B kapsamına aldığı yerler, eski sahiplerine bedelsiz verilmiş olacak.
2) Kişiler adına herhangi bir şekilde tapu kaydı oluşturulmuş yerler de, harca esas değer üzerinden eski maliklerine veya kanuni ya da akdi haleflerine satılacak.
3) 5831 Sayılı Yasa kapsamında Türkiye genelinde yapılan, kullanım kadastro çalışmalarının büyük kısmi tamamlandı, askı ilanları kesinleştirildi.
4) Kesinleşen askı ilanlarında kullanıcı olarak tespit edilen kimseler, hak sahibi olarak anılacak, bu hak sahiplerinin araziyi beş yıldır kullanıyor olmaları şartı getirilmesi ise henüz taslakta kesinleşmedi.
5) Hükümet bu 2B arazilerin satış yasası ile ilgili olarak 25 milyar dolarlık bir gelir bekliyor.


Arazi satışlarında öncelik nasıl ve kime olacak?
1) Arazi yol yeşil alan park gibi alanlarda kalmakta ise satılmayacak. Arazi Kamu hizmet alanı olarak ayrıldıysa hastane, okul, cami satışa sunulmayacak.
2) Kentsel dönüşüm alanında ise genel olarak TOKİ ye tahsis hak sahibine projeden pay verilecek
3) Kırsal kesimdeki araziler kadastro askı ilanında kullanıcı olarak belirlenen
kişiler hak sahibi sayılarak bedel karşılığı tapuyu almaya hak kazanacaklar.
4) Arazinin evveliyatı tapulu ise yani tapusu iptal edilerek 2b haline geldiyse
öncelik evvelki tapu maliki kanuni ya da akdi halefinin önceliği olacak emlak
vergisine esas değer üzerinden belli bir iskonto ile satılacak
5) İptal edilen tapunun altında iskan veya tevzii tapusu varsa ya da arazi daha önce
Devlet tarafından satıldıysa bedel alınmadan tapu malikine akdi ya da kanuni
halefine iade edilecek.
6) Başvuru ücreti köylerde 1000 TL Belediye alanlarında 2000 TL satış bedelinden
mahsup edilecek. Satış 4 yıl vadeli yüzde 10 peşinat 6 ayda bir taksitle, 8 eşit taksit olarak yapılacak. 

 

 

26 Mart 2011 Cumartesi

TEKNİK ŞARTNAME ÖRNEĞİ


GENEL
Bu şartname Kemer Koru Evleri projesindeki evlerin genel tasarım ve uygulama prensiplerini tarif etmektedir. Evler standart olarak aşağıdaki bölümleri ihtiva eder.
Salon katı: Salon, yardımcı odası, WC, teknik oda, hol
Asma kat: Salon, mutfak, WC
Oda katı: Ebeveyn odası, ebeveyn banyosu, iki oda ve banyo
Çatı katı: Oda
Çizimlerde görülen salon katındaki mutfak ve yardımcı odası WC'sinin sadece tesisatı yapılacaktır. Çatı katı WC'si ve mutfağının sadece tesisatı yapılacaktır. Bu bölümlerin WC ve mutfak haline getirilmesi opsiyoneldir. Merdiven kovası boş bırakılmaktadır, asansör opsiyonel olarak konulacaktır.
BÖLÜM 1-BAHÇE
Genel bahçelerde peyzaj projesine göre gerekli inşaat imalatları, bahçe düzenlemesi ve bitkilendirilmesi yapılacaktır. Projede gösterilen site sınır duvarı ve demir parmaklık imalatları peyzaj projesi esaslarına bağlı kalarak imal edilecektir. Ünite bahçe sınırları uygulanacak peyzaj projesi ile belirli hale getirilecektir.
BÖLÜM 2- YAPI
Yapının karkası betonarmedir; taşıyıcı sistem, statik projesine uygun kolon , perde, kiriş ve betonarme döşemeden oluşmaktadır.
1 . Çelik Donatı
Betonarme yapıda kullanılan çelik donatı S 420a sınıfı betonarme çeliği olacaktır.
2 . Beton
Beton kalitesi en az C 25 beton sınıfına uygun olacaktır.
BÖLÜM 3 - DUVARLAR
Dış duvarlar ''Isı Yönetmeliği'' gereklerine uygun olarak beton ve gaz beton duvar ve bims blok duvar olacak ve kullanılan duvar malzemesine ilaveten ekspande polistren levhalar kullanılarak ısı yalıtımı yapılacaktır.
Bölme duvarları sıvalı gaz beton, bims veya blok alçı duvar olacaktır.
Bodrum dış duvarları betonarme perde olacak, membran ile su yalıtımı yapılacak ve toprak ile membran arasına 5 cm ekspande polistren konulacaktır.
BÖLÜM 4 - ÇATI
Çatılar, taşıyıcı konstrüksiyon üzerine ısı izolasyon tabakası ve mimariye uygun çatı kaplama malzemeleri ile inşa edilecektir.
Bütün oluk ve dereler PVC olacak ve yağmur inişleri, bütün çatı ve balkon suyunu atmaya yeterli olacaktır.
BÖLÜM 5 - AHŞAP İŞLERİ, KAPI VE PENCERELER
Ahşap işleri 1. sınıf malzeme ve işçilikle imal edilecek ve yerleştirilecektir.
Pencere doğramaları mimariye uygun detayına göre 1. sınıf PVC malzemeden olacaktır ve 1. sınıf işçilikle imal edilecektir.
Bütün dış doğramalarda ısı cam kullanılacaktır.
Daire giriş kapıları ahşap görünümlü çelik kapı olacaktır.
İç kapılar 1. sınıf ahşap kapı olacaktır.
Doğrama madeni aksamı 1. sınıf mamuller arasından seçilecektir.
Merdiven ve korkulukları ahşap, metal ve/veya cam kullanımı ile, mimari detayına uygun, 1. sınıf malzeme ve işçilikle imal edilecektir.
BÖLÜM 6 - CEPHE
Cepheler mimari projelere uygun olacak, yerine göre cam, ahşap, prekast elemanlar, sıva, boya ve benzeri malzemeler kullanılarak inşa edilecektir.
BÖLÜM 7 - DÖŞEME, İÇ DUVAR VE TAVAN KAPLAMALARI
Salonlar, Yatak ve Oturma Odaları
Döşemeler :Lamine veya Masif Parke, MDF süpürgelikler
Duvarlar :Saten alçı sıva üzeri su bazlı saten boya
Tavanlar :Saten alçı sıva üzeri plastik boya
Mutfaklar
Döşemeler : Birinci sınıf seramik ( Vitra, Kale, Toprak grubu veya eşdeğeri)
Duvarlar : Su bazlı saten boya, tezgah üstü kısımları projesine göre uygun malzeme
Tavanlar : Saten alçı sıva üzeri plastik boya
Tezgah ve Dolaplar : Birinci sınıf mutfak dolapları ve tezgahlar kullanılacak. Mutfaklarda beyaz eşya yoktur.
Banyolar
Döşemeler : Birinci sınıf seramik ( Vitra, Kale, Toprak grubu veya eşdeğeri )
Duvarlar : Plastik boya; tezgah üstü projesine göre birinci sınıf seramik
(Vitra, Kale grubu veya eşdeğeri)
Tavanlar : Saten alçı sıva üzeri plastik boya
Aksesuarlar : Opsiyonel olarak sunulacaktır.
Antre ve Koridorlar
Döşemeler : Mimari projesine uygun olarak seramik veya lamine parke veya masif parke
Duvarlar : Saten alçı sıva üzeri su bazlı saten boya
Tavanlar : Saten alçı üzeri plastik boya
Asansör
Merdiven kovasının ortasında asansör için boşluk bırakılmıştır, opsiyonel olarak konulacaktır.
BÖLÜM 8 - SIHHİ TESİSAT
Sıhhi tesisat ; proje, şartname ve standartlara uygun olarak komple tamamlanacaktır.
Soğuk Su Tesisatı
Soğuk su tesisatında yerine göre polietilen veya çelik boru ve fittings kullanılacaktır.
Sıcak Su Tesisatı
Devamlı sıcak su temini sağlayan sıcak su tesisatı yapılacaktır. Bulaşık ve çamaşır makineleri için gerekli tesisat çekilecektir.
Pis Su Tesisatı
Pis su tesisatı sert PVC malzemeden yapılacak ve ana kanalizasyon şebekesine bağlanacaktır.Pis su tesisatından evin diğer hacimlerine sesin geçmesini önlemek için tedbir alınacaktır.
Malzeme ve Armatürler
Banyo takımları birinci sınıf Vitra, Kale, Toprak grubu veya eşdeğeri, küvet ve duş tekneleri uygun renkte fiber Eczacıbaşı veya emsali, bütün armatürler Artema, ECA veya emsali olacaktır.
BÖLÜM 9 - ISITMA TESİSATI
Bireysel ısıtma tesisatı, şartname ve standartlara uygun olarak komple tamamlanacaktır. Isıtma ve sıcak su temini, doğalgaza uyumlu, kombi ve radyatörlü sistem ile gerçekleştirilecektir.
BÖLÜM 10 - ELEKTRİK
Elektrik tesisatı proje, şartname ve standartlara uygun olarak komple tamamlanacaktır.
Aydınlatma Tesisatı
Tesisat genel olarak sıva altı PVC boru içinden NYA tipi iletkenlerle ve tablolar da keza sıva altı tip olarak tesis edilecek, linye çıkışlarında anahtarlı otomatik sigortalar kullanılacaktır.
Priz ve anahtarlar TSE belgeli en iyi kalite olacak, aydınlatma armatürleri ALICI tarafından konacaktır.
Topraklama Tesisatı
Evlerde bulunan panoların topraklaması yapılacak olup linyelerde topraklama kablosu mevcuttur. Panolarda kaçak akım koruma rölesi vardır.
Telefon Tesisatı
Türk Telekom şartnamelerine uygun olarak bina içi telefon sortileri tesis edilecek ve bina girişine konacak Türk Telekom kontrol kutusundan bu sortilerle müstakil hatlar çekilecektir.
TV - Anten Tesisatı
Merkezi anten sistemi ile alınan yerel, dijital ve uydu TV yayınları koaksiyal kablo ile veya gelişen teknolojiye uygun yollarla bağımsız bölümlere dağıtılacaktır.
Alarm ve Güvenlik Sistemleri
Mutfaklarda gaz ve yangın detektörleri bulunacaktır. Uygun alarm sistemi ile desteklenecektir.
BÖLÜM 11 - SOSYAL VE SPORTİF TESİSLER
Asgari standartlar aşağıdaki gibidir;
Kulüp Binası br>Açık Yüzme Havuzu
Bay/ Bayan Soyunma Odaları
Sandviç Büfesi/ Vitamin Bar
Yönetim Bürosu
Çocuk Oyun alanı
Mini golf
Sportif Tesisleri
Çok Amaçlı Spor Sahası
Yürüyüş Yolu
Bisiklet Yolu
BÖLÜM 12 - GÜVENLİK
Site güvenliğini sağlamak üzere gerekli çevre güvenlik önlemleri alınacaktır.
Kamera ile site duvarları ve çevresi izlenecek, nokta ve devriye güvenlik personeli ile 24 saat site içi güvenlik sağlanacaktır.