26 Haziran 2009 Cuma

TAPU VE KADASTRO GENELMÜDÜRLÜĞÜ

T.C.
BAYINDIRLIK VE İSKAN BAKANLIĞI
TAPU VE KADASTRO GENELMÜDÜRLÜĞÜ
Hukuk Müşavirliği

Sayı : B.09.1TKG0610000-013-04-610/5296 ANKARA
Konu : 25.11.2004

TAPU ARŞİV DAİRESİ BAŞKANLIĞINA

İLGİ : 22.11.2004 gün ve 613 sayılı yazınız.

İlgi sayılı yazınız incelendi.

İlgi sayılı yazınızda merkezdeki kayıtlara ait arama defterleri, ilçe bazında tapu tesis tarihi (ay ve yıl olarak) ve sıra/yevmiye numarası, kadastro tespitine esas tapu kayıtları ise yine İlçe bazında köy/mahalle adı ve ada-parsel numarası esasına göre düzenlenmiş olduğundan, gerçek veya tüzel şahıslar adına kayıtlı ülke genelinde gayrimenkul kaydı bulunup bulunmadığının tespitinin Arşivinizce mümkün bulunmadığı, Tapu Sicil Tüzüğünün 5,6 ve 89. Maddelerinde açıklandığı üzere; Mal Sahipleri Sicili ve diğer bilgilerin mahallinde Tapu Sicil Müdürlüklerince tutulduğu, konuyla ilgili olarak hazırlanmış 30.04.2004 tarih ve 2004/10 sayılı Genelgede belirtildiği gibi; taşınmaz mal araştırmalarıyla ilgili yazışmaların doğrudan www.tkqm.qov.tr internet adresinden isim ve telefon numaraları yazılarak Tapu Sicil Müdürlükleri ile yapıldığı, Medeni Kanunun 1020. maddesi, 4667 Sayılı Kanunla değişik 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 2/3 üncü maddesi ve 2001/11 Sayılı Genelge Hükümlerine rağmen taşınmaz mal maliki ile alakasını belirten bir belge (vekaletname vs.) ibraz etmeden ekte sunulan başvurularda görüleceği gibi sadece Bilgi Edinme Kanununa dayanarak Avukatların gerçek veya tüzel kişilere ait malvarlığı araştırma taleplerinin karşılanıp karşılanmayacağı hususunda görüşümüzün bildirilmesi istenmiştir.

Medeni Kanunun 1020. maddesi; "Tapu sicili herkese açıktır. İlgisini, inanılır kılan herkes,tapu kütüğündeki ilgili sayfanın ve belgelerin tapu memuru önünde kendisine gösterilmesini veya bunların örneklerinin verilmesini isteyebilir……" hükmündedir.

1136 sayılı Avukatlık Kanununun 2/3. maddesi; "yargı organları, emniyet makamları, diğer kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadi teşebbüsleri, özel ve kamuya ait bankalar, noterler, sigorta şirketleri ve vakıflar avukatlara görevlerinin yerine getirilmesinde yardımcı olmak zorundadır. Kanunlardaki özel hükümler saklı kalmak kaydı ile bu kurumlar avukatların gerek duyduğu bilgi ve belgeleri incelemesine sunmakla yükümlüdür.

Bu belgelerden örnek alınması vekaletname ibrazına bağlıdır. Derdest davalarda müzekkereler duruşma günü beklenmeksizin mahkemeden alınabilir" hükmüne amirdir.

08.08.2001 tarih ve 2001/11 sayılı Genelgede; kamu görevi ifa eden avukatların vekaletname ibraz etmeden yazılı olarak talepte bulunması koşulu ile (Idaremizce istem belgesi düzenlenecektir) bir memur huzurunda tapu sicilini inceleyebilmeleri ve görevleri sırasında kendilerine kolaylık sağlanacağı, ancak avukatların tapu sicilinden örnek istemeleri halinde vekaletname ibraz etmelerinin zorunlu olduğu, gerekli harç ve vergilerin tahsilini müteakiben yetkili kılındığı ölçüde belge örneklerinin verilmesinin mümkün bulunduğu belirtilmiştir.


4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanununun 21. maddesi; "Kişinin izin verdiği haller saklı kalmak üzere, özel hayatın gizliliği kapsamında, açıklanması halinde kişinin sağlık bilgileri ile özel ve aile hayatına, şeref ve haysiyetine, mesleki ve ekonomik değerlerine haksız müdahale oluşturacak bilgi veya belgeler, bilgi edinme hakkı kapsamı dışındadır" hükmündedir.
Bilgi Edinme Hakkı Kanununun Uygulamasına İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmeliğin 32. maddesinde de aynı doğrultuda düzenleme yer almıştır.

Yukarıdaki maddeler ışığında taşınmaz mal maliki ile ilgisini belirten bir belge (vekaletname) ibraz etmeden avukatların gerçek ve tüzel kişilere ait malvarlığı belge alma taleplerinin karşılanmaması gerekir. Çünkü; Medeni Kanunun yukarıda anılan maddesi uyarınca talep eden avukat dahi olsa malvarlığı belge alma talebinin karşılanması için ilgisini ispat etmesi gerekmektedir. Yine Avukatlık Kanununda da; kamu kurum ve kuruluşlarının avukatın gerek duyduğu bilgi ve belgelen incelemesine sunmakla yükümlü olduğu belirtilmiştir. Yoksa kamu kurum ve kuruluşlara talep edenin avukat olması durumunda İstenen bilgi ve belgeyi verme zorunluluğu getirilmemiştir. Avukatlar Tapu Sicil Müdürlüklerine giderek avukat olduğunu ispat etmek şartı ile (kimlik vs.) tapu sicil belgelerini inceleyebilirler. Ancak, avukatların bu belgelerden örnek alabilmesi için Medeni Kanundaki genel ilke uyarınca ilgisinin olduğunu ispatlayan belge durumundaki vekaletname ibraz etmesi zorunludur.

Ayrıca Bilgi Edinme Hakkı Kanunu ve uygulamasına yönelik Yönetmelik hükümleri uyarınca da bilgi edinme hakkının sınırları belirlenmiş olup; kişinin ekonomik değerlerine haksız müdahale oluşturacak bilgi ve belgelerin istenmesinin bilgi edinme hakkı kapsamı dışında olduğu belirlenmiştir. Bu şekildeki taleplerin karşılanması durumunda kişilerin ekonomik değerlerine haksız bir müdahale durumu oluşturacağı kanaati hasıl olmuştur.

Tapu Sicil Tüzüğünün 56 ve 89. maddelerinde açıklandığı üzere mal sahipleri sicili ve diğer bilgiler mahallinde Tapu Sicil Müdürlüklerince tutulmaktadır. 27.04.2004 tarihinde yayımlanan Bilgi Edinme Hakkı Kanununun Uygulamasına İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelik başvurularının cevaplandırılması başlıklı 18 nci maddesinde bilgi edinme birimlerince iletilen başvuruların kurum ve kuruluşların ilgili birimlerince cevaplandırılacağı belirtildiğinden Mal Sahipleri Sicili ve diğer bilgiler de Tapu Sicil Müdürlüklerince tutulduğundan, bu tür başvuruların ilgili Tapu Sicil Müdürlüğünce cevaplandırılmasının gerektiği,

Avukatların Tapu Sicil Müdürlüklerine giderek avukat olduğunu ispat etmek şartı ile (baro tarafından verilen kimlik vs.) tapu sicil belgelerini inceleyebileceklerini, usulüne uygun düzenlenmiş vekaletname ibraz ederek bu belgelerden örnek alabilecekleri, elektronik ortamda ise sağlıklı olarak kimlik sunulması ve vekaletname ibrazı mümkün olmadığından ve yukarıda açıklandığı üzere bu tür taleplere gayrimenkulun bulunduğu Tapu Sicil Müdürlüğünce cevap verilmesi gerektiğinden başvuru sahiplerinin ilgili (gayrimenkulun bulunduğu yer tespit edilemiyorsa en son oturduğu yer, çalıştığı yer vs.) Tapu Sicil Müdürlüğüne yönlendirilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

Bilgilerini rica ederim

Ahmet KELEŞ
1. Hukuk Müşaviri

Konutta `nasılsa fiyatlar düşer` deyip fırsat kaçırmayın

İstanbul Umum Emlakçılar Odası Başkanı Sabri Ateş, gayrimenkul piyasalarındaki toz-dumanın bu yıl sonuna kadar dağılacağını belirtti
Hem emlakçı hem inşaatçı şapkası taşıyan İstanbul Umum Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Sabri Ateş, emlak piyasasında ikinci elde fiyatların düşmeye devam ettiğini, piyasada tek tük projeler haricinde canlanma gözlenmediğini söylüyor.


Bilge Çınar Konut Yapı Kooperatifleri Birliği Başkanı Şehmus Aytekin`in öncülüğünde, Beylikdüzü`nde 540 konutluk Firdevs Evleri Projesi`nin satışına çıkan ve yönetim kurulu başkanı olduğu emlak zinciri WEC International ile birlikte pazarlama işini de üstlenen Sabri Ateş`in inşaatçılık geçmişim eskiye dayanıyor.


Yaklaşık 10 yıl önce yine Beylikdüzü`nde yaklaşık 100 konut inşa eden Ateş, yurt dışında da taahhüt işleri kovalıklarına işaret ediyor.


Hürriyet Emlak olarak Ateş ile başta, gayrimenkul sektöründe son dönemde yaşanan gelişmeler olmak üzere, sektörün önümüzdeki döneme ilişkin beklentilerini konuştuk.


Hürriyet Emlak: Binlerce emlakçıya başkanlık etmenin yanında, sizi son dönemde inşaatçı şapkasıyla da görmeye başladık. Öncelikle küresel krizi nasıl değerlendirdiğinizi öğrenebilir miyiz?


Sabri Ateş: ABD`de mortgage fonlarının ve finansal enstrümanlarının tıkanması, sektörün suni şişmesi ve ABD ekonomisinde yaşanan genel gerileme, tüm dünya gibi bizi de etkiledi. Peki, biz bu krizin neresindeyiz diye sorabilirsiniz... Türkiye için, bu kriz bir fırsat olabilir mi? Ben, Türkiye`nin demografik yapısına, gayrimenkul sektörünün dinamizmine ve tüm diğer etmenlere bakarak bu sarsıntılı geçen durumun ardından Türkiye için fırsatlar ortaya çıkabileceğini düşünüyorum. Yaklaşık 6 aydır piyasalarda belirsizlik aşılamadı. Ben, 2009 yılının da bu şekilde geçeceğini düşünüyorum. Bu sonucu sadece global kriz olarak görmek yerine, önemli bir fırsat olarak tanımlandırmak mümkün. Fırsatı `sanal bir ekonominin bitişi, yeni dünyanın farklı bir düzende yeniden yapılandırıldığı gerçeğine dayalı bir ekonomik sistemin doğuşu` olarak adlandırabiliriz.


Hürriyet Emlak: Peki, gayrimenkul piyasalarında özellikle ikinci el konutlarda fiyatlar krizden nasıl etkilendi?


Sabri Ateş: Durgunluk neticesinde konut fiyatları yüzde 35 gerilemiştir.


Hürriyet Emlak: Küresel krizin psikolojik yanı da var mı?


Sabri Ateş: Türkiye`de ekonominin büyük kısmı psikolojiktir. Bu psikolojiyi iyi yönde yönlendirmeniz önemli.


Hürriyet Emlak: Bu durgunluk ne zaman aşılacak, ışığı ne zaman göreceğiz?


Sabri Ateş: Gayrimenkul sektöründe büyük potansiyel var. Hedeflenen pazar önümüzdeki beş yıl içinde minimum 100 milyar dolardır. Geleceğimiz parlak. Bu pazar büyüklüğü, iç ve dış yatırımcılar için çok cazip. Durgunluğu harekete geçirecek en uygun sektör gayrimenkul sektörüdür, emlakçılık sistemidir.


Hürriyet Emlak: Bu potansiyel kapsamında, Türkiye`de yılda kaç konut satılabilir?


Sabri Ateş: İstanbul`da şu an yaklaşık 300 bin konut satılmayı bekliyor. Yıllık 500 bin adet seviyesinde olan konut ihtiyacı, 2015 yılına kadar 800 bin adetin üzerine çıkabilir, hatta 1 milyona ulaşabilir.


Hürriyet Emlak: Kısa vadede neler beklenmeli?


Sabri Ateş: Ben, krizin boyutlarını görmeye başladığımızı düşünüyorum. Görebildiğimiz kısmı da bize 2009`da belirsizliğin kaybolacağını gösteriyor. Gayrimenkul piyasası, konut sektörü bu yıl sonuna kadar toparlanma yılı olmaya başlayacağı beklenmelidir.


Hürriyet Emlak: Türkiye`yi diğer ülkelerden, pazarlardan ayıran ne oldu? Biz daha az mı, çok mu etkilendik?


Sabri Ateş:Türkiye, konumu gereği bir transfer merkezi. Doğu-batı arasında ticaret ülkemiz üzerinden yapılıyor. Bu avantajımız sayesinde yabancı yatırım ilerleyen yıllarda artacaktır, bilhassa lojistik sektöründe gayrimenkul yatırımlarında artış olacak.


Hürriyet Emlak: Konut almayı düşünenler, elinde birikmişi olanlar bile düşen fiyatlara, pazarlık şansına rağmen piyasaların durumuna bakıp beklemeyi tercih ediyor. Fiyatların daha da düşeceği beklentisine karşılık siz ne düşünüyorsunuz?


Sabri Ateş: Krizde bir miktar gerileme olsa bile, inşaat malzemesi fiyatları bir seviyeye oturuyor. Hatta, inşaat malzemesi maliyetleri hala yüksek. Bunun yanında bir dönem aşırı artan arsa fiyatları da krizde çok fazla değer kaybetmedi. Bu yüzden konut ve gayrimenkul fiyatlarında bundan böyle çok ciddi düşüşler yaşanmayacağını söyleyebilirim.


Hürriyet Emlak: İnşaat maliyetlerinde, krizde düşüş olmadı mı?


Sabri Ateş: Krizde yeni konut yapımı yavaşladı, bu yüzden eldeki stoklar eritiliyor. Yeni konut yapılmayıp inşaat malzemeleri de bu nedenle ucuzlayabilir ve stoklar da eritilir. Konut üreticileri, durgunluk nedeniyle yaptıkları konutları daha düşük kâr marjlarıyla satışa sunmak durumunda kalıyor. Bu da; parası olan ve finansal imkanları olan tüketicileri harekete geçirecek. Çünkü uzun vade ve düşük faizlerle konut alabilme imkanları doğmaya başlıyor.


Hürriyet Emlak: İşte bu noktada; yani kredi bulma imkanları artarken, fiyatlar ucuzlarken emlak fiyatlarında daha fazla düşüş olmayacağını söyleyebilir misiniz?


Sabri Ateş: Konut fiyatlarının daha da düşeceğini beklerken, fiyatlar yeniden artmaya başlayabilir. Bekleyişi uzatmanın, alıcı için en uygun gayrimenkulu kaçırabilmeye neden olacağını unutmayalım. Alım niyetinde olanlara bir süredir `Bu fiyatlar alım için uygun` diyoruz. Emlakçı arkadaşlarımızın da bu yönde telkinlerini gözlemliyoruz.


Hürriyet Emlak: Krizde faizler önce çıktı, sonra düşmeye başladı ancak aynı oranda talebe yansımadı. Merkez Bankası faizleri indirdikçe bu kredi faizlerine yansır mı?


Sabri Ateş: Emlak piyasalarındaki gelişmeler halkımızın dikkatini çekiyor. Son yıllarda gerçekten de gayrimenkul, konut ve emlak sektöründeki bu dalgalanmalar üreticiyi de tüketiciyi de bilinçlendirdi. Konut üreticileri hangi müşteri kitlesine hitap edeceğini öğrendi, krizde hangi gelir seviyesine yönelik konut üreteceğini biliyor artık. Bakın, ucuz konut projelerinde artış var. Satışa sunulan konutlar da kısa sürede satılıyor. Tüketici de ne istediğini bilir duruma geliyor.


Hürriyet Emlak: Krizin derinleşmeye başladığı günlerde bugün emlak alanların iki yıl sonra çok kârlı olacağını söylemiştiniz. Bu görüşünüzü biraz daha açar mısınız?


Sabri Ateş: Emlak fiyatları bugünlerde normalin altında seyrediyor. Bu günlerde alım yapanlar, en kötü ihtimalle piyasanın gerçek değerine kavuşması ile ciddi kârlar elde edebilecek. Hatta bugün iyi bir pazarlıkla çok iyi bir fiyata alım yapabileceğinizi, iki-üç yıl sonra da birkaç katına satabileceğinizi söylüyorum.


Hürriyet Emlak: Peki, krizde işleri bozulan, nakit sıkıntısı yaşayanlar zor durumda kaldıkları için satışa geçiyor. Bunun piyasalara etkisi nedir?


Sabri Ateş: Bizim genlerimizde olan bir alışkanlık var. Bizim insanımız, gayrimenkul yatırımını sever. Bizim insanımızın karakteristik özelliğidir bu. `İleride nakit sıkışıklığı yaşarım, finansal durumum bozulur` diye de gayrimenkul alır. Yaşadığımız durgunluk neticesinde, geçmişte bu düşüncelerle yatırım yapanlar ve kurumlar nakite dönmek için, finansal yapılarını güçlendirebilmek için harekete geçti. Ellerindeki atıl gayrimenkulleri uygun fiyatlarla satmaya geçtiler. Bunun da sektöre hareketlilik kazandıracağını düşünüyorum.


Hürriyet Emlak: Elinde nakit para olup da yatırım yapmak isteyenlere tavsiyeniz nedir?


Sabri Ateş: Biraz önce de açıklamaya çalıştım... Saydığım birçok neden, gayrimenkul yatırımının cazip olduğunun göstergesi. Gayrimenkul yatırımı, cazibesini devam ettiriyor. Durgunluğu harekete çevirecek, krizi daha kolay atlatmamızı sağlayacak yegane sektör gayrimenkul sektörü. Bu duruma göre, yönlenmek ve tüm etmenleri yönlendirmek, sektörü motive etmek gerekiyor. Bugün yapılacak en önemli yatırım, gayrimenkul yatırımıdır. İhtiyacınızı karşılayacak gayrimenkul bulunduğunda alın. İyi fiyat, iyi proje oluşturulduğunda konut projeleri halen satar durumda. Bu çerçevede biz de Firdevs Evleri projesini tüm ihtiyaç sahiplerine, yatırımcılara ve ileriye yönelik olarak güvence oluşturmak isteyenlere öneriyoruz.


Hürriyet Emlak: Firdevs Evleri projesi ile, sizin inşaat sektöründe de yer aldığınızı gördük. İnşaat sektöründe yeni olmadığınızı biliyoruz...


Sabri Ateş:İnşaat sektöründe aslında çok eskiden beri varım. Hatta, Firdevs Evleri`nde birlikte çalıştığımız sayın Şehmuz Aytekin ile yaklaşık 10-15 yıl önce birlikte yine inşaat yapmıştık. Sayın Aytekin, Beylikdüzü Gürpınar`da yaklaşık 4 bin konut yaptı, binlerce kişiyi ev sahibi yaptı. Onun öncülüğündeki kooperatif üyelerine yönelik ben de yaklaşık 100 konutluk bir blok yapmıştım. Bu kriz ortamında da, orta gelir seviyesine yönelik olarak konut açığını gördük, Kıraç bölgesinde aldığımız arazide konut projesi geliştirdik.


Hürriyet Emlak: Bize bu konutlardan biraz bahseder misiniz?


Sabri Ateş: Metrekaresi 895 liraya konut satıyoruz, emekli vali de, sanatçı da kooperatifimize üye oldu. Konutların yarıya yakınını sattık. Firdevs Evleri`nde brüt 60 metrekare 1+1`leri 53 bin 700 liradan, 75 metrekare 1+1`leri 67 bin 125 liradan, 95 metrekare 2+1`leri 85 bin 25 liradan satıyoruz. 3 oda 1 salon daireler ise 111 bin 875 ila 129 bin 775 lira arasında.


`Çok seçkin üyelerimiz var`


Hürriyet Emlak: Üyeleriniz, projeden konut alanlar mesleki dağılımı hakkında bilgi verir misiniz?


Ateş: İlk 2.5 ayda 200`ün üzerinde üye kaydettik. Bilge Çınar Konut Yapı Kooperatifleri Birliği`ne üye olanlar içinde bankacı, öğretmen, cumhuriyet savcısı, mühendis, emekli vali, emniyet müdürü, avukat, sanatçı gibi farklı kesimlerden insanlar var. Şimdi kooperatif zamanı... Geçmiş yıllarda kooperatifçilikle yaklaşık 5 bin kişinin ev sahibi olmasına öncülük etmiş sayın Şehmus Aytekin ile birlikte, 500`den fazla kişiyi daha ev sahibi yapacağız. Proje, E-5`e 500 metre mesafede. Orta gelir grubuna hitap ediyoruz. Bölgede 100 bin liranın üzerinde fiyata 1+1`ler satılıyor. Aynı kalitede konutları, neredeyse yarı fiyatına satma iddiasındayız.


Kaynak: Hürriyet Emlak Dergisi nisan sayısı.

Tapu kadastrocuların emlakçılıkta gözümü var ?

Değerli Meslektaşlarım,

Tapu işlemlerinin yerine getirilmesini sağlayacak, lisanslı tapu müşavirlik bürolarının oluşması için, Ankara'da tapu dairesi Başkanlığı'nın bünyesinde bir komisyon kurularak, "LİSANSLI TAPU MÜŞAVİRLİK BÜROLARI HAKKINDA KANUN TASARISI TASLAĞI" hazırlanmıştır. Tapu ve kadastro genel müdürlüğünde en az 3.yıl görev yapmış olan genel müdür, genel müdür yardımcısı, daire başkanı, iç denetçi, hukuk müşaviri, bölge müdürü, bölge müdür yardımcısı, tapu sicil müdürü ve şube müdürlerine sınav şartı aranmaksızın, tapu müşavirlik büroları kurma hakkı tanınacaktır.
Görüldüğü üzere devletin üst düzey memurları hiçte boş durmuyorlar. Kendileri gündeme geldiklerinde, kendilerine münhasır KIYAK tasarıyı hazırlayıp gündeme oturtabiliyorlar.
Ey gözünü sevdiğim devlet memurları.1956-1982 yılları arasında nur içinde yatsınlar, Duayenlerimiz büyük bir özveriyle ESBABI MUCİBE LAYİHASI (Emlak Komisyonculuğu ve Emlak Müşavirliği Kanun Tasarısını) hazırlamışlar ama maalesef hayata geçirmeye ömürleri yetmemiştir.
1983 yılında bayrağı teslim alarak aynı mücadeleyi bugüne kadar sürdürdüğümüz halde yani 53.yıldır maalesef meslek kanunumuzu hayata geçirtemedik.
Emlakçılık mesleği dünya'da itibar ve güven mesleği olarak bilinmektedir. Türkiye'de ise durum tamamen tersidir. Emlakçılık; boş adam, ikinci iş, emekli işi olarak görünmektedir. Emlakçılığın en önemli sorunu güven meselesidir. Mesleği disipline edemediğimiz için müşterilerin nezdinde yetersiz emlakçıların veremediği hizmetlerden dolayı güven problemi doğmaktadır. İşte bu nedenlerden dolayı Emlak Komisyonculuğu ve Emlak Müşavirliği Kanun Tasarısının hayata geçirilmesi elzemdir.
Bizim kanunumuz daha henüz hayata geçmeden görüldüğü üzere kıyak emeklilik hazırlıkları yapılmakta, emlakçıya buradan da bir darbe vurulmaktadır.
Bizim hazırladığımız kanun tasarısı gelişmiş ülke emlakçılarının kanun tasarısından üstün bir şekilde hazırlanmıştır. Üzerinde çok uzun çalışmalar yapılarak mükemmel bir yasa taslağı haline getirilmiştir. 40 yıllık deneyim ve birikimimiz, yasa taslağına dercedilmiştir.
Yasa taslağımız bürokratik açıdan hiçbir prosedüre dahil edilmeden direkt Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde görüşülerek yasalaşmasını talep ediyoruz. Çünkü yasa belli bir zümrenin değil, herkesin yasası olmasını arzu ediyoruz.
Bunun dışındaki KIYAK yasa çalışmalarını da mesleğimize bir haksızlık, saygısızlık olarak görüp kınıyorum.

İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı

Sabri Ateş

Kat mülkiyeti için belediye çalışacak


Belediyeler ellerindeki iskân belgelerini tapu idaresine gönderecek, tapu idaresi iskânlı binaları kat mülkiyetine kendiliğinden geçirecek. 1000 liralık ceza ise uygulanmayacak

TBMM Genel Kurulu’nda, kat irtifakından kat mülkiyetine geçişin tapu ve kadastro müdürlükleri tarafından resen yapılmasını öngören tasarı kabul edildi. Kat mülkiyetine geçişte, zorunlu deprem sigorta poliçesi dahil başka bir belge istenmeyecek.
Kat Mülkiyeti Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’a göre, kat irtifakı, kat irtifakına sahip ortak maliklerin talebine bağlı olmaksızın, yapı kullanma izin belgesine dayalı olarak kanundaki şartlar uyarınca tapu ve kadastro müdürlükleri tarafından kat mülkiyetine çevrilecek.

Kendiliğinden geçiş
Vatandaşa yüklenen mali külfetin ve bürokrasinin azaltılması amacıyla, kat mülkiyetinin kurulmasında istenen belgelerde değişikliğe gidilecek. Kanunun getirdiği yeni düzenlemeler şöyle:
- Yapı tamamlandıktan sonra, belediye ya da Bayındırlık İl Müdürlüğü’nden alınan yapı kullanma izin belgesi, 60 gün içinde ilgili tapu dairesine gönderildiğinde, kat mülkiyeti kendiliğinden (resen) yapılacak.
- 2007 yılında çıkarılan kanuna göre, 2009 yılı kasım ayı sonuna kadar kat mülkiyetine geçmeyenlere 1000 lira idari para cezası verileceği hükmü bu yasayla kaldırıldı. Kat mülkiyetine geçmeyenler hiçbir ceza ödemeyecek.
- Kanunun yürürlüğe girmesinden önce, kat irtifakı kurulmuş ve üzerindeki yapılar tamamlanıp yapı kullanma izin belgesi alınmış yapılarda, kat irtifakına sahip ortak maliklerden birinin başvurusu veya yapı kullanma izin belgesinin belediye ya da bayındırlık il müdürlükleri tarafından, tapu idaresine gönderilmesi üzerine kat mülkiyetine kendiliğinden geçilecek.
- Kat mülkiyetine geçiş işlemlerinde zorunlu deprem sigorta poliçesi dahil başkaca herhangi bir belge istenmeyecek.

Yönetim planı değişecek
- Bu kanun yürürlüğe girmeden önce kurulan toplu yapılara ait yönetim planlarının, bu kanun hükümlerine uyarlanması için yapılacak ilk değişiklik için mevcut kat malikleri kurulunun salt çoğunluğu yeterli olacak.
- Mevcut toplu yapı yönetimleri, yönetim planı değişip buna göre yönetici seçilene kadar geçici yönetim olarak göre-vini sürdürecek.
- Toplu yapı yöneticisi seçimi, yönetim planının değişimini takip eden 3 ayın içinde yapılacak.



Kat irtifakına sıkı düzen
- Her bağımsız bölümün arsa payı, kat, daire, iş bürosu gibi nevini gösteren ve ana gayrimenkulün maliki veya bütün paydaşları tarafından imzalanmış noter tasdikli liste talep edilmeyecek.
- Ana gayrimenkulün, kat, daire, iş bürosu gibi nevi ile bunların birden başlayıp sırayla giden numaralarına ilişkin bilgileri, mimari proje ile yapı kullanma izin belgesinde yer alacak.
- Henüz yapı yapılmamış veya yapısı tamamlanmamış bir arsa üzerinde kat irtifakının kurulmasında birden çok yapılarda yerleşimleri gösteren vaziyet planı istenmeyecek.
- Bir arsa üzerinde kat irtifakının kurulması ve tapu siciline tescil edilmesi için, o arsanın malikinin veya bütün paydaşlarının düzenlenen projeyi ve yönetim planını tapu idaresine vermeleri gerekecek. Kat mülkiyetine geçişte ayrıca yönetim planı istenmeyecek.

Tapuda 'kat mülkiyeti' mecburiyeti kalkıyor


Tapuda 'kat mülkiyeti' mecburiyeti kalkıyor


Ev sahiplerinin korkulu rüyası olan kat irtifakını kat mülkiyetine çevirme zorunluluğu kalkıyor. Zaman'ın gündeme getirdiği kat mülkiyetine geçişte zorunlu kılınan yapı kullanım belgesi (iskân) için vatandaştan 20'ye yakın belge isteniyordu. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından hazırlanan ve Meclis'e sevk edilen yeni yasa tasarısına göre ev sahiplerinin uykusunu kaçıran düzenlemeden vazgeçildi.

Ayrıca 29 Kasım'a kadar kat mülkiyetine geçmeyenlere uygulanacak bin liralık para cezası da kaldırıldı. Buna karşılık yeni yapılacak binalarda ise kat mülkiyeti zorunlu kılınıyor. İşlemlerin resen yürütülmesiyle kırtasiyeciliğin ve bürokrasinin azaltılması, vatandaşların yükünün hafifletilmesi, tapu sicilinin ve planlarının güncel tutulması ile malî kayıpların önüne geçilmesi amaçlanıyor.
Bir binanın yapımı için esas oluşturan kat irtifakı, binanın üstüne kat yapma hakkını içeriyor. Kat mülkiyeti ise inşaatı tamamlanmış ve yapı kullanma izin belgesi alınmış binalar için tesis ediliyor. Kat irtifakını kat mülkiyetine çevirebilmek için iskân almak, kadastro müdürlüğünce cins tashihi değişiklik beyannamesi, Zorunlu Deprem Sigortası, Harçlar Kanunu'na göre vergi ilişiği olmadığına dair belge gibi birtakım şartları sağlamış olmak gerekiyor. Kat Mülkiyeti Kanunu'nda 2007 yılında yapılan değişiklikle kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce kat irtifakı kurulmuş ve yapı tamamlanıp yapı kullanma belgesi alınmış ana gayrimenkullerde, 2 yıl içinde kat mülkiyetine geçilmesi zorunluluğu getirilmişti. Gereğini yerine getirmeyen kat irtifak hakkı sahiplerine bin lira para cezası verilmesi de hükme bağlanmıştı.

Zaman Gazetesi'nin konut sahiplerinin sıkıntısını ısrarla gündeme getirmesi üzerine hükümet kanunda düzenlemeye gitti. Kat Mülkiyeti Kanunu'nda yeni yapılacak değişiklikle bu uygulamadan vazgeçiliyor. Yasa taslağının gerekçesinde, uygulamadan neden vazgeçilmek istendiği şu şekilde açıklandı: "Düzenlemeler, tapu sicilinin güncel tutulmasını sağlamak ve bir kısım mali kayıpların giderilmesi amacıyla yapılmış ise de kanunda belirtilen yükümlülükleri yapmak istemesine rağmen, tüm kat maliklerine ulaşamayan vatandaşlarımızın süresi içinde kat mülkiyetine geçememeleri nedeniyle idari para cezasına muhatap olma ihtimalinin varlığı ve bu durumun vatandaş arasında önemli ölçüde panik ve huzursuzluğa yol açması gibi nedenlerle idari para cezası uygulamasından vazgeçilmesi öngörülmektedir."

Kat Mülkiyeti Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yasa Taslağı, kat irtifakı tesis edilmiş yapılar için resen kat mülkiyetine geçilebilmesini düzenliyor. Taslağa göre, yetkili idarenin, kat irtifakı kurulmuş yapı tamamlandıktan sonra vereceği yapı kullanma izin belgesinin bir örneğini, 60 gün içinde ilgili kadastro müdürlüğüne göndermesi gerekecek. Taslakta, "yapı tamamlandıktan sonra kat irtifakının, cins değişikliği ve kat mülkiyetine çevrilmesi, kat irtifakının tesciline ait resmi senede ve yasada belirtilen belgelere dayalı, talebe bağlı olmaksızın resen yapılacağı veya yaptırılacağı" belirtildi. Mevcut yasada 2 yıl içinde kat mülkiyetine geçişi zorunlu kılan ve para cezası içeren geçici madde de şu şekilde değiştirildi: "Bu kanunun yürürlüğe girmesinden önce kat irtifakı kurulmuş ve üzerindeki yapılar tamamlanıp yapı kullanma belgesi alınmış yapılarda, kat irtifakına sahip ortak maliklerden birinin başvurusu veya ilgili idarenin tapu ve kadastro birimlerine göndermesi üzerine cins değişikliği ve kat mülkiyeti resen yapılır." EKONOMİ SERVİSİ

19 Haziran 2009 Cuma

Tapulardaki 'Kat Mülkiyeti' İfadesi Değişikliğine Vatandaşlardan Tepki

Getirilen Yeni Düzenleme Sebebiyle Tapularındaki "Kat İrtifakı" İfadesini "Kat Mülkiyeti" ile Değiştirmek İçin İzmir Tapu ve Kadastro İl Müdürlüğü'ne Giden Vatandaşlar, Uygulamayı Saçma Bulduklarını Söyledi.



Getirilen yeni düzenleme sebebiyle tapularındaki "kat irtifakı" ifadesini "kat mülkiyeti" ile değiştirmek için İzmir Tapu ve Kadastro İl Müdürlüğü'ne giden vatandaşlar, uygulamayı saçma bulduklarını söyledi.
Hatay semtinden gelen bir vatandaş, 1982'de aldığı dükkanın tapusunu değiştirmeye geldiğini belirterek, "Bunu çok saçma gördüm. Zaten tapum elimde. İkinci bir işleme ne gerek var?" dedi.

Güzelyalı'da oturan bir vatandaş ise önceki yıllara ait evrakları bulmakta zorlandıklarını kaydederek, "Eksik evrakları temin etmek için, Dokuz Eylül Vergi Dairesi'nden ilişki kesme belgesi istiyorlar. Belediyeler yardımcı olmalı. İşleme katılmayan kat komşum yüzden ceza yiyeceğim." şeklinde konuştu. Karşıyaka ilçesinden bazı vatandaşlar da verilen sürenin az olduğunu dile getirerek, "Komşularımız katılmadığı için biz mağdur oluyoruz. Süre kısa. Bilinçli vatandaşlar olarak vazifemizi yapmak istiyoruz ancak engelleniyoruz." ifadesini kullandı.

(CİHAN)

Kat Mülkiyeti Düzenlemesi Meclis'te Kabul Edildi

Kat Mülkiyeti Düzenlemesi Meclis'te Kabul Edildi


"Toplu Yapı" Uygulamasının Ortaya Çıkardığı Çok Yönlü Sorunların Çözümlenmesi, Yeni Yapıların Çağın Gereklerine Uygun ve Depreme Karşı Güçlendirilmiş Şekilde İnşa Edilmesini Öngören Kat Mülkiyeti Kanunu Tasarısı Meclis Genel Kurul'unda Muhalefet Partilerinin de Desteğiyle Kabul Edildi.



-"Toplu yapı" uygulamasının ortaya çıkardığı çok yönlü sorunların çözümlenmesi, yeni yapıların çağın gereklerine uygun ve depreme karşı güçlendirilmiş şekilde inşa edilmesini öngören Kat Mülkiyeti Kanunu tasarısı Meclis Genel Kurul'unda muhalefet partilerinin de desteğiyle kabul edildi.
-Genel Kurul'da Kamer Genç ile AKP'li milletvekilleri arasında "Allah korkusu" tartışması yaşandı.

Ankara (ANKA ) – "Toplu yapı" uygulamasının ortaya çıkardığı çok yönlü sorunların çözümlenmesi, yeni yapıların çağın gereklerine uygun ve depreme karşı güçlendirilmiş şekilde inşa edilmesini öngören Kat Mülkiyeti Kanunu tasarısı Meclis Genel Kurul'unda muhalefet partilerinin de desteğiyle kabul edildi.



CHP ve MHP tasarıya tam destek verirken, sadece bağımsız Tunceli Milletvekili Kamer Genç, zaman zaman engelleme girişimlerinde bulundu. Genç'in karar yeter sayısı istediği oylamalarda, AKP'lilerin az sayıda olmalarına rağmen, CHP ve MHP milletvekillerinin desteğiyle, Genç'in engellemesi başarılı olamadı.

-ALLAH KORKUSU-

Bu arada Genel Kurul'da Kamer Genç ile AKP'li milletvekilleri arasında "Allah korkusu" tartışması yaşandı. Genç, kürsüden AKP'ye yönelik eleştiriler sıralarken, AKP milletvekilleri, "Allah'tan kork" diye bağırdı. Genç, "Ben Allah'tan korkuyorum ama Allah'tan korkan insan kul hakkı yemez" dedi. Bu arada Genç'in dilinin sürçerek, "Allah'ın kanunu" demesi, milletvekillerinin gülüşmesine yol açtı.

-ALTI AYLIK GEÇİŞ SÜRECİ-

Genel Kurul'da tasarıya eklenen Geçici 3. Madde ile toplu yapılarda yeni düzenlemeler için geçiş süreci getirildi. Buna göre, toplu yapılara ait yönetim planları yasanın yürürlük tarihinden itibaren en geç altı içinde yasa hükümlerine uyarlanacak. Yönetim planında bu yönde değişiklik yapılması için mevcut kat malikleri kurulunun salt çoğunluğu yeterli olacak. Mevcut toplu yapı yönetimleri geçici yönetim olarak görevlerini sürdürecek. Üç ay içinde yeni yönetim seçimleri yapılacak.

-DEPREME KARŞI-

Kabul edilen tasarıya göre, muhtemel afetler ve özellikle depreme karşı yapının güçlendirilmesi için yapılacak harcamalar, ana gayrimenkulün genel giderlerine ilave edilecek. Bu gider ve avans payının tamamını ödemeyen kat maliki, ödemede geciktiği günler için aylık yüzde 5 gecikme tazminatı ödeyecek.

-ORTAK YERLER İÇİN ÇOĞUNLUK GEREKLİ-

Kat malikleri, yapı güvenliğiyle ilgili teknik inceleme ve çalışmalar sırasında, kendilerine ait bölümlere girilmesine izin verecek. Ana gayrimenkullerin ortak yerlerinde yapılacak değişikliklerde, bütün kat maliklerinin yazılı rızası olmadıkça değişiklik yapılamayacağına ilişkin düzenleme kaldırılıyor. Bunun yerine, kat maliklerinden biri, diğer kat maliklerinin "beşte dördünün" yazılı rızası olmadıkça, ana gayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat, onarım ve tesis, değişik renkte dış badana veya boya yaptıramayacak. Ancak ortak yer ve tesislerdeki bir bozukluğun ana yapıya veya bölümlere zarar verdiği ve acilen onarımının veya ana yapının güçlendirilmesinin zorunlu olduğunun mahkemece tespit edilmesi halinde, kat maliklerinin rızası aranmayacak.

-KİRİŞ VE KOLONLAR-

Kat maliki, kendi bağımsız bölümünde ana yapıya zarar verecek nitelikte onarım, tesis ve değişikliğe gidemeyecek.

Binalardaki, kiriş, kolon ve perde duvarlar gibi taşıyıcı sistemin parçaları, ana gayrimenkulün ortak yerleri sayılacak. Ana yapının tamamını etkileyen sonuçlar doğurabilecek yerlerde, kat malikleri bağımsız hareket edemeyecek.

-KAT MALİKİ HER ONARIMI YAPAMAYACAK-

Yapılan düzenlemeyle, kat maliki, kendi bağımsız bölümünde ana yapıya zarar verecek nitelikte onarım, tesis ve değişikliğe gidemeyecek.

Tavan, taban veya duvar ile bağımsız bölümlerin birbirine bağlantılı yerlerinde, bu bölüm maliklerinin ortak rızasıyla ana yapıya zarar vermeyecek şekilde değişiklik yapılabilecek.

Henüz yapı yapılmamış veya yapısı tamamlanmamış bir arsa üzerinde kat irtifakının kurulması ve tapu siciline tescil edilmesi için, o arsanın malikinin veya bütün paydaşlarının, buna ait istemle proje ve yönetim planı ile ana gayrimenkulün maliki veya bütün paydaşları tarafından imzalanmış noterden tasdikli listeyi, tapu idaresine vermesi gerekecek.

-PARA CEZASI-

Yapıları tamamlanmış olan kat irtifaklı binada, yapı kullanma izin belgesinin alındığı tarihten itibaren 1 yıl içinde kat mülkiyetine geçilmesi zorunlu olacak. Belirtilen süre içinde kat irtifak hakkı sahiplerinden birinin veya varsa yöneticinin yazılı uyarısına rağmen, kat mülkiyetinin kurulması için tapu idaresine verilmesi gereken belgelerden eksik olanları tamamlamaktan veya imzalanması gerekenleri imzalamaktan kaçınan kat irtifak hakkı sahipleri, her bağımsız bölüm için para cezası ödeyecek.

-DEVİR SÜRECİ-

Kat maliki hakkında, bağımsız bölümün mülkiyetinin "hükme en yakın tarihteki değeri" o kat malikine ödenerek, bu mülkiyetin diğer kat maliklerine arsa payları oranında devredilmesi için davanın açılması, aksi kararlaştırılmış olmadıkça diğer kat maliklerinin sayı ve arsa payı çoğunluğuyla karar vermesine bağlı olacak.

Bu karara rağmen kat maliklerinden bir kısmı bu davayı açmak istemezse, davayı öteki kat malikleri açacak ve hakim, hüküm vermeden önce, devir bedelinin ileride hak sahibine ödenmek üzere davacılara uygun bir süre verecek.

Devir bedelinin süresi içinde yatırıldığına ilişkin belge ibraz edildiğinde ve davanın kabulü halinde hakim, davalının bağımsız bölümünün mülkiyetinin, davayı açmış olan kat maliklerine arsa payları oranında devredilmesine ve devir bedelinin işlemiş faiziyle davalıya ödenmesine karar verecek.

Kat irtifakı sahiplerinden biri, kendine düşen borçları, noter aracılığıyla yapılan ihtara rağmen, İhtar tarihinden başlayarak 2 ay içinde yerine getirmezse, hakim, onun arsa payının ve kat irtifakının, dava tarihindeki değeri karşılığında, öteki paydaşlara arsa payları oranında devrine karar verebilecek.

-DAVA AÇMA ŞARTLARI-

Kat malikleri kurulu kararlarına aykırı oy kullanan veya toplantıya katılmayanlar, ana gayrimenkulün bulunduğu yerdeki sulh mahkemesine, kararın iptali için dava açabilecek.

Kat sahiplerinden birinin, kiracının veya başka bir sebebe dayanarak devamlı mülkiyetten faydalanan kişinin borç ve yükümlerini yerine getirmemesinden zarar gören kat maliki veya kat malikleri, sulh mahkemesine başvurarak, hakimin müdahalesini isteyebilecek.

Yöneticinin ad ve soyadı ile iş ve ev adresi, ana gayrimenkulün kapısı yanına veya girişte görülecek bir yere asılacak. Bu yapılmazsa, yönetici veya yönetim kurulu üyelerinin her biri, ilgilinin başvurması üzerine, mahkemece para cezasına çarptırılabilecek.

-TOPLU YAPILAR-

Tasarıyla toplu yapılara ilişkin özel hükümlerde, toplu yapı kapsamındaki imar parsellerinin bitişik veya komşu olmaları gerekecek. Bu parseller arasında kalan ve imar planına göre yol, meydan, yeşil alan, park, otopark gibi kamuya ayrılan yerler için bu şart aranmayacak.

Toplu yapı kapsamındaki her imar parseli, kat irtifakının veya kat mülkiyetinin tesisinde ayrı ayrı dikkate alınacak.

Ancak toplu yapı birden fazla imar parselini içeriyorsa, münferit parseller üzerinde toplu yapı hükümlerine tabi olacak şekilde kat mülkiyeti ilişkisi kurulamayacak. Yapılar tamamlandıkça, tamamlanan yapılara ilişkin kat irtifakları, kat mülkiyetine çevrilebilecek.

-ORTAK YERLER-

Park yeri, okul gibi toplu yapı kapsamında olup, bütünüyle bu kapsamdaki bağımsız bölümlerin ortak kullanma ve faydalanmasına tahsis edilmiş parsellerin malik hanesine; tahsis edildikleri toplu yapı kapsamındaki diğer parsellerin ada, parsel, blok ve bağımsız bölüm numaraları gösterilerek tapu siciline kaydedilecek ve bu suretle tahsis edildikleri parsellerde bulunan bağımsız bölümlerin ortak yeri olacak.

Toplu yapılarda; yapıların konumları, ortak nitelikteki yerler ve tesisler, bunların kullanılış amaç ve şekilleri, toplu yapı kapsamındaki parsel veya parsellerin tamamını kapsayacak şekilde, bir bütün olarak ilgili makamlarca onaylanmış imar planı hükümlerine uygun olarak hazırlanmış vaziyet planında ve projelerde belirtilecek.

Kamuya ayrılan yerlerin düzenlenmesi, işletilmesi ve bakımı, bu konuda yetkili kamu kurumu ile mutabakat sağlanması halinde, kamunun kullanımını kısıtlamamak şartıyla toplu yapı yönetimince üstlenilebilecek.

-YÖNETİM VE GİDERLER-

Toplu yapılarda bir tek yönetim planı düzenlenecek, bu plan bütün kat maliklerini bağlayacak. Yönetim planının değiştirilebilmesi için, toplu yapı temsilciler kurulu üyelerinin temsil ettikleri bağımsız bölümlerin tamsayısının 5'te 4'ünün oyu gerekecek.

Toplu yapılarda yönetim seçimlerinin en geç iki yılda bir yapılması hükmü getirildi. Buna göre, toplu yapılarda kurullar iki yılda bir defadan az olmamak üzere yönetim planında belirtilen zamanlarda, böyle bir zaman belirtilmemişse ikinci yılın ilk ayı içinde toplanacak.

Toplu yapı kapsamındaki ortak yer ve tesislere ilişkin ortak giderler, o yapılardaki kat malikleri tarafından; bütün bağımsız bölümlerin ortak kullanım ve yararlanmasına tahsis edilmiş tesis ve yerlere ilişkin ortak giderler ise bütün kat malikleri tarafından karşılanacak.

Kat malikleri, toplu yapı kapsamındaki ortak yapı, yer ve tesisler üzerindeki kullanma hakkından vazgeçerek, bunların başka bir parselde veya kamuya ait alanlarda bulunduğunu, bağımsız bölümlerin kendilerinin durumu dolayısıyla bunlardan faydalanmaya ihtiyaç bulunmadığını ileri sürerek, toplu yapı ortak gider payını ve toplanacak avansı ödemekten kaçınamayacaklar.

Kanundan önce kat irtifakı kurulmuş ve yapılar tamamlanıp yapı kullanma belgesi alınmış ana gayrimenkullerde, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç 2 yıl içinde kat mülkiyetine geçilmesi zorunlu olacak.

Belirtilen süre içinde, kat mülkiyetinin kurulması için gereğini yerine getirmeyen kat irtifak hakkı sahipleri, para cezası ödeyecek. (ANKA)

(AYL/GB)

17 Haziran 2009 Çarşamba

4342 SAYILI MERA KANUNU

4342 SAYILI MERA KANUNU
TAHSİS AMACI DEĞİŞİKLİĞİ İLE İLGİLİ YÖNETMELİK DEĞİŞİKLİĞİ TASLAĞI


TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANLIĞI
TARIMSAL ÜRETİM VE GELİŞTİRME GENEL MÜDÜRLÜĞÜ



İçindekiler
GEREKÇE
TAHSİS AMACININ DEĞİŞTİRİLMESİ
Müracaat, inceleme raporu, komisyon kararı ve onay işlemleri ile kurumlar arası bilgi alışverişinin şekli
İnceleme raporunun hazırlanması
Komisyon kararının alınması
Valilik kararının alınması
İzin ve tahsis amacı değişikliğinin kesinleşmesi
Komisyon ve valinin olumlu karar veremeyeceği hususlar
Tahsis amacı değişikliğinde istenecek bilgi ve belgeler
Belgelerin teslim edilme süresi
İzin veya tahsis amacı değişikliği sonrası yapılacak işlemler
Yatırımcının sorumlulukları
Sorumluluğunu yerine getirmeyen yatırımcıyla ilgili hususlar
Durumu ve sınıfı çok iyi veya iyi olan mera, yaylak ve kışlaklarda tahsis amacı değişikliği yapılabilecek yatırım konuları
Geçici 3üncü maddenin uygulanabilmesi için gerekli şartlar
Tahsis amacı değişikliği işlemlerine başlanmama nedenleri
Alternatif alan bulunması
Geri dönüşüm sözleşmesi imzalanması
Teminat ile ilgili yapılacak işlemler
İzin verilen veya tahsis amacı değiştirilen yerlerde yapılaşma
Ot bedelinin hesaplanması
Ot bedeli alınmayacak olan yatırım konuları
Kamulaştırma veya değiştirme işlemlerinde muafiyet
Gerekçeli raporun hazırlanması
İzin ve tahsis amacı değişikliğine ait verilerin kayıt ve muhafazası
İzin veya tahsis amacı değişikliği süresinin sona ermesi
İzin verilen veya tahsis amacı değiştirilen yerin devredilmesi
Özel hükümler






GEREKÇE

Daha önce çeşitli kanunlarla tahsis edilmiş veya kadimden beri kullanılmakta olan mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların tesbit, tahdit ve köy veya belediye tüzel kişilikleri adına tahsislerinin yapılması, belirlenecek kurallara uygun bir şekilde kullandırılması, bakım ve ıslahının yapılarak verimliliklerinin arttırılması ve sürdürülmesi, kullanımlarının sürekli olarak denetlenmesi, korunması ve gerektiğinde kullanım amacının değiştirilmesi, 4342 sayılı Mera Kanunu kapsamında yapılmaktadır. Bu
Kanun’un uygulama usul ve esasları da Mera Yönetmeliği kapsamında yürütülmektedir.

Aşağıdaki nedenlerle Mera Yönetmeliği’nde değişiklik yapılması gerekmektedir:

1) 4342 Sayılı Mera Kanunu’nun 14üncü maddesine 26/03/2008 tarih ve 5751 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile Mera Kanununda
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’la (ğ) ve (h) bendinin eklenmesi ve bu bendlerde 09/07/2008 gün ve 5784 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 23 ve 26ncı maddesiyle değişiklik yapılması.

2) Kanun’daki Geçici 3üncü maddeye 5685 sayılı Kanun ile “yaylak ve kışlak” sözünün eklenmesi.

3) Yönetmeliğin 8inci maddesinin (a) bendinin altıncı alt bendinde mükerrer açıklamanın olması ve farklı tahsis amacı değişikliği konularının aynı bend içinde yer alması.

4) Tahsis amacı değişikliği ile ilgili birçok konuda yeterli düzenleyici hükmün olmaması.

Değişikliğin açık gerekçeleri aşağıda izah edilmiştir:
1) 5784 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 23üncü maddesinin 2nci fıkrasıyla “Bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen amaçlarda kullanılacak olan taşınmazların 25/2/1998 tarihli ve 4342 sayılı Mera Kanunu kapsamında bulunan mera, yaylak, kışlak ile kamuya ait otlak ve çayır olması halinde, 4342 sayılı Mera Kanunu hükümleri uyarınca bu taşınmazlar, tahsis amacı değiştirilerek Hazine adına tescil edilir. Bu taşınmazlara ilişkin olarak, Maliye Bakanlığı tarafından bedeli karşılığında kiralama yapılır veya irtifak hakkı tesis edilir.” şeklinde, 26. maddesinin 2nci fıkrasıyla “ğ) Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun talebi üzerine, 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu, 4646 sayılı Doğal Gaz Piyasası Kanunu ve 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu hükümlerine göre, petrol iletim faaliyetleri ile elektrik ve doğal gaz piyasası faaliyetleri için gerekli bulunan" ve "Bu madde kapsamında başvuruda bulunan kamu kurumları ile işletmeciler, faaliyetlerini çevreye ve kalan mera alanlarına zarar vermeyecek şekilde yürütmek ve kendilerine tahsis edilen yerleri tahsis süresi bitiminde eski vasfına getirmekle yükümlüdürler. Bu yerler, tahsis süresi bitiminde özel sicile kaydedilir." şeklinde düzenlemede bulunulmuştur.

2) 03/06/2007 tarih ve 5685 sayılı Kanun’la “ MADDE 1 – 25/2/1998 tarihli ve 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3 üncü maddesinde yer alan "mera" ibarelerinden sonra gelmek üzere ", yaylak ve kışlak" ibareleri eklenmiş, ikinci fıkrada yer alan "doğrudan" ibaresi madde metninden çıkarılmış ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenerek,
"Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar, Bakanlığın görüşü alınarak Maliye Bakanlığınca belirlenir." Şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Geçici 3üncü maddenin uygulamasını belirlemek üzere daha önce Yönetmeliğe Geçici madde 1 eklenmiş ve iki yıllık bir zaman tanınmıştı. Bu değişikliğe istinaden yönetmelikteki ilgili geçici maddenin yeniden düzenlenmesi gerekmektedir.

3)Yönetmeliğin 8inci maddesinin (a) bendinin altıncı alt bendi;
“6) Doğal afet bölgelerinde yerleşim yeri için ihtiyaç duyulan yerlerin tahsis amacı değişikliği talebinde istenecek bilgi ve belgeler;
Söz konusu yerin afet bölgesi ilan edildiğine ve Doğal Afet Sigortaları kapsamında olduğuna dair belge, vaziyet planı ve Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler.
Komisyon, gerektiğinde 3083 sayılı Sulama Alanlarında Arazi Düzenlemesine Dair Tarım Reformu Kanununun uygulanması amacıyla, uygulama alanının Reform Bölgesi ilan edildiğine dair Bakanlar Kurulu Kararı, 1/5000 ölçekli harita, toplulaştırma yapılacak alanların eski ve yeni durumlarını gösterir paftalar ve Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler ile birlikte Bakanlıktan talep edebilir. Bakanlıkça uygun görülen talepler uygulanmak üzere valiliğe gönderilir.
Komisyonca talep edilen veya İlgili Kurumunca uygulamaya konulacak Toplulaştırma Projelerinin uygulanması amacıyla, Bakanlar Kurulu Kararı, 1/5000 ölçekli harita, toplulaştırma yapılacak alanların eski ve yeni durumlarını gösterir paftalar ve Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler ile birlikte Bakanlıktan talep edebilir. Bakanlıkça uygun görülen talepler uygulanmak üzere valiliğe gönderilir.” Şeklinde olup üçüncü paragrafı ile dördüncü paragrafı aynı amacı ifade eden mükerrer açıklamalardır.
Bu konuda da gereken düzenleme yapılmıştır.

4) Tahsis amacı değişikliği ile ilgili birçok konuda yeterli düzenleyici hükmün olmadığı ya da yetersiz olduğu ve birçok ilde il mera komisyonlarının ve teknik ekiplerin farklı uygulama içinde oldukları ve bunun da hukukî birçok soruna neden olabildiği, var olan hükümlerin gereksiz tekrarlar taşıdığı ve bunun da hükümlerde dağınıklığa neden olduğu tesbit edilmiştir. Bu nedenle, Yönetmeliğin 14üncü maddesinde bir bütün halinde ve daha önce bulunmayan veya bulunup da yetersiz olan hükümlerle ilgili düzenleme yapılması gerekmektedir.

Bu nedenlerle, yeni tahsis edilen konulardaki ve mevcut uygulamada yapılan değişikliklerdeki uygulamayı belirlemek üzere, mevcut yönetmelikte değişiklik yapılmıştır.

TAHSİS AMACININ DEĞİŞTİRİLMESİ
Madde 8 - (Değişik madde: 12/04/2005-25784 S.R.G. Yön/2.mad) *1*
Zaruri olan hâllerde, Mera Kanunu’na tâbi alanın tamamının veya bir kısmının tahsis amacı; ilgili müdürlüğün veya yetki verilen kurumun Bakanlık il müdürlüğüne talebine istinaden valilikçe değiştirilebilir.

Tahsis amacı değiştirilen Kamu meralarının tescilleri, Hazine adına; vakıf meralarının tescilleri ise, vakıf adına yaptırılır.
Müracaat, inceleme raporu, komisyon kararı ve onay işlemleri ile kurumlar arası bilgi alışverişinin şekli
Tahsis amacı değişikliği başvuruları, teknik ekip inceleme raporunun komisyona arzı, komisyon kararının valiliğe arzı, valilik kararı, defterdarlık ve diğer kurumlarla iletişim, Bakanlık kararı, dönem raporu vb. bilgi ve belge alışverişleri, elektronik olarak veya istenen belgelerin asılları eklenerek yapılır. Tahsis amacı değişikliği başvurularında belgelerin onaylı suretleriyle de başvurulabilir.

Teknik ekip ve komisyon, mevzuatta açıkça belirtilen bilgi ve belgelerden başka, işin gereği olan ek bilgi ve belge isteyebilir.
İnceleme raporunun hazırlanması
Komisyonun görevlendirmesi üzerine, teknik ekip inceleme raporu düzenler. Teknik ekip, talebi, talep edilen tahsis amacı değişikliği konusuna göre inceler. Rapor olumlu ise, yirmi yıllık ot gelirinin de hesaplandığı ek rapor ve ek bilgi ve belge istemiş ise, bu bilgi ve belgeleri de inceleme raporuna ekler.

İnceleme raporu; çiftçi hane sayısı, çiftçi görüşü, bölgedeki hayvan sayısı ve cinsi, köyün toplam merası, talep edilen alanın vasfı, topografyası, toprak yapısı, vejetasyonun yapısı, otlatma kapasitesi, kaba yem kaynakları ve üretim miktarı, kaba yem açığı, kaba yemin ihtiyacı karşılama oranı, tahsis amacının değiştirilmesi halinde kaba yem ihtiyacının nasıl karşılanacağı, yatırım için başka uygun alan olup olmadığı, yapılacak yatırımın mera bütünlüğünü bozup bozmadığı, teknik ekibin kesin görüşü gibi bilgileri içerir.

Teknik ekip kararları, raporlara kaydedilir ve üyelerin tamamı tarafından imzalanır. Muhalif karar veren üye, karar gerekçesini karara ekler.
Komisyon kararının alınması
Tahsis amacı değişikliği talebi, Kanun’da ve diğer mevzuatta belirtilen tahsis amacı değişikliği yapılabilecek konuyu ihtiva ettiği takdirde, komisyon, teknik ekibi görevlendirir. Aksi takdirde, doğrudan red kararı alarak valinin onayı ile talebi reddeder.

Komisyon, teknik ekip raporunun ve gerekçeli rapor gereken hâllerde gerekçeli raporun olumlu olması hâlinde, defterdarlıktan da görüş sorar. Aksi takdirde, red kararı alarak valinin onayı ile talebi reddeder.

Defterdarlığa görüş sorulan taleplerde, defterdarlığın muhalif görüşü varsa, gerekçesini belirtmesi gerekir. Gerekçenin, tahsis amacı değişikliği konusundan daha gerekli ve önemli olması hâlinde, komisyon bu görüşe uyup red kararı alarak valinin onayı ile talebi reddeder.

Komisyon kararları, karar defterine kaydedilir ve üyelerin tamamı tarafından imzalanır. Muhalif karar veren üye, karar gerekçesini karara ekler.

3083 sayılı Kanun kapsamında arazi toplulaştırma uygulaması kapsamındaki komisyon kararı, ilgili bilgi ve belgelerin Bakanlığa gönderilmesi ve Bakanlığın uygun görmesinden sonra alınır.

Valilik kararının alınması

Vali; teknik ekip raporu, varsa gerekçeli rapor ve defterdarlık görüşü ile Bakanlık görüşünü, bütün bilgi ve belgeler ile komisyon kararını inceler. Olumlu bulunan talebi, kabul veya reddeder. Olumsuz bulunan talebi ise, reddeder.

İzin ve tahsis amacı değişikliğinin kesinleşmesi

Maden, doğalgaz ve petrol arama faaliyetlerinde, tahsis amacı değişikliği işlemleri sonucu talebin uygun görülmesi hâlinde, tahsis amacı değişikliği yapılmaksızın valilikçe izin vermek ve tapuya şerh düşmek suretiyle yapılır. Söz konusu yerin koordinat değerleri belli bir haritası kayıda eklenir.

Arama sahasında işletmeye geçilmek istenmesi hâlinde, tahsis amacı değişikliği işlemleri yapılmadan, gereken ek bilgi ve belgeler tamamlanarak tahsis amacı değişikliği yapılır.

Yer altından giden kanalizasyon, doğalgaz, kapalı sulama sistemi, petrol ve elektrik hattı gibi hatlar; elektrik direği, trafo ve verici için gerekli yerler, ifrazı yapılmadan tapuda şerh düşülür ve söz konusu yerin koordinat değerleri belli bir haritası kayıda eklenir.

Geri dönüşümü olmayan, köy yerleşim yeri ve imar uygulamasına dayalı yerler, ifraz yapılarak tescil edilir.

Tahsis amacı değişikliği, tescil ile kesinleşir. Tahsis amacı değişikliği ile ilgili onay, red, tescil, iptal ve sona erme ile mera özel siciline kayıt kararları, tahsis amacı değişikliği talep eden müdürlüğe bildirilir.

Süresi biten veya tahsis amacı değişikliği iptal edilen yerler, özel sicile kaydedilir. Tahsis veya izin nedeniyle var olan şerhler, kaldırılır.

Komisyon ve valinin olumlu karar veremeyeceği hususlar

Komisyon ve valinin olumlu karar veremeyeceği hususlar şunlardır:
a) Teknik ekip raporunun olumsuz olması.
b) Gerekçeli raporun olumsuz olması.
c) Defterdarlık görüşünün tahsis amacı değişikliği konusundan daha önemli bir nedenle olumsuz olması.
c) ÇED raporunun olumsuz olması.
ç) Çiftçilerin en az ½’sinin olumsuz görüş bildirmesi ve bu olumsuz görüşün nedeninin yatırımın sosyal ve ekonomik sorunlara neden olacağının açıkça tesbit edilmesi.
d) Alternatif alanın bulunması.
e) Tahsis nedeniyle oluşan kaba yem açığının kapatılamayacak olması.

Birçok yerleşim alanını ilgilendiren bölge veya ülke çapındaki yatırımlarda, çiftçinin olumsuz görüşü dikkate alınmaz.

Tahsis amacı değişikliğinde istenecek bilgi ve belgeler
Tahsis amacı değişikliği talebinin değerlendirmeye alınabilmesi için, aşağıdaki bilgi ve belgelerin süresi içinde komisyona teslim edilmesi gerekir.

1) Maden ve petrol arama amacıyla talep edilecek alanlar için:
A) Arama faaliyeti için:
a) Arama ruhsatının onaylı örneği.
b) 1/5000 yoksa 1/25000 ölçekli harita.
c) Vaziyet planı.

B) İşletme faaliyeti için:
a) Onaylı işletme projesi.
b) İşletme ruhsatı.
c) 1/1000 veya 1/2000 ölçekli imalat haritası.
ç) Rezerv durumu.
d) Vaziyet planı.
e) Fizibilite raporu.

İzin veya tahsis amacı değişikliğinin uygun görülmesi halinde, yatırımcının aşağıdaki işlemleri yapması gerekir:
a) Ot bedeli ve teminatı yatırmak.
b) Sözleşme imzalamak.
c) ÇED raporunu vermek.


2) Turizm yatırımları için:
a) Turizm alanı olarak ilan edildiğine dair bilgi ve belgeler.
b) 1/5000 veya 1/25000 ölçekli harita.

Talebin valilikçe uygun görülmesi halinde, aşağıdaki bilgi ve belgelerin teslim edilmesi ve işlemlerin yapılması gerekmektedir:
a) Ot geliri ve teminatı yatırmak..
b) Sözleşme imzalamak.
c) ÇED raporunu vermek.
ç) Onaylı projeyi sunmak.
d) Fizibilite raporunu sunmak.
e) 1/5000 ölçekli haritayı sunmak.
f) Vaziyet planını sunmak.

3) Kamu yatırımları için:
a) Kamu yatırımı olduğunu belirten belgeler.
b) Proje.
c) Fizibilite raporu (Gerekirse).
ç) Finansman kaynağı.
d) ÇED raporu (Gerekirse).
e) Kadastro tekniğine uygun Harita.
f) Vaziyet planı.

4) Köy yerleşim yeri ile uygulama imar planı veya uygulama planlarına ilave imar planlarının hazırlanması, toprak muhafazası, gen kaynaklarının korunması, millî park ve muhafaza ormanı kurulması, doğal, tarihî ve kültürel varlıkların korunması, sel kontrolü, akarsular ve kaynakların düzenlenmesi için:

A) Köy yerleşim yeri yapılması için:
a) Köy yerleşim planı ve gerekçeli kararı.
b) Valilik oluru.

B) Uygulama imar planı veya uygulama planlarına ilave imar plânlarının hazırlanması için:
a) 3194 sayılı İmar Kanunu’na göre hazırlanmış olan uygulama imar planı.
b) Söz konusu yer için işaretli kadastro tekniğine uygun harita.
c) Belediye meclis kararı.
ç) Askı ilan tutanakları.
d) İtiraz olmadığına dair tutanak.
e) İlave imar planı ise mevcut planla bağlantısını gösterir pafta.

C) Toprak muhafazası için:
a) Gerekçeli rapor.
b) Kadastro tekniğine uygun harita.
c) Vaziyet planı.

Ç) Gen kaynaklarının korunması için:
a) Gerekçeli rapor.

D) Millî park kurulması için:
a) Söz konusu yerin millî park ilân edildiğine dair belgeler.

E) Muhafaza ormanı kurulması için:
a) Bakanlar Kurulu Kararı.
b) Muhafaza Ormanlarının Ayrılması ve İdaresi Hakkında Yönetmelik uyarınca gerekli belgeler.
c) Kadastro tekniğine uygun harita.
ç) Vaziyet planı.
F) Doğal, tarihi ve kültürel varlıkların korunması için:
a) Gerekçeli rapor.
b) Söz konusu alanın sit alanı ilân edildiğine dair belgeler.
c) Vaziyet planı.
ç) Kadastro tekniğine uygun harita.

G) Sel kontrolü, akarsular ve kaynakların düzenlenmesi için:
a) Rapor ve proje.
b) Kadastro tekniğine uygun harita.
c) Vaziyet planı.
ç) Finansman kaynağı.

5) 442 sayılı Köy Kanunu’nun 13 ve 14 üncü maddeleri kapsamında yapılacak yatırımlar için:
a) Köy ihtiyar heyeti kararı.
b) Mülkî idare amiri onayı.
c) Finansman kaynağı.
ç) Kadastro tekniğine uygun harita.
d) Vaziyet planı.

6) Ülke güvenliği ve olağanüstü hal kapsamında yapılan yatırımlar için:
a) Söz konusu yerde ülke güvenliği nedeniyle olağanüstü hal ilan edildiğine dair belgeler.
b) Yatırımın ülke güvenliği gereği olduğuna dair bilgi ve belgeler.

7) Doğal afet nedeniyle yerleşim yeri temini kapsamında yapılacak yatırımlar:
a) Afet bölgesi ilan edildiğine ve doğal afet sigortaları kapsamında olduğuna dair belge.
b) Vaziyet planı.

8) Jeotermal kaynaklı teknolojik sera yapımı kapsamında yapılacak yatırımlar için:
a) Kaynak kullanma/işletme ruhsatı.
b) Gerekçeli rapor.
c) 1/5000 ölçekli harita.
ç) Vaziyet planı..
d) ÇED raporu.
e) Koruma alanları etüt raporu.
f) Fizibilite raporu.
g) Kullanım sonrası uzaklaştırma tekniği ve güzergâh gerekçesi.

9) Petrol iletimi ile elektrik ve doğalgaz piyasası faaliyeti kapsamında yapılacak yatırımlar için:
a) Proje.
b) Gerekçeli rapor.
c) Lisans.
ç) 1/5000 ölçekli harita.
d) Vaziyet planı.
e) Fizibilite raporu.
f) ÇED raporu (Gerekirse).


10) 3083 sayılı Kanun kapsamında arazi toplulaştırma uygulaması için:
a) Bakanlar Kurulu Kararı.
b) 1/5000 ölçekli harita.
c) Toplulaştırma yapılacak alanların eski ve yeni durumunu gösteren paftalar.

11) Komisyon tarafından yapılacak mera toplulaştırma uygulamaları için:
a) Harita.
b) Vaziyet planı.
c) Komisyonu kararı.

Belgelerin teslim edilme süresi

Mevzuatta belirtilen ve ayrıca komisyon tarafından gerekli görülen bilgi ve belgeler aşağıda belirtilen süre içinde komisyona sunulmak zorundadır:

A) İzin veya tahsis onayı öncesi:
a) Teknik ekip harcırahı ve komisyonca belirtilen diğer masraflar, on beş gün içinde.
b) Eksik belgeler, üç ay içinde.

B) İzin veya tahsis onayı sonrası:
1) Yatırım konusuyla ilgili belgeler:
a) Kültür ve Turizm Bakanlığı yatırımlarında, iki yıl içinde.
b) İmar ve ilave uygulama imar planı yatırımlarında, ot bedelinin yatırılmasından sonra iki yıl içinde.
c) Diğer yatırımlarda, üç ay içinde.

2) Diğer belgeler:
a) Ot bedelinin yatırılması ve teslim edilmesi, altı ay içinde.
b) Teminatın yatırılması ve teslim edilmesi, altı ay içinde.
c) Sözleşme imzalanması, teminatın yatırılmasından sonra bir ay içinde.

İstenen belgelerin bu süreler içinde teslim edilmemesi halinde, izin veya tahsis amacı değişikliği işlemleri işlemden kaldırılır ve varsa yatırılmış olan ücretler gelir kaydedilir.
İzin veya tahsis amacı değişikliği sonrası yapılacak işlemler
İzin verme veya tahsis amacı değişikliği sonrası denetim ve teminat yenileme işlemleri takip edilir.

Denetimler altı ayda bir yapılır. Denetim sonucu, yatırımcının Kanun, yönetmelik ve diğer mevzuatta yerine getirmesi gereken sorumluluklarını yerine getirdiği tesbit edilirse, izin ve tahsis amacı değişikliği devam eder ve varsa teminat yenilenir. Aksi takdirde, izin veya tahsis amacı değişikliği iptal edilerek tahsis amacı değişikliği yapılan alan mera özel siciline kayıt ettirilir. Tahrip edilen alan, belirtilen usule göre eski haline getirilir ve getirilmesi sağlanır..
Yatırımcının sorumlulukları
Arama izni verilen yatırımcı, aşağıda belirtilen ve ilgili mevzuatları gereği olan sorumluluklarını yerine getirmekle yükümlüdür:

a) İzin verilmeden faaliyete başlamamak.
b) Arama izni ile üretim faaliyetinde bulunmamak.
c) Amaca uygun faaliyette bulunmak.
ç) Çevreye ve kalan meraya zarar vermemek.
d) Teminatı her yıl yenilemek.
e) Devretmek istediğinde, bilgi vermek ve izin almak.
f) İzin süresi bitiminde bir yıl içinde eski vasfına getirmek.

Tahsis amacı değişikliği yapılan yatırımcı, aşağıda belirtilen ve ilgili mevzuatları gereği olan sorumluluklarını yerine getirmekle yükümlüdür:

a) Tescil yapılmadan veya şerh düşülmeden faaliyete başlamamak.
b) Yatırımı iki yıl içinde yapmak.
c) Amaca uygun faaliyette bulunmak.
ç) Çevreye ve kalan meraya zarar vermemek.
d) Geri dönüşümlülerde teminatı her yıl yenilemek.
e) Devretmek istediğinde, bilgi vermek ve izin almak.
f) Tahsis süresi bitiminde eski vasfına getirmek.
ı) İşletme izni verilenlerde, 3 yıl içinde.
ıı) Geri dönüşümü olan Kamu yatırımında, 2 yıl içinde.
Sorumluluğunu yerine getirmeyen yatırımcıyla ilgili hususlar
Sorumluluğunu yerine getirmeyen yatırımcının, izin veya tahsis işlemleri ve verilen izin ve yapılan tahsis iptal edilir.

Yatırımcıların, izin veya tahsis süresi biten ya da izin veya tahsisi iptal edilen alan üzerinde bir faaliyette bulunması ve bu alanı eski vasıf ve kapasitesine getirmemesi halinde aşağıdaki işlem uygulanır:

a) Teminat kullanılarak ilgili alan eski haline getirilir.
b) Teminatın yetmemesi hâlinde, kalan masraf yatırımcıdan tahsil edilir.
c) İzin veya ruhsatın iptali halinde ayrıca, tahsis süresince ve eski vasıf ve kapasitesine getirmek için geçen sürede meydana gelen ot kaybının değeri, yatırımcıdan tazmin edilir.
Durumu ve sınıfı çok iyi veya iyi olan mera, yaylak ve kışlaklarda tahsis amacı değişikliği yapılabilecek yatırım konuları
Aşağıda belirtilen yatırım konularının ortaya çıkması hâlinde, durumu ve sınıfı çok iyi veya iyi olan mera, yaylak ve kışlaklarda tahsis amacı değişikliği yapılabilecektir:

a) Maden arama ve işletme.
b) Petrol arama ve işletme.
c) Ülke güvenliği ve olağanüstü hâl durumu.
ç) Doğal afet için yerleşim yeri ihtiyacı.
d) Petrol iletimi faaliyeti.
e) Elektrik ve doğalgaz piyasası faaliyeti.
f) Jeotermal kaynaklı teknolojik sera yapımı.

Geçici 3üncü maddenin uygulanabilmesi için gerekli şartlar

Geçici 3üncü maddenin uygulanabilmesi için, teknik ekibin gereken incelemeyi yerinde yapması ve ilgili alanın aşağıdaki şartları taşıması gerekir:

a) Belediye ve mücavir alanı içinde olması.
b) İmar planının 01 /01/2003’ten önce kesinleşmiş olması.
c) Yerleşim nedeniyle işgal edilmiş olması..
ç) Yerleşim nedeniyle teknik olarak kullanılamıyor olması.

Tahsis amacı değişikliği işlemlerine başlanmama nedenleri

Yatırımcının aşağıda belirtilen sorumluluklarını süresi içinde yerine getirmemesi halinde, tahsis amacı değişikliği işlemlerine başlanmaz:

a) Bilgi ve belgeleri tam olarak teslim etmemesi.
b) Teknik ekibin yol gideri ve gündeliğini ödememesi.
c) Komisyonca uygun görülen diğer giderleri ödememesi.

Alternatif alan bulunması

Kamulaştırmak veya satın almak suretiyle yatırımın yapılabileceği alternatif alanın olması hâlinde, tahsis amacı değişikliği talebi kabul edilmez.

Jeotermal kaynaklı teknolojik sera için tahsis amacı değişikliği talep edilmesi hâlinde; kaynaktan doğrusal olarak bir kilometre mesafe içinde Kamu veya özel mülk tarım arazisi olmaması halinde, paketleme ve soğuk hava deposu gibi tamamlayıcı tesisleri tahsis edilen alanın % 5’ini geçmemek şartıyla, bir gerçek veya tüzel kişi için en fazla elli dekar sera yapımı için tahsis amacı değişikliği yapılabilir. Bu amaçla yapılacak Bu nitelikte bir arazinin var olması hâlinde, jeotermal kaynağın seraya gidiş ve dönüş tesisi için tahsis amacı değişikliği yapılabilir.

Geri dönüşüm sözleşmesi imzalanması

Aşağıda belirtilen yatırım konularında geri dönüşüm sözleşmesi imzalanması gerekir:

a) Maden arama ve işletme.
b) Petrol arama ve işletme.
c) Geri dönüşümü olan Kamu yatırımları.
ç) Elektrik iletim faaliyeti.
d) Petrol ve doğalgaz piyasası faaliyeti.
e) Jeotermal kaynaklı teknolojik sera yapımı.

Sözleşme, Yönetmeliğin 7nci maddesinde belirtilen usul ve esaslara göre hazırlanır ve onaylanır.

Teminat ile ilgili yapılacak işlemler

Nakit teminat, defterdarlıkta açılan emanet hesabına yatırılır. Emanet hesabı belgesi ve teminat mektubu, komisyon denetimindeki bir kasada saklanır. Süresi biten teminat mektubu veya alınan teminat, her yıl yönetmelikte belirlenen usule göre yenilenir.

İzin verilen veya tahsis amacı değiştirilen yerlerde yapılaşma

İzin verilen veya tahsis amacı değiştirilen yerlerdeki yapılaşma ile ilgili husus aşağıdaki gibidir:

a) Arama ruhsatı kapsamındaki alanlarda, geçici ve kalıcı yapı yapılamaz.
b) İşletme ruhsatı olan veya geri dönüşümü olan kamu yatırımı kapsamındaki alanlarda, komisyonun uygun görüşü doğrultusunda valilik izniyle işin gereği olan geçici tesis yapılabilir.
c) Geri dönüşümü olmayan yatırımlar kapsamındaki alanlarda, kalıcı yapı yapılabilir.

Ot bedelinin hesaplanması

İstisna kapsamında olmayan yatırım konularından yirmi yıllık ot bedeli alınır. Bu bedel, aşağıdaki yöntem ve kriterlere göre hesaplanır:

1) Ot verimi tesbitinde uygulanacak ölçme yöntemleri şunlardır:
a) Ölçme yöntemi.
b) İlde ıslah edilen aynı vasıftaki meranın ot verimini kullanma.
c) Islah edilmiş merada yağış kuşağına bağlı ot verimini kullanma.

2) Ot miktarının tesbitinde kullanılacak kriterlerden biri kullanılır:
a) Yıllık ot verimi.
b) Yararlanılabilir ot veriminin iki katı.

Ot verimi tesbiti, Yönetmeliğin 6/d bendinde belirtilen ekip tarafından yapılmak zorundadır. Ot verimi tesbitinde, (a) bendindeki yöntem öncelikli olup bunun mümkün olmaması halinde sırasıyla diğer yöntemler kullanılır.

Ot bedeli, altı ay içinde yatırılır. Altı ay içerisinde yatırılmadığı takdirde söz konusu gelir güncelleştirilerek ek altı aylık süre verilir. Bu süre sonunda da yatırılmadığı takdirde tahsis amacı değişikliği işlemleri durdurulur ve dosya işlemden kaldırılır.

Ot bedeli alınmayacak olan yatırım konuları

Aşağıdaki yatırımlar için tahsis amacı değişikliği uygun görüldüğü takdirde, yirmi yıllık ot bedeli alınmaz:
1) Köy Kanunu’nun 13 ve 14 üncü maddeleri kapsamındaki işler.
2) Ülke güvenliği ve olağanüstü hal durumu.
3) Doğal afet bölgelerinde yerleşim için ihtiyaç duyulan yerler.
4) Vakıf meralarında yapılan değişiklikler.
5) Toprak muhafaza, sel ve taşkın kontrolü amacıyla her türlü ağaçlandırma veya erozyon kontrolü çalışmaları.
6) Toplulaştırma.
a) Komisyon kararıyla mera toplulaştırma.
b) 3083 sayılı Kanun uygulaması kapsamında arazi toplulaştırma.

Kamulaştırma veya değiştirme işlemlerinde muafiyet

Kamulaştırma ve değişim ile ilgili işlemler ve düzenlenen kâğıtlar, katma değer vergisi hariç her türlü vergi, resim, harç ve katkı payından muaftır.

Gerekçeli raporun hazırlanması

Ağaçlandırma, erozyon ve sel kontrolü vb. gerekçeli rapor istenen tahsis amacı değişikliklerinde hazırlanması gereken gerekçeli rapor, bölgede bulunan ve konu uzmanlığı olan üniversite veya araştırma kuruluşu tarafından hazırlanacaktır.

İzin ve tahsis amacı değişikliğine ait verilerin kayıt ve muhafazası

İzin ve tahsis amacı değişikliğine ait veriler, oluşturulmuş ise elektronik veri tabanına yedi gün içinde kayıt edilir. Dönem raporlarının gönderilmesinin istenmesi halinde, belirtilen formata uygun olarak bir sonraki yılın ocak ayı sonunda Bakanlıkta olacak şekilde gönderilir. Bu kayıtlar, özel dosyalarda arşivlenir.

İzin veya tahsis amacı değişikliği süresinin sona ermesi

Yatırımı yapan kişi ve kuruluşlar tarafından belirtilen süre sonunda Komisyona bilgi verilir. Ruhsatın yenilenmesi talebinde aynı işlemler uygulanır.

İzin verilen veya tahsis amacı değiştirilen yerin devredilmesi

Yatırımcılar, izin verilen veya tahsis amacı değiştirilen yeri valiliğin bilgisi olmadan başka birine devredemez. Değişikliğin uygun görülmesi halinde, yeni yatırımcının teminatı yatırması ve sözleşmeyi imzalaması gerekir. Ruhsat süresi, devreden kişinin kalan süresi kadardır.

Özel hükümler

Hangi yatırımın geri dönüşümlü yatırım olduğu, ifraz yapılmadan yapılabileceği ve açıklama bulunmayan diğer konularla ilgili hususta Bakanlık görüşü sorulur.

TAHSİS AMACININ DEĞİŞTİRİLMESİ
Madde 8 - (Değişik madde: 12/04/2005-25784 S.R.G. Yön/2.mad) *1*
Mera, yaylak ve kışlak alanları ile umuma ait çayır, otlak ve kamu orta mallarının tahsis amacı; zaruri olan hallerde ilgili müdürlüğün Bakanlık İl Müdürlüğüne talebi, Komisyonun ve defterdarlığın uygun görüşü üzerine, talep edilen alanın tamamının veya bir kısmının tahsis amacı valilikçe değiştirilebilir. Tahsis amacı değiştirilen alanların tescilleri Hazine adına, vakıf meralarının tescilleri ise vakıf adına yaptırılır.
İlgili müdürlüğün tahsis amacı değişikliği başvurularında, talebin amacını ve büyüklüğünü belirten belgelerle birlikte, istenen diğer belgelerin, asılları veya onaylı suretleri eklenir. Komisyon ilgili müdürlükten, gerekli gördüğü hallerde ek bilgi ve belge isteyebilir. Valiliğin kararına esas olacak rapor Komisyonca hazırlanarak, karar defterine geçirilir ve üyelerce imzalanır. İnceleme raporları Komisyona sunulmak üzere teknik ekipler vasıtasıyla hazırlanır. Tahsis amacı değişikliği talep edilen alan için teknik ekip tarafından hazırlanan rapor olumlu ise yirmi yıllık ot geliri de bir raporla tespit edilerek Komisyona teslim edilir.
Teknik Ekip; inceleme raporunu istenen bilgi ve belgelere göre hazırlar, talep ile ilgili kesin görüşünü de belirterek raporu imzalar ve Mera Komisyonuna teslim eder.
Teknik ekipçe hazırlanacak inceleme raporu; bölgedeki hayvan sayısı, hayvanın cinsi, kaba yem kaynakları, kaba yem üretimi, kaba yem açığı, üretilen kaba yemin ihtiyacı karşılama oranı ile tahsis amacının değiştirilmesi halinde kaba yem ihtiyacının nereden karşılanacağı, meranın vasfı, topografyası, toprak yapısı, vejetasyonun yapısı, otlatma kapasitesi, yatırım için talep edilen alanın dışında başka uygun alan olup olmadığı, yatırımın hangi parasal kaynaktan yapılacağı, köyün toplam merası, teknik ekibin kesin görüşü, çiftçi hane sayısı, çiftçi görüşü gibi bilgileri içerir.
Teknik ekip Komisyona sunmak üzere, gerekli gördüğü hallerde ilgili kurum veya kuruluştan ek bilgi ve belge isteyebilir, inceleme raporuna bulunmasını istediği ek bilgi ve belgeleri ekler. Raporun sonuç bölümünde yapılacak yatırımın mera bütünlüğünü bozup bozmadığı, köyün kaba yem açığının mevcut olup olmadığı ve miktarı, açık var ise nasıl karşılanacağı, alternatif alanın olup olmadığı ile birlikte teknik ekibin kesin görüşü yer alır.
a) Tahsis amacı değişikliğinde istenecek bilgi ve belgeler:
1) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının talebi üzerine, 3213 sayılı Maden Kanunu ve 6326 sayılı Petrol Kanunu hükümlerine göre, arama faaliyetleri sonunda rezervi belirlenen maden ve petrol faaliyeti için zaruri olan alanların tahsis amacı aşağıdaki şekilde değiştirilir;
Arama ruhsatı alınan alanlar için, 6326 sayılı Petrol Kanunu ve 3213 sayılı Maden Kanununa göre arama ruhsatı verilen yerlerin tamamı veya bir kısmının mera, yaylak, kışlak alanları içerisinde kalması halinde, bu alanlarda arama yapılabilmesi için ilgili müdürlük veya Genel Müdürlük, Bakanlık İl Müdürlüğünden koordinat değerleri belli; varsa 1/5000, yoksa 1/25000 ölçekli harita, vaziyet planı, arama ruhsatının onaylı örneği ile Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeleri ekleyerek talep eder.
Bu talepler İl Müdürlüğünce Komisyona gönderilir. Komisyon teknik ekiplere talebi incelettirir, bu inceleme sonucunda bir görüş oluşturarak karar alır ve bu kararı karar defterine işleyerek defterdarlık görüşü ile birlikte Valinin onayına sunar. Vali Komisyonun görüşünü esas alarak talebi değerlendirir; izin verir veya red eder.
Arama ruhsatı süresi Petrol Kanunu ile Maden Kanununa göre belirlenen süredir. Arama ruhsatı süresi bitiminde, ruhsat sahibi aradığı yeri terk edecekse, arama yapılan alanları eski vasıf ve kapasitesine getirmekle yükümlüdür. Ruhsat sahibi çalışmalara başlayabilmek için Komisyonca öngörülen teminatı yatırmış ve sözleşmeyi imzalamış olmalıdır.
Arama ruhsat sahibi bir yıl içerisinde söz konusu alanları eski vasıf ve kapasitesine getirmediği taktirde, Komisyon alınan teminatı kullanarak bu görevi yerine getirir. Yapılan tüm masraflarla birlikte, geçen sürede meydana gelen ot kaybının değerini de tahsil eder.
Arama ruhsatı süresi içerisinde üretim yapılmasının planlanması halinde, işletme ruhsatı alınan alanlar için uygulanan tahsis amacı değişikliği işlemi gerçekleştirilir. Arama ruhsatı için alınan izin süresince gerekli prosedür uygulanmaksızın üretim yapıldığının tespiti halinde verilen izinler iptal edilerek, zarar verilen alanların eski vasıf ve kapasitesine getirilmesi için 4342 sayılı Mera Kanununun ilgili hükümleri uygulanır.
İşletme ruhsatı alınan alanlar için, 6326 sayılı Petrol Kanunu ve 3213 sayılı Maden Kanunu hükümlerine göre işletme ruhsatı alınan yerlerin, mera, yaylak, kışlaklar içinde kalması halinde ilgili müdürlük veya Genel Müdürlük tarafından; onaylı işletme projesi, işletme ruhsatı, işletme izin alanlarını gösterir 1/1000 veya 1/2000 ölçekli imalat haritaları, rezerv durumu, vaziyet planı ile Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler eklenerek Bakanlık İl Müdürlüğüne başvuru yapılır.
Ruhsat sahibi, tahsis amacı değiştirilen alanın Hazine adına tescil edilmesi için ÇED (Çevresel Etki Değerlendirme) olumlu belgesini faaliyete başlamadan vermelidir.
İşletme süresi 6326 sayılı Petrol Kanunu ve 3213 sayılı Maden Kanununda öngörülen süre ile sınırlıdır. Ruhsat sahibi işletme süresi bitiminde, çalışma yapılan alanlar ile zarar verdiği alanları eski vasıf ve kapasitesine getirmekle yükümlüdür. Ruhsat sahibi çalışmalara başlayabilmek için Komisyonca öngörülen teminatı yatırmış ve sözleşmeyi imzalamış olmalıdır. Arama ruhsatı aşamasında üretim yapılması amacıyla tahsis amacı değiştirilmişse işletme ruhsatı alınması halinde aynı alan için tahsis amacı değişikliği işlemi uygulanmaz, ancak eksik olan bilgi ve belgeler tamamlanarak sözleşme Komisyonca yenilenir.
İşletme ruhsatı sahibi üç yıl içerisinde söz konusu alanları eski vasıf ve kapasitesine getirmediği takdirde, Komisyon alınan teminatı kullanarak bu görevi yerine getirir, yapılan tüm masraflarla birlikte, geçen sürede meydana gelen ot kaybının değerini de tahsil eder.
2) (Değişik bend: 12/04/2007- 26491 S.R.G Yön/1.md.) Kültür ve Turizm Bakanlığının talebi üzerine, turizm yatırımları için zaruri olan yerlerin tahsis amacı değişikliği talebinde istenecek bilgi ve belgeler;

Kültür ve Turizm Bakanlığınca turizm bölgesi ilan edilen yerlerdeki tahsis amacı değişikliğinde ilgili müdürlük tarafından, tahsis amacının değiştirilmesi talep edilen yerin turizm alanı olarak ilan edildiğine dair bilgi ve belgeler, yatırım alanına ait 1/5000 veya 1/25000 ölçekli haritası ile birlikte Bakanlık il müdürlüğüne başvurulması gerekmektedir.
Söz konusu talebin Mera Kanununun 14 üncü maddesi hükümleri gereği tahsis amacı değişikliği işlemleri sonucu uygun görülmesi halinde, yirmi yıllık ot gelirinin yatırılması sağlanır. Ayrıca, Çevresel Etki Değerlendirme olumlu belgesi, yatırımın onaylı projesi, fizibilite raporu, 1/5000 ölçekli haritası üzerinde vaziyet planı ve Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler iki yıl içerisinde Komisyonuna getirildiği takdirde, mera alanının Hazine adına tescili yapılır. Aksi takdirde tahsis amacı değişikliği iptal edilir.

3) Kamu yatırımları yapılması için gerekli bulunan yerlerin tahsis amacı değişikliği talebinde istenecek bilgi ve belgeler;
Kamu yatırımı olduğunu belirten belgeler, yatırımın projesi ve Komisyonun gerekli gördüğü hallerde fizibilite raporu, finansman kaynağı, ÇED ( Çevresel Etki Değerlendirme ) raporu gerektiren yatırımlar için ÇED olumlu belgesi, yatırım için gerekiyorsa çevreye zarar verilmeyeceğine dair taahhütname, kadastro tekniğine uygun harita, yatırımın vaziyet planı, Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler.

4) Köy yerleşim yeri ile uygulama imar planı veya uygulama planlarına ilave imar planlarının hazırlanması, toprak muhafazası, gen kaynaklarının korunması, millî park ve muhafaza ormanı kurulması, doğal, tarihî ve kültürel varlıkların korunması, sel kontrolü, akarsular ve kaynakların düzenlenmesi için ihtiyaç duyulan yerlerin tahsis amacı değişikliği talebinde istenecek bilgi ve belgeler;
Köy yerleşim yerleri yapılması için gerekli bulunan yerlerin tahsis amacı değişikliği taleplerinde, ilgili kamu kurum ve kuruluşları tarafından hazırlanmış olan köy yerleşim planı ve gerekçeli kararı, Valilik oluru ile Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler.
Uygulama imar planı veya uygulama planlarına ilave imar plânlarının hazırlanması için gerekli bulunan yerlerin tahsis amacı değişikliği talebinde, 3194 sayılı İmar Kanununa göre hazırlanmış olan uygulama imar planları, belediye meclis kararları, askı ilan tutanakları, itiraz olmadığına dair tutanak, ilave imar planı ise mevcut planla bağlantısını gösterir pafta ile Komisyonca gerekli görülen diğer bilgi ve belgeler istenir.
İmar planları yeni hazırlanacaksa; söz konusu yer için işaretli kadastro tekniğine uygun harita, belediye meclis kararları, ilave imar planı ise mevcut planla bağlantısını gösterir pafta ile Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgelerle başvuru yapılır. Tahsis amacı uygun görüldüğü takdirde, yirmi yıllık ot geliri yatırıldıktan sonra ilgili müdürlüğe yeni imar planı hazırlanması için iki yıl süre verilir. Ancak süre sonunda imar planları hazırlanarak gönderilmezse tahsis amacı değişikliği işlemi iptal edilir. İmar planları tahsis amacı değişikliğine uygun olarak kesinleşmiş ise Hazine adına tescil işlemi gerçekleştirilir.
Toprak muhafazası, gen kaynaklarının korunması için gerekli bulunan yerlerin tahsis amacı değişikliği taleplerinde, toprak muhafazası için gerekçeli rapor, kadastro tekniğine uygun harita, vaziyet planı, gen kaynaklarının korunması için Üniversite veya Araştırma Kuruluşlarınca hazırlanacak ve gen kaynağının korunmasının mutlak gerekli olduğunu belirtir rapor ve Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler.
Milli park ve muhafaza ormanı kurulması istenilen yerlerin tahsis amacı değişikliği taleplerinde, söz konusu yerin milli park ilan edildiğine dair belgeler, muhafaza ormanı kurulması için 17/8/1984 tarihli ve 18492 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Muhafaza Ormanlarının Ayrılması ve İdaresi Hakkında Yönetmelik uyarınca gerekli belgeler, kadastro tekniğine uygun harita, vaziyet planı ve Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler.
Doğal, tarihi ve kültürel varlıkların korunması kapsamında gerekli yerlerin tahsis amacı değişikliği taleplerinde, söz konusu yerlerin nitelikleri hakkında, Üniversite veya Araştırma Kuruluşlarınca hazırlanacak rapor ve belgelerle birlikte bu alanların sit alanı ilan edilip edilmediğini gösteren belgeler, vaziyet planı, kadastro tekniğine uygun harita, Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler.
Sel kontrolü, akarsular ve kaynakların düzenlenmesi için ihtiyaç duyulan yerlerin tahsis amacı değişikliği taleplerinde, ilgilileri tarafından hazırlanacak olan rapor ve proje, kadastro tekniğine uygun harita, finansman kaynağı ile ilgili belgeler, vaziyet planı ve Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler.

5) 442 sayılı Köy Kanununun 13 ve 14 üncü maddeleri kapsamında kullanılmak üzere ihtiyaç duyulan yerlerin tahsis amacı değişikliği talebinde istenecek bilgi ve belgeler;
Konu ile ilgili alınan Köy İhtiyar Heyeti kararı, mülki idare amiri onayı, finansman kaynağı ile ilgili belgeler, kadastro tekniğine uygun harita, vaziyet planı ve Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler.

6) Doğal afet bölgelerinde yerleşim yeri için ihtiyaç duyulan yerlerin tahsis amacı değişikliği talebinde istenecek bilgi ve belgeler;
Söz konusu yerin afet bölgesi ilan edildiğine ve Doğal Afet Sigortaları kapsamında olduğuna dair belge, vaziyet planı ve Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler.
Komisyon, gerektiğinde 3083 sayılı Sulama Alanlarında Arazi Düzenlemesine Dair Tarım Reformu Kanununun uygulanması amacıyla, uygulama alanının Reform Bölgesi ilan edildiğine dair Bakanlar Kurulu Kararı, 1/5000 ölçekli harita, toplulaştırma yapılacak alanların eski ve yeni durumlarını gösterir paftalar ve Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler ile birlikte Bakanlıktan talep edebilir. Bakanlıkça uygun görülen talepler uygulanmak üzere valiliğe gönderilir.
Komisyonca talep edilen veya İlgili Kurumunca uygulamaya konulacak Toplulaştırma Projelerinin uygulanması amacıyla, Bakanlar Kurulu Kararı, 1/5000 ölçekli harita, toplulaştırma yapılacak alanların eski ve yeni durumlarını gösterir paftalar ve Komisyonca istenecek diğer bilgi ve belgeler ile birlikte Bakanlıktan talep edebilir. Bakanlıkça uygun görülen talepler uygulanmak üzere valiliğe gönderilir.

b) Geri dönüşüm sözleşmesi:
Talep uygun görüldüğü takdirde arama, işletme ruhsat sahipleri ve geri dönüşümü olan kamu yatırımı kapsamında başvuranlarla, bu Yönetmeliğin 7 nci maddesinde belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde sözleşme yapılır.
Arama ve işletme ruhsat sahipleri ile kamu yatırımı kapsamındaki geri dönüşümü olan yatırımlarda yatırımı yapan kişi ve kurumlar, zarar verdiği alanları eski vasıf ve kapasitesine getirmek için Komisyonca belirlenecek teminatı yatırır ve sözleşmeyi imzalar.
Yatırımı yapan kişi ve kuruluşlar yirmi yıllık ot geliri ile öngörülen teminatları yatırmadan ve hazırlanan sözleşmeyi imzalamadan çalışmalara başlayamaz, başladığı takdirde verilen izinler veya tahsis amacı değişikliği iptal edilerek verdiği zararlar tazmin edilir. Tespit edilen ücretler yatırımı yapan kişi ve kuruluşlar tarafından Mera Gelirleri hesabına yatırılarak dekont Komisyona ibraz edilir. Söz konusu işlemler Hazine adına tescil işlemi gerçekleşmeden yerine getirilir. Ayrıca tahsis amacı değiştirilen yerlerin Hazine adına tescilleri şerhli olarak ruhsat süresince gerçekleştirilir. Komisyon yatırım süresi sonunda daha önce tahsis amacı değiştirilen yerlerle birlikte söz konusu yerlerin de yeniden mera özel siciline kaydının yapılmasını sağlar.
Yatırımı yapan kişi ve kuruluşlar tarafından belirtilen süre sonunda Komisyona bilgi verilir. Ruhsatın yenilenmesi talebinde aynı işlemler uygulanır.
Yatırımı yapan kişi ve kuruluşlar, talep edilen amaç için tahsis amacı değiştirilen yeri valiliğin bilgisi olmadan başka birine devredemez. Devrettiği zaman söz konusu alan özel sicile kaydedilmiş sayılır. Ancak devir alan kişi ve kurumlar noterde düzenlenecek taahhütname ve teminatlarını yatırmaları halinde devir alabilirler. Devir alan kişi ve kuruluşlar için ruhsat süresi aynı kalır.
Süresi biten teminat mektubu veya alınan teminat her yıl yenilenir. Alınan teminatın nakit olması durumunda teminat defterdarlıkta açılan emanet hesabına yatırılır.
Yatırımı yapan kişi ve kuruluşlar, sözleşmede belirtilen süre içinde işe başlar, aksi takdirde geçen süre ruhsat süresinden sayılır.

c) Tahsis amacının değiştirilmesi süresinin sona ermesi:
Tahsis amacı değişikliği arama izinleri, işletme ruhsatı ile kamu yatırımı kapsamında tahsis amacı değişikliği sonunda verilen iznin iptali ve bir ay içerisinde yenilenmemesi, sözleşme süresinin dolması, hak sahibinin vazgeçmesi veya hak sahibinin taahhütname veya sözleşme, Kanun ve Yönetmelik hükümlerine uymadığının tespiti halinde Komisyonun uygun görüşü ile valilikçe iptal edilir.
Ayrıca belirlenen yirmi yıllık ot geliri ve teminat altı ay içerisinde yatırılarak Hazine adına tescil gerçekleştirilir. Yirmi yıllık ot geliri ve teminat altı ay içerisinde yatırılmadığı takdirde söz konusu gelir güncelleştirilerek ek altı aylık süre verilir. Bu süre sonunda da yatırılmadığı takdirde tahsis amacı değişikliği iptal edilir.
Tahsis amacı değişikliği talebine yönelik kullanılmayan yerlerle birlikte iki yıl içerisinde yatırım yapılmayan yerler özel sicile kaydedilir ve yirmi yıllık ot geliri özel gelir hesabına irat kaydedilir.

d)Yapılacak yapılar:
Ruhsat sahibi, arama ruhsatı süresince ruhsat aldığı alan içinde kalıcı yapı yapamaz. İşletme ruhsatı alan ruhsat sahibi ile geri dönüşümü olan kamu yatırımı kapsamında tahsis amacı değişikliği uygun görülen alanlarda, kurum ve kuruluşlar yapılacak işin gereği olan, geçici tesis yapılarını ancak Komisyonun uygun görüşü doğrultusunda Valilikten izin almak suretiyle yapabilir.

e)Tahsil edilecek bedeller:
Tahsis amacı değişikliği talebinde bulunan gerçek ve tüzel kişilerden, 4342 sayılı Mera Kanununun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının (e), (f), (g) bentleri ve vakıf meraları ile toprak muhafaza, sel ve taşkın kontrolü amacıyla yapılacak her türlü ağaçlandırma ve erozyon kontrolü çalışmaları ile ilgili tahsis amacı değişiklikleri hariç, tahsis amacı değiştirilen mera, yaylak ve kışlaklardan elde olunacak yirmi yıllık ot geliri esas alınarak, Komisyonca tespit edilecek miktarda alınacak ücret, tahsis amacının değiştirilmesinden sonra peşin olarak tahsil edilir.
Arazide inceleme yapacak Komisyon ve teknik ekip üyelerinin 6245 sayılı Harcırah Kanunu gereği her türlü yol gideri ve gündelikleri ile Komisyonca uygun görülen diğer giderler talep sahiplerince karşılanır. Tahsis amacı değişikliği işlemlerinin başlatılabilmesi için sayılan giderler tahsil edilmelidir.

Mera Kanunu Binlerce Vatandaşı Rahatlattı

Kirişci, yaptığı açıklamada, TBMM'nin genel seçim nedeniyle gerçekleştirdiği son toplantıda görüşülen ve Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından onaylanan 4342 sayılı "Mera Kanunu"nun binlerce vatandaşı rahatlattığını belirtti. Kirişci, "Yasalar bir bölge için veyahut da münhasıran bir yöre için çıkarılmaz, mutlak surette genele hizmet etmesi gerekir. Ama biz, eğer Akçatekir örneğine ele alırsak burada 1936 yılında vergi kaydı olan yerleşim yerleri var. 1951 yılında haritası olan, resmi olarak 1951

yılında devlet tarafından yayımlanmış olan haritaları olan köyler var. Dolayısıyla tapusu var. Türkiye Cumhuriyeti'nden önceki döneme ait 'Halep Tapusu' diye nitelendirilen tapuları olan insanların bir mağduriyeti vardı. Dolayısıyla, yapmış olduğumuz düzenlemeyle, insanlarımızın gerçekten bu zamana kadar çekmiş oldukları sıkıntıları bir nebze de olsa hafifletmiş olacağız" dedi.

Kanundaki değişiklikle geçici 3. maddede yer alan 'mera' ifadesine yaylak ve kışlakların eklendiğine dikkat çeken Kirişci, şunları kaydetti:

"Burada üç temel şart var. Bu üç şarttan biri belediye mücavir alanı sınırları içerisinde olması, ikincisi, üzerinde bir şekilde mera ve yayla olarak kullanılma imkanının kalmamış olması, birtakım yapıların bulunması, üçüncüsü ve çok daha önemlisi 1 Ocak 2003 tarihinden önce imar uygulaması görmüş olması şartı var."

Kanun çıkmadan önce Adana'nın Pozantı ilçesine bağlı Akçatekir beldesinde toplam 11 bin 800 dosyadan yaklaşık 5 bin 300'ünün dava olarak mahkemelerde devam ettiğini bunlardan 4 bin 500'ünün sonuçlandığını hatırlatan Kirişci, "Bu insanların ellerinde var olan tapuları iptal edilmiş durumda. Geri kalan kısmı, yaklaşık 2 bin civarındaki tapuyla ilgili işlem de tıpkı diğer 5 bin 300 davada olduğu gibi, artık dava açılabilecek noktaya gelmişti. Fakat kanunda yapılan değişikliğin ardından bu tartışmalar

tamamen sona ermiş oldu. Vatandaşlarımız zaten yıllardır üzerinde oturduğu evlere fiilen olduğu gibi resmen de sahip olmuştur" diye konuştu.

Kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte söz konusu taşınmazlardan, ilgili belediye veya kamu kurum ve kuruluşları adına tescil edilenlerin tescilleri, bedel talep edilmeksizin aynen devam edeceğini kaydeden Kirişci, bunlar hakkında dava açılmayacağını, açılmış davalardan da vazgeçileceğini vurguladı.

Hazine adına tescil edilmesi gerekirken, gerçek veya tüzel kişiler adına tescil edilen taşınmazlar hakkında Hazinece açılan davalardan, emlak ve rayiç bedellerinin toplamının yarısı üzerinden hesaplanacak bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla vazgeçileceğini belirten Kirişci, bu nitelikteki taşınmazların tapularının da talep edilmesi halinde sahiplerine devredileceğini söyledi.

Kirişci, belediyelerin, konut veya iş yeri yapmak üzere bedelsiz ya da bedeli karşılığında gerçek ve tüzel kişilere tahsis ettiği, ancak Hazinenin açtığı davalar sonucunda önce mera olarak kabul edilen, daha sonra meralık vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen araziler üzerinde yapılan konutların, bedelinin Hazineye ödenmesi şartıyla, sahibine devredileceğini de sözlerine ekledi.

(AB-AB-MEF-E)

MİLLİ EMLAK GENEL TEBLİĞİ "Meralar"

TEBLİĞ


Maliye Bakanlığından:

MİLLİ EMLAK GENEL TEBLİĞİ

(SIRANO: 314)



20/6/2007 tarihli ve 26558 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 3/6/2007 tarihli ve 5685 sayılı Mera Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 1 inci maddesi ile; 25/2/1998 tarihli ve 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3 üncü maddesinde yer alan "mera" ibarelerinden sonra gelmek üzere", yaylak ve kışlak" ibareleri eklenmiş, ikinci fıkrasındaki "Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan Hazine adına tescil edilmesi gerekirken" ifadesinden sonra gelen "doğrudan" ibaresi madde metninden çıkarılmış ve madde sonuna bir fıkra eklenmek suretiyle bu madde;

"Belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde kalan ve 1/1/2003 tarihinden önce kesinleşen imar plânları içerisinde yerleşim yeri olarak işgal edilerek mera, yaylak ve kışlak olarak kullanımı teknik açıdan mümkün olmayan yerlerin ot bedeli alınmaksızın tahsis amacı değiştirilerek Hazine adına tescilleri yapılır. Ancak, bu nitelikteki taşınmazlardan ilgili belediye veya kamu kurum ve kuruluşları adına tescil edilmiş olanların tescilleri bedel talep edilmeksizin aynen devam eder. Bunlar hakkında Hazinece dava açılmaz, açılmış davalardan vazgeçilir. Hazinece bu nitelikteki taşınmazlar hakkında ilgili belediye veya kamu kurum ve kuruluşları aleyhine açılan davalar sonucunda Hazine adına tesciline veya mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilen, kesinleşen ve henüz tapuda işlemleri yapılmamış olan taşınmazlar hakkında da aynı hüküm uygulanır.

Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan Hazine adına tescil edilmesi gerekirken gerçek ya da özel hukuk tüzel kişileri adına tescil edilmiş taşınmazlara ilişkin Hazinece açılan davalardan, taşınmazların emlak ve rayiç bedellerinin toplamının yarısı üzerinden hesaplanacak bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla vazgeçilir. Bu hüküm, henüz dava açılmamış taşınmazlar hakkında da uygulanır. Evvelce açılan davalarda Hazine adına tesciline veya mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilen ve kesinleşen kararlara konu olan bu nitelikteki taşınmazların tapuları da talep etmeleri halinde aynı esaslara göre önceki kayıt maliklerine veya kanuni mirasçılarına devredilir.

Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar, Bakanlığın görüşü alınarak Maliye Bakanlığınca belirlenir."

şeklini almıştır.

Bu düzenleme doğrultusunda, 4342 sayılı Mera Kanununun değişik geçici 3 üncü maddesinin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar aşağıda açıklanmıştır.

A - Maddenin uygulanacağı mera, yaylak ve kışlaklar

Mera, yaylak ve kışlakların bu madde kapsamında değerlendirilebilmesi için aşağıda belirtilen şartları taşıması gerekmektedir:

a) Meraların 3/5/2005 tarihi, yaylak ve kışlakların ise 20/6/2007 tarihi itibariyle belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde bulunması gereklidir. Bu tarihler itibariyle köy sınırları içerisinde bulunan veya bu tarihten sonra belediye ve mücavir alan sınırları içerisine alınan mera, yaylak ve kışlaklarda bu madde hükümleri uygulanmayacaktır.

b) Mera, yaylak ve kışlakların 1/1/2003 tarihinden önce kesinleşmiş imar planı içerisinde kalması gereklidir. Bu tarihten sonra imar planı içerisine alınan veya imar planı bulunmayan yerlerdeki mera, yaylak ve kışlaklarda bu madde hükümleri uygulanmayacaktır. İmar planından maksat her tür ve ölçekteki plan, yani nazım, uygulama veya mevzi imar planıdır. İmar planlarında, mera, yaylak ve kışlak olarak korunacak alanda kalan taşınmazlar, madde kapsamında değerlendirilmeyecektir.

c) Mera, yaylak ve kışlakların, yerleşim yeri olarak işgal edilmesi, yani bu şekilde kullanılması, yerleşim ve işgal durumunun da 1/1/2003 tarihinden önce olması gereklidir. Bu tarihten sonra işgal edilerek yerleşim yeri olarak kullanılan mera, yaylak ve kışlaklarda, bu madde hükmü uygulanmayacaktır. Bu maddenin uygulanmasında "yerleşim yeri" kavramı; konut, konaklama, turizm, sanayi, askeri ve benzeri amaçlar için kullanılmak üzere planlanarak yapılaşmış veya eskiden beri bu amaçlarla kullanılan şehir, kasaba ve beldelerin üzerinde yapılaşma bulunan yerleşik alanlarını ifade etmektedir.

ç) Bu nitelikteki taşınmazların mera, yaylak ve kışlak olarak kullanımının teknik açıdan mümkün olmaması gereklidir. Bu husus, Mera Kanununda belirtilen mera komisyonunca tespit edilecektir.

Yukarıda belirtilen dört temel şartı birlikte taşıyan mera, yaylak ve kışlaklar, Mera Kanununda öngörülen ot bedeli alınmaksızın bu madde uyarınca Hazine adına tescil edilecektir.

B - Kamu tüzel kişileri hakkında yapılacak işlemler

Mera Kanununun değişik geçici 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre; yukarıda belirtilen şartları taşıyan mera, yaylak ve kışlaklardan, belediyeler ve diğer kamu kurum ve kuruluşları adına tescil edilmiş olan taşınmazlar, bu kurum ve kuruluşların mülkiyetine bırakılacaktır. Bu taşınmazlar için kamu tüzel kişilerinden herhangi bir bedel alınmayacaktır. Buradaki temel şart, meraların 3/5/2005 tarihi, yaylak ve kışlakların ise 20/6/2007 tarihi itibariyle belediyeler ile diğer kamu kurum ve kuruluşları adına tescilli olmasıdır.

Yukarıda (A) bölümünde belirtilen şartların tamamının gerçekleşmiş olması kaydı ile; bu nitelikteki taşınmazlar hakkında açılacak davalar ile Hazinece açılan ve halen derdest olan davalardan vazgeçilecek, açılan davalar sonucunda bu nitelikteki taşınmazların Hazine adına tesciline ya da özel siciline yazılmasına ilişkin olarak mahkemelerce verilen kararlar infaz edilmeyecektir.

3/5/2005 tarihinden önce Hazine adına tescil edilmiş ya da mera olarak sınırlandırılmış taşınmazlar ile 20/6/2007 tarihinden önce Hazine adına tescil edilmiş ya da yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmış taşınmazlar hakkında bu hükümler uygulanmayacaktır.

Ayrıca, bu hükümler, mülkiyetin tespiti amacıyla açılan ve 29/6/1938 tarihli ve 3533 sayılı Kanuna göre tahkim yolu ile görülen davalar sonucunda tapu kütüklerinin malik haneleri boşaltılan ve bu tarihler itibariyle belediyeler ile diğer kamu kurum ve kuruluşları adına tescilli olmayan taşınmazlar hakkında da uygulanmayacaktır.

C - Gerçek kişilerle özel hukuk tüzel kişileri hakkında yapılacak işlemler

a) Devredilebilecek taşınmazlar

Yukarıda (A) bölümünde belirtilen şartların tamamının gerçekleşmiş olması ve Mera Kanununun değişik geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında öngörülen bedelin ilgililerince Hazineye ödenmiş olması kaydı ile; bu nitelikteki taşınmazlardan Hazine adına tescil edilmesi gerekirken gerçek ya da özel hukuk tüzel kişileri adına tescil edilmiş olanlar hakkında açılacak davalar ile Hazinece bu kişiler aleyhine açılan ve halen derdest olan davalardan vazgeçilecek, açılan davalar sonucunda bu nitelikteki taşınmazların Hazine adına tesciline ya da mera, yaylak ve kışlak vasfı ile özel siciline yazılmasına ilişkin olarak mahkemelerce verilen kararlar infaz edilmeyecek, infaz yapılmış ise, Hazine adına tescilli taşınmazlar doğrudan, özel siciline yazılmış olan taşınmazlar ise vasıfları kaldırılarak Hazine adına tescilleri sağlandıktan sonra ilgililerine devredilecektir.

b) Devredilebilecek kişiler

Bu nitelikteki taşınmazlar; geçerli bir hukuki işlemle bu taşınmazları edinen yapı sahibi gerçek kişilere, bunların kanuni mirasçılarına ve özel hukuk tüzel kişilerine bedeli karşılığında devredilebilecektir. Mera Kanununun değişik geçici 3 üncü maddesinde akdi mirasçılardan söz edilmediği için, bunlara taşınmaz devri yapılmayacaktır.

c) Bedelin hesaplanması

Bu nitelikteki taşınmazların bedelleri, Mera Kanununun değişik geçici 3 üncü maddesine göre emlak ve rayiç bedellerinin toplamının yarısıdır. Emlak değeri, 29/7/1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununa göre hesaplanacaktır. Rayiç değer ise, Hazine taşınmazlarının satışına yetkili satış komisyonu tarafından 8/9/1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ile bu Kanunun 74 üncü maddesine göre çıkarılan Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre belirlenecektir.

ç) Bedelin tahsili

Mera Kanununun değişik geçici 3 üncü maddesinde, taşınmazların bedelinin ödenmesi şart koşulduğundan, bu bedel peşin olarak tahsil edilecektir. Bu nedenle, bu taşınmazlarla ilgili olarak dava açmama, davadan vazgeçme ve devir işlemlerinin yapılması bedelin tamamının ödenmesine bağlıdır.

Bu madde uyarınca yapılan özel nitelikteki satışların 29/6/2001 tarihli ve 4706 Kanun kapsamında değerlendirilmesi doğru olmadığından, bu satışlardan elde edilen gelirlerden 4706 sayılı Kanunun 5 inci maddesine göre belediyelere pay verilmeyecek ve 20/7/1966 tarihli ve 775 sayılı Gecekondu Kanununa göre oluşturulan fon hesabına pay aktarılmayacaktır.

d) Uygulamanın talebe bağlı olması

Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında, uygulamanın talebe bağlı olarak yapılması öngörülmüştür. Bu nedenle, gerçek kişilerle özel hukuk tüzel kişilerine, talep halinde ve bedeli karşılığında taşınmaz devredilebilecektir.

Ancak, Hazinece dava açılması gereken durumlarda, dava açılmadan önce ilgililere yazılı tebligat yapılarak, bu maddeden yararlanmak isteyip istemediğinin sorulması ve verilecek otuz günlük sürede talep olmaması halinde, dava açılması gerekmektedir.

Ç - Maddenin üçüncü fıkrası gereğince yapılacak uygulama

Bu fıkra; maddenin birinci fıkrasında nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken sadece belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra Mera Kanunu hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan taşınmazlar hakkında uygulanacaktır.

Bu fıkra gereğince uygulama yapılabilmesi için, bu nitelikteki taşınmazların herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmaması, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmemesi ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olması gereklidir.

Bu nitelikteki taşınmazların tahsis tarihindeki arsa değerlerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesinden sonra, bu taşınmazların adlarına tahsis yapılan gerçek kişiler ile özel hukuk tüzel kişilerine devirleri yapılacaktır.

D - 4342 sayılı Mera Kanununun 14 üncü maddesi gereğince yapılacak tahsis amacı değişikliği işlemleri

27/5/2004 tarihli ve 5178 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi ile 4342 sayılı Mera Kanununun 14 üncü maddesinde yapılan değişikliğe göre; mera vasıflı taşınmazlardan maddede sayılan yerlerin tahsis amacının ilgili müdürlüğün talebi, komisyonun ve defterdarlığın uygun görüşü üzerine valilikçe değiştirilmesi ve vasıf değişikliği gerçekleştirilen bu taşınmazların tescillerinin Hazine adına, vakıf meralarının tescillerinin ise vakıf adına yapılması gerekmektedir.

Mera Kanununun 14 üncü maddesinin son fıkrasında; harman yeri, panayır, sıvat ve eyrek yerleri gibi kamu orta mallarının tahsis amacı değişikliğinde de bu madde hükmünün uygulanacağı belirtildiğinden; bu yerlerin tahsis amacı değişikliği işlemlerinin de, yukarıda belirtilen şekilde yapılması ancak, Mera Kanununun 30 uncu maddesi uyarınca; mera, yaylak ve kışlakların vasıf değişikliği işlemleri sırasında yirmi yıllık ot geliri esas alınarak komisyonca tespit edilen ücretin, bu taşınmazların vasıf değişikliği işlemlerinde ödenmemesi gerekmektedir.

E - Uygulama

Bu Tebliğin uygulaması il defterdarlıkları tarafından yapılır. Malmüdürlükleri, bu Tebliğle ilgili konularda, il defterdarlıklarının uygun görüşünü alırlar.

F - Yürürlükten Kaldırılan Hükümler

10/8/2005 tarihli ve 25902 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Bakanlığımızın 299 Sıra Sayılı Milli Emlak Genel Tebliği yürürlükten kaldırılmıştır.

Tebliğ olunur.

...